18 Nisan 1929 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4

18 Nisan 1929 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İ royraz - boyunbdağıları ,wîlâ illiyet ASRIN UMDESİ nluN!l'.Tll 16 Nisan 1929 BUGÜNKÜ HAVA Rasathaneden aldığımız malt- mata nazaran dün azami hararet 10 asgart 6 idi. Bügün — havanın ve bülürlü. olması müte- meldir. FELEK Pangaltıda bir “ Yıldız , Ben görmedim fakat sözü- te itimat ettiğim bir dostum bana nakletti; Pangoltı civa- rında bir fırında çalışan bir satıcı, kadınlık âleminin gözdesi meşhur sinema artisti Ameri- kali Ronald Kolmana o kadar benziyormuş ki olur şey değil. Bu müşabeheti keşfeden ecnebi kız mektebi talebeleri sabah- dıyın fırınin önüne doluyorlar akşamları da - Şişli ve civarı sakinlerinden sinema meraklısı olanlar simit almaya geliyor- larmış. Şimdi fırının işi o kadar iyi gidiyormuş ki - sormayın. - İşin garibi satıcı bu rağbetin ha- kiki sebebini hâlâ bilmiyor Jırıncı da bu müşteri tezayüdü- nü fırın kapısının üstüne as- tığı at nalının tesirine ham- dediyormuş. Bir şehir mes'elesi Elimizin hamuru ile bizim de şehir işleri hakkında söz söylememiz doğru değil ama yne böyle bir hevesten kendi- mizi alamadık, İstanbulun muh 'elif yerlerinde şehrin imarına ait bir haylı inşaat vardır. Sakat bu inşaat ve imarat şehrin inkişaf istikametlerinin zıddınadır. Yangın yerlerinde ouz metroluk - caddeler - clli metroluk — Bulvarlar — yapılıyor, halbuki halk Maçkaya, Şişliye Taksime geliyor. O büyük caddelerden kimse geçemedi- ginden, ot bitiyor, ötede yürü- necek yol yok, Zannediyoruz ki bir şehrin hayat ve umran noktasından merkezi sıkleti bu gibi şeylerle değişmez. Hayat ve hareket cereyanlarının ka- nunları başkadır, onlar tahtı hükme alınamazlar. “ Felek , in mantıksızlığı * Akşam , refikimiz - ede- Siyat hayatımız hakkında bir önket açtı. Bir taktım erbabı edep fikirerini söyleyip duru- yorlar. - Edebiyat ile alâkam olmadığı gibi edip geçinen- 'erden olmadığım için bu ya- zıları dlake di ile okuyordum. Dünkü “ Â şam , da Orhan Seyfi Bey arkadaşımızın bu yolda bir cevabı inlişar etti. 'Orhan bey - edipler, şaiçler ve gazeteciler >akkında bir çok şeyler söylemiş, dediğim gibi bu beni aldkadar etmez. Yal- nız bizim arkadaş sözlerinin sonunda hiç sorulmadan ga- zefecilere sözü naklederek A- bidin Daver beyi methediyor, bunada biz karışmayız fakat Daveri methederken diyor ki : * Ben Doverin fıkralarında kna edici bir mantık bulayo- vrur Felekte bü yokl., ı_H:rppalv/ A Birader! Da. Küçuk 1929 hikâye Gülümseyin! Osman bir. duble bira daha getirttikten sonra: Maaşına neden zam yapıl- madığını anlamak istiyorsun haf Dedi. — Evet; iki senedir - hizmet ettiğin bir müessesede, ömrün oldukça aynı parayı mi alacaksın! Osman güldü: — Hayatn — garip - tecellileri vardır. Bak sana anlatayım. Bizim patronu bilirsin. Öküz Hasip bey namile maruftur ve sahiden de öküz gibi bir adamdır. Yazıhanede en sevdiği memur da benim. Onun bütün öküzlüğüne rağ- men, ben dama terbiyemi mu- hafaza ettim ve kuscursuz çalış- tim. Bundan altı gün evel bana bir fotograf merakı gelmişti. Her cuma makinemi alır kırlara çıkar, resim çekerdim. Bu en büyük zevkimdi. Bir Perşembe akşamı, yazıha- hancden çıkacağım esnada: — Patron istiyor; dediler.; Geri döndüm, odaya gidim. Patrcn — közlüklerinin — üstünden beni şöyle bir süzdü: — Gel bakalım Osman, dedi, sen fotograf çıkartıyormuşsun? — Biraz elendim. — Yenın ne yapacaksın? — . ——0 verin mantığını dışarı vuracak yegüne mantıksız — gazeteci Felek midir? Daver Beyin yazılarını beyenirken dbeyenme- diklerinizi — karıştırmaya — ne dlüzum varde ? Hem çümlece malüm olsun! Ben yazılarımda mugalata yaparım , onlarda mantık aramaya İüzüum yok. Eğer mugalatada — kemale va- rrsam benim mizahta tuttu- #um yolda gaye hasil olmuştur. Dünya mantık denilen köhne kaziye bağlarını karmaya ça- dışırken - Orhan Seyfi Bey bi raderimizin — mizahta — manlık araması bir asarı atika mu- hipliğinden başka bir şey te- dakki edilebilir mi ? I'TLFK | — tiş dendim — Yarın öyle yemeğine bana gel Beraber yemek yeriz, sonra da resim çıkararsın. Emredersiniz. efendim. Gece üyküm kaçtı.. Cumamı rabat geçiremeyecektim. Fakat ne çare.. Ertesi gün patronun evine gittim. Havadan, sudan bahsettik. Yemek sessiz. geçti. Ondan sönen göz — Totografçılığa intikal — etti. Patron: — Eh. dedi, haydı bahçeye çıkalımda resmimizi ah Bahçeye çıktık. Patron: Evela benim yalnız bir Tesmimi al, dedi. Küçük, yuvarlak - bir masaya dayandı. Ben makineyi hazıladım: “Kımıldamayınız.. Gülümseyi- niz!.., * Çıt . çt L Rölm alındı. Patron devölopman içn ilaç almış, küçük bir sandık odasını- da şambr nuvar yapmış Beraber odaya girdik. Ben pelikülü posülfite attım. Başladım çevirmeğe. Bir müddet sonra patron surdu: — Bir şey görünüyor mu ? — Henüz görünmüyor. İki dakka sonra 'pelikülü ç- kardım, baktım: Allah Allahl. Garip şeyi — Veriniz bakayım g Verdim, baktı: — Bune? diye haykırdı; aman, Öküz resmibu! -— Olamaz efendim. Fakat olmuştu. Pelikülde bir öküz resmi görünüyordu. Geçen hafta çektiğim - pelikülü banyo yapmamış ve üstüne de nun resmini çekmiştim. Fak, şimdi, pelikülde, patrondan ziyade | — öküzün rTesmi görünüyordu. Bin bir özür diledikten sonra gvimçe avdet ettim. İşte bunun için maaşıma zam yapılmadı. Kesilmediğine, kovul- madığıma şııkredıvnmm Seuİuef 2Milüyet, in e in edebi tefril (Suat Naci)ye gömlekler, G, sılaya, memleketinde nişarı- ,lısına giden bir mektepli gi- bi çıktı. Ve genç kız ta ista- syonda (Suat Naci) ile kar- şılaşıp yaylıya gecinceye ka bar tırnaklarna kadar ncş'e ve heyecan içinde idi, (Suat Naci) ona kasaba-| ğümleniyor, başı ateşten ya daki mevkii bir kaç kelime- İnıyordu. yle izaha kalkıpvaziyetini şüphe ve endişe içinde bıra- lil edemiyecek kadar sersem kınca genç kızın çic:klenen7di. Son bir haftanın birbiri- kalbi zehirli bir nefes geç- mış gibi karardı ve katıldı. kadım avculuğındaki bütür Sevincten titreven dud:ıkıı—ımahuetım, bütün iğfal ve|eski bir şarap gibi insanı ya - Köy hekımı şeker |cera kahramanlığı bir kâ- yaptırdı. Büyük valizin bir |bus haline geldi vene zaman ,tanesini sırf ona ait şeyler-|danberi görmediği o ince, le doldurdu. (İstanbul)dan|hassas ve nazik erkeğin |böyle sert ve kırıcı oluşun- Bürhan Cahit rı soldu, başını dolduran ma dan çok mütessir oldu. (Ha tice nine) ona : — Yoldan geldin kızım, haydi biraz daha ye! diye ik rama savaşırken (Genç kız) m lokmaları buğazında dü- (Suat Naci) kendini tah- İne karışan vakaları onun |teshir marifetini sıfıra in- dirmişti. (Sarı bağ) in bir dişi kap lana benziyen vahşi güzeli ona erkeklik hislerini tam bir vuzuhla duyurmuştu. Onu hatırladıkça damarları sertleşiyor, kalbi genişliyor âsâbı demir kesiliyor, ağzı ısırmak parçalamak, kolları ezmek, sıkmak ve acımak ili tiyaçlariyle geriliyor, hırs-|rinı latıryordu. Bunun yanında genç a- dam çamormanındaki esra- rengiz kadını erişilmesi in- sana adeta uhrevi bir zevk veren bir tarikei dünya zev- ki veriyordu. (Emine) bir- denbire çarpan, aldatan ve lezzetini bir hamlede veten kadınlar gibi değildi. Onun gözleri, yudum yudum içil- dikçe neş'e ve lezzet veren . |sı, OMEGA saati gibi kıymetli ŞEMBE 18 NISAN -F y itirakı hazin Şehremaneti ilânatı Hükümetimiz hesabma İngil- terede tahsilde iken ufuli hazi- ni ile âilemizi pek derin bir ma- teme gark eden Erenköy kız li- sesi mezunlarından sevgili , kı- zım Semiha Cevdetin Londra- dan celbedilen cenazesi bu gün- ki Perşembe günü saat 3 te Be- bek camii şerifinde namazı kır- hındıktan sonra Rumeli Nisarı- nn Kayalar mevkiünde istirahat gâhı ebediye tevdi kılmacaktır. Hak nuru rahmetine mazhar etsin Amin... Akreba ve ehibba- nın saat 3 te Bebek camiinde ha zır bulunmaları rica olunur. Merhumenin âilesi İrtihaller Evelce İleri — gazetesinde — idare memurluğu ctmiş olap son zaman- larda Lüleburgazda cozacılıkla meş gul” olan Celsl bey abiren irtihal etmiştir. Pek haluk, çalışkan bir genç olan Celal beyin vefetm kendini tan yanları pek mütcessir etmiştir. Allah rahmet etsin “.* Doktör Rusçuklüu Hakkı beyin hemişiresi Naciye Hanım ” velat etmiştir. Cenazesi bugün 10 da İstiklâl caddesinde Nemli zade apartımamııdan kaldırılacaktır. .. Harbiye Mektebinin onbeşin- vandiz redif livalığından müte- kait Bakırköylü Şevki Paşa sek sen sekiz yaşlarında irtihal ey- lemiş ve naşı mağfireti Üskü- İ ünden kaldırılarak de namazı badele- hmette aile kabris- tanma delnedilmiştir. Mevlâ gariki rahmet eyleye. 928 senesi Tedington beynel- milel müsabakasında Omegsa saati birinci, ve diğer bir Ome- ga 2 Incılığı ihraz etmiştir. O- mega saati mükemmel! ve yegâ- ne dakik saattir. Mevludu şerif kıraati Kefeli Zade Sabri beyin mah- dumu merhum Hakkı beyin vu- huna üthaf edilmek üzere yarm- ki Cuma günü Kadıköyünde Osman Ağa cemii şerifinde Cu- ma namazını müteakip mevludu şerif kıraat ettirileceğinden ar- zu buyuran ihvanı dinin teş- rifleri rica olunur. BAHSEDİLDİĞİNİ İŞİT'Fİ- NİZ Mİ? Neden?... BEYAZ ve MAVİ etiketli NESTLE çikolatasının nefaset cihetinden fevkalâde de- receyi bulduğunu? Bu öyle bir hakikattir ki yalnız bir tecrübe sizi de temin etmeğe kâfidir. Bu tecrübeyi memnuniyetle yapa- cağınıza şüphe yoktur çünki bu çikolatalarda (yaldızlı kâğıtla çikolata arasrndan) bulacağınız bu pusula size derhal PÖJO bi- sikletini, DEKKA gramofomu, ZAYİS İKON fotograf makina: ve dayanıklı fevkalâde bir ikra- miye kazandırmış olacaktır. rem ile vergi makpusları muh- tevi defterim zayi olmuştur. Ye nileri alınacağından hükümleri yoktur. Balatta Leblebiciler so- kağında 46 nitmerolu dükkânda “|mukim Lehlebici — Ankaranır. Yaban Abat karyesinden 87 nu- merolu Halil oğlu Yusuf. devamlı şımarık ve erkcqumış hal- gibi oldu. tattığı asabiyetini arttıran bu sah- nar. ne daha fazla devam edııml ci smıf mezunlarından olup Re- | Fatih yangın yerinde Aşık- paşa mahallesinin Haydar cad- desinde 96 yeni 60 eski numa ralı bodrum ve bir kattan iba- ret gâgir hane enkazının kapa- li zarf usulile furuhtu mukarrer bulunduğundan talip olanların şeraiti anlamak üzere hey'eti fenniyeye ve teklif mektupları- n hamilen yevmi muayene iha- le olan Mayısın 9uncu Perşen- be günü saat 15 te daire Encü- menine müracaatları ilân olu- nur. ... Şehremanetinden: — Galatada n eski Borsa Hanı içinde 6, 7, 8, Y1, 12, 34 numaralı odalar ki- raya verilmek için açık müzaye- deye konmuştur. 9 Mayıs 929 tarihinde ihalesi olacaktır. Ta- liplerin şartnameyi görmek için her gün müzayedeye girmek i- çin mezkür tarihte levazım mü- dürlüğüne gelmeleri. .** Samatyada Hacı Hüseyinağa mahallesinin iskele meydanı so- kağında 14 numaralı kahveha- ne önünde, deniz kenarında manet mali mahallin icara raptı mukarrer bulunduğundan talip olanların Mayısın 9 uncu Per- şenbe günü saat 15 te daire En- cümenine müracaatları ilân olu- nur, Ğ *.* Şehremanetinden: Hasköyde kiremitçi Ahmet celebi mahal- lesinde Hasköy caddesinde 4/4 numaralı sinama mahalli kira- ya verilmek için kapalı zarfla müzayedeye konmuştur. Talip- lerin şartname almak için her gün levazım müdürlüğüne gel- meleri teklif mektuplarını da ihale günü olan 9 Mayıs 929 Perşenbe günü saat on beşe ka- dar mezkür müdürlüğe verme- leri. ... Şehremanetinden: Galatada ka- raköy caddesinde 11/18, 4/4, 5/6, 6/8, 8/12 mumaralı dük- kânlara Borsa Hanmın Karaköy caddesindeki kapının methalin- de 14/1 No.hı camekân, karaköy caddesinde 10/16 numaralı dük- kân ile arkasında bulunan Bor- sa Hanı içinde 17 numaralı Oda kiraya verilmek için ayrı ayrı kapalı zarfla müzayedeye kan- muştur, Talipleri nşartname al- mak için her gün levazım mü- dürlüğüne gelmeleri teklif mek tuplarını da ihale günü olan 9 Mayıs 929 Perşenbe günü saat on beşe kadar mezkür müdür- lüğe vermeleri. ** Şehremanetinden: Şehrema- neti için şoselerde kullanılmak üzere otuz ton souk asfalt kapa- İr zarfla münakasaya konulmuç- tur, Taliplerin sartname almak için her gün levazıma müracâ- atları teklif mektuplarını da © Mayıs Perşenbe günü saat on beşe kadar vermeleri. ! TİYATRO VE SİNEMALAR ZAYİ: Derununda nufus tezke-| Naşit Bey temsilleri ııı. et Uyatrosunda “bu akşam ge- Azifin hilesi operet 3 perde vatansız Dıram 1 perde Dane, Varyete Locat 200 Mevki 30 Duhüliye 20 Kadıköy Süreyya - sineması ŞEHRAZAT İhema safonunda teşhir edilmektedir. her, türlü —evsafh KİRALIK fevkalâde bir oda elektirik haya gazı terkos telefon hizmetçi ve teshiniye hepsi dabil fiat çok ehvendir Menfaatiniz için bir Bankasının Galata, İstanbul ve Bey- oğlu Daireleri 23 Nisan 920 Salı günü kanahı bulemacaktır. YA Rejisör MİŞEL KERTEZİN son eseri YATFIRTINALARI Heyecanlı modern dram. Mümessilleri DOLORES KOSTELLO, BETİ BLAYT, VARNER OLAND, MALKOM MAK GREKOR ilâveten iki kısımlık komedi ve pate rövü varyete proğramında HANSI VİLLS — tarafından — fevkaltde numaralar eksantrik şarkılar Bo akşam MAJİK SİNEMASINDA Artür Şintzlerin meşhur piyesinden müktebes İHTİRAS KURBANI filminin ilk iraesi Dilber ve sevimli EVLİN HOLT tarafından tet edilmekte olan bu son derece dramatik vehissi sinema eseri onu Madetine nail olacık temaşakiran üzerinde derin bir tesir uıııuaını— - İlüveten; SPOR VE GENÇLİK serisinden bir HOKEY MAÇI Her akşam ile Cuma Comartesi Ve Pazar günlerinin 14-30 ve 16-90 matinelerinde Berlinin SKALÂ tiyatrosundan BARRY AND BAKK in pek eğlenceli musiki ve canbazlık numuneleri tayın şah eseri, AN,ıew ve SÜZI VERNON temsili ÇILGIN BAKİRE filmi dün akşam e MELEK — SİNEMISINDI azim bir balk kitlesi huzurunda irse edilmiş ve emsalsiz bir mu- İçin bilederi muhafaza ediniz. İk- ramiyeler dün akşamdan beri si- BRİGİT HELM HL Sinemasının film _ı“:"k'“ sevdiği yeni Valamtino ÇILGIN BAKİREİİ| VİLLİ FRİ Alasini cakiben de RUT VEYLER in 2KIRMIZI GÜL ee p *t ee ee LA BEL HELEN Üİ COŞKUN ZEND filimleri gösterildikten sonra ikra- filminda Hik - irsesi miyeler keşide edilecektir. Gala ııılıum:rııl DOKTOT BEYLERE Son derece temiz ve prezapntabi Müzimeyi — baiz | aç MUAYENEHANE ""“ mefruş iki salon ve kere görmek kâfidir Sultanmahmut türbesi sabık Hilâlizhmer binası İLAN $H OMil münasebetile “Osmanlı | B" her keti olan İspanyayı musavver — filmi büyük bir halk kütlesi fından medid ve — sürekli alkışlanmıştır. İlâveten iki kısamti | kabkahalı bir komedi. mübayaa — edilecekdir zarlık 22/4/929 Pazart€ | nü saat 14 da İstanbulda F, n paşada Jandarma İmalât nb sinde icra edilecekdir p imalâthanede tevzi olunu! / Koşunuz! koşun! Çakmakçılarda iındadi yüzile küş tüy yastık iki lirtedi | u Kilo e 125 kuruştan V Küştüylerine —mahsus — küf ğ İSPANTOL. GÜZELİ İLÂN SHÇ 1400 KDK ada Mıh Pazarlık öRİ Çeşme Üi kuş tüyü fahrik ondört, şilte onbeş İ tenkte Mevcuttur. "» şaşırmış kalmışken (Leylâ) (çekti, gitti. Damarlar şişer ve ya-| Buhdkımkagğnu VG (Hatice nine) '(Suat Naci) olacağına şüphe genç kızın odasını bir daha karşı karşıya kaldıkları za-|Naci) yi süzdü. Bu bâ yoktu. Genç adam bu birhi-|gözden geçirdi. Sonra onla man genç adam misafirine da okadar zalim bır rine zıt iki kutup arasında ra hoşluk dileyerek kapıyı hoş görünmek, biraz mazil|vardı ki genç adam onâ davranmak lüzumunu his-|laşırken takındığı i M Uzun aşk mevsimleri ge- setti. Ve mütemadiyen içti- kir tavrun biçarelii l"lyle araya girince itidali-|çirdikten sonra aylarca bir- gi sigarasının dumanlarını kendi de utandı. . ni, mukavemetini kaybcdcr birlerinin hayali ve hasretiy seyreden (Leylâ) nın yanı- j|le yaşayan iki gencin bir ça- Şimdi, (İstanbul) âlemle tı altında başbaşa kalışı bu- rinde her gencin erişemiye- lutların ve yıldırım!ların gür fen ti. lşte kaldık biz bize, . '(S. Naci) eşelenen ceği zevkleri kendisinden leyip parlayışları gibi ziya- Anlat bakalım, ne var, ne bu genç kızla biraz lar, akisler, heyecanlar hal- yök, (İstanbul) ne Jsonra başbaşa kalacağını dü keder, şünerek sevineceği yerde kan bir lâv seli gibi yaka ya bir yaklaşmadan (Hatice nine) nin kendileri ka akar. a geçti: Kemikler müzap birine dosluk göstermek ni bırakıp gitmesinden kor-|olmuş maden gibi kâh elâs- mecburiyetinde olan iki ah- kar gibi yemeğini mümkün tiki olur, açılız, kâh incimat pabın, iki aşinanırn soğuk lâ olduğu kadar agıı yiyor, ye eder katılır ve etler keskin tifelerine benziyen bu neza- l mekten sonrası için (Hatice'alevler gibi birbirini yalaya keti hissetmiyece't kadar ga masada, çenesi avuç nine) ye bir çok işler bulu-&yahya uzanır, - gerilir, krv-|fil ve cahil değildi yordu. Fakat iki tarafın da rılır, ve yanar, yanar, |hul erkeğin ucuz bi vaş yavaş sarhoşediyordu.) yecekti. Yemek | yendı. kah-|kurtulunmaz - bir nasibidir. Inın bütün iştihasiyle Dü g Fakat bu sarhoşluğun pek'veler içildi. İş ile (Leylâ) mde? (Leylâ) hasret!! ve sıcık du. ade bir cephi zafi bir (Bar) artisti gibi ( (Leylâ) nın bir taz€ $ yaprağına benziyen Y” — Ehh, küşçuk hanıme- sabiyetten yavaş yavaş sıcakla! kıvılcımlandığını hiss€ anlamaktan gele nblf ve teessür yendi. Dakikalar bir biblo gibi duruy? Masasına çaz'nldrgv meç vi dalgalar halin' İ 18- kıvnla çıkın si| alevlet İ kül Genç kıza ka!!' enin sakat old onun arttı. Genç kıZ

Bu sayıdan diğer sayfalar: