7 Aralık 1929 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4

7 Aralık 1929 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

emleketimiz MİLLİYET — CUMARTESİ in KANUNUEVVEL 'm el nüfusuna göre sanat, ziraat ive istihsal erbabının miktarı anlasılmıstır 11960 yağ enevi 25 mi istihsal ed kişidir. Diğer sa )27 tahriri nüfusuna istina- yapılan bir istatistikle Tür İkde her nevi işle ne kadar nü şgul olduğu tespit edil- statistiğe nazaran memle zde 256,855 san'at erbabı ktadır. Bunlardan 110,480 kişi mah-) (lâtı ziraiye ile 75,396 kişi men ziraat ve toprağa istinat e- h san'atlarla ve geri kalan kıs, l da muhtelif şubei smaf ile nsali iş yapan 13,152 mücsse- vardır. Bu müesseselerde toplamıştır, kısımda 22,608 beygir kuv- makine ve 7,746 amele tadır. - 25 MİLYON KİLO 60 yağ fabrikalarımızda se iz de kâğıt e kâğit sanayii) mavzuu[ faideli bir konferans| tilmiştir. “Bu konferans çok alâka ile tdrşılanmış konferansta liseler| kız muallim mektebi talebe- fi hazır bulunmuştur. — Mehmet Ali B. bizde ilk kâ- fabrikasının matbaacılığın a Yalovada Be-i nde yapıldığından ü Yani Fener- bu yeni şekilde geçen haf Mazaran daha küuvvetsiz de| Üna mukabil Muhafızlar üm bir halde sahaya şu şe- T CEMAL LÜUTFİ ttin Besim Sedat Sedat kem İmalâttan Naim bey. 1LK HUCUM Üyün Fenerbahçenin hücumu b ,r, Bu hücumu tehlike azbucalamasından ederek sıkı hücumlar ya y , Fakat kısa bir fasıla n Sonra sahaya alışan Fenerli Ankara şampiyonu 'Nısıf sahasma naklediyor- kalenin etrafında sıkı bir| im çenberi tesis ediyorlar. n ilk onuncu dakikasın| a tcessüs eden Fener ha yeti, devre nihayetine ka- “Easılasız surette devam edi- u esnada üst üste hücum apan Fenerbahçe muhacim) gayreti, cansiparane oy-| Bağan Muhafızın müdafaası kar Fölidla müspet bir netice elde Shiyordu. Fakat hücumun gsıklaşması, iki cenah- şaf eden akınların çok i vaziyetler ihdas etme- fTabrikası Iyon kilo yağ ilmektedir ız ziraat işlerinde çalışanlar 110,480 nat erbabı buna nispetle daha azdır nevi 25,000,000 kilo yağ istihsal edilmektedir. TÜTÜN İŞLERİ Tütün işlerinde tütün tarla- dan kalktıktan sonra 15,000 ki- Şi çalışmaktadır. Memleketimizin en ziyade in ŞEHİR HABERLERİ Nişan yapılırken eski ev yıkıldı Dün Karagümrükte çok eski bir ev yıkılmış ve iki genç kız yaralanmıştır. Hadise şudur: Karagümrükte Sultan mahallesinde oturan Feride hanımın kızıMakbule hanımın dün nişan merasimi yapılmış ve bu müna sebetle komşulardan bir kısmt merasime davet edilmiştir. Da- vetliler evin alt kat odasında otururlarketn birden bire döşeme tahtalarr yıkılmış ve odanın altı boş olduğu için içindekiler aşa- | ğr düşmüştür Odada yanmakta olan bir mangal da bu sırada | devrilmiş ve dökülen ateşten Nefise H. isminde bir kızın ayağı kişaf etmiş ve edecek olan men/ yanmıştır. Bundan başka tütüncü Mustafa efendinin kızı İffet sucat sanayiinin muhtelif şube-| H. da ayağından yaralanmıştır. Diğerlerine bir şey olmamıştır. lerinde şu kadar insan çal tadır: MENSUCAT İŞÇİLERİ Pamuk ve yün iplikleri yap- makta 1404, pamuk dokuma iş-| lerinde 10707, halı tezgâhların- da 9,167, boya işlerinde 2,400, fanilecilikte 1667, şapkacılıkta 1,323 kişi çalışmaktadır. Bu suretle 12,900 beygir kuv! veti bir kuvvei muharrikesi olan mensucat sanayiimizin san'at- | kâr adedi 25,265 tir. Sabun sanayiinde 907 san'at- kâr, boyacılıkta 800 işçi ve ma- ozluk ve emsali san'atlarda | TANgı 8000 beygir kuvveti makinede 24,264 işçi çalışmaktadır. yapabiliriz! Türk ocağında faideli bir konferans verildi Beykoz kâğıt fabrikasına nakli kelâm etmiştir. Mehmet Ali B. Beykoz fabri- kasının bir İngiliz grupu tara- fından nasıl tesis edildiğini ve umumi harbin içinde Almanlar tarafından nasıl makinalarının eritildiğini anlatmış ve bizde bir kâğıt fabrikasının lüzumun-| dan bahsederek — konferansına nihayet vermişti yırarak avuta gidiyor, bazan bu gün çok muvaffak olan Vasfi- nin himmetile sayr olmaktan kurtulmiyordu. 35 DAKİKADA... Bu vaziyet 35 inci dakikaya kadar devam etti. 35 inci dakika da güzel bir eşya ile rakiplerini Vatlatan Zeki, kımıldamaya fır- sat vermiyen sıkı bir vuruşla Fuâedn ilk sayısını yaptı. u gol şiddetli alkışlarla kar şılandı. Hakemin düdüğü ile beraber Muhafızlar hücuma geçtiler ve seri bir iniş yaptılar. Bu akının hesapsız bir vuruşla avuta kaç- ması, Feneri tahakkuk etmek üz re bulunan bir tehlikeden kurtar| dı. Bu ani hücumdan sonra Fe-| nerbahçe oyuncularını yene Mu hafızın kalesi önünde görüyo-| ruz. Devre nihayetine yakın Fik, ret iyi bir akışla kaleye yaklaşı yor ve ikinci Fener sayısını kay dediyor. SAYI KAYDEDİLİYOR... Biraz sonra hakemin düdüğü bu iki rakibi ayırdığı zaman Fe ilh'ııı_ı'lıılıee 2—0 galip vaziyette İkinci devre başladığı zaman Muhafız takımının mağlübiyet- ten kurtulmak ve hiç de olmazsa müsavatı temin etmek — emelil. î:h, başla oynadığı görülüyor IYI BİR TARZ.., İyi bir tarz takip etmeğe baş layan Muhafılar hücum esnasın da muavinlerin de iştirakile ka-| leye iniyorlar, defans vaziyetin-| de iki iç muhacimden istifadeyi | il asla ihmal etmiyorlardı. Gerçi bu vaziyet muavinlerle iki mu- erbahçenin faikiyetini sa- hacimi çok yoruyordu, fakat mü #efevvik hir muvvet karmsnda | dam olduğu anlaşrimış ve Fatih muştur. İktısadi H. Harict ticaret Muahedeler ne kadar devam edecek..? Hangi devletlerle hükümeti- miz beyninde aktedilmiş olan ti caret muahedelerinin elan mer'i olduğu ve hangilerinin ne vakıt meriyetten çıkacağı hemen her kes tarafındar merak edilmekte dir, Bunun için ticaret muahede| lerinin fesih müddetlerini yazı- yoruz: Almanya ile olan Ticaret mu- ahedemiz 29-3-1930 -tarihinde mer'iyetten çıkacaktır. Litvanya ticaret muahedesi| 17-12-1929 tarihinde hitam bu-) lacaktr Macaristan ile olan muahede 29-2-30 tarihinde neticelenecek muahedemiz de ayni tarihte bi- tecektir. vi Tütün inhisar layihası lan da 12-5-31 de bitecektir. Büyük Millet Meclisi İktisat encümeni azasından mize gelmiştir. Encümen tütün inhisarının bilâ müddet temdidine karar vermiştir. Tütün ziraat ve iharacatını ıslah ve tezyit için yapılan ka: nun lâyihasr mü intaç odilemci den çıkmamıştır. Bunun lâyiha da mühim tadilâta lüzum görül mesidir. re yoktu. Netekim -çok yorgun luk pahasına da olsa- Muhafız bu sistemeden istifade etti ve hem hücumda müessir, hem müdafaada nafiz oldu. Hakım bir oyun hakimi bir oyun idamesine mü- vaffak oluyordu. Zaman zaman hücuma geçen Muhafizlar devre ortasına doğrugüzel bir firşat et de ettiler: soldan gelen bir pas, Sedadın ayağı ile Fener kalesi- ne girdi. Bu sayı şiddetle alkışlandı. Muhafiz bir sayı daha temin e- derek beraber olacak ve kim bi- lir, belki de kazanacaktı. Bu beklenen sayı fırsatı Muhafızla rın eline beş dakika içinde üç defa geçti. Fakat acele bir hare. g| ket, yerinde olmayan bir vuruş 'bu fırsatların sayıya tahavvül etmesine mani oluyordu. Fener bahçe, bu beş dakikalık şaşkm- lıktan kendini kurtardı ve hep © hesaplı paslarla hücuma geç- ti. Bu hücümların neticesi ge- çikmedi. Zeki biraz sonra üçün- cü sayıyı da yapmıştı. Son netice Oyun gene Fenerin tazyiki: altında devam etti ve sarı lâci- wvert takım maçr 3 - 1 galibiyetle bitirdi. Daima samimiyet Oyun çok samimi - oldu. Heri i taraf tamamen sakin ve cen-i tilmence oynüyordu. Muhafız- lar çok çalıştılar ve fena den- İsviçre ile olan muahedemiz | Fotyas 29-4-30 tarihinde, Belçika ile 0-| beyi ziyaretle bir müddet görüştü. Mamafi — Fenerbahçe, gene | lışmak | Vak'ayı müteakıp yapılan keşif neticesinde bu evin maili inhi- dairesine ihbarı keyfiyet olun- Vilâyette Istanbul zabılası Mutahassıs raporu- nu verdi İstanbul polisi hakkında tet- kikat yapmakta olan Avustuvy- alr polis mütahassısı M. Hay- dülelt raporunu hazırlayarak Ankarada emniyeti umumiye-| ye vermiştir. | İstanbul polisinin mükemmel) bir teşkilât olarak bulunduğunu kaydetmektedir. İstanbul polisinin daha ziya- de tekemmülünü temin için bazı| tasavvurlar mevcut olduğu s5y- lenmektedir, Bunün için bütçe- nin de tevsi edileceği söylen-| tir, Bulgaristanla olan ticaret| — h ı Başpapas ve hariçte- ki ortodo'sslar Bir kaç gün evel Rum Başpapası efendi Vali vekili Muhiddin Bu mülükat, Muhiddin beyin de bizzat söylediği gibi, Fotyas efendi- nin her Türk vatandaşı gibi şahsi bi işi için büyük mülkiye memurcu mi- mebusu Hüseyin bey dün şehri-| yaretinden Fakat ba mülâkat Ruma mahafilin- de ve Yunan gazeteleri arasında bir hayli dedikoduya ve bazı şayiaların kâületinin tavassut etmesini rica et- miştir. Folyas efendinin Başpapaslık tah- sisalının günden güne azalmakta ol- duğundan ve Rum cemaatinin teber- rüatınn yalnız kiliseye tahsis edilme| sini rica ettiği de söylenmektedir. Gene bu rivayetlere — nazaran bu haberler bir kısım Rumları Fener ki-| Hisesi aleyhine çevirmiş ve Rumlar a- rasında bir ikilik doğurmuştur. Ruvelverler M K A Niçin gümrükten mua- yene edilmeden geçiril diği tahkik ediliyor Haber aldığımıza göre, güm- rük idaresinde bir mesclenin takikile meşgul olunmaktadır. Mesele şudur: Barıt ve me- vaddı infilâkiye şirketi tarafın- damn celbedilecek ruvelverlerin| gümrükten geçerken nğl_.'ı_m olmadıklarını tayin için| yolup lart tarafından bu muayenc ya- pıldıktan sonradır ki, ruvelver- ler gümrükten geçebilir. Hal böyle iken bir müddetten beri İstanbul gümrüklerinden geçen ruvelverler muayeneye gönde- rtilmemektedir. Bu vaziyet mer-| cinin nazarı dikkatini celbetmiş ve tahkikata başlanmıştır. Fırkada konferans “Kânunuevelin vekizinci pazar gü-| mü akşam saat dokuzda Cumhuriyet| Halk Fırkasreın Cığaloğlundaki mer- kez binesi — salonlarında mü: miyecek bir netice elde ettiler. Fenerbahçe pazar günü Genç- Ayni zade Hasan Tehsin bey tarafın- dan bir konferans verilecektir. Mev- alâkadar eder “Kooneratil. n |ne çekildi. $ Istanbul cuma ş isterseniz beni takip edin: Bey- oğlunun işlek bir sokağında iki kadın, türkçeyi rumcaya karış- tırarak, küfür sırası gelince dü- nyada mevcut bütün milletlerin Kisanından istifade ederek bir- birlerine olmıyacak şeyler söy- Küyorlardı:. — Kapatmadis!... Rufyanos... — Sopa vire, ., gayduri... Ve daha ağza alınmıyacak bir çok müstehçen lâflardan. sonra boğaz boğaza geldiler. Ellerini boşböğürlerine da- yayıp kavgayı bitarafanc sey- reden bir kaç kadın işin kızış- ması üzenine aralarına girecek oldular: — Abre utanmazsiniz?.,. — Abre ayip değildir o ki ya- piyorsunuz? İyi ama dinliyen kim. .. Kav- ganın sebebini de bu arada he- pimiz öğrendik: ortada payla- şılamıyan bir dost var. İki ka- dın, bu dostu (!) — ne bahti- yar erkek — birbirinin elinden alıp tek başına - tasarrüf etmek| istiyor. Fakat herif, meydanda| yok. Anlaşılan ,gürültüyü gö- Tünce kaçmış. Sakalı kırlaşmış, beli bükülmüş, ihtiyar bir er- Mmeni, dişsiz ağzını açarak gül- dü: — E... duyna ahırzaman ol-| du evlât, .. 40 kadın erkek diye bir balta sapına yapışaracak de İmeorlardı?... İşte o zamanda- yız,., Hele> hadise. zabıtanın karışmasma ihtiyaç kalmadan, halledildi de herkes yerli yeri- * Kalabalık bir pastahane. Üç kişilik bir grup pencere önün- deki masada çaylarını içiyorlar. Birinin elinde gazete, saldır sal dır okuyor. Fakat, yaya kaldı- rımında camın arkasından aynı gazeteyi okuyan biri daha Hem öyle derin bir dikkat ve a- lâka ile okuyor ki içerdeki k: ri, sinirlenerek elinden — gaze- teyi bırakmağa — mecbur oldu. Camın arkasındaki adam, gali- Hâni utanmasa camr vurup: macılığa ait bir bahsi dum... diyecekti. Arkadaşım bana bunu işaret; ederek: — Bir de, dedi, bizde kari yoktur diye şikâyet edersiniz. İBir gazeteyi iki kişi okuyor. .. daha ne istersiniz? S e Bilmem sizin de nazarı dik- katinizi celp ediyor mu? Elin- de bir fırça, kundura parlatacak okuyor-| 'muayene edilmeleri lâzrm gel-|bir kumaş parçası, kahve kah- mektedir. Muayenede her ru-|ve dolaşıp ayağının tozunu al-| velverin $00 fişenk atması icap|dıracak adam arayan bir takım | etmektedir. Ancak fen memur-|işsiz güçsüz çocuklar peyda oİ-| du: Müsaade filan isteme- den — parlatma — ameliyesine başlıyor. Bunlardan biri kö- şede oturan bir gençin kun| duralarını parlattı işini bitirin- ce bu zahmetinin ecrini almak ) "i istediğini ima etti: — Ayna gibi oldu beyim... Öteki pişkin ve lâkayd gül- dü: na bak ta çekil... — Bir kaç kuruş vermiyecek ? sini vle bir niyetim yok. ÇCocuk, ümit ettiği ihsganı gö- Bir sokak kavgası seyretmek | ba pek tatlı yerinde kalmıştı.| — Gazeteyi iyi tut!... Sine-! n Ayna gibi oldu ise suratı-| İ günleri nasıl eğleniyor? ,Hava, âdeta serince bir bahar günü idi.. ---? ccr. — Bir de bizde kari azlığından şikâyet ederler.. bir gazeteyi iki kişi okuyor, daha ne? DSti | —— Dilenciliğin göz boyayıcı;ceremesini 50 dirhem badem 'bir nev'i daha, ,. Sermayesi bir| şekeri parasile ödemişti. Hava arşın bezle 20 kuruşluk bir fır- da ne kadar güzel. Adeta serin- ça.., ce bir bahar günü... Herkes ç a caddeye dökülmüş. Ellerinde pera sinemasının paşajın-|renk renk çiçeklerle geli; da ağır başlı kelli felli adamlar|lerin Boklrda Ğİ oîğı= kemali dikkatle “Üç iptilâ” fil-|satıcılar bu gün her zamankin- minin camekânda teşhir edilen | den fazla: Hele o karanfillerin pozlarını tetkik ediyorlar: güzelli; salep çiçeklerinin — İvan Petroviç... ne mü- lüle lüle bükülüşü ne dir? kemmel oynuyor, monşeri. Çiçeklerin son turfanda mev — Ya öteki, Alis Teri.. siminde ne mutlu sgofrasını bun- — Yaman kadın... İlarla donatabilenlere!... Son Badem şekeri satan adamın turfanda dedim de hatırıma gel seyyar camekânı önünde kürk gi Dün bir kavuncu ile görüş- |mantolu bir hanımın bir saniye tüm. Meğer, bizim eve arasıra dııı:uşıı veı.sf'ıucmm hemen ha- kavun brrakırmış. rekete gelişi: ” y 5 C e erel aai ha ŞOT dim. ., Elli dirhem tartalım mı?| — yumruk kadar şeyler için: Emri vaki: Si ü nni vaki — Denesini 50 ye veriyiz! cevabını alınca yerimde bir ke- Te sıçradımı: — Ne söylüyorsun?... — Ele beğum... Zamanı ge çende her şey, bahalaşıyı... Siwl e ama bayat ol- küreğin şeker-| elendiye çeşnisii zre takdim edilişi: — Lütfen tadına bakmaz mı-| sınız? İki kavrulmuştur efen-| — Buna mukabil elmaların en dim. .. İaâlâsını 25 kuruşa veriyorlar. E- Bu nezaket karşısında kendi- vet doğru. .. Her şey mevsimin kendime: de gerek. Yalnız insan müstes- ade badem şekerleri de- na... İçimizde mevsimi geçen- gil, sahibi de iki kavrulmuş. ..|lerin son turfanda da olsa kim- diye söylendim. se yüzüne bakmıyorl... Kadıncağız, bir tek bakışın M. bakılmak ui | | Müderrislere | Müteferrik H. para Ford fabrikası Açıkta kalacaklara Günde 25 otomobil beşer bin llra mı çıkarılacak verilecek Topanede vücude getirilen Ford otomobil montaj fabrika- sı Başmühendisi M. Hing dün- kü ekspresle Amerikaya hare- ket etmiştir. M. Hing bir muharririmize ;dcmig(ir ki: — Topanedeki fabrikanm tesisatı ikmal edilmiştir. Fabrika kânunusani iptida- sında fealiyete geçecek ve gün- de 25 otomobil çıkaracaktır. Mamafi ihtiyaç olursa oto- mobil imalâtı günde 100 e iblâğ edilecektir. Ford müessesesile buradaki vaziyeti hakkında te- mas edeceğim ve üç aya katdar 'avdet edeceğim. İstanbulda çok iyi tanıdığım — Türkler hakkın- da Amerikada bir takım muzir propagandalar yüzünden husu ğıcngçlen yanlış kanaatleri tas- Darülfünun divanı yarın to- planacaktır. Bu içtimada fakül- itelerin yeni kadrolarının kat'i şekilleri hazırlanarak bütçe ile birlikte Maarif vekâletine gön- derilecektir. Bu teşkilât mucibince 1930 haziranından itibaren açıkta ka lacak olan müderrislere heşer bin lira ikramiye tevzi edilece- ği söylenmektedir. İ Vekâlet, bazı ihtilâflar yü- izünden şimdiye kadar teehhura| uğrayan yeni kadroların sür'a- tle gönderilmesini istemiştir.| Kürsülerin miktarı - hususunda Darülfünun divanı ile fakülte- ler arasında ihtilâflar çıktığı şayi olmuş ve kadro haricinde kalacak müderrisler hıldâıılııda— #yat bir çok dedikoduları e ğ“'ğg'ğ'ı,,fu:jf h için mümkün olduğu kadar Darülfünun emini Neşet Ö-| Alışacağım. mer B.meselenin mahiyetini| Azerbavcanlı gençler anlamak üzre kendisine müra-| — Şehrimizdeki Azerbaycanlı caat edenlere henüz hangi mü-| gençler birliği iştiklâl yıl dönü derrislerin çekileceği belli ol-|münü tes'it için perşenbe |madığmı ve bu baptaki neşriya 'Türk ocağı binasında bir müsa- tın tahminlerden ibaret olduğu mere tertip edecektir. 'nu söylemiştir.. — — — M. Veylin avdeti Sanat mektg)lerl Geşcülekle Ânkatüyi ilden Tramvay şirketi idare meclisi- FYTARREYUUM A 5 | | Linci sahijeden mabalt J i plı memlekete çok faideli, — Eski Reji şirketile mühim bir hala getirilebilecektir. Avrupada bazı mali müesseselerin de mü- ders Tevazımı mübayansile de iştigal , SLE O L Anakaradaki Gazi muallim mektc- Seyahatının — husust mahiyette bi ve sanat mektepleri için (150) bin olduğunu ve hükümet erkânını edilmit- |ziyaret ettiğini söylemiştir. | 1 aa Ü Pek şayanı dikkat yazı ve 'ŞM“*T_:'M habini bürük (W çimierle inilşareden TO'Ncu -yip çekilince genç bize dön kaç güne kadar Ankaraya gideceğini I| sayısını okuyunuz. ğ

Bu sayıdan diğer sayfalar: