17 Aralık 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5

17 Aralık 1939 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ys İRİ İNUN — 1969 | CCİK/ : dolaştığı mıntakada ve müttefikleri için fayda- mât mevzuu mu (Oyoktu? dolu, N Bazey civarında renç ik işlerinde çalışabileceği tar. i, sik değildi. Bu tarlalarda 'âSI tarassut için en müsait Şarktan ve garptan gelen burada Möz hattına geçi Biraz alışkanlıkla trenlerin bile tahmin etmek müm. . yirmi dört saat zarfın- ç ven trenlerin hepsini bir ada- İetkik etmesi © imkânsızdı. , geceleri uyumıyan saymaşını bilen cesur ir bir köşede samanlar Ü. İ uzandı. Onbeş gündenberi iç korktuğu anlar işte bu is İ, faaliyetsizlik ve hülya an | e muvakkat bir o emniyete Neydi. Bir şey düşünmüyor, azsa gündüzleri kendi ken- Yalnız kalamıyordu. | tehlikeli maceraya atılma bir sebebi, vatana faydalı #ndişesinden başka, kalbi. rabından kurtulmak gay- ümidiydi. zleri kendisini, aşkı dü vakti mi vardı? Her » dikkate değer bir nokta ile Siyordu, Duzi istikametin. İyen şu ağır topçuların nur #eydi? anlamıştı, Flandr' İsen Bavyeralılar; | şayanı Meri ile Brevil o arasında şu çayırdaki © hazırlık? iF yeni bir tayyare sahası İ, Mağa ve hangar inşa etme amışlardı. Bu daha siyade Alman hada ve yuvalarında hü tMek ne güzel olurdu? Bu Yerini süfatle (Fransaya Peliyeli, i İkiuyordu, Bir o yandan MİRİ ıstırablarını yerimeğe “6 hapsetmeğe (o muvallak Zamanla eski soğukkan- “ide etmekteydi. o Haym, N ortaya çıkabilecek miydi? Kk Kadar muvaffak olamasa, a in aşkının açtığı yarayı © telâfi edemese bile ar- hin karşıma , sakin ve « bir çehre ile çıkması bir Sonra mümkün < olabile Yaz ve Gayyar ile beraber » i ne iyi olmuştu, Ne ka. lı olsa onların ikisi» ında, sevgililer oâdeta kucağa bir vaziyette tayya- Mluğu yapmağa tahammül ine şimdi bir defa da t getirmişti. beraber geçen son gü. asteraplı olmuştu. Mur razı olmanın da bir VE hududu vardı, Hid eva veterabanı belli etme emin olması lâzmradı. IDAMİMÜFREZESİ Ş rı) Nakleden: Fethi KARDEŞ lerini saklayacağından eminde ğildi. z Haym, azami derecede mağrur- du, ıstırabıni belli edemezdi. Hid- detini ortaya (koyması ise hem gayrimakul, hem de kendi hesa. bina gururunu kırıcı ve hem de insafsızca bir hareket olurdu. İki genç son derecede dürüst ve na muslu davranmışlardı. Biribirleri- ni seviyorlardı, aksini yapmak el- lerinden gelmezdi. Haym mektepte felsefe dersinde duyduğu bir vecizeyi (o hiçbir za. man aklından çıkaramamıştı “Yalnız neticeye değil (e niyet ve maksada (o bakıli Gayyar ile Fransuazın Haym hakkındaki ni yet ve maksatları daima temiz ve saf olmuştu. Onlar (o Haym için dost olmuşlardı. Böyle (o kalmalı idiler, Haym da onlar için dost kala caktı. Aksi onun hesabına büyük bir kabalık olurdu. Bununla bera» ber onların, Hâymun kalbinde o. lup bitenlerden şüphelenmeleri lâ” mamdı. Onlarla beraber o dönmek İstememesinin diğer bir sebebi de buydu. (Devamı var) Eyüp icra memurluğundan: Bir borçtan dolayı mahcuz olup paraya çevrilmesine karar verilen bir açılır kapanır cevizi renkte masa, aynalı cevizi (o renkte gar. drop, bir kanape iki koltuk, dört sandalye meneviş bezli, ve cevizi renkte oda takımı rüsumu tellâli- ye müşteriye ait olmak üzere açık arttırma suretile — 30-12.939 cu- martesi günü saat 9 dan 13 e ka zihnin. | dar Taksim, Taksim çeşmesi s0 kak 32 No, İr evin önünde sa. tulacağından isteklilerin mahallin de hazır bulunacak (o memuruna müraçaatları ilân-olunur. Atatürk vazifede arkadaşlık uğruna fedakârlık yapmazdı Atatürk ikinci ordu Kuman dan vekili olmuştu. Kumandası- mi eline aldığı ikinci orduyu der- hal Murat vadisine kışlamaya çekmişti, Kış bütün şiddetiyle hükmünü #silrüyordu, Ordunun geri hizme tini tanzim ve iaşe kabiliyetini tezyid maksadiyle Sekratta bur Iunan kârargâhımız Diyarbakıra dönüyordu. Nuri Conkerin kumandasında» ki sekizinci fırka; Muş cephesi ni Murat şimalinde tutuyordu. Sayılı arkadaşları arasmda ön- de birbir sahibi olan Nuri Conkerin Atatürke sevgi ve bağ- Mılığı çocukluktan ve mektep sr ralarından o başlamıştı, Bu müs habbeti bütün ömrünce dalma artan bir muhabbetle devam et- tiren Conkerin memuriyet haya” tı da ekseriya Atattirkle beraber ve bir muhitte geçmişti. Atatürk sevdiği arkadaşı Nu- ri Conkeri serbest konuşturmak için vesilcler arardı. Açılan münakaşalara cesaretle iştirak eden Cowkerin itiraz ve mMütalealarından o Atatürk pek höşlanızdı. Bu tafsilâti verdikten sonra bu iki arkadaşm aralarmda ce. reyan etmiş bir vakanın hikâye sine geçiyorum. Yukarda bahsettiğim £ veçhile karargâh Muşta bulunan seki- zinci (wka kumandanı Conker, Atatürkün ikinci ordu okuman danlığı vekâletine geçer geçmez, bulunan vaziyeti mütalea eden askeri ve siyasi bazı şifreler gön” dermiye başladı. Muhabbet ve sabrun tüketmi ye arkadaşlik ve kumandanlık | #elatın: ildâl etmiye vesile olan © Ökre yolculuğunda ise his. ' bu, broşe şifrenin büyük bir kıe- | di, Mındistanda dünyanın en eski iasamları ürasında LT Yazan: L, Busch 35 yılını vahşiler arasında geçirmiş bir Alman seyyabı Cellât bir kadının misatiri olmak herhalde pek hoş olmazü. Kadınların pervasızca (o hâkim oldukları bir orman O Kabilesinde erkeklere cellâtlık öğreten ( Gellât İ otururlarmış, güneşin bir kadının misafiri olmak herhal- de pek hoş ve zannedildiği kadar da eğlenceli olamazdı. Bununla beraber Cuhi, kadın kabilelerinin derebeyi ka- dınları çellât olmayı, yani öldür- meyi bildikleri gibi yaşatmayı da mı yere inmişlermi! ger dünya yüzündeki kadınlar asıl igüneş)te kızları k mişler! Güneşin iki tane karısı varmış. İşte gökteki (ay o karılarından son kalanı imiş! Yani bildiğimiz ay onların, kadınların asti anneleriymiş! Iki kadın, güneşi, yani bir er biliyorlar! Zira Cuhi benim cel. | keği aldıkları için aralarında kıs lâtlık izahlarından o Ürperdiğinu serer sezmez, gene bir görünmeyi istememiş ve tatlı bir kanşlık başlamış. O vakit aylar kadınlık | dan biri güneşi öldürmeve karar duygusuna mağlüp olarak korkunç | vermiş! Fakat güneşin öteki karısı olan gülüşle gülmeye çalışarak yanıma | diğer ay, iki ortakların daha gen oturmuştu. Bana gayet şen (o Dir tavırla: — Ne korkuyorsun? — Biz eek Iâtlığı göklerden öğrendik! dedi. ci imiş, Rakibesinin bu cinayet niyetinden kuşkulanmış, onu dai ma gözetlemeye başlamış. Bir gün ayların genci (o sabaha — Göklerden mi? Sizin ustanız | karşı dağların arkasma saklanıp gökden mi inmedir? Diye istihza ile karışık hayreti: mi görünce bana kadınların kâi- nalı bile nasıl heveslerine ve ken. dilerine uydurduklarmı gösteren harikulâde bir ananelerini anlat” tr, Meğer bu kadınlar (o bildiğimiz günes, ay ve yıldızlar (o hakkımda, beklemeğe başlar. O gece ortağı. nn güneşe bir fenalık (o yapacır Kanı hissettiği için uyumadan bek* ler, Filhakika bu şüphesinde de yanılmanuş olduğunu anlar. Çünkü, kıskançlıktan. deli gibi bir hale gelmiş olan öteki büyük #y, eline göklerden geçirdiği bir ateşten şimşefi - saçları arasına yani kâinat hakkında da çok gü | saklıyarak, sürüne sürüne, güne rip ve mahirane efsaneler uydur müşlar! şin uyumakta olduğu kamışların arasına yavaş yavaş sokulur. Ka. Çuhi birdenbire ciddileşmiş 0. | dın ay; tam zehirli şimşeği o uyu lan gözlerle yüzüme ters ters ba karak: — Biz, yani kadınlar (gökten indik! dedi, Bu iddjaşını isbata da kalkıştı. .Cuhinin gayet büyük bir gurur ve heyecanla anlattığına göre gök- te kendileri yüzünden müthiş bir cinayet olduğu için onlar, o yani muhterem ve mukaddes kadım kis- makta olan güneşin kulağına 10 kup beynini yakacağı sırada da- Bn arkasında saklanmakta olan genç ay kadının üzerine fırlar. A. ralarında müthiş bir dalaşma baş" lar. Saç saça, başbaşa gelirler. İşte tam bu sırala o büyük ay, küçük ayın tam kalbine (zehirli şimgeği saplayıverir! (Dovamı var) Yazn ' Cavat Abbas mını Atatürk (o cevapsız birak İsmini bihakkin iftiharla taş makla Conkeri mevki ve vaziye- | mak hakkına malik olan buzat, tinin icabına davet ediyordu. Halbuki, Conker © hususi soh- betlerindeki zamanın çekilmesi ne döyanarak yazılarına devam etti. Kolordu kumandanlığını atla- yarak doğrudan doğruya ordu kumandanma gönderilen bu mü- talcalar, iki suretle telâkki olu * nuyordu. Biri, şiddetli kışın fırkanın iaşesinde yapmakta olduğu tah- ribattan doğan ihtiyaçların daha dell ve şümullü olarak arkadaşı Ordu kumandamna yaptırmayı istihdaf etmesine göre su götü- rür yeri vardı. Diğeri ise, üzerine dört met Te kar yağan, fırkayı çevrele- miş bulunan yüksek dağların karşısında mâhsur bir hayata düşüldüğünden bozulan bir ma- neviyatın akisierini veya ruhi bir isyanı gösteriyordu. Atatürk Kendine hâs vazife ciddiyetini zaafa düşürecek bir sabır ve tahammül sahibi olma” makla beraber arkadaşlık vela- sunın vicdanın (yarattığı müsa- maha ile frrka (kumandanın bazı şakalarına cevap vermişti. Fakat maatteessüf (o arkadaşını tatmin edememişti. Harbin bıkkınlık veren ve her günü pek uzun gelen senelerin içinde Çonker, vatanın her cep" be ve bucağında kahramanca düşmanla çarpışmış, Conk mu- harebelerkide başından vurul- muştu, Yarasın tedavisi için geriye gitmemek ve tedavisini kârlığım misal Conkbayırı muharebesindeki yas rarlığına mükâfaten fırka ku- mandan: olmuştu. Doğrusu ce sur bir asker ve kumandandı. Atatürk bu maziyetlerinden dolayı da arkadaşını seviyordu. Fakat bu mümtaz kumandanın Muştan yazdığı şifre mahlülle- rinin meali ise askeri kıymetini sarsıyordu. Atatürk arkadaşının ruhi ıste raplarını yakından görmek, dert lerini dinlemek, muradım her husuna tatmin etmek için dek rattan verdiği bir emirle Diyar - bakıra davet etti, Atatürkle Conkerin samimi münasebetlerini, kardeşçe yakın” liklarını bilenler; bu iki zatın kar şı karşıya geldikleri zaman her şeyin düzeleceğini tahmin &di- yorlardı. İki yakın arkadaş yüzyüze geldiler. Saatlerce konuştular. İşinde bulunulan vaziyetleri mü- tâlsa ettiler. Nihayet fırka kw mandanı ordu kumandanına yaz- dığı ve hesabını verdiği mütalca- latında ısrar ettiği hayretle gö- rüldü, Düşman karşısında bulunan fırka kumandanının bir teklifi de “Risulh seydülahkâm);, olduğu | Muavin hattında Mehmet Galatasaray takımını 1 Sarı - Kırmızı müdafaasının fev Yugoslav -0 yendi lâde oyunu etice''in 'ehimizde bitmesine en büyük âmil olde. . Dün Taksim stadında yaz gü- nünü andıran güzel bir havada 5 bin kadar tahmin edilen bir seyir ci kütlesi önünde Milli küme şam. piyonumuz Galatasaray (otakımı Yugoslavlarla karşılaştı. Baştan sona kadar iki taratın (karşılıklı mücadelesi halinde çök zevkli ce reyan eden müsabaka Galatasar rayın 1-0 galibiyeüle neticelendi. MAÇIN KRİTİĞİ: Çarşamba günü Beyoğluspora kargı çok hâkim bir oyun oynıya. rak bize tefevvuklerini ispat eden Yugoslavlar dün de bizden daha iyi oynamalarına rağmen enerjik Galatasaray (Otakımı karşısında mağlübiyete boyun iğmek mecbur riyetinde kaldılar. (W) sistemini bihakkın tatbik «den misafirlerimiz havadan oy- nadıkları zaman (bizimkilere te fevvuk ettiler. Buna mukabil yer. den oynanan oyunda ise bizimki” ler karşısında bir hayli sıkıştılar, Birinci devrede (o mütemadiyen havadan paslarla beslenen Galata- saray muhacimleri Yugoslav mü dafaası karşısında netice alama. dılar. İkinci devrede (ise yerden paslarla. fevkalâde enerjik oynr yan Galatasaraylılar (o Yugoslav müdafaasını çok müşkül vaziyet lere sokmağa muvaffak (oldular ve bu arada Cemilin güzel bir ha teketi ile bir de gol kazanarak ©. yundan 10 galip çıktılar. MÖSABAKANIN TAFSİLATI Birinci devre iki tarafın karı lık akınları İle ve ekseriyetle ha- vadan oynanıyordu. Bu — şekilde cereyan öden oyunun 10 uncu, 16 inci dakikalarına Galatasaraylı. lar ve 22 inci dakikada da Yugos lavlar mühim birer fırsat kaçırdı ve devrede iki tarafın bütün gay“ retlerine -ağmen 0-0 beraherelille neticelendi. İKİNCİ DEVRE: Bu devre birinciye nazaran çok zevkli o ve heyecanlı oldu. Yi karda söylediğimiz gibi yerden oynıyan Sarı - Kırmızılılar karşı sında çök çalışmak mecburiyetin- de kalan Yugoslavlar 19 uncu da. kikada Cemilin fevkalâde bir şe kilde yaptığı göle mani olamıya” rak oyundan 1-0 mağlüp olarak çıktılar. GOL NASIL OLDU 19 uncu dakikada (o Sarafimin sürerek Cemile verdiği ara pasını iki Yugoslav müdafii arasından kapan Cemil mükemme bir vüçut hareketile iki müdafii geçerek ya. kından sıkı bir şütle Galatasara- sım galibiyet golünü Yuzoslav ka” lesine hediye etti NASIL OYNADILAR: İçlerinde bir çok © beyneimile! şöhretler taşıyan mısalir o takım gerek fert, gerekse takım itibarile bizden Gstündür Kaleci, sağ müdali ve sol açık” ları iyi oynadılar. En büyük ha talart oyunun mülüm bir kısmın» da solaçığı ihmal ederek o sağdan oynamaları oldu. Galatasarava gelince: Osmana fazla iş düşm müdalaa başla Adnan olmak üzere fevkalâde idi Ces $ £ | mA göre askeri kanunda cezası | oyuhun sonlarina doğru yoruldu ağır olacağı tabii idi Enver ve Musa vazilelerini bihak» Böyle bir akibetse Conkerin | kın başardılar. Hücüm hattında hayat ve istikbalini felâketle ne ticelendirebilirdi. Bu vaziyet önünde Ebedi şef ise Eşlak müstesna muvaffak ol miyan voktu Atatiirkün vereceği kararı hep Bin, hattâ en derin muhabbetlerin merakla bekliyor, Nuri Conksre hem acıyor, hem de ısrarınlan dolayı tahtiye ediyorduk. Çek geşmedi, o büyük adam, vazile ile arkadaşlığın kardeşli- telif edilemiyeceğine karar ver - miş, Conkeri ordudan uzaklaştır mıştı. Fakat bu emri kalbi errin- yarak vermişti. . Cevad Abbas Parlak muvaftakiyetlerie dolu tarihine yeni bir şeref daha ilâve eden Sarı . Kırmızıldacı candan tebrik ederiz. Dünkü (müsabakaya takımlar $u şekilde çıktılar: Yugoslavyar: Zorriç — Ancti koniç, Stakiç — Otanakoviç, Be cıç, Cwrcoviç — Saviç, oRakor, Pebraviç, Drenovaş, Perliş. Galatasaray: Osman — Faruk, Adnan — Musa, Enver, Celği — Salkim, Eşfak, Cemil, Buduri, Sa, rajfim. . Mektep takımları arasınaa Dün Seref sahasında i'i müsabaka yöpt Işık lisesi: 4 - Muaflirr mektebi: O Mektepler arasındaki (o tutbol maşlarma dün Şeref stadmde devam edildi. Günün ilk müsabakası (Işık lisesi ile Muallim mektebi arasın da idi. Takımlar hakem Halit Galibin idaresinde karşılaştılar. Oyun Işık lisesinin soldan yap. tığı bir hücumla başladı, daha ilk dakikalarda geçen * .nenin şampi» yon namzedi olan işıklrlar oyuna hâkim oldular, Yavaş yavaş açılarak muallim mektebi kalesini sıkıştırıyorlardı. Muallim mektebi muhacimleri et Sonra Işık kalesine indiler, Az sonra muallim mektebi bir gol fırsatı kaçındı. 10 uncu daki. kada Işık muhacimleri muallim in müdafaasına kadar indi» Sağdan yapılan bir hücumda sola geçen topu Ali güzel bir şut İa takımının ilk sayısını yaptı. Devre ortalarında Işık takımı güzel bir anlaşma ile muallim mektebi kalesine kadar indi. Sol açıktan bir pas alan soliç İhsan, çok güzel bir şutla takımının i. kinci golünü de yaptı. 25 inci dakikada bunu Alinin yaptığı üçüncü gol takip etti. Ve devre 3 — O Işık lehine bite t. İkinci devrede iki taraf da canlı bir oyun çıkarmağa dılar. Bilhassa Işık takımmnda İhsanın güzel oyunu, nazarı dik- kati celbedivordu. Şeref çok güzel bir şutla takımının dördüncü sa. yısını yaptı ve biraz sonra da maç 4 — 0 Işık lehine bitti. Bölge sanat: 1 Taksim lisesi: 0 Günün son müsabakasını Bök ge sanat takımile Taksim (sesi takımları yaptılar. Birinci devre, mülevazin bir şekilde cereyan etti ve devre sıfır sıfma bitti İkinci devrede 19 uncu dakika da Lütfi o güzel bir şütle tala, minin ilk ve son savısmi Yaptı ve maç tö 1 — O bölze sanatın galebesiyle bitti. Kadıköyündeki maçlar tehir edildi Mektep takımları arasında Ka, diköyünde oynanacak müsabaka- lar Fener stad sahası tamir eği) gayri nizami olduğundan kakem İer tarafından tehir edilmiştir. Volevbol Dün mektenler arasmdaki vo- tevbol milsahakalarıma Beyoğlu halikevi salonlarında devam edil. li Bu müsabaka'ar da Galatasa- ray, Darüşsafakaya, Havdarpaşa. Yüneü'küye, Tetanbul İleesi de gaziçi lisesine, o Pertevmiysi stiklâle galip geldiler.

Bu sayıdan diğer sayfalar: