9 Ağustos 1930 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3

9 Ağustos 1930 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

> Fuhuşl Vergiler azanç ihbarnamel€ ni kimler verecek? k — sen rayı Devletin kararı tebliğ edildi Kazanç vergisi ihbaramele- n mükelleflere ne suretle ve lümum ihbarnamelerin kim- tebliğ edileceğine dair Dev Şürasınca ittihaz olunan ka- Kealiye vekâletinden Defter arlığa tebliğ edilmiştir. Eilarara numar ei ihbar &meleri mükelleflere, onların sekiz yaşını ikmal eden Oğul , kızlarına, zevcesine ve lar bulurimazsa on sekiz yası ikmal etmiş olan akil hizmet isine, müessese şerikine, müdü ine, başkâtip ve kâtibine teb- & edilebilecektir. Vergi tebliğ edilen ticareta”| bir cemiyet idaresinde ise © iyetin reisine, müdüriyeti - ©, başkâtip ve kâtibine tebli- at yapmak kabildir. Bir mü - ellef: namma tahakkuk ettiri- A Vergiyi vermeden vefat eder Vergi varislerine intikal ede ve varisleri tarafından öde- Becektir. 8 Gayretkeş bir zabitai belediye memuru Haydarpaşa iskelesi yanında vlet Demiryolları” idaresine it olan sahada hir gazete bayii ardır, Geçen gün © mıntakaya Yeni gelen bir zabıta Meler emuru, bu bayiin orada gâ?€- satmasına mâni olmak iste iş ve kendisini halan kolaylık â gazete tedarik edemiyeceği bir vere atmıştır. | | il arak ga İyacağı memur efendiye anlatı- rak hatası tashih ettirilmiş gazete bayii eski yerini al - iştir. Adliyede daktilo imtihanı 3 Hanımlar wwel adliyede ye laktilo imtihanm lar şunlar - tiği , Birkaç gün €* iden yapılan d: da kazanan hanım er; : Üsküdar müddei umum! leminde Hayriye H., birinci ticaretten Fahire Hanım, Me- diha Hanım, Fatih sulh mahke mesinden Seniha H. EXİP sulh Mahkemesinden Şemsi ” Sultanahmet sulh mahkemesi den Muazzez H. Üsküdar o Mahekmesinden Meliha e “H., Tebligat müdürlüğünde Nu riye H., Beyoğlu ikinci Hayriye Munl Mahkemesinde: EH, akin müstantikliğin| seyyahım den Birden EL, ikinci ticaret mahkemesinden Refika H., ha“ Fiçten Nezihe, Nimet ve Bel - s H.lar.. Bu hanımlar yeniden münhal) vuku buldukça tayin olunacak - lardır. Bacanağımı bir kurşunla yere E Muğlanın, Yörük oğlu kö - ünde Ali oğlu Musa adlı bir â- dam vardır. Bu adam Eskereli Dana oğlu Mustafa ile bacanak tır Ortada bir de Gülsüm adlı haldızları vardır. Musa Gülsü- mün kardeşi Aliye almak isti yor. Mustafa ise vermek isete- miyor. Bu yüzden Musa ile Mus tafanm arası açılıyor. Günlerden bir gün Musanm kafası kızıyor. Köyün bir bek- çisi bulunan. inin evde bü lunmamasından bilistifade, Yu nan mavzerini alıyor. Yanma Gülsümü vereceği kardeşi Aliyi de alarak Musanın evine geli- vor, Musa Gülsümü alıp götür nek istiyor. Mustafa vermiyor. Nusanın kafası kızıyor. Mav &rini çektiği gibi ateş ediyor. Zıkan kurşun Mustafayı can - «z olarak yere seriyor. Vak'a sabaha karşı oluyor. Musa bacanağını yere serdikten Sohra karısı Haticeye çullana - Tak bir güzelce dayak atıyor. | , Gülsümü de sürükliye sürük İye alıp götürüyor. Amma zabı ta derhal faaliyete geçerek ka tili Yakalayıp adaletin pençesi- â CEZA | tahkikata başla “müca Fuhuş Primler | CUMARTESİ 9 Define mi? Zührevi mücadele |Fabrikatörler primle| Atinadan bir ihbar teşdit edilecektir Umumi hıfzıssıhha müdürü geldi Umumi hıfzıssıhha: müdü - rü Asım B. dün Ankaradan şeh rimize gelmiştir. Asım B. şehrimizde 15 gün kadar kalarak hastanelerle dis- panserleri ve vekâlete merbut diğer müessesatı sıhhiyeyi Zi- yaret ve teftiş edecek ve dis - panserlerin tevhidi meselesile de meşgul olacaktır. İ Asım B. bir muharririmrze saca demiştir ki: “. İstanbula mezunci : kı ni gel dim. Yeni hıfzıssıhha kanununun ikine teşrinisanide başlana e emleketin sıhhi vaziye tini daha mükemmel bir hale ge tirmek için esaslı tedabir itti - haz olunacaktır. Emrazı zübreviye ile müca- ye çok ehemmiyet veriyo- tem hıfzıssıhha kanunu, emrazı zühreviye mücadelesini arttıracak mahiyette ahkâmı htevidir. Gy vi yüzünden hastalıkla - rın sirayetine meydan verme - mek için emrazı zühreviye tali- matnamesine tevfikan takibat yapılması tabiidir. Bu talimâtnamenin emretti- sıhhi takyidatın kaldırılaca- değildir. Bilâkis bü - yük ehemmiyetle tatbikine de- vam edilecektir. Bu hususta mu yafık görülecek olan yeni ted- birler de ittihaz edilecektir.,, Asım. B. fuhşun sirayete s€- bep olduğu hastalıklara karşı almacak yeni tedbirler ve bu ği ğı doğru meyanda fuhşu takibi kolaylaş| tıran vesika usulünün yeniden vaz edilip edilmiyeceği hakkın da ketumiyeti muhafaza etmiş tir. — Ercüment Ekrem Bey Ankaraya gitti Mezunen şehrimizde bulun - makta olan Matbuat M. U. si Ercüment Ekrem B. dün Anka- raya hareket etmiştir. Sayyahtan fazla para alan bir kondüktör Adanadan şehrimize pa bir ecnebi seyyah: garip bir su duğu anlaşılmış ve rette soyulduğ! eN ği aldmata göre bu ecne yalan özyaiile mesul olan taklı vagon kondokti - Zn Nihat Efendinin bu yolcu- dan almması icap eden 860 ku- ruşluk bagaj ücretile iktifa et- miyerek bir takıma eğ id İbi dört beş fabrikanın daimi su rintevziini istiyorlar Bunun için hükümete müracaat etmişlerdir. Teşviki sanayiden istifade €- den müessesata 3 milyon lira - lık prim verilmesi mukarrerdir. Bu paranm aynen Sanayi ve Maadin Bankasına © verilmesi ve bankanm da bu miktarı aksi yon olarak erbabı sanayie tevzi etmesi takarrür etmiştir. Sanayi erbabı bu esas üzerin- den bir taksime itiraz etmekte- dirler. Alâkadarların kanatince Sanayi ve Maadin Bnkasına tâ rette himaye edilmesi diğer fab rikaların faaliyetini sektedar et mektedir. Bunun için erbabı sanayi Baş vekâlete ve İktısat- vekâletine müracaatla gelecek ay bankaya verilecek olan sanayi primlrinin | doğrudan doğtuya erbabı sana yie tevziini istirham etmi! Poliste Bir cinayet Kadın yüzünden kanlı arbedeçıktı ——-— | | Ahmet bir kama darbesile öldürüldü Tophanede, Karabaşta otu- ran Filibeli Ahmet, arkadaşı Hüseyinle beraber yanlarına Eftarhi isminde bir kadın ala- rak gece gezmeğe gitmişler, Salmatomruk'ta Abdurrahman” ım kahvesine de uğramışlardır. Kahvede çalınan havalar ho- şuna gittiği için Abmet, bir oyu na kalkmıştır. Avdette kadını gözlerine kestiren Osman, Ta- lât, Behçet İhsan, A bunların | peşine takılmış, kadını ellerin- den almak istemişlerdir. Çıkan kavgada Ahmet kama ile kalbinden vurulmuş ve öl- müştür. Vak'aya sebep olanlar kaç- mışlarsa da polis yakalamıştır. Ahmet'i öldüren Osmandır. Bir nefer boğuldu | Maçka kışlasındaki topçu a-| layı efradından 24 yaşlarında Hüseyin dün öğle üzeri yüzmek! üzere arkadaşlarile beraber Or- vaki oldu Define sarnıcın dibin- de saklı imiş İzmirde, Göztepede bir evde Sar- nıç içinde ve beton bir sandık deru- nunda gizli bir define bulunduğu İz mir metruk mallar müdürlüğüne ha- ber verilmiş ve metruk mallar mü- dürlüğü memurları ile polisler ve de- finenin bulunduğu yeri haber veren zat Göztepede gizli define olan evde, iyat yapmışlardır. ne bulunduğu haber verilen ev tramvay caddesinde (675) mumara- İrdır. Bu numara evin eski numarası» dır. Şimdi Manisa Meb'unu Yaşar Beye ait olan bu evde kiracı #rfatile bir müsevi oturmaktadır Bu mesele hakkında yaptığımız tahkikat neticesinde eide ; ettiğimiz malümatı aşağıya yazıyoruz: Geçenlerde Yunanistan'da Atinada at yarışları yapılmış ve yarışlara İz- mirden atlar gönderilmişti. Ko- şulara giden atları Atinaya götüren zat; orada koşu seyircileri - arasında, bir Tü z n Bursalı Hacı di kerimesi Naciye Hanım namında olduğunu ve Yunanlıların Bursadan kaçtıkları sırada bir Ermehinin ken- disini alarak Yunanistana götürdüğü- nü söylemiştir. Şimdi Hacı Sofya namını taşıyan ve Atinada bulunan bu kız; Göztepe de 675 numaralı evin sarnıtında bir define saklı bulunduğunu haber ver- miştir. Defineli ev vaktile İzmirin çok zengin ve meşhur saatçilerinden Er- menak namında birisine aitmiş. Erme) İnak; İzmirin istirdadı esnasında bü- tün mücevheratını, parasını ve kıy etli saatlerini bu evin sarmcında be ton olarak yaptırdığı bir sandığın içi; ne koymuş, üzerini kapatmış ve sar- mıca kimsenin girmemesi için ağzı | gayet dar bir hale koymuştur. Atinadan gelen Türk genci; der- bal metruk mallar müdürlüğüne mü- racaatla taharriyat yaptırılmasını İs temiş ve izumu kadar matür VE po isle eve gidilmiştir. Yapılan tetkikat İ neticesinde sarnıcın ağzının insan gir miyecek derecede dar olduğu anla- İ sılmıştır. Sarmem sğızınını genişletil- mesi ve suyun altında hakikaten be- ton sandık bulunup bulunmadığının. tesbit için suyun boşaltıl Yüze gelmektedir. Metruk mallar müdürlüğünün bu gibi işler için masraf yapmak Üzere tahsisatı bulumadığından hiç bir şey yapılamamış ve ihbar eden zatın pa- rayı verdiği takdirde derhal işe baş- lanacağı kendisine bildirilmiştir. Fa. kat bu zatta masraf etmeği kabul et- memiştir. Bunun üzerine sarnıcın ağrı kapa- #ılmış ve mühürlenmiştir. Masraf için cektir. Mühürün bozulmamasına dik kat edilmesi için ev sahibi ile kiracı. ya lâzem gelen tembihlerde bulunul- muş, aksi takdirde hakkında kanunj takibat yapılacağı bildirilmiştir. taköyde denize girmiş ve yüz- mek bilmediği için boğulmuş- tur, Cesedi çok aranmış ise de bulunamamıştır. Bir otelei müvezzii vurdu Sirkeci'de Anadolu otelini tı tan Bursalı Ahmet Ef, ile mi vezzi Hüseyin E£, arasmda bir münakaşa çıkmıştır. Neticede Ahmet Ef. üçel silâh atarak flardan k İngi- Te lirası aldığı iddi e edilmiş - ,yyahın şikâyeti ü- zerine memo me- seley: iyet ederek yat va va resin bu yolsuzluk tan haberdar etmiş ve Nihat ie ninde fazla para aldığı Li - tirafile sabit olduğunu 9. - miştir. Ancak Nihat Efendi faz az verildiğini iddia etmekte- dir. Fakat ecnebinin şikâyeti bu iddianın doğru lima ve bagaj kâğıdma sonradan ilâve edilen bazı sahte rakkamlara İs| termektedir. Bir ecnebi seyya - hari şikâyetine Tizceği ve bu gibi çirkin ha- reketin meydan - rılacağı anlaşılmıştır. Dilsizler mektebi Dilsizler cemiyeti İstanbulda bir dilsizler mektebi açacaktır. Cemiyet bu maksatla Maarif idaresine müracaat gizi gi Mualliriler birliğine de müra- gaat ederek ilmi yardımda bü. — rica €i tir.. i Ecnebi s€: an Hüseyin Efendiyi yaralamıştır. Komünist bir amele tevkif edildi Son komünistlik harekâtile alâkadar olan bir amele dün tev kif edilmiştir. Bu baptaki tahki kata devam olunmaktadır. Yerli mal sergisi Yerli mallar sergisinin ihzari için geceleri de çalışılmağa baş lanılmıştır. Sergi hey'eti umu- miyesi itibarile geçen senekine İmütefevvik bir vaziyettedir. Ser ginin elektrik tesisatma başlan mıştır. Askeri mektepl, ikmal imtihanları Askeri mekteplerde talebe - nin ikmal imtihanlarma başlan kabulüne de bir müddettenberi devam edilmektedir. Bunun İ- çin mekteplerin heyeti talimiye lerinden teşkil edilen komis - yonlar haftanın muayyen gün- lerinde içtimalar aktederek tale be kaydi kabulüne nezaret et - Bakalım sonu ne çıkacak? — ee——— Burhaniye civarında müthiş bora oldu Pazartesi günü Bürhaniyeye ci- var olan iki yüz metrelik bir saha da- bilinden müthiş bir bora geçmiş ve mülrim hasarat yapmıştır. Zeytin a- ğaçlarmı kökünden yıkan ve tarlalar) daki mahsulü mahveden bu boran hasar sahası lehülhamt pek geniş de» ğilmiş. Kasırga Bababurnu tarafından gel miş Soma üzerine gitmiştir. Bu ara- da büyük fındık cesametinde dolu da düşmüştür. Diğer taraftan fırtına hakkında vi» lyete de bazı malimaNgelmiştir. Bu! malümata nazaran kasırga ve dolu. dan zeytin ve üzüm mahsulü hasara uğramıştır. Yağmur ve dolu iskele. den itibaren kazanın şimal kısmına ve merkez muhitine inhisar etmiştir. Dört beş saat kadar devam eden yağmur canasında şimşek tevali etti. ginden kaza civarında bir çok ağaç. lara saika isabet etmiştir. Saika yal nuz ağaçlara zarar vermiştir. İnsanca zayiat yoktur. Zarar tesbit edilmek. — — Ankaraya su isalesi yarın ihale ediliyor Ankaraya su isalesi için hü. kümete teklifatta bulunan Al - man ve İtalyan gruplarile yarın son müzakereler yapılacak ve hangi grupun şeraiti maliyesi daha müsait olursa bu su işi o grupa ihale olunacaktır. Ankaranın su ihtiyer Elmalı dağı, Hanım ve Şahva pmarlari le Kosunlar suları toplanarak temin edilecektir. Tesisat için 2 milyon liraya lüzum görülmektedir. Ankaraya su İsalesi ene zatimda bitiril nihayet AĞUSTOS 1930 Istanbul cuma günleri nasıl eğleniyor?.. Deniz hamamlarında harem - selâmlık dele için yeni ve esaslı tedbirler alın Peki amma sonra biz nerede güneşliyeceğiz ? Bugün ters tarafından kalkmışım - Tramvayda bir münakaşa: “Sen sersemsin. - Hayır ben sersemim!,, - Bebek deniz hamamlarında polis yasağı ve bir kıraliça hikâyesi.. tarafından kalkmışım. Bir kere geç yattığım için sabahleyin muayyen saatte uyanamadım. Uyku sersemliğile o aradığım şeyleri yerli yerinde bulama- dım. Sonra gömleğimi ilikler- ken düğmesini kopardım, Kıra- vatım: bir türlü doğru dürüst; bağlıyamadım, Saçımı tarıyaca! ğtm: Tarak yok. Pantalonüumun tozunu alaca- ğım: Fırça yok. . Hay aksi şeytan. . Gözlüğüm de hangi cehenneme gitti? Eyvah... Onun da sapı kırıl- mış. Şimdi müsün, öldürür müsün?, .. Bugün Cuma. Her taraf kapalı. Nerde gözlükçü bulurdum ben?.. i Neyse evde, ihtiyat bir göz- lük sapı varmış. Makasın ucu- nu tomavida haline “getirerek! gözlüğe sap takmağa uğraşıyo- rum. Derken o sırada elim kah ve fincanına dokunmaz mı?.. Fincanın kırıldığı bir şey değil de kilim berbat oldu. Hele güç hal ile giyinebil- Para bulununca define taharri edile-İdik. Şimdi ben bu sersem kafa ile nereye gidebilirim? Doğrusu ya, üzerimde bu ak- silik varken deniz aşırı yere gitmeğe pek cesaretim yok.Her halde ayağım karada olmalı. Birden hrtırıma Bebekteki de niz hamamları geldi, Orada de- nize girenleri seyreder, biraz va! kit geçiririm, sonra da akıntı! burnunda bir kahve içtim mi keyfim tamam oldu gitti. . Fakat dedim ya, bugün ters- liğim, oaksiliğim üstümde. Tramvaya binerken birinin aya| ğma bastım. Bereket versin terbiyeli bir adammış. Bir “par don,, la işi savuşturduk. İçerde de biletçi ile bir yolcu nun kavgasına şahit olmamız mukaddermiş, Biletçi birinden bilet sordu.A $ damcağız ceplerini bir hayli ka rıştırdıktan sonra dedi ki; — Bileti düşürmüşüm! İstifini bozmadı: — Düşürmüşsen bir daha alır sn. . Zavallı yolcu sıkıntıdan terle mişti: Nasıl olur canım, iki defa mı bilet alacağım. . Sana düşür düm diyorum. —İyi ama, kontrol dinler mi? Sonra bana ödetmeğe kalkar. Burnundan soluyarak: — Sersemin biriyim ben, . Dü şürdüm işte, . Biletçi ondan aşağı kalmak istemedi — Sanki ben senden akıllı bir şey miyim? Akşama kadar ke- seden 20—30 kuruş üste veriyo ruz. Asıl sersem benim! Öteki itiraz etti: : — Yok, yok.. Sen ne olsan benim kadar. sersem olamaz- sın... , Evde öteberi eşyamı düşürü| — Yasak diyorsunuz. hiç t mo Xasak diyorsun m amaa Bugün ben, muhakkak tersjrüm de önümden arkamdan top) aldık kabul ettik. Yalnız size larlar, — Ben senden beterim. Bilet! keserim, para almana, bazı kere de bir bilet yerine iki bilet ke- serim, — Hadi canım, benim ser- semliğim meşhurdur. . — Benimki daha meşhurdur. ip Herkes kendi sersemliğini il lünakaşanın böyle uzayıp gittiğini görünce araya girdi- ler, Anlaşıldı, ikinizde sersem siniz. Yalnız gürültünüzle bi- zi de sersem edeceksiniz. Sustular. Tramvay Bebek önlerine gel! mişti, Etrafı tahta perdeli de- niz hamamından şakrak deli- kanlıların serbaz kahkahaları yükseliyordu. Tramvay durun- ca atladım. Ellerinde kocaman birer mı- sır koçanı, kemirmekle meşgul yarı çıplak gençler arasından geçerek içeri girdim. A... o ne ya?.. Hamamın için de bir kaç çocuktan başka kim seler yok. . Ya biraz evvel orta lığı çın çın öttürenler nerde? Çok geçmeden işin sırrını an ladık, i Delikanlıların hepsi hama- mın çatısına çıkmışlar, kadın- lar tarafını seyrediyorlar. Hem de gözlerini ki kadar ayırma- mak şartile... Öte taraftan da mukabele gör müyor değiller hani... Söz atmalar, hafif tertip ök- sürmeler, yalancıktan utanıp! tahta perdeler arasına saklan-| > Su içinde fıkırdaşma- Deliknalıların yerinde siz o- lun da sabredin... için İka işi kalmadığını görünce, acak ir ey sorayım. . Bu yasal küm — Şikâyetler vaki oluyor. , — Her halde şikâyeti yapan W perde arkasındakiler de- Hem efendim, çağırmasınlar, Bitmiyelim, . Siz mum hikâyesi ni bilmezsiniz galiba. . Memur, ciddiyeti elden birak | mamağa : — Hayır.. — Öyleyse anlatayım. Vak- tile kıralıçalardan biri delikan- lılara pek düşkünmüş. Bilhassa genç, irisi oda uşaklarma fazla yüz verir, bunlarla düşer kal karmış, & Karinlerinden bazrları kıralı- çanm haysiyetini korumak için bu hallerden vaz geçmesini ken disinden rica etmişler. O il m fakat iz, demiş, ne yapayım elimde değil, . Sonra nedimelerinden rastge' le bir kaç kızı çağırarak elleri- ne birer mum vermiş. Bir mum da kendisi almış... Biraz sonra bakmışlar ki kıra lıçanın avuçları içindeki mu- | mun yalnız fitili kalmış. lerin mumu olduğu gibi duru- | yor. Kıralıça karinlerine dönmüş?" | — Bu hararet sizde olsun da kendinizi zaptedin bakalım de- | miş. € Şimdi polis efendi, bu hara- ret onlarda, bu can bizde iken ne yapsanız Polis E, burada ya : i lerek çekildi. Gençler lara, kiklere binerek, Kendini denize atan atana. . Erkekler tarafından teşvikler başladı: — İmanım tahtelbahir... ” Hasan göreyim seni... Ge tut. | — Yüzgeçliğin bu mu senin. Yüklensen e!. , Bu esnada öteki açık gözler de iki tahta perde arasında mu habbeti koyulaştınmakla meş- gul Islak vücudünde gerginleşen adeleleri seçilen bir genç, at gi bi bindiği bir tahtanm üstün- den karşı tarafta kırmızı ma- yolu bir kıza çapkınca işaretler veriyor. vazife halinde gördü? — Efendiler, dedi, yukarısı !yasak.. Hepimiz aşağı inelim. at pek isteksiz oldu. Küçük iti; razlar da yapılıyordu: — Peki ama biz nerde güneş- leneceğiz. . — Kabahat bizde mi. . Onlar| bakıp gülüyorlar. . Sözlü sohbeti yerinde bir genç memurun önüne geçti; | Biz de t Tam bu sırada bir polis me- Jmuru, —resmi tabirile— ifayı| içi Emre itaat edildi ama bu ita-) gız. | desindedir. Vilâyet — gıkmıyalım. Fakat şakrak gençlerin hayu huyu arasında bu ihtar, her de- fasında gürültüye gidiyordu. Hamamdan çıkarken hiç ol. | mazsa daha on yaş genç olma- dığıma teessüf etmemek elim- den gelmedi. ya heykeltraş Beye riş ettikti. Yakında ikmal edi- lecek ve resmi küşadını yanca | Edirne vilâyeti dahilinde mah sul bu seneç ok iyidir. Geçen haftaki kasırga epice tahribat yaptı. Zarar mahsulât ta dahil olmak üzere 500,000 lira rad - dahilinde bu sene bilhassa özüm , kavun ve karpuz çoktur İstanbula çok

Bu sayıdan diğer sayfalar: