5 Eylül 1931 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3

5 Eylül 1931 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Istanbul Otomati tarafında tesisat bitmek üzre! — A Şimdiki memurların yüzde on beşi Istanbul cihetindeki otomatik t9- bir an evvel bitirilmesine alışılmaltadar. a, Bütün malzeme gelmiş olduğun- du eksikler tamamlanırsa önümüz- i teşrinisveelin birinden itibaren #hrin İstanbul tarafında otomatik “İelon servisine başlaması takar- tür etmiştir. Bu takdirde, (şirket emürlarından bir kısınını bizzarı- * ASığa çıkaracaktır. Şirketin büro "daki ve satrailerdeki ml Miktarı 300 den fazladır. Otomatik İsisatı ikmal edilince, bunun yüzde | /* beşi ile işler todvir edilecektir. "tanbul » nde yüzü müteca- are edebilecek kısmen Beyoğlu, Hile küçük santrallere tevzi edilecek lerdir. Şirketin, açıkta kalacak memurla ra birer aylık nisbetinde tazminat vermeği düşündüğü söylenmektedir. Senelerce kutü lâyemut denilecek ! bir sür'atle istihdam edilen bu me murların rhüddeti hizmetleri misbe- tinde daha yüksek bir tazminat ve- rilmesi şayamı temanmidir. Bir hâmile, acemi ebe elinde öldü Kadın ve çöcuğun |) Eveiki gün Çenberli taşta bir fa sia olmuş, genç bir kadın ihmal yü- Zünden ölmüştür. Hatice Hanım istninde bir kadın İcağız iki gün evel hümlini vazet miş, fakat ebe seemi olduğu VN İsonu alamamış ve son rahimde kal- İ mişter. Bunun üzerime bir müvellit “İloktoru müracat edilmiş, fakat dek e gece vuku bulan bu davete ica- etmemiştir. Bu vaziyet karşısm belediye doktoruna o müracaat iş, belediye doktoru hastama taneye nakline | lüzüm iş, fakat bu esnada da kadınca Keyfiyetten sabite hem çocuğun,bem *leri morga gön- z ölmüştür. berdar cdi e lohusaaım ee rilmiştir, Cepte böyle şey taşınır mi? Sehremininde Saray meydanında ecilin kahvesinde oturmakta olan wra Hasanın cebinde bir mermi İapası patlamış,Hasan kalçalarından manda oturan Muammer isminde- i arkadaşı da dizlerinden paralan Topkapı üzesinde Kitabeler için bir yer tefrik edildi ii Müzeler idaresi Topkapıda iy üksek duvarlardan bir tane- içi *ski islâm kitabelerine tab e Etmiştir. İstanbulda yıkılan "lerdeki eski kitabeler de 8- | ve bu duvara talik edilecek- Şimdiye kadar asılan kita- *r Yüzü bulmuştur. ay itabeler su suretle tasnif ilmiştir; va, oPkapı Sarayı, civarında by, le Türkler tarafından ya- ai ta sonradan yıkılan ve iz- | İşi, aybolan binalara ait kita- ve turalar. İdi, 1045 tarihinden, yani Dör- i,,“ü Murattan o Abdülhamit İlaygine kadar olan inşaatın ki- beleri tel A, Yaktile kitabeleri ve" eski- İçi, saraydan yapılan vakıflar Raptırılan kitabeler. ski çeşmelerin kitabeleri. i Kibrit fabrikası tüy? ükderede sabık Nektar bira Mi, Asan bulunduğu binada Ya ata olan kibrit fabrikası inşan- tak cek ayın ortalarına doğru bite İğ, ** imalâta başlayacaktır. Kibrit İç “asa için lâzım gelen bü rimize getirilmiştir. Üii, ikanın östihsalâte Türkiyenin "4 “nu tatmin ettikten başka isib- cesetleri Morgta! | mıştır, İkiside tedavi ultna alunmağ- | lardır. Kama ile cerh Dün Beyoğlunda Ziba sokağında bir cinayet olmuş, Fransava ismin- de bir adam Hüseyin isminde Aksa raylı bir manavı kama ile ağır suret te karnından yaralamıştır. Fransuvanın Eli isminde bir met resi vardır. Kavganın bu kadın yü- zünden çıktığı tahmin edilmektedir Hüseyin hastahaneye kaldırılmış, Fransuva yakalanmıştır. Yangın Beşiktaşta Köyiçinde Kızlarağası apatımanında oluran terzi Kadri E- fendinin dairesinden yangın çıkmış, fakat yetişilerek söndürülmüştür. Bir sandal devrildi Dün Anadoluhisarında bir vapur kozası olmuştur. 66 mumaralı Şirket vapurunun O dümen dalgalarından, de Museviler bulunan bir sandal £ kazazedelerin bep- sandalcılar tarafın- için devrilmiş, Fakat si yetişen diğer dan kurtarılmıştır. Buğdaya karşı Para! Ziraat bankası yardı- mını genişletiyor Zirmat Bankası köylünün kolayca para bulmasını temin için yeniden bazı kolaylıklar yapmağa karar ver miştir. Bu teshilâta göre bankaya borçlu olan süre borçlarını aynen ödeyebi ecekleri gibi arzu ettikleri takdirde mahsul mukabilinde istikraz aktede bileceklerdir. Ve bankanın merkezi bu şekilde muünmeleye başlamıştır. | Iatanbul şubesine henüz bu mesele hakkında tebligatta bulunulmamış- ur. ŞE KİK amp | Küçük haberler Galatakaray talebesi geçen *e9*| vel yapılacak tecrü “nin eskisi gibi zabıtacn kontro 4 « evvel müddeivinemiliğin İmesi tekerrür etmiştir. gösterilmeden ev lüve2is.© haberdar edil « Aksmrayda yangın yerinde bulu ban teneke barakalarından mürek- kep çarşının kaldırılmasına karar verilmistir. « Mukhtelit mübadele komisyonun da Yunan heyeti reisi M. Folme A- dnadan gelmiştir. Belediyede Adalar Elektriği On beş teşrinievvelde Büyükadaya elektrik veriliyor Adada elektrik (tesisatının bu kıştan evvel ikmaline çalışı- lacaktır. Tahminlere nazaran 15 teşrinievvellen sonra, Ada ya elektrik vermek kabil ola- | caktır . Kartal ile Adalar arasna ko nacak kablo bu hafta sonunda gelecek ve yerine konacaktır. Bütün tesisatın 15 güne kadar ikmal edileceği zannediliyor. Büyükadade ilk lâmbanım yandığı gün, bir küşat resmi yapılacaktır. Heybelide tesi ta ancak gelecek sene başla, İ bilecektir. Beylerbeyi ve Çen gelköydeki tesisat bitmek üze- redir. Bebek tramvayı temdit edilmiyecek Bebek tramv: ziçine temdit landığı hakkındaki doğru değildir. Çünkü şii neşriyat etin o inşasına mal edilmedikç. mukavelesi mucibince yenisine başlaması imkânsızdır. Diğer taraftan be- lediye diğer hatlardan evvel Şehzadebaşı - Unkapanı hattı- nı yaptırmak arzusundadır. Gazi köprüsü için kambiyo müsaadesi gelir gelmez, Unka panımdaki istimlâklere derhal başlanacaktır. Gazi köprüsü nüy sondajı ve inşasının ikma- li dört sene sürecektir. Bunun için belediye dört senelik kam- biyo istemiştir. Köprünün kü- İ şat resminin ancak 19358 te ya- pılması mümkün olaçaktır , İ — —e—— Maarifte Yeni Mektepler —e.m— Bu sene hiç bir talebe ması için tedbirler almıştır. İn şaatı biten ve bu sene yenj a- çılacak olan mekteplerle, vilâ- yetin okuma ihtiyacı daha ui- yade teshil edilmiş olacaktır. Bu ayın on beşinden itiba- ren kayıt muamesine başlana- | caktır. Kayıt muamelesinin ne- | ticesine göre, müracaatlar faz- la olursa, bazı (o mekteplerde dersanelerin adedi arttırılacak. ter Tasarruf haftasına hazırlık Bu sene tasarruf haftası kânunusaninin e ilk haftasında başlıyor. Milli tasarruf ve iktı- sat cemiyeti son içtimamda ta- sarruf haftası için (yapılacak hazırlıkla meşgul olmuştur. Geçen seneki vitrin müsa- arasmda henüz hiç biri tercih edilmiş değildir. Bu madalya ve diplomalar önümüzdeki ta- sarruf haftasına kadar ikmal e dilerek, merasimle sahiplerine İ verilecekti Kari Sütanu Kari mize Bir durak yeri lâzım.. Sinem köyünde oturan karile- rimizden muhtelif imzalarla al- dığmız bir mektupta, Kurtu- luş hattında, adım başmda bir tramvay tevakkuf mahalli oldu ğu halde, Sinemköyü ile Tepe- üstü arasnıda bir tek durak ya- pılmadığından şikâyet edilmek tedir. Bilhassa © önümüzdeki kış günleri bu civarda oturan halk, uzun bir yolu yaya yürü- mek mecburiyetinde kalacaklar dır. Belediyenin ve tramvay şir- ketinin nazarı dikkatlerini cel- bederiz. mecbur olduğu diğer hatlar ik | k telefonlar teşrinievvelde islemeğe başlıyacak Mahkemelerde Bir hikâye, Bir roman Müstehcen © görüldü- günden muharrirleri aleyhine dava açıldı Müddeiumumilik bir roman ve bir hikâye muharriri aleyhine müstehcen neşriyat da ka Roman muhaı iye neşredilen kitap lar arasında “Şeytanın kizi; ismindeki romanı yazan Mu- | harrem Zeki Beydir. | Bundan başka Resimli ay ta rafından neşredilen küçük hi- | eler / kolleksiyonunda bir âye müstehcen görülmüş ve | mahkeme bu hikâyenin bulun- - | duğu kitabın toplattırılmasna karar vermiştir , Beş beygire kadar motörü olanlar Yeni muamele vergisi kanunu, 5 beygire kadar kuvvette olan motör leri musmele vergisinden muaf tut muşlu. Defterdarlık, bu kabil motör leri olan müeseselerin vesikalarının Sanayi müdürlüğüne tasdik ettirme lerini istemiştir. Bu müesseseselerin ruhsatiyeleri görülerek tasdik aran- ması Defterdarlığa tebliğ ve Defter darlık ta şubelere tamim edilmiştir. rünün teftişleri Şehrimizde bulunan sanayi umumi müdürü Şerif Bey Istandart Ovilin miştir. Şerif Bey yirmi gün daha şehrimizde tetkikatta bulunduktan gidecektir. Ekonomi Meyva İhracatı —ene— Tüccar ambalajlara dikkat etmiyor Son zamanlarda Avrupaya acında oldukça görünüyor. Fakat tacirlerimiz, yaş meyva- ları iyi anbalej yapamadıkları için, meyvalar yolda bozulmak- tadır. Netekim geçenlerde İz- mirden Mısıra gönderilen ar- ya gönderilen üzümler yolda buriyet hâsıl olmuştur. İhracat ofisi tacirlerimize balâj usulünün gösterilmesini İ düşünmektedir » Şili nitratları BERLİN, 3 (A-â.) — Al. manya ve Chili hükümetleri Chili istihsalâtndan olan nit. ratların Almanyaya ithali için müzakere yaplmaktadırlar, Al. manyanın yeni gümrük tarife. leri bu maddenin ithalini tama men menetimişle ve bu suretle Alman ihracatçılarının menfa- adimi sektedar etmişlerdir. Al man ihracat tüccarları 193 seyöünde o Almanya Chil'ye yaptığı yüzde 16.9 yani İngil- tereninkinden daha (fazla nisbette olan ihracatile ikinci mevkii işgal etmiştir . Sigorta fiatları Tarife komisyonu sigorta fatlerinin tetkikine başlamış- tır. Devlet bankası müdürlüğü. ne tayin edilen Cevdet | Beyin i simdiki Ziraat bankası Ahsen Bey, komisyon içtimalarına iştirak etmektedir. Yangın tarifesi bir aya ka- tahminlere naza- fede fiatlerin ucuz Sanayi umum müdü- | Beykozdaki mülessesatımı ziyaret et- | sonra evveli Bursaya, sonra İzmire | mutlarla, İstanbuldan Viyana- | bozulmuş ve bunların bir kıs- | mının denize dökülmesine mec | Ağustosun on beşi yaz, on İ beşi kıştır! — Ortalığın serinlemesi bir yağmura bakar... | Bu sabah balkonda par- | | desüsüz oturamadım. Bu sözlerin hulâsası şudur: İ Yazla sonbaharın telâki nokta- smdayız. Ne tamamile yaza ve | da edebildik, ne de sonbahara girmiş sayılırız. Bu sırada kendimizi üşüt- meğe hiç gelmez. Aksırık, ti ık hazırdır. Perşembe günkü | fırtına, yazın bize son selâmı olsa gerek!.. . İ Bilmem, amma, bu sene kış erken gelecek diyenlere galiba hak vereceğiz... Kış, yalnız gel se, eyvallah... Başımız üstün- de yeri v: mübarek mevsim, bir ihtiyacı da | beraberinde get Odun kö- mür, palto, kışlık fanila, lâstik, rdin pardesü ve hele ev- İiyseniz yakası kürklü manto, goson, şemsiye, eldiven ve da- ha ne bileyim neler... Bu sabah, uykudan uyanır uyanmaz, şöyle bir etrafı seyredeyim dedim. Ne münasebet!.. Ortalık, koyu İ bir sis içinde. Değil etrafı, 40- kağı bile seçmek kabil değil. Ufukta ilk kızıllık belirince sisler de perde perde dağılma | ğa başladı. Acaba, şair, bu man zarayı gördükten sonra mı: “Ah, ben sonbaharı pek se. verim!, Diye haykırdı? Sokağa çıktıktan sonra, yo- lumun üstüne kuru bir yapra- ğin hışırdayarak düşmesi, keyfimi büsbütün kaçırdı: Kim belki bir iki haf- ta sonra, güzel İstanbulu sü- rekli yağmurların buğulandır. dığı camların arkasından sey- redeceğiz. Canim, bana da bu can siki cı düşünceler nereden geldi. İ Hayır, hayır! Şimdilik raha İ tumuz iyi... Kış hazretlerinden hiç olmazsa | şü bir iki ay için bizi taciz etmemesini rica ede- “- Oğlum. Bize iki bilât İçe | meler için olacak. Gidip gelme mi hanıme endi.? İ — Yok. Yok.. Orada ka cağız. Sade vereceksin! | İC Hangi baskülde tartılsa, mut İlluka ibresini çat diye ortasin- İ dan kırar. Öyle şişman ki, meş bur şişmanlar cemiyeti reisi, İ yanında hafif zarif kalır. aldıktan sonr yana sallanarak yürüdü. Fakat İ her adım atışta derin bir övh İ çekmek için mola veriyor. Güç hal ile iskeleyi buldu. Çimacı- lar, bu ağır siklet şampiyonunu ele ile kolundan tutup i- boyuna atıştırdı. İçmelere be! belli ki şişmanlığı gidermek i- i or! Vapur Haydarpaşaya yana» şınca yolcuların dörtte üçü çık b, Yakın istasyonları, Fener | yolu, Göztepe, Erenköyü geç- | tik, Süadiye, Bostancı, arka- doktorlar me | ba İ medi İ mızda kaldı. Kartalı, Mlatepe- i - duz Burası, banliyö trenlerinin son | konak yeri olduğu — için tren teşehhüt mikdarı ilişiyor. İçme yolcuları arasında fırsattan is- tifade Pendiğe inenler oldu. | İ Bunlar, meğerse kabak çekir- deği almak için bu zahmeti ih- tiyar etmişler . Malümya.. İçmelere gidin- | İ ce bol bol su içilecek. Bol su içe bilmek te hararet basmasına | mütevakkıf. l O halde gelsin kabak çekir- | değil... sök Bir yolcuya sordum : İçmelerde kabak çekirde- ği yok mu? — Yok!.. Fazla su içirir diye doktorlar sattırmıyorlar. Çiro- za bile müsaade edilmiyor. Biz, çirozlarımızı İstanbuldan geti- riyoruz... Nihayet, işte İçmele- re vardıl Tren malümya, membaların biraz uzağında duruyor. Bura- | dan membaa kadar yaya yürü- mek istemiyenler için tozlu yo lun üstünde sekiz on kadar ara bekliyor. İçlerinden bir yirmi beş kuruşa razı oldu: — Hem isterseniz beklerim de.. Dedi . — Fazla para vermemek şar tanesi, bizi götürmeğe rüyorlar. Bir hanım ,arkadaşını kay- betmiş: — Hut. Esmanım, neredesi- iz? Diye haykırıp © duruyor. Bir başkası, üç yaşındaki ço- cuğunu, çalılar arasına sürük- lerken, mırıl murıl söyleniyor: — Gene belli açılmış olma- | h.. Yavrucağım, bir türlü düzel | Membaın içindeyiz. Herke- sin elinde kocaman bir bira bardağı, küçük havuzun etra- fına çömelmiş, kaynaktan dol- durup doldurup içiyor. Arada bir, soruşmalar: | kaç oldu elmasım?.. | yirmi birinci bardak — A, Pek aşırı gitmişsiniz! | Ben, on ikinci bardağı tamam. | lamadım. Sorra kulaktan ku | lağa fısıltılar: l Istanbul cuma günleri nasıl eğleniyor? Içmelerde ne var, ne yok? Geçen sene aylarca kum dökmüş, safra kesesi deseniz berbatmış, sanede taş var diyorlarmış... Mısırlı olduğu uzun fesin- den anlaşılan esmer, uzun boy. lu temiz giyinmiş © bir adam; acele ile elindeki bardağı yere düşürerek fırladı. Vapurdaki şişman © hanımı gözümle ararken ondan daha şişmanına rastlamayım mı? A man efendim, one su içiştir öy- le.. Adeta tadına bakar gibi. Anlattığına göre zavallı, a- deta dert küpü imiş: — Efendim, geçen sene ay larca kum döktüm. Safra kese- si deseniz, berbat... Barsakla- rrmdan ikikere ameliyat oldum. Doktorlar, mesanede (o taş var diyorlar. — Nasıl, bari fayda gördü nüz mü? — Dün bir bugün il lum, hep ümidimiz bundı Kır sakallı bir papas, tulumba ile çekilen büyük kay- nağın başında kıvranıp duru- yor, Etrafına toplananlardan bi ri sordu: / — Vah, vah.. Neyiniz var? bakılırsa, bu kadar | su içmek fayda yerine zarar veriyormuş. Hele böbrekleri hasta olanlar içinde içtikleri suyu vücutle- rinden tardedemedikleri | için şişkin bir tulum haline gelerek doktora koşanlar pek çokmuş. Yaşlıca gözlüklü bir efendi, papasa bakarak mırıldandı: hat ediyormuş amme, dinleyen yokmuş. Bir bardak fazla içme ği kâr sayıyorlarmış. Memban lokantasında iştaha ile yemek- lerini yiyenlere bakılırsa, içme suyunun bir çok kimselere fay dası dokunduğu, oda muhak- kakt!., i İçmelerden avdette, en mü- him mesele, matlüba muvafık bir vagon intihabı olduğu anla şılıyor.. Vagonun böyle mat- lüba muvafık olanı yoksa Pen- diğe ka ağrısı tutmuş ka- dınlar gibi dolaşmak hoşa gi- der bir şey olmağa gerek!. b te size İçmelerde geçen bir sa- atin küçük bir krokisi. j — Aman Memur Efendi vapuru neye kaldırdın.. Daha beş dakika vsr!... Saatimize bakın.. — Ossizin Eminönü saatile eyarınız.. Bizimki Karekön

Bu sayıdan diğer sayfalar: