30 Mart 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

30 Mart 1939 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

| KŞAM POSTASI Sahibi ve Neşriyet Müdürü : Hasan RasimUs , İDARE EVİ: titsbdl hrkarı cadiesi YAĞENE SAK tar Lüzumlu bir karar AZETELER Maarif vekileği- haa PİN bir meşriyat kongresi ha- Adığımı böber veriyor ve bu kon- hin programını bildiriyorlar. Kö- Yülacek meseleler arasında, irfan Yalımız için son derece ehemmi- Yetli olanları var; ben busün bur İkabit edilmesi ve bunların neşri için İkadarlar arasında iş bölümü yas Ba, » deniliyor. Dilimize tercüme edilen © eserle hiçbir müraksbeye tabi lutulma- S1 ve herhangi bir kltapçının ber. "ai bir kitabı türkçeye çevirtmek- twamile serbest ası o bitçok y Prurlar tevlit ediyor. Bir “ “kere © kimse usun sürecek, büyük bir BiYret gösterilmesini istiyecek kitap- Sın tercümesine girişemiyor; çün- bi daha kendisi bitirmeden o haşka tinin o kitabı tercümeye kalkması © Dek itinaya lüzum görmediği i- çabuk bitirip bastırması ve böyle w ilk teşebbüs eden adamın bülün dinin boşa gitmesi ihtimali var. Bilka memleketlerde senelerce him: Mete muhtaç olan tercümeler | bile bize birkaç ay &ibi az bir zamanda yilina çıkarılıyor; fakat, o söyle- hacet yok, hiç de iyi bir şey ok “yor, Maarif vekâleti, asarrur el- Plân ve iş bölümü ile bu halin Ün geçebilir, Bu hususta şimdiye Kidar cok ş Mi r yarılıp söylendiz bile bü meseleden bir iki defa sellim, onun için üzerinde lekrur | İ tacak « Kükat dii im. tercüme ellirilecek | h apların isimlerini tesbit edip bun | Ni nhtelif tâbiler arasında paylaş» ) Mak, çok lürurlu olmakta beraber, kâr bir tedbir değildir. Çünkü o tö- İletin, kendilerine bırakılan kitap- arın İercümesini, ucuz fivatla çabuk Şacak kimselere havale elmeleri iir. Bu suretle ortaya çıkacak Ümeleri tashib etmek de mümkün IYacaktır; cünkü v kitap irerlir | 9 tâbiin bir nevi imtiyazı bulu- #ktr, O ha'de Maarif vekklelinin, Ne ri tetkik icin bir ei ayı, xaruridir: isimleri tesbit e N eserler tercüme edilmeli; fa» İercümeler de, o meşrolunmudan ©l muhakkak o heyelin tetkikin geçmelidir. Mardanberi düşündüğüm ve içimiz için pek lüzumlu gör” kaş Wi bir mecmua vardır: bir tercü- #weemuasi. Bu mecmiayı üç kı- : M0 bir tanesinin üzerinde duraes- Bn: “Dilimize: tercüme ettirilecek Merlerin, klâsikler dahil olarak, en © aumlularının ayrılmış bir plânda) ; i : olarak tasavvur ediyorum; İ — . Meinter. tercümesi; 2 — Gerek mec a, gerek hariçle yapılan lercü” Melerin tenkidi ile tercüme sanall #indu mükaleler; 3 — Mütercim» İw, ecnebi “dillerdeki kelimelerin Vey tabirlerin karşılığı olarak teldif teekleri kelime ve tubirlerin mü- » “yası bu kısmı ile mecmua, cid- © bir lügat kitabıma meydana gel “ine bizmel etmiş olur. Hu mec pa *va bir dördüncü kısım ilâvesi Je in. Mir: Avrupa O mecmualarından "ülüsulap veya tercümeler. “kg, öle bir mecmua bizde — bir lek “Sile, hatta bir töbiin himmeti İle : para kazunmasına, hae Masrafını çıkarmasına İnikün İokter, Onun için bunu ancak devlet “Arabilir, Ben şimdiye kadar bunu Kk Kimselere söyledim; biç şüphe- beden çok esvel düşünmüş 0 ila yerdır. Maarif — vekâleti, imelerini bir “yoluna sokmağa| mel bu siralarıle bu meseleyi de | * İcikik edebilir ve hiç - şüphesiz # tasavvur edebileceğimizden wiükemmel bir mecmua Çıkar Ma inuvaffak otur. Tieciiwa çıksa da, çıkmasa da “İncer meselesinin neşriyal kon” Sİ proğramına ithal edilmiş ol Yaa sevinmeliyiz ve meselenin Düasiy bir karara © buğlanacağın- İN ebsin olmalıyız. i > Nurullah ATAÇ Ter ir, Hayırseverler cemiyeti kongresi münasebetile : i | Türk kadınının vazifesi Türkiyenin burünkü umumi manzarası. Yediden yetmişe ka- dar çocuğiyle, köylüsiyle, işçisiyle, kadmiyle, erkeğiyle, münev- vöriğle va yazi bütünlük halinde, Osmanlı saltanatının altı asır, Uk bir baykus şesmetiyle tüneyip harap bir hale getirdiği, ba- kurasız, kültürsüz, nemasiz bıraktığı wziz Türk yurdunu asirlar, «a ileriye vardırmak için mütemadi bir say halinde oluşudur. Meklepler, fabrikalar, trenler, makineler harıl harıl Türk yurdu. ,Bun en küçük zorrelerine kadar bir kül halinde, dünyanm medeni sayine İşm müvazat temini hedefiyle çalışmaktadır. Türkiye an «ak bu hizladır ki, on bes senelik dar bir mazi içinde asırlarca geriliği isabetli varışlarla kurtarmış, cihanşimnl bir hayret ve #akdir ve otorite uyandırmıştır. Türkiye Cumhuriyeti erkeğe verdiği bütün medeni ve hür hayat haklarını tam bir müsavut ile kudma bağışladığı günden. beri, Türk kadını yüksek vazife ve vecibeler muvacehesinde kal, mıştır, Türk kadınının, saymakla bitmez yuri vazifeleri vardır. Miç bir ecmiyet düşünülemez ki Türkün kağmı gibi tâ insanlığın ipti. dai tarih devirlerindeki mümtaz vasıf ve hesletleri muhafaza ç- debilsin ve kadını, Türk kâdmı kadar tam bir feragatle memleke, tine, evlâdma, çalışan erkeğine kendini vakfetmiş olsun; ve yine hiçbir cemiyetin, kadınlıklan beklediği varile ve vecibeler bizim beklediğimiz nisbette değildir ve bizim inandığımız kadar ehliyet ve liyakatle meticesweremoz, Bir Türk mebusu, nasıl bütün Türk halkımız vekği ise, her hangi bir Türk de böylece bütünlüğümüzün bir hakiki mürtesemi ve remzidir. Dir kadınımızda bütün kadınlığımız, varlığımız mündemilçtir. Şurasını iftiharla kaydedebiliriz ki, dünya kadınlığında Türk kadmı kadar hayrı seven, memleketine bağlı, müşfik, ana olmak. tan haz duyan kadın görülemez. Bu hakikatlerde, büyük ve ezel, den ebede seyreden şerefli ve kültürlü, medeniyetli Türk tarihi- »in evlâflan evlâda tereddi etmeksizin intikal eden kudretleri ya sar. Tarihin seyrine bakarsak görürüz ki hiçbir millet veya ırk, Türkün kadınına verdiği mevkii vermemiştir. Yalnız Osmanlı ta, rihinin kadınımızın hayatıma takdir eltiği bed tali onu bir harem mahsulü ve mefaı derekesine indirmisti, Bu muvakkat ve dar tairh içinde Türk kadını tevekkülle, bugünkü durumu beklemiş, dört duvar arasında kaldığı zaman zarfmds da teri taze, kudret- leri, hasletleri dunura uğramadan kalabilmiş ve Cumhuriyetin mübarek eliyle, birdenbire nura, hürriyete, hayala çıkmış ve gö- rüyoruz ki biç yadırgamadan bütün dünya kadınlığınm vardığı inkişaf ve nemaya yine bir hamlede vasıl olmustur, Bu hesapladır ki biz kadmımıza İihanırız ve onun müşfik eli ve düşünüşiyle bu memlekete hayırlı hizmetler bekleriz, ni Yarım Sevenler Cemiyetinin ve bunün tabii azası olirak te, lâkki ettiğimiz bütün Türk kadmlığınn önünde başarılması bek- lenilen çok derin mevzular vardır. Türk çocuklarını, Cumhuriyetin istediği kudret, ehliyet, sıh. hat ve kabiliyetlerle yetiştirebilmek için, bütün “Türk yavruları. na şamil sistemli bir çalışma, bu iş hedeflerinin en basında gelir, Kudretsiz bir kadm, veya anasız bir çocuk, cemiyetimizde kudret ve ana olarak böyle bir hayır severler topluluğuna İstinat edebitmelidir. Kol kol Türk yurdunun en uzak köşelerine kadar, Türk yavrularının, kimsesiz çocukların, bir anası gibi çalışma işini üzerine almak ne mübarek bir hedef olur, Türk cemiyeti içinde henüz çocuk yaşmdakiler arasında xokaklarda başıboş kalalılle” cek bir tek yavru bırakmamak, okululmadan sokağa atılmış bir tek Türk yavrusu bırakmamak, hiçbir günah ve seyyiesi yokken ana ve bahasının mukadderatı arkasında sürüklenerek sefil ve perişan bir tek Türk evlâdı bırakmamak başarılması beklenilen en büyük memleket vazifesidir ve bunu biz ancak kadımımızdan isteriz, Böyle daha nice mevzular üzerinde memlekete hizmet etmek imkânları vardır, ç bir erkeğimizde bütün . enes nenkanmmes sanmam n000 04 NE KANAMAM 408 n088 00m4ne#mmsanasmn ananas asamanman ime an ina #eEaME0e SEKEN ERE ANAN ARMANNAhamam0 san ianmm0ANA YAAA SAN KAMEEENE MENNAN NANA UmAMANUN MAUN am00EN 04000000400 m0m4KU9AMAU4EBAMEMENA SENE En çok satılan Buğünkü yazımızı bir karilmizin dikkate doğor bir mektubuna tahsis ediyoruz. Hüdiso mahiyeti itibarile | İhem çok mühim, hem de günün tap | taze meselesidir. l Osmanbeyde oturan İhsan adın-| İdaki bu ökuyucumuzun mektubu şudur: | “Ben de ekmek meselesine temas edeceğim, Fakat ekmeğin pahali. gmdan veya ikinci nevi ile birinci sevi arasmdaki 20 yara gibi gok nz farktan şikâyet edecek değilim. Hat tâ son zamanlarda kâğıda sarılmak” lan vazgeçilmenin de meydana gö tireceği sihhi tehlikeleri zikrederek illâ ekmekler kâğıda sarısın va yecoğim, Ekmeğin birinci nevi dokuz ku- rug yirmi paradır. Yarım kilosu 4 kuruş on para, İki yüz elli gramı i.| ki kuruş beş para tutar. i Ne hösibu istinat ettiğini bir tür) lü anlamadığım bir ananeperestiik bir muhafazakârlıkla ekmek ancak bir kilo mikyası Üzerine yapılır ve satılır. Yalnız kendisi değil, parası da böyledir. Herkes bir kilo ekmek! simağa mecbur değildir. İhtiyacıma ! göre ekmeğin dörtte birini alanlar, | tamunı alandan çoktur, | Peki bu takdirde bu adam beş pa. rayı nereden bulup ekmekçiye ver - sin veyahut ekmeksi beş parayı bü- İup müşteriye versin? Eğer ekmek si beg parayı biraksa, dört beş pa. İra 20 para tutar, ekmeği bü suretle P Kuruşa satış oluyor, yalmz narh değil vaziyeti bu kadar tenzilât yap masma müsalt değildir. Eğer balk bu beş paradan vaz - geçse 9 takdirde ekmeğin peraken- de satışı ve yani dühu doğrusu dört parçaya ayrılmak suretiyle Satışı narh fiyatmdan 20 para yüksek o, 14 bulunduğu için fırmecıya veya ek- mekçiye narhtan çok para kazandı- rir. Ekmekte beş para mühimdir. O halde ne olacaktır? Halk bırakamaz, ekmekçi bıra . kamaz, Peki bu takdirde mutlaka ya - run kilo mu alacağız veya ihtiyacı- miz yokken bir kilo mu slacağız? Paramızda beş para yoktur, Bir de yarım kilo aldığımızı ka bul edelim. Bakkal veya firmei, ki" Günun Meselesi". 290 gram ekmekte hal beş para zarar ediyo! yarım kilo ve dörtte bir ki ekmek olduğuna göre narhla ayarlanmaya bu para meselesi nasıl hallolunabilir ? B — Daha çok toz ve pislik emer, | ekmek; dokuz kuruş yirmi p C — Küğrda sarılmadığına göre! yarım kiloluğunu aynı hesak de kirli ellepe geçerek umumi sıh ,| iki yüz elli gramlığını bilher hat bakımından tehlikeli olur. para fafİh yapmak suretile s Ç — Halkın kimisinin ozararma, | karmak mümkündür ve doğ kimisinin faydazma, ölçüsüz, tartı - | Bıçakla pay etmeğe lüzum | Siz bir taksim olur, Yarım kiloluğu da, 50 $ Görülüyor ki, ekmekte bu para|da ayrı ayrı ekmekler halim meselesi ve bir bıçakla taksim me -| Bu tarzda francala unun selesi, damla damla göl olur hesa. | yapılmiş ekmekler vardır. B bivle mühim birer hâdisedir. Benim | alelümum ekmeklere teşmil gibi bütün halk bu yüzden şikâ *|ve bu para meselesini “ yetçidir, sik ezmek, haksız pay me: Bu nasıl önlenebilir? önlemek lâzımdır. EN “e Ri am Sigaralarda yapılan yarım pibayet göyle Dir çare | Buldum Ve) gan gaya Çazla revaçtadır. Ü galiba bu çare de en âdilânesidir. 5, i : derim ki bu tarzdaki ekmekle En doğrusudur, katiyen yapılması mi ç bulacaktır, Binas paraya yala mütevakkıf olmıyan frmmctlarin da, skamekçilerin « ve medeni bir memieket İçin lâzim tasli Ri na. ül i ön - ezasıdır, olan bir iştir. Para bâdisesini ön Yakit i 1 hall ler, Ekmekler bugün üç şekilde tak . | ML YP sim edilmektedir. bir usulün vasıma ee ar 1 — Bütün (bir kiloluk) Bilmem ne dersiniz?,, 3 — Yarım (yasım kiloluk) Not: 3 — Dörtte bir (250 gramlık) Ne diyelim? Çok güze! bi Ekmekleri de bu kesaba göre bir | Şikâyet mevzuu doğrudur. E kiloluk, yarım kiloluk ve iki yüz el- | deki usul de aykırı değildir. li gramlık boylarda yapmak ve nar. | kadarlarınm bu fikre göst ha göre Inmak üzere meselâ, iltifata bağlıdır. — Halaydaki askerlerimiz geçit resmi yaptılar 48inci dağ; alayının kuruluş yıldönüm münasabetile merasim yapıldı Antakya, 29 (AA) — dr vi eid Davetliler ö; lu Ajansının hususi muhabiri bil. | gini kışlada askerlerimizle diriyor; yemişlerdir. Kırk sekizinci takviyeli dağ a- | (Halk şairi Kayserili aske layının kuruluşunun yıldönümü! met Başlar, hamasi bir de olan 26 Mart günü parlak aşkeri | okumuş, Antakya mebusu merasim yapılmıştır. Merasime,| Karabay, İskenderun spor sahasında İstiklâl Marşı ile| Hamdi Selçuk birer hitabe başlanmıtır. mişlerdir. Kahraman askerlerimiz alay ko.| oOBundan sonra milli oyun mutanı Kurmay Albay Şükrü Ka-| nanmıştır. Gece OOrduevir natlı tarfındn teftiş edilmiştir. Tef) aile toplantısı yapılmıştır. tişten sonra komutan âskerlerimi- | Reisi, Başvekil, kongolosla ze ve davetlilere hitaben bir nu- | killer, mebuslar ve daha tuk söyliyerek kahramanlıkla do. | davetliler refikalariyle birlil İu olan alayın tarihçesini anlatmış | Juamuşlardır. Hava sok g bu arada alayın 5 Temmuzda Ha,| Bütün halk caddeleri doldu sini bekliyoruz. Göbels Peştede Budapeşte, 29 (A.A.) — Al manya propaganda naziri dök . tor Göbbels, bugün saat 12.20| isminde bir adamın cebinden yan- de kısa hususi bir ziyaret için | kesiilik ile saati alan Mehmet po lis tarafından yakalanmıştır. buraya gelmiştir. 29 kongresimden sonra bu hayır severler tesokkülünü Türki. ye için çok şamil, çok lüzumlu ve halli beklenilen mevzular üze, rinde Türk kadımı mesai seferberliği halinde bir tezahür Yan kesicilik “| Dün sabah Ahmet oğlu Hamza verme- errmesesesmssasasereni! | ve bu fazla alış veriş olan bir i ! lo ölçüsüne Lâbi ekmeği tartarak iki kısma ayırmaz, bıçağı vurur ve yarısını verir. Az mıdır, çök mu - dur bunu kimse bilmez. Hizbir alış verişte bu kadar es . nafın eline bırakılmış, tahmini bir satış yoktur, Ben az alırım, öteki çok alır. Bu- bun bir büyük mahzuru daha var. dır: Ekmek kesilmeden daha temiz dir Nihayet toz vesaire üst kabuk kısmında kalır, fakat kesilince: taya ne suretle girdiğini izah et- tk Alayitmızın merasimi de miş ve coşkun bir şekilde alkışlan mıştır, Bundan sonra Hatayda bulunan yedek subaylar askerlerimize ta- nıttırılmıştır. Yedek subaylar adı- na Hatayda bulunan Kâzım Nami Duru bir hitabede bulunmuş, Kı- cıkhan mebusu Hizmet “Mehmet- çile,, adi: bir şiriini okumuştur. Bu- radan orduevine gidilmiş, orduevi nin önünde şanlı alayımızın geçit resmi otemaşa edilmiştir. Yiğit A — Ekmek çabuk kurur ve ba- | Mehmetçiklerin birer arslan veka- yatlar, riyle ve muntazam geçişi çok al- AAA LR İİİ İİİ Mütetabbip genç kız Framsa ceza mahkemesinde o Andre Maurcl adında en beş yaşmda fevkalâde güzel bir kızm muhakemesine başlanmış, Bu kız dektor olmadığı halde gizlice doktorluk ediyormu$ ve öilerinde öyle bir kuvvet varmış ki hastaya şifa veriyormus. Günde en az bin frank kazanıyormuş. Bu kazın önce hastalandırıp sonra todavi etti Binde şüphe yok, Delirtmediği ne mutlu! Doktorluk unvanma gelince, j Doğrusu günde bin frank kazanan böyle bir kaz bu vadide çoktan doktorasını verip vesikasını almış olacak! ; : le Kuduz kediler Beyoğlunda büyük Parmakkapıda sokak, larda dolaşan kedilerden İki tanesi kudur- muş, Bir zat olâkadarların nazarı dikkati. | ni erlbediyor. j Yani Kediler 'haksız mı? N İnsanlar, yediği etten, balıktan, sucuk .lan zehirlenirler 40 kediler kudurmuş çok ww? N . ..* “ Bir hırsızın soyadı Üsküdardu Süleymanağa mahallesinde bir eve girerek birtakım eşya çalan Kasım- paşada Kaptancı yokuşunda oturan Meh - met Telsiz yakalanmış, Bir teklifimiz var: Bu adamın soyadımı değiştirmeli. Yaptığı işe, soyuna göre bu telsiz değil, İpsiz. #*#* Vurulan kim ? Haberde bir başlık gördük: Gece muharririni vurdular! Kocası, ağabeysi, kardeşi, nişanlısı her, hangi bir gazetenin gece muharriri olan tllelerin yüreği ağzına gelmiştir. Yok canım, merak etmeyiniz. Vurulan gece muharriri değil, gazetenin muhase * becisi, is © Mim, le İskenderun bir bayram yaşamıştır. Parti ocak kongrele yapıldı Iskenderun, 29 (A.A.) — dolu Ajansının hususi mı bildiriyor: Kaza ve mülbakatta Part kongreleri yapılmıştır. Şimc dar yirmi ocak kongresi ya: tır. Kongrelerde Parti üyel tinin altı vasfını hep bir ağ tekrarlıyarak heyecank tez yapmışlardır. Arsuz merkez ocak kong: yapılması büyük tezahürata olmuş, civar köylerden gel bin partili ellerinde Parti vx tay bayraklariyle kasabanır danlarını doldurmuşlardır. Parti teşkilâtmı yapmakt Tekirdağ mebusu Rahmi. Parti teşkilât; heyeti harare şılanmışlardır. Parti reisi mebus Ham çuk'un Parti teşkilâtındaki sat ve gayenin ne olduğunu ti prensipleriyle büyük Şef nünün Partiye verdiği yük bhemmiyeti tebarüz ettiren # dan sonra, Partililer, (Yaşa met İnönü, yaşasm Halk P diye tezahürat yaparak kon nihayet verilmiştir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: