23 Kasım 1934 Tarihli Kurun Gazetesi Sayfa 6

23 Kasım 1934 tarihli Kurun Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

—- 6 — KURUN 23 İkinci va 1034 Yeni seçim ima eieiiler Cihan ahvalinin ve bizim vaziyetimizin Bae içinde, gerek cihan si- dünya ahvalinin vahimliğinden bahsediyorlar. Halbuki eski bir kaideye gö - re, mağ hastalığı gizlenirdi. mek ki cihan siyasi, iktı- e al hatta iştimat hastalığı Bu h ın u u- mumi ve misli görülmemiş buh- ranı içinde aziz Türkiyemizin 'al- dığı vaziyet nedir? Mebuslar seçiminin arifesin - de $u cihetleri “KURUN” okuyü- cuları ile birlikte, şu süturlarda, üzakere . etmeği faydalı gör- düm. tırları O kütüphanemin içinde, kitaplarımın arasın orum. İşte umumi, hususi tarih kitap- ları: En ileri müelliflerin (eski . zaman, Türk, Roma, İslâm, Orta Zamanlar, Yeni Zamanlar, Napo- leon tarihleri... ce büyük, kiçik sek Mola - hikâyeleri, efsaneleri... imi hekimlerin cihanı gidişi hakkında yürüttükleri felsefeler, pileli armalar grinin önün. #ekiz, on bin sene- lik kör topal'tarihi bir. sinema şeridi gibi geçiyor. İşte tarihin başlıca yakalar... durak no İoğrusun iel, bu köhne vakaların, köhne buhran Zaten, eski devirlerin buhranla- AM il bunlardan haberi yok- tu. Insanların miktarı da pek az- Yazan ; Celâl Nuri rinde dön Mail biribirine şimdiki ka- dar ve şimdiki gibi bağlı değiller- i. Devletler değil, Avrupa, Asya gibi kıtalar bile kendi başlarına yaşıyorlardı. eçmiş zamanın şimendiferi, de olan biteni, bir Romalı Siber - ezdi. Bu ci- Ticaret, gayet iptidai idi. Avru- padan Asyaya (senede ancak bir kaç kervan kalkardı. Keşfiyat dev- rinden sonraki SAM resimle - rine bir bakınız. Kolombun Ameri kayı keşfeden ei mğleanl tik vapurlarını anan Bursa vilâyetinden büyül Bilgiyi de li kiyas edebi - Tirsiniz. Demek istiyorum ki o zamanki buhranlar evrensel (cihanşümul) olmaktan çok uzaktı. İnsanlar 1800 senesine med Çocuklara mahsus sarih, elele - rini bile karıştıracak olursanız gö- rürsünüz ki o devirde ( beşeriyet tekrar doğdu. ele 19 uncu; 20 inci asırlarda artık insanlar tabiat kuvvetlerine ebe etmiş oldular. Geçen gün okumadinız mı? İngiltereden Avu stralyaya üç günden az bir dette midilli, “Tayyi mekân,, ila budur. Dünya öyle bir (o hale geldiki hiç bir insan, hiç bir millet kendi başına, yani başkasına muhtaç olmadan SAPAN İşte, beşe: ve medeniyet böyle Me bir mahiyet aldık- tan sonradır ki Büyük Harp pat - Bİ m iL, Bu büyük harp, bugünkü buh- rana e beşeriyet için ufak bir felâk. Evet! irade ufak bir musi- bet!... O harpten sonraki sulh, tarihin kaydettiği musibetlerin ünkü bütün EE A ğ a ge Mahsul düşmanları Ziraat Vekâletinin getirdiği mütehassıs! Ege mıntakasında çalışıyor Ziraat Vekâleti — tarafından Avrupadan getirilen mahsul düş- manları (o mütehassısı profesör Kasner ve haşarat enstitüsü mü - dürü Nihat Bey İstanbuldan İz - mire “ gitmişlerdir. Profesör, İs - tanbulda yaptığı tetkikatı neti - cesinde ihracat ve ithalât mah - sullerinin temizlenmesi ve kon trol edilmesi için : Sirkecide bir binanın istasyon ittihazını müna - sip görmüştür. Profesör İzmirde Bornova em- ziraat zmi- dönerek Vali Kâzım Paşayı ziyaret eylemiştir. Profesör bundan sonra tica - ret odasını, Borsayı ve Türk O - Zeytin e adam öldür Aydına bir saat sekilli Do - malan köyü zeytinliklerinde Ay - dının kaynak mahallesinden Halil İbrahim eniştesi Yusuf oğlu Tahi- ri sol böğründen ağır surette ya - ralryarak öldürmüştür. Tahirin Himmet adında bir kar- deşi vardır. Himmetin oObabadan kalma zeytinlikleri varmış. Tahir parasile Himmetin üstünü başını ilemek için zeytinleri silkmeğe gider. Bu ki eniştesi Bati İbra » him gelir. inleri bu sene dı kendisinin silkeceğini sine zeytin silktiği sırıkla hücum er. Eniştesi Halil İbrahim de bıça - ğını çekerek Tahiri sol böğründen ağır ve tehlikeli surette yaralar. Halil İbrahim doğru hükümete gelerek teslim olmuş, yaralı Tahir de Aydın memleket (o hastanesine getirilerek tedavi altına alınmışsa Bİ kurtarılmıyarak ölmüştür. amaraazan “etiği fenalıkları en kötü yağma- " Manisa; rmesimi,-| YANI fisi ziyaret etmiş, ihracat mah - sullerimizin Oambalâj ve ihraç tarzları hakkında »Yoblmi ü - dan malümat alm rofesör, İzmirde tesis edile- cek olan istasyonun yerini tetkik ve a ile meşğul olmaktadır. a giderek oradaki buğ - day kire hakkında tetki- at yapacaktır. Profesör AN tarikiyle İs - kürt fabrikasını, Antalyada ihra- cat ve ithalât Meeiyeedni tet kik eyliyecektir. Profesör Kasner Ege mınta - kasındaki çalışma tarzından son derece memnun olmuştur. Daelim sokakta Idürülen faizci Mies Ali Riza Bey ismin- de biri kahvehaneden çılap evine giderken sokakta öldürülmüştü. Katillerin iki kişi olduğu anla- şılmış, ikisi de yakalanmış ve lardan birisi cürmü itiraf etmiştir. y bekârdır. Faizci - likle geçinen ü Rıza Beyin ipo - tek suretile ve senetle verdiği pa- ere yn 15 bin lira olarak 2,5 kilo külçe'al- tmr da ihtisas mahkemesinde de- n altın.kacakcılı emanette mah fuz aki Varisi olmdr - ğı için Ali Rıza Beyin bütün ser - veti ve emlâki hükümete intikal et miştir. Bu yılın üzüm satışı İzmir, — Mevsim başlangı - cından şimdiye kadar üzüm ih - racatımız 25 bin tondur. Bu se - neki üzümlerimizin 100 kilosu vasati gi 19 florine satılmış- para 4 milyon lirayı geçmiştir. Geçen sene ayni zamandaki ihracat miktarı 25 bin tondu. Va- sati fiat 14 florin olduğuna göre &mlekete 2,5 milyon lira gir - beni mi Kiinrtan el ğunu görmüş ve zabıta) yi mi kanatan. der'in, Nan tarihi doldu- | fenalıklar o sulhun doğurduğ miktarları iki, üs bindi) ezdi. j ye palizemn fazla | yen şübitlerdeki bir ran ve taşıran hareketleri umumi | piçlerdir. Ve bunun başlıca mü- Vesuve yanar dağı yalnız iki şeh. | para girmiştir. Sene 5 A hanımın koltuk ekonomiye © zannolunduğundan | şebbipleri, üç, dört kişidir: Lloyd|ri mahvetti. : E ls iatleri: duğ i halde pek az tesir etmişti. George, Wilson, Clemenceau v: Lâkin bu adamlar..... daha çok yükseleceği anlaşıl - lerini R Küreiarz, gene, mihveri üze- | saire. Bu adamların beşeriyete (Ardı erteye) | maktadır. söylemişlerdir. KURUN'u. 7 Milli Romanı:20 Galiba on beş gün sonra idi. Bir gün (Ergin) den bir satır- lık bir telgraf geldi. ei in reisliğine ta- yin edilm Bu haber abin beraber (Ka- saba) da hemen ( duyuluverdi. (Ergin) in akrabamız olduğunu bilenler yaralandığı > zamanki erimizi nasıl samimt bir duyuşla anlattılarsa bu vazifeye gelişini de ayni temiz hislerle ge- mkilerde onun lâkırdısını "na biraz mersiye, mevlüt kokusu -— karıştırıyor. Burhan Cahit lip tebrik ettiler. Ergin bize uğramadan doğru Akhisara gitti. Buna bir mana veremedim. gün olsun dinlenmek, ği istemeyişi doğru değildi. Onun bizden kaçar gibi bu ka- dar yüksek bir vazife aşkiyle Ak- hisara yerleşmesi beni çok düşün- akat şimdi (Kasaba) da taze bir dedikodu başladı Mahmurenin kulağı delik.. Gi- rip çıktığı yerler çok. Onun için bir şey kaçırmıyor. pedi mii eee Beyin kı - zı Akhisar şanlı imi harebede kolunu kaybedip sakat kaldığı i için iie şimdi onu be - ğenmiyorm! Gençler re söylerken yaşlı: lar da köşelerden lâfa katılıyor- larmış: — Ne hain kızmış o.. Yazıklar olsun. Vicdanlı bir kız olsa lenmek şöyle dursun, başına tace- der alimallah! İL eN bir hanım da: 'uhaf şey, kocamla nişanlı e iii muharebesi ye late geldi. Bana haber gönüle iş — Ayağımdan yaralıyım. Belki de iyi olmaz. Belki de topal ka- lrım. Beni bu halimle o kabul et- n, n, gönül rızasiyle nişanımı el e veririm. dedi, gözlerim ya- rdı.: le şey mi olur. O benim talihim, Kısmetim.. Bunu nası! Vm geçirir. dedi, seve seve evlendin: Bu dedikodular erkekler arası- na bile yayılmış. Gene sağ olsu Mahmure, bana duyduklarını ye- tiştiriyor. Babamın çok seviştiği dostla» gün dair ii elesi nun hakkını tü kazaya bl 1 Kısmetini bozmi an kere lâfı eni .. a sına koymu: | dönmek ona NN e i p gö! rı bey |

Bu sayıdan diğer sayfalar: