21 Aralık 1930 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4

21 Aralık 1930 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

KANUNUEVYVEL 1980 Milliyet Talebe Biri asrın umdesi “Milliyet” tir Sıtma... dünyanın en büyük belâsı.. ,Kongre ikinci reisi- 91 K.EVVEL 1930 Dr. Rusçuklu Hakkı | o pin bir tavzihi İDAREHANE — Ankara caddeni yüzüne yayılmış olan bu belâ gili lakımcızda MM ei talebe 10: 100 Telgraf adresi: Milliyet, 1s. sıtma mücadele mıntaka|um hakkından gelebilmek için! kongresinin içtima hakkında verilen anbul. sı . dahilinde (o sakarya|yeniden yeniye daha başka şey | irahatın aşağıda örzettiğim şekild, Telefon mumaraları: membalarının tatbiri için |lerin keşline lüzum hissolunu-| *ezihini İstanbul 39: ', 3912, 3913 yapılan ameliyat tama:| yor. e bie men hitam bulmuş ve a-| İon ei çılan kanallar sakaryaya akıtılmıştır. ( Milliyı | Tiyatro Haberleri Tür Akademik tiyatrosu Türk akademik tiyatrosu (T. A. T.) namı altında'yeni bir ti- yatro teşekkülü vücut bulduğun dan evvelce karilerimizi haber dar etmiştik. Bu yeni teşekkül Şehzadebaşında Hilâl İsunu merkez ittihaz Hilâl binası tamir edilmiş tazam bir hale konmuştu y'et simdilik her salı aksi muma, her perşembe matine o larak ta talebeye temsiller ver- mektedir. —A.A, Ankra- Eskişehir| cek yok! —Fransizcadan— | inden alacakla: ile isbat etmek meclri Bu #alâhiyetlerinin heyeti vezaifindendir. heyeti hali faaliyette bulu mamadığı için bunu yapamamıştır. Kongre, Milli Türk talebe birliği 11 inst maddesi mu > Sıtmaya karşı yalnız hekim- et İ lerin çalışın, aksadı temine Yukardaki kısa telgraf mem- kâfi gelmiyor. Hekimlerle beral ç leketin umran ve saadeti noktai' ber, hufzt sıhhatçılar, mühendis) nâzarından pek büyük bir: teb-'ler, ziraatçiler hep bir arada ça- şiri ihtiva eder. Telgrafın ha lışırlarsa muvaffakıyet elde e- * gitmemiş-|böyle asil bir kadına tatbik et evdiğim | mektense bu kadının komşula ; gürültüsün- | rından bir kadını yakalatarak den kaçmak istediğim zaman- |bu cinayetin faili olmak Üzere lar buraya & dinlenirdim. | astırdı.. ! Fakat dediğim gibi sevdiğim bu) Ne dedi Çoktanberi oraya tim, Eskidenberi -İbir yerdi. Şehir ABONE ÜCRETLERİ G Türkiye için Hariç için aylığı 400 kuruş 800 kuruş 70 1400 20 ber verdiği keyfiyet, feyizli ve meşkür o icraattandır, Bunun kiymetini, ehemmiyetini anla- mak için, sıtma belâsını göz ö-! nüne getirmek kâfidir. Bu be-! ij lâyı ortalığa dağıta roi iv, ekleri her yıl dünya yüzün de milyonlarla kişiyi kurban e-! diyor. Bir hastalık zehiri, Virü-| $u, adı ile sani ile sıtma her se-; ne beş milyon insanı hasta edi-| yor. Öyle zannalunur ki sıtma- nm bütün yeryüzünü kapladı. ğı zamanlar olmuştur. Asırlar geçti, insanlar sıtmanım karşı sında elleri böğürlerinde bir şe yapamadılar, ve yapmak imkâ nı olmadığına karar verdiler.! Bir Fransız âlimi, mikroskop tahtında bu hastalığı yapan ve insanım kanında tufeyli olarak, yaşıyan âmili buluncıya kadar böyle gitti, ğ O âmil bulunalı bugün tam elli yıl oldu. Kanm kırmızı yu- varlacıkları üstünde yaşıyan bu tufeyli her ürüdükçe insanda sıt ma nöbetleri Yapar. ie Gelen evrak geri verilmez Müdleti geçen nüshalar 10 kuruş © ur. Gazete ve matbaaya nit iğler üdiriyete müracaat edilir. Gazetemiz ilânların mes'ali abul etmez. N Bugünkü hava Dün hataret en çök 10 “enaz 8 | derece idi Bugtin ruzgâr inütevassıt poyraz etecek bava kapak olacaktır. ©. Tavla oynarken İ Her şeyde bir “iyhamı tena- * Öp, olsaydı, hayat cereyanının hasızarası bir gir olurdu. Çen- İ erlitaşta iki kişi tavla oynuyar İN Kiş, aralarında kavga çıkmış İ ebiri ötekini dövmüş. Tavla 5 dayak biribirine ne uygun iki eyi. Ne olmak ?1. © Gazetelerden biri karilerine © ir sual sorüyor. — Hayatta ne olmak istersi- l ” . S vaktile umumi bir surette görü- len sıtmaya buğün ancak istis- mai bir surette tesadüf olunu-! yor: Fransa gibi, Fransada 1885 ve 1897 seneleri arasında sıtma salgınları tamamile sönm Salgınların hatırası hafızalar dan o kadar silinmiş ki umumi harpte, bazı yerlerde orduda | görülen sıtma vak'aları görenle ri şaşırtmış, âdeta eski aşinayı! tanıyamamışlar, . Hekimler bi- le hastalığın alâmetlerini unut- muşlar. Sonra iyice öğrenmiş- ler. Vak'alar o kadar çoğalmış, ki bir ordunun cephesini hemen! tamamile sarmış. Sıtmalılar has tanelere taşınıla: bir hale gelmi hava tebdili için tekrar tekrar memleketle-! rine gönderildiklerinden mem- leket baştan başa sıtmalılarla İC — Dile benden! ne dilersin?, İÜ irznda. Tabi buna sürü ile ce i 1p gelecek. Bu cevaplar arasın| * ibin türlü dilekler olacak. © alnız bilmem, — Adam olmak isterim! te- 'ennisini izhar (o eden olacak Ed Günler ve... Şu geçirdiğimiz günler sene- n en kısa günleridir. Gece bir lü güneşin - önünden * çekil.) ek istemiyor.. Bu günlerle dil r arasmda müşabehet bulrum. er ikisi de uzar ve kısalır... Taç belâsı! Avrupanın bir çok yerlerinde * dilebiliyor. Sıtmalılar hekime e müracaat ederler, daha münev- verleri kendileri (ikinin) alarak ve uzun müddet kullanar fay| da görürler, L » inkârı müm kin olmıyan: tesirine rağmen!" (kinin) her yerde; her zaman sıtma nöbetlerinin avdetine miâ- ni olamıyor. Bir gün gelecek, kimya herkesin “beklediği seri ve kat'i tesirli ilâcı bulacaktır. Her memleketin âlim hekimle- ri bu iş için biribirleri ile yarış ederçesine çalışıyorlar. O kıy- metli deva elde edilinceye ka dar en kestirme ve radikal srt.'basa bakkında bir karat ver na mücadelesi ölüm saçan ba- | çe #"enin reyine en taklıkları kurutmak, kurutulan yerleri ekerek sağlık kaynağı haline getirmektir. Bu suretle edilecek istifade katmerli olur, Hem hayati, hem iktısadi... |” ir encilmene havale etmedi. Ve ikat neticesinde hulk fakültesi ti umümiyesinin intihap ettiği KA, tan Beyin içtimaa gelmemesi üzeri selâhiyettar olmadığı halde mezkü talebe cemiyeti reisinin arzusile Eıf Beyin getirildiği istihbar edilmiş, v: fen fakültesi . murahhaslarından bi kendi cemiyeti idi lerini gönderdiğini, fakat buna samnamelerinin müsait olma an etmiştir. Bu iki heyeti mural selâhiyetnamelerin gayri nizami oldı Şuna karar vermiştir. Bur sn olmayan mezkür iki ce , ahhasları ve arlarında 4 olduğu anlaşılan tıp murahha bunları müdafaa maksadile obzeksi. yon yapmak istemişler ve hununla i fatile Mektepliler müsabakası : Düyunu umumiye mese- lesinde yeni bir safha 85 üncü hafta birinciliğini Da- rüşşetakadan 235 M. İbrahim B. tifa etmeyerek samiin 8 arkadaşlarmın muavenet timaıı tehir için ortalığı İye vermişlerdir. ve her teşekkilde bir disipline tâbi mak ve bunu seve seve kabul etmek yükselmek istiyen hakiki türk genci. kazanmıştır. Yazısı şudur: “Bu haftanın en mühim habe| ri İtalyan ve Alman kupon hâ- millerinin hükümetimizle ayrı- ca anlaşmak arzularıdır, Son zâ manlarda mühim safhalar geçi ren Düyunu umumiye meselesi Fransız kupon hâmilleriyle hü ümetimiz arasındaki anlaşama mazlık yüzünden gergin bir saf, ha arzetmişti. Hükümetimiz memleketteki iktisadi buhranı. ve Türk para- sının istikrarı keyfiyetine mü- him tesiri dokunduğunu nazarı itibara alarak kupon hâmilleri- ne yaptığı fedakârlığın azami derecde olduğunu bildirmiş ve | teklif ettiği şekilde israr etmiş! ve mesele yüz üstü kalmıştı. Düyunu utumiye meselesi şim di de yeni ve mühim bir safha- yâ dahil oldu. İtalyan ve Alman tehlikeye koyamazdı. Bu ke hesizdi, muallel olduğu tahalekuk'eden azan irakile intihaj edilen diyari tiyaset nin de mevcut olm Bu yacağıdır anı riyaset intihap olnur, Ve bildi ne çekilmeleri divanı riyasctin den intihahımı intaç etmer.Bu vaziye bizim için kuvvetli bir misaldir. Vi vaziyeti aynıdır. Kongre vardır. V. Pek yakında içtimaa davet edecektir. © Mülkiye talebe cemiyeti murahhaslı ivan kongreyi bu selâhiyetnamelerinin tetlikini| uk fakültesi talebe cemiyeti heye heyetinin kendi) ir Kongre büyük bir ekseriyetle bu karardan ant ları Bin vazifesidir. Kongre; bir kaç kişiyi memnun etmek için kendi vaziyetini, takdirde disinin gayri kanuni olacağı şüp- İkinci bir iddiaları da, menfaatleri dia yanlıştır. Kongre bif şâhaiyettir. Mazrufündekini tebeddüli hizi hem * değildir. Büyük Millet Meclisi mnamci dahilisi mucbipce evvelâ hare mazbataların tetkikine geçilir. Ve mazbataları talile uğrayan meb'us ların mebusluğu reddedilmesi üzeri- yeni- hukuki esaslara stinat ettiği, gayri) kabil münakaşadır, Kongremizde de e aset divanı mevcuttur. Ve kanini- “| o Heyetin başında Darülbeda- yiin eski ve kiymetli erkânm- |dan Ercüment Behzat (Beyle Ertuğrul Sadettin Bey maktadır. Başlıca aktrisleri 5 Za Kâmeran ve Fatma Dürnev Hanımlardır. (T.A. T) nin ilk temsili, bir nevi kendini takdim merasi- mi şeklinde yapılmıştır. Ercü- ment Behzat Bey küçük ve ate-| şin bir hitabe ile söze başlamış; (T. A, T.) yi memleketin için de, kendi vasıtaları ile, halktan | kuvvet alıp hâlka sah'at arzına “İmüekkel bir müessese © olarak | takdim etmiştir. ir li zi iri hi lu “Francois Coppe” nin “Le passant” ı, Abtülhak Hâm “Eşber” inden saray perdesi, “Bravo rejisör!” isminde © bir grotesk, Hayri Muhiddin Beyin “Ateşi | k tur, Oyuncular arasında oldukça kuvvetli istidatlar o görülüyor. Ercüment Behzat o bittabi en başta parlıyor. İki hanım da ileride birer sahne yıldızı olmak | kabiliyeti ümit edilebilir, Yeni müessese Ramazan için İstanbul tarafında kuvvetli bir faaliyet göstermeğe ( hazırlan- maktadır. Kendisine muvaffakı yetlet temenni ederiz. Sinema - Tiyatro | İs. B. Darülbedayi temsilleri Bu akşm İSTANBUL BELEDİYESİsast 2150 ö« a! i v -İ Rüya İçinde Rüya İ Yazan Cevdet Kudret Rej ve i bulun» ! Fs atir bir perdelik | iç| faciası, bu ilk temsili doldurmuş görünü. yere uzun Zamandanberi gide- emiştim. Şimdi oraya gitmek fırsatını bulunca hemen gittim. t oraya gidince hit ufak büyük bir değişiklik gör Ne olmuştu?. . Büyük bir bina Kendi kendime: — Burası da büyük görün- mek hevesinden kendini alama mış... Dedim. Fakât eski | tanıdıklarımdan birine rast gelince ilk sordu- ğum şey bu büyük binanır kime ait olduğu idi Bir bina ki bulunduğu. yerin yapılmıştı. teşkil ediyordu. Aldığım cevap şu oldu: — Ev rada bizim gözle! dığı bir yer. . Sonra bunun kim tarafından yaptırıldığını anlatmak için 1 mizin alışma ! diger evlerile hakiki bir tezat! mücrimin yeri ne masumu öldürmek. | — Dirleyiniz: Bündan sonr İölümden ve cezadan kurtulan İkadın için memleketi terkedip uzak bir yerde yaşamaktan bas ka yapacak Şey kalmamıştı. — Delikanlı ne oldu.? Kadı nı ald — Delikanlı » verdiği sözü pek o kadar tutmağa lüzum gör medi..! Kadın onun teşvikile bu ci nayeti yaptığmı itiraf etmemiz ti. O da daha genç ve zeng kadınlar “alduğu için böyle | casını öldürmüş bir kadmla lenmeğe tenezzül etmedi. ! Şimdi bu gördüğünüz ces ve yeni binanın niçin yapıldığı Ar anlıyabilirsiniz. Bu vak'a bu- yorum, dedim, kim ile. Biraz bu ailenin tarihçesin dar evvel genç ve güzel bir ka- dınla bir de zevci varmış. Kadın #evcini çok severmiş. Lâkin onun tarafından karşılığını gö meyince bir delikanlıyı sevmiş Çıldırasıya bir muhabbet.Bu de- likanlı pek asil bir aileye men- sup loduğunu idia etmiş. Fakat hakikatte ileri gelen bir papazın gayri meşru oğlu olmaktan faz likanlı bir çok kadınları çıldır- tacak erkeklerdenmiş. İşte bahsettiğim kibar ve zengin kadın da bunun uğruna servetini mahvetmiştir, Parası bitince kendine ait şeyleri Sattı. Onlar da bitince kocasına ait olan şeyleri sattı. Söylediğne göre satılan «eş nin kiymeti pek büyüktü. Kadınım kocası her şeye ta- hammül etmiş, karısını affet- in! Arzuhalci Tantmazsınız: Eski bir a-| den bahsedeyim: Bilmem ne ka; İn bir şey değildi. Fakat bu de-| rada cereyan etmiştir, İki üç asırlrk bir vak buradaki köy lüler babadan oğula bunu anla- ta anlata hatıralarında saklar- lar. Şimdi bu bina bu eski aile- nin yani karısı tarafından zehir lenerek ürülen adamın men- sup olduğu ailenin şimdiye ka- dar kalabilen torunları hep: burada oturuyorlar.. Garibi şu ki köylüler her sene muayyen günde bu ailenin mensupla; taziyet mektubu yollarlar. .. — Peki, dedim, benim bu hi- y yacağım şe; kremi tatbik ettiği adalet si Kongre.. Kasrmpaşa idman kulübün den: 26 kânunuevvel 930 cuma gü nü senelik kongremizin C, H. F binasındaki kulübümüzde icrası İmukarrer bulunduğundan o gün bilumum azanın hazır bulunma sı rica olunur. © Allah cümlemizi muhafza et- miştir, n; tacidâr olmak hn ebelâ şe, s gün bir hükümdarın uğra! ğı musibeti gördükçe bu kana #m kuvvet buluyor. Olmak is « miyeceğim şeylerin birincisi- © phesiz- kırallıktır. © Romanya kıralının başından © içen bir hâdiseyi anlatıyorlar.| iraliçe ile araları 6 kadar açık Niş ki, kadıncağız tedâvi baha- isile Parise-gitmiş, fakat veli- © it yani çiğerparesi * Bükreşte ilmış,. Bu ayrılığa sebep i eski sevgilisinden bir ti 2 geçememesi imiş. Size şim bu facıdyı aramızda bir aile- | yi başma gelmiş olarak anlat- © Sacımaz mısınız?.. ve dolmüş. . İküpon hâmilleri hükümete ayrı Öyle ki hastalığın kök salıp ca müracaat ederek anlaşmak yerleşeceğinden © korkulmağa teşebbüsünde bulunmuşlar bu başlanmış... Avrupanın şima-'anlaşmanın hususiyeti Pariste lile cenubunda sıtmalıların ade- aktedilen mukavelenin tadili ve| di milyonları buluyor. Medari faizlerin tenzili meselesidir, Ber muntakalarda sıtmaya tutulmı-lin elçimiz Kemaleddin Sami| yan yok gibidi İPaşanm Ankaraya vaki ziyare- Sıtma, dünyanın veremden, ti bilhassa bu mesele hakkında koleradan, vebadan büyük be-'dır. İngiliz sefirinin hükümeti- Iâsıdir. Lavran sıtmanın sebe-'mizle İngiliz kupon hâmilleri| bini buldu. Ros bu sebebin Ano arasındaki ihtilâfı hal hususun- fel sivri sinekleri ile ortalığa daki vesatati Düyunu umumiye yayıldığını keşfetti, Bu keşif- meselesinin İtalyan, Alman, İn- İer, hastalığa karşı durmak için| giliz hamillerile hayırlı bir a birer silâhtır. Bununla beraber|laşmanın tevellüt . edeceğini sıtma mücadelesinde ileriye'müjdeliyor. Londra, Berlin bü doğru her adım atıldıkça müte-|yük elçilerimizinde . iştirakile hassısların karşısına yeni yeni| Ankarada Başvekilin köşkünde engeller dikiliyor. İnsanlar o ka)ki mühim içtimada bu mesele- İdar eski ve insanlar kadar ye: rından ve kongre ikinci reisi Mehmet Ef. | Ko Fakat papazın gayri meşru TN güne Joğlu bir gün kadına: ap Bey | — Bu kocanı mezara Yarınki pazartesi akşamı Sant (manın çaresini bulmalı 21,30 da Süt kardaşlar komedi 3 İse ben seni alacağım...! perde | Demesinmi..? Fenalığın de- Cevdet hey — (Fecesini o görüyorsunuz ya? Komik Cevdet bey - İEvet kadın kocasmı zehirledi, Kuşdili bilal tyatrosundu 22 K. İöldürdü. Merakla sordum: Pe pazartesi akşam Türk fakiri | — adm kendini kurtarabil- ziz bey, Dünyanın en büyük inse İğimi,.> nın aklı eremiyecek numaraları yapa- | saküır ilâveten; Sinema — bae İm ——— — |kat yakalanmaktan kurtulama-. Sanatkâr Naşit B. (dı. Kad kocasmı zehirlemiş Müllec tiyatrosunda pazartssi günü | olmak cürmü ile tutuldu ve ölü pembs hanenin davetsiz İme mahküm edildi. Netice ne ) komedi “$ perde Mar. | oldu derseniz söyliyeyim: İumi bey tarafından Şarlo sahnede O zaman Fransada kral var- dar idam cezasını ei İsli > Kiza — çilt demir efi yolası pazar retile setin atınmak üzere ye- niden aleni olarak münakasıya ko- nulmuştur. — Pazarlık» © 2E-19.030 salı günü sast 14 de içri olunacak tün Gedik paşada jandarma mü- unde aat Pide gündüz talebeye Şehzadebaşı Hilal tiyar (Sa) günü akşamı umuma) perşembe gü 15 1€ umuma (Kan, koca, arkadaş ) piyes 3 perde ve (Bravo rejisör!) grotesk “1 perde isyona ; sat eylemeleri ilân olunur. raci ve rüğüne gümrük resmi çam 1483 numaralı makbuz . senedini kazaen zayı ettiğimden “hükmü ol madığı ilân olunur. Beyoğlu - stiklat sağdesi No Cemal Sahir ve arkadaşları iköy" Kuşdili ! tiyatrosunda FELEK çe| hastalanaksımız. ideta onunla alay Ve.. Bu sözler in çıldırttı, zıva- a şeylerdi. , Bir taraftan da bütün şim. düşündüklerimin aksi » zihnim. Baygınlığım geçince, yanım-)den geçiyordu: da oda hizmetçilerimden başka) — Şu herife meydan verme. hiç kimse yoktu. Kendime ge-|yeyim. lir gelmez hâdise tekrar gözle-| — Onun kafasma bir şey de rimin önünde canlandı ve.. Hün|ben indireyim!. gür “hüngür ağlamaya başla-) ' — Sonuna kadar üzülsün dım, Şaşkın gibi idim. “Ne yâ-| - — Kıvrana kıvrana ölsün pacağımı bilmiyordum! Aklım | — Kıskançlıktan gebersin dan bir çok şeyler geçti: — Dü azapta gerekti — Kalkıp gideyim. i daha çoğ — Nüsrete telefon edeyim... — Bir defa daha konağa dön meyeyim. -— Cavidanlarda kalayım. artıyor, o her vi nü gi koyu, esmer tenini yeşil, yosun)eder g gibi bir renk alıyor, sesi kısı-Jonu bü İlyor, dili dolaşıyordu. evlen-İnadan çıkarttı: dik, evleneli paşayı ilk defa bu). — Yaaa... halde görüyordum. e Nazanın) Diye bir defa sırtlan | gibi düğününden - döndükten son-|böğürdü, — bilmiyorum — nasıl raki kavgamızda bile bu kadar|oldu, saçlarımdan yakaladı, çek müteheyyiç, sinirlerini kaybet: ti. Müthiş, canım “acıdı; ve bu miş halde değildi. Ancak beşlacı ile bir çığlık kopardım: altı sene sonradır ki, paşada| — Ayyyyyy!.. kocalık hırsı, kocalık tahakkü-| Saçlarımı bıraktığı zaman e- mü, kıskançlık, şiddet, benim-| linde bir tutam saç vardı. semek hissi ve.. bütün bunların. — Haydut, heyecanı baş gösteriyordu. İh-| Diye bağırdım, Tekrar üzeri- tiyarlığın zâtı da üstelik. Fa-|me yürüdi kat, bende de gaflet oldu. Onu) © Ypg ilani venimelve. bu kadar hırslı, hasta, müte-İyi. heyyiç, zayif görünce susmalı| Diye söylenerek belime doğ- üstüne düşmemeli, vaziyeti ida-İru bir de tekme savurdu? nacak şey idi. Fakat, bizim di- limizde ve bizim sinirlerimizde| mesele oldu. Yok yere, bir his| ve sinir kavgası hududunu da aştı... Paşa, daha çok asabileş- ti, — Benimle yaşamak için on- lardân ayrılmak mecburiyetin- desin! . Diyerek, yanıma daha çok so kuldu. Heyecandan titreyor, gözleri deli gözü gibi irileşmiş parıl parıl yanıyordu. Ve.. Bo- — Avukat Cafer Şekip, Emin|du yuna söyleniyordu: ikrü Bey, Nüsret, Leylâ Ha-| — Bu kadar hususiyet ve sen) — Sen bende erkeklik izzeti i#mefendi... Filân!... » İli benlitiğe tahammül edemem. | nefsi bırakmadın! . “Paşa, hiç alışmadığım bir del — Sizin ; tahammülsüzlüğü-| O — Herkese maskara oluyo- işiklikle ayağını yere vurdu,|nüz. Ben ne yapayım?. eli ümruğunu sıktı, hırçın bir ses) Paşa, üzerime yürüdü: — “Üzerime fenalık geliyor. üşm d “Âdeta bağırdı: — Yapacağın sey, onlardan) — Konuşmaya imkân bırak.|re etmeli idim. Halbuki, aksine| | Seni karı değil, başıma be — Bu adamlarla ahbaplığını| ayrılmak... Dediğimi / yap-)mıyorsun! oldu. Bende her vakitki gibila almışım!.. | iç beğenmiyorum. . . maki — Ne istiyorsam yapmiyor. mağrur, lâkayt, şımarık, umüur- “Kendi kendime: — Dostlarımdan ayrılamam. | sun!, İlamaz ve sonunu düşünmez “Hıhhhh. . İşte Nedim Bey) Belki, bu kadar gürültü patır) “© yasta oldum. davrandım. © — Sinirim kalmadı. — Rica ederim. Bağırmayı: İazminin fışkırttığını nasıl an|dının mânası yoktu. Soğuk kan Lı, doğru konuşan insanlar için| — Kafamın için alt: Beyhude üzülüvorsünüz. EN LA MA ş hasta var! Etem IZZET Dedim,' paşaya Gevap ver dim: — Size beğendirmeye mec- bur değilim. Ben beğeniyorum. O, bütün bütün sinirleniyor- © Sizinle beraber gitmek is- yorum. — Sö slecek. — Kim onlar?. - iedim.. Misafirlerim) — Misafirleri tayım... — Şimdi telefon edeyim, beş on misafir erkek çağırayım, on ları gece de bırakmayayım; pa- Naile Hanmhefendilere gi- sayı kıskançliktan öldüreyim. . yigit: Bir taraftan aynanın karşısı- Karar veremiyordum. Bir iki |l& geçmiş, saçımın O kopa ilan defa telefonu elime aldım, 'Nüs| yerine bakıyor, oraya bir şekil rete: İvermeye çalışıyordum. Fakat, rr - Sana geliyorum... ihiddet, teheyyüc, sinirden ne en bu katlarını hatırlıyo., Diyeyim, dedim. Vaz geçtim, YAPUĞ'NIN. yapacağımı bil rum, Sonra, neler oldu bilmi- Hizmetçilerim hiç ağızlarını aç-|miyor, bir Sapüğam yüz defa yorum?. . Imıyorlar, bir şey sö yleyemiyor| Yapıyor, udümün bir titreme Saçlarımın : koparılması, tek. lar. havret içinde-beni seyred Bitmedi

Bu sayıdan diğer sayfalar: