4 Nisan 1940 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

4 Nisan 1940 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

? MİX — S İder, he DAA in olmuşlar. " Pine Ker Madküm on mi Komünist partisi Ve Jak Düklo da api çeheye mahktim o - aniharpçe muha- enünist mebus- yedisi dör - *Mir rai sil ter. miştir. Bu amıf. Yakar ofrattan » , İm 1940 senesinin t ün gece yarısı Üyelere, A devam edecek 2 130 Ma Mdezekür. © pi Mi Hİ dra © elçisi mn - Da. ba *desini imza. ler üç ay sür anl mühimmat fab, Gi SİM uştur, Üç m ea, şRardiliyor, 4m K. Tahkikat ya t i e neticesin- 5 MP muavini İr Tavzaffa - Sia olarak in. koyduğu : demok - İndi, ePdisine ve- Makal Mi harda sal ©tmek » NN Pteoj dim azan Bak Male sl ge NA m Hmmm vaziy nek be bet ih- lunmaları olduğunu ayri Y alara Karma ek h Mü keten e in Ni kay» Ne bilmek 14 bu; *P Muvaf. : rak kadln re e ea. Kinaye e izin bı Kam a GELER | İ | SİLE HABER — Akşam Postası VEKON Yrta Şarkta ihti- * tedbirleri General Veygant orduları İhtiyaç olan yerlere süratle gidebilecek ç Mısır hükümeti tehlikeli gördüğü mıntakalarda bırçok hastaneler açtı Cenevre, 3 (A.A.) — Jurnal dö Jönev gazetesi Beyrut muha. al Veygand ile yap. İitiğı bir mülâkatı neşretmektedir. General Veygand demiştir ki: “— Son aylar içinde Almanlar ve Sovyetler tecavüz siyaseti takip etmiş olduklarından bizim tarafı. muzdan büyük ihtiyat tedbirleri alınmasına zaruret hasıl olmuş. tur, Almanlarm tabiyesini bildi. gimiz içindir ki, burada bulunu. yoruz,” Muhabirin orta şark ordusu. nun harekât sahasından uzak bu. Iunduğunu kaydetmesi üzerine Vaygand şöyle demiştir: “— Tayyarelerimiz ve her türlü nakil vasıtalarımız vardır, icabe. derse, bize ihtiyaç olacak yerlere sür'atle gidebiliriz. Biz Fransr. lar diğer devletlerin haklarına ri. ayet ederiz. Bunun icindir ki bu. rada kendi topraklarımız üzerin. de bulunuyoruz ve Almanlarla Sovyetler gibi komşularımıza ta. arruz etmiyoruz. Finlandi: on. İarm bu tecavüz sivasetlerinin en yeni kurbanıdır. Bundan evvel asla hiç bir sulhcu millet Finlan. diya gibi aldatılmamış ve ©na böyle bir ibanette bulunulmamış. a” ,Muhabirin,corta'şark ordusu nan kâmilen Veygandın emri al- tmda bulunup bulunmadığı sua. ine de Generâl gülerek şu ceva. bi vermiştir “» General Veygand münhasıran Suriyedeki Fransız kıtaatının ku. mandanıdır. İşte bu kadar, Ötesi Alman veya Sovyet propaganda. Binin uydurması, yalanıdır. Filis, tin ve Mısırdaki kuvvetlerin ku. mandanlığı Kahirededir. Bu ya. lan haberleri tekzip ederseniz minnettarmız Olurum. General Veygand Suriye ordusu kuman. | danıdır, Hepsi bu kadar.” MISIRDA ALINAN TEDBİRLER Kahire, 3 (A.A.) — Sıhhat na- #irr beynehimilel | vaziyetin mu temel inkişafları gözönüne alına tak ittihaz edilen tedbirler hak- kında meclise izahat vererek tehlikeli mmtakalarda birçok has. tahaneler tesis edildiğini bildir miştir, Diğer taraftın ker ihtimale karşı mühim miktarda sıhhi mal zeme stokları tesis edildiği bildi- rilmektedir. TURK - INGİLİZ - FRANSIZ ASKER! MÜZAKERELERİ Londra, 3 (A.A.) — Müsteşar Butler, Avam kamarasında beya- natta bulunarak, Türk - İngiliz ve Fransız askeri mümessilleri arasında karşılıklı yardım mua“ hedesinin askeri maddelerinin tat- bikatı hakkında ahiren müzake- reler yapıldığını bildirmiştir. Polonya başve! in Türkiyeye teşekkürü Paris, 3 (A,A.) — Pat ajansı bildiriyor: Polonya “hariciye nazırı Zaleki 28 martta, Angerski Polonya milli konseyinde, Polonyanın harici si - yasetina ve beynelmilel vaziyete dair bovanatta bulunmuştur, Zaleski Türkiyenin Polonyaya karşı gösterdiği ananevi sempati - den dolayı minnetlerini ifade et . miştir, DYK YK “italya Akdenizde mahpus kalamaz! Romada mahut nakarat tekrarlanmağa başlandı Roma, 3 (A,A-) — Stefani ajan- sından: Jurnal D'İtulya gazetesi, fran » #wen Populer gazetesinin İtalya - nm Akdenizdeki emelleri hakkın * daki bir makalesine cevap vererek diyor ki: “Fransız sosyalistlerinin organı, Musolinive Akdenizde İtalyayı di. ğer Akdeniz devletlerile harbe sü » rükliyebilecek bir hegemonya te - 8is ötmek emelleri isnad eylemek- le büyük bir hata irtikâp ediyor. Bilâkis asirlardanberi oAkdenizde hegemonya siyaseti takip eden . ler, İngilizl Fransızlardır. Akdeniz di “lerinin kuvvetle - Tile hakları arasinda hir muvaze - ne vücude getirilmesini istiyer İtalya, kendisini bu denizde mah- pus kalmak tehlikesine karşi mü. dalan etmek mecburiyetindedir. İ- talya gibi mili hayatlarmın mer - kezi Akdenizde olmıyan Fransa ile İngiltere, İtalyanın harekât ser * bestisini tehdit eden birtakım ara. ziye ve kontrol üslerine sahiptir * ler, Cebelittarık ile Süveyş ve Bi- zerteyi ve F'ranas ile İn illere tar edilmiş olan üssübahrileri zikret - mek kâfidir.” Ablukanın şiddetlendiri Hitler şeflerle İngiliz ticaret gemilerine tayyarelere karşı yeni bir Paris, 4 — Garp cephesinde ka. rada Nied bölgesinde ve yukarı Al- #asda hafif faaliyet ve topçu faa- Hiyeti kaydedilmiştir, Havadi lirler bir nisanı iki yal denli Üzerinde bulunmuşlardır. İngiliz pilotları İngiltere sahili açıklarnda Heinkel tipinden iki Alman tayyaresine ve Silt adası « çıklarında da bir Junkers tayyaro- size hücum etmişlerdir, Diğer ta - raftan İngiliz avert tayyareleri 9 Mesgerehmidden mürekkep bir fi- loya da hücum etmişlerdir. 3 AL man tayyaresi tahrip edilmiştir. Fransızlar, Alman arazisi üze - rinde derin istikşaflar yapmışlar - isti ikşaflarda AR Yarın Me itibaren a İTAKSIM Sinemasında | JACKIE COOPER ve FREO BARTHOLOMEN tarafından fevkalâde bir surette yaratılan AlayınÇocukları| Ve arzuyu umuml üzerine ABDULVEHAB'ın en büyük ZAFERİ AŞKIN GÖZ YAŞLARI ? gi Türkçe sözlü, arapça şarkılı yeni kopy: «ig gp Yarın matinelerden itibarenbiğihli Mu SAKARYA iin Gayet güzel bir ayle romanı, hvvota Bi bir Fransız filmi (PARİS SOİR)ın birinci mükifatını kazandığı aşk romanı İF ALLOMA, SEVDALILAR CENNETİ Başrollerde: a MURAT - DANİELLE PAROLA « ALERME Istanlı da İlk defa gösterilecektir. İmesi ihtimali karşısında askeri görüştü silâh konuluyor dir. Koza Fransızlar cephe üzerin” de de keşifte bulunmuşlardır. Fran siz ve Alman tayyareleri arasında mütenddit mukarebeler cereyan et. miştir, İki Alman tayyaresi mu * hakkak olarık ve bir diğer tayyare de muhtemel olarak düşürülmüş - tir, Fransızlar bir tayyare kaybet mişlerdir, Almanlar Fransanm şimal ve şi. mali şark bölgelerinde, Belçika * Lüksemburg hududu boyunca keşif uçuşu yapmışlardır. İngiliz sahili açıklarına yapılan baskınlar 15 i bulmuş ve evveliö gün İngilterenin Scapa - Flov deniz üssü üzerine de bir bombardıman teşebbüsü vâki olmuştur. Bu hücuma Almanların yirmi tayyaresi irak etmiştir. Yapılan alırım hakiki bir “Fias- ko,, ile netleelendiği bu sabah bildirilmektedir. Miç bir İngi, İdiz gemisinş mermi İsabet et. İpe ve hiç bir gemi hasara | malak Akma iştirâk eden 20 Alman tayyaresinden biri düşürülmüştür. Vakaya şahit olan bir zatın anlatuğına göre Alman tayyarecileri sade- ce bombalarını atarak kaçmış» lardır. İki sivil, evlerinin da. mını delerek geçen obüs par, çalarile yaralanmıştır. Bundan başka iyinli bir asker de yara, lanmıştır. İki Alman bombasının sahi- le düştüğü tasrih edilmektedir, Orcaâde adaları valisi bu sa- bah matbuata beyanatta bulu- narak Iki Alman tayyaresinin Almanyaya dönemiyeçek dere, cede hasara uğradığını söyle. > Bir İngiliz tayyaresi dün saat 13 te İngilterenin doğu şimal sahili açıklarında bir Alman tayyaresini düşürmüştür DENİZLERDE Londra, 4 — Oslodan gelen bir telgrafa göre bir Norveç vapurunun İ ü ev elki gün şimal de- ateşi *eati eeildiğini gördüklerini. söylemişlerdir. Karşılıklı on, on iki İtap atılmıştır. Norveç vapuru çok Bir gürültüye dair ve bir gence tavsiyele- rim. - Bahar, zalim bahar... UŞEN Doğanay İsminde ta- nımadığım bir genç, Yeni İnsanlık mecmuasmda, böni med- heden bir makale yazmış. Bazı doğru sözler söylüyor ama genç olduğu için omübaliğadan da ç&- kinmiyor. “Nurullah OAtaç'ın de. hasma İman ediyoruz” diyor ve ar- kadaşım Hilmi Ziya'nın ad: ile be- 3 UZAKTAN ACİZLİĞİM zin zannettiğiniz gibi bir muhar- rir değilim, Ben gelmeseydim «iz- ler yine yolunuzu bulurdunuz, ben öldükten sonra da “belk.r cihan yine aşifte” olmaz. Edebiyatımızda bir samimiyet bavası esmesi mu. kadderdi; ben sizden Yaşlı oldu- ğum için o havadan sizden evvel istifade ettim, Benden evvel veya benimle beraber gelenlere nishe. ten bir tek mezi; :tim vardır: ar- kadaşlık tesanüdüne kapılmadım, benim beğenmedi, Kense bile yine d ü İemekten çekinmedim, Yahya Ko. al: “Âdil olmalı” der; yani sö- zün hakçasını söylemeli, ben buna nim adımı, Atatürkün şanlradı çalıştım, elimden geldiği kadar yanma (yazıyor. sün hakçasmı Ben haddimi bili- Yazan: söyledim, İşte © Em; övülmekten, kadar, Ben sizlere mis iv Mucullah Ataç sese” ina sinden (o boğlan - olamam, Yolunu - mam, Ama ne ya” palım? delikanlı adam söylemiş; kendisine sözlerini ölçmesi tavsiye edilir, olur biter. Ama bazı muharrirlerimiz işi bu kadarla bırakmak İstemiyor, Bir y radır kopardılar. Niçin? Mü- balâğalı medihlere, bir muharririn dehasından bahsedildiğine ilk defa mi şahid oluyoruz? Hayır, bise âdettir, en peslenkerani şairler. den, en manasız mubarrirlerden bile büyük üstad, dahi, ba dün- yanın görüp göreceği son rahmet diye bahsedil r. Bunlara kimse ses çıkarmaz; hattâ böyle sözleri alkışlıyanlar bulunur. Fakat bu sefer benden bahsediliyor; benden, yani herkesin hakir görmesi, taş- laması lâzimgelen bir muharrir. den, için böyle oluyor? Söyliyeyim: bugün patırdıyı koparan muhar. rirler de, Ruşen Doğanay gibi, be- nim ehemiyetime kani oldukların- dan, Bir roman, bir piyes yazar. lar, kırk sekiz kişi tarafından medhedilir, göklere çıkarılır; ken- dilerine kâfi gelmez, benim de beğenmemi isterler, Çünkü bilir. iler ki başkalarının beğenmesi pa- ra etmez, daba doğrusu ancak para eder, görçekten bir kıymet göstermez. Buna gönderdikleri ki- taplarının. üzerlerine pöhpöhlü it. hafiyeler yazarlar, beni yolda gör- dükleri zaman yağlarlar, evlerine gidip yazdıkları romanın yirmi sayfasını dinlemem için rica oder- ler, şiirlerini okurlar; gözlerinde, seslerinde: “Ne olursun? şunu be- ğeniver!” diye bir yalvarma var- dır, Onlar da Ruşen Doğanay gibi aldanıyor: benim o kadar büyük bir ehemiyetim yoktur; ancak be- ğenmediğime güzel demem, işte © kndar, Ama zaman ön benim hükülmlerimin çoğunu teyid edi. yormuş, ne yapalım? Bunu kendi- me bir şeref hissesi çıkarmak için #öylemivorum; benim beğenmeği- Bim şiirlerin, romanların kiymet- siz olduklarını anlamak için büyük bir dirayete ihtiyaç yok, bir parça Samimi olmak küfi, O muharrirler zannediyorlar ki kendilerini gençlere sevdirememe. leri benim yüzümdendir. Hayır. Şu hececilerin, kendilerinin “hakiki kıymetler” olduklarını tevazula ilân eden şairlerin kitapları, ben olmasam, yine okunmıyacak. Be- nim yazılarımı okuyanlar o kadar gok değildir; benim adımı duymuş olanlar bile pek azdır. Ama benim hiçbir yazmmı okumamıs, bir kere bila adımı duymamış olanlar dı buzlün hececilerin şiirlerini okumu- yer, Kabahat benim mi?.. Bana kızacaklarma kendilerine kızsmilar, Hayır, Ruşen Doğanay, ben si- zu gösteremem, Kendimde bunun için lâzımgelen kudretin bulunmadığını biliyorum, Beni Sokrat'n Obenzetiyorsunuz; sizler, bugünkü gençler benim ta- İebelerim imişsiniz. Hayır... Zaten size tavsiye ederim: Sokrat'ı ara- maym, yolunuzu araym. Ancak kendi kendinize bulacağmız yol doğru olur, sizin yolunuz olur. Hececiler, kendilerine kösterilen yola gittiler, çünkü işin kolaymı arıyorlardı; gimdi onun için sizi anlamıyorlar, kendilerine gösteril. miş olan yoldan başka bir yol da- ha, başka yollar daha bulunabila ceğine akılları ermiyor. Siz onlar gibi işin kolayını aramayın, kolay. e olmayın ... U güzetede fıkra yazarken her yıl, birkaç #stırla ol- sun baharı selimlardım. Şimdi fıkrayı bıraktım ama baharı, haya- tın fazelenmesini selimlamadan geçemiyeceğim. Gürler uzayıp da bahçeleri ko- kular, etrafı ırk bir hava sarmea İşte asl © zaman şair olamadığı. ma Üzülüyorum, İçimi kavrıyan beyocanı, saadeti bir söyliyebil. 3om!,.. Tabimt bize çiçeklerini ve- riyor, kuşlarınm sesleri ile bizi se- vinmeğe ve sevincimizi #öylemeğe davet ediyor. Yazık ki çoğumuz 6 daveti duyduğumuz halde vifi ses” siz kalıyoruz. Bahar günlerinde aniryorum ki insanm en büyük ih. tiyacı ehant'dır, nağme'dir; bagka- larından öğrendiğimiz nağmeleri tekrar etmek değil, kendimiz de birer nağme bulmak istiyoruz. Tabiat bize saadetlerini behşe- diyor: önümüze çiçeklerini dökü- yor, bize kuşlarının en tatlı sesle- rini duyuruyor, gönlümüzde daha büyük bir şefkat, daha büyük bir sevgi imkinı uyandırıyor, Bakıyo- ruz, her yer, her gey daha güzel görünüyor. Fakat birdenbire bi. zim bu saadetlere Jâyık olmadığı. mızı da hissediyoruz, Biz de 0 gü- zellikleri, gönlümüzde uyuyan şef- kati, sevgiyi kendimize mahsus sözlerle ifade edebilmeli değil mi- yiz? Buna muvaffak olamıyoruz. ve bunun içindir ki tabhiatin bize bahşettiği en büyük saadeti bir acı olarak duyuyoruz. Bu bahar, bu zalim bahar, bize aczimizi duyuran bu bahar biten. Verdiği saadete teşekkür etmesi. ni bilmiyorum kl!,, Götürsün, çi- çeklerini de, kuşlarını da, kalbimi. ze getirdiği bütün hisleri de götür- sün, Biz, gair olmıyan, nağmesiz kalmağa mahküm insanlar kışm * uyuşturucu günlerinde daha mem. nUNUZ... Nurullah ATAÇ uzakta olduğundan mürettebat mu harebenin sonunu görememişlerdir. YENİ BİR SİLAN Geçen cumn günü Kafile ile seya- | bat etmekte olan Jedmoor vapıruna biülcum eden Alman tayyaresine baraj ateşi açan silâbın yeni bir şey olma- mskla beraber tlcnre ovapurlarında tecrlibe edilmekte olan bir silâbtir. Ve tecrübeler muvaffakiyetli netice- ler vermiştir. İSVEÇİIN VAPUR ZAYIATI Harp şimdiye kadar İaveçe osman 132.900 tonluk 45 vapura mal olmuş- tur, Bunlar maynlara © çarparak ve torpillererek batırılmıştır. o Bundan başka 308 İsveçli gernici ölmüştür. HİTLERİN NEZDİNDE TOPLANTI Amsterdam, 3 (A.A.) — Te. lograf gazetesi yazıyor: Dün öğleden sonra Berlinde Şansölye dairesinde mühim bir konferans aktedilmiştir. Ordu do. nanma ve hava kuvvetlerine men. sup en mümtaz şahsiyetler başta Göring ve Amiral Raeder olmak üzere Hitler tarafından kabul edilmiştir, Bu toplantı, Fransa ile İngilte. renin ablukay: takviye için aldık. ları tedbirlerle alâkadardır. i Yedek subay okuluna sevkedilecek olanlar Beşiktaş askerlik şubesinden: 1 — 939 ve daha evvelki senelerde okullardan mezun olup askerliklerine karar verilmiş olduğu halde herhangi bir sebeble şimdiye kadar Yedek su- vay okuluna girerek askerlik ödevini yapmamış yüksek askeri ekliyetna meliler, 2 — Geçen sene Yedek subay oku- luna geç iltihak ettiklerinden dolayı geri çevrilmiş olanlar, 3 — Yedek subay okul devresinin üçte birinden fazlasma devam etme- dikleri için tertlâ edilip o müteakip devreye birakınlarlar. 4 — Askerliklerini tam © hizmetli olarak yaptıktan sonra tahsillerini Wi- we ve daba yukarı dereceye çıkaran. lardan Yedek subay olmak istiyenler bir mayıs 940 günü Yedek subay © kulu ile Gülhane ve veteriner tatti. kat okullarına sevkeğileceklerinden bu evsafta bulunan Yedek subay ye tişecek kısa hizmetlilerin bütün vesa- kile durumlarını tespit ettirmek y- zeri hemen şubeye müracat etmele- ri aksi takdirde baklarında kanuner ceza tatbik edileceği Hân olunur.

Bu sayıdan diğer sayfalar: