25 Şubat 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

25 Şubat 1939 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

“ Aşiyan EYPİK FİKRET'İN Tumelihi- Sirt'ndaki evi, Aşiyan, bele- a dan satın alınıp bir mü- getirilecekmiş. Gerçi şair Me gkkalarını kalemlerini saklar yenleri pek anlamam; bir şa ta Kli Tali alindi eeyedal de rada yerlerde — değil, ik r« Önün hatırasına güsle- *N büyük hürmet, eserinin © » yayılmasına çalişmaklır. belodiyesi de, Aşinay'ı salın ay ineceğine Rübabı » Şikes- Biye kan defleri'ni, bügün artık Miniyan o İki kitabı yehiden yili düşünseydi elbette daha i- işyeri. Fakat, doğrusu, Tevfik Üy“ evinin alınmasına © sevin- Kğ ecem memlekette büyük ix k Fikret muhabbeti, o bir Üy Fikret hayranlığı vardı; onu Ki bir sanatkâr ve çok temiz diye düşünürdük, Memle- Magaye seven, okur yazar be- iki 85 bu kansatleydi. Ben Aşi” * gilmedim; Tevfik Fikret'in Min: henüz bir mektep falebe- Magi fakat oruyı o mukaddes bir İyi Sibi düşünür, oraya gidenlere Pakardım. Sa, vin belediye tarafından $x- Pan sevinmemde hiç şüp- “ap batıraların da tesiri yardır. şkâ sebebler de var... Tevfik Neye Düzün eskisi kadar okunmu- ü Sakla onan dilini çok zor bur * Pakat dillerini anlamadık- ini okumadıkları bazı şa“ Mü, lerdikleri hürmeti, hayran. Tevfik Fikret'ten esirgiyorlar. > ihtiyar kime” sorsamz Si Derin çok büyük bir eser, AE haz r ağ a x hatırına gelir, Memleketle Ya Bhniyetine karşı bir husu- ir. Bu hüsumet | famamile Mi? Mayır; hiç © şüphesiz ki İkret'te bir nevi milli aşağı 2 (eömplexe d'inferiorit6) Lig dananın başlıca vasıfların» İş “lan Avrupa-peresii, Avru he dc anlamadan hayranlık, Velar bir zaman Avrupalılar se- Alü, &elemiyeceğimiz itikadı Tev Ky kuvvetle görülür. Rübe- © © şairi alafranga bir sanat Bayana bir adamdı. Fakat m ki Tevfik Fikret öyle Öç tin Türk şiirine ve Türk ce- Miu hizmet © etmiştir. Fransız Myra olduğu için Türk Da İtmiştir; Frenk ha tglağu için memlekete birta- ç bi girmesine yardım ci nay 'k cemiyetinin inkılâbına Seyr bi kadar, bir Namık Kemal Meri Abdülhak Hâmit'den ve ?2de Ekrem'den çok fazla ç yy enişlür, Fikret'in balaları Çer ortaya atılmanı, tecrü- Y izımgelen «o fikirlerdi, ya yleyim ki buşün benim de 4 ba, erev'in şiirlerini okudu- ay lar Rübabı - Şikeste'nin y m defteri'nin de bir çok My”) bana gülünç geliyor. Fakat iy ret, yalnız bir manzume b laylmayıp bir acie olan Tari" yiry ide yarmıştır; Bir derbel İv Yazımıştır; Hemşirem içini iller Menim bilhassa birinci kıs- Nİ pjürinin en güzel mersiyele- Mi, biridir; onda dahn çok güzel ner. İ Se gn gençlerinden Tevfik Fik- b çocukluğumuzdaki hay- iy 8 #lermelerini beklemiyoruz; | dit, Te hayranlığımız da hayli eydi #rtik bagün Fikret gibi yü, tan gibi hissetmiyoruz; Ye Rübabı - Şikeste bize, za” bi ge kina, bir Nedim diva- h *r Fuzuli divanırilan daha a iyor, Fakat bu, onu yl, lE anmamızay/eserini » i > okumamıza mani olma- İ lag V€ bilmeliyiz ki bugünkü şi- üç e bayalımızda gördüğümüz © * Aradan Fikret gibi adam- çi İçin kabil olmuştur. i der satın alınmasına, Fikret & e, “NİN tâzeleyip o şairin ese- iy 7 - İng, Amasına sebeb olacağı öçle Nurullah ATAÇ hamamı var? lâzımdır. ka, halkın dr? nispette rumiyetin zebunu kaldıklarıdır, işi halletmez. . Istanbulun ezeli derdi. OKAKLAR yıkanmıyor diye telâş ediyoruz, sokaklar, cad- deler, pazarlar temiz değildir diye şikâyet ediyoruz, Halbuki İstanbulda “kaç evin banyosu var, kaç semtin ucuz Fakir halk yıkanamıyor, halk sonra canan derler. Önce İstanbulluların temizliğini temin et, mek, mümkün kılmak ve sonra şehrin temizliğine intikal etmek HABER — temizlenemiyor, Önce can, İstanbulda, hâlâ orta devirletin artığı 40, 45 ve hattâ daha fazla dereceyle bir fırm gibi yanıp tutuşan birkaç hamamdan baş, Btifade edebileceği yıkanacak bir yeri var mı. Hamamlarm bugün nalmer, salır, tellâk, havlucu ve saire adlariyle ayrı ayrı bahşise bağlı bir hususiyeti vardır, En asgari Ücret bile mutavassıt bütçeli aileler İçin çok ağırdır. Her uzviyet, bu wlak ve bir kubbeli İnsan fırmmdan başka mahiyet almıyan hamamlara tahammül edemez, Birkaç kilo yağı erimeden buralardan çikabilmeğe İmkân yoktur. Hamamlarımız hâlâ asrın icabatına, tekâmülüne göre ıslah edilmiş değildir, Velevki ıslah edilmişleri de bulunsa, bunlar şeh- rin ihtiyacma o kadar kâfi değildir ki, yok denilebilir. Bugün belediye, şehrin imarı gibi bir hedef üzerindedir. İmar plânında İstanbulan ba büyük ve ezeli ihtiyacının ne iğünü bilmiyoruz, Fakat bildiğimiz bir şey var- ma, © da halkın yıkanmağa El; müsait ölmıyan evlerinde bu mah, Hamam, her evin bir derdidir, bir külfetidir. Birkaç hama, mun korunması ve ıslahı, birkaç tane daha asri hamam açmak bu . İstanbul küçük, büyük ve fakat her semte kâfi gelecek ka- dar yıkanma yerlerine muhtaçtır. Bunu ister belediye, ister hü- kümet ve kterse himaye Ve teşvik yoluyla sermayodarlar yapsın, Bizce matlub olan bu büyük noksanm ve sehrin ayıbı sayılan bu yoksulluğun önüne bir an evvel geçmektir, Ingiliz Generali serme eee SEA AE RAMEN bugün Muhafız alayının tatbikatında bulunacak Misafir o dün Başkanımızı Ankara, 25 — Şehrimizde bulur nan misafir İngiliz generali bugün Muhâfiz dlayt târdtırdai “Yapılar ak mekle ve Yandılma mehleplii si yaret edecektir. General yarın şeli- rimizden ayrılarak İstanbula hare ket edecektir Generalin dünkü ziyaretleri Ankara, 24 (A.A.) — Ingiliz is tihbarat dairesi müdür muavini ge neral Frederik Jorj ONetbitt,, ya nunda mihmandarları deniz binbaşı stAziz olduğü halde Anadolu eks presileşelirimize gelmiş ve istasyon da Genelkurnay istihbarat müdürü ile Ankara merkez komutanı, İngi- Tiz sefareti müsteşarı ve ataşemilite- ri tarafından karşılanmış ve bir a i* | keri kıta tarafından selâm resmi ifa edilmiştir. General Frederik Jorj B. Netbitt öğleden evvel Genelkurmay başka” ni mareşal Fevzi Çakmak ile ikinci başkan orgeneral OAsım Gündüz, Milli Müdafaa vekili Naci Tınaz ziyaret etmiştir. Öğleden sonra beraberinde mil mandarları ve Genelkurmay isti bardt şubesi müdürü, İngiliz ataşe militeri olduğu halde saat 14.30 da harbiye okulunu, müteakiben İsmet İnönü kız enstitüsünü, Gazi (grbiye |. ve yüksek ziraat enstitülerini gez- General Frederik Jorj B. Netbit- tin harbiye okulunu ziyareti bir sa” at kadar sürmüş ve şeref salonum ike me Me Devlet Şürasına tayinler Ankara, 25 — Tapu ve kadast ro mifettişlerinden Nâhid ile Gö- nen ceza evi reisliğinden istila et- miş sayılan Muhterem, Devlet Şü rasında âçı kolan üçüncü sınıf müavinliklere tayin edilmişlerdir. Vekâlet emrinde ne kelime İR şeyi anlamıyoruz: “Falan memur filân vali vekâlet online almdr.,, ç İri ama, bu memur hakkında itaat i- Tâmı mr çıkarıldı, demek isterie? O, memurken kimin emrindeydi? Genelkurmay , . ziyaret etti da bir müddet İstirahat eyledikten sonra mektepten ayrılmıştır. * Göneral, Gazi terbiye enstitüsünü "Akşam Postasi İş “dairesi üçüncü Bölge Günun Meselesi iş cetvelleri münasebetiyle ne diyor ? Cetvellerin doldurulup iade edilmesi için verilen mühlet üç gün sonra bitiyor Yüzden aşa çalıştıranla; hanelerini resi üçüncü bölge oâmirliğinin iş! yerlerine 17 şubat 1939 (tarihinde yaptığı bir tamimden bahsederek, | bu tamim ile talep olunan cetvel- lerin nasıl doldurulması lâzım gel- diğini, bir de biz izah ve tenvir et- miştik. Ve bu < münasebetle de iş yerlerine daha pratik ve daha kolay şekiller göstermek lüzumunu kay- detmiştik. 938 yılmaait işçi ve müstahdemlerin kadın ve erkek ola” rak muhtelif yaşlara göre çalıştır” lanların yekünualrına ve ücretlerine taallük eden bu cetyellerin talep © lunması sebebleri ile daha ameli ve basit şekiller bulunup bulunamıya" | cağı hakkında alâkâdar iş dairesi" rin mülalcâ vetenvirini rica; ettik. | Salâhıyet sahibi bir zat bize ev- velki neşriyatırmızı (tavzih mahi- yetinde ola şu beyanatta bulur” muştur. “— Bu cetveller, iş kanununun mevzuatı cümlesinden bulunduğu i tırdıkları gerek müstahdem ve ge rekse işçilerin yekünlarını ve bun ların ücretlerinin günlük ve senelik tutarlarını tesbit edebilmek için bir lâzumedir. Cetvellerle taleb olunan hususat, zalen iş yerlerinin tutmağa mecbur dizgi gama dekan Miz we munzam mesai tahmil et- lonlarını gezmiş ve ayrılırken gör düğü intizamdan beyanı memnüni- yet ederek enstitünün çalışma tarzı etrafında verdiği * izahatlan dolayı mez, rak cetvellerin doldurulmasında uğ” gı işçi ve turlarına Jâzımgelen (o cevaplarmı | vereceklerdir. Nihayet bu da zaten kendilerinde ve defterlerinde hazır olması muk- tasi malümat meyanındadır.,, İş cetvelinin bir noktası hakkında | Ki istizahımıza iş dairesi erkânın- | dan bir zat alttaki cevabı vermiştir. Alâkadarlar arasında hörbangi bir anlaşılmamazlık tevlidine karşı fay” | dalı olacağına kani bulunduğumuz | bu cevabı yazıyoruz. “F. Ğ. H sütunları yalnız yüz ve yüzden fazla işçi çalıştıranlar tara- fından doldurulacaktır. İşçi sayısı bu hadde baliğ olmıyan veya bu hali geçmiyenler yalnız bunlar senelik ücretlerini (L) (sütununa yazacaklardır. Böyle iş yetleri (1) yekünuna bir şey yazmakla mükel- let değildirler. Eğer (E) yekünundaki işçilerin mevcudu kadın ve erkek ve muhte lif yaşlar dahil olmak üzere yüz olur veya yüzü aşarsa bu takdirde F, G. gibi bilimum iş yerlerinin deçalış* | H. sütunları doldurulacak ve bitta- Nişanlısını kezzaplıyan delikanlı bulundukları kuyuda « nazaran, ha” Genç kız bacağından sırlanacağına «göre hiçbir. iş evine |, yaralandı Müddelumumiğe bir şikâyet ya, İş dairesi, bazı iş yerlerinin sevi» | Pılmıştır. Şikâyeti yapan Esved iş yelerini dikkat önünde bulundura-| minde bir kızdır. Terzilik etmekte olan Esved, ge- enstitü müdürü Esada bilhassa te- | ranılacak anlaşılmamazlıkları izale| çen gün Parmakkapıda tramvay şekkürde bulunmuştur. için evvelâ cetvellerin arkasına her | beklerken nişanlısı Oo Necmeddinin General öğle yemeğini Ankarapa | hane ve icabı hakkında izahatı koy | bir sişe kezzabı yüzüne fırlattığını, lasta hususi olarak yemişlerdir. Limanlara bildirilecek hava raporları Ankara, 25 — Devlet Metsorolo- ji istasyonu bundan sonra daha ça" buk olması için hava o raporlarını Türkiye sahillerindeki mühtelif li- manlara bizzat kendisi tebliğ etine- $i kararlaştırmıştır. Şimdilik yalnız Rize, Görele, Giresuh, Fatsa, İne- bolu, Cide, Karadeniz Ereğlisi, Si- Hivri, Tekirdağ, Gelibolu, Marmara adası, Bandırma, Mudanya, Edre- mit, Gölük, Fethiye, ve Taşnen li- mun reisliklerine günlük raporlar gönderecektir. . Denizbank müdürünün çalışmaları Dün Ankaradan gelen Denizbank umum müdürü Yusul Ziya Erzin dün gece geç vikte kadar kadro ve bütçenin tatbikat şekilleri üzerinde çalışmıştır. Münhal bulunan w mum müdür muavinliğine tayini bildirilen ziraat bankası (İstanbul şubesi kontrolörü (o Suphi de dün Denizbanka gelerek, bir müddet Yusuf Ziya Erzin ile görüşmüştür. Umum müdür dün kadro ve büt- çeler hakkında demiştir ki: “.— Bütçe ve kadrolar için şimdi- lik bir şey söyliyemem. Ziraat ban binin salamurasını Rasgele Japonya tuz alıyor APONYA mühim miktarda tuz mü- bayaa ediyormuş. Japon . Çin har- muştur. İkinci derecede de yapılan tamimde iş bürosunun, - anlaşılma” yacak noktaları tenvir için müraca* atçılara izahat vermeğe amade bu" | Yunduğu bildirilmiştir. | Cetvelin vehleten çok komplike gibi görünmüş olmasına rağmen çok basit talepleri ihtiva ettiği aşikâr dır, Asla muğlak ve anlaşılmaz tarafı yoktur. e Nitekim yüz işçiden az isçi ve müstadem kullanan (iş yerleri bu cetvelin (F, G, H, 1) sütunlarile! alâkadar değildir. İş kanununa tabi | ölan ve yüzden aşağı İşçi ve müs| tahdem kullanan iş yerleri yalnız işçi sayısı sütunlarını yaş farkları” na göre doldurmak mükellefiyetin- dedirler, Bir de bunların vergi vesaire gibi tevkifat yapılmaksızın senelik ücret leri yekünunu (L) sütununa koya” caklardır. Bu kadar basit bir işin gene an laşılmaması ihtimallerine karşt, bir az önce söylediğimiz gibi “bizden sorabilirsiniz, diye de açık kapı bi- raktık. Aylık adı ile gene ücret veren mü | esseselerde yüzden fazla işçi kullan: dıkları takdirde bu ayın ücretle; kası kontrollerinden Suphinn tay» ni henüz katiyet kesbetmemiştir.,, bereket “atik davranarak yakıcı maddenin ancak mantosuna ve ba. caklarıma dökülmesile kurtulduğu, nu söylemiştir, Yupdan tahkikat bu Idâlanm hakikat olduğunu göster - miş ve Nermeddinin kendisinden ay rılmak istiyen nişanissından bü su- retle intikam almak istediği anla, Şilmiştir. Esvedin 150 liralık mantosu kez. zabdan parça parça olmuş ve sağ baldırında yanıklar busule gelmiş- tir. Adliye doktoru Enver Karen dün Esvedin yaralarını muayene etmiştir. . . Eroin satan bir . kahveci Gürmümeşhut / halinde yakalandı Zabıta dün Kumkapıda eroin sa- tıcılığı yapan bir kahveciyi yakala” mıştır. Lângada kâtip Kasım mahal lesinde Kızıltaş sokağında oturan, bu adamın ismi Alidir. Bir müddet- tenberi Aliyi takip eden memurlar, | dün şoför Mustafa, Etem, Cemal, gâh ve diğer Mustafa adında beş işipe eroin satarken cürmümeşhut yapmışlar ve gerek satıcıyı ve ge- rekse alıcıları yakalamışlardır. Suçlular bugün Adliyeye verile- cektir. kuracak olmalı! Dünyanın üç bucağı NGİLİZ başvekili mutkunda Şekapi, re atfen: “Dünyanın üç bucağın- dan müsellâh olarak gekinler, kendilerini karşılıyacağız,, diyor, Dünyanm dört bucağı olduğuna göre: İngilterenin korktuğu şu dördüncü bu- €akta kim var dersiniz? müstahdem cetvelin hangi dolduracaklar ? 22 şubat tarihli sayımızda, İş dai | günlüğ: taksim edilerek F,G.ILI sü- (bi bunların yekünu (İ) sütununa konacaktır.,, Öğrendiğimize nazaran bu cetvel- ler yalnız İstanbul muntakasına şa- mil değildir. İş kanunumun iş yerleri"« tahmil ettiği vazifeler cümlesinden bulun duğu için bütün bölgeler tarafından alâkadar iş yerlerine (o gönderilmiş | bulunmaktadır. Malüm ol“uğu üze“ re cetvellerin doldurulup iade edil“ mesi için ancak 28 şubat tarihins kadar mühlet verilmiş bulunduğun dan birçok müssseseler daha şimdi den doldurdukları cetvelleri alâke dar iş bölgelerine iade etmişlerdir. .. Not: Gazetemiz iş kanunu ve ©“ nun tatbikat sırasında bilhassa ü- çüncü bölgenin gösterdiği hassasi" yet ve dikkatten dolayı gazeteye bizzat vaki olan işçi şikâyetlerini bi- le doğrudan doğruya neşre tevessül etmeden önce bölge âmirliğine bü” dirmekte ve aldığı neticeye göre ha“ reket etmektedir. Bundan önceki neşriyatımızdan da maksadımız daha fazla iş daire sinin üzerine aldığı icabında izahat verme vazifesini kısmen tahfif he“ define matultu, İş kanunu, yeni bir hukuki vazi" yet yaratmakta bulunduğuna göre başlangıcı demek olan bu tarihlerde iş yerlerinin elbette müşküllerle mu hat olacağı inkâr götürmez. Bir taraftan da İş dâirelerinin yeni mevzuatı temessül ettirmekte bir takım müşküllere maruz kalacağını da kabul etmek zarureti vardır. Bu itibarla bilhassa vekâlet İş ri- yasetinin, bütün memleketin iş yer* lerinin mubtelif seviyelerini dikkat nazarına alarak, kanunun tatbikatı nı mümkün olduğu kadar pratik usullere bağlaması arzu olunur , Bundan evvelki sayımızda temen- ni ettiğimiz bu cihet yalnız iş yerle" rinin değil iş bölgelerinin de mu“ vaffakiyeti bakımlarından lâzme dır kanaatindeyiz. i iş dairelerince, iş yerlerinin gerek işçi ve müstahdem ve gerekse ücret ve gerek iş kanununun tahmil etti ği mükellefiyetler noktasından vazi* yetleri muayyen ve malüm olmak ve bu suretle tamimlerin, taleple" tin alelrtlak ve alesseviye değil alâ” kadarlarına göre yapılmak odaha seri ve daha müsbet netice verir. İş yerlerini iş dairelerine rsındır- mak, iş kanununun biran önce veci" belerini tahakkuk © ettirebilmek İş riyasetinin bir kül halinde ilk vazi* fesidir. Yeni Papa Roma ve Berlinin istediği bir şahıs olacak mı ? Berlin, 25 (A.A) — Angrif ga zetesine Romadan bildirildiğine gö” re, bir çok Kardinallar bilhassa ya” bancı kardinallar ya papanın veya” hut başkardinalın İtalyan olmıyan kardinallar arasından seçilmesi St retile yeni bir anane vücuda getiril” mesi temayülündedirler, Pozan başpiskoposu monsenyör Anfustehlon başkardinallık mevkii” ne mühimi bir namzet olarak göste- rilmektedir. : Angrif, bu münasebetle bir çok zazetelerin yeni papanm fasizm dos tu olmaması istiyen makaleler ne$ rettiklerini de hatırlatıyor. ki knk iki

Bu sayıdan diğer sayfalar: