3 Eylül 1930 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 2

3 Eylül 1930 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

MİLLİYET ÇARŞAMBA : EYLUL 1930 | | HARİCİ HABERLER.. | ği Fransada ———— Macaristanda | Fransada Macaristanda Çare ne?. (Tercüme ve Iktihi haklı mehturdur.)| İki taraf arasınde üsademe Sefarethaneden çıkarılı- | bir itilar esası aranıyor ultariHamit Tahsin Paşanın Halıratı. Ecnebi matbuatı İl Maden ve petroilarımıZ Yeni maadin nizamnamesi bir çok kolavlıklar göstermektedir i ANKARA, 2 (Telefonla) —;mühendis Cevat Eyüp B.Ü Madenlerimizin ve petrolları| gün Erzurumda ve tetki bitirmek üzeredir, Hazırlan İngiliz impara- torluğu ve mali müşkilât Amele ile polis kuv- vetleri arasında bir “Times, gazetesi Avustura-| | mMüsademe oldu yor, Sadarete getiriliyor PARİS, 1 A.A. — Rube ve Tur- kuvan mensucat sanayii konsorsiyo- ya'nın maji vaziyetine tahsis et| o BUDAPEŞTE. 1 A.A. — Ziraat tiği başmakalesinde Avustural-| müzesi yakında nümayiş yapan are- Sait Paşa Sefarethaneden çıka- rıldıktan sonra hemen huzura kabul ediliyo ee v Beşiktaşta selamlık — İsmet Beyi Sait Paşaya şönderdim, şimdi gelecekti Dedi. Sait Paşaya İsmet yin gönderilmesi Sadaret tek - Wifi demekti. Sait Paşanm Sa vaya gelmesi de bu teklifi a-- Dul ettiğine delildi. Sultan Hamit, Abdurrahman Paşaya iki teklifte kabul ettirdiği Sa dareti Sait Paşaya bir teklifte kabul ettirmişti. o Ben huzur- dan çıkarken Sait Paşanın kart Viziti geldi. Saraya vikelâ, ve vüzera ve ekâbirden : her kim gelecek olsa cümlekapısı denilen büyük kapıdan içeri a- yak basınca o kapıda muhafız vazifesini a eden tüfenkçiler daire .... Paşa kulunuz mabe— yni hümayuna geldiği maruz - dur,, ibaresini havi bir kart ya- zarak Hünkâra takdim olun— mak kaide idi. Bu suretle zatı şahane saraya (kimin ve saat * kaçta geldiğini bilirdi. Sait Pş pin kartı gelince (zatı şahane hattı hümayunun hemen hazır | İ Tanmasını emretti İki saat İ sonra Sait Paşa Sadrazam, Ce mateddin Efendi Şeyhülislâm tayin olunarak Babedliye git- - $ tik. Ni © ilmü irfan Memduh işittim: Dahiliye Nazırı Paşadan şu hikâyeyi Misırlr Prenses ynep Hant- mefendinin zevci Kâ: Pa-- şa bir hafta memuriyetten mahrum kalınca huzur ve raha # kaçmış; ne yapacağını bil- ex bir hale gelmiş, İkinci haf ta içinde o vaktin Sadrazamı o Tan zat, Memduh Pş. — ki o va kit Memduh B. idi — Kâmil Paşanm konağma göndererek whtesine Adliye Nazırlığı tev- ih olunduğunu — tebşir etmiş. âmil Paşa bundan o kadar se Vinmiş ki Memduh Beyi ta sa- Tonun kapısına kadar teşyi ede — Oğlum sizi temin ederim ki bu geceye kadar rahat uyu- yamıyordum. "Demiş. Halbuki sahibi Kâmil Pş. bir — zattı. AAAA AA AAA AAA AAA AAA AAA, 4 »İ raba uşaklarına İ | Zeynep Hanımefendi fevkalâ- de zengindi, nazırlık maaşı a- bile kâfi gel- mezdi. Memduh Paşanm bu hikâye si İnsanlarda ikbal (hırsının derecesini © gösterir. Yukarda söylediğim veçhile ben huzur- dan çıkarken o Sait Paşanın Mabeyine geldiğini mübeyyin kartt takdim ettikleri ozaman Hünkâr yüzüme bakarak müte- bessimane: , — Bu adama karşı bende bir meyil var arma bilmem ne- dendir?. Demişti, Halbuki bunu bil- mek. pek kolaydı. Sultan Ha mitle Sait Paşa bir çok cihetler den biribirlerine benzerlerdi. Bu benzeyiş orları yekdiğerine yaklaştırırdı. “Bu keyfiyet Sut tan Hâmidin şehizadelik zama- nmdan başlamıştı. Abdülha- - mit Efendi, bu fevkalâde zeki adamın > kendisine - pek lâzmm olacağını daha o vakit anlamış; Sait Paşa da fartı zekâsile va- ziyeti kavramağa muvaffak ol muştu, 3» Sultan Hamit bir gün bana: — Basiret emniyetin babası- ya yoldaki . müşi le ile polis arasında mühim bir musa- a ARM deme olmuştur. Yüzlerce amele bir polis kıtasına hücum etmişler polis; leri taşa tutmuşlar ve müzeye girmek lerdir. Bunun üzerine polis a şmiştrr. Neticede, birçok polis i memurları yaralandığı gibi nümayiş ilerden birisi de ölmüştür. Nümayiş- gilerden yaralananların kısmı azamı kılıç zarbesile yaralanmıştır. mu İle umumi mesa konfederasyonu- na mensup teşkilân hali hazırdaki vasiyetlerini muhafaza etmekte (Ol- dukları zannediliyor. Mamafih, me- sal nazırı yeni bir telifi beyin teşeb- büsüne girişmek istemekte olup acr- best sendikalarla bir itilâf düsturu aramak için patrorlarla mülâkat ta- lebinde bulunmuştur. Şimdi nerede anlatarak diyor ki: “Avasturalya maliyesi bir kül olatak tetkik edilmelidir.Na zırlardan mürekkep konferaı devlet bütçelerinin mütevazin olmasını tasdik etti ve federal kabinesi bu büçenin mali ihti- yaçlara tekabül etmediğini an- PARİS, i A,A. — Hava işleri ne.|lârsa müşterek parlâmentonun sareti, Jacgues Cartier vapuru telsiz) mesarifi tenzil için hususi bir şefinin, tayyareci Costesun tayyaresi- içtimaa davet edilmesini kabul nin anat 4 te (Türk saatile beşte) tam| etmişti Ökyanos atlası üzerinde 43 derece ar-) © «m; #tşimali ve 41 derece 15 dakika ty. “Times, bundan sonra Avus- lü garbide bulunduğunu bildirmiş ol! turalya'nın yün gibi yerli istih- duğunu tebliğ etmektedir salâtınıi fiatlerinde görülen su Fam kutun Avusturalyayı müşkül kendine müteveccih pusular bu) bir vaziyette bıraktığını kayde- İni ş derek diyot ki; lunduğu kanaatini zihnine yer- Z leştirmişti. Bundan dolayıdır ki| “Bundan kurtulmak için y İgâne çare istihsal fiatlerini in- Cuma günleri selâmlık alayı ve bilhassa bayram ve hırkai saa- hafaza ile mükellef olanlar için bir gaile, jurnalcılar için de arzı hizmet ve celbi menfaate bir ve- sile olurdu. Böyle günlerde bir takım kimseler ya faraza köp- rünün altında bombalar bulun- duğunu haber verirler yahut Dolmabahçe sarayının kubbesi- İhülâsa Padişahı bir kat daha | korkutup onlara memlekete kar İşt bir hissi tevahhuş besletirler di. Bu hiç aslı faslı olmıyan ha İberler daima hüsnü telâkki olu- nur her vakit tedabiri inzıbati- ye tezyit edilir ve ekseriya bir gok kimselerin Canı yakılırdı. camii arasındaki mesafe pek kı sa olduğu halde Cuma selâmlık Yarı içini bile mühüm tedbirler a- Inmak âdet idi. Her Cumâ ordü dan ve donanmadan hangi za- bitler selâmlık resmine gelecek ise bir gün evvel daireleri tara- ifından isimleri arzolünur, Cu- ja günü memurini mahsusa bu İdefterlerin muhteviyatile selâm ilığa gelenlerin biribirine müta- İbakatini sessizce tetkik eder merasimi görmeğe gelen ecne- det alayları nefsi hümayunu mu| Hünkârın dairesile Hamidiye | İdirmektir.,, Filistin ve İtalya İtalyanın maruf bir gazetesi, İsMessagere,, Filistin hakkında uzun bir mekale tahsis etmiştir. Bu makalede Filistinde bugü kü vaziyetin bütün devletler mes'ul bir mevkie düşürdi çünkü bu devletlerin Fili ki Araplar ve Katolikler için el zem olan teminatı almadan Bal İnin çatlak olduğunu yazarlar four beyanatı iştirak ettikle- rini,bu Surâtle orada bir Yahudi yurdu tesis edildiğini kaydede- rek diyor ki: “Pakât göçen seneki vekayi- in sebepleri aranmakla kalın- masm. Lâkin olan şey Cemiye- ti Akvamm Filistinde İngik tereye verdiği vekâleti tetkik Jedilsin ve istikbâl için yalnız Arapların ve Yahudilerin me- Katolikleşn. ihenafii edilsin. temin Son söz BOMBAY,2 A.A. — Sir Tej Bahadur Sapru, silâhsız itaat- ik mücadelesine niltayet ver mek üzre girişilmiş olan | sulh müzakerâtmm heniz akamete uğramamış olduğunu beyan et- nafii nama değil hiristiyan ve| | miştir. Vaziyet, yeniden Gandi İile müzakere edilecektir. M. Sapru Gandhinin müzakeratın bilerin arasına sivil memurlar ikame olunur; ondan sonra her dır; evvlâ basiret sonra emni-| Şeyin tamam olduğu Padişaha et. Demişti. Bundan dolayıdır ki | Sultan Hamit lâzımgelen bütün tedbirleri almadan hiç bir şeye ve hiç kimseye emniyet etmez- İdi. Padişahın en çok itimadını haiz tâbirine lâyik bir kaç isim saymak kabil olsa bile bunlarm da emniyetsizliğe uğradıkları zamanlar olmuştu. Sultan Ha- mit babası Sultan Mecidin “ku- runtulu oğlüm,, tâbirini fersah fersah aşacak derecede vehham olduğu gibi etrafındakiler otuz beş sene mütemadiyen bu veh- mi arttırmış ve bununla celbi menfa, dinmiş olduklarından Sultan Hamit daima kendisine sui kast edileceği her i lsbileceği hülâsa her tarafta kendilerine san'at e-| imada mutlaka) kendisi aleyhine sözler konuşu! İbildirilir ve Sultan Hamit bun- "dan sonra arabasına binerdi. Bit gün Şeyhislâm Cemaleddin E- fendinin mâhtumu muhtar Bey Efendi saraya gelerek sedcade. ci başı İzzet Efendiye gider ve İbir zarf vererek! Bu zarfı hemen zatı tım vardır; vakit kaybedilmek- zin huzuru hümayuna kabul istirhamında olduğumu arzedi- iniz. | «Der, Seccadesi başı İzzet E- fendi bana hu meseleyi hemen ogün şu yolda anlattı: — Zarfı efendimize takdim ettim, açıp okudular ve Muhtar Beyi huzura getirmekliğimi fer man buyurdular, (Bitmedi) nip tahakkuk ettirdiği cmelinin yo-| İn üstünde belki de ilk istirahat ge l l e şahane-| ye takdim ediniz. Ereğli maden | tan Arthur Page, eski milli ya- erine ait pek mühim maruza-İ rıslar eânasında 60 bin kişinin mihveri olduğunu ve mumalle- İyh son sözü söylemedikçe müza keratın inkıtaa uğramıyacağını ilâve etmiştir. Düştü ve öldü! ŞİKAGO, 2 A.A. — Aimeri- kan deniz tayyareciliğinin yıl- dızlarından biri addedilen kap- huzurunda cevelânlar yaparken düşmüş ve hastanede ölmüştür, İstifa ettiler SANNADER, 2 A.A. — Kı. ral, maliye.nazırma ecnebi ban- kalarla'yapılan bütün para mua melâtını merkezileştirmek salâ hiyetini veren bir emirname im zalamıştır. İspanya bankası mü dürü ile maliye müsteşarı istifa etmişler.dir. tan doğan çelik parlaklığında bir ta: pek okadar ehemmiyeti olmıyan bir takim arbedeler vukun gelmiştir Prens de Gale ferik LONDRA, 1 A.A. — Prens De Gale feriklik, Vis amirallık ve havai küvvetler mareşallığı tevcih edilmiş: tir, Tekrar dönecek mi? ANVERS, 1 A.A. Gazeteler, me, hür Amerikan çete relsi Jack Diamon dâun muntazam hir pasaportu hamil olduğu halde burada karaya çıkmış olduğunu haber vermektedirler, Mu- maileyh, Nevyorku serbestçe terket- miş olduğunu ve oraya tekrar | din- mek niyetinde bulunduğunu beyan et #miştir, Yeni bir rekor PWTTERSBURG, 1 A.A. 22 ya İ -İsında bulunan miss Balter, yeni bir kadın rekoru tesis etmiştir. Mumaile- bir paraşütle 17,518 kad i paraşütle inmiştir. — Am i rekorun notice: sini resme ir. Oxford'da kongre OXFORD, 2 (Milliyet) — Yedinci enternasyonal “filosof kongresi dün gece açıldı. Tür- kiye nammna kongrede profesör Mehmet Ali Ayni B. hazırdı. Sıcak buna derler! VAŞİNGTON, 1 A.A. Bugün 4- mele tarafından yapılmış olan bir ala yı temaşa etmekte bulunan abafideni 60 kişi ezici hararetin tesirile bitkin İbir halde yere yuvarlanmışlar ve "ie- men hastaneye kaldırılmışlardır. Köpek ısırdı! NEVYORK, 1 A.'A, —.Ga- jzetelere nazaran, maruf sinema âktrisi Lilian Gish, elindeki s0- pa ile uzaklaşırmak istediği bir köpek tarafından © ısirılmıştır. Aktrisin yarası ağır olduğun- dan hastaneye kaldırılmıştır. İstanbula nakledilen sıhhiye memurları Sıhhiye Vekâletinden İstanbul Sıhhiye müdürlüğü kayrt kale- mine naklen tayin edilmiş olan r mümeyiz ve altı memur dün den itibaren yeni © vazifelerine başlamışlardır. Sılıhiye kayıt ka leminde bulunan beş memur da Sıhhiye Vekâleti emrine veril - miştir. Saraplık üzümler Şarap mütehassısı M. Buffar! ve fen memuru Ekrem Beyler raplık üzüm mübayaası için bin gitmişlerdi. Orada ayni zamanda idare namına bağcılık tetkikatında bulunmaktadırlar. Arjantin gemisi gitti Birkaç gündür limanımızda bulunan Arjantin mektep gemi- si, dün lmanımızdan hareket et miştir, Gemi, İzmir, Yafa, İskende- riye, Maltaya uğrayarak mem- leketine gidecektir. Şehrin diğer bazı noktalarında da) mızm işletilmesi icin o İktisat Vekâletinin yaptırdığı tetkikat ikmal edilmek üzredir. Şark vi- lâyetlerimizdeki madenleri tet- kik eden başmühendis dönmüş tür. Petrol için tetkikat yapan ANKARA, 2 (Telefonla) — Ankarada, belediye intihabatı Ibaşladı. Şehrin 73 mahallesin- - İ —8 | Kalmis apartımanına naklede- sı birinci sahifede— | cek ve Nazlıhanda merkez ocak İteşkilâtı çalışacaktır. | Şehir meclisi için 129 namzet | Halihazırda bütün faaliyet İbelediye intihabma matuttur, | o Asıl fırka teşkilâtı yavaş ya- Ivaş yapılacaktır. !' Serbest Cümhuriyet fırkası göstereceği122 namzedi tesbit etmiştir. Maamafih liste üze- rinde işlenilmektedir. Namzet listesinde kimler var? İ Hazırlanan listede, bize veri- İlen malümata nazaran CemilPş. Temyiz âzasmdan Refik B., ec- zacı Hüseyin Hüsnü B., avukat |Sadi Rıza bik Drülfünun Emini İsmail Hakkı B., hesap hocası Kömürciyan Ef, Osman i Bankası müdürü Keresteci- yan EE, sabık Antalya meb'usu. Murat B. de vardır. Fırkanm gazetesi Yeni fırkanm çıkaracağı ga- zete için Tanin idarehanesini, tutulup tutulmıyacağı şüpheli- dir, Fiat üzerinde uyuşulama- maktadır. “* Dün Setbest fırkaya tek tük müracaat olmuşsa da bu bir kaç kişinin içinde tanmmış hiç bir kimse yoktur. Hangi Necati Bey?: Eski Cemiyeti belediye aza- sından olup $, Ç, Fırkası vilâ- yet ocak idare heyetine intihap edildiği yazılan Necati B. bize tir kiz ; — Ben yalnız sıhhi mazereti- me mebni cemiyeti belediyeden ekildim. Halk Fırkasma men- subum. ş 8, C. Kırkasına (o girmedim. Her halde bu Necati B. ben deği im. Fethi.B. mali, iktisadi programını izah ediyor 5. C. Fırkası lideri Fethi B. bir gün iktidar mevkiine geçtiği takdirde takip edeceği mali ve iktisadi pro- gram hakkında âtideki beyanatta bu Tunmuştur: — Bugtin bütün dünyada teslim e- dilmiş bir hakikat vardır ki devlet sis temi İlktesadi temellere istinat etmek- tedir. Yalnız askeri ve siyasi muvaf- Takiyetler bir milleti yaşatmıya kâfi gelmiyor. Bizim bugün icinde balun- duğumuz mali bubran da bunun can- kı misalidir. Biz de artık devlet idare mizde meli işlere azami ehemmiyeti vermek mecburiyetindeyiz. z Evvelâ bütçenin tevzini lâzım — Benke yapılacak şey şudur: Ev: de rna bir masal gibi nakleden Türklmi bizi de az mı yedi bitirdi?.” besli hâlâ gelmiyecek mi? O mukad-! demişti. Alıyorum, saçı sakalı o bem ta olan yeni maadin niza , si gerek mekşüf ve gerek imekşuf. veya imtiyazı rü madenlerin işletilmesi için hilât gösteren ahkâm: ihtiyül decektir. Ankarada Belediye inrihabı den seçilen ikişer azadan | kep heyeti yarın, on kişili tihap encilmenini seçecektf Fethi Bey Izmire hareket ediy e eee pvelâ bütçemi düzeltirim. — Bug! bütçemiz mütevazim değildir. Masraf varidata göre değil, Vİ dat masrafa göre & Böyle olduğu sene birçok açık görülür. Bütçeyi tevazın bir hale getirmek için mf ları asgari haddine indirmek lâzi Hatta bu mütevazin bütçedi senie bir miktar varidar & masını temne çalışırı devlet kurmanın bu, birinci şafi Miütevazin bütçe hariçte sarâdani barımızı düzeltir Saniyen Devlet Bank teşkil edilmeli — Bu birinci işi yaparken bir tan da kuvvetli bir Devlet tesis ederim. Benim kanaatimce vetli bir Devlet Bankası tesis edi tekdirde ecnebi Bankaları bu M3 ya mühim miktarda kredi açarlafi #ayede memlekete birçok parâ Piyasada para bolluğu bugünkü tıyr ortadan kaldırır Besit bir | iktu Bankalar parayı yüzde rirler, Avrupada bu faizle istedi kadar para bülabilirsniz. Hali de Bankalardan istikraz edilen mın falzi yüzde 15-16 yr buluğ | Avrupa sörmayesi bu Kadar kâr İ piyasayı brrakir m:? Bugün geli sinin sebebi paramızı müstakir masındandır. Fethi B. istikraza tar: değil Bu iki teşebbüse-müvazi paranın istikrarını kat'i. sureti kati tedbirlerle temine çalışırım” tün dünya bu devreden geçmiş rasının istikrarını temine mesb maştır. Bizim için yapılacak milletlerin tecrübelerinden etmektir, Görüyorsunuz ki ben istikrağ mayı düşünmüyorum. Memlel £a getirmeyi istikraz tarikile daha tabit yollarla temin şünüyorum, Bence, bugünkü meselemiz ve bunun süratle halli | iâzermdi mesele halledildikten sonra diğd teferruattanı addedilir. Beni proğl men noksanlığı ile itham edenieii vsziyeti kavrıyamıyanlardır. Beli tevazı bir programla çıkıyorum bu kadarını yapayım ve memleksÜ mali felkketten kurtarâyım, bet Şin kâfidir.” Bir tekzip S.C.F.sı umumi kâtipliğin Fırkamız nama göya tenezzüh tertip edilmekte ğu işac edilerek bazı cüretki ve halktan para istedikleri” dildi, Fırkamızca katiyen böy” şey tasavvur dahi edilmeriği duğundan muhterem halku teyakkız bulunmasını ve lerine böyle bir müracaat unda derhal polise haber ve kaya da malümat verm$ rica ve'ilân ederiz. ş r pe i ban düşünüyordum ki: Nesli geçecek, bu yollar bu ovalarda Sivas önünde iten Yi Kökat!... Büşarızı bir fikir, madde ol. | des nesil nerede?” diye soruyor, a-| beyaz © uzun boylu ibtiyar köt; bir | karar olacak; Çeşmeden içe did Azadolu yaylasının sarı enginlik-| “Kaç yaşımdayım, tahmin et” diye s0- eri ortasında her defasmada dah: tr, daha “aklı Bu mansara benden üç yıl önce gene böyle güneşli bir günde Kayse- ş ıda idi. Şimdi Sıvas orasın- nç ve özlü hatipten sonra set Para... Gi « genç birspaşa: “bir İn- andan en doğru duygusu hesap- tr” diyor ve önünden geçen treni 36-) Lozana giderken © kompartimanda: bu yüze mel rak sessiz ve düş Jıtlarının des! muzaffer zihnimden şunlar İarasıra: “bize zaferi temin cden en or: bir Anadolu köyünün ekin- | büyük amillerden biri de elimizde ka. Eşref b| Şizeli de bereli. > Liam Se EVİ ye kadar seclarr nasıl seyrelmiş ve wan arasındaki düşünce ten | çizgileri buraya gelem şu o demiryol- lar gibi nasıl derinleşmiş ve bir eli parmakları gibi olmuş. Kaç bir iş görmüş. Üzgün bir gününde muterizlerine verdiği cevaptan senra dirseklerini kürsüye dayayıp çenesini avuçları içine alarak: “Nerede ağar- dı bu saçlar, nerede ağardı?” diye soruşu tekrar aklıma geliyor... Şu gü- Beş, Şu ova, şu demiryollar, şu kala balık, şu askerler, şu şimdi sayacağı işler, hepsi hepsi: “bende, bende!” iye cevap verecek, onu koruyacak, Bu-| onu sevcerk, onu sevindirecek gibi - — Joluyor.. Bir insanı bir memleket ve Bilhassa şu seziş, hakikati şu çıp-| bir millete, bir memleket ve bir mil. ık görüş, inananın şu en yüksek te-| leti bir insana bağlıyan sebepler ne- zahürü; Ben Sıvasa varacağım, gene dir Milletinin © eömert itirazcrlar bulunacak... Sıvas şehrin. | kaynağından aldığı imkân ve hızla Enfes şey,| büyüttüğü, dal budak saldırdığı ba enfes...” diye gülümseyerek (dizine) çelik ağacın başında Paşa ne anlata vuruyor ve gene susup düşünüyor...) cak? seriye giç » zorluklar ye.) o Nutku da yaptığı yol sağlamlığın- ke nı görmeden önce içinden hir muka- yese avı mı geçiriyor? Çan kayayı saran diz boyundaki kâr ortasında küçük bir evde bir ge:| <e, başının arkasını duvara dayaya- | şünceli oturan Lozan| başvekil... Muhataplarıma vana, 35 yaşından 46 yaşına gelince») ay Bğarmış, yüzü nasıl yeni izler bağla. sörü i ve sevinçli bir) ran sivil kıyafetli boş murahhas, Gs) mış, kaşlı ucunda uzun bir! ne kendi! “38 yaşındayım” ğa unutulmaz! sonra pencereden dışarı bakıyor en bir sö, hep ayni sesi| Birkaç gün sonra karşılaşacağı yaşlı a coçgun, daha muz) başlı, adlı sanlı Avrupa diplomatı i | bir kıt'adan bir kıt'aya aşmak için düdük öttüre öt muş bir vakıa üzerinde işte böyle ap| rıyorduk... Meğer 9 mukaddes nesil pat İle. konuşabilirdi.! o zaman bu uzak, uzak gürbet köşe diği şeye basa basa bu biresi içinde bazı akşamlar ağır ağır kazançtan sonra bile otrafındakilere dolaşan, göğsünde bir kuvvet ve gu- “Bul meefe sjderini tamami ile! rur til gibi taşıdığı altın imtiyaz! öld R iyeceğim, çünkü madalyası, Çanakkale muzafferiyeti! rahat edemiyccekeiniz” diyecek | ka-| hatırası günün son © aydınlıklarında dar yorgunluksuzdu!.... Üzerlerinde | usul usul parıldayan Mustafa Kema- ileyası hâlâ öküz ve beygir lin ruhunda imiş, onun iradesinden yürüyüşünü aşamamış ceki yollarr..| doğacakımı , Kağnıları8, mandaların, beygirlerin,| ri, il merkeplerle insanların hep biribirleri! hep onun karihasında imiş!... İşte o- ne ayak uydurarak hep birarada yürü hun o zaman gezinip düşündüğü bu dükleri ciki yolları görmüş — olanlar! :4sız kırda şimdi İsmet Paşa dinmi- ilenin ne olduğunu daha eyi an-| yen alkışlar, nidalar, sevinç yaşları, İarlar. Bir vilâyetten bir vilâyete geç-| muzika sesleri arasından © geçiyor, mek için üzerlerinde geçirilen vakit, | kurdeleyi kesiyor, bir hizada üç tren üre, beyaz ve siyak Mizım gelen vakitten daha fazla olan | dumanları biribirine © sarmaş dolaş bu yollarda on yıl önce: “Ne kadar | ola ola tâkın altından geçiyor. Masal Hüzumlu olursanız olun. Başka mems| artık o eski yollar; hakikat işte o za- İeketlerdeki sürati, refahı düşündük) an masal sanılan şu demir beden- bugünkü vaziyetinizle siz bana) er!,, Herkes sevinç içinde; anlıyo- Türk iletinin böğrüne ie rün hançer gil ri de siz eskitiyorsunuz. Si üzerinizde çekilmiş cofalayı çocuklar) ban etsem mzdır., Esi yollar öinsile galibin! sinde çuval kumaşından bir ispor el-| i bardaklar uzatıyoı elini kızmın omzuna dayayarak, bir diode de uzun bir asa tutarak istasi- yona niçin gelmişti. Gözlerinin gör- wiediği şeyi kulakları ile bir çeşme | se: İ kıraç toprağa bir hârk salınca toprak İomu nasıl emer de canlanırsa hıza ve Bunlardan kimi vagon pencerelerine İ Türk ayranı buyrun! buyrun! diye i lokanta va- | gonun kapısından içeri: yesin Daşam, helâl olsun! diye kestiği | kurbanı İdiği yoğurdu daha vermeden Yaya dönerim. Şiüden keri yürüye. cek değiliz ki, binip binip gideceğiz” diyordu... Halk bu yolla hangi devrin geldi- ğini, 30 ağustonun, kendisini nelere, kavuşturduğunu bu sevincle anlıyor ve anlatıyordu. © Göğe kabaran” torlar içinde, oto- İ mobil, muzilen, asker adımı uğultu İları arasında akşamleyin Sivasa girer inler gibi dinliyordu... Kuru ve| İ zorla atıyor. Kimi, bakraçlarla getir- | hayrat sahibini anas'sa bu yoldi çen de Mustafa i, İsme kadar öyle anacek... Bütün b* bir abidenin muhirlif cehrsii heleri gibi geliyordu. Türk yetinin Anadolu toprağısa”9" İ çelik imzayı o hayranlıkla | demen. Sirasın üstünde, hava renk renk nurdan çiçeklerini ; başlamıştı. Her yandan muz ri duyuluyordu. Fener alayı tak, hülcümet meydanmı b İri duyuluyordu. Fener aleyr ları lise binasına gittikçe bir heybet veriyordu. Ka' vakit ki durakta hâlâ nöbet muzraldarı andırıyordu.

Bu sayıdan diğer sayfalar: