25 Temmuz 1929 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 2

25 Temmuz 1929 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ATEPEDELENLİ ALUPAŞA ve VASİLİ Sen deli misin ? Hiç olmazsa görmek istediği adamlara izin verin gidip gönlünü Killiyetin kelrikası 72 Sazendeler doğru Hurşit Pa-! şaya koştular. Serasker onların gelmesini bekliyordu. Yanmda Köse Mehmet Paşa vardı, | Huzşit Paşa Tepedelenlinin | mektubunu okuyunca gülümse-| di. Eh.. Artık işkilli tilkinin emniyetini kazandığına şüphe- si kalmamıştı, Zaten Seraskerin | istediği de bu idi. Ah! bir defa punduna getirerek Yanya kale-| sini eline geçirerek o canım haz , neleri kurtarabilseydi.. O za- man adada tek başına kalacak olan Ali ile nasıl anlaşacağını bir kendisi bir de yeri göğü ya-,; ratan Allah bilirdi. Hurşit paşa ayakta bekliyen | çalgrerlara sordu: | — Ali paşa nerde oturuyor.| Bizim sizi götüren iç oğlanı iyi belliyememiş! — Manastırda paşam. — Manastır. göl lsnarisdh| mı? —Çok yakın, hemen şuradan — Ya yanında kaç tüfen var? Çalgıcılar Seraskerin ne de- mek istediğini hemen anlayıver diler: Kaç Tüfek var? Diye sor- mak kaç silâhlı adamı var? De- mekti. — On tane bizim gördüğü- ' müz! Dediler. — Peki,. Varın istirahat e- din, Hurşit paşanın eski kethüda- &ı Mehmet paşa oturduğu yer- de dişlerile ağzma sarkan kırçıl bıyıklarını yiyordu. Efendisi Hurşit paşanın mık sadını bir türlü anlıyamıyor gi- diyordu. Bir defa Ali paşaya AÂ- man vadedilmiş affı için Istan- bula «Telhise bile - yazılmıştı. Ya şimdi onun bulunduğu yeri sorup süal ederek yanında kaç silâhlı olduğunu öğrenmek iste- mek te ne oluyordu? z Hurşit paşa gülerekten dedi — Mehmet, Ali ne yazmış bi- Tiyor musun? — Sultanım diriğetmezse öğ- renelimt — Al, oku. Beni istiyor! — Ya, elendim gitmiyecek mi? — Sen deli misin? Onun ya- nımna ne diye gideceğim? Canından bezmiş herif beni öldürsün diye mi? — Ama Sultanım öyle buyür muş, o da emniyet edip Adaya, eçmişti! p Hurşit paşa gözlerini açarak boynunu Mehmet paşaya uzat- tı. Bir «sır> verecekmiş gibi ağ- zı yüzü oynadı; fakat sustu. Bir şey söylemedi. Az sonra da: ğ — Zahir öyle. Bak sen, biz orasmı unutmuştuk. Hele Istan buldan Ferman gelsin de öyle yüz aklığıile gider muştularız!| Mehmet paşa elindeki muslayı okuyordu: — Benim efendim hiç olmaz sa görmek istediği adamlara - zin verin gidip gönlünü alsın- lar. — Onlar giderler mi? Sen ol- sn gider misin? —1 Mehmet Paşa başmı önüne eğdi. Hurşit Paşa: — Bakalım. Herifleri buraya çağırt. Belki gitmek istiyen bu- lunur, Hem Alinin bize emni- yeti artar. “Dedi. Karargâhta bulunan Te pedelenlinin eski adamlarını ça dıra istediler. Üçü oradaydı. Yalnız İlyas yoktu. 'Tahir Abbasla Elmas ve A- ğo Vasyari Hurşit Paşanm ç dırına girip karşısına diz tiler. Hurşit Paşa: km beyler, ağalar. görüşmek isti yor len izin istiyen gitsin. Nasıl olsa bugün yarın affedi- lecek değil mi? Ağo Vasyari ile Elmas: — Biz ona gidemeyiz. Ali Pa ga bizi eline geçirirse parçala- alsınlar AYHAN tır. dediler. Hurşit Paşa bıyık altmdan manalı manalı gülüyor du: — O affedileceğini bilir, On dan ötürü size ilişmez. Adada çok sıkılıyormuş. Hem eski e- fendinizdir, Af kâğıdı yazıldı- |&imr benim akşama sabaha ce- vap beklediğimi memnun bile olur? Serasker bu sözleri söyler- ken yüzünde ve gözlerinde alt- tan alta alay eden adamların hu susiyetleri sezilip okunuyordu. Biri de bunun farkıa varma | miştu Yalnız Tahir Abbas “af” söylerseniz kelimesi ağzından çıkarken Se-| tit raskerin gülümser gibi olduğu- nun farına varmıştı. Koşup Se- raskerin elini öptü: — Ben gidecöğim. Öldürür- se beni öldürsün. dedi. Hurşit Paşaya acı acı yalvardı: — Ho,. Paşa. Ali Paşaya kıymıyacağına bize söz ver. O- nun taksiratı inkmı. Ama hiz- meti de var. İşte arkadaşların yüzleri! Ötekiler ses çıkarmadılar. Ta hir Abbas Hurşit Paşayı müş-| kül vaziyete sokmuşty. Şu azı- h Arnavut Bölükbaşılara söz| vermek hayli zor şeydi. Hurşit | Paşa ordusunda bulunan müslü man Arnavutların üzerinde her birinin başka başka nüfuzu var- dı. Hurşit Paşa: şayı öldürtmek istemesi Tahir- le Ağoya pek dokunmuştu. Bun ca ekmeğini yedikleri adama za ten fenalık etmişlerdi. Üstelik bir de canına kastettirmek iste- mekt!.. İşte bumu affedemi- yorlardı. Elmas kebesini, heğbesini a- larak Hurşit Paşanın kaftan- cısınım çadırına gidip yerleşti.| Tahir Abbas Ağo Vasyâri i-| le kaldı. Az sonra çadırlarına Silâhtar İlyas girdi. Tiyas sabahtanberi ordugâhın alt başındaki Arnavut gönülli lerin kumandanlariyle görüş- müştü. Ancak şimdi dönüyordu Ali Paşanın kendileriyle gö- rüşmek istediğini ona da anla tılar. Vah zavallı adam! Kimbi-| giltere hükümeti için de muta| lir ne kadar sıkılmış olacak ki böyle kendileriyle görüşmek is- tiyordu! Tahir:; — Ben gideceğim, dedi. İl- yas seslenmedi. Elmasın Hur- şit Paşaya söylediği sözler üze- rine münakaşa ettiler. İlyas ta Ali Paşanm öldürülmesine ta- raftar değildi. Ne kadar olsa pa umk saçlı cesur ihtiyara acıyor lardı. Bitmedi Tomnist lit 1300 kişi futuldu ve islicvap edildi.. Paris, 23 (A.A.) — Komünistler taratından yapılan mitingin sonunda, İpolis hüviyetlerini tespit için1,300 ki Şiyi istiçvap etmiştir. Bunlardan 16 #1 polis komiserliğine götürülmüüş, 10 İu tevkif edilmiştir. Bu tevkif edilen lerin 6 at ecnebi olap hudut haricine çıkarılacaktır. DAHİLİ EMNİYETİ TEHDİT Paris, 23 (AA.) — M. Barthou 'nun riyaseti altında in'ikat eden mü- komünistlerin 1 yapmakta olduk- te lan tevkifler hakkında tet kikatta bulunmuştur. Konferans “Vil lencuve - Saint - Georges” te tevkil edilen 96 komünisti devletin dahili emniyetine karşı Fesat tertibatında bulunmak cürmüyle ittiham — etmiş- tir. HER TARAFTA TAHARRİYAT Paris, 24 (A.A.) — Komünistler mehatilinde gece taharriyat devam |etmiş, bir çok vesikalar ve üç roveb ver müsadere edilmiştir. Umuml kos münist mesai konfederasyonu, kâti- bi umumisi Dudi Heux tevkif edilmiş ir. Rusya ile münasebat Londra, 23 (ALA) — Avam kamarasında dermeyan olunan bir istizaha cevap veren M. Hen derson İngiltere ile Rusya ara- sında muallak mesaili bir hal çaresini bulmak üzre Londraya salâhiyeti tammeyi haiz bir Rus murahhasının izamına dair Mos kovaya vaki olan davete Sovyet hükümetince henüz cevap veril- mediğini söylemiştir. Moskova, 24 (A.A) — Sov- yetlerin Paristeki riri, Lond- rTa hükümetile müzakerat icrası- 'na memur edilmiştir. Rende tetkik komisyonu Londra, 28 (A.A) — Sahai fealiyeti Ren eyaleti olacak o- lan tetkik ve uzlaşma komisyo- nunun teşkil ve tesisine İngilte- rece iştirak olunacağına dair hü kümeti sabıka tarafından girişi len taahhüde sadık kalmağa şimdiki hükümetin kendini mec bur addedip etmediğine dair a- yam kamarasında irad olunan bir suale çevaben hariciye nazı- rı, böyle bir vaziyetin vücude getirilmesi hususunda Cenev- rede ittihaz olunan kararın İn- İolduğunu söyledikten sonra mu taşavver komisyonun — tarzı te- şekkülünü — dairci faaliyetini, maksadı tesisini ve müddeti de- vamımı tayin için pek yakında tespit edilecek olan tamirat kon feransının içtimamdan evel hü- kümetin bu bapta herhangi bir taahhüt altıma girmek niyetin- de olmadığını söylemiştir. Londra, 24 (A.A) — İngiliz parlamentosu üç ay için tatil et- miştir. — ——— -a— —— iliyetin bülük anketi ( Birinet sahifeden mabad | Sultanlar çıktı, devirdi.. Ve nihayet| irfan güneşinin ziyasına — hail olan taassup perdesini milletinin yüzün- den çekip düşürdü. Bütün bu mücadele ve — zaferler, Dehanın hazırladığı en büyük eserin tahakkuku için, Türk milletinc Şar-| kın küflü zihaiyetinden kurtulmuş ve Garptan gelen ilim ve irfan güne şinin nurlariyle aydınlanmış yeni bir hayat vermek. içindir. şte en büyük esex bu yeni hayat- tır. b ŞEVKET MEMEDALİ| Aakara Hukuk mektebi pro- fesörlerinden ... Z. FAHRİ BEYİN CEYABI Gazinin en büyük eseri cepbede Türk ordusuna Akdenizi gösteren, memleket içinde de halkr muasır me-| deniyetin yoluna sokan işaretleridii Şüphesiz bu işaretlerin altında giz-| lenen düşünceler ve duyyular, her Türkün ruhunda — yaşıyordu. Fakat <Düşünmek» «Duymak» başka, «Di- lemek» «Yapmaks» başkadır. — Zaten itade sahasında büyüklük gösteren- lerin orta adamlardan — ayrıldıklarr| nokta da budur, | «Garis, işte, bu Çeşit insanlardan biridit. - Düşündüklerimizi — vareden| içtimai kudret «Gazi> de mümessili-| ni buldu. Bunun için dir ki «Cazi> nin en büyük eserini «İrade> sinde görmek ea derlitoplu görüştür. Be-| şeri iradenin, hamlelerini kaydeden tarihin kalemi, Türk ordusuna Ak- denizi gösteren, Türk halkını özle- diği medeniyete sokan işaretlerin sahibine müstesna bir yer ayıracak- tır. ZİYAETTİN FAHRİ İLYAS SAMİ B.İN CEVABI Gazinin mütenevvi ve muhtelif ic raati arasında hangisi en büyüğü- dür? Bu icraati birbirinden — ayırmak; kabil olamaz. Çünkü hepsi ahenktar ve mantıkdi bir kül teşkil eder. Haki- kati hâlde bunların cümlesi — birdi Böyle olunca teftik mümkün değil- İdir. Her tcrant yerindedir; diğeri 1- le mukayese edilmesi kabü değildir.) suali sormak, beden azasındanı hangisi daha iyidr? suali gibidir. © halde en büyük eser bu icraat ve| inkılâbatın saiki olan Gayedir. Bu gaye, bütün bu eserler ile Tür- kiyeyi medeniler zümresine ilhak et mek; yani Türklere insanca yaşa- mak hakkıne vermektir. Bitlis meb'asa |büstü bir Amerikalıya 7 milyon | çç İLYAS SAMİ Rusyadıa Tavassut mu Moskova hüküme- tine itidal tavsiye edi Paris, 23 ÇA.A.) — Rusların, Çin-, Rus ihtilâfi hakkında Pransa nın ta- vassutünu kabülden imtina etmiş ol- duklarına dair Moskovadan gelen tel grafname münasebetiyle, M, - Briand in gerek Rusya ve gerek Çine itidal tavsiye ve askeri her türlü harekâtın Briand - Kellog misakınin — neticesi| olan beynelmilel tşahhildata mugayir edilmektedir. RUSLAR BİR GEMİ ZAPTETTİLER Pekin, 23 ÇA.A.) — Pekin hükü metinin, Pekin ve Tientsindeki R! konsolosları ile konsoloshane memur- larının pasaportlarını vermekten im- tina etmesinden mütevellit — hadise halledilmiştir. Mokdenden bildirildi- ğine göre, şimal kıtaatıra —mensup 50,000 kişi 90 parça top İle müceh- hez olduğu halde hududa doğru ile- Sırbistanda ahberler Kadriye . ve rülekasının muhakemesi | Istanbuldan giden ifadelefji Bulyarlara karşı (ü olduğunu ihtar eylemiş olduğu tasrih| kedüz Sırpların mezalim yaplığın- dan Şikâyel etdiyorlar Sofya, 23 (ALA)— Gazeteler Nöyyi mu- ahedesince Yugoslavyaya teckedilen hudut boyundaki Bulgar nüfüsanunt vaziyetinin fenalığını yazıyor. (Dalna Novlia) köyün- deti İvan Voçel ayın on ikisinde katledi Mmiştir. Ayni köyün belediye reisi tevkil edilmiş ve on gündenberi ne olduğu anla- şılamamıştır. Nazirica köyünden bir sile tevkif edilerek meçbul bir istikamete sev- miştir. Evde yalnız anasmun kı dan koparılan dört aylık bir yavradan başka kimse kalmamıştır. Mileviç ve İzvor| köylerinde taharriyat yapılmış, ihtiyarlar sopa ile döğülmüş ve kocası Yagonlav or- dusunda hizmette bulunan Gorno isminde- ki kağınn jandarmalar tarafından ırzına tecavüz edilmiştir. Ricevo kö) Akna Stabkova ismindeki kadın ayni akıbete uğramıştır. Gona Nevlia köyünde birkaç ceset bulunmuştar. Dimitrof ismiade 75 lik bir ihtiyara hudut postaları taralından işkence edilmiş ve hududu bin müşkülüt- la geçtikten sonra hastaneye yatırılmıştır. Bulgaristandan gelen dört amele keza meç- hul bir istikamete sevkedilmiştir. TİCARET NAZIRI İSTİFA ETTİ rilemektedir. Amour nehri üzerinde İki Çin ticaret gemisinin Rus harp sefineleri tarafından zaptedilmiş ol- duğu teeyyüt etmektedir. ÇIN TEMİNAT VERDİ Paris, 23 (AA.) — Çin wefiri, Çin - Rus ihtilâfmn muslihane bir | tarzda halli için vuku bulan — tavas- sutundan dolayı M. Briand a teşel kür etimiştir. Sefir, M. Briand a Çi- nin beynelmilel taahhüdata riayet e- deceğine dair teminat vermiş ve mem leketinin meselenin sulhan halledil- mesi arzusunda olduğunu söylemiş- | Nanken, 24; (ALA.) — Salâhiyet- tar bir menbadan Röyter ajansına bil diriliyor: Çin etkânı — hükümetinin Sovyet arazisini istilâ humusunda be- yaz Rusları kullanacağı haberi aslu esastan aridir. Çinin Rusyaya karşı harbetmek niyetinde — olmadığı ve beyaz Ruslara yardım etmek suretin | deki herhangi bir plâna muzaheret etmiyeceği kat'i surette temin edil- mektedir. ŞİMENDİFER İŞLİYOR Mokden, 24 (A.A.) — Çin arazi- sinde kdin Khimnis teki Şark gimen diferinin münakalâtı bermutat devam etmektedir. Rakat, Manchulie ile Sui finho arasındaki münakalât kesilmiş- tir, Çünkü şarka giden ve dan gelen trenlEf artik Çin toprağın- dan geçmemektedir. Ingiltereni — variyeti Londra, 23 (A.A) — Harp aleyhindeki Kellog muahedesi Rüsya ve Çin hükümetleri tara- fından nakzedildiği takdirde bu nun ihlâl eden taraf ile artık mü nasebatı diplomatikiye idame etmemeği Britanya hükümeti- nin deruhte eylemeğe hazır o- lup olmadığı zemnımda avam kal marasında sorulan bir suale ce- vap veren hariciye nazırı M.| Henderson mezkür muahedeye tarafeynden hangisinin riayet etmediği veya etmiyeceği nok-| tası sabit olmadıkça istenilen | tarzda bir tahhüde girişilmesi | sulhun âlf menfaatlerine muga- yir olacağını söylemiştir. | Cemiyeti akvama müracaat Pekin, 24 (A.A) — Nankin fımdan bir taarruz vukuu takdi- rine sulhu cebren idame etmesi için cemiyeti akvama müracaa- ta karar vermiştir. AVgyza tanan dlan BAŞVEKİLİN HASTALIĞI Berlin, 28 (A.A.) — M.. Müller in sıhhi vazıyeti hakkında Haydel- bergten gelen haberler, itminanbahş olmakta berdevamdır. Ateş — düşmüş| ve hasta ameliyattan beri ilk defa 0- larak, etrafındakilerle alâkadar olmuş| tur. Mamafi, doktorlar daima ihtiya- gl bir linan küllanıyorlar. Bu günden itibaren M. Stresemann Baldvildun- gen de tedavisini takip edecektir. —JH— EN SÜRATLİ GEMİ Nevyork, 24 (A-A.) — Jean Tiz- ber namındaki Pransır kumpanyas> man Pransız müdirilumum! — muavini, PFransadan avdetinde hali harzırda ip- liyen gemilerin hepsinden daha sü- ratli bir geminin inşasını vadetmiş ve böyle bir gemiye ait plânların ikmal) edilmek üzre olduğunu ilâve eylemiş tir. , Blerio tayyaresi Londra, 24 (A.A) — Man- şin havadan geçilmesinin vyir- minci yıl dönümü şerefine, ya- rın Louis Bleriot nun tayyaresi Londradaki hava işleri cemiye- ti kraliyesinde teşhir edilecek- tir. Meşhur bir heykel Londra, 24 (A.A) — Was- hükümeti Rus kuvvetleri tara- * Belgrat, 22 (A.A.)— Ticaret nazırı Va. | ua nsmın sebapleri hakkında mat- hunta bulunarak, siraat kanunu Tüyühasının aynen kabalü hususunda rerar â kahinenin ;:ıdlıı fa ettiğini fakat Yugorlav olarak ezifesini a edeceğini beyam etmiş ve, ifkoviç Hükümetinin icaatmı methetmiş- Konferansa hazırlık Belgrat, 24 (ALA) — Yugos| lavyanın Paris ve Londra sefir- leri beynelmilel siyasi konfe- ransa gidecek murahhasa veri- cek talimati hazırlamak Üüzre buraya gelmişlerdir. lüyihayı tetkike tâbi tutmak istediğimi ve| bir bir yalsız bu sebepten dolayı İsti-| Nimet Izmir, 24 (Milliyet) — Kndri- ye H. ve rüfhkasının muhakeme- lerine bugün de — devam edil- mistir. Celse açılır açılmaz İstan- bulda alınan ifadeler okunmuştur. Bu ifadelerd Kadriyenin Mısırda bâzı yaramazlıklar yaptığı, Na- | dide hanımin geçimsizliği, Na- sırın ihtirası, Hanlde hanımın ise kendi ballade olduğu beyan olunuyordu, Kadriye H. m bu ifadeler üzerine sinirlendi, yaramazlık meselesini — şiddede — reddetti. Nadide H. Ise? — Kırk sene kocamla geçla- dim. Geçimsiz olsam bu olur- muydu, dedi. Diğer mazaunlar ise bir şey söylemediler. Muhâkeme Hayri- ye hanımın — gelecek olan ifa- desine Intizaren cumartesi günü ne talik edilmiştir. MUHAKEME TAFSILÂTI izmir, 24 (A.A. ) — Kadriye H. davasına bu gün Ağır ceza mahemesinde devam edilmiştir. Eczacı Vedat beyim refikası hanımın ifadesinde maz- nunların ahvali hususiyolerine vakıf olmadığı, sul kasta delâ- let edecek bir şey görmediğini ahmut Zekinin zevcesi olduğu diriliyordu. Ayşe hamım aynı ifadede bulundu. Ötelci — Mariya Kadriye — hamımın — biradelr , WHadesinde Nasır bey ile ve — çocuk - ları İle kucağında olduğu Kald> geldiklerini tebdili hava edecek- Atina ;m İnkıta.. Artık müzakere diye bir şey yoktur... Atina, 19 (Milliyet) — Bu mektu- buma teessüflebaşlamak mecburiyetin deyim, Çünkü evvelce yürüttüğümüz tahminler gene tecsüfle söyliyelim ki tahakkuk etmiştir. Ankarada ce- reyan etmekte olan — 'Türk - Yunan müzakeratı artık kat'i surette inkı- taa uğradı mı, yoksa daha münasip bir zamana mı talik edildi. .? Her ne) olursa olsun şurası bes belli ki artık tarafeyn arasında müzakere diye bir şey kalmamıştır. Müzakerat şimdiye kadar — zaten dusem bir halde hiç ilerilemiyordu. Bizim taraf hiç süphesiz bir vasıl olmak için her şeyi yaptı, hüs- nü niyetinin derecesini çok iyi göster di. Yunanlılar da itilâfa vasıl olmağı çok istediklerini, kendilerince lâzım gelen her şeyi yaptıklarını iddia edip duruyorlar. Kim bilir belki de her gey bitti, müzakerat inkitaa oğradı diye ümidi kesmek caiz değildir. Fakat buğün muhakkak olan — şey müzakeratın artık kalmış olduğudur. Yahut şu da var ki müzakerat de- vam ederken bir İtillf arilesinde bu- lunulguğu zannile nikbin — olmakta belki de çok acele edildi. Müzakere edilen mesail ciddi, ka- rışık bir takım işlerdi. Bu işler yab- mız iki devleti değil, belki bir çok efradı da yakından alâkadar ediyor- V M. Venizeloa ahiren söylediği bir nutukta ezcümle diyordu ki: Her iki tarafın hükümetleri hüsnü niyet gösterdiler. Ümit edelim ki her| ikd tarafı memnun edecek bir — itilâf hasıl olsun. Bununla beraber mual- laktati mali mesail o kadar ehemmi- yetlidir ki bununla her iki memleket te binlerce kişi alâkadarlardır. - Bu- nun için müzakerat her iki huküme- tin de istemediği bir halde ağır ağır cereyan etmiştir.» Fakat şunu da söylemeli ki M. Ve nizelosun bahsettiği müşkülâtr anla makla beraber öyle bir takım mesail vardır ki bunları hakikaten Yunanlı- lar tarafından hüsnü niyet — göster- mek şartile halletmek kabil olabilir- di. Lâkin bunun için bir takım Yunan | gazetelerinin müzakeratı bulundura- cak surette neşriyatta bulunmamala mı icap ederdi. Halbuki Yunan gaze- teleri dalma müşkülâtı bizim çıkardı unuz iddia edip durdular. PASAPORT MESELESİ NEDİR..? Şu günlerde sek sık söylenen bir mesele vardır ki bu da mahut Osman, x hükümeti ile İstanbul. dan çıkmış olan Rumların avdetleri| meşeleşidir. Yunanlılar bu kabil Rum ların tekrar Türkiyeye avdetlerinde iarar ediyorlar. Fakat bu iş öyle ko- lay değildir. Bu meselenin Tevfik) Rüştü Bey ile M. Papa arasında fil. hakika bu meselenin müzakeresine | temes edilip edilmediğini — bilmiyo- rum. Eğer böyle dahilt mahiyette o- lan bir meselenin müzakerci tarafı-|© hington nun Fransız heykeltraş larından Loudon un eseri olan franga satmıştır. mızdan kabul edilmiş ise bu da bizim leri ve ara sıra Nasır beyla zi- Rus - ingiliz Moskova, 23 (A.A) — Norveç maslahatgüzan M. D temmuz tarihli ve İngiliz hükümetinin Sovyot Rusya İle ıT matik münasebatı yenidea tesise zerine Kadriye sinirlenmişi yaret ettiğini, bir hafta çocuğu alap kittiklerini Kadri bey #fadesinde Vefik, yin vekili olduğunu, Nasıf Aaynı yazıbanede tanıdığım! ledi. Mahmut Celâl beyin sinde gaz meselesi için lerine gelip gittiği a orada tamdığı Me ronun Vefik beyle Ingilizlef rasında mutavassıt oiduği Nasır bey hakkında mali olmadığı bildiriliyordu. Reis bey Kadriye haalif ne diyeceğini sordu. Kadriye H. — Nimet h tanımam Mısırda bir şeyler İFİ miş ocları söylüyor. Ayşe d munı vapurda tanıdım. ahvali hususiyeme ait bir söylememiştir. İmamın çınadır. demiştir. Vefik B. len İşlerini ettikten sonra Avukat KefÜ) beyin Hadesine geçilmiş, di ümümiye bukük müşaviri | Kadriye hanımın Mahmut den alacağı para için kendifi müracaat ettiğini, asabi gunu Nasır beyin haris balf| duğünü söylemiştir. Nadide P| men dirliksirliği reddederek cası e 14 müddet yaşadı!” söylemiştir. Tevfik Kâmit beyin zev€ nin İstinabesi — gelmediğii telgrafle İstenmesine ve mi kemenin cumartesiye - t karar verlidi. münasebati " —osrorARUE oDi mavafakatlai bildiren Kürahan lmzasile verilen cevabi nota M. Daniyelsene edilmiştir. Yüksek mühendis me Ankara, 24 (telefonla) — Naf Yekâletine merbut bütçe İle idare olunan ve Darülfunun gibi şahaiyeti kikemiyeyi haiz yüksek — mühendis, mektebi - nizamnamesinin vaz'ı Heyeti Vekilede kabul edilmiş-| tir. Nizamnameye — göre müşterek tedrisat takip edilecek sinifi mahsus ve ihtesas.. şubelerini havidir. Bu ihtsas şubelerinden bi- rincisi yol ve demiryol mühendisliği ikdncisi mimarf (inşaat ,mebani ve şehircilik buna dahildir) — üçüneüsü su işleri mühendisliği şubesidir. İhtiyaç hâsıl oldukça bunlara ilâ-i veten yeni şubeler tesis edilecektir. ve fotoğraf şubeleri de mevcuttur. Programlar tedris meclisince tanzim edilir. Teknik şubelerinden rinde tahsil etmek için min ikmal edilmesi bi kis- :: qhılıhyi ikmal nı;hnbu.luı. ve 23 yaşından yaşta olmamak lâzımdır. a 28Mayıs 1381 tarihli teşkilât ni-) | zamnı ahkâmı bu — nizamname ile mefsuhtur. Maden imtiyazı Ankara, 24 (Telefonla) — Urla vilâyetinin Milâs kazası- nn kızcağız köyünde mevcut zimpara madeni (50) sene müd detle kitapçı zade Hafız Emin Beye ihale edilmiştir. Ödemişin Bucak köyündeki civa madeninin Hacı Mehmet ve şerikleri uhdesinde bulunan imtiyazı feshedilmiştir. Hayvanatın ıslahı Ankara, 24 (Telefonla) — İktisat vekâleti hayvanatın islâ- hı için açtığı mücadele meyanın da ester yetiştirilmesini de tah- İt karara almıştır. Bunun için |Fransadan «Doiden» tabir edi- len bir damızlık getirilecektir. eli R a Kralın sıhhati Londra, 24 (A.A)) — Kral Georges un - sıhhatinde salâh vardır. si vardır. Evelce bahsettiğimiz bu Külfeeryerliğimizi ebmeei. Fakat bu işte Yunan noktai naza-) edilemez. kabul Y gııgınnmnruh—_—.ı— hikâye buradaki gazeteler: için ge- iş bir mevzu olmakta devam ediyor. f mesailin hakeme havale- sinden bahsediliyor. ler Şapka, çiçek Sspet sergisi düf | Beyoğlunda açıld! İzmirdeki eSepet, çiçek ve mektebi tarafından Beyoğlunda sergi dün açılmışt Dün bu millf meşheri bazı uslarla diğer bir çok zevat ZİŞfj etmişler ve iyi intibalarla —ayfi 28 Temmuzda kapanacak Sergide yerli kadın ve erkek Bu eğas şuboler haricinde mülhıw küşadı muvafık :th a olarak idare edilmek üzre âli ressam | dan başka, şehrimizde dairal bir mağazası bulundurmak üzre ve maadin bankasına müracaâf ür. haline r tebin tahsisatırır (23,000) liraya' mak ve ayrıca (10,000) liralık davil bir ae temin vekâlet nezdinde teşebbüsatta l Bu suretle imalât tevsi Tstanbula senede (500) oda "'.'.'.':'722':':'::', ti Basfğ dır. Mektebin sepetçilik, çiçt örme mobilye, kadın ve erkek kaları şubeleri vardır. Talebe Ö kadar nazari dörs görmekte v ra atelyelerde tatbikatla maktadır. İzmirde üzüm ihracâ” lâzım olan sepetleri — imal ( kubulan talep, tahsisat olı zünden kabul edilememiştir-B kün olsaydı hariçten 1 lirayf sepetler 50 kuruşa yapılacak V ? İyadan (80,000) sepet celbin€ gfi yaç kalmıyacaktı. Bütün mi rin yerli mamulâtından olan ları tercihan alması için teştP 'ta bulunacağız.» Vekâlete merbut diğer mesitk teplerinde şeflere ayda (500), Ücret verildiği halde, Avrul sil görmüş olan bu mektep X maaşı ancak (20) tira ĞF —

Bu sayıdan diğer sayfalar: