25 Kasım 1929 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4

25 Kasım 1929 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ASRIN UMDESİ *MİLLİYET,TİR. 25 Teşrinisani 1980 DAREHANE — Askara caddesi. No 100 Telgraf adrosi. Mülliyet, istanbul Telefon numaraları detaabul 3811, 3912, 2018 ABONE ÜCRFTLERİ Türkiye için — Heriç için 400 kurüş — 800 kuruş 750 1000 » 100 2700 Geleti evrak gerl verilmez Müddeti geçen sushalar 10 kuraştar. Gazete ve matbaaya aft işler için müdüriyete müraacat edilir. Gazetemiz ilânların mesuliyetini kabul etmez ve - Bir yalan — Bir ecnebi gazetenin muha- biri Istanbuldan, Türkiyede bir sene zarfında bir kitap basıldı- ğt hakkında uydurma bir tel - graf çekmiş. Evvelâ İngiliz ga- zetelerinin sütunlarmda yer bu-, lan bu yalan havadisi Alman gazeteleri nakletmişler ve bu gazeteler içih alay Mmevzuu ol muş. Bu gazeteler, Almanyı da senede 25,000 kitap basıldı- ğını karilerine hatırlatarak me- mleketimiz hakkında istihfaf- kâr bir lisan kullanıyorlarmış. Evvelâ şunu — söyliyelim ki kitap neşretmek ve okumakta “ne Almanlarlar ne de herhangi bir Avrupa memleketi ile reka- bete girişmiş değiliz. Biliyoruz pali olması müttefiklerimizden bu mukad- des cidalde alay değil, teşvik bekleri: FELEK BEBEK VESTİYERİ Tiyatro ve sinema gibi eğ » lence yerlerinde şu son gün- lerde daha süt emen lar getirildiğini görüyorum. Vakia bu müesseselerin müdürleri böy le çocuklu seyircileri — almasın diye insanın aklma bir fikir ge- liyor ama buna çocuklu aileler 'a gitmesin mi? Cevabı Fakat mızıkanın yahut piyesin en heyecanlı — yerinde Bebek avazı çıktığı kadar bağır mıya başlayınca kimde can ka- Â şöyle bir tek- Tiyatro ve sinemalar — tıp- |kı elbise vestiyeri gibi — birer| Bebek vestiyeri yapmalı. Çocu- ğu lerini vestiyere — bırakıp bir numara alırlar. Bebekler de ve- tiyerdeki dadılar muhafaza edilir. rip çocuğunu alır. Telâşla bap- ka bir bebek almış olanlar er- tesi gün gazetelere: «Dü **# tiyatrosu ıımıiyurimiııı yanlışlıkla 8-10 ylık sarışın, kırmızı bir tulum miş erkek bir bebek almış o- lanların Tozkoparanda falan ai- leye — müracaatları. Çocukları yni mahaldedir.» tarzında bir lân verirler. / Herkes malm; lır... geçer gider. Ne dersiniz bu fikre? .. NASIL MUHAFAZA EDİLİR? Bir refikimiz «Amelt hayat» ki Almanlar bizden fazla okur- lar, fazla kitap basarlar. Fakat | okumanın kıymet ve ehemmiye tini Almanlar kadar takdir et- “—miş bir milletiz. Bunu takdir et- tiğimiz içindir ki,dünya tarihin- | de emsaline tesadüf edilmeyen bir inkılâp yaptık: alfabemizi değiştirdik. Pek iyi hatırlarız: inkılâbı- mızı takip eden hafta içinde bir Alman gazetecili matbaamıza gelmiş, geceli gündüzlü faali- yetimizi gösciştü. O zaman gehil ile. ümmilik ile olan bu cidalimizden takdir lisanile bah setmiş, bunu başka bir mille- tin başarmasına imkân olmadı- gını söylemişti. Matbaada olsun, yazı masa- | sında veya millet mektebinde | hoca bulunsun, cehil ile cidal e- den Türk münevveri, siper i- çinde vatanımı — istilâya gelen düşmana karşı muharebe eden askerlerden daha az - kudsi bir| vazife yapmıyor. Bu, alay mev zuu değil, takdir vesilesi olma- lıdır. Biz bizimle alay edenlere Haber verelim ki, sene zarfında i değil, inkılâbımız da- seneyi doldurmadığı hal-| de yalnız TIstanbulda Devlet| matbaasr taralından basılan ki-| taplar beş yüze — yanaşmıştır. serlevhası aletinda — sağız nasıl muhafaza edilir?» süslini soru- yor... Ben bunun en iyi usu- lünü bildiğim için bunun ceva- bını hemen vereyim: Ağız, dilinin altına bir bak- |la alarak muhafaza edi AVRUPA'DA KAR! Gelir mi diye sormayın. . N& ki hoşa gitmezse çabuk gelir. . Bu mikyas elimizde oldukça o- 'adan bize ne gelir, ne gelmez tayin edebilirsiniz. FELEK Hektepliler müsabakası Gazi ve inkılâp 28 inci haftanın 2 incil Galatasaraydan 640 Hurrem B. kazanmıştı. Yazısı şudur: Muhterem efendim! Gazetenizde “Gazi ve inkı- lâp” serlevhası altında neşredi- lecek vesaik ve hatırat haftanın en mühim haberidir. Gazinin büyük — nutuklarım- dan sonra tariht hakikatleri meydana çıkaracak en mühim vesikalardan biridir ve çok dik- katle takip edilmeğe lâyıktır. Büyük Gazinin, vatanım muh telif şehirlerinde — söyledikler nutuklar, yaptıkları musahabe- er, ve bunları dinlemek gibi ta- lün büyük bir lütfüne mazhar. İdır. Kocam senden hiç, amma İhiç şüphelenmiyor. |(İskemlelerden birine - bir tek-, me vuru, yere yuvarlar) Haydi| Sinek uçsa uyanırım! M. Löbrön, kirkaltı yaşında; M Bu gâyet şik müzikhol yer olmuştur. Şimdik proğramda en evel çok ÜLE ve sevimli Hint dansözü ARİYAND BANU ile refikl heyecanlı oyu- nlarile temaşakiranı çeshir etmektedir. Güldürücü şarkıcılardan mt e kep DUO KOMENGA mizaht şarkı ve sözleriyle temaşakiranı uğlatın- caya kadar güldürmektedir. Ve nihayet meşhur bestekâr Maestro — Skarselli nin adapte bir muzika ile ÖRÜMCEK bırakmaktadır. bir çok güzel ve EBEK Siceçi Madam Löbrön, yirmi dokuz yaşında; M. Rişe, otuz sekiz yaşında. 4 Bit otel odası. Temmuz. Sabahın saat dördü. Madam Löbrön yatakta konuşu! Rişe — Sabah oluyor canım, haydi kocanin odasma... Löbrön'ün karısı — (kalkar) Gidiyorum işte. Daha vaktim de var,.. Buraya gelirken, ge- celerimi senin koynunda geçire ceğime emindim. — Amma bana bazen korku | geliyor. | — Hiç korkma. Ben ömrüm- de, onun kadar ağır uykulu a- dam görmedim. Bir kere uyu- du mu, ne uyanır, ne de uyandı- rılabilir. Kulağının dibinde top atsan, kirpik kımıldatmaz. — Sen gene giyin. Ne olur ne olmaz. — Sana uyanmaz diyorum, i- nanmıyor musun? — Böyle hızlı da konuşma. , Yanımızdaki odada olduğunu unutuyorsun. — Ne çıkar. .. Dinle bak (ba- ğira bağıra şarkı söyler), — Sesil, böyle tecrübeler yap ma., — Sana uyanmaz diyorum. Eğer ufak bir ihtimal olsaydı, böyle şaka yapmazdım.., İşte şamdanı yakıyorum, terlikleri- min topuklarını yere vurarak yürüyorum, kocamın oda kapı-| sını hızla - açıyorum, gene küt! deye kapatıyorum. .. (dedikle- rini yapar). — Sen çıldırmışsın! , — Uyanmaz diyorum sana. — Sen ne dersen de, ben kor, kuyorum. Hayatta aksi tesadüf| ler vardır. , — Hüsnü tesadüfler de var- Sonra da uykusunu hafif zannediyor. — Yok canim! . — Var canım! Bu kanaati o-| na ben verdim. — Nasıl? — Ona daima “Löbrön uykun)| öyle hafif ki, kımıldasam uya- nıyorsun! deye deye — inandir- dım., — Yamansın! - — Amma bunun tuhaf tarafı-| nr kavramıyorsun. Bir adam ta- savvur et ki, kurşun gibi uyu- duğu halde, hafif uykuluyum zanediyor (Rişe'nin bir ıskar- pinini kaldırıp yere vurur) ... halbuki istediğin kadar gürültü yap, sağdan sola bile dönmez.. kalk. — Ne olacak? — Kocamın odasına gidece- — İmkânr yok. .. — Darılırım. . (Rişi rır, koluna girer, kocasının o- (|dar hafif olmamalı, Fena şey, Rişe - ile| | EYECAN ASRİ Yarınki salı akşamı için G $ sı ırlar, 2 Ertesi gün sabah kahvaltısında Löbrön — Bonjur Rişe, iyi u- yudun mu? Rişe — Mersi, Löbrön — Ben uyuyamadım. Rişe — Ya!.. Löbrön — Bütün gece Sesil kımıldadı. Yanımda biri kımıl- dadr mr uyuyamam. Sinek uçsa| uyanırım azizim. Neden gül- dün?,. İnsanım uykusu bu ka- ŞANTÖZÜ ROZİTA repertuvarından güzel parçaları A, L Karısı — Söyleneceğine sü- tünü iç, buz gibi oldu. (kemali iştiha ile kahvaltılarını eder-| ler). | M.M. | Her gün 4I/2 de ve süvare Önümüzdeki —çarşamba akşamı OPERA SİNEMASIDA Fransada çevrilmiş VENÜS Müszzem sesli filmin Jeaesine başlanacaktır. Mümessillesi büyük ve cazip aktris KONSTANS TALMAÇ Sahnelerin birinde hemen hemen çıplak görünmektedir Diğer mümessiller ANDRE ROAN ve JAN MURA dir Istanbul Haftası? ı Bu bir mecmua ve ya gazete değildir, fakat hem güzeteniz hem mecmuanız olacaktır. Daha açık ve bir kelime Üc: Kendiniz. ELHAMRA SİNEMASI Önümüzdeki çarşamba akşamı Av- Tupada. emsalsiz muvaffakiyetleri İhraz etmiş olan. tamamile baştan başa sözlü ve - şarkılı Broadivey Meloti muazzam filminl İcaeye başlayacak- A PAJ ve BESSİ LOV ndan terisli olunan hu şahe- İserde Nevvorkuki bütün ZİRGFTELD'S FOLLİES revüsü gösterilmektedirİ Çarın Brperatorluğunu Yıkan Kanlı İhtilâl Zamanında geçmiş çok feci bir aşk Mmacerasını musavver MUJİK KALBİ Filmi A LON ŞANEY BAR BARA büyük- yı-İll dız tarafın dan — tem sil edi rek 28 te U J ailelerin tercihen ve sık sik — gittikleri bir l Velhasıl MÜLEN RUJDA pek güzel saatlar geçirilmektedir. terip etiği büyük fve yeğane GALA SUVARESİNDE Ampir dö Pari Müzik holundan debakâr İSPANYOL 4 KASTERO kitarist - virtüozun aganni edecektir. KAZA ATEŞTEN KALP İVAN MUJUKİN ve SÜZİ VERNÖN tarafından — temsil - edilen şaheser büyük muvaffakiyetler kazamıştır. Bu akşam saat 21,18 de Pransız Tiyalrosun FRANSIZ OPERET HEYETİ taratından ilk defa olarak GAti en güzel opereti LES SALTİNBANGURS piyesi temsil odilecektir. Yarınki gah akşamı LE JOUR ET LA NÜİT Çarşamba ve perşembe akşati" ları büyük gala © asrt ope” retin en son muzafferiyeti Ol4A CİBOULETTE N R mühim bir numero vardır. Meşhur ettiği sevimli kızlar tarafından oynanan seyirciler üzetine — büyük bir tesir L j MES'UT BİR NİŞANLANMA. Mütekait Ferik Emin Paşa FÇİ | mesi Ferin Hanımla Karacabeyli Ö lâhattin Osman Beyin nişan MEZE mi dün paşai müşarünileyhin çekk galtı'daki apartımanlarında bir 2 zevatı muhtereme huzurunda İSTA hu bur, ğ | Farafeyne sandetler temanai İT Ki aai v w - e Sağlık birliği Millet mekteplerinde 0hıl'= & Maorif vekdleti tarafından KŞ edilen sağlık Bilgii Fiatı 26 KUÇK tur. Mekteplere ve toptancılara İ#biç, to yapılır. Merkezi Türk Neşriyât du. Telefon İstanbul 418. Bİ N E KSS BE M A nin R BARİOS relakatile gayet —müntahap bir R da v iyete Harikaların harikası - yadolunmağa teza JAN ANGELO ve LİL DAGOVER in temsili M ÜUNT K RÜ05$ 0 fileminin BERTENEZ ı:o?î_ğno temaşa edilecei maktadır. Önümüzdeki —çarşamba — akşreni Melek - sinemasinda Dünyanın ea büyük — rejisörü ERNEST LUBİÇ in şaheseri Talehe Perens filmini gösterilecektir. Mümessilleri RAMON NOVARO ve NORMA ŞERER Hamiş; Bu filmin ilk temsili içit yerlerinizi evvelden tedarik edinla. KOMEDİYA GAZETES DİANA (1812) filmi hakkında şöyle yazı;ort z Bu eserde şimdiye kadar ekranda görülmemiş ve nazik hissiyatı havl gayti İmüessir £ mevzu olduğu gibi çok mahir artistler tarafından vücuda getli Karenan OLGA ÇEKOVA kahramanı Zavallı bir validevin acınacak bir halde olan bir zevcenin rolünü büyük bir reslizm ile - oynamaktadır. Özrümüzdeki Peşembe akşamını itibaren MAJİK SİNEMASINDA SAT AA CU Budün ssat 16 1/2 ve 21 3/&de 6 OPERA SİNEMASINDA EDUAR D O BİLANCO ile meşhür. Arjantin örkestrasının İlk temsili. Bu maruf orkestra- bifi dansöz olmak üzre yeni 3 büyük virtuoz İle takviye edilmiş oldukü halde temamile yeni bir reperstuvar l henk edevektik. Şimdiki ptogramda- BUHRNLI € R o Hilmi Ie iki sesli film daha gösterilmektedir ) di ANADOLU Tabiidir ki bu da azdır. Fakat bir yaşına —girmiyen inkılâ mızdan evelki zamanla nispet kabul etmiyecek kadar çoktur. dasma sokar. Löbörn'ün baş u- | cunda dururlar) Beni öp. — Sus. . — (Haykırarak) Öp diyorum sana... ——— T şrini sani perşembe R akşamın » dan İtiba- uü - Jolan Mahmut - beyefendinini fi- kirlerinin nesri genclik üzerin- de mühim bir tesir yanacattır. Her memlebeatte genclik ir- BEDFO RD RL SIGORTA ŞIRKETİ 'Türk milletinin her hangi - bir Avrupa milleti kadar okur ya- zar bir millet olacağı zaman da uzak değildir. Bir senelik me- saimizin bilânçosu bize bu ümi- di veriyor. Biz büyük Avrupalı sada ve sevkedilmeğe muhtac- tır. Bunun Hiztmunn berkesten zivade takdir edlan Gazi onu her| firsatta irsatedivnr ve sonu cıki maz vollara sapmaktan mene- milletlerden, bilhassa — dünkü — Bu ahlâksızlık.., (Rişe öper), Şimdi dur ben seni öpeyim. (Şap! di- ye tekrar tekrar öper) Haydi artık git uyu, korkudan rengin soldu. | kuvvetli?. — Öp Fakat bütün bunlar gösteri DA irse edilecektir. Dla TFİLMLERİ Yemeğini yedirdim, oturt- Türkiye İş Bankası tarafırıdan teşkil edilmiştir. Yangın - Hayat - Nakliye - Kaza - Otomobil - mes'uliye” maliye Sigortalarımı kabul eder. Adres: 4 üncü Vakıf han İstanbul yok. — — |çok sigara içerdim. Belki d! c iyi arkadaşim oydu. YalnızlEr — Sıgaranın en iyisinden ol-|mr giderir, acılarımı dindir” duğuna hiç şüphe yok. Zaten olıztıraplarımı hafifletirdi. Ş kadar iyi bakdıyorum ki... — İdi hatırladım: Yaralandığı Ve..: uzun üzun hastanedejanda bile ağzımda sıgara * gördüğü bakımdan, İiyilikten,|dr. dgkıo;lınn kudretinden bahset-| — Birdenbire her saygıyı unut” Mi rak heyecanla sordum: uş birisiyim. Bütün bu| — Nerde yaralandınız? «- &. ÖRLAE LN - Halbuki birbirimizi kaybeti) Dedi... Kendisine kısa kısa ce ğimiz günden onu son EiL yi vaplar verdim. Daha iyi olaca-|Güm zamana kadar en ıcuçm ye: ğını, ne gözlerinde ne hiç bir Seyi bile sorarak öğrenmer! | çük bir iz bile kal- Saktı değil mi?.. Benden ©» ayrıldı, nereye gitti, neler YAT yor ki tehlike var ve.. yakm! tumdu. Dedi ve.. devam etti: Acaba bir kaç gün hiç onun ya- — Bir cıgara olsaydi?. nına gitmesem mi?. Ama nasıl — Dedi ve ilâve etti: gitmem?.. Bir saat bile onsuz —— Bu istek iyilik işaretidir. olmaya tahammül edemiyo- Hasta adam cıgaradan nelfret| rum! eder, Hem ne kadar içmeye zor-) Ohhh.. Allahım. O bir iyi lanılsa ağza tadı gelmez ki... olsaydı! — Mutlâka istiyor musunuz? Dedim, — Lutfederseniz içerim ... Ben kaçtıkça bu üzerime ge- O ne ister de yapamam liyor. Hızla, haşyetle- geliyor.| — Peki size bir cıgara getire- Aramızda hiç bir şey kalmadı.. yim , | diyebilirim . En küçük bir hadi- — Çok teşekkür ederim. Yo-| se daha bizi kucak kucağa geti- ruluyorsunuz . |yerinde en rebilecektir. Ondan sonra ne o-! İmıyacağını söyledim. Fakat bü- tant lacak?, Bilmem. Belki iyi, belki DKra İtün bunları söylerken sesimi o tl, nerede yaralandı, hasti v kötü! Nihayet ben de insanım.| Sigarasını yaktım. Dudakla- kadar değiştirmeye mecbur o- Hasıl geldi; bu BWW; astanl Sinirlerim el yapısı değil ki ça- rını buruşturdu: luyordum ki!... 0... Bütün bunlar o ği gü buk çabuk değiştirebileyim, biri — Ne fenal., BAAt den taburcu . edilebilecek u, yerine öbürünü koyayım. Bu —dedi. Sordum: arasını tamam içmedi. — |İcre kadar hep dilimin :d AA tehlike Hasan konuşmaya baş-| — Beğenmediniz. mi?. Bil- | — Belki bundan sonra hiç iç- kalacak sorgulardır, ke 'ey, lıyalıberi gittikçe artıyor, git- mem Başhekimin içtiği sıgara- mem de. Tadı o kadar antipa- den öğrenmek istediğim $09 ; tikçe hızlanıp, şahlanıyor! Al- lardan! tik ki... bunlar arasındadır. Faka' ! kıyet! Gene benim çok daya- lah bizi bir kazadan korusun! — Hayır.. Hayır.. sigara| — dedi .. Devam etti: kere ağzımdan çıkmış ÜM ” | 'Dklı şimirlerim varmış! — —| . için söylemedim. Ağzımde tadi — Hastaneye gelmaden eveli BİTME —Evet çok.: Yalvaran bir sesle başını yo- karı dikti, gene kendi kendisine mırıldandı: — İnşallah!, Baktım, daha fazla burada kalamıyacağım .. Tehlike var! Hemen karar verdim - ve kalk- — Hayır yorülmadım. Size|midi var . tım: hizmet etmekten zevk alryo-| Derinden bir nefes aldı: — Siz böyle bir az daha otu- rum — Oooocohhhh Tursunuz değil mi efendim.. Sonra kendi Dedim, ne söyliyeceğini bek- lendi: k lemeden yürüdüm. Nasıl bekli- — Yarabbim. Gözlerimle onu! yebilirim ki ayakta durmaya ta- katim kalmamıştı. Hele onu böyle uzun bir: — Oooohhhh.... Çekip te: — Yarabbim onu bir kerre da- ha görebilseydim ... Dediğini gördükten sonra bo- Bgazımı tıkayan - heyecanı delip yapma bir ses ve edâ ile konu- şuşum bile büyük bir muvaffa- X FWT AŞK GÜNEŞİ Etem İIzzet AAA SUARI 7 İkinci Teşrin ... — Ben şimdi yeniden dünya- Tehlike! — Teşekkür ederim, Tabil| bana acıyorsunuz . — Hayır hayır.. Hiç bir za- man böyle bir şey düşünmedim.|bir kerre daha görebilseydim?. | Hem böyle şey düşünmeye se-| Bu anda tepemden aşa bir ka- bep yok değil mi?. Gün geçtik-|zan kaynar su dökülüyor zan- çe iyileşiyorsunuz, Zannederim|nettim. Titredim, kıvrandım,| beşinizda pek az bir şey kaldı.|sandalyenin üzerinde sallandı- Gözlerinfzin açılması da pek az|ğımı, hissettim, Tahayyül hu- zaman sonra ikün olacak-|dutlarını aşan bir acı: Ben hay- Beni dikkatle hiç kıpırdama-| krmayorum. O göremiyor! ve.. dan dinledi, sözüm biter bitmez, |ikimiz de iztırap cenderesi için- telâşla sordu: de burgulanıyoruz; — İyi biliyor musunuz?.. * Ve.. tekrar sordu:- — Elbette. Doktorun çok ü-| — Demek doktorun ümidi çı — 4 el l kin a ai L endisine söy-

Bu sayıdan diğer sayfalar: