21 Aralık 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5

21 Aralık 1939 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ZE ee N eni sper bölgesi a kışlar arasinda © terli iş olevbol i kız muallim mektebin- edilmiştir, » 1 *n wühim müsabakasını yrakki İisesile kız muallim takımları yaptılar. i “hakaya her iki pla #rakki; Türkân (kaptan), irkân, Aliye Ruhsan, Salla: Fevziye (kaplan). » Melâhat, Fetma Hayriye. kaya büyük bir heyecan ik Yandı. Daha ilk dakikeler kem komilesi * etmiş değildir gazetesinin tı tekzip ediliyor Kah çikan Yeni Sabahı, İs- iy hakem komitesinin "arak gg ) ve bölgeile genel di. çalışanların maaşlı bu” yağınen kendilerinin &- GÖsalarmı ileri sürüyordu. in salâhiyetli bir ma- ım da ikat yapan bir muhar- Yeni Sabahın sürdüğü se. anlar olduğunu öğren * Yinkü Ankaradaki hakem azaları 4. o tamamiyle çalışırlar, Hsttâ fut. İhsan reisi bile hiçbir laz, Hal böyleyken, İS» maaşim oldukları #tiülkleri doğru olamaz, İtanbal hakem komi m etmiş değildir. Aza. ye şahsi İşlerinin Abdulinh da bu ge - No isüfa et. ÜR Komitenin üçüncü asası aya değidir. ortada ne istifa et * İz 6 de genel direk- K aşanlar ronaşlıdır iddi- ur. Yegi Sabahı bu 8- tekzib İyi teni günü günü yapıla- * futbol maçları Madi; iyeniseri: Belih Özlü, Yö ke, aydarpaşa L. Seat İsyan Tarık Özerengin. » Yal L, — Kabataş L. sa“ yem 8. Açıköney, ml İhsan Varaş, Tak aş “e ra L. sant 18, iy L. — Işık Li saat 14, pe ay filmi Küayllar yurdundan Mez, muhtelif senelerin Püntlarına ve Galatasa. kay vakalara alt hatıra" Matş için ihzar ettiği sine. 2217030 cumarto- 4 de, Galatasaraylı ini seyrettirecektir. haç lerin cumartesi günü İ) Sokağında Galatasary lokaline tagri/leri vles kz mektepleri arasındaki Voleybol maçları | da her iki taraf te neticeyi kendi müsabaalarına | lehlerine çevirmek için bütün ener» jilerini gsarfediyorlurdı. Bilhassa muallim “yektebinde Fevziye İle Hayriye #deta ası oldular. İlk seti kız mealli mektebi 157 kazandı. İkinci set daha heyecanlı bir çekişme halinde devam (etti. Bu setle de Şişli Terakkiden Ayşe ve İçlâl güzel bir oyun çıkardılar. günün m HABER— Hindistanda dünyama ca eski 'asanları arasında Akşam Postam Yatan: L. Buseh 48 yılını vahışiler arasında geçirmiş bir Alman seyyabı Kız, her gün parça döküle, — Bu ceza nedir? — Kız vücudunu damla damla şürütüp döken bir illetin kurtla- rina ısırtıldıktan sonra ölünceye kadar güne; görmemek Üzere bir yeraltı deliğine kapatılmıztır: Bu kız, yedi senedir orada dünya yüzünü görmekten mahrum bir halde yaşıyor! Vücudu da her se ne bir parça dökülüyor! Yavaş ya- vaş böyle eriyecektir! Bütün tüylerim ürpermişti. Hint ormanlarında bir kadın ka i bilesi bir aşkın cezasını bu kadar korkunç bir şekilde vermeye na- sıl kıyabiliyor? Bu ne müthiş ceza idi böyle? Cuhi dedi ki: — Sen Nogava, Nogava (Tu fan, tufan) deyip duruyorsun! İş te bu isimde bir kabilenin kızı bizde var.. Bu aklıma geldi! Fil hakika, bir isim © benzerliğinden Cuhi gayet mühim bir “meseleyi Fakat biraz daha bökira oynıyan | âdeta keşletmiş oluyordu... Zira, kiz muallim mektebi ikinçi seti de 15*6 kazandı, İstiktdt — Boğariçi; Günün ikinci karşılaşmasını İstik lâl ile Reğerlçi takımları © yaptı. Rakiplerin» nazaran daba güzel oynıyan oğaziçi (o neticede 13-7, 184 kazanmıştır, Erenköy - İstanbul hisesi: Günün son müsabakasını İstan bul Tisesile Erenköy takımları yap» mıştır, Maça takımler şöyle çıktılar: İstanbul: Selma (koptan), feldi, Ülker, Semahat, Melek, Hatice. Erenköy: Süheyli (kaplan), Ay- şe, Fazilet, Mukaddes, © Muzaffer, Mübeccel, Geçen haftaya nazaran daha gü. zel bir oyun oynıyan Erenköylüler neticede — 10-4, 15-12 ve 15-4 kaza narak geçen senenin şampiyon ta- kımın: ilk defe mağlüp etmeğe mu- vaflak oldular. ——— 0 — Voleybol müsabakaları Beyoğlu halkevi o salonunda bu cumarlesi yapılacak voleybol mü sabakaları : Erkek muallim M. — Hayriye L. saat 14, hakem Selim Duru, İstiklâl L. — Darüşşafaka L, 58 at 14.30, hakem Selim Duru, Boğaziçi L, — Ticaret L. Saat 15, hakem Selim Duru. , D. Sanat M, — Vefa L, saat 15,30 hakem Selim Duru. —>— Kız mektepleri arasında Gelecek haftadan o ilibaren Kız mektepleri arasında kır o koşuları tertip edilmiştir. Bu koşular da Şişlide, erkek mektepler (o koşularının Yapıldığı yerde olaceklır. Mektepler kır koşuları Pazar günü yapılacak olan ba ko- şulara aşağıda İsimleri yazılı mek | tepler en az 10, en çok (o 20 kişilik takımlarin iştirak edeğek ve koşar lara girecek talebe koşu günü tam sant 9 da Şişli Tramvay (deposu yanındaki 42 inci ilkmektebe gel- miş olacaklardır. Erkek muallim M. — Boğazivi L. Hayriye |. — Darüşşafaka 4. — İst, Erkek lisesi »— Galatasaray L. Haydarpaşa 1. — İstiklâl 4. Işık L. Vefa 1, — Kabataş L, Pertevniyni L, Şişli Terakki L. Taksim 1. — Ticaret L, Yöca Ülkü L, — B. Sanat esasen (Nogiva)nm tufan keli mesi olması çok dikkate şayandır. Malümdur ki tufan (o hüdisesi bütün dünyaya (Nuh) kelimesini tanıtmıştır. Nuh veya Nug keli- meleri ise (navigation, navire, na- val) gibi hemen bütün dünya dil- lerinde (gemi) kelimesi olarak a lem olmuştur. Cuhinin bahsettiği bu (kabile nin ismi Nogava - Humi olduğu" na göre, humi kelimesi de hemen bütün dillerlerde (home, homa) şeklinde (insanlar) manasma gel- diği için, iik bakışta (Nuh nisan ları * Nuh evlâtları) Oo manasına geldiği anlaşılıyordu. o Binaena- leyh Cuhinin bahsettiği bu kabi: le bu bakımdan dikkate şayandı. Diğer taraftan (Nuh evlâtları) kabilesinden bir genç (kızın sırf kabile reisi Dumgbalanm bir gör desine aşkı yüzünden (Dugi) de nilen müthiş cezaya duçar edil mesi de ayrıca daha az ehemmi- yette bir hâdise değildi. Cuhiye sordum: — Bu zavallı kız hâlâ yaşıyor demek? Cnhi: — Evet! diye başını ( salladı. Fakat dediğim gibi hergün etle rinden bir parça döküle döküle bir gün hiç kalmıyacak' — Ne müthiş! — Evet! Hakikaten az bir şey değil! — Peki ama, Cuhi, böyle ceza- ların en korkuncuna uğratılmış bir kızlarını kurtarmak için onun mensup olduğu kabile hiçbir te şebbüste bulunmadı mı? — Hayır! — Nasıl olur? Sizin kabileniz- den mi korkuyorlar? — Korkup (o korkmadıklarıni bilmem! Fakat bu kıza Dumgba- lanın verdiği cezayı kızın kabile- si de lâyık gördü! Ondan dolayı seslerini çıkarmadılar! — Vah zavallı kızcağız! Cuhi benim müthiş bir merha* e mütebassis olduğumu gö mmia Afrika etlerinden bir döküle ölecekti — Evet, hakikaten zavallı kız İğ dedi. Bulunduğu ohal bin defa ölümden daha beterdir! Cuhiye hemen teklif ettim: — Cuhil bu kızı bana göstere bilir misin? Cuhi; — Evet.. dedi, Bilhassa ceza" nın herkese ibaret (o olması için her istiyen görebilir! — Öyleyse bu (dünyanın en bedbaht zavalh o kızcağızmı he men görmek isterim! — Şimdi mi? — Mümkünse şimdi! Demirdenberi bir erkek gibi ba na gözdağı vermek, beni yıldır mak tecrübelerinde bulunan .Cur hi, galiba bu defa da arzularıma mümancat etmeyi de denanek he vesinde bulunmuş olacak ki: — Pekâlâ! Dedi, Sonra birdenbire arka" sina dönerek, gayet âmirane bir Sesle, hâlâ yorgun argın danset. mekte olan biçare erkeklere: — Heyl.. durun!.. yeter artık..! diye bağırdı. Artık gidip yemek” lerinizi yeyin! Adamlar hemen (durdular. Ve galiba, yemek yemek için nihayet müşterek karlarının insafa gel miş olmasına da pek sevindiler! Çuhi sonra varı çıplak omuz lari üzerine ağaç lifinden örülmüş bir şal attı, bana dönü; — Bu kızı pekmi marak ettin? Haydi öyleyse, düş önüme! Derhal kalktım ve Cuhiyi taki- be başladım. Cuhi önümde bir kauçuk fıçı yuvarlanmış gibi yürüyordu. Ormanm, kabilenin garip taşlar dikilmiş mabedi bulunan kısmın dan geçtik. Mâbedi dönünce sık bir ağaçir öm içine girdi. Her taraf dikenli ağaçlarla doluydu. Çuhi bir ağaçtan kopardığı ka. len della bu dikenli ağaçları aralık ederek p:k müşkülâtla geçmiye çalışıyordu. Bazan ona ben yar dım ediyordum. Cuhi suratını asmıştı. — Buranm bütün kabahati bar dur! diye söylendi. Ecinniler bile bu dikenlerin arasından kolay ko- lay geçemez! Bütün O günahlılar buraya gömüldüğü için Oburada hep dikenli ağaçlar fışkırıyor! Bu dikenli ağışlarm arasından geçtikten sonra bataklık bir yere geldik. Bu bataklığın içinde yürüme miz büsbütün güçleşmişti. Fakat Cuhi çıplak ayaklarile bu bataklıktan hiç pervasızca yürü düğü için ben de onu taklide mec bur oluyordum. Nihayet ağaçlarının sk ve ka- lın oluşlarından âdeta (o karanlık kesilmiş bir yere geldik. .Cuhi ellerile ve başile | garip işaretler yaparak bir takım cin duaları mırıldandı. Sonra yerde bir tümsek üzeri ne yığılmış olan odunları aralık etmeye başladı. Yazan: Hüsniye Balkanlı — Dünkü sayımızdan devam — Onu :ki senedir görmedim. Son yazdığı mektuplarda evvelki dü- şüncelerinin büsbütün aksine de- rin ve sonsuz bir aşklan bahse diyordu. Yazdığına bakılırsa bu kadın şımdiye kadar gördüğ kadınlardan bösbütün O başka mış, Sedat bu kadını sevmiş, (a kat kadın evliymiş, kocasını da çok seviyormuş, Yeni aldığım bir mektupta yine ondan uzun uzun bahsetmiş, O mektubu demincek elime geçmişti, İstersen oku. İşte şurada al... Kocamın o uzattığı Oomektubu mümkün mertebe tabiileştirmeğe çalıştığım bir tavırla aldım. Bu uzun bir mektuptu ki, birçok yer leri hâlâ ezberimdedir. “Biz insanlar, kendimizi tali- he kafşı ne kadar kuvvetli ve hâ- kim olduğumuzu iddia edersek edelim, tesadüfün esiri olmaktan gene kurtulamıyoruz. İşte benim sevgim de böyle old. Heyhat ki, fena bir tesadüf — ihtimal ki kırdığım kadın kalple rinin intikamını almak için ola- cak — onu yolumun üstüne çıkat miti. O birçok ediplerin, şairlerin tasvir ettikleri sevgililer gibi al ün saçlı, engin denizlefi hatırla tan hülyalı, yeşil (Ogözlü, fidan boylu fevkalâde yaratılmış bir kadın değildi. Her tarafta gördü gümüz alelâde kumral bir kızca* Zızdı, fakat o kadar hareketli, se vimli, cana yakındı ki, hayat ve neşe dolu yüzü, güneş gibi insa nm kalbini rsıtıyordu, Ne yaptt- İni, nereye bastığını görmiyen savruk sarsak hareketleri ona baş ka bir cazibe veriyor, daha gü - zelleştiriyotdu. iptida onu yolcu salonunda sav rik bir hareketle bana çarpmasın dan tanıdım, sonra vapurda ta- miştem. Yazık, çok yazık ki bu evli ve kocasını seven küçük kadıncağızı sevmek bedbahtlığında o bulun. dum. Ah benim ilk düşündüğüm gibi başka bir erkeğe bağlantısı olmıyan bir kızcağız olsaydı o- nunla hayatımı birleştirmekle ne kadar mesut olacaktım. Ona aşkıma ait bir kelimecik hattâ yarım kelimecik bile söy” lemedim. Aşk bazı insanı şair, bazısını dâhi, kahraman yapar miş; beni ise çekingen ve dilsiz yapmıştı. Bu büyük aşk ve küçük kadın karşısında cesaretim kırıl mıştı. dı. O kocasını seviyor, ondan öy le bir sevgi ile bahsediyordu. ki.; Taş gibi donan Oo vücudumda kollarımı zorla hareket ettirerek mektubu Necatiye iade ettim. Söylediğim yalanın bana bütün bir saadete mal olduğunu görü - yordum. Kocam, mektubu diğer lüzum suz mektuplar gibi buruşturdu ve yanan sobanm alevlerine attı Bundan bir hafta sonra idi. YMLLER BIYA RÜNDA : ae yn maze Kp elemeler real ge e eee rem eler gri in ri aoaşıbde yapayalaız kakılar, AfYİCALA Pİ svorlığın yaymn ve Gi Zaten söylesem de neye yarar. Necati. bana gene ondan belet tiz Sedattan mektup aldım.. de di. Gene aşkından © uzun “uzun yazıyor ve "senin gibi bir şeytâ- ni avlayan uşlandıran bu Kurnaz kadını görmek isterdim., diyor, Ben de davet ettim, senin de, mektuplarından, resmin den tanıdığını! kendisile de tanış maktan çok memnun kalacağını yazdım. Dört gözle beklediğimizi, ilk fırsatta gelmesini de İlâve ettim, Ve ona beraber çektirdiği miz resimlerinden birini de gön - derdim. Necatinin sözlerini nasıl din- lediğimi bilmiyorum. Onunla kar şılaşmak düşüncesi beni fena hal- de korkutuyordu. Fakat korktuğum olmadı. Se- dat gelmedi ve artık mektup ta, yazmadı. Fakat bu pişmanlığın büyük acısı hâlâ kalbimi gizli bir yara gibi sızlatıyor.. Hüsniye Balkonb —SON— ilhak edilen ara- zideki Polonyalılar Alman bükümeti bunla; rı kovmak niyetinde ! Paris, 20 (A.A) — Polonya hükümeti, istihbarat © ve vesajt merkezi tarafından neşredilen bir bir tebliğde, Alman propaganda nezareti yüksek edlrmdağ birinin Berliner Börsen m gazetesinde intişar eden bir maka, lesine göre, Alman hükümetinin, sakat bırakılmış bir Polonya der- leti teskilini düşünmedikten ka, bilâkis Almanyaya ilhak len arazideki Polonyalı (o ahaliyi tamamen tardetmek niyetinde ol, da söylenilmektedir. Bu ahali, Almanların Rstgbi leri umumi vali Frankm erarinde" ki arazive ve-leştirilecektir. Tebliğde, bu ahalinin acıklı & kibeti tebarüz ettiriliyor. A MMM——şŞ<“SÇğşğ”ŞÇşşçşçÇçş—şğşşğ—— Kapalı spor salonları Edirnede yapılacak kapalı spot salonları ve spor klüpleri için tar dikli iki plân gelmiş ve bu işin We sumu olan para da © toplanmıştır. Bugünlerde fenni şartnamesi yapıla rak eksiltmeye konacaktır. 1940 Senesi 10GO | Albümü

Bu sayıdan diğer sayfalar: