10 Temmuz 1930 Tarihli Hakimiyet-i Milliye Gazetesi Sayfa 5

10 Temmuz 1930 tarihli Hakimiyet-i Milliye Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

10 FEMMUZ LEİ İKİMİYİ mAKIMIYETİ MILLIYE Bağlarda Gezinli. ie rakip var, ne de ağyar Tut elinden yari koştur. Gezdim bütün Çankaya'yı Aldım neşe, hayat payı, Tenis oynar iken gördüm Kavaklı'da Atalay'ı. Dallar yeşil yapraklı Gölgelerde neşe saklı Akköprü'den daha fazl Aristokrattır Kavaklı. Ayrancı'da tuttum oda, Yaya gidip gelmek moda, Biraz elektirik versin Selam edin Mösyö Rod'a. Keçiören ileridir Hep eşlerpdostlar yeridir Kim dedi ki Keçiören Nis'ten, Vişi'den geridir. Yavrum Bilal muhtar başı, Cemal Hazım Bey yoldaşı, Keçilerin, davarların Sürmelidir gözü kaşı. Küçük Eset, Büyü! Cebeci'ye eder haset, Danişment'le Ortatepe Çeker sıcaklardan medet. Eset Hayat suyu Ayvalı'da, Hoş oluyormuş balı da, zümleri bulunmazmış İzmirdeki Torbalı'da. Lodosa yan gelmiş Etl.., Hayli çokmuş tavşan, keklik, Ne de olsa her mevsimde Dikmen'de kalır yeğitlik. Öğeçyatağı yeşil yurt, Etmez Çal bağına zart zurt, Hoş olacak bulunmasa Karedere'de beş on kurt. (Özüköy) senin methetmer Bağlar şöyle böyle demen Hepsi boştur, nafiledir, Varsa Dikmen, yoksa Dikmen. Işıksızdır Dikmen yurdu, Fakat sesini duyurdu, Elektrik işi için Mösyö Rod neler buyurdu. Yaya gezdim, yaya tozdum Çünkü fazlaca kokozdum Otomobil bulmayınca Bu destanı yazdım bozdum Bozuk düzen otobüsler Bağları, yolları süsler, Ne hayattır bu bağlarda Tenezzühler, teneffüsler” avut bağdan iner ŞEN SAYIFA Yazısız Hikâye: Saytiyede Misalir ildir hal Zeki köylü de: — Peki, soracağım onu da Bu gidişi lüks otolar Görünce korkudan siner! Ankara bağları hoştur Sağlam iskarpinli yarin Varsa durma bağ, bağ koştur. Ne paran var, ne | Tek odalı bağ yapmağa Niçin yoktur ihtimalin? “. â ik 3 ği Bakma bön bön sola sağa Buna hayat demiş'deyen Dostlar bağa, sen de dağa. ÖZÜKÖY Vargit dolaş sola sağa, inkti bir de hasret çeker a Fareler de bala, yağa İKİ PAPNON. Smm tobüste bir Bey diğer bir Beyin Ey (Özüköy!) nedir halin? ayağındaki nasıra basarak fena halde Celal D. Otopotinine biner! Dalgın Saksofoncunun Senioni Talimi, — Acaip! Ne oldu benim saksofona? Bugün garip, gırin sesler çrkarryor!t canını acıttı ve hemen — Bin pardon! dedi, bilmiyerek bas- tım.. Canı yanan Bey de basanın suratına dehşei etti: — İki bin pardon! bilerek vurdum... İKİ ARKADAŞ. — Birader, bana yüz lira ödünç ver- sene. — Alimallah bir liram var. — Seni haylaz seni? Muallimin bur-| at — Ahmet kâğıdını büktü, Mehmet çatal değneğini verdi, Hasan Jâstiğini bağladı, Hüseyin de attr. — Sen ne yaptın? : . — Ben o vakit sıranın altında Ali ile fırıldak döndürüyordum! kat Alkışlanacakla Eyi Seçmeli. — Zarar yok, onu ver, doksan doku- zunu sonra alırım! | yınca cıyak'ıy — Kaç kuruşa almış? NN az de ebe Hanım hediye —Bi etmiş!111 Bey — Artık yeter! Bu ne alkış! — Bey! | na, herkes seni hissir xanne#»cek... | Ayıp oluyor!!! Çıkmıyor sesinizzaz327..... Ciftara lamlam (8 defa) Mabadini başka vakit yazarım. U < e ÇOCUKLA BABASI, O) uzun olduğu için kitaplara sığmamış! i i FARK MÜHİM. * İki sütçü gizli konuşuyorlar: — Ben süte su katıyorum. ; gi

Bu sayıdan diğer sayfalar: