17 Nisan 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 12

17 Nisan 1939 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ŞA HABER'İN: .TARİHİ ROMANI : -2$ HABER — Yazan: Muzst/ Altea Pasta. İİ se Muhlttim Nikola; Osmanın harekâtını casusla. riyle takip etmekten geri kalmıyordu .HABER'in memleket kültürüne yeni bir hizmeti a Büyük fedakârlık'arla hazırlattığı ş TÜRKCE - FRANSIZCİ Fakat bu sefer yalnız bunları mu- hafaza (1) edecek deği, ayni za. manda bu tekfur hınzır! ile de meş- gul olacaksın. Ne dersin? Bilecik tokfuru, Osmana yaran- maktan çok İyi neticeler alacağına kanidi. O, kağ kars hakan Osma nm göz kamaştırıp, sizl durduran kahramanlıklarını, muzafferiyetle - ri görmüş ve bu vaziyet karşısın. da değil ufaktefek tekfurtarın, bst İA imparatorluklar bile dayana - mıyacağını düşünerek Osmanla iyi gcyinmeği. şiar. edinmişti, Bittabi bu suale yereceği cevab, muvafakat olacaktı. Netekim: — Hayhay Osman han! dedi Ancak müteyakkız ol, Bu mel'un her türlü hile ve desiseye başvu - Yarak hakanımı bir püsuğ'a üüşü , rebilir. Düşman nekadar hafif o - İursa olsun, kuvvetilymiş gibi te - Jâkki edip ona göre hazirlanmak İzımdır, Ceddi azamin böyle hare, ket edip muvaffak olmuş ve mağ- Jübiyet nedir bilmemişti, Sen de cce hareket eyla, Bu botnamn rekât: hakikaten bay ağrıtacak haldedir. Osman bunu bir nazlkat gibi din- lemişti. Fühakika Osman ne olursa ölsün kendisine mağrur bir hakan. dı. Birkaç neferden mürekkeb bir etmiş, Osmanın İerliyen ve artan hâkimiyetinin Yarin kendilerine de tevcecüh edeceğini söyliyerek bün- lari da'teşvik etmek istemişti, Ama, Osman da, (o tekfur da iki canbazdılar, Bu tekfurlardan biri Bilecik Tekturu idi. Halbuki Bilç, cik tekfuru, Osmannı emval ve öş- yasını muhafazaya memur aşağı yu kart hazinel hassa kumandanı gisi vaziyet ve vazifeyi Elbette ilk isi, Nikolünin bu teşvik ve hilesim dan Osmani haberdar etmek oldu, Artık Nikolann tenkili bir emri yaruri olmuştu. 1284 ilkbaharı, . Şehirden kopan bir toz bulutu, evlerin pencereleri önünde kesif ruk ağaçların, kaldırımların ve so. kakların üzerine serpildi. Halk bu gün şehirde bir fevkalâdelik oldu- Funu takdir etmişti. Durbin ihti - yarlar ve umur görüp emekli ol . muş risal, Osmanın yeni bir sava, sa hazırlandığı? söylemişlerdi. İşte bu töz bulutu, bu merakı ta mamen İzle etmig oldu. Çünkü rüz gör bu tozu dağıtığı zaman yet- miş kadar dilâyer ile Osman beyis sefere çıktığı görülmüştü. kuvvetle dahi her şeyl yapmağa kendinde küdret bulan Osman bu işte de hu gururuna güvenip biri kazaya düçar olması çok muhte , | meldi, Bu itlbarin hakiki bir sa -İ vaşmış gibi hareket etmek lüzu - Osman her zamanki gibi hareket bir sis gibi bir milddet çalkalana -| İşte bu tedbir, ona hayatını kazan. dırmış ve Nikolanm, bütün bu ba hadirları kılıçtan göcirmesini önlü « yebilmişti, Osman fena halde kızmiet. A -! ma, kabahat kendisindeydi. Çi Aratos haber vermişti, eğer bünü inanmiş olsaydı ve tedbir almiş bu. lunsayeı, böyle kahpe bir Yuruşu hazırlatmış olur ve kısmen mağinb olur gibi bir neticeye maruz kal . mazdı, Belki de Nikolayi böylece yol üzerinde kahkarf bir kezimete uğratırdı. kü Osman bey arkadaşların toplar: İ ken yeğeni (Bay hoca) yı göreme- İdi. Telâşla atmdan indi ve haykır. İdi: | — Yeğenim nerede, bu mel'un, | bay Hocayı esir mi eyledi noeh? | On beş yirmi dilâver orialığa | döküldüler, Fakat bir kenarda bey! İ Hocayı parçalanmış halde görü iler. | Osmana haber verildi: t — Atsiz başın sağ olsun. Çapraz. eğlence Baxi, 03454789100 ocanın ruhu hakka kavuştu. Şe- vd oldu! Osman cesedin bâşıma aamusu Üzerine yemin etti: — Senin intiksmınt alarak mü. darek ruhunu şadedeceğim. - Ve netekim Osman sözünde du- çökerek i ruyordu, Yine böylece bir gece, biç kimsaciklerin omalümatı olmadan ü; yüz askere Emirdağı eteğinde İagöle birkaç fersah o messfedeki ş (Xolca) hisarnı bartş. Muhafızln- rn hepsini kılıçtan geçiren Osman, kaleyi de tahrib etti ve nakerine: — Talan ediniz! Diye irade etti, (Devamı var) (0) “Ertuğrul aşiret yaylağı. çıkarken eğır esya. sım Bilecikte emanet bırakmak Ve yaylaktan dönüşte otekfura irsal hedayn ile bırakılan eşyayı a'mak hilet olmestu., Tarihi Osmani encümeni Osman: Wi tarihi, sayfa 574, (2) Meştibeheşt, Akrep, 11 — Cemi edatı - Umran yapma - bir nota, Yukardan aşağı: l zamanndanberi INGİLİZCE Res Büyük lardan biriydi, etmemiş ve bu sefer fazla olarak 70 | Kişi almıştı. Osman bu 70 kisiyi Ni kolanın İmhası için kâfi buluyor , du, Fakat Nikola da mühim adam. mi ona hakikaten bir sasihat gibi). Osman beyle yola gıkaçağını, YE pe sstesir etrafi; Dee Adömlarr marifetile eyyelden Osmân; tokfura teşekkür ederek Akçakoca, Abğlrrakhman Gazi, Ko- mura!p, Turgud Alp vo Aykud Alp) ile bir harb plânı hazırladılar ve £. | megül hisarınm zablına karar ver- diler, Nikola, Osmanın harekâtmi cn - susl, takip etmekten geri kal- rdu, Netekim bu fevkalâde iç. timar da öğrenmiş ve hattâ çok ga- ribâir ki İnerölün muhasarusına karar verildiğine de muttali olmuş» tu, Nikola, kendi kuvvetinin Osmana karşı kâfi gelmiyeceğini bilmiyor Bu itbârla bir ehli tekfur İ şte siyah başörtülü Oyaşlı mdari geçerken törifsiz le onun kolutu tuttu. — Senin sözlün bu akşam seni atlattı galiba! Leylâ sokak kaldırımlarında biri. birlerine taş ata, ata büyümüş ma balle çocuklarından — biriydi. Eğer başka bir günclsa bu“ yılık, haber almış bulunduğu için, Erme- nl derbendinde pusu kurarak Os - manı beklemişti. 1 — Atlılar (mesleki manada), 2 — Müsaade - ses, 3 — Ezilmiş ye. mekler * eşek, 4 — Tersinden oku yunca çocuk gidâsı olur - bir seyin en alt tarafı, 5 -— Traş bıçağı mar- kalarından biri * birden fazla, 6 — | Bir misbet edatı Göz türiçedenyi Kara Osrmanın bu pusudan haberi yoktu. Ayni süratle giderlerken birdenbire bu püsu kuranlar ok yağdırarak meydana çıktılar, Os, man dahi kendini şaşırdı. Bu bek. lenmedik kücüm Osman kolunu bir denhire dağıtıvermişti, Bir yusu (a- imali üzerinde durduğu için, biraz tedbirli davranmıştı, yoksa kenâi- si de dahil olmak üzere canlı hiç kimse kalmıyacaktı, Aratos kendine (2) Nikolanın bir pusuya Yatlığını haber vermiş. Bir yaş yemiş - bir saltanat sahibi, 3 — Dönek (yollarda) - vur... İryaf nm eksiği, Â «- Sıskalık hastalığı * Tersinden okuyunca beyaz olur * fazla (edat), 5 — Tersinden oku" yunca öz türkçe memleket olur . de* vamlı, 6 — Lâmbadan çikan koku w duman - bir edat » yer kazmaya mahsus âlet, 7 -—— Kabir . birderibi re, $ — Edebiyatçı * i#kambilde bir li * bir koku, 9 — Kendini yerme - hazı gâzetelerin bir şeyler çikarip ti. Ancak Osman buns pek aldır «Jen olarak verdikleri zaman müvez. mamış, maabaza tedbirli olmuştu, jsilerin bağırdıkları kelime, 10 — di. Fakat içinde bulunduğu şüşkın. lik arasında onu verecek cevabı bu- di halâva gidiyor gibi yap, Ha'ânın yanında bir kapı var hemen kır ki” lamadı. Boş bulunarak onun yüzü- ne baktı. fişi.. Bir daha da huyunu, suyunu bilmediğin semtlerde dolaşma., Elâ döz türkçe), 1 — Mangal başme geçip yapılar iş- yüz (vecih), ZGoscucurun “e alışıkmış gibi hiç tereddüt etme- den kadının biraz evvel gösterdiği 'arafa doğru yürüdü. Sarı saçlı kadın ortada (dolaşan Bu yüz, mutlak masaları üstüne İlemin işine de ket verme.. Kız pek | Arnavut çırağına gözüyle bir işüret konulan ve sabunlu bir bezle sık, toy bir şeysin galiba, Yüzüme bön, yaptı. sık silinmesine cağmen çatlakları a2.” rasıma bol, bol kir dolan satin parıl, pırıl yanan muşambalara benziyor” 'bön bakacağına... git. enseleneceksin, muayene — idi, bil ve genç kıza: mem neydi, Akşam ayazında otuz — Buradan, buradan, dedi, du. Bü yüzü kaplayan deri kirli bir iki merkez dolaşacaksın. Herifin gör | “Ve tam kapıdan geçerken kolumu zünü beğenmedim. O bu sene yeni sıkıştırarak ilâve etti: bulaşık bezi rengindeydi. Söz söylerken geniş, geniş açılar geldi. Kendini göstermek meraklısı.) — İİ (ağzında alti üstlü altın kuron var. 'dar. O'senin peşini bırakmaz. Hay- ma ne yapalım altınağız Fatuş al» nefese idi . ; İsi çabuk tüy... Karşı kaldırımdan lanan hatırı pek büyüktür. k. Çenesinin altımdan düğümlenmiş yah vual başörtüsünün “altından taşan saçları kanarya Sarısı idi. | doğru bu tarafa geliyor. Haydi tily. Hem de ömrünün na kadar altm ağız Fatuşun ! ! e bu volu göstermezdik a. Bu kapıdan bir aralığa, oradan dünya, 7 — Çiitçi öletlerinden biri | 7 * Şehirden küçük, 8 — Bedavadar sü y : » vurmaktan emir, 9 -- En güzel 11 Maym 1930 tarihinden itiba. ler, askerler, seyyahlar bu ivil süvarilik kurumu, 2 — gitmek, O İ0 — Alçak * memleket |ren her gün forma forma Haberle | esere başvürmağan Yapama birlikte verilmeye başlıyor. Resimle Büyük (o Lügat, yalnız Türk kütüphaneleri için değil, dün- ya kütüphaneleri için bir kazançtır, İ Dil Bilen, yeni dil öğrenmek İsti yen herkesi, ker seviyedeki talebe, meslek sahibleri, teknik mütercim. Jca karşisma camlı bir kapı geldi. Kapının ötesinde sokak görünüyor” du, Kapıyı açtı. Burası tenha bir s0. xekir. Kimseler yoktu. Sağa, sola iyice bakındı ve cad- nerede ise; Çırak gitti, Soldan bir kapı açtı deye aksi olan istikamete, Tarlaba- $ı caddesine doğru koşar adımlarla yürüdü, O kadar hızlı yürümüştü ki, ken di mahallelerine geldiği vakit nefes Evvelâ kendi sokaklarına doğru yürüdü. Sonra vazgeçti. Onun ba. sına gelen! anlamadan evvel bu ge mi unutma, bir avluya çıkılıyordu. Avlunun kar, ce eve ziremiyecekti. Bunua imkânı Sürmeleri Pınarlarında toplanmış Evimin adresini sana vereyim. O” sısında bir başka kapı, kapının ö. yoktu! Onun #kibelini öğrenmeden gözlerini kısa, kısa sırıtıyor: i diyordu. Mikrobu o müsallat ettin kendine. Demindenberi . seni dikiz; #diyordum. Toytuk suratından akı. zannettin?., Koskoca İstikiği pd. iesindesin.. anlamadığı işin gitzide sersemlikle onu süzüyordu. l O şimdi gözlemiden birini ağı rak: — Şimdi birtek çâren var herif” Yasak saratan ihtiyar kadınla mwhak-|ten Kurtulmak için, o daşur#'laki kak atrar, Mkırdısmı ağzına tıkar rada benim #önin gibi dime kız edinmişim. Ve ona âçele ile bir sokak İsai ve bir ev numürası verdi. aztan bir kat burada me aradığını, kimi ara Kemlerdi dığını tasıl söyliyecekti. — Haydi kınım, marş dedi, -—— Teşekkür ederim, ti arka kaptan crrdarbı çekiek Şim-| Ve o sarki senelerderiSeri bu İşle) Dört beş basamak mere daha nice tesinde dar bir dehliz — Vesikan yoksa yandın bu gece körpe evlâtarım var.. Hepsini ken. karanlık koridora (o girdiği zaman çıldırırdı. Leylâ bütün vüzudile irkildi. İn, yor, Burastnı Dingonun ahırı mi) Leylâ camekdnların arkasından pıy iri adamün bu kaldırıma doğu gel Gi İdiğini gördü. Ne kabahat ielerişti. | yardır. Bu Kütü bir koku genini Ukiyer klarma sıcak “cisimler çar” ıztltılara benziyen «eder İşi, ordu. evvel eve girecek olursa muhakkak Bunun için kendi sokaklarına sap maktan vazgeçti, Geri döndü. Şimdi kalbi göğsünü parslayacak bir şid dette vururken o Arap Salihin kah. vesine doğru gitmekteydi. z Burada bu zifiri karanlıkta biri Demindenberi kendi kendine bin Leylâ kadınım ne demek istediğini Bir şey yapamazdılar kendisine. Fa. dayan ayaklarına süren cisimler İcrot dela ayni suali soruyordur. Besbelli orada bulunan zimdı ayağına bir ba: i. Bir merdivene gelmi ak iliş iven çıkan |) “Avni niçin söz verdiği vere gel süprüntü tenekeerinin muhteviya- meti?.. Onu polisler mi tuttu?,, Şimdi adam yaklaşırken, kadın tin paylaşamıyan serseri Kediler.! onun kolunu bırakmıştı. le, sahipsiz köpekler olacak. Kahveyi sımdi ne halde görecek. şir. Avniyi kime soracaktı? Ona kim cevap verecek ve ne söy“ Tğevekti? Kendisinin her işi bildiğini anlat - ALMANCI DİLLERİ ÜZER “ imle Lügal © dl Pserde en küçük bir tertib .< İrakılmamasına azami İcede dikkat için tüzemgelen dei” ler alınmıştır. © İstiyenlere para8' broşür gönderil" madan nasıl ağız arayabilecekt”| Kahve ile aralarındaki mesi zaldıkça Leylâ adımlarını gi yari daha ağırlaştırıyordu. Nereye saklanmıştı? Sokağın ortasında kahvenin © de birkaç insan toplanmıştı. EV le sokağın bir yerini, kaldırımı? taşını biribirlerine işaret ederek şeyler konuşuyorlardı. Bunların içinde bir tanesi ki hepsinden uzun * boylusu OYe Ceketini omuzuna almıştı. Be” geriş bir kuşak vardı, Asıl kop ve malümat veren oydu, Öter bir gümrük kolcusu, bir tramv? d. letçisi, dört esnaf kılıklı adam 9) verdiği izahatı dinliyorlardı.. Hava rutubetliydi. Sokak K şik taşlarile ıslak ve yamalı bir * gibi yere serilmişti. Bir ucu ki” ıklarda kayboluyordu. Kahvenin karşısındaki kaldı” da orada niçin bulunduğu ani) mıyan yaşlı bir kadm vardı. Başının üzerinden doğru * geniş şalını çenesinin altından muştu. Avazdan ürpererek ©

Bu sayıdan diğer sayfalar: