25 Şubat 1941 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 7

25 Şubat 1941 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Karaağaçtan Galataya kadar tarihi bir gezinti -3. . Piripaşadan Hasköye, Hasköyden Tersanei Amireye. sarin banal şabilerindeki intimize, Piri Has köy ve Tersane Soplarınd de *-i ediyorsun. Zamanımızda yüz yıl kada #wwel bu sahil boyunun manzr rası şudur: “Piri pasa iskelesi, yazımda isin kahvesi ve Baki «*-n dinin kayıkhanesi, yanında bey- lik kum ane ve demirhâne Ve tophane, Mimi zeminin tuğla . iN a ei Badığın nı, yanımda afat yeri, terzi İsak yahudinin Der ya” nmda Hamam iskelesi, yanına i Alinin kayıkharesi, kalfa nin hanesi, Demirhene eğ > İyi ezinin eŞen . ESİİ fağak pamaizıy si e kay:khane, Ali Haskinin arsasr, beşini sığır salharasi, guk iskelesi, xayıkçılar kehyası Mustafanın <hvesi, İpekçi vas tidinin hanesi, sabık güm Şenini haer İsmail aöanm ars m Yahudinin hanesi ve ar ni Yasefin hanesi, ü kayısının ni, e boğçacı Salamon yah bei pvikhane ve hanesi zer ha hamametsmm irloy yakıt ve keyıkhanesi, Br Hayimin hanesi, Hasköy is 1.8e ü o Di ka ik iskelesi, yanmda £2- #şismailin kah' yanında Wu yahudinin hanesi, ya" Ali mollanm kayıkhanosi, kürbinde Tersanat âmire kanta* : kollarım kayıkhanesi, kur Fatih, Osmanm kahvesi iş» Sultan Mehmedin ihya e" gi camiişerif.., Tİ Paya ; Evliya Çelebi Pirf paşa hek sında : yazar; * ,, Bayizit z Selimi evvel devri vize imdan Kara Piri paşa, bu ye âbu befenip Bim bir bahçe bina ettirmiş * #vabline buruda bir kas v1 b olunmasını ferman etmistir “* Piri paza denilmesine sebep budur. Bin kadar bağlı büu,eli mamur 1. nelerdir.,, Piri ve. x eseidi, fevkanl br 1e$€iddir. Altı mahzendir. Pi P'si Piri Mehmet paşa Silivride , Sieşhur camiin üvlusunda mel uındur. 940 da or: * ölmüştür. escidin yanmdâki tek hamar. Pirf pasanın binss'dır. Tuğla ve kiremit harmanları: Piriparads'* © “a ve kire Parmanları on altıncı asırdan b: mehurdu, Evliya Çelebi ri besadan be" ederkeh £ “iki i kadar kiremithanesi vardir, e ralaria denizden temmuz 2 ie arnavut dalgıelar bir türlü samur çıka. “ar ki başka il bulmaz. O eamıru sw lerden gikerim çamurlu'larda uturlar, Kr elin kia ha Lir dıktan sonra. amele içi veri 2vavlarile einer, vuğurur buz dan yanılan kiremit ve A PİŞtİZİ valcit siyah ren-ini iz dereli er, Bitin İs enbul evledinin demları bu ki N baker tilür. İstanbul, geri A serapa errmizi örnür. Piye paşa ana hmd US Kârril bey; 7 Yazık oldu Ömere demişti ven kâtibi Cemal Çelehi de bu mecliste bulunuyor etle! ek MALAY ŞİLA LİK ili e Gib rt fil TLMLEĞİ İDİZ .24. ri ve tuğlaları meskumdur,, vr bâsi dikvânları; “Piripaşada iskele ba i Yüz kadar dükkân: İma pa vi serisi mevhane ve “Dozaha..cair Çünki limanı ist odundan gemiler orada kırlar. Cemiciler Ve len sbab'dır” Eviya Pi-inasanın suyu; Piripasa kasabası, on yeğ. İ asır urtasma kadar ewsuzdu, PE t << aya İlk sivu eetiren dörü”n cit Mahmettir. Sym, kası >a he ricinde hir bağdan gelmertedi Hasköy: ime”tedir, ğ Evliya C»'ehi S-vahatnim 'n de xövün de giizel bir tasvi- rtasim. dr Hee ama bl mili zevven sehirdir. On bin kadar kat kat, bahceli ziba haneleri vardir. Bazı bağlarmda Üzen, tırrune hr“ etin, Havası Sâtife tir. Küpelfoğull *7, Mordohay, Nesim, Kemal Tam O Yahudile- Tin hönelerinin bahçelerinde olan limon ve narlar bir bağda ku, tunmaz. Bu. sr Gelata kadılığı, ns tabidir, Lâkin ayrıca subası.. #t ve Yeniçeri çorbacısı vardir. Han, İmaret ve medresesi yok- tur, Pir hamamı, bir Müslümen mahallesi vardır. Geri kalanı on bir mahalle yahudi mahelle, leridir. Hasköy yahudileri: İstanbul yahudileri on yedinci asır ortalarına, Köprülüler gi. manma kadar, Yeni Cami ve çi, varında otururlardı. İstanbuldu büyük bir yangın oldu. Yanan yahudi evlerinin enkazı arasın- dan, Safiye Cultaı-- başlat n-ya rıda kalmış olan camiin (Yeni Cami) esası meydana çikti. Turkan velde tarafından bu ca, miln İkendi adına ihyasma karar verilince. evleri yanan yahudile- rin arsaları isti'âk olundu. Yirmi camiden fazla yahud. Hasköye iskân edildi. Cimles' 11.000 kadar yahudi idi. Has. köyde 17 nel a — ortasmda, Küpeli yahudinin mesleği elma süyu, Tiryandefil adındaki Ru, mun da misket şarabı erenler arasında meşhurdu. “Yahudi paçelzlerin terbiye ettikleri şef- tellerden gayet iyi içilirdi evliya,» Hasköy kasabası sık #£ yan, ginlara maruz k:* ıştır. Cevdet Paşa, 1219 ö- olar büyük bir yangını yazar: “Hasköyde bü, yük iskele civarındaki boyacı dükkünmdan ateş çıktı. Aynn'ı kavak önünden £-kalar denilen yere ve orağan Kumbaracılar kışlalar eivarında Tuğla har- manlarıma kadar beşyüz kadar ev vam. Yüz elli kadar evde yıktırıldı.” Reşat Ekrem Eoçu “na ii 1 EE EÇYA m Gİ mke eğ İİ oi — Hakkınız var, asilzadem! Bu” . sarhoş, hem de küstah bir serserndir Önüne gelene iltira atıyor. Padişahım huzurunda öm ründe ağzına dirhem içki koymr yan âllercibaşının bile gizli gizli Cafer ağa kurnaz br Araptı Ni hayet Kâmil beyi de tahrik etme" rin yolunu bulmuştu, Kilercibaşı Kâmil bey bunu du yunca köpüdüz e ON benim de Sırk yillik O namusumu Sirletmek istemiş, Alacağı olum. li nail ği ii V 2 2 EYY Ve 2 Dalgın tavir adam. Süheylâ da yüzbinleree kadm gibiydi. Fakat, o kendisini her, kesten daha güz! farzederdi. Pek genç te değildi. Bununi beraber kalbi hâlâ kocamamıştı. Hâlâ romantik bir sevgiyi, şa, irane bir aşk O gecesini sık sik rüyasında gürümdü.. İlkbal r gelmişti. o Umumi bahçelerde, parklarda ,türlü türü çiçekk kokulu larblar arasnda s.ğa sola serpilmiş kanapelerde, bi- riyirine sokulmuş çiftlere; ve, yahul, birisini bekledikleri ta, vırlarından belli olan © gençlere rastlamığa başlanmıştı. Uzun tereğdütlerden sonra, bir ikindi vakti, Bayan Süheylâ büyük bir dikkatle tuvaletini ya, pip en şik elbisesini giydikten sonra; o da Gülhane parkma gitti ve dalgm dalgm oturan ir baym kanapesine oturdu. Bayan Süheylâ, delrm bir in, sanı alâkadar etmenin kalay o. lacağını düşünüyordu... Havaların vaziyetinden, din. yanın gidişstmdan bahsede . ahpaplığı çok çabuk ilerlettiler, Kanapesindeki adamla, bu kadar çabuk tanışmasından ce- saret alan Süheylâ, karar verdi: — Eski filozoflarm kitapla. rında, ihsanlar yalnız kalmama, dırlar; diye yazılıdır. Buna rağmen, ben çok yalnızım, — Peki niçin böyle yalnızst, nız?. — Çünkü hiç kimse beni anla- mıyor!,. — Bayan Süheylâ,in. sana bir şeyler vaadeden bir iç çekigile devam etti: — Er, kekler çok egöisttirler. Hiç biri karşısındaki bayan mes'ut mu yoksa bedbaht mı diye düşün. müyor. — Ah evet! Fakat, hiç evlen- mediniz mi? — Evlendim. Fakat adetâ ko, cam yak gibi... Kesam, can siki, a ticaretleri için Hindiçiniye — Findieiniye mi gitti?.. Vay canma!,, Fakat size herhalde mektup gönderiyordür. onur. diye söylermeğe başladı. Ö: “ n bir başka haremağası or *aya şöyle bir lâf attı: — İyi ama Ömer, Lukreçyayı nerden tanıyor? Onun O hakkında padişaha malâmat vermek © üzere sarava geldiğini söylemiş. Acaba bu değru mudur? Eğer doğru ise, asıl iftiraya uğrıyan Ömer olsa ge rek... Colerağa. bu sözleri duymamaz lıktar gelerek: il da öyle saçma şeyler söyledi; yalanıar savurdu ki... Hünkâr bile onur. bir mecnun olduğuna kani ol du, Zaten böyle olmasaydı, Öne” rin başı çoktan vuru'muştu. Kâmil bey hayretle sordu: — Şuna buna iftira eden bir x* dama padişah nasıl oldu da merhâ met etti ? ; — Çürkü onun söyledikleri muz; “bu pis sarhoşu zindana atın, ARAYAN Burdan altı yedi yıl önce, Ha, her gazelesinde, ben bir Argo lüğati neşretmiştim. Gazete Say. fasmda tam otuz gün süren bu 800 . 1000 kelime'ik lügat için, | 0 zamanlar bana bir Gok hbsusi müracaatlar edildiği ve bir çok kitapçılara da bunun basılması tavsiye olunduğu halde, nedense, Istanbul kitapcılarndan hiç bi. ri, bunu basmaya (tenezzül et, memişti. 800 - 1000 kelimelik kadar o, lan bu Ifigat, tabil tam hir Ar, golfeti doğildi, bunlar, benim 4, i Jelâcele aklıma gelmiş şeylerdi. İ Hattâ o zamanlar bu İdgatin bir aynı oraya gönderilmek Üzere İ Yugoslavvadan br müsteşrik imzasiyie bir de mektup almış, fakat müsvettelerini ka rbetmiş olduğum için bu istenilen şeyi yapamamıştım. Yine o zamanlar rubiyat profesörümüz, bu lügat için 'malfimat almak ve onun ü. zerinde etütler yapmak'içir bir İ kaç kız talebesini bana gönder- miş ve ben de kendilrine lâzem gle izahatı vermiş, ondan sonra da bizim mahut lügat, gazete sayfalarında derin bir uykuya dalmıştı. Vakia, neden sonra Biminönü Halkevi edebiyat ve dil kısmı başkanı M. Halit Ba, yuu “İstanbul Argosu ve Halk tabirleri” diye bir kitap çıkar, mişsa da bu kitaptaki sözlerin, ancak yüzde beşi Argo, kalanı hep balk tabirleriydi. Şimdi elimde “Türk Argosu" diye yeni hir kitap var. Bunu ba. | na, bu kitabı yazan F'erit Develi | lütfedip göndermiş.. kânapesine oturdu — Bana sık sik mektup yollu, yor, fakat ben yine yalnızlığımı hissediyorum. Hem bu mektup- lar beni nasıl tatmin edebilir? — Sizin böyle bödbaht olma, nızdan dolayı çök müteessirim... — Ah! Yalnızlığımı unuttura, cak bir arkadaş bulabilsem. Şimdi. Bayanla pek alâkadar olan dalgm bay, erkine çekine Bayan Süheyliya sokuldu: — Aziz Bayan, size bir sey Tica edebilir miyim ?... Fakat çok l rica ederir” beni mazur görünüz. Süheylâ, cesaret vermek için hitap etti: — Aman efendim... Çekinme, yiniz.. Arzunuzu öğrenmek içir sabırsızlıkla bekliyorum. Hava karürmağı başlamıştı. Parktaki çiçekler, etrafa Insan: mest eden bir rayiha dağıtıyor ağaçlardaki kuşlar gelen geceyi #elâmlar gibi durmadan şaki ri arasmda basilmiş olan bu ki, tap, bir bakınca şimdi gazete di dari iie ZA | sayfalarında mışıl miş uyu. Dali “Gini, kime” ÇeKiNe | akt. oan "Bizle Maubye Mpa i de uykusundan uyandırmış ve — eğer lâzımsa — onu da İstifa, de meydanma koymuş oldu. Çünkü kadir bilej, müellif, benim lügatimdeki kelimelerin bemen hepsini kendi kitabma almıs. Bundan dolayı, kendisine tegek- kür ederim. Çünkü o, böyle yap. masaydı bizim lügat ta bir gün, güsbütün ortadan (o şümleyip mağa - çalışmalımmız. Çünkü, şimdi öyle müşkül bir vaziyet, teyim ki; daha fazlasma taham. müle kudretim kalmadı. — Size tekrar ediyorum, te- reddüt etmeyiniz Ben her şeyi anlarım ve affetmesini de bili, ye gidecekti. — “Sözlerimi (o reddetmeyiniz | Bu yeni Argo lügatinin baştarı değil mi?.. fında küçük bir tarihçe, vardır — Hayır sizi memnun etmeğe | ki, bu tarihçe lügate bir katda, çalışacağım... Hem sizi reddet, | ha kıymet vörmekte ve Argoya miveceğimi o gözlerimden de mi | dâir bize L.le bilmediğimiz bir okumadınız? çok şeyleri öğretmektedir. Nihayet, dalgin adam son bir | Şimdiye kadar Argo için ge- gayretle: lip benden malümat istiyenlere, — Peki S'xin bi #yi sözleriniz | çok iyi, muntazam, ciddi bir beni büsbütün öesaretlendiriyor. | calışma mahsulü olarak meyda, Hindiçinide bulman : kocanızınlna getirildiği anlaşılan bu “Türk göderdiği roektupların zarflarm. | Argosu" nu okumalarını tavsiye daki pulları bana vermek neza- | ederim. Onu okuvan'ar. benden ketinde bulunur musunuz? Çün, | alacaldarı o ş'fahi malümattarı, kü ben bir pul koleksiyonu müp. | kat kat fazla faydalanacaklirdır. telâsıyım. Yalnız şunu da söylemeden VAHİT ORGUN “ geçmiyeceğim, ki genç ve giy. Türk Di Kurumu Yayınlarından Türk Dil Kurumunu» yayımla. Yeni Türk Ârgosu retli muharrir kitabım başındaki tarihçode eski tulumbacı ve se- mal kahvelerinden de bahsetmiş ve burdada tulumbacılıkla Argo, yu biribirile pek sarmaş, dolaş göstermiş. sonra da eski tulum. bacı kahvelerinin meşhur semâ ici, manlei, koşmacılarınm isim, lerini sayarak bunlarin - muhâ, tablarının, yani dinleyicilerinin de kumarbazlar, mantarcılar; papelciler, kalpazanlar, miskin» ler, karmanyolacılar, manitacıli * yankesiciler, dolandırıcılar. gece. ve gilndüz hırsızları, Kesa 80.“ yanlar, kilefeteciler, esrarkeşler. olduğunu yazmış İşte bü olmadı yalnız, burası biraz saçma diyeceğim ama ona da pek dilim varmıyor. Burası pek mübaliğal: ve eski tulumba,» «ve sema'ci kahvelerine karşi» pek ipsafatzca bir kelime, far- kmda ölmıyarak o yamwlın pek haksızca bir isnat... Yukarıda, vasıfları ve san'atleri siralananı; güruhu lâyiiflühün bu kahvelere pek giremez, hattâ ara sa ve tek tük sokulan olursa hemem dehlenir, (kovulur) hattâ bazan da marizle teşyi olunurdu. Bu” mikrop güruhu, bu esafil zaten * tek tilk ve ara sira nereye soku, İp tiz dehlenmez? Meselâ aynı kitapta ismi geçen © balumbacı ve samaicilerden Çi,” roz Ali gili lalalar, dadılar elin. de büyümüş, kibar aile çocuğu ve şimdi çiftlik çubuk sahibi o. lan defterdar Asaf bey, Tersa, neli Ahmet Reis, Çeşme mey, “ danlı Behcet hey gib: insanlarm'” muhatapları, dinleyicileri, ka-” fadarları nasıl olur ds, yukarı, daki ipten kazıktan kurulmuş serseriler olur? Sonra, tam Ar. , gonun bu tulumbâcı ve & vi lerle olan münasebeti adetâ deve: de kulak kabilindedir. ü İçlerinde bir çok namuslu, hattâ şiir söyliyenler, edebiyat, . la memeşgul olanlar ve birçok eli kalem tutan ve kalemlerinden kan damlayan kâtipler ve hattâ bunlardan Bâlâ rütbesine kadar yükselenler bulunan tulumbacı, . Jar, hiç yankesici, hırsız. kar... manyolacı dilile konusur ve on-. , larla senli, benli olur mu? Anla, ., şılan Ferit Develi benim vek, tivle Haberde çıkmış olan lügetimi havli Gikketi e dn olduğu halde yine benim ayni gazetede “Tulumbacı Hdebiyatı” — diye çıkmış ve sonra, Eminönü Halkevi tarafından “Meydan Şairleri ve “Semai oKâhveleri" isimli eserime pek dikkatle göz gadirmemiş. Lözatta “maraza” kelimesi de çinsenese olarak j , halbuki “maraza” arapça “mü, © nazaa” kelimesinin bozulmuş ve varı argolaşmış şeklidir. Ve ke, (Lütfen savfawm ceviriniz) m eksı)ı)i ii 7 “5 Gözüm. görmesin!,, dedi, Artık böy le bir serseriden bahsetmek abes" tir sanırım. Bu hâdiseye isminin karıştır dığına çok hiddetlenen kilercibaşı Kâmii bey: — Evet.. bu bahgi © kapatalım, deri, yılar. hikâyesi gibi © uzayıp gidek Yalnız ağalar burada /* ken. onlardan bir şey o öğrenmek isterim.: Lukreçya bir gün bahçeye çıktığı zaman saraydan birdenbi- re kavbo'uştu, Aradan oylar geç tİ sma... ben bu esrarengiz kaybo" boşu hâlâ aklıma sığdıdamıyorum. Ömer Mecnunmuş. ağzıma geleni söykemiş.. ola”'Tir. Fakat, biz de Ömer gibi attımızı kaybedenlerden değiliz. Ben şimdiye kadar saray" dan bir kuşun uçtuğunu, bir kedi nin kavbolduğunu görmedim. Kos kora bir kalır saraydan © neteve gidebilir? İşte buna hâlâ © şaşıyo” geen TEE, rum, , Cemal çelebi de Kâmil beyin fik tire iştirak ederek: — Ki'ercibaşının haklı var, de di, bu işe benim de aklım örmedi doğrusu Lukreçvanm kavbolduğu günenberi bu mesele zihnimi kur calavıp duruvor İstanbulun dört köşesi arandı. İzini bulmak kabi! olmadı, Ben Lukreçvanın zorla bir yere kapatıldığını sanıyorum Bu işlere benim pek aklım ermez # ma, bizim kavmnederin o meşhur hir Szü vardır “Güzellik bir & tettir1. der. Lukreçya hakikaten es siz bir güzeldi. Zavallı o kmcağız züze'liğinin kurbanı oldu gitti ves" selâm, Kilertibasırm odasından dağı! mışlardı. Calerağa, Ömeri iltizam eden ve sözlerinin doğru olması ihtimalini ileri süren haremağasıny yolda ön” ledi, ; — Padışahımızın ekmeğini “yi yorsun da neden durulmuş sular bulanammağa çalışıyorsun? Haremağası ikinci kadın elendi” nin kölelerindöndi.. Gerçek — birar gevese'iki severdi ama, orada doğ rusun söylemişti, Maeamafih Ce lerden çekindiği için, — birdenbire ” şaştrdı: — Benim bir maksadım yok, « iri göztim' nen hiddet | &diyor sun? diye cevap verip yürümek is tedi. Cafer yol vermediz — Ben senin maksadını biliyo © Tüm Seh ortalığı | karıştırmak ve bularık suda balık avlamak istiyor sun! Diye bağırdı. Harem ağası büs bütün afa'lamştı. Calere verecek cevap bulamıyor, Mütemadiyen.” , (Denams ver)

Bu sayıdan diğer sayfalar: