31 Temmuz 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2

31 Temmuz 1939 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

RMABEK — mayan rusu Hüseyin Cahit Yalçın, bü kalesinde, X le beraber devamına işaret ettik sonra, sulh cephesinin mihverciler kıskıvrak bağlamış olduğunu ve şim li onların tecavüz! değil, tedaf0! bir eepbs aldıklarını şöyliyerek şunları lâve elmektedir “Maamafih, sulh cephesinde Rus-| yanın bir yeri olmadığını iddia et mek istemiyoruz, Sulh cephesi ne dar kuvvetli ölursa ve geniş anlaşma. lara istinat ederse ümit ettirdiği ha- ekel ve fayda dairesi de o kadar mümiyet peyda eder. Bugün bir sul) cephesi vardır ve Avrupa muvazene- sini az çok temin elmiştir. Fakat ya- rın Sovyetler birliğinin iştirakile tak viye edilerek sulh cephesi müstakbel bir Milletler Cemiyelinin temeli de-| meklir. Teessüsü birçok ümitler uyandıran fakat dünyaya gelirken balz olduğu Kusurlar ve noksanlar yüzünden ha- yat kabiliyeti görülemiyen © mevcut Milletler Cemiyeti Ji bir mahiye- ti hair değildi. Taarruza karşı kuv vetle mukabele etmek imkânını bula muyordu. Bu imkân olamayınca da hakiki bir Miletler Cemiyetinden ih cephesinin adı ti olmyacaktır. Pa- kat Avrupada (aarruxlara o meydan vetmemek itibarile hakiki (o bir Mit letler cemiyeti rolünü görecektir. Rusyanın sulh eephesine iltihak, ve Amerikanın şüphesiz olan hayır. hahane bitaraflığı, belki de yardırm, hattâ fit müdahalesi ihtimali Avru pada öyle hir kale teşkil edecektir ki, bugün bile uslu durmak mecburiyeti içinde kıvranan mihver devletleri, artık kıpırdamayı akıllarından geçir- miyeceklerdir. Bu sayede dünya bir üz rahat nefes alacak, belki de daha esaslı bir tesviye sureti bulmak im- kün: vücut bulacaktır. Acil tehlike geçtikten sonra, Rus- yanın her noktayı İyice tartarak ve düşünerek ona göre sulh o cephesine iltihak etmesinden İşte böyle umumi bir fayda, yeni bir beynelmilel düzen beklediğimizden dolayıdır ki, arada- ki görüş farklarının biran evvel zail olmasını temenni ediyoruz, TAN M. ZeYeriya, İngiliz - Sovyet müza- kerelerinden bahsettiği makalesinde, müzakerelerin şimdiye kadar geçir diğl safahatı © ve mevzuubahs olan noklaları hülüsa ettikten ve müşkül İleri gösterdikten sonra diyor ki: “Onpa İçin bizce İngiliz - Sovyet müzakerelerinin bittiği, anlaşmanın imza edilmek özere olduğu hakkında verilen haberler fazla nikbinanedir. Moskova henüz bu hususta nikbinli- Rini bildirmemeşitir. Meseleyi | bu- gün, İngiliz Başvekilinin o Avam ka- marasında İngiliz » Sovyet müaske- releri hakkında vereceği izahat ten- vir edecektir, Müzakerelerin istikba- li hakkında ancak bu izahatı dinle. dikten sonra doğru bir hüküm ver- mek mümkün olacaktır, CUMHURİYE Yunus Nadi, İstiklâl savlişile bugün #rasında adını verdiği makalesinde Türkiyenin, istiklâl harbini kazandı” ği zamanla bugünü mukayese etmek- te ve tabii olarak bugünün üstünlü- Bünü tebarü zettirmektedir. Buna mu kabil, bizim harp istemediğimizi, fa- kat mecbur olursak bunu muvaffaki- yetle neticelendirebileceğimiz yolun- daki büyük ümidimizin o bu şartlar dahilinde biç de (boşuna bir ümit olmadığını işaret ettikten sonra ayrı” ca şunları da ilâve etmektedir: “İstiklâl Harbi zamanımız denilin- ce iyi harici münasebet olarak bü- yük koruşumuz Rusyayı (hatırlama: mak kabil değildir. Gene © xaman komşularımız İran ve o Efganistanla 4x dos! ve kardeş (o münasebetlerine maliktik. Bugün eski samimiyetlerini daha ileri götürmüş vaziyete oolan bu dostlara zamimeten Balkan (o An- tartı devletlerinden başlıyarak çok samimi yeni dostluklara da Omulik bulunuyoruz. Hepsi kendi varlıklı- rınm korunmasile Ak ve Kara denir- terin emniyelinde aldkaı o bu dest- Tukların bizim için, bizim cephe için ve nihayet binnefis sulh için ok kuv- vetli bie teminât silsilesi veya mec mmuası teşkil etmekte olduğu meydan- Wi bakikaltlerdir. Bu şartlar içinde variyelimizi şöy « bölâsa edebiliriz. Harp (olmasını wla istemiyoruz. Olursa ve bize, yani ca İmyati sikkelerin bağlı eidulu- wep sahalara kadar gelirse Ondan korkumuz da yoktur. onlarla ire fesbetme- Hicarel hedelerini bire terinlr. dünya efkâr, bir sürpriz gibi miyesince karşılandığını fakat wmun, Amerikanın ticaret muahede sinin yenileyebilmek için Japonlarla viyasi ve iktisadi meselelerin köktln dea hülledilmesini istemelerinin $a bunu yapabilmek O için sırt beklemelerinin sebeb olduğuny İşaret ettiklen sonra Amerikanın Mü hedeyi feshetmekle ve Jâpon ithalâ a nmbar#o koymakla — Japonyayı ik etmek İstediğini o söylemekte ve ilâve etmektedir; “Fakat bâdisenin asıl mühim ma nasi şu noktadadır: Amerikan - Ja pon licaret muahedesinin feshi Ja ponyanın Almanya ve İtalya cephesi- ne iltihakı balinde Amerik: İn- gillere, sa tarafına geçeceğini gösleriyor; bu itibar ile Amerikanın Uzak Şarkla Japonyaya karşı aldığı yeni vaziyet aynı zamanda Avrupa Almanya ve İtalyaya karşı yapılan bir ihtar manasına da telâkki oluna” Sirkeci istasyonunda Trenlerin geliş saatleri Evvelden doğru olarak ilân edilemez mi ? Avrupa hattı banliyo tretle- rindeki intizamsızlıklar hakkınla ki neşriyatımız Üzerine devlet de miryolları idaresi sekr tedbir al, mıştır « Dünkü pazar günü çok kalaba- bk olan banliyo trenlerinde bu tedbirlerini iyi neticeleri görül - müş, yolcuların memnuniyetini mucip olmuştur. Bilhassa, üçüncü mevki yolcu- larınm birinci mevki vagonları iş, gal etmemelerini temin için kont- rol gök kuwvetlendirilmiş,. .böyle| biletine uymuyan mevkilerde bü- kman üçüncü mevki yolcuları bu yerlerden kaldır*mış, trende rakı içilmesi, müstehcen sözler konu- İ şulması gibi hâdiseler de önlen- miştir. Bu sıkı kontrolün tavsama- dan mevsim sonuna kadar devam ctirilmesi temenni olunuyor. Yalnız bu münasebetle mühim bir noktayı tekrar göz İ önüne koymak istiyoruz. Mütead, dit defalar yazmış olmamıza ve Devlet Demiryolları umum mü- dürlüğünün alâkadarlara yaptığı ihtarlara rağmen Sirkeci istas- yonunda Avrupa trenlerinin mu, vasalât saatleri ekseriya yanlış ilân edilmekte ve yolcu bekleyen- ler bu yüzden ok müşkül vazi « yete düşürülmektedir. Bunun son misali bu sabah gö. sülmüştür, Avrupa konvansiyonel Otreni- nin tarifeye göre muvasalat saati 6,40 dır. Fakat bu sabah gelişi İ gecikmiştir. indeki vaziyetlerinin aydınlanma | $ yakalanan hırsız sene 7 ay, 15 gün hapse mahküm ederek erhal tevkif etmiştir, zetecilere çu beyanatta bulunmuş, tur: erii Mallar Sergisi dün ik pazarı olması dolayısiyle çok kalaba, hık olmuştur. Bu kalabalık bilhassa akşam üzeri hava serinledikten sonra bir tehacüm şeklini almıştır. sporcular dün sergiyi gezmişlerdir. Şehrimizde bulunan o Romanyalı Dün sabah vapurla limanımıza ge, len İngiliz seyyahları da aksam üzeri sergiyi dolaşmıslar ve bazı alı$ verişlerde bulunmuşlardır. Sergi komiserliği dün paviyon sahiblerine teşhir ettikleri mallar değiştirmelerini ve hemen iki günde bir halka yeni mamulât nümune, leri göstermlerini bildirmiştir. Haber ÜLİEN ve Kaçarken Birbuçuk sene hapse mahküm oldu Evvelki gün Yedikule haricinde bahçıvan umer İsminde birine ait bahçıvan Ömer isminde birine ait telif eşya çaldıktan sonra Kaçar . ken yakalanan asan dün cürmü meşhut mahkemesine teslim edil- miştir. Mahkeme Hasanm suçunu salit görmüş ve bundan evvel de bu şekilde bir çok hırsızlıklar yap tığını tesbit etmiş ve suçluyu 1 ———— Izmirde ekmek buhranı yoktur İzmir, 30 (A, A.) — Şehirdo bir Buhran olduğu haberler üzerine belediye relsi ga, ".— İzmirde ekmek bubranı diye bir mesele yoktur. Bu bazı mahdut kimselerin narbı yükseltmek için ihdas etmek istedikleri bir vaziyet- tir, Bazı semtlerde bir iki fırmer- nın ax ekmek çıkararak narhı yük. soltmek istedikleri işitilmiştir. Be, lediye böyle vaziyetler ihdas eden fırmeıları dikkatle takip etmekte - dir, Şimdiki şartlar altnda ekmek fiatmı yükseltmeye makul bir s0 - beb yoktur.,, Arabadan düşerek yaralandı Fransiz turistleri bu akşam Ak. rine devam ediyorlar, Anadoluhisarında Göksuda Şakir Ayşe ile aresi açık bulunmaktadır. denize hareket o edecekletdir. Dün | gelen İngiliz seyyahlart gezintile -İ rine gitmiş ve kendi yerinin etrafı İstasyondaki karatahtaya evve-İisminde birinin bahçesinde rençber lâ bu trenin 7,15 de geleceği ya.İlik eden Cideli Emin oğlu Şadan zılmıştır. Seat yediye doğru t6-|kendi idare ettiği arahadan düşmüş Jefonla yapılan Oomüracaatlara dalsağ ayağı tekerlek altında kala - böyle cevap verilmiştir. Halbuki, istafyona Halbuki, istasyona gelenler, tahtada sonradan trenin geliş saa- ti B olarak kaydedildiğini hayretle görmüşlerdir. Sebebi sorulunca önline banliyo treni çıkması do. layısiyle konvansiyonelin üç çey- rek saat daha geciktiği yolunda bir iddia ortaya tılmıştır. Halbuki bizim öğrendiğimize göre, bir banliyo treninin, kon - eşiyonel önüne geçmesi kat'iy. yen üç çeyrek saat gecikmeye meydan veremez. Binaenaleyh tahtaya yazılan rakamların esaslı ve dikkatli bir araştırmaya müsteniğ olma'kğ' yanlışlığın bundan ileri geldii anlaşılıyor. Avrupa hattı gibi ehemmiyetli bir mıntakada daha dikkatli me- mur kullanmamız lâzımdır. Urun zamandanberi devâm e den bu yanlışlıklar yolsu bekliyenler üzerinde çok fena te. rak yaralanmıştır. Şadan nümune gelenlerin | hastanesine kaldırılmıştır. sir yapıyor, Bu sabahki konvandiyonel tre- ninin bir buçuk saat gecikmesinin hakiki sebebi şudur; Tren Yunanistandan © geçer ken Dedeağaçtan gelecek yataklı vagonu beklemek için durdurul - muştur, Bu vagon mutad hilâflma olarak vaktinde gelememiş ve bu İngilizler bizden tiftik | ve yapağı alacaklar | Beş İngiliz fabrikasının mümessili bu sabah şe İngiliz fabrikaları memleke, timizden çok miktarda iptidal madde satın almak için barekete | geçmişle ir. (Bu maksatla Türkiy; derilen (İngilterenin en büyük kumaş fabrikalarından (o beşinin milmessili M, Vebster, bu sabah, ye gön- Nafıa Vekili | Hataya va Suriyeye | gitmesi muhtemel... Nafia vekili general AM Hunt Ces; besoyun bugünlerde Hataya gide-| rek İskenderunda yapılacak liman hakkında tetkiklerde bulunmasi muhtemeldir. Vekil Hatayda nafia işleri ve bil hassa Amuk gölü üzerinde tetkikler yapacaktır. General Ali F; seyahr uriyeye kadi cağı da söylenmektedir. Baldızını balta ile parçaladı Bileciğin Karaağaç köyünde bir adam baldızını balta ile o parçala” miştir, Katil Hasar isminde biridir. Ha sanı bir zamandanberi (Oharman jyerinin teksimi yüzünden o baldızı Hâdise günü Iasan, harman ye nı kazıklarla çerirken Ayşe de gel mişti, Ayşe Hasanın kazık çaktığını gör rürce buna mahi olmak istemiş ve bu yüzden aralarında kavga çık” mıştır, Bir ara kendini kaybeden Ha hrimize geldi ki semplon ekspresiyle şehrimize gelmiştir. M, Vebsiörin seyahatine çok e hemmiyet verilmektedir. Çünkü temsil ettiği fabrikalar Yerli malı sahtekârlığı Başvekil bu işin önlen- mesin: smreltı Yerlimallarını Avrupa malı gir ibi gösterenler hakkmda şiddetli j taki bata girişilmiştir. Evvelki gü memleketimizden ilk defa mal al, | mağa teşebbüs €den müesseseler dir. M. Vebsterin buradan tiftik,| yapağı ve Merinos yünü almak istediği eolaplrıştır, sesinde belli olacaktır. İngiliz mümessili, “Füskiyeden | sonra, Suriyeden” zere seyahatine devam. edecek ., tir , 17 Yaşında katil "Hayvan otlatmak yüzün” den bir çocuğu öldürdü Orhan ( elinde küçük Okov köyünde çobanlık yapan 14 yaşla ında Halil Ibrahim ile 17 yaşla rında Mehmet arasında hayvan ot latmak yüzünden kavga çıkmıştır. Kavgarın en kızgın bir zamanında Halil İbrahim Mehmedi o bıçakla muhtelif yerlerinden vurarak öldür müşlür. Katil çocuk (o yakalanarak adliyeye teslim edilmiştir. elimle Mahkükât müzesi binasının tamiri Uzun müddettenberi tamir edil mekte olan Süleymaniyedeki Türk islâm müzesinin yanmdaki harap »inn bir sene sonra tamamlanmış 0* lacaktır. Burası mahkükat müzesi konulacaktır, Müzede mahkâk kitebe'er, Sel haline san eline geçirdiği balta ile baldızı çuk eserleri ve kıpmetli halılar teş nın özerine atılmış ve bir iki YUruŞİ hir edilecektir, Müzenin kış mevsi ta kadıncağızın vücudunu parçaya bölmüştür. Bu feci vakayı tesadüfen uzaktan gören birisi koşup Hasanın kollar: | nı arkasından tutmuştur. Katil kan: | Ir baltasile beraber adliyeye teslim! edilmiştir. yüzden tren Pihyondan hududu» Tenten amca| muza geç girmiştir. Semplon ekspfesi de bir sast kadar teahhürle gelebilmiştir. hapishane gardiyan birkaç | mine kadar yetişmesi muhtemeldir, . Şe Eyüp ve Şehzade camilerinin tamiri Abidelerin tamiri için evkaf büt çesinde mühim para (ayrılmıştır. 3imdiye kadar hemen hiç bir esaslı tamir görmiyen Şehzade camii de İ bu yal sıkı bir tamirden geçirilerek” tir. Eyüp camiinin yapılmakta olar tamiri de bu sene bitiriletektir. Bunların | İ miktarı, mümes: *. tetkikatı neti, Yerlimallar sergisini gezen Baf" zekil Refik Saydam da bu işi# alâkadar olmuş ve izahat almıştır: Bu vaziyeti yerli sanayiin zarar” na gören Başvekli alâkadarlara b you.2 takibut yapılmasını ve bi işin önüne geçilmesini emretmiş” tir. Mıntaka ve belediye müdürlükleri oOderhal tahkikat daşlamışlardır. ço gelen Fransız seyyahları Bu sabah Teofil Golye vapuru ir İ iktısat | ik İba) bir tin cik 0) | ma İbi > Mta er di İk Di Li Ku; e ÜRER Ji iL iz ağa y Per > zarak gezmeğe ba alandan Kon | ilerine yerli mallar sergisi de göğe terilecekiir, — — Eye mıntakasında çekirge mücadelesi İzmir 30 — Egenin muhtelif bölge lerinde yapılan çekirge mücadelesi sılhaya girmiştir. İzmir, Ma" “İ nisa ve Muğla vilâyetleri çekirgedef İ temizlenmiştir. Ga Hatay sıhhat müdürlüğü Ankara, 51 — Hatay sıhhat ve *İmaf Oo muavenet müdürlüğüne Samsur Sıhhat ve içtima! muave “ net müdürü dekter İbrahim Sırri ? Sugun tayin edilmiştir. bea Cezası affedilen bir mahküm 31 — Gelinini gehirliye, Ankara, rek öldürmeğe teşebbüs suçundan 6 sene ağır hapse malıküm olaf a ol İs he | i | Hüseyin arısı Fatmanm, gayriks. | bili şifa malüliyetinden dolayı geri kalan iki sene, dokuz ay, Üç günlük cozası, Vekiller heyeti kararile af, tedilmiştir. Gümrükler Vekâletinde bir tayin Ankara, 3i — Gümrük ve İnbi. sarlar Vekâleti Tetkik müdür mü, svini Resad Aras terfian Posta, telgraf ve Lolefan muhasebe mü - dürüğüne tayin edilmiştir, pk Topkapı a'anındaki maç Dün Topkapı sahasmda Topkap klübünün daveti üzerine Alemdar Klübünün A ve R takrmları ile Top kap A ve B takımları arasında 68“ mimi bir maç yapılmıştır. Alemdaf B takımı Üstün bir oyundan soor# 2.41 közanmıştır. A takımları maçını da enerjik bir oyun çıkarın Alem- darlılar 2.1 kazanmışlardır. Alemdar A takımı sahaya 48 kadroyla çıkmıştır. Hadi . Sıtkı, Cömal » Ragıb, Sa. dad, Nuri - Şehab, Refet, inen, İbrakim, Aziz, Süley-

Bu sayıdan diğer sayfalar: