3 Nisan 1940 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

3 Nisan 1940 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Ra Mâliye hazır Lazar Yükın, İüenekin öndzpeyte : Ke, ağNurlar detayına « Pensilvanya ve “erinde vukun ge - Klğinin ar Ve ziyan bir edümekte - ölümünü katile, ç Pis Ne ipad prensinin ü - Yaya © gelmesi yk m Maraş gelmesi Nu ke Bdsn ilin 6- LL MI Beticesinde tak N derbezi bırakıl. ya York Gk olan e nüetesi Kosta: e Adalarınm Pa. , Seza A takviye Ain tarafından ki j Yeni Mn almacağını ala e eler #rkânı harbiye vi Bai Milânoda ; MA merkezinde lü kt çi Midap, batik edümig hava seferle. kar, m il harbi- Kabağı yi SRSAK hastalığındar rez. year Felise giren Ruz - “inde tatirahat e- ski beynelmilet pu- | a bir konfe . | HABER — Akşam Postası gunu tebarüz ettirdi. Tondra. 3 — Avam kamarası paskalya tatilinden &onra dün ilk defa toplanmış ve Başvek'i Çom- berlayn alkışlar arasında kürsüye gelerek merakla lenen putku- Du söylemiştir, Başvekil evvelâ 28 Martta Londrada toplanan yüksek harb şürasi hakkmda izahat ver- miş ve ezcümle göyle demiştir: “ — Xükspk barb şürnsi, son İş- timaındeanberi, sskeri vaziyetin al. dığı rı tetkik etmiş ve mistefiklerin müstakbel hattı ha- reketi hakkmin müteaddid ve mü- him kararlar vermiştir. Bu müzakerelerin teforrlatımı İfşa elmek müdasih olmaz, BİTARAFLARIN VAZİYETİ sonunda neşredilen giliz müşterek beyanname bahsettikten sonra sözlerine devam etmiştir: “ — Vaziyetin, müttefiklerin gös zil önünde canlanan levhası şuydu! Bitarsflara, vecibeleri bah - sinde, kendi telâkki tarzını ka. bul ettirmek isteyen ve arzula- rına mulavaat etmedikleri tak- dirde onları en fena âkibetlerle tehdit eğen, Almanva, bu gü - retle, ortava, biri hakiki mana- sile, diğeri Almanların verdiği mana ile iki cepheli bir bitaraf- lik mese almış ölüyor. di bitaraflarla bizim bu metele- vi halletmemiz lâzımdır. Mütte- Ükler siyasetlerini, bitarafların hukukuna harfiyen riayet esası na göre tanzim etmiş olmalar!- na mukabil, Almanya, siyaseti- ne uygun geldiği zaman - raflarm mülkiyetini tahripte, bitaraf devletler tebaasını bo #azlamakta tereddüt etmemiş - anva, bitaraf memleket. leri istilâ ile tehdit etmekte de hiç tereddüt duvmamıştır. Bu »didi ika ederken maksadı tecavüze uğramış bir komsu memlekete yardımda bulunmala- rma, hulâsa kendi menfaatleri- ni korumalarına m olmak. hürmet ve uğra lât dolayısile kendi YAMA duvduğumuz muhabbet gözleri“ mizi dumanlandırmamalı ve bi. taraflar. Almanvaya cok fazla cömertse vardım leri tak âirde, bu vardımm. Alman $i - vasetine daha evvel kurban o lanlarm uğradıkları vahim aki- bete onları da sürükleyebilece- ğini bize unutturmamalıdır. (Sü rekli alkışlar) Eğer bu harbe bir nihayet vermek ve nihayet verirken de müşterek manevi ve maddi me. denivetimizi kabil olduğu #adar a2 sarsmak istiyorsak, Alman- yayı, taarruz siyaselinin idame- si için en fazla muhtaç olduğu maddelerden mahrum etmekli . ; lâzımdır. Bu itibarla müt- tefikler iktrsadi harbi, kudret lerinin azami haddine kadar #ddetlendirmeye karar vermiş. derdir.” Çemberlayn, müttefiklerin muh- telif memlezellerle yaptıkları ve yapmak üzere oldukları ticaret an. laşmalarını saydıktan Sonra nut kuna devam ederek demiştir ki: — Fransız abluka nazırı R. Bon de hafta sonunda gelme. e intizar ediyoruz. Harp manma mahsus olarak akdet miz bütün anlaşmalar, Almanya. nın harp faaliyetine devamı için olan yağlarının ihracını dide matuf hükümleri de muh. tevi bulunmaktadır. BİR SİLAH DAHA Elimizde diğer bir silâh daha vard o da, mubayaat sil dır. Almanyanın komşularınd ihraç edebilecekleri bütün mahsu. lâtı ve bütünmalları “Batır maklığimız imkânı, elbette mev. rubahis olmaz. Fakat, maden cevherleri ve yağlar gibi, müna. sip gördüğümüz maddeleri satın Almaya çalışıyoruz. Bu suretle Almanyaya tahsis edilebilecek 0. lan miktarı, gitgide azaltıyoruz. Bir misal: Norveç balıkçıları ta. rafından tutulan veya tutulacak olan ihracata mahsus bütün balık yağlarını satın almak üzere Nor. veçle olân an larımıze itmam ettik, Tafsilât vermemekliğim da. ha iyi olur. Keza, müttefiklerin, Avrupa cenubu şarkisinde, pek çok ma. satın aldıklarını den cevh söylemekle iktifa edeceğim. İngilterenin Almanyaya kom. şu olan müteaddit bitaraf memle, da ketlerle yaptığı ticaret, elbette arttırılabilir. Bunu, bitarafların ve bizim mütekabil menafilmiz bakımından tasarlayorum. Fakat bu memleketler de idrak etmeli, dir ki, imparatorluğumuz eyalet. lerinden sal ettiğimiz madde. leri kendi emirlerine âmâde kıla, bilmekliğimiz için ancak ileride, Almanya ile olan ticaretlerini tah. dit edeceklerine dair garantiler vermeleriyle kabil olur.” BALKANLARDA YAZİYET Çemberlaya İngiliz donanması- nm denizlere hâkim olduğunu, Al- gır AKŞAM MELEK' İpe, ren böyük film, EN SON DO Loretta Young Don Ameche Gibi $ büyük m tarafmdan nefis bir surette Ibda edilen Seven bir erkeğin yükselişi - Se vilen kadının fedakârlığı - Fran- mzca sözlü aşk ve vazife hisleri ni mükemmel bir şekille gönle DİKKAT : Bu filmde LORETTA YOUNG" üç kız kardeşi de rol almışlardır. İlâveten: METRO JURNAL A HABLERİ, Pemberlaynin beklenen nutku: arbi kısaltmak için Alman- Yayı iktısaden ezeceğiz! Balkanlarda sulhu bu- landırmak istemiyoruz Çemberlayn Türkiye ile yapılan ittifakın gaye- sinin bilâkis mıntakamızda sulhü muhafaza oldu- Yerlerinizi evvelien aldırınız. » “Tel.40o0 ŞİĞİŞMANINNINMN ŞE). man vapurlarmm İskandinavya su- larmdan geçmelerine müsaade © dilmiyeceğini, o Almanların uzak şark sularından istifade edemiye. ceklerini ve buna meydan verilmi- veceğini söyliyerek sözü Balkanla- ra getirmiştir: —- Pek yakında, Avrupa cenubu ! inkişafı ihti. malinden bahsedildi, Hattâ Alman propagandacıları, hedefimizin, Balkanlar sulhunu iddia et. | tiler. Bu iddia tabiatiyle yanlıştır. İ Kaldı ki, Türkiye ile yapılan an. laşmaların, Avrupa cenubu şar. kisinde, sul muhafaza ve em. niyet ve selâmeti temin hususun. da çok faal tesir icra ettiğine ka. naatimiz yardır. Avrupa cenubu şarkisi vaziye tisin icabı olan, siyasi ve iktısadi mahiyette pek çok meseleler tet. kik ve kendileriyle istişare et üzere, İngilterenin Ankara bi elçisi ile, Atina, Belgrat, Sofya ve Budapeşte elçilerinin Londraya davetleri kararlaştırıl. mıştır. Kısa bir mezuniyetle ge. lecek ölan Roma elçimiz Sir Per. | ey Lorrain'in burada bulunmasın. dan istifade edeceğiz. Hem müttefiklerimizin davası, hem bu mıntakada sulkun ve em. niyetin muhafazası bakımından feyizli neticeler verecek olan bu teşebbüsün. avam kamarasınca tasvip edildiğine eminim." Japonya kuşkulandı ! Alman - İtalyan - Sovyet ittifakını aleyhinde görüyor Tokyo, 2 (A.A.) — Hoşi Şim. bun gazetesi yazıyor: Üç taraflı bir Alman — İtal. yan — Sovyet ittifakı takdirin. de Sovyetler Birliği hiç şüp- hesiz derhal Avrupadak! emni- yetine dayanarak Uzak Doğu- daki siyasetini takyiye edecek, tir. Bu takdirde böyle bir itu, fâk Uzak Doğuda Japonyanın âleyhine olacaktır. PARİSE GELEN DİPLOMATLAR Paris, 2 (A.A.) — Üç Japon diplomatı şimdi Pariste Bulun. maktadır. Bunların malümat teatisi için Parise geldikleri gannedilmektedir. Jdponyanın Brüksel ri Kriyama, dün akşam gelmiştir. Japonya ha. risiye nezaretinin eski nakli kelâmı Kaval, hafta sonunda Paristen Londraya gidecektir. Bu diplomatlardan üçüncü- sü bu akşam Londraya hare. ket edecek olan Londra sefa, reti kâtiplerinden Şutini Kase- gir. Bunların gayri resmi &ü- rette görüştükleri öğreniimiş- ti. Japonlar ricat ediyor Çin Marnşaı Çan Kay Çek, Ja. pon kuvvetlerinin bütün cepheli gerilediğini ve uğradığı zaylatın bin kişi olduğunu söylemiştir, Mazhar Osman'a açık mektup Yazan : ORHAN SEYFİ ORHON STAD, Siz ki bizim için yalnız hü. zik bir tabib değil, kıymetli bir edibsiniz de. Akıl ve İz'anımız gibi edebiyat ve lisanımız:. korumayı da artık sizden bekliyorum, Mes. lekdaşlarımızdan Neyzen Tevfik senakârmız kaç defa himayenize mazhar oldu, Şiiri yakalayım der- ken şuurunu elden kaçıran o bet. bahtı, büsbütün muvazenesi bozuk bir halde bizden aldınız; bir vezin bozukluğu yapınıyacak bir mükem- meliyette İade ettiniz, Lütfunuzun içimizden yalniz birine münhasır olması ulüvvücenabınıza yakışmaz. Daha nice nice genç meslekdaşla- rımız var ki hakikaten hazakalini- ini muhtaçtırlar, | Eğer “ses” lerini size duyura- | mamışlarsa bir “Ses” mecmuası alıp mütalea ve muayeneden geçi. riniz, Göreceksiniz ki hastalığın bütün ârâzı tamdır. İçlerinde me- lâinkoliye ( dalanlar, malihulyaya müptelâ olanlar, tehevvür halinde bulunanlar var. Teşhisinizi kolay- laştırmak için birkaç misal alıyo. rum, Tabii bu şiirlerde ancak akıl- hinrm kâürr olan vezin, kafiye, $6- KU, mana, his, hayal gibi şeyler mevxzubalıs değil, Bütün bunları bir tarafa bırakıyorum, Ehliyetsiz bir heveskâr için yapılması belki de mümkün olan bu türlü kusurla- rı siz de elbet müsamahalı bir xöz- le görürsünüz. Ben yalnız hastalı. ğm ârüzmi gösteren parçaları ala cağım, Yoksa asla bu gençleri ve- #insiz, kafiyesiz, manasız yazıyor- lar, iki sözü bir araya getiremiyor. lar, lisan ve İmlâ hataları yapıyor. lar diye muahaze edecek değilim. Gelişigüzel bir manzume seçiyo- rum, Serlevhası şu: ALDI DA BİR YAĞMUR Zannederim ki sade su serlevha hemen dikkatinizi o celbeğecektir. Kimbilir, tedaviniz altnda, bulanan. Isrdan kaç defa bu türlü başlıyan mahzameler almışsınızdır! Fakat, aeela etmiyelim üslud, bir teşhis hatası olmasın! Okuyalım: Yaz Hasad Hesapsız kitapsız açık saçıklar Fücceten bir yâd! Hele şu “füceeten bir yâd!” hiç Şüphe bırakmıyor, değil mi? Fakat yine acele etmiyelim, devam ede- Tim: Bire on Bire miyon kâr; Geriledi sıfıra kada Aldı gidiyor başın: Seyredin dostlarım, Değirmenin taşmı. Kâfi mi diyeceksiniz? Hayır, bükmünüzü vermeyin, biraz daha müsaade edin; işte bir başkası: AKVARYOM Yosunlu diplerde balık ne arar? Balık o balık midir? Deniz o deniz midir, Denizi hapsetmek, Balığı kübâ sokmak, Wiimizde midir? o! ua kavanoza sığar mı? Balık, başt bağlı kuru mu? Tuzsuz deniz, Kipkirmızı balık olur mu? Acıyorüm balığa, Cam duvarlar içinde, Yara İspanyol boğaları gibi Dört yana saldırısına, Sabır kesesi patladığı, Suda sırt Üstü yattığı gün mü kurtulacak? Balık ağlamaz m: ki? ,, VE sü içinde gözyaşı görünür mü? Bilirsiniz ki hakikaten akıllı bir adam, mahsus bile yapsa yine böyle tastamam © saçmalıyamaz, Çünkü deli saçmasının da pek sa. mimi bir tarafı vardır, İşte bir tane daha, Bakınız, ken- di kendini ve kendi hastalığını n6 gürel anlatıyor; İsmi kadeh; bir parçasmı alıyorum: Dostu düşmanı yadırgatmadan Petekleşen insanlığı getirir bana Bu kadeh bir katar mi Dudaklarımda yapar aktarmasmı? Masamda dertleşir eski yeni ahbablar Ve kafamm damlarında sallanır Salkım salkım insanlar. Şunu da ilâve edeyim. Yalnız unutmayın ki, bu şiir, bu genele. rin müttefikan dehasını kabul et- tikleri zatmdır: EKMEK VE YILDIZLAR Ekmek dizimde Öyle dalmışım ki sormayı, Bazan şaşırıp, ekmek yerine Yıldız yiyorum. Fakat, bu şimdi alacağım misal, ötekilere benzemiyor, siz de tasdik edeceksiniz! DUA Rabbicüğüm, Şerefinle mütenasip Bir kan akıtamadım. 'Tek horozum bile yok Namına harcıyacak. Bana en büytk lhtfun olan Şu keileden Kırk tel saç Kurban ediyorum sana. Emin öl ki sdıns; Çarık ağızlı devler, Kütük enseli mandalar Çidem gibi bakireler Ve bilmem daha neler... Buna en kuvvetli müsekkdninizi vermelisiniz, Tehlikeli görünüyor. Bir tano veziniikinden nlayım; Fs Mi bir âşinanmdır, sesi belki size,, i de yabancı gelmiyecek: AKIL Koca akıl bilmece salmcağıma gocuk; Bir ufacık fıçrerk, içi dolu turşucuk, Hepsi bu kadar, Kimbilir bu xa- vallıyı hangi hirs bu hale koydu? Son bir misal ile bitireyim; SID HARTA Niya grad hâ Koskoca bir ağaç görüyorum Ufacık bir tohumda O ne ağaç ne tokum Om mani padme hum (3 kere) Sid harta buddha Ben bir meyvayım Ağacım #lem Ne ağaç var ne meyva Ben bir denizde eriyorum Om mani padme hum (3 kere) Artık zerre kadar şüpheniz kal- madı değil mi, doktorcuğum? İşte bir kasım genç şairler bu haldedir ve çok teessüf olunur ki sayıları da hiç az değil, Hattâ günden gü. ne artıyor, Onları kimin kışkırtıp böyle çileden çıkardığını anlat. mak iterdim! Bu zavallılar bu halo soktuktan sonra nasıl tor. naklarmı y yiye arkalarından güldüğünü söylemek isterdim, Fa- kat ben burada sözlerime hiç şah- siyat karıştırmak niyetinde deği. lim, Yalnız vesikaları toplayıp ar- zettim. Her gün bu falisizler etra- fa saldırıp durmaktadır. Lisanımı. 71, edebiyatımız, hattâ haysiyet ve İtibarımızı ellerinden kurlar- mak için vicdanen borçlu olduğu- nuz vazifeyi yapm, daha ne bekli. yorsunuz. üstad? Orhan Seyfi ORHON Eü büyük bir © e LE sek bir fazilet timsalini tekrar alkışlamağa harırlnnımız. İki hafta evvel memleketin p*aç münevverlerisi... Müstakbel âlimlerin! LÂLE'ye Koşturan Lui Pastörün Hayatı Bir çok mekteplerin ve görmek fırsadıbıımıyan kıymetli halkımizm sayısız müraecnatları İTİBAREN © göstereceğimizi müjdeleriz. “<<gİfİ| hsrine YARIN.

Bu sayıdan diğer sayfalar: