20 Aralık 1930 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3

20 Aralık 1930 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Adalarda Belediyenin halk için fedakârlığı Wisanda Adalarda elek- rik tesisatına başlanıyor Adaların elekti- için elektirik şirke £ aktettiği mukavelenin Na- 8 vekâletine. gönderildiğini lar nihayet elektiriğe kavuş “$ olacaktır. Şirketle aktedi- İn mukavelede halk gene İs- nbul tarifesi üzerinden para İecekse de belediye İstanbul Wi aldığı hissenin ancak nısfı alacaktır. lediye işi uzatmak isteme ve hiç olmazsa Adalar hal- bu sene elektrikten isti- esini temin için mukaveleyi Yalamak mecburiyetinde kal ktir. Şirket meccanen Z ve ücretli olarak ta yüz ki Wan belediyeye iki yüz lâm- Verecektir. Bu suretle sokak taktır. İtilâfa nazaran nisandan iti- Adalarda tesisat yapılma! başlancak ve bu yaz herhalde Hvirat temin edilmiş olacak- * Anadolu cihetinde de Kar- geriye doğru getirilen tw daha süratle ikmaline ve bu yaz Göztepe, nköy ve civarı elektirikle edilmiş olacaktır. tiyatro mukavelesi Tiytro ve hal inşa etmek aktedilen Nüz katileşmemiştir. Alman teminat mektubunu belediye formüle göre yap- ışlardır. siyet ket mümessilliğine bildirmiş, 8'de henüz cevap gelmemiş- » Bu işin de suya düşüp düş- ceği henüz malüm değil- İ aylık muvakkat bütçe ehir meclisinin tasvibine ine ar-) üzere belediye varidat rafından elden Anka gi irülmüştür. X > aylık muvakkat bütçe Da- 8 vekfletini l ek a sergisine gönde- tilecek kıymetli eşya Londrada İran asarını teşhir ile açılacak olan beynel sergide müzemizden gön- olan asarın tasnifi ik- edilmiştir. Bu asar bir kaç #alar Hamburga gönderi tir, Bu asarı götürecek o- Mermi abidesi Askeri müze meydanmda ya: olan mermi abidesinin hitam bulmak üzeredir . abideyi teşkil eden mermi- "tarih sırasile | konulmuş ve '€ en eski büyük mermiler sir, İAbidenin yüksekliği 5-6 met kadar olacaktır. Abidenin bir “> $ &vvel bitirilmesi için çalışıl- 'irk- Fransız mahkemesi Pey zamandanberi rahatsız muhtelit Türk - Fran- Mahkemesi reisi iyileşmiş- * Bu ay nihayetinde şehrimi- Belecektir. Türk - Fransız y za si de önümüzdeki a- ik haftasında faaliyete ge- ir, Muhtaç memurlara Muavenet cemiyeti Muhtaç memurlar ve ailelere İh Vehet cemiyetinin müessis ütesebbisleri dün belediye ğ iştima akdederek cemiye ülü etrafında bazi e geçirilecek bir kablo ile| e. İhracatımız ithalâ- tımızı geçiyor Teşrinisanide 8'milyon liralık bir fark var Teşrinievvel aymda hariç memleketlere 20 milyon 235 bin, liralık mal sevkedilmiştir. Ayni ay içinde memleketimize 12 mil yon 725 bin liralık mal gelmiş- tir. Bu vaziyete göre ihracatı- mız ithalâtımızdan 8 milyon 10 bin lira fazladır. Gümrük istatistiklerine göre bir ay içinde en çok ihracat yap tığımız yer Almanyadır. Alman yaya 4 milyon 955 bin liralrk! mal gönderilmiştir. İkinci derecede mal alan mem leket Amerikadır. Bir ay içinde Amerikaya olan ihracatımız 4 milyon 459 bin liraya baliğ ol- muştur. İhracatımızda üçüncü derce- yi işgal eden İtalyadır. Bu mem lekete 2 milyon 921 bin liralık İmal gönderilmiştir. İngiltereye 2 milyon 195, bin, Fransaya 1 milyon 923 bin liralık mal ihraç edilmiştir. Teşrinievvel içinde memleke| , |timize.en ziyade İtalyadan mal gelmiştir. İtalyanın bize bir ay içinde) olan ihracatı 2 milyon 720 bi: liradır. Almanyadan 1 mil: 532 bi... İngiltereden 1 milyon 364 bin liralık mal gelmiştir. rar el b b Peynir, zeytin fiat- leri düşüyor Buna rağmen satış olmayor Piyasada satış buhranı de- vam ediyor, Son günlerde pey- nir, zeytin, fasulya gibi erzak satışları büsbütün azalmıştır. Bu yüzden beyaz peynir fiatle- ri şimdiye kadar görülmemiş bir derecede düşmüştür, Geçen sene tenekesi 18 lira olan yağlı peynirler bu sene 6 lira olmuş- tur, Bu fiat düşkünlüğüne rağ- men satış pek azdır! Şehrimiz buzhanelerinde 16 bin teneke- den fazla mal vardır. Bundan başka muhtelif depo larda 10 bin tenekeyi mütecaviz mal mevcuttur. Peynir tacirlerinin red ne göre şimdiye kadar İstanbul da bu kadar istok mal bulunma- Mısır, Suriyeye yapılan ihra- cat geçen seneye nazaran Yüz- de 80 derecesinde azalmıştır. Zeytin de ayni vaziyettedir. Toptan en iyi zeytinin okkası 30 kuruştur. Daha geçen sene- nin malı elde duruyor, Bir iki haftaya kadar yeni mahsulde gelecek fiatlar büsbütün düşe- cektir. Odacı Hüseyin Ef.nin ailesine ikramiye Tütün inhisar idaresi umum | müdürü Behçet Beyi öldürmek | isteyen Hayrı Beyin kurşunu- na hedef olarak hastanede ve- |fat eden odacı Hüseyin Etendi- nin ailesine. İnhisar idaresi 5,000 lira itası suretile muave- net edecektir. Ticaret ofisinin tahsisatı tezyit edildi Ticâreti bariciye ofisinin teş- kilindeki gayeye hizmet edeme diğinden şikâyet edilmekte ol. İduğu evvelce yazılmıştı. İktisat ni nazarı dikkate almış ve ofi- sin matlüp faaliyeti yapabilme- si için tahsisatın tezyidine ka- rar vermiştir. Şimdiye kadar ofise senede 60 bin Tira tahsisat veriliyordu. Bu miktar bu sene 1100 bin liraya iblâğ edilecek, o Hfisin harici ticaretteki vaziyet İten tücerimizı günü süüüne İbir cigara çkarmalı, vekâleti tüccarın bu şikâyetleri |d MİLLİYET CUMARTESİ 20 KANUNUEVVEL 1430 Sesli filme daha alışmadık! Seyyar bir cigara satıcısı size neler anlatır ? Bir tiryaki ! — 10 paket sipahi ocağının hikâyesi - Bir ayı postu 34 lira! — “ Girmeyiz meyhaneye..... ,, — Balkon mu, paradi mi ? — Sesli filmin zevkini kaçıranlar.. N Nİ Nİ ij v8 — Kuzum, bana iki paket ci gara verir misiniz? — Ne cigarası efendim? — Bir hanım verin, bir de e- fendi verin.. — Hanım kalmadı. verelim mi? Saçı omuzları üstüne dökül- müş, kirli suratlı hizmetçi kızı, biraz düşündükten sonra: — Şey. dedi, bizim beyefen di, hanım cigarası içer de... Tütüncü sordu: — Ya, efendi cigarasını kim işiyor? — Onu da hanım için alıyo- ram. Ahretlik, yırtık iskarpinleri- »i kaldırımlarda sürükliyerek u zaklaşırken tütüncü bana dön- dü: — Hey gidi zamane hey. E- fendile, hanım oldu, hanımlar da efendi.. Bundan. sonra, ha- nrmefendilere efendi hanım di- yelim bari... Bu söz o kadar hoşum gitti- ki, yeni aldığım paketten ir ci- gara çıkarıp ikram etetim: — Teşekür ederim, dedi, ben deniz kullanmam!.. Bu işe başla dığım zaman tütüne alışırım di ye epeyce korkmuştum. Fakat Alla! ükür alışmadın. Efendi müştü. Bana bir kaç tiryakilik vak'asr anlattı: — Geçenlerde bir cuma günü sandığın kilidini daha yeni aç- sç,İ mıştım. Paketleri düzeltirken birisi koşarak geldi. Öyle telâş küidi ki, evvelâ deli zamriettim. Soluk soluğa yanımd yaklaşıp i ki tane bronz onluk fırlattı: — Çabuk bir yenice! Ben, paketi uzatırken elim- den kaptı. uzun tırnaklarile ka- pağını parçalıyardk açtı. İçin- den bir cigara alnı dudakları ara | sma Srkıştırdı, çat diye kibriti yaktı, Üst üste iki üç nefes çe- kip kendine geldikten sonra çı- kışmağa başlamasın mr: zaktan, geldiğini men paketi hazırlayıp görünce he- dudakları arasma sıkıştırıp kib riti çakmalı imişim.. — İyi amma, Beyefendi, si- zin hangi cigara kullandığınızı ben nereden bileyim? diyecek oldum. Kızdı: , Tütünsüz kalmış bir tir- yaki için cigarann hepsi birdir! Ne ise, al: perdeden çenesini okşıyarak gönlünü aldık, gitti. Bir gün yine tanımadığım bir kız geldi: — Şu karşıki evden, bir bey on kutu Sipahi ocağı istiyor. Ci garalarar götürüp parayı alın.de li, — Kızım, ben buradan ayrı- lamam.. diyince: — Öyle ise, dedi götüreyim, birazdan parasını getiririm.. Paketleri alıp gitti. Dediği gibi karşıki eve girdi. Bir çeyrek saat sonra götürdüğü Sipahi o- cakları ile beraber döndü; — Ben, yanlış tarif etmişim.. — Ya, ne istiyorlar? — Şimdilik dursun dediler. Kızdım amma, ses çıkarma- dım. Çünkü kutular noksansız olarak gelmişti. Kız çekildikten sonra içime bir şüphe düştü, Bi tanesini açayım, deim. Ne göre yim, içine asker sigarası doldur İmuşlar.. Hiç belli etmeden zam k: nasıl açmışlar, cizaraları na- sıl boşalımışlar.. Hâlâ anlıya- madım. i Gene NEZ meyal bir anım geldi: paket ice istedi. Paketleri ağla sari verdim. Bir beş liralık uzattı, On paket ' sigaranın hatırı için bozacaktım. Fakat ben parayı bozarken Hanımefendi birdenbi re Ah, diye bağırdı, gördü nüz mü şimdi, başım darmadâa- ğın olmuş. Ben kendimi foplayıncaya ka dar çantasını elime tutuşturdu. Minimini aytlada saçını, başımı düzeltmeğe başladı. İnsanlık ha ki bu.. Bir az dalmışım zahir. Bu dalımlıkla, hanımın ötesine berisine de dokunmuş olacağım. O gittikten sonra bir hayli za- man şaşkınlığım geçmedi. Biri- ne para bozmak için elimi çek- meceye götürdüğüm zaman ak İlm başıma geldi ama, iş işten geçmişti. Tuvaleti bozulan ha- nım, bizim çekmecedeki bozuk- Tukların hepsini alıp götürmüş meğerse... .. Tütüncünün ayak üstünde u- zayıp giden bu izahatını en tatlı tarafından kesmeğe mecbur ol- dum. Taksime kadar ağır ağır yürümeğe başladım. Yeni açı- lan sinemanın önüne kadar yol, pek G kadar kalabalık değildi fakat buradan itibaren, iki sıralı kaldırım, cuma piyasacıları ile dolmuştu, Seyyar oyuncakçılar, seyyar yemişçiler, hattâ seyyar kumaş çılar, seyyar kunduracılar, sey- içinden | beyimizin | yar halıcılar... Bu satıcılardan bir tanesi de, sırtına iki üç ayı postu vurmuş, dolaşıyordu. Şık bir hanım, yanındaki gencin ko lanu dürterek gösterdi: — Bak ne güzel deriler... Genç, istemiyerek satıcıya sordu; — Ne derisi bunlar? Ayı derisi efendim. Amma sağlam mal... Yüz sene dayanı- yor haniya,.. Kadın sordu; — Kaça veriyorsun?. — Yirmi yedi lira küçükleri.. Otuz dört lira büyükleri... Ben kendi kendime gülmeğe başladım: — Bir de utanmadan, ayılara hakaret ederiz. Hangimizin pos tunu satsalar, on para veren bu Tunur? Genç hanımla genç erkek vol lara devam ettiler. Ben de, yolumun üstündeki sinemaların birine girdim, Pardon, sinema- ya girdim, demek burada pek doğru düşmüyor. Sadece sine- maya girmek teşebbüsünde bu- lurdum, demek daha muvafık olur. Yüzlerce kişinin önünde nöbet bekledikleri bu kapıya, insan vücutlarından alacalı bir Giremeyiz meyhaneye babında mövbet bekleriz, Diyen hicviyeci şair, gelsin de nöbet beklemek nasıl olur- muş görsün. ,. Gişenin önünde oturan kız, durmadan bağır yor: — Birinci balkon dolu, mevki! dolu. .. İkinci balkon dolu... Yirmi . dakika bekliyeceksi- niz! Bir çokları, hiç olmazsa, bu badireden bir an evvel bilete kavuşmuş olarak çıkmak için kıza durmadan kompliman yapı m, biz de hemen gir- Sen bileti ver Olmaz efendim, bize emir döktüğümüz günlerde, müşteri yerine sinek-avla; .. Am ma.Kış gelince, burnunuz büyü dü, değil mi? 2 Demek bilet vermiyecek- — Bende çekilir, giderim, Hem de bir daha gelmemek şar tile... Zaten budalalık bizde... Patırdı, gürültü bir müddet daha devam etti, Derken, zırrr.. Ziller çalınmağa başladı. Bers- ket versin, ben daha ; evvel bir biçimine getirip biletimi almış- tam. Kendimi içeri attım. Sine- ma ve tiyatrolarda bir sıf halk vardır ki oyunu, herkesin tepe- sinden seyrettikleri halde bu temaşayı herkesten ucuza mal ederler. Bunlar, “paradi,, sakin- leridir. Son senelerde bu. isi değişti. Paradiye parter deni- yordu, Fakat bu sinemada bak kırk beş kuruş vererek “balkon İbileti aldım, diyebilmek te fe- 'na teselli değil. Yalnız, buraya İbalkon denilecekse “parter,, ne İresi olacak acaba? Ne ise, ora- sı bizim üstümüze vazife değil Bir zamanlar, Almanlar istih barat bürosu olan bu sabık si- nema, bugünlkü hali ile bana es kisinden biraz daha küçülmüş göründü. Tevsi edildiğini söy- liyenler varsa da bu, methalin- den kinaye olacak. Sesli makinesi ötekilerinden farksız. Yani fena değil, | Yalnız bu sinemaya, devam edenler, ekseriyetle ağzı kala- balık kimseler, .. Sesli filmin zevkini kaçırıyorlar. Perde ara- larında ayak takırdıları, oyun devam cderken . inceli kalınlı sesler hiç susmuyor. Belli ki daha sesli filme iyice alışama- dık. Geçenlerde başka bir sine- | di. İtrm, adı “balkon, olmuş. z dan gelen sesini Eğer Zaro Ağa, cı hissederdi. Bilmem sizde Kânunusanide faa- liyete başlayor Vekâlet kadroları tasdik ederek gönderdi Beşiktaş, Üsküdar ve İstan- bulda açılması mukarrer üç dis panserin kadroları Sıhhiye ve-| kâletinin tasvibine iktiran ede-| rek gönderilmiştir. Dispanser- ler kânunusaniden itibaren faa- liyete geçeceklerdir. Yeni üç dispanserden Beşiktaştaki için Akaretlerde, Üsküdardaki için Bağlarbaşında birer bina, İstan buldaki: için de Edirnekapıda bir medrese ihzar ve tanzim edil miştir. Bunlardan Edirnekapı-| laki medresenin bir kısmı dis- panser, bir kısmıda çocuk ba- kım yurdu olârak kullanılacak- tır. Çalışmağa giden kimsesiz! kadmlar sabahları çocuklarını buraya birakarak aksamları alacaklardır. Bu bina Edirnekapıda Atik Ali paşa medresesidir. Bu civar halkının kısmı âzamı tütün ve sigara gibi işlerde çalışan kim- seler olduğundan bakım yurdun dan gok istifade edeceklerdir. — > i Tacirlerin gümrükten şikâyetleri İthalât tacirlerinden bazı 7€- vat ticaret odasma müracaatla Rüsumat idaresinden, şikâyette bulunmuşlardır. Bu şikâyetlere göre gümrük muayene memur- ları tarifeden yanlış manalar çı- karmakta, muamelâlın uzama- sına sebebiyet vermektedirler, Tacirler her memlekette oldu- ğu gibi tarifeleri izah eden bir talimatname yapılmasını isti- yorlar. Esnaf Bankası Esnaf bankası nizamnamesin de banka sermayesinin yarım milyon liraya çıkarılması. için bir kayıt vardır. Banka sermayesinin nizamna medeki miktara göre tezyidi çareleri düşünülüyor. Yeni bele diye kanunu belediyenin halka mahsus ikraz sandıkları tesisi- ni emrediyor. Belediye ileride bu vazifeyi esnaf bankasma tey di etmeği daha muvafık görü- yor. Bu takdirde esnaf bankası tam bir şehir bankası rolünü oy 'nayacaktır. Rüsumatta tasfiye Rüsumat idaresinde bazı me murlar arasmda bir tasfiye yapı lacaktır. Bu tasfiye bundan ev- vel olduğu gibi tekaütlük yaşı- na yaklaşmış memurlar arasın- da olacaktır. Bunun için Rüsumat idaresin de bir tasfiye komisyonu teşkil edilmiştir. Komisyon bir kaç güne kadar işe başlayacaktır. Rıhtım tarifesine zam yok Rıhtım şirketi tarifelerini ar tırmak için hükümete müraca- at etmiştir. Verilen malümata göre nafıa vekâleti bu teklifi kabul etmemiştir. biri perdeyi açacak, ya kapıy aralıyacak... Oyunun en tatlı yerinde (ek- ran) ın birdenbire silik bir ta- kım gölgelerle dolması ne ka- dar can sıkıcı şeydir!., .. Sinemadan çıktığım zaman, ortalık iyice kararmıştı, Tak- sime kadar yürümek fena olmı- yağaktı. . Gazinoların daracık dehlizle- rinde meraklı kadın başları gör- düm ki, kocaman yazık Tiste- mada Zaro Ağanın Amerika-Jlerin üstüne eğilmişlerdi. Bu dinlemiştim. | listeler, herhalde pek meraklı bu sinemada | şeyler olacaktı. Daha ilerde, a- arzı endam etseydi, meslektaş) Şİ Kapanan gözler halinde si ve hemşerilerinden bir çokları-) nemaların gece reklâmları, par- ni hazır bulur, ve herhalde ken)layıp sönüyor. otramvaylarm dini Amerikadan daha az yaban | ançanı, otomobillerin homurtu su arasında müthiş bir insan ka öyle misiniz?|labalığı azgın bir sel gibi cad- Ben, sinemanın matinelerinden|denin yaya kaldırımlarından hoşlanmam. hoşlanmam. İste-)sürüklenerek ve sürükliyerek rim ki, film çevrilirken her ta-| geçiyor, pastaneler, çalgılı ve raf karanlık olsun. Halbuki gün |calgısız birahaneler, daha son- düz saatlerinde bir sinema salo|raki müşterilere yer vermek i- nunun tamamile karanlık olma.|in birer ikişer boşalıyorlardı. sanda Adalarda elektrik tesisatı başlayor Çok iyi (1 Bianöni cama günleri nas eğisniner? “ | | Dispanser | Tapuharcı Veraset, intikal ver- gileri nasıl alınacak Maliye vekâletinin vilâ- yata bir tamimi Tahsili emval kanununun 7rci mad desile tapu harçları kanımun 22 inci ve 36 .ncı maddeleri ve Veraset intikal vergisi kanununun 26 ne imaddesinin yekdiçerile tedahil ctt- İğinden tahsilât hususunda yapılacak mekte idi. Buna dair Maliye vekâle- tinden Vilâyete bir tamim geliştir. Bu tamimde; bu üç vergi ve Harç bakkında şu izahat verilmektedir Tahsili emval kanununun 7 anci maddesi (Emlâk ve arazinin hini fe ragında bunlara ait vergi tahsile be- kayasının fariğten kablelterağ men talısil olunacağını) mektedir. Tapu harçları kanununun 36 .ncr maddesi muribince tahsili emval ka- hununun 7 ri maddesi de ilga edil. miştir. Veraset vcintikal vergisi kanununun 26 ner maddâsinin 3 üncü fıkrası mucibince tapu barçları kanununa te dahül veki olmamaktadır. Veraset ve intikal vergisi matrahı; esaten, tapu intikal harçlarının mevzuu etra- fında iken bilâhara tefrik ve hususi bir kanuna raptedilmistir. Bu esrgi baddizatmda tapu harçları gibi bir intikal vergisidir. Ve kaideten inti- kal müamelesinin icrasi sırasında te- diye edilmek icap eder. Verginin üç senede, üç müsavi tak sitte almması mükellefe bir teshilât- tar. Veraset ve intikal vergisi kanunü nun 26 xcı maddesindeki (Veraset vergisi tamamen (tahsil edilmedikçe mali müntehalin ahara devt ve ferağ edilmeyeceğine) dair olan hükmü ise, ayni maddedeki verginin üç sene zar fmda ve müsavi taksitlerle tahsil e- dilebilmesi teshilât ve müsaadesini tekayyüt ve ferağ ve devr halinde verginin muacceliyetini ifade edip bi hükmi kanuninin gerek mahiyet ve gerek maksat itibarile, harç kanunun daki (Tapu muamelelerinin vergi ve resmin tahsiline talik edilmeyeceği) hükmile aralarında bir irtidat ve alâ- ka dahi mülâhaza olunmaz. Veraset vergisi kanununun 26 “ncı maddesi hükmü ilga edildiği manası çıkarı. makta ise de bu maddenin tetkiki hükmüne kemakân devam olunmak icap eder. Bu dairede muamele yapıl- ması sir. e Çimento tröstü Gazi H. nin refakatında bulu nan İktisat vekâleti müşaviri Şevket B. çimento tröstü hak- kında tetkikata başlamış; çimen to istihsalât mıktarmı, fialerini tesbit için alâkadarlarla görüş müş, notlar almıştır. Ehali Fırkası U, kâtibi Adana, 19 — Hakkımda tev- , kif müzekkeresi kesilen Ahali fırkası umumi kâtibi bulunama miştir, Mumaileyhin, vaktile Suriye- ye kaçan kardeşi Ahmet Efendi yi ziyarete gittiği talımin olun- maktadır. Ahali fırkası lideri Abdülka- dir Kemali B. ile arkadaşları da iki gündenberi görülmemekte- dir. Sütçüler kooperatifi Şehrimizdeki süt müstahsille ri tarafından bir sütçüler koope ratifi teşkiline teşebbüs edilmiş tir, Tıp Fakültesi talebesi kongresi 'T:p fakültesi talebe cemiyeti bugün Türkocağında fevkalâ- de bir kongre akdedecektir. Fa- kültede yeniden teşekkül eden irkinci cemiyetle evelki cemiyet henüz birleşmemiştir. İkiliği tevlit eden bazı cihetlerin bu- günkü kongrede müzâkere ed lerek halledileceği ümit cü.- mektedir. Evlenme cemiyeti Şehrimizde bekârlar cemiye ti teşkili için bir teşebbüs var- dır. Cemiyetin gayesi bekâr er- keklerle bekâr hanımları biribi rine tanıştırmaktır. Cemiyet be kâr erkeklerle bekâr hanımları evlendirmeğe çalışacaktır Bunu temin etmek içi $ olarak bir balo tertip edilecek- tir, Bu baloda bekâr erkeklerle, bekâr hanımlar biribirile tanıştı rılacaktır. Bundan başka cemiyet bina- sında sık sık konferanslar verile rek evlenmenin İazailinden bah sedilecektir. Cemiyeti teşkil & decek zevat, bu işin başına U- beydullah Efendinin gecxes'nj i

Bu sayıdan diğer sayfalar: