6 Temmuz 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 10

6 Temmuz 1939 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Evi ilik halkası (Dünkü sayıdan devam) Sayfalık 4 Evinden çıkışınn asl sebebini unutmak, daha doğrusu karşısın dakiletin bü mesele Üzerinde faz. In durmalarma meydan vermemek için ücele acele konuşuyordu. Ev sahibinin o gece söyledik * leri hâlâ kulaklarımda © çınlı yor! “Kiracılarımla alâkadar olmak vazifemdir Miss, görüyo - rum ki evimde istemediği bâzı hâdiseler cereyan ediyer!,, ani hücum krşısınlda yanak, ları kızaran Doroti ciddiyeti elden berakmıyarak; “Ne demek istiyor sunuz madam?., diye sormuş, ev sahibi de: “Ne demek ii pekâlâ anlıyorsunuz zannı demişti. Masmatih eğer seniz daha açık k sabah genç bir adamım den çıktığını gördüm ve bunu ilk defa olarak Ge emin olmak için şimdiye kadar bekleğim!.,, Doroti kendini müdfaa etmek arrüsiyle yandığı hâlde gatip bir malıcubiyetle sadece: “Derhal « vinizden çıkacağım madam,,, de mişti.. O akşam Frasyerin öğtenmesini istemediği zamankinden daha neş'eii meğe ga görün çıkacağım: söyler. sem üzülür müsün sevgilim?., “Tabit üzülürüm, Âdem netten kovulacağını düysaydı #ülmez miydi?.,, “Aria ben bundan daha şirin ev buldum, harici görünüşü az basit olmakla beraber manza rası harikulâde, körfeze tamamile hâkim.,, “Ben şimdiki tercih ederim.,, “Oh, Prâzyer, böyle söyliyece. ini bilmediğim için kirasının ya” yismi peşin veridim.,, “Bana bir kerecik olsun sorma" Jıydın.. Söyle, Doroti, yoksa me- #ut değil misin?.,, “Neler söylüyorsun?.,, diye is. yan eden genç kadının gözlerini hafif bir sis tabakası bürümüştü O kadar itina ile yapmağa gayret ettiği pastaları artık göremiyordu. Frazyer onu sert bir hareketle kendisine çevirerek gözlerini ara dı, “hakikaten niçin benllen sak lamağa çalışıyorsun, Doroti? Ev sahibi sana çıkmanı söyledi değil mi2.,, Evvelâ başını salladı, sonra ani bir korku ile yalvarmağa başla dı; “Frazyer, sakın gidip bir şey söyleme,,, “Hemen gidip ibtiyar cadı ile konuşacağım, sara böyle muame. Te etmeğe ne hakkı var?.,, “Elbette hakkı var, kendi değil mi?., “OR, oh, Doroti, korkarım bir #x sönra beraber yaşamamızın gü ,nah olduğunu söyleyeceksin. O| şeytan suratk (o kâdının kocasına ettiği işkenceler günah sayılmı yor da senin, seni hattâ evimizi hepsine) evi seven, tapan bir erkekle yaşaman mı gü.! nah oluyor?., Doroti durmadan akan gözyaş Yarını zapetmeğe çalışırken Friz. yer onu kollarına alarak yarı kız- görmücrum, fakat iyi! ağlıyorsin sevgilim,, ben sana ne yaptım?. dedi. Hem dikkat et, bur nunun ucunda un var, eğer ağ san bütün kalacak... “Artık senin devam ettiremiyeceğim.,, harmlanan Doroti, Frazyerin yü- züne baktığı zaman (düşündük lerinin hiçbirini söyleyemedi. Kendisini deli gibi seven dam, kendi fikirleri duğuna o yürün hamur içinde istediğin hayat demeğe kadar emindi ki... ENİ evlerine oturup ak- şamları ışıkların su larda yaptığı akisleri seyrederken Dorotinin incinen gururu bir ev sıyla sızlıyo Dorotinin yeni evlenen arkadaş larından birisi benüz balayından dönmüştü. Yeni evlerine yerleş- ikleri gün bir çay verdiler ve bu çaya Doroti de davet edildi. Mesut gelin, kocasını arkadaşlarma tak- İdim ederken sesinde öyle sonsuz ir saadet okunuyordu ki köş “gösterdikten sonra: “Do roti belki de şimdi içinden benim” .İle alay ediyorsun, senin güzel a. tmanının yanında bizim kü- İ çük evimiz ne kadar basit kalıyor! Fakat, fakat biliyor bu ikimizin evi olduğu Doroll anlıyan gözlerle arka- daşma baktı: “Evet Lora siz dün- yanın &n güzel evinde oturuyorsur nuz musun, Otomobillerine binerken, Praz. * İyer, gene istihza dolü sesiyle ko- nuşmağa başladı. “Mesut bir çift,... “Rica ederim, Lora ile kocasını| imünakaşalarımızın haricinde bira- | halım.,, “Münakaşalarımıza teğimi söyledim mi?.,, “Hâyır, o söyleme: fakat âklından geçirdin. Hakiki aşk ve bağlılık karşısmda' acı sözler söy- lemekten zevk aldığını bildiğim İçin... Prazyer..can sıkıntısı ifade ©.| den bir-sesle; “Eğer sen de Lora gibi olmak istiyorsun peki, 'de- di. dahil dde gittikçe artıyordu. Sıksıko gü zel evi görmeğe gidiyor, fakat Fraziyerin alaylı sözlerini işitme- mek için bu ziyaretlerinden ona hiç bahsetmiyördu, Lora ile başbaşa kaldığı zaman daima şu sözleri duyardı: “Oh| Doroti, bilsen evli olmanm ne ka. | dar ayrı bir zevki var! Şimdi Tom! la ben âile kurmanın ağır yükü! nü taşmaktan korkutuğumuz an ları düşündükçe öyle gülüyoruz kit gün hep berâber saat mesafede bulunan otomobil ge yapmağa karar| İ verdiler. Döreti, Frazyere bu gü-| İzel gezintiye gitmek isteyip & mediğini zaman gene İnsşesi yerinden olan genş adam İ sevgilisini “kollarına alarak! “Ta bit, dedi, 'msidemki sen istiyorsun ben de istiyorum.. Şu halde yorum, İst İ ra yüzüme şebre iki bir göle isi sorduğu isti aklaştırdığı yüzü, ba: İle Doroti ile Loranın arkadaşlığı | “|den kovulmanın hakaret dolu âcı. .— ıştığı bir heyecanla sordu: Mes'ut musun, Doroti?, “Zannettiğinden çok fazla... ,, 'ERTİP ettikleri umduklarından geçiyordu. Tekrar tekrar gölde yüzdüler sıcak kumlarda dinlen diler, götürdükleri yemekleri aç çocuklar gibi kapışıp güle eğlen yediler, nihayet dönmek zamanı yaklaştı. Gelirken otomobili Tom - idare etmişti. Dönüşte sıra Praziyerde idi.. Geniş asfalt yokda emin ilerli. yorlardı. Karşıdan ayni emniyet yaklaşan otomobilin o felâkete sebep olacağını nereden Bilecek- lerdi. Müsademe çok ani olmuştu.. Doroti karanlık bir girdaba İdoğru yuvârlanırken, yalnız Lo- tanın bir çığlıkla nihayetleden gü- llişünli ve biribirine karışan © bir çok sesler duydu. başka sesler de duyar gibi ölüyor du. gezinti, eğlenceli! Çeviren: LÜTFİYE GÜRLÜK daha iyi ailesine haber verseniz edersiniz.,, O karanlık girdap tekrar genç kadını içine çektiği için daha fazla bir şey o duyamakdı. Biribirini takip eden kâbüslu günlerde bazan annesinin tatlı &€-| si, babamın müşfik sözleriyle gözlerini açıyor, fakat aradığını bulâmıyordu. Frazyer... Bu isim burgu gibi zihnine saplanmıştı .. Acaba neredeydi, niçin gelmiyor-| du?. Onun ellerini tutmak için uza| ban kolları boş kalınca bağırmak.| ağlamak istiyor, fakat annesinin #nlşfile yüzü hislerini açığa vur * masına mâni oluyordu. | Nihayet bir sabah hakikati bü Arasıra “daha! tün acılığıyla öğrendi. Uzun 2n- man yürüyemiyecekti.. Onu te selli eden gene annesi oldu. Kızı Bir kere kulaklarına çalınan) nı kollarına alarak “üzülme yavru! tanıdık bir ses; ben yanındayım,, diyordu, Sonra vğultular arasında hıçkıran bir kadın sesi duyuldu. "Kocamı bu lun, kocamı istiyorum,, . Demin ki aşina ses tekrar konuştu: “Ya. rundayım, Lora Uğultular arasında Doroti bu sefer 'de yabancı bir erkek sesi İ şitti.. Bu kadm s mı?,, diye soran bu sese onun ki" lometrelese uzaktan geliyormuş gibi zayıf çıkan sesi cevap verdi. Hayır, fakat ona şimdilik ben bakacağım... arm karınız —Sah ab ea “Korkma - Lora| | cuğum, yakında her şey düzele cek ve küçük kızımız gene evine| dönecek.,, Ötekinden haber almak ümidi- Ve sordu: “Anne, Lora ile Tomdır haber aldınız mı, nasıldırlar?.,, “Bilmiyorum çocuğum... Ona asıl ıstırap veren, duydu *u manevi acılardı. Doktorlar, bel ki vücudundaki sızılara şifa bu larlardı, fakat ya öteki âcı?., Onu biçbir kuvvet durduramazdı Yaşadıkları eşsiz dakikalar kay- bolmuş, yaltız tatir hatıraları kal İretin., mışti, Frazyer çök akıllıca hareket ralarında resmi bir bağ yoktu. Yalnır o ruhlarının çürümiyen telleriyle bağlanmışlardı. Şimdi. tamamiyle ayrılan ince tellerle... Annesinin cesaret verici söz İçrini dinlerken tebessümle geri- len o dudakları hıçkırıkla kıvril dr: “Cesur ol çocuğum, yakında hiçbir şeyin kalmıyacak, düşün ki hayat ve saadet ileride seni bek | tiyor., Hayat belki, fakat saadet?! DADA yâlnızdı, uzun man zaptetmeğe çalıştığı! gözyaşlarını artık koyuvermişti Kapı yavaşça açıldı. Her halde hastabakıcı olacaktı . Of, en çok yalnız kalmak istediği anlarda içe- ri giren bu kadın... Belki uyur gibi yapsaydı, durmaz giderdi. Gözlerini kapadı. za Hayal kadar uzak bir ses; "De dedi, Gözlerini bir dakika âçamadı. Çünkü rüyada duyduğu bu sesin hakikat olmadı görmek inkisarı hayaline tahammül ede cek kudreti yoktu. Doroti, sevgilim. Gözleri hayretle açıldı. Hayır “ayır bu Prazyer olamazdi. İstır&- bın soldurduğu bu yüz otun yü- tü olamazdı. Yatağının kenarına oturarak titrek ellerini Doretinin saçlarında gezdirirken:: Gelmek için çok uğraştım ama müsaade etmediler.,, diyordu. Sonra genç nr tatlı) daha söyledi! “Doroti benimle er lenecek misin Şaşkınlıkla ve kızla çarpan kal bi Dorotiyi bir an sessiz bıraktı. Gözleriyle gözlerini aradığı za İman bir dakika işinde doğan ü- mit ışıkları gene âyni dakikada kalbini saran mevmidi arasında kayboldu. Kendisine acıyıp bu ka dar fedakârlığa katlanan sevgilisi ne: “Hayır, dedi, hayır Frazyer, İ bunu yapamam... | “Niçin, Doroti sana lâyık olma” İdığımı söylemek istiyorum, fakat seni seviyorum.,, Uzun zaman yürüyemiyece - ğimi, belki de hiç ayağa kalka mayatağınz bilmiyor musun?.,, iiyorum ve bildiğim için isti yoru “Mazur gör Frazyeri, ne demek tamamiyle anlayamı - Dudaklarında müşfik bir tebes- süm belirdi; “Bu sözleri benim ağzımdan duyduğun zaman ne ka- dar bayret ettiğini tahmin ediyo” İ rum, Tabi sen hâlâ seveni ribirlerine bağlanmaları için resmi vaştalara üzüm olmadığını, si dece aşklarının kâfi geldiği kana- latindesin, Ben de bu fikirdeyim, ben de senin gibi düşünüyorum, |o kaza gününe kadar. Üzerinde kanuni bir hakkım olmadığı için bana ait olmadığın İçin ölümle kucaklaşan seni bâşkâlarmâa terke- derek çekilmek (mecburiyetinde kaldığım güne kadar... 'Tomun karışını kolları arasına aldığını gördüm, oradakiler önün bu hareketine mâni olmak şöyle dursun. kuvvetle geri çekildiler,

Bu sayıdan diğer sayfalar: