16 Aralık 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

16 Aralık 1939 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

|) HABER — Akşam Postam KARABAY I mukabil taarruzu MU- allakiyetle neticelendi iki Sovyet alayı Mcoret nazırı harbin i Sühim miktarda art” m düş” ihracatı söylemiştir. el işçi Mim nm hepsi ve bu lı Mendrağa bulunmakta ,başvekili 804Y: İk hi toplantıda hazır rine, ahiren bir giz, tesis edildiğini » malâmat in $ikâyetler sündet ma) Bunlar" ktadı hn tevziindeki yol Hkiyet » #twemektedir. yi İyi'kabul etmişti, İk, * Nottinghamda bir, N âleleri inşaat kum” “Tübe liborahıvarın- , Yükua gelmiştir. Fab-,İ$ birdevarı infi)âk a maştır. İnfitâkı mü- Ri çıkmışsa da çar”, kg itü. Bir amele Ainele "yaralanmış" İle Faponya arasın”, nda batan İntigirka' on battığı soktada) 480 ceset toplan” i Amerika orta elçi, bulünan 4 Amerika Dörtlarını terifdit et- trak; fevkalâde — İs idir, addaki elerde ar. oldu, 60; üf.var AA) — DN.B. Sazeteler, dün ak, an ( tezahürata, İsmi tebliğ neşredi td ezetimle deni-iİi |) talebe ve işçilerden" muhtelif mey ürata başlamışlarsa! dar dağıtılmışlar) mermulari ari ve sosyalist * terlit etiği muh” 4 Büzakere etmek ü- izli bir toplan) ve mafiz işa hüdiselerinden, etmekte ve ' 4 doğu hududunda bir |): K ni 4). imha Çocuklarını emin ;-re Londra, 16 — Firlândiya mu”, edildi bıraktıktan sonra Fin kadınları memleketlerine dönüp bilfiil harbe iştirak ediyorlar Salmıjatviden yalfakiyetle mukavemete devam , ediyor. Kareli berzahında Sovyetlerin Jtopçu ve tank müzaheretile yap” tıkları- hücumlar tardedilmiştir. Mütcaddit tankları tahrip olun- muştur. Ladoga gölü şimalinde de Sov. gyetlerin taarruzları püskürtülmüş beş tank ele geçirilmiş, 11 tank edilmiştir. Takvajervi mmtakasina Finlân* diyalıların mukabil © taarruzları muvaffakiyetle inkişaf etmektedir. 15 i tank olmak üzere Sovyetlef den mühim miktarda harp mal- İZömesi alınmıştır. Doğu hududunda Sovyet kıta. İlarının Kitalö - Tikarenta arasın daki Köronya demiryolu istasyo- siüna taarruzları devam etmek. ştödir. Sovyet kıtaları buraya tank İJârla taarruz etmektedir. Suomus” salmide Ruslar, Fin tebliğine na- izan zehirli gaz kullanmıştır, Tolvajörvi bölgesinde Finlândi- ya mukabil taarruzları muvaffaki, İyetle neticelenmiş ve üç gün 'de- vam eden bir muharebeden sonra i Sovyet alayının imha edildi ceyyüt eylemiştir. ” Sovyetlerin Finlândiya (şimal uludunda , Finlândiyalıların is“ itirdada muvaffak oldukları Salla“ |yerd ya hücum için mühim kuvvetler kileri sürdükleri bildirilmektedir. “TAkan kan o kadar (çoktur Ki, şkilometrelerce”kar tabakası kır” "mızt renk almıştır, Ruslar bu bölgede şiddetli hare, .| Ketlerile sahile varmağa ve umumi karargâhlarını birleştirmek üzere") Sallayı behemebal zapta çalış. Yorlar, Finlândiyalılar bu bölgeyelle, İveniden takviye kıtaatı gönderi imektedirler. Muharebe (iki gün” t dür devam ediyor. Bunun son Avi irupa harbi başladığındanberi ce zeyan eden en büyük muharebe, a < *olduğu temin ediliyor. Polonyada. mamıştır. df Edilmiş ve der,|” Soyyet filosu Koivistoyu bonr. hapse mahir Bardıman etmiştir. Finlândiya sas) İ Taricinde Mahtiyarlığı nazırı “bu glinizde milyar yüz giyen ÜMedise verili i : pi bataryaları mukabele e Yayni zamanda şiddetli ateşle kara kuvvetlerine de müzaheret eyle." miştir. Sovyet gemileri geri çekil-. imişlerdir. Havanın muhalefeti (o sebebile 1 hava faaliyeti olmamıştır. Şimal 'de bir Sovyet tayyaresi düşürül müştür. | Finlândiya tayyareleri mütead. (dit Sovyet kollarını muvaffakiyet- "le bombardıman etmiştir. Berhava edilen made Sovyet matbuatının yazdığına nin müzakeresi, ayn mebüsan” an müzakereler, ei ta tutulabilir. Harp, abahtiyarlığı vi: de işgal etmiş tir. Rus kıtmatı şimdi Norveç hu. (dudunun pek yakınında o bulun imaktadır. Fin kadınlarının kahramanlığı getirmiş olan analar, kendi i tara hizmet etmek için tekrar Fin lândiyava dönüyorlar, Casusluk Finlândiya devlet merkezinde Jâmbalar söndürüldüğü sırada bir zabıta memuru, yarı karanlık bir apartımanda, Stokholma © telelon eden bir Rus kadını — görmüştür. Kadın, telefon muhaveresini, an- cak rovelverle tehdit — edildikten sonra kesmiştir. Tahkikat bu nok. tadan başlamıştır. Sovyet tebliği Moskova, 15 (A.A) — 14 kö hnunuevvel teb Murmansk cihetinde Sovyet kı- i Kiler ileri hareketlerine devam et- işler Uhta istikametinde, Sovyet kı. iğ huduttan itibaren 117 kile metre “erlemişlerdir. © Petozavodsk cihetinde, Sovyeti Kıtaları Sjuskujarvi, Sulkulampi i pe Hippola köylerini işgal etmiş ir, , Sis ve fena hava sebebile o yal- Ml istikşaf uçuşla yapılabilmiş. sur, Sovyetler bir Alman gemisini torpillediler Stokkolm, 15 (A. imaha Tinin Baltık denizinde Finlândiya “ile İsveç arasında sefer etmekte folân bir Alman gemisini torpille İmiş olduğunu teyit etmektedir. Alman gemisi batmıştır. Kâp- âlatan ile mürettebat telef olmuştur. Romanyada bir intilâk 61 kişi öldü, 90 yaralı var Bükreş, 15 (A.AJ — Dahiliye nezaretinde tebliğ edilmiştir. 13 kânunuevvel çarşamba gü. nü sabahleyin saat 1 de Braşem da “Zarnesti,, selüloz ( fabrikası- nın hususi bir paviyonunda infi- lâk vukubulmuştur. 14 bin litrelik bir depo patlıyarak aynı hacimde 'diğer iki deponun devrilmesine s0- 'beb olmuş, 61 kişi ölmüştür. Gaz” | dan zehirlenen 90 Kişi hastaneye kaldırılmıştır. İnfilâk sebebi tah- kik edilmektedir. XSun SON MACERALARI: İsveç | de bir Sovyet tabtelbahi” | Alman hava üsleri İngiliz tayyareleri tarafından bombalandı Ayda dört milyar mark Harp Almanyaya ayda bu kadar masrafa mal oluyor Londra, 16 — İngiliz tayyare" leri 15 kânunuevvel sabahı şafak Ja beraher tekrar şimal denizinde Almanların deniz tayyare üsle- rini bombardıman etmişlerdir, İngiliz tayyareleri hiçbir ziyaa uğramaksızın dönmüşlerdir. İngiliz tayyareleri Heligoland körfezi üzerinde Alman tayya- releriyle karşılaşmışlardır. Yapılan isuharebe neticesinde dört Alman, Üç Ingiliz tayyaresi düşmüştür. Almanlar düşürülen İngiliz tayyarelerinin on tane o) duğunu iddia etmektedirler, Denizlerde Londra, 16 — 7397 tonluk İn- giliz bandıralı San Albetca pet- rol gemisi İngilterenin cenubu ,garbi sahili açıklarında torpillen* miştir, Kurtulan altı kişi İngilterenin .cenubundaki bir Jimana çıkarı İsmışlardır. Amiral," William Talletd' ta- rama gemisinin batması netice isinde sekiz kişinin kaybolduğunu İhâber vermektedir, Bunların bo- 'gulduklar; tahmin ediliyor. Belçikanın 1103 tonluk Roza vapuru İngilterenin şimali şarki sahillerinde bir mayine çarparak batmıştır. Evvelisi. gün Valparaisodan | hareket eden Alman Dusseldorf İ vapurunu bir İngiliz kruyazörü batırmıştır. 2000 tonluk | hardt vapuru bir İngiliz harp Alman Ison- gemisi tarafndan o yakalanırken kendi kendini batırmıştır. Şersezi bir mayn, Bilbao yakı" nında Santurce rıhlımına çarpa- rak inlilâk etmişse de bir güna hasara sebebiyet vermemiştir, Guilate burnu yakınmda ser» seri bir torpil bulunduğu haber verilmektedir. Garp cephesinde Paris, 16 — Garp cephesinde kara hatbi canlı olmamakta de” vam ediyor, Dünkü Fransız teb- Jiğleri “cephelerde işara değer bir hâdise yoktur,, demekle ikti- fa etmektedirler. Alman tebliği de "garpta kayda değer bir hâ” dise yoktur,, diyor. Çemberlayn cephede İngiliz başvekili oÇemberlayn dün Fransaya gelmiştir. Cepheyi gezmektedir. Birkaç gün Fran- sada kalacaktır. Harp masrafı Belgi ajansının Berlin muha - biri, iyi malümat alar mahafilin Yazar inek sondor Kurt . çevren sFDAaL OGAN Her gün biribirlerimi bira. 4 ha »ziyorlar. "e bu ezme onları biraz daha nas yor. Bazan düşünüyorum da onların anz:le * ti olabileceğine adeta inanmıyo . rum. Bana, yarı hayvan, yarı in- san, C yetsiz ga m Jük imişler gibi geliyor. Su kap . lumbağası yumurtaları gibi güne İ sin hararetile patlayan yumurla. lardan çıktıklarma, yahut da din- yaya buna benzer süfli bir tarzda gediklerine adeta inanacağım ge- liyor, Bütün ömürlerinin o hüşunet, hayvanlık ve gaddarlıkla geçtiğini ve sonra da yaşadıkları kadar se. vimsiz öldüklerini tahayyül ediyo- rum. pi "erinin alir bu yen istikameti a verdiği merakla g>;en gece Yuhansen ile konuştum. Bu onun yolculuğumuzun başından - beri benimle ilk konuşmak arzu- sunda bulun'ışuydu. On sekiz *1- şında iken İsveçten ayrılmış, şim. di otuz sekiz yaşında, Ayrıldığın- danberi İsveçe bir daha gitmemiş. Birkaç sene evvel Şilide bir köy - Yüsüne rastgelmiş ve annesinin sağ olduğum ondan öğrenmiş. Düşünceli düşünceli pusla do - labına bakarak o sırada dümende bulunan ve rotadan biraz dışarı çıkmış olan Harrisona işaret et » tikten sona: — Fer halde şimdi adamakıllı ihtiyarlamıştır, dedi, — Ona en son ne zaman yaz - dın? Zihni yaptı: ; — Seksen bir; yoksa: seksen iki mi? yok, yok, seksen üçte; yani tam on sene evvel, Madagaskar da ulak bir limandan postaya at- mıştım, « Sanki, ihmal ettiği dünyanm öbür ucundaki annesine hitap edi. yormuş gibi devam etti: — Her sene memlekete dönme- Zi tasarlıyordum; ve her sene de bir dey çıkror ve gidemiyorum. Hep bir sene sonra gideceğim di- hesabını yüksek sesle senelik ayrı! ie için yazmağa değ. 4İ'mezdi. Lâkin şimdi ikinci kapta - "nım, San Fransiskoya döndüğü « müz zaman belki de beş yüz do - larım birikmiş olur. Otadan Vi - verpula giden yelkenlilerden biri- ne girerim. Öylelikle biraz daha pârâ kazanırım; Liverpuldan da memleketime geçiveririm. O za * beyanatına atfen harbin Alman” yaya her ay dört milyar marka mal olduğunu bildirmektedir. Yeni kamyon Jâstitleri İngilizler askeri kamyonlar is çin kurşun ve hattâ güllerin de- lemediği tekerlek lâstikleri icat etmişlerdir. Gülleler tekerleği (o kırmakta fakat tekerlekten ayrılan Jöstik parçalanmıyarak işe yarıyacak halde kalmaktadır. Kanadanın yardımı Avustralya (o başvekili Men- zie$ İngiliz imparatorluk hava plânı mucibince, 10.400 pilot ve 15600 rasıt ve mitralyözcünün yetiştirileceğini bildirmiştir. 46 EN Fa Dum» vi mera MAN KUM ETTEN 'AXAT Mİ ae Lârseni pa- ralıyarak denize atan kimdi man wlx annemin tizum kalmaz — Annen kaç yaşındaki masımlan bahsediyorsun? — Yetmiş yaşında olmalı, Bunu söyledikten sonra mülte hirane ilâve etti: — Bizim memlekette biz doğdu: gumuz zamandan ta ölünceye ka. dar çalışırız. Onun İçin zaten w zun ömürlü oluyoruz. oOBen yüz yaşına kadar yaşıyacağım. çalışmasına çalış. Bu muhaveremizi hiç unutmr yacağım. Çünkü bu, onun son söz“ leri olmuştu. Uyumak için kama. rama ineceğim sırada orasının bu havada pek boğucu ve sıcak ola cağı aklıma gelmişti. Sakin bir ge ceydi. Meltemlerin estiği munta- kanın dışına çıkmıştık ve Gbost saatte bir mil ya yapıyor, ya yap. mıyordu, Biraz serinlemek arzusi- le koltuğumun altma bir Obatta niye ile bir yastık sıkıştırarak gü“ werteye çıktım. Kamaranın güverte dışında ka. lan kısraının tam üstüne yerleşti rilisiş olan pusla dolabile dümemr de bulunan Harrisonun (o arasm- dan geçerken rotanın bu seler pus. lâdan tamam üç kerte inhiraf et* miş olduğunu gördüm, Harrisonun uyuya kaldığı zehabına kapılarak ve onu pay İşitmekten ve de dayak yemekten kurtarmak için ona seslendim. Uyumıyordu. Göz leri açılmış ve bir noktaya dikik mişti. Büyük bir heyecana kapıL mış gibiydi. Bana cevap veremi- yordu. — Nen var? hasta mısın? diye sordum. Başını salladı ve sanki bir uy- kudan uyanıyormuş gibi derin, de* rin içini çekti, Lâtife ile: -” — Uyumıyorsan rotanı düzelt, dedim. N Dümeni bir iki dea (o çevir&., Puslanın ibresi ihtizazlarla salla, narak şimali garbi o istikametinin üzerinde durdu i Tam yoluma devam etmek üze i hareket görüme ilişti ve geminin kıç oparmaklıklarma bakınağa başladım, Parmaklıkları ıslak, adalt bir el sımsıkı tut yordu. Biran sonra da karanlıkta, © elin yanında ikinci bir el daha peyda oldu. Büyülenmiş gibi ba- kakalmıştım, Denizin karanlı' “6. rinliklerinden gelmesi lâzımgelen bu ziyaretçi de kimdi? OO kimse, şimdi prakte ipinden gemiye tır manmağa başlamıştı. Yavaş ya, vaş ortaya sırsıklam saçlarile" bir bâş çıktı; sonra da Kurt Larsenin gözleri ve yüzü göründü. Sağ ya» nağı, başındaki bir yaradan akan kanla kırmızıya boyanmıştı. Seri bir hamle ile kendisini yu. karı çekti ve güverteye (o sıçradı. Dümendeki 'ayisya (anl bir göz attı; sanki bu ( hareketile onun kim olduğunu tesbit etmek ve on dan korkulacak bir şey olmadığı” nı anlamak istiyormuş o gibiydi Üzerinden sular sızıyordu. Bana doğru yürüdüğünü görünce insi- yaki olarak ger! sıçradım. Çünkü görlerimle ölüm ateşi yanıyordu. Yavaş sesle: — Korkma Hump. dedi, İkinci kantan nerede? Başımı salladım, Usulca seslendi: — Yuhansen! Yuhansen? Sonra Harrisona döndü: — Nerede ikinci kaptan? “— Genç tayfa kendini toparlamış olacaktı ki okekelemeden cevap verdi: — Bilmiyorum efendim. Az ev. yel baştarafa giderken gördüm.. (Devamı var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: