19 Ağustos 1930 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6

19 Ağustos 1930 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

VW tanbul. b. bur. Gazete ve matbaaya ait işler için ASiPE, Dİ m ri 7 Ağı v p | | j | | | , ' İ x 4 8 a E e Sim Ee — N | da severiz, bin bir ihtiyaşla se- kek yok... Erkekler bizi arala- arı Fikir, * Dd i gilliyet Asrın ümdesi “Miliyet” tir 19 AĞUSTOS 1930 IDAREHANE — Ankara caddesi No: 100 Telgraf adr: iMiyet, İe- Telefon numaralı: lstanbul 3911, 3912, 3913 ABONE ÜCRETLERİ G Türkiye için Hariç için 3 aylığı , 400 kuruş B00 kuruş Ma 750 1400 ğe 1400 |, 2700 Gelen evrak geri verilmez Müddeti geçen mushalar 10 kuruş müdüriyete müracaat edilir. Bugünkü hava Dün harsret en çok 29 enaz 19 derece idi Boglin hava bulatla olacak rüzgâr poyrar esecektir. i ! Yeni mezhep! Hikmet Feridun B. arkadaşr-| muz bir iki gün evvel yazdığı bir yazısmda yeni bir mezhepten bahsediyordu. Bu mezhebin iba deti öpüşmekten ibaret imiş. Hikmet Feridun; eğer bü mez- hep bizim taraflarda da türerse| çok mlirit bulacağımı söyl du. Ne yalan mezhep hakikaten insani hida- | yete İriştireceğe benziyor. Yal- | nız itiraf etmeli ki, bekârlar i- çin, hele yaşlı bekârlar için seva ba nail olmak güç olacak Hele bu zamanda “Allah rı - Neşriyat haya İngilterede neşredilen mühim eserler İngilterede neşredilen yeni ki nin adamı olduğu için evvelce taplardan - en mühimlerinden-| Venizelos tarafından ordudan bahsetmek isterken sabık Yu -| uzaklaştırılaranlar arasınday - nan hanedanından prens Andre) dr. anm Anadouda Yunan hezime-| Baş kumandandan ile erkânı tine dair neştettiği ve zevcesi tal harbiye reisi Dusmanis ârasın-| rafından İngilizçeye nakledilen; da gerginlik vardı. eseri zikretmemek kabil değil- | o İşte Anadolu seferi bu vazi -| dir. yette başlamıştır. Prens Andre-| Anadoluya tecavüz eden Yu -!a bundan sonra Yunan ordusu-! nan ordusu 922 son baharmda|vün kuvveti, mevcudu hakkında denize döküldü. Kıral Konstan-! tafsilât veriyor. Kitap bu suret- tinin kardeşi olan prens Andrea| le daha ziyade askerlik ilim ve daha evvel Yunan ordusunda | fennile meşgul olanların anlıya mühim bir vazife almış bulunu | bileceği bir eser oluyor. Yalnız yordu. Fakat Yunan hazimeti ü-| Prens - Andrcam şayani dikkat! zerine Andrea orduyu bırakmış, Korfudaki köşküne gelip kapan mıştı.. Yunanlılar hezimetin mes'ullerini ararken ve kıralın nazırları kurşuna “dizilirken prens Andrca da Korfudaki ma| ikânesinden alımarak divanı harbe getirilmiştir. Divanharp, Kostantinin kardeşi “hakkında merhametli davranmamıştır. Prens hezimetin mes'ulleri meyanmda idama mahküm ol- muştu, Fakat prensin İngiliz hü kürdar hanedanile karabeti var | dır. İ Bu karardan haberdar olan! İngiltere hükümeti prensi ölüm | tır. İşte prens de o zamandanberi hazırladığı eseri neşretmiş olu- | yor. l .Bu eser 921 harekâtına aittir. olan izahatından şunu unutma- mak lâzımgeliyor: Yunantrlar 921 senesi yazında Ankaraya gıtmek sevdasma ka pılmışlardı. Andrea bunun Yur! nan ordusu için pek meş'um ol! duğunu yazıyor. Yunan ordusu! bu suretle istinat noktasından | uzaklaşarak müşkil bir sefere katlanmak mecburiyetinde ka - lyordu. Nakliyat zor olmuştu. Diğer taraftan hilfarz Ankara! alınmış dahi olsaydı bu hiç bir zaman Türk kuvvetlerinin im- hasr demek olmryacaktı Andrea Yunan ordusunun bu! suretle uğradığı bezimette ken- öylüyor- | den kurtarmak için Şiddetli te -|disinin kumanda ettiği kolordu) söyliyeyim, bu! şebbüslere geçmiş ve kurtarmış nün iş görmediği iddialarına ce vap teşkil eden müdafaalarmı bı akıyoruz. Meçhul bir otomobili | Askeri edebiyatın yeni eser- lerinde biri var ki, İngilterede| çok okuyucu buldu. Bu eser İn-| 19 AGUS Mizah, Edebiyat, Bilmecemiz 2345 67891011 >i < N-u—a>-u> Hp >- —-502'>-8 > > gi > z. Dünkü bilmecemizin halledilmiş şekli | | yatında büyük bir tekâmül ese- muz olan Ali Fethi Beyin lideri) crları altında gitgide daha faz-| )mütekâmil bir sol cenah fırkası | beraber bulunduğu bir hizmet- olmak azmindedir. Sn Ern”rt NE NE 2 Vİ Mektepliler Müsabakası Yeni fırka 66 ıncı haftanın 3 üncülüğü- nü Galatasaray den Mu - zaffer Cevdet B. kazanmıştır. Yazısı şudur: Haftanın en mühim hadisesi > Şİ Da şüphesiz memleketin siyasi ha Hizmetçi kızın hatası. —Fransızcad ri addolunacak olan yeni fırka- nm resmen teşekkül etmesidir. | o Yaşlı, dul kadın senelerdenbe Tecrübeli bir devlet adamı:!ri biribirini takip eden ölüm a Fakat bir akşam ihtiy! dım sofradan kalkarken: — Doğacak çocuğa lâf lan şeyler temin edilebi dedi. Bu hizmetçi için ani bit be oldu. Demek ki ihtiyar bulunduğu bu yeni siyasi teşek-| la ihtiyarlıyordu. Hemen he- kül dahili politikada hükümet|men kimsesi yoktu, Onun için| fırkasından daha radikal şdaha| bir köye çekilmişti. Senelerce| İgisi vardı. En nihayet o da öl «Serbest Cümhuriyet» fırkası Tütü, Bu kadıncağız eski hiz- ismini alan yeni zümre B.M, |'Detçisinin yerini hiğ bir hizmet n: temsil edecektir. Fırkanın) Nihayet bir hizmetçi kız gel 11 meddeden ibaretolan prog-'di. Fakat on on beş gün geçin- ramı » esaslı umdeleri ihtiva et- ce yaşlı kadın geriç hizmetçisin ' “" Bugünkü blimecemiz Soldun sağa ve yukardan aşağı: Vİ Beygir (2): Bâşuni tara (5). Kamer (2) (3). Ufuk (3) müş (3). Yeni (3): sik değil (3). Üst (3). yılan (3) 5. Beyaz (2). Bir nevi (5). İstifham (2). 6 — Üst değil (3). Fena (3) 7 — Esp. Ç. İçinde yemek yenir (5). İsim (2) 8 — Dem (3). Hâl edatı (3). Ben Sir b değil) | kurmay! İsa iktisadi cephelerde C. miektedir, de'bir gayri tabiilik farketmeğe Yeni firkanı programından vaşladı. Bu kız çağrıldığı zamar anlaşılıyor ki mali, idari bilhas-| gelmiyor, kendisine bir şey s0- Re halk | Fulduğu zaman cevap vermiyor- fırkasmın prensiplerinden ayrı) bir usul altında çalışacaktır, An cak bu ayrılık Cümhuriyetçilik|rin hatasını kolay affeder bir ve lâyildik sahasma asla nüfuz; kadındı. edemeyecektir. ; Onun için genç hizmetçisinin Mühalefetini muhtelif memiç| bu kusurlarına bakmıyordu. Ma ket meseleleri üzerinde temer- âmafih hizmetçi kız evin işleri- küz ettiren yeni fırka bir derece|ni iyi görüyordu. İhtiyar kadı- E intihaba, inhisarları kaldırma |hn hısımı genç bir kadın .. kü- ya ticari hayata tam bir serbes-|çüçük kızı ile misafirliğe, tebdili ti vermeğe, vergileri azaltmağa| havaya geldi. Bunları görünce matbüata azami hürriyet ver. hizmetçi kız büsbütün sinirlen- meğe, nafıa işlerinin tahdidine, di: Bilhassa ki çocuğu hiç Adliyede, ve Maarifte esaslı is. görmek istemiyordu. Artık işle- Meclisinde “liberâl” bir cercya Sinin tutamıyacağına kani idi, | İhtiyar kadın sabırlı, gençle- gası,, için sokakta alenen ve ya Yunan ordusu o zaman Anka giliz tayyarecilerinden Rum - | , 0 - Felâk (3). Tatifbam (3) lâhat yapmağa, beynelmilel te- şekküllere daha ziyade ehemmi rini gördükten sonra odasma kapanıyor, saatlerce çıkmıyor- hiç bir şev sormadan het ordu. Fakat şu cevabı — Meraka lüzum yok.» nu babasına yollıyacağım! Bu cevap haşin bir cev Fakat onun demek. is diz — Bana iyilik etmeyi | Beni düşünmeyiniz. ... Beni lâyik değilim! . İhtiyar kadın bir şey Sİ medi. Aradan epi zaman 8 Fakat korkulan hâdise heni muyordu. Baba olmak sasö den kaçan uşak çoktan kay! müştu!, Misafir genç kadın kocasi daveti üzerine giderken ihti kadın küçük kızın annesi döl İceye kadar kendine birakti! sını İstedi. ük kız annesinden mii kat bir ayrılığa tahammül * İyordu. Hizmetçinin hiç 4 GK Mm ristiyan manastırlarmdaki “ E -| Yunan ordusu umumi mütare -|taplar çıktı. Harbin lehinde ve < # Ok bedi bâkireler, gibi kendini hay) ke olup ta diğer muharip ordu-| aleyhinde neşriyat yapıldı. Fa -| hud Öpera sineması ittisalinde| vakalarla mütadeleyc mecbur at edecek kadınlar ve belki de |lar terhis edildikleri, halde ter-) kat bahsettiğimiz eser isminden! s0: © ği halka arzedeceği programı! i evde mahfiyen kendini öptüre- cek hayır sahibi güç bulunur, meyer ki, her rastgelen yana -| ğa “Eyvallah, denile.. Maahaza bu mezhep dünya- | da taammüm ederse elbette hi| İerkekler bulunur. Gördünüz mü dünyayı sofu e- decek dini?. Havuzlar serisi! Eski şehremini ve meb'us Haydar Beyefendinin Serbest cümhuriyet fırkasna girdiği biliyorsunuz. Mumaileyh yeni fırka namına İstanbulda namzetliğini vaz'etti , Şimdiden hazırlamakta imiş. Ve rilen alâmata göre bu program- da şöyle deniliyormuş: © “ Muhterem İstanbullular ! “C Yukardanberi sayıp döktüğüm X bu hizmetleri ifa edeceğim gibi, * eğer beni intihap ederseniz size| y, Beyazıtaki Havtzı Haydardan > daha vâsi ve derin olmak ve o- nun gibi renkli fıskıyelerle su değil Fatihte yapılacak olandan it ve ayran, Vefa da kinden şı- ra ve boza, Taksimekinden bira ve şarap, — Tepebaşımdakinden düz rakı, Eyiptekinden âlâ et suyu, Mahmutpaşadakinden çay ve kahve, Modadakinden Viski ve soda, fışkırtırım!,, Bu programla muhakkak ka- zanacağından emin imiş! . FELEK “ “Milliyte,, in edebi romanı : 60 “BIR 4 Jar bir çok şeyler düşünmeğe|çikaran biziz; kadınlarız, Dünya mecburuz. Bin bir kayit altın. vişiriz. o Halbuki erkekler içini kayit yok, ihtiyat lüzumsuz. . | Namus çerçevesi onlar - için o kadar geniş ki... raya gitmeğe hazırlanırken na- ney Samson tarafından neşredi| sl münhezim .oldu?., Andrea İlen “Fights ant Fhights, ünvan bu akibette kendinin katahatli| ıı bir kitaptır Eser harp hatıra-' olmadığını anlatmak istiyor. J İlanı, maceralarıdır. Son seneler Ona göre Yunan hezimetin umumi harbin bir çok macerala hazırlıyan amiller şunlardır :İ rındafı bahsedildi. Pek çok ki - his edilmemiştir. Rusyaya bolşe| de anlaşıldığına göre muharebe vikliğe: karşı Yunan ordusu |lerden ve uçuşlardan bahsedi - 10 — Bir şark vilâyetimir Ansızın (3). — Nida (2). Törpü (5). inan (2). (8). 'i za Yeni bir sinema Haber aldığımıza göre Beyoğ istem olarak inşa edilen Ar| til ierhası yakında aç zak! tir du. Misafirleri mi kıskanıyor, bırakmıyor, ona sokuluyor, İistemiyordu?.. Maamafih ihti-| dini zorla sevdiriyordu. His İyar kadın onu müdafaa ediyor-! çi ilk günlerde görmek isti du: diği bu çocuğu gitgide set — Tuhaf mizaçta bir kız... buluyordu?... Niçin?.. K Fakat işlerini iyi görüyor. de bir anne olacağı için #i kâfidir... Arada yerleşmeğe başlıyaf! olduğumuz henüz hafızalardan | Misafirler uzun müddet kâk| dostluk gittikçe arttı, Küçük ştir. Mamafih memle-!mağa gelmişlerdi. Haftalar geçi! za hizmetçi bakıyor, yatıYf tabiati değiş-| kaldıttyor, hülâsa bütün i6# yet vermeğe taraftardır. Muhterem başvekilimizin bur yurdukları gibi bizde şimdiye kadar fena bir tesir bırakan “muhalefet, yüzünden daha ya kın tarihimizde çok acı ve elim ui silin kete müfit olacak temiz ve sami | Yor, hizinetçiniri gönderilmiş, orada feci bir hezi- | yor. Tamamile harp maceralari sikammmnumamama (vi bir muhalefetin mevcudiyeti miyordu. Fazla olarak hizmetçi gösteriyordu. mete uğramıştır. sergüzeştlerin başı ilk zamanlar 920 de Venizelos hükümeti in'da Çanakkaleye yapılan Hir tay tihabatta mağlüp olup düşmüş-| yare keşif hareketile” başlıyo, tür. 917 de Venizelosun ordu -! Tayyare filosu kumandanı olani lan çıkarmış olduğu bir çok za-| Samson 916 da Suriye sahilleri çok lüzumsuz zabit toplanmış -| tafsilâtın bizçe o kadar lüzumu | ur. yok.. Fakat Samson bir vak'a Ceneral Papulas bütün muvaz | anlatıyor ki, Gazi Hz. ne taal -| “Eğer o gün attığım bomba-, Cümhuriyet ve demokrasi pren-| zaf zabitleri cephede bulundur-| lök etmek itibarile İngiliz oku-| lar isabet etseydi, yakin şarkın | sipleri etrafında bir kül halin- mak istemiş, bu yüzden tekrar|yucuları tarafından mçrakı cel-! tarihinde başka bir değişiklik o- de toplanan Türi orduya alınmış eski zabitlerle 'betmiştir. ihtilâf çıkmıştır. İki taraf ara - Bir gün Çanakkale üze - Sindaki husumet bir türlü bitme rinde uçarken Seivili yakınında) miştir. iyol üzerinde bir. otomobilin git Bu yüzden orduda inzibat te tiğini görmüştür.Derhal bu oto! Meşhur İngiliz romancısı H,| bir derecededir. Milletlerin ha-| bozulmuştur. Papulas zaptu raptı iade için'mağa başlamış ise de isabet et-| ti de bulunuyordum. Bir otomobi- le binitiiştik. Havadan bize bom atılıyordu. Samson bü süretle bir tayya-! re kendisinin bomba attığı oto- |bit bu sefer tekrar orduya alın -| üzerinde dolaşarak Türk otdu -'mobilin Gazi Hz.'nin binmiş ol-| Türkiyenin mukadderatını elle-man herşeyi söyliyecekti. . İmuştır. Bu suretle orduda bir suna bombalar yağdırmıştır. Bu'duğu'otomobilden başka bir şey | inde tutanlar olmadığmı anladığını söyliye -| rek şu retiğeyi çıkarıyor; lacak've bugün Anadolu Yunan Ilarda bulunacaktı.,, Bir röman | terbiye seviyesi memleket için-'di. Uşakla geçen tatlı lâzımdır, türlü türlü tefsirlere! kızın çehresi gitgide fenalaşr;| meydan veren ötek fırka siste-) yor. tengi uçuyor, gözleri ferini mine nihayet vermiş olan yeni| kaybediyordu. Artık istiyordul” fırkanın teşekkülünü başta Rei-| ki kendisine sorulsun, neden bu)” **Y elk i icümhur olduğu halde bugün) hale geldiği sorulsun... O za-| Sanki kulağına birdenbir€ . Fa|ses geldi. Bu ses: ik bir mem-'kat ihtiyar kadın hiç bir — Beni bırakmıyacaksı İsormak istemiyordu. ni atmıyacaksın değil mi? * O zamana kadar hiç böyle bir) yordu. hale gelmemişti. Şimdi komşu! “Bı, ses uzaktan değil, pek v gil, pe kül hi he evdeki genç uşakla taniştek| yandan, kalbinden geliyordW k milletinin bu| tan sonra genç hizmetçinin ke-| |. © zamana kadar doğgf yüksek şuur ve! derini arttıran sebep e çoklu kak Babür de siyasi ihtiraslâra, fırka entri.| den sonra acı düşüncelere sıra | mağa karar vermiş görünen kalarma şiddetle mani olacak gelmişti. metçi.şimdi bu düşüncesi" Kendi kendine hiddetleniyor, | dolayı utanır gibi idi: Bir gece küçük kızı yatı | onun tatlı tatlı nasıl uyudu cü şey nuniyetle karşılanmışlardır. Vatan meselelerinde yüksek! gün vasıl olduğu moblin üzerine bomba yağdır :| G. Wells yeni bir roman neşret; yatında büyük inkişafa amil 0-' fakat yapacak bir çare bulamı-| — Hayır, dedi, hayır... çok çalışmış, muvaffak-olama- tirmeğe muvaffak olamamıştır.) ham,,... Pu hayali, -muharririn |artık “Türkiyede de başlanması muştu; mıştır, Diğer taraftan Papulasın baş kumandan tayim edilmesi de bir hata olmuştur, Prens Andrea ya göre Papulas eski bir asker- di. Cesur bir kumandandı. Fa - kat etrafındakiler kendisini çok methediyorlardı. Fazla olarak Papulas harp san'atına vakıf de Zildi. Kendisi Kıral Kostanti - Mahmut Yesari da insan var, kadın veyahut er- rına kabul etmiyorlar mı? — Ediyorlar. O halde ne diye onlardan şikâyet ediyoruz? — Mazlüm mevkide kalmak,| Uniumi harp bittikten, mütare- üslüp.ve ntiktelerini göstermek! Zaruridir. "ke olduktan sonra Samson bura itibarile çok lezzetle okunan bir da bir Türk zabitile görüşürken! ona soruyor: | nız nedir?.. Türk zabiti İngiliz tayyace | kumandanma şu cevabı veriyor: — Çanakkalede Mustafa Ke- mal Paşanın erkânı harbiyesin-'lanlarından birini teşkil ediyor.'nat eden, te Belma, başmı eğmişti «düşün celi düşünceli: — Sen, çok geniş düşünüyor- sun! dedi — Dar mı düşüneyim istiyor- sun? — Hayır... Yalnız; bu düşün celerin seni, fena neticelere var- dirabilir. — Ne itibarla? — Şu itibarla ki günün birin- de Rasih Nevres'te ayni geniş! düşüncelere düşerse bilmem ki halin ne olur? > Ferhunde, güler gibi, ağlar gibi, rengi, şekli, ahengi ve mâ-' nası pek belli olmıyan bir bakış bir tebessümle arkadaşını süz-! di — Aşkta insan, karşısındaki- eser olduğu anlaşılıyor. İngilte- rede bir diktatörlük tesisi, yeni! oldüğü kadar canlı vekayi iledo lu Olan bu eser Son neşriyatın en ziyade dikkati celbetmiş o-| — Doğru! — Bana müsaade Belma! — Gitme feriş... Konuşalım. — Sabahtanberi , konuşuyo ruz, — Sıkıldın mı? — Pardon, o maksatla söyle- medim. — Biliyorum şekerim! Gitme ne'olur? — Mecburum! — Randevunu kaçırma! Ferhunde, gücenik - gücenik baktı: — Söyleme, Belma. Belma, ısrardan vazgeçmişti: — Peki, feriş! Ferhunde, çantasını aldı, Bel- manın yanaklarından öptü — Orevuar Belma! Yeni. fırkanın nazariyattan zi kaçar, giderim! yade tatbikata ehemmiyet ver- mesi, muhalefet memleketin yıkacağını, vaitlerinde duraca- muhtaç olduğu faaliyeti bekle- cığmı bekliyoruz. mek, hakiki terakki sahasında “Demokratik, esaslara isti-|tam bir muvaffakiyet gösterme ni! hedefleri mu-'sini istemek hakkımızdır.,, ye de seviniyordu, | — Bonnüi, Ferişt Belmahın yarı dargın bir ha-| — Bonnüi, canım! reketle uzattığı, eli, Ferhunde: (o Biribirinin yanaklarından ö- gayet hararet ve muhabbetle sik |perek ayrıldılâr. Ferhude, ki & İşeyi döner'dönmez adımlarını — Yarn, denizde mi buluşu | sıklaştırdı; ruz? |, — Geç kaldım.. Rasihin da- — Ben, eve gelir, seni alırım. 'nı sıkılmıştır.. Ya, <bekleme- Belma arkadaşının kolunâ gir | mişse?.. mişti. Bahçeye kadar teşyi etti:! © Bu endişe, onu halecanadü — Seni evine kadar götre. şürmüştü, adeta koşmağa baş- yim mi, Feriş?, ladı, fakat çok geçmedi, nefesi — A, neye zahmet edeceksin. | kesildi, adımlarını ağırlaştırdı. Ferhunde, Belmanın ısrarda | Havagazlarının hemen sönecek bu kadar devamı, ileri gitmesi | gibi ölgün ölgün yanan ışıkları ni pek anlıvamıyordu. Anladığı sokağı aydınlatmıyor, etrafına şey mühimdi ;Belma, Rasih Nev iserptiği alaca, titrek gölgeler- rese göz koymuştu. Fakat Fer-İle göz şaşırtıyordu. hundenin elinden açıktan açığa; © Rasih Nevres, onu arka bağ — Vakit yaklaşınca buradan! melhumunun | kaddes menfaatlerimiz üzerin-! — Harpte en mühim hatıra -| ve müthiş bir harp, -Londranm| henüz efkârı “umumiyenin . gö-|de birleşen her iki fırkadan me| İtopa tutulması v. 5. gibi hayali! zünden silinmeyen kötü tesiri|deniyet yolunda > — Belma, Ferhundenin sözleri- ji ni çok dikkatle dinliyordu: © » — Haklısın (eriş! İ — Değil. Küçüklüğü... Han © —eEvet haklıyım... Fakat gi sahada erkekler bize mâni ol hak, aramızda r salesef, evet, dular ki onlardan şikâyet ediyo kadınlar arasında, .. Bu, kadın-|ruz? Benim zannımca dünyada, © lığın ezeli nasibi. Eğer erkekler, yalnız insan var. Erkek, kadın bu hakkı bilseler, tanısalar er-| biribirini tamamlıyor. Kadının, keklik kadmlık meselesi kal-/erkekten bir şey istemesini tu- kadınlık zâfı! g-Jalmağa da kalkamazdı ya. . yolunda bekliyecekti. Limonluk — Belmazın yanaklarını İperken Ferhundenin dudakları donmuş gibi idi. İçi ürpererek yan yân baktı. Belma, boynunu bülkmüştü: ni değil, kendini bile düşünmez. — O kadar mı seviyorsun? — O kadar sevdiriyor! — Kimi tebrik edelim? — Kimseyi... Belma, asıl sormak, söyle- — Peki, feriş! İmek istediklerini soçamıyacağı! o Ferhunde, Belmanın nasıl i- İnr, söğyliyemiyeceğini anlamış-!çin için kıvrandığinı görüyor, maz, Zannediliyor ki kadm baş! haf ve hatta fena buluyorum. Di ka, erkek başka. .. Belma, bunu) lenciliğe aklım ermez. çi tı; gayri ihtiyari icini çekti, göz son günlerdeki nisbet verişlerin lerini kapadı? kafatutuşların acısı çıkıyor, di- Ferhunde, Rasih Nevresi, gü| yıkıldıktan sonra, Rasihin tabi- cendirmemeğe, — darıltmamağa rince; serseri olmuşlardı! Lâkin mecburdu. Küçük bir ihtiyatsız bu serserilik Ferhundenin çok lık, Belmanm lehine büyük fır hoşuna gidiyordu. Rasih Nevres satlaf açardı. Blma, ne şekilde, hiç memnun değil, her buluşuş İne suretle taarruza geçecekti?. |larında somurtuyor, gizli küfür !Ferhunde için, buna dikkat et-İlerle homurdanıyordu. mek icap ediyordu. Ferhunde, bağ yolunu bu- İ Belma, yorgun gülümsedi: İlunca geniş, bir nefes aldı, göz “ The Autocracy of Mr, Par lan fikir ve. parti mücadelesine yordu. Nihayet şu teselliyi bul-! çocuğumu “ne o adama, İbabasız çocuklara mahsus yollamam, atmam... Benim çocuğum da bu * yan masum gibi dünyaya cek, büyüyecek! İ Anaolmak hissi, yara İ galip gelmişti. Vakti geldi” İhtiyar kadınım sessiz © yeni hayata gelmiş bir mi kun feryadı duyuluyordu “İlerini kısarak etrafı dikkati€, radı, . Görünürde kımsldf. canlı bir gölge yoktu. YO. yabancıların bulunması # ni de düşünerek Ferhund€ ve fütursuz yürümeğe g8? İdiyordu. Sağ ilerdeki toP ca yaklaşırken aşina, Pi d bir ıslık duydu, Rasih, beke, demekti, Ferhunde, ayi İalr ıslıkla cevap verdi. i Kollarını açıp oyna! İtu, birhamlede Rasih Net. yanına sıçradı, onun ağ” gel #ma vakit bırakmadı. a6'# ğa kollarını, Rasihin boy" ladr, bir nenni bestelef ladı. . Rasih Nevres gülüy0' — Cocuk. . Benim çocuğum!. — Neye gülüyorsun — Ne yapayım? gin se gibi. bir kahkaha Mİ nm kalbine'doluyorsn.. , yalancı! Mi gil du — ü; tarak

Bu sayıdan diğer sayfalar: