3 Mart 1931 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 5

3 Mart 1931 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Me Harekete geçmeli Nazariyeci Ele on günlerde spor nazariye- ei Sporcu adedini geçmek ih, “vir. Münekkitler, müte- r kâfi derecede çoğaldı halde, sporun hâlâ | yerinde na hayret etmemelidir. Memleket dahilinde sporun * Yani normal bir hale gel- #8İ İçin gösterilen nazari gay- ii, Yanında, faal sahadaki likay g yz sebeplerini ararsak, has "Sa temas etmiş oluruz. Çok söylemek ve çok 5 la bu işin düzeleceğine kani i,, 7, iddialarını ispat edecek o) (Misal gösterememişlerdir. K nazariyat ir y ie “ pi asaray sesi kiymetli yel l ray, nesle e a iler birakarak, faaliyet sahası aulmak yegâne çi 0 , Sim“iye kadar kendi kendi- 1 aldatıek. ğ ün memlekette, bir. pist. ; Stad, bir tenis kordu,bir “NE ve hakiki bir kulüp var mı? Sporun esasmı teşkil eden ŞU ç erruat olmadan, ş* üşlere aldanıp - Bizde de i vardır - Demek doğru mü- Mur? w wtbol kudretimiz düşkün; İk, Yerin adedi beşi geçmez. la Tağmen muazzam bir ni- nı lame var; federasyon o VE takalar da vardır. $ istenildiği vakit, teşkilât- 1 fakiler de bizimle beraber müş- Türkiye atletizm vaziyeti ne halde? ai atletizm mevsimine çok , Çğtığımız şu sırada,pek bak ir e arak atletik sporlar için en- $€ içinde bulunduğumuzu dik- atle kaydedebiliyoruz. Akinci defa olarak iştirak et- isimiz Amsterdam ve buna in- jam eden Balkan olempiyat- arından sonra, Türkiyenin at- etizm vaziyeti nedir? Bu öyle Vi” bilâncodur ki içinden kolay olay çıkılamaz. 1928 senesi nisanının birinci tası memleketimize 250 lira | Mâaşla getirilen atletizm antre- #hörü Her Aleksi Abraham, bir buçuk ay sonra üç seneyi de yal | ” İstanbulda doldurduğu me- isinden acaba iftiharala bahs #decek bir cesarete sahip midir? , Her sahada uzun bir mesai â rr, Yalnız bir şehre inhi- ar eden Üç Senelik mesai isa biz zaman olmaşa gerek., At- iletizm mevcudunun yekünunu oldukça kabartan talebeler, ma- Arif teşkilâtmdan sonra aramız. ilanda ayrılmca 931 atletizm İnevsimi, sahada kaç tiştirletlet üçüncü iğin faide vermediğini | görüyoruz teki vaziyettedirler. . Dahildeki bu halimize bak: madan, olimpiyatlardan, tume- lerden ye | Be; rl kit geireceğimize, beynelmilel vaziyetimizi toptan kzn mek için, faaliyete geçmel manı artık gelmiştir. wi Masa başından usanç geldi, Biraz da sahalara çıkalım...» Dertlerimizi böy! N ederken, geçen gün İçeri ray'n yaptığı, senelik koşu memnuniyetle bahsetmeği vic- borcu biliyoruz. ME ğlemlez. görültüsüz yapı” lan bu koşuya 60 dan fazla gen 4 soldan birinci Vahi, ikinici Semik beyler iştirak etti. Hepsi de koşuyu bi- tirecek bir kabiliyet gösterdi. İşte sporun asıl mânası bu- dur, v Galatasaray'ın bu kaymetli varlığını ortayâ çıkarmağa vö- sile olan, Vahi, Semih, Mehmet Salim ve Ahmet Beyleri tebrik ederi vk Bugünkü roaarif talimatna- raran; istikbaldeki ie aılığımızda mekteplerin büyük: bir hissesi ea nde Deniz Hsesinin re- Mere beş gün evvel de G.S. nin atletizmdeki bu adımı, bizi spor namına sevindirimiştir. Bravo çocuklara... Adil GİRAY ter Hanterin federasyon emrin deki mes saray kulübü, bu muh üç sene ayda üç i Geğin bir para verdi. Günde lâzımdır ki bu memleke- Mi nibol diye bir şey (getirdi. Fakat bu işin esasını - belki teş kilâtcr olmadığından « kurama- dan gitti, Nihayet buradan ayrılan Han ray futbolunda, diğerlerine ma- zaran, nasıl bir fark görüyoruz? Galatasaray başka sistem oyun oynamıyor, hattâ Beykoz maçi na çıkarken bile hayli düşünme- ge mecbur kalıyor. İşte henüz teşkilâtını kuramamış, işin aslı- ar öğrenmemiş memleketler i- çin antrenör bulundurmak, mu vakkat bir zaman için mevcut ayı havaya Kaski bir işe yaramıyor. Yarm Her Aleksi Abraham'da İstan- bulu terk edince, o zaman ver- diğimiz paraya mı yoksa, atle-; tizm hesâbına hiç bir şey kazan ter'den sonra, şimdi Galatasa-|& İtalyanın spor Oyuncular idman ece hulâsa | İtalyan fütbol diktatörü Poz-| zo'nun, bütün oyuncuları kaplı yan bir kontrolu temin etmesi düşünülecek şeydir. Bütün şehirlerdeki, beynelmi lel oyuncuların vaziyetlerini gü nü gününe haber alan tek seçici Pozzo, bu sıkı kontrolu yarım düzüne (Rapörtör) Ie beceri yor, Rapörtörlerinden aldığı an| trenman raporlarile oyuncula-| rınm vaziyetine her zaman vâ- kıf olan Pozzo, beynelmilel maçların arifesinde, gazetelere bir tebliğ vermekle işine başla- mış oluyor. Fütbol diktatörünün tebliğle ri aşağı yukarı şöyledir: İdakika kaybetmeden ekanizması lara askere toplanır gibi çağırılıyor İsimleri ve klüpleri yukarıda yazılı olan oyuncular âyın 8 in- de (....) şehrinde (...) saatte M, Pozzoyu görecektirler, Bu ilâni okuyan oyuncular yola dü zülüyorlar.. Fütbolcuların trer biletleri zaruri yol masraflar., otomatik bir tarzda temin edil- miş gibi, dakika şaşmadan ha: zırlanmış oluyor, İşte her şeyi, en küçük ihti malleri hesaplanarak kurulmu! sporcu seferberlik plânı saye sinde, herkes kendi işini bili yor, işler tam vaktinde yapılı- yor, Biz de henüz milli takımın id man talimatnamesi yazılmamış tır. Tabii işler de aksar, Kış sporlarınd ADEN Ol on lira kazanan Hanter, kabul/E sarfetmekten| (8 Dünyanm her tarafında kış . Avrupa ve Amerika havadisleri a muhtelif mü sabakalar yaptılar i) de ikinci oldum. Sırf teşvik için Sağda zerafet biri ciliğini! kazara: Fransız kızı müsabakaya girdiği elbise ile; ortada Buz pütenlerile dans müsabakasını kazanan İsviçreli rı, atlama müsabakaları yaprlı- | İsviçre birinciliği almıştır. yor. Buz patenlerile © yarışlar, danslar büyük alâka ile takip | | İsviçrenin en şık kış sporları ediliyor. merkezlerinden biri olan (Sen Son zamanlarda, muhtelif) Moriç) te yapılan bu müsaba- buz kızaklarile yapılan (Zara-| kalar bir hafta devam etmiş ve fet) konkurlar; çok rağbet gör.) dünyada tanmar en kibar seyir- müştür, Ski kıyafetinde birinci, |Ciler tarafından takip edilmiştir. İ (Salı günkü nishamızin jBesim Bey de vardır. Acemilik || devrelerimi arını dinleyelim Hayati Atlet yıldızlarımız kendi kalem- lerile bize anlatacaklar —6— lege,, Rober Kolejle yaptığı bir müsabaka vardır. Bu müsabaka da mühim bir mağlAbiyete dü çar olmuştuk. Burada bu mağ- 926 da 400 metre şampiyonu|lübiyetin sebeplerini araştıra- oluyorum... Ben ilk atletizim cek değilim; Maamafih muhak- mevsimine bir galebeyle gir-| kak bir sebep göstermek lâzım dim. Kulübümün birincilik mür-| gelse, bunu en basite irca ede sabakalarında 400 metre şampi|rek şöyle denebilir; Herkesin yonluğunu kazandım. Pekey|malâmu bir fıkra vardır, hani, amma senin maina koşuculu-|topçuya niye top atmadın diye ğun ne'oldu diyeceksiniz. Ku-| sormuşlar. lüpte ve İstanbulda mania ol) Bir çok sebepleri var, demiş. madığı ve mania müsabakaları) Evvelâ barut yoktu, saniyen, .. tertip edilmediği için beni ma-|diye devam ederken, soran, kâ- niacı yapmağa karar verenler) fi diye, sözünü kesmiş. bu kararlarından sarfı nazar et) Bizimkisi de o hesap. Mağ- mişlerdi. Artık 400 metre koşu-|lüp olmuştuk. Çünkü, evvelâ, at yordum.Henüz tekâmül etme-|letizm takımımızın hey'eti umu İmiş, tamamile neşvünüma bul- Jmamış, vücudumun bütün kuv- vetini bu yıpratıcı mesafe üze- rinde sarfettikçe bunun bir ha |ta olduğunu hissederdim. O 22-| spor hayatımda maruz kaldı manlar Kategori farkı gözetlen | ğım ilk haksızirk bu müsabake diği için müsabakalacımı tanın! lara bağlıdır... O sene ben, Kl niş, tecrübe sahibi ve benden bümün 400 metre şampiyonu çok daha yaşlı koşucularla ya-| olmuştum. pıyor ve tabit de mağlup oluyor) Biliyorum, şampiyon olmak- dum. la beraber henüz fevkalâde bi: Bu mağlubiyetlerin tevalisi | koşucu değildim, bir müptediy- |cesaretimi kırabilir ve beni ko-|dim, fakat 400 metre üzerinde şudan uzaklaştırabilirdi, Fakat| klübü temsil edecek, iki koşu. İgün geçtikçe ben daha büyük/cudan biri olmağa, istihkak kes İbir şevkle idmanlarıma devam |betmiş bir müptedi. Koleje kar- ediyor ve müsabakalara daha) $r koşmak hakkımdı. iyük bir cesaret ve daha kuv-| Zaten bu işle alâkadar olan. vetli bir kazanmak arzusile iş-İlar da böyle söyleyorlardı. Bun tirak ediyordum. dan tabii ne olabilirdi, Fakat İ vaktaki müsabaka günü geldi, yerime başkası koştu, ben koş. madım koşturulmadım, devamı ) |tarafına da hacet yok değil mi; Evet, ne diyordüm, benim Ben çok kimselerden teşvik te görmüyordum. Adil Giray, İRauf, Unvan, Zeynel Beyler böyle çalştığım takdirde iyi bir koşucu olacağımı söylerlerdi. . Koşuculuk hayatımın bu ilk devresinde beni teşvik ve çalış- mmamı teshil edenler meyanında Bu hâdiseden dolayı duymuş olduğum teessürü ve bundan mütevellit ruhi tahavvülleri bu rada yazmağa hacet görmeyo- rum , Zaten bunları tahminde pek fazla müşkülâe çekmiyeceğimi. zi zannederim. Bu darbe, : Galatasaray atle- tizm kaptanlığının bir hatası, bana atletizmi terkettirebilird Ve kimbilir buna benzer hata. larda, kaç kişiyi spordan uzak. İlaştırmiş ve bizleri, belkide çok kiymetli şampiyonlardan spor- ve ihtiyat olarak seyahate işti-| çu aydan dipte Semi ia rak ettirilmiş ve hayatımda ili) daşiarın bu hadı elm. arka. defa 800 metre koşu benim gibi | ge? e ya m : N len başgösteren istihzalarına müptedi için fena bir netice de-| tekrar göğüs gerdim, koşuya gil... Değil mi? devam ettim... Koştum, Sür'at koşuları... Kolej müsabakası bana, bir de dersi ibret verdi. Maçtan ev- vel, Galatasaray atletizmini ida re edenlerle, müsabakada gali- biyetleri şüphe götürmeyenler: Şöyle koşacağız, böyle atlıya- cağız, şöyle mağlüp edeceğiz, böyle atacağız, diyorlardı. Bu söyledikleri içinde yalnız attıkları tebeyyün etti... Netice de mağlâp olduk. Hem bu mağlübiyet yalnız takım mağlbiyeti şeklinde de lk adımlarımı ona borçluyum. | Galatasaray atletizim takı- mnm 926 sehesi zarfında ki Ankara seyahatine beni de iş- tirak ettirdiler. Takımda ihti. Iyat olarak gidiyordum. Müsa- bakalarda 800 metre koştum. Yarışı Besim Bey kâzandı ben şti- Dört yüzle sekiz yüz arasın- da, bir hayli müddet mânasızca bocaladıktan sonra, nihayet, şimdiki “Specialite” olan, vücu dümün fıtri kabiliyetine en uy- gun mesafeyi buldum. Sür'at koşuları... Maamafih şurasını kaydetmeden geçemiyeceğim, on altı ile on yedi yaşım arasın- da bana, düşünmeden, cahilce- sine, yükletilen bu mesafelerde sporları en canlı mevsimini ya-|liği Fransızlar kazanmıştır. Buz Hakem hey'eti Fransız kızı- & olacağız? Bu cüz mamış olduğumuza mı dert ya- |ive kadro için hocaya vereceği-İnacağız, bunun tahmini o kadar iz 250 lira maaş, maküsen| güç olmayacaktır. Bir arkadaşi- li. yoksa mebsuten mi mütena| mın dediği gibi evvelâ mektep ii olacaktır? Şu her kesin anla| yapılıyor ve sonra onun idaresi Kacağı basit vaziyete nazaran. | için müdür, muallim tedarik Sehedir verilen paraya muka | diliyor. Bizde ise her şey aksine yor, Pateni ile yapılan dans könku- Ski'lerle mukavemet koşula- | runu da harek: mp 5 mi am — m m Sera Marten Amerikada Amerikada Fransız Çekoslavakyada kaç birinci koşucuları futbolcu var? Fransız koşucusu Marten i-| Seramarten Kapalr'bist'da. Püğ iz kinci koşusunu (Fladelfiyada| hilinde yapılan müsabakaların arise gelen Çek federasyo- ; na zarafet birinciliğini müttefi- zarafetinde de, İlkan vermiştir. amma İsa | Hayatını yazan Mehmet A Beyin bir koşusu. Bir vakitler atletizm meraklıları daha çoktü hi, nan iş nedir? İşte kimse- *un, Ormadığı veya sormağa lü- da p Eörmediği en esaslı nokta: benleri <Zil midir? Bir çok se “lan ba Wzamağa cok istidadı Soktuz. Sin meçhul taraflarıda Me ka kaza <kette iyi kötü bir alâ- yi Are arta olarak kabul ediliyor. (Milliyet) : Tütk atletizmini i tanir lâzım olan oOÖmer Besim'in idare ettiği Gol spor gazetesinde çıkan bu makaleyi alıyoruz. Bu husustaki o mütaleamizı elesek salıve yazacağız. yapmış ve kazanmıştır. birinde ikinci gelmiştir. 880 yar 660 yarde yani 603,50 metreyi) deyi birinci 152, 1-5 de k 1,22, 2-5 katetmiştir. Marten çok yakından ikinci Kapalı sahada şimdiye “ka,| 6*Mmistir. dar elde edilen en iyi dere 1,21 -15 olduğuna nazar Fran- İtalya - Almanya 21 nisanda Romada İtalya ve (Almanya milli darülfünun ta. sızın yapt iç nu reisi Pelikan gazetecilere tmiş| bazı beyanatta bulunmuştur. Reisin söylediğine nazaran Çekoslavakyada 60,000 füt- | bolcu vardir. Bunlar 216 si profesiyonel di gı derece çok kıymet İkımlarını bir fütbol müsabakası gerleri amatördür. Profe, yıpranmama rağmen, daima a-|kalmadı, o, galibiyetleri sü zmla mücadele ederek muvaf-| ötürmiyen şampiyonlar 4” fak olmağa çalışmış, meselâ hiç) e bı.» Sarnpiyonlar da bi- bir vakit bir müsabakayı sonun) "er birer boyun eğdiler.... Ra cu olarak bitirmemişimdir. | uflar, Besimler, Şinasiler, Mz: harlar; o günün mağlâpları ara İlk haksız muamele... sına girdiler, Galatasaray atletizm takımı: ( Demar

Bu sayıdan diğer sayfalar: