12 Aralık 1940 Tarihli Halkın Sesi Gazetesi Sayfa 3

12 Aralık 1940 tarihli Halkın Sesi Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

) m Yazan:A, Fuat Tuğseven mı Sube yüzünde dolaşan in- te gölgeler tabiatın terte- miz puseleri > Yoksa ondan korku- ve musunuz Türkân cevap vermemişti. © eğik duran başı, yavaş b doğrulurken, berrak MY oşıkının. altında dalgala- Merak, tel tel pırıltılar yapan lr elsi sanki ge- 9 teli dizilm , Pembe ce dolaşan gülğeler, tabiatin ter- y imei iye birbirini — < saatlerini Mdıran salya gözleri, göz- ei Ip söndükten ve sönüp ladıktan sonra, son sua- ine cevap verdi: — Sizi m için sizden kork- | Miyoru ! bir ağabey gibi Bu cevap, günlerden beri Üşündüğüm bütün hakikat- n ri indirmişti. O anda vücudumun fazla Kredini, kalbim yorgun adamın kalbi gibi çırpın- ğını bir İvi, yaktığını sezmiştim. Ben bir (o ağabey, Tür- kin benim kardeşim. ve damarlarımı i dep sevgisinden ayrılan bir zi ile seviyordum. Âh bunu Türkâna mi Palatmalıydım ? tkânn bu sözlerinden sonra iyii birbirimizin yüzüne ı Güzel kız görünüşünde den cevap bekliyor gi- Ydi. Kafamıa içerisinde bir . istihfamlar okıvramaor i Lâkin Obu istihfamların Magi cümle sonunda kulla- sağını idrak edemiyor- m, Birdenbire esen bir rüz“ Râr, altında bulunduğumuz Vm ağacının bir dalını iki- Dizin — eyerek, biran Ör. Fahri Işık İzmir Mömleket ani Rk Rontken mütehassısı Mr” ve Elektrik tedavisi Abılır, va Beyler Sokak No. TELEFON 2542 gibi birbirini | takip ediyordu... e ———— için Türkânın cazip gözle- rini görmeme mani oldu O zaman efsanevi âşıkla- rdan Tahir ile Zühreyi bir- birinden ayiran kara çıl aklıma gelerek, Zührenin de Tahiri önce bir kardeş gibi sevdiğini hatırladım. Mademki bir anadan doğ- madan kardeş olamaz, Tür- kân da benim kardeşim ola- mazdı. Bunu böyle düşüne- rek Türkâna dedim ki: — Tahir ile Zübrenin hi- kâyesini okomuşsunuzdur. Evet, dedi. — Zühre de önce Tabiri kardeş gibi şevmişti. — Evet. — Sonra daha güzel se- viştiler — Birbirlerine kavuşma- i dılar ki. — Onların arasında engel vardı. Bizim ise.. Sözümü gene talan ya- mamıştım Türkân sustuğumu görünce , biraz evvel rüzgârın eydiği çam dalını tutarak ikimizin arasına çekip "yüzünü sak- ladı, —Sonu var— Halbuki ben Türkânı kar- | eğ » Mevlüt Cumhuriyef Halk Partisi ve Esnaf birlikleri umumi kâtibi merhum Hüsamettin © Bildik ruhuna yarınki cuma günü öğleyin Karantina ca- iinde mevlüt okutturula- caktır. Bütün dindaşlar da- vetlidirler. Muğlada fır- tına ve yağmur sep Muğla ( A.A ) — Muğla mıntakasına fırtınadan sonra şiddetli yağmualar yağmış- t > Şehir içinden ' geçen Sa- bunhane ve Dabağhane de- releri taşmış ve sokaklar su içinde kalmıştır. MILLI Kişesinden alınız ) Çorakkapı Polis merkezi karşısı ÜAK SEVDALILARI, Ramen kele e (Halkın Sesi) Uğursuz Gemisi 12 inci Kânun Denizaltı BUYUK HARPTE GEÇEN BIR DENİZALTI MACERASI HAKiKi Yazan: Abidin Daver Azgın tabiatle mücadele ettikleri için mi nedir “ Âv- upa denizcilerinin birçok batıl itikatları vardır. Uğu- ra uğursuzluğa iyi ve fona günler olduğuna fazla ina- nırlar. Meselâ 13 rakamının w- gursuzluğuna herkesten faz- la kanidirler. Bizde nasıl sa- lı günü sallanır diye salıyı uğurlu bir gün addetmiyen- ler varsa, onlarda da cuma- yı uğursuz sayanlar çok- tur, Bu saçma inanış bize rum- lardan sirayet etmiştir. Çün- kü Fatih Istanbulu bir salı günü zaptettiği için Rumlar salıyı uğursuz addetmişler sonra Bizansın birçok adet- leri gibi bu da Türklere geçmiştir. Hele ayın 13 üncü günü cumaya rasgelirse bu günü iki katlı uğursuz addeder- ler. Sonra denizlerde ve ge- milerde erd görüldüğü- ne inanırla Büyük kem Alman de- nizcileri, bazı denizaltı ge- milerinia uğursuz olduğuna inanırlardı. Fakat bazı gemilerde de bu batıl itikadın doğruluğu- na aklı başında münevver ve hurafata inanmaz insan- Ister Gül, Ister Ağla ları bile şüpheye düşürecek $ disesi en iyi tevsik edilmiş vakalar olmaz değildi. Uğursuz addedilen gemi- İerden biri de U. B. 65 idi. O zaman Alman denizaltı filetillâlarında çalışan Al- man deniz askerleri bn ge- miden hâlâ heyecan ve kor- ku ile bahsederler. Bu ge- miye Alman denizaltı ge- mileri mürettebatı arasında Et gemisi, adı ve- rilm yi - 65 hakkında anla- tılan şeyleri akıl ve mantık kabul etmez. Bununla beraber ortada itimada lâyık insanların şe- hadetleri var. Sonra Almanyanın meş- hur psikologlarından Profe- sör Dr. Hecht bu hususta harpten sonra bir kitap yaz- mıştır. Profesör eserinde tetkik ve mütalea ettiği fevkalâde hadiselerin akla, mantığa ve ilme uyar hiç bir tarafı ol- madığını açıkça söylemekte kendisi bir ilimöve fen ada- mı olduğu için tabiatın fev- kinde ve haricindeki telâk- ki ve telkinleri kabul et- memekle beraber bu hadi- seleri izahtan acix kağ gunu ilâve etmekte Bu suretle U. B. 65 ha- Mevzun yuvarlakcıklar ! Iki arkadaş vapurda konuşuyorlar, biri ötekine: — Yahu bak gazetede biz okuyuculara şöyle bir var, dedi: Çay nebatının kokusu; kökündemi, yaprakların- damı, çiçeklerinde mi, tohumlarında mi yoksa tomurcakla- “mı? Azizim bunu bilmiyecek ne var? Her halde tomurcakla- rındadır. Çünkü her olgun vcudun bütün, nefaset ve nezafet men- maı bu mevzun yuvarlakcıklar değilmi .? Sen de ey okuyucum bu cevaba: Ister “e ister Ağla PİYANGO BILETLERİNİZİ fakat anlaşılmaz esrarlı bir hortlaklar hikâyesi olarak deniz tarihine geçecektir. Bu geminin harikulâde ve korkunç hikâyesini size an- latayım. 1916 senesi yazında Flan- dre sahillerindeki Alman deniz üslerinde kullanılmak üslerinde kullanılmak üzere orta çapta 24 denizaltı ge- misi birden tezgâha konul- muştu. —Sonu var— Radyo : Gazetesi Mısır hududundaki Ingiliz taarruzi harekâtından bah- seden radyo gazetesi diyor N “İtalyanlar” Mısır hududun- da taarruza geçtikleri zamah işgal ettikleri yelerde yol apmâk mecburiyetinden bah- settiler. Yol hazırlıkları ta- mamlanınca Süveyş kanalına gideceklerin bildirdiler. Bn Italyan izahı, Tunan harbindeki muvaffakıyetsiz- liklerini örtmek için ileri sürdükleri mütalealara ben- ziyordu Şimdi mareşai Grazyani ordularının geri dönmesi Italyan efkârı umumiyesini endişeye düşürmüştür. Ingilizlerin bu günlerde bütün fırsatlardan istifade etmek istedikleri görülüyor. İngilizler Trablusgarp arap” larını ve Arnavutluktaki ar- navutıarı tahrik ediyorlar. ingilizler arnavutlukta Ital- yan geri hatlarına arnavut- ları indirmeğe başlamışlar- dır. eyh Sünusi de senelkrce Italyanlarla mücadele ettik- ten sonra barp patlak ve- rince Mısıra gelmişti. Şeyh Şünusi şimdi Mısırda hare- kete geçmiş, Mısır radyo- sunda lynlera hücum et- miştir. Eğer O Trablusgarbı Italyanlar kaybedecek olur- larsa İngilizler (o kendisini Trablusgarpta reis yapacak- mler vadetmişlerdir. Ma mmm mem (SA ADET) No 864 Hasan Tahsin Özder Telefon 3497

Bu sayıdan diğer sayfalar: