8 Haziran 1932 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4

8 Haziran 1932 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Jililliyet Asrın ümdesi “MİLLİYET” tir. 8 HAZİRAN 1932 İdarehane: Ankara caddesi, 100 No. Telgraf adresi; İst, Milliyet Telefon Numaraları: Başmuharrir ve Müdür: 24318 Yazı işleri Müdürlüğü 24319 Idare ve Matbaa 24310 (ABONE ÜCRETLERİ: Türkiye için o Hariç için LK. LR 3 aylığı 4 — 3— 8s, 7180 a— rn #-— 23 — Gelen evrak geri verilmez — Müddeti geçen nüshalar 10 ku- rüştur, Gazete ve matbaaya sit işler için müdiriyete müracaat edilir. Gazetemiz ilânların mos'u- BUGÜNKÜ HAVA Yeşilköy askeri hi bul, İzmir, İzmit'te 32, Adanada İ37, Çanakkalede 36, Eskişehir'de İ33, Sinop'ta 25 santi rat kayde dikmiştir, Umumi Helâlar Fena bir mevzu ile yazıma başladığımı — zannedenler, ze. vahire kapılmış olurlar. Çün- kü helâ, insanm hayatında ol. mamasına tahammül edemiye- ceği bir şeydir. İstanbulun dünya şehirleri içinde birçok hususiyetleri ol- duğu şüphe götürmez. Bu hu- susiyetlerden biri de dünyada en az umumi abdesthanesi o- lan şehir olmasıdır. Neden bil mem? İstanbul belediyesi bu helâları arttıracak yerde eksil. tir... Her fırsatta birinin vücu- dünü kaldırır. Gördüğüm bi çok şehirler bertaraf © Paı bütün büyük bülvarlarında yü- zer metre (o mesafe ile umumi su dökme yerleri vardır. Bun. lar o tarzda (o yapılmıştır ki, caddeyi çirkinleştirmez. İstanbulda ise şöyle bir ba» kımız... Tünelde bir, sonra Ga latasarayda bir, daha (sonra Taksimde bir, ondan (o sonra 'Harbiyede bir tane var. Eğer bu mesafeyi 3000 met re tahmin ederesek 750 metre ye bir abdesthane düşer. . Bu güzergâhın kalabalıklığını da ilâve ederseniz, halkın Beyoğ- luna varan yan sokaklarda ev. lerin girintilerini kirletmelerini elbette mazur görürsünüz... Bir şehre su dökme yerleri lâzım olduğunu o alâkadarlara yazmak bir gazeteci için ağır bir mecburiyettir. Lâkin Allah askına belediye bu işi hiç 'dü- şünmez mi? Hiç aklına gelmez mi?” Şirket tarifesi Şirketi Hayriye senede dört defa tarife çıkarım... Bu dört tarifenin yolculara bir faydası yoktur, bilâkis onları şaşırtır, amma belki beşer kuruşa satıl ması yüzünden şirkete küçük bir menfaati vardır. Ne ise &- det olmuş diye buna dokunma- yalım... Lâkin bu sene sicak- İar buram, buram, derecei ha raret otuzu hayli geçmiş iken hâlâ yaz tarifesi çıkmadı. Çıka madı... Zannetmeyin o ki; bü bir tarih meselesidir! e Hayır, yaz tarifesinin mebdei için mü tad bir tarih yoktur... İstanbul ve İstanbullu. 81- caktan çayır çayır o yanarken © kim bilir hangi sebepten dola. yı Şirketi Hayriyeye henüz yaz uğramamıştır... Pp Tarla başı caddesi — Imtihan, — Ne? — Yok canım. Anladığın gibi değil, Mekteplerdeki im- tihandan yani çatık kaş mü. meyyizlerin içtimagâhı olan o imtihan odalarından bahsede- cek değilim. Her hatırlayışım İda soğuk ter döktüğüm © im- tihan günlerini hatırlatmak de ' gil. Sadece sana bir imtihan hatırasından, mektepteki imti. han günlerinden daha müt- daha korkunç bir hatıra- dan, Heybeliye taşmalı bir hafta olmuştu. Köşkümüzün etrafın da geniş gölgeli ( çamlardan başka komşumuz yoktu. Kö ke ince ve dar bir yoldan gidi. lir. Öyle ince ve dar bir yol ki, bu yoldan iki kişi kol kola gi- debilir. Biz adanın böyle yolla rma “Âşıklar yolu” derdik. Kurunu vusta şatolarına ben- ziyen bir köşktü. İyi veya fe- na günler geçti. Onu söyli- yecek değilim. Fakat bu, ancak iki kişinin gidebileceği ince ve dar yollarda geçen hatıralar- dan ve bu hatıraların oOenmü. himlerinden birinden bahsede- ceğim. Yani (Obüyük birimti. han geçirdiğim bu yollardan. O yollar ki ince ve dardırlar. O yollar ki iki kişiden fazlası kol kola geçemezler. O yollar ki..... Aşıklar yolu. Heybeliye taşınalı bir hafta olmuştu. Geniş gölgeli çam. lardan başka komşumuz yok. Komişusuzluk fena (o değil mi? Evet! Evet amma. Küçük bir bahriye filikasile civar adalar- dan birinden kalkıp. Yalnız si zin için, Mahza (sizin için tâ Heybeliye kadar gelen ve Hey belideki köşkünüze giden yol üzerinde seni bekliyen bir genç kız varsa!,, Ya, İş o zaman değişir değil mi?, İşte bu genç kız. Geniş göl geli çamlardan başka komşusu olmayan, Kurunu vusta şatolâ rma benziyen bu köşkün ince, dar ve yılankavi & yollarında, iki kişiden fazlasının kol kola geçemiyeceği bu yollarda. Bu âşıklar yolunda beni her sabah beklerdi. Ne inanmıyorsun?.. Azizim bu roman değil, Hikâ ye değil. Sana öğünmek için söylemiyorum. Bu Oömrübir yazdan fazla sürmemiş merhum bir hatıradan o bahsediyorum. Hürmetle dinle. Bu genç kız her sabah Bur gaz adasından kalkar ve küçük bir bahriye filikasile Çam lima nına gelirdi. Sabahleyin daha henüz dişlerimi fırçalarken pen cereden bakar, o dar ve o ince yollarda uçan onun beyaz etek lerini görürdüm. Hemen fır- lar ve ona koşardım. O bu ince ve dar, bu gergef ve yılankavi yollarda bana ders verirdi. Aş kın güzel sırlarından, o serin zevklerinden bahsederdi. Bana hayatı yudum yudum tattırır. Beni okşar, sever ve bana anla kırdı. dalyası verseler ye: Tophane Galatasaray caddesi bir, Yüzükbaşı caddesi iki... Ne bitmez iş, ne: ; ikmal edilmez yol... Geçende bir Al. man © mecmuasında 24 saatte yapılan bir takım evlerin resim lerini görmüştüm.. Bu mecmualar, bu yolların altı aydan beri bitmediğini öğ- renseler, 24 saatlik evlerin resimleri yanına bunların resim lerini de koyarlar. (Dina) ismile mektup gönderen karimize İçinde pek haklıları da olan suallerinizi dikkatle okudum. Bundan bir iki gün ie çamur | dim. Lâkin siz de takdir eder siniz ki, bu suallerin cevap- larından kısmı azamı bazı mü- essesatı ve dolayısile matbuat kanunununu İmtihan O beni bir çılgın gibi sever di ve bana aşkı talim etti, Aşkı ondan öğrendim. Bu mektep sıralarından beri tenbel ve h laz çocuğu o rahlei tedrisinde okuttu, Ve aşkın bütün fizik kaide lerini, riyazi düsturlarmı mü- kemmelen tedris etti. Fakat sene sonu idi. Artık sonbahar komşu çamların gölgeleri da- ralmıştı, İnce ve dar yollarda bana dersimi ezberleten beyaz etekli genç kızla © aramızdaki münasebet, biraz rengini değiş tirdi. Ben fazla şımarmış ola. cağım ki onu dişlerimi fırçala- mak için belki yarım saatten fazla bekletirdim. Bir gün bana bir sual sor. du: — Beni, dedi. Bu yollarda bir başkesile görürsen ne ya- parsın ? Nefes almadan cevap ver- dim: — Kendimi öldürürüm. O, güldü. Bir çocuk gibi onu inandır. mak için © gün bütün belâge- tmle çalıştım. Kandırmak ka bil olmadı. Onu başka birisile görünce he yapacaktım? Bu suali kendi kendime sor ona verdi ğim cevabın ayniydi. Evet ken dimi öldürürdüm. Bu muhak- kak, Bu kendisinden aşkı öğ- rendiğim beyaz, etekli genç kı zı bir başkasile görmeğe asla tahammül edemiyecektim.. Onu bir başkasile görünce ne yapa» caktım?.. Bu bir O imtihan mı idi. Evet: O gün fırına fazla i- di. İnce ve dar yollarda, iki ki şiden fazla kimsenin geçemiye ceği bu dar ve ince yollarda rüz gâr yapayalnız koşuyordu; ledim. i t Gelmedi, bir saat, iki sâat. Üç. Dört; beş. Nihayet! Geldi v Bir başkâsile, Bu bir imtihandı. Onu bir başkasile ne yapacaktım? Kendimi öldü recektim. Bu bir o irstihandı. Ben bu irhtihanda tam numara alamadım. Sadece ağlayabil- dim işte o kadar. Şimdi ne zaman bana Hey- beliden bahsetseler, mektepte çatık kaşlı mümeyizlerin içtima gâhı olan imtihan odalarını ha- tırlar ve ürperirim. , Yeni neşriyat 1931 ziraat kongre- si ihtisas raporları Milli İktisat ve Tasarruf ce- miyeti 1931 birinci ziraat kon- gresine iştirak eden murahhas- ların müşterek faaliyeti ile, kon greye ait ihtisas raporlarını 1369 sahifelik muazzam bir cilt halinde mesretti. Bu kitap şu noktalardan çok kıymetlidir. Mill paramızın düşmemesi kiymetlendirilmesini, ve i rarını temin etmek için evvelâ tediye müvazenemizde açık bt- rakmamakla kabildir. Tediye müvazenemiz İse ticaret müva zenemize bağlıdır. Şimdiye ka- dar bu memleketin ticaret mü. vazenesi hep açıkla kapanmış- tır. İdhalâtimızla © ihracatımız arasındaki fark, her sene aleyhi mize aşağı yukarı” elli milyon liradır. Bu açığı kapatmak için hâriçten mal almamağa, kendi yağımızla kavrulmağa ve bilâ- kis © ihracatımızı o arttırmağa mecburuz. Memleketimizin ih- racat malları içinde ise Zirai mahsullerimiz birinci gelir. Herkesin malümu olan şu basit hakikatin vardığı müsbet netice budur. Ancak bu ihracat eşyamizın hariçte takipleri çok tur. Bu rekabeti kırmak veya tanzim etmek, ihracat mahsul. lerimize mahreçler bulmak lâ- zrmdır. Bu da öğle göründüğü gibi kolay bir iş değildir. Zira. at kongresinde de alınan bu mü him mevzu etrafında mütehas- sıslarımız düşündüklerini söyle diler ve bu hususta her madde üzerine hesaplara müstenit ra- porlar verdiler. ve bu noktada yaklaşıyordu. Mevsim geçmiş | Yedi senelik | Hizmetçi! | > Saracoğlu Şükrü B.in evini soyacaktı! ANKARA, 7. — Birkaç gün ev- İ vel sabık maliye vekili ve İzmir me- İbusu Saraçağolu Şükrü Beyin Yeni şehirdeki evinde mühim bir hırsız. lk vakası olmuş, fakat zabıtanm siddetli takibatı © ve tahkikatı saye- sinde vakanın faili ve çalınan eşya İ kısa bir zaman zarfında meydana çı- İ karılmaştar. Vakanın kahramanı, Şükrü Beyin yanında yedi senedir bulunan ve şocuklara dadılık eden elli yaşların. | da muhacir Şerife kadındır. Serife | İ kadın ey halkının itimadını kazan. | miş bir emeklerder. Sükrü Beyin refikas; yanına çocuklarını. alarak perşembe günü öğleden sonra nakit işleri müdürü Sr Beyin refikasmı ve evde yalnız Şeri- fe kadınla Şükrü Beyin en kü: çocuğu kalmıştır. Şerife kadın bu yalnızlıktan isti” fade ederek hanımın yatak odasın- daki dolabın anahtarımı bularak aç- mış, dolabın gözünde 800 lira kıy- metinde bir pandantif ile pırlantalı bilezik saati almış ve bununla da ik- fa etmiyerek içinde para ve cev her muhafaza edilen bir küçük san- dığı da açmağa muvaffak olmuştur. Şerife kadın sandığın içinde du- ran müteaddit ür cevherlerle 1200 liraya yakın parayı da almış ve sonra sandığı yok etmek düşüncesile ve küçük çocuğu gez meğe götürmek bahanesile çocuk arabasını sokağa çıkarmış, sandığı arabanın içine koymuş ve devlet şu- rasmın arka cihetinde ikmal edil memiş bir inşaatm toprak yığını &- çine sandığı gömmüştür. Akşam üzeri evin banımı evine dönüp te dolabı açık bulunca evre- lâ Şerife kadını isticvap etmiş, Fa- kat Şerife kadın masum tavır taka narak vakadan mütemadiyen bibe- ber gözükmüştür. Mücevher sandığının da ortadan kaybolması evin telâşıi arttırmış ve zabıtn keyfiyetlen haberdar edil- miştir Yenişehir polis merkezinin amir. leri öve geldikitri zaman evin her tarafımda tetkikat ve taharriyat yap soslar, hariçten gelen bir hursizin hiç bir inine tesadit “etraemişler ve Şerife kadının Tzamma çılınn İmer, onul iiötereddik ifadeler Mesitin »besini üzerinde toplatmıştır. Polisler evde | tetkikat yaparken Şerife kadın korkusundan bodrum katına inmiş ve Buradan bahçeye çi- karak - koynundak! mücevherleri ve paraları orada duran bir çöp tene kesinin içime bırakmıştır. Nihayet karakola götürülen Şeri- te kadın, vakanın faili olduğunu iti ref etmiştir. — Ne yapayım, çocuğumun var ziyeti yüzünden bünu yaptım. Ken- disine dükkân açmıştım, ziyan etti. İ Ben de hizmetçilikten bılamıştım. Biran evvel ba hayattan kurtulmak istiyordum.” demek suretile cürmü- nü mazur göstermek istemiştir. Şe- rifa kadın tevkif edilmiştir. see — Konyada ucuzluk KONYA, 5 — Burada sebze ve meyva hem bol, hem de ucuğ- dur. Konyaya Adana ve Tarsus, Mersin, ve dört yoldan mütema- diyen meyva gelmektedir. İstan- buldan bu hafta içinde gelenler- den orada kaysının 70 - 80 kuru- şa satıldığını işidiyoruz. Burada 'kaysının oklası 15 - 20 kuruşadır. Sebzelerden kabak üç kuruşa | satılmaktadır. Yumurta ve peynir de ucuzlamıştır. Yağlı karaman peyniri otuz, ikinci nevi on - beş, yumurtanın. dörüdü beş, yeni sade yağ 70 ku- ruştur. Bu sene yalnız üzüm Ol mayacağı anlaşılmaktadır. Tarlada bomba IZMİR, 6 — Nazillide tarlada çalışan Naciye ismindeki genç bir kız, yerde bulduğu bir bombayı para kumbarası sanarak çapa ile parçalarken ateş nldırmış ve infi- lâktan kolları kopmuştur. Naciyenin diğer üç kız arkada da ağır surette yaralanmışlar- “ du ZAYİ — Sahibi bulunduğum Şev- role marka kamyonetin şoförü Vaha Etendiye ait karne ile 3099 plika numerosunun birisi zayi olmaştur. Hükmü yoktur. Yosi a İu tenvire çalıştılar, Milli İktı- sat ve Tasarruf cemiyeti bu he sapları, fikir ve mütalaaları te- lif ederek bir kitap şeklinde neş retmiş bulunuyor. Memleketin bütün ziraatçi ve müstahsil sı. nıfını alâkadar etmesi itibarile ki, bu eseri kıymetli buluyor ve bn iğ ek min 9 Fa Memlekette Kamyonla Captavn-! dan gelen bir İngiliz amiralı le Konya'ya gitmiştir. haklarda şa teciye seyah, imatı vermi, nanmasmda amiral idim. İsmim amiral J. Venston'dur. 931 Senesi Haziranında zev- cem ve çocuklarım ile birlikte şu gördüğünüz kamyonla cenübi Af- rikadan hareket ederek © Agol bars, Yuhansberg, Pitorya ve sair şehirleri geçerek Sudanı ve Sah- rayi kebiri katetmek suretile M sıra geldik. Ve oradan da Fili tin ve Suriye yolile buraya geldi Buradan Konya, Eskişehir, İstan. bul tarikile bütün Avrupayı dolaş dıktan sonra İngiltere'ye geçerek çocuklarımı mektebe koyup tek- rar Captavn'a gideceğim. Bu seyahattan maksadım ço- cuklarıma milletleri ve memleket leri tanıtmak ve bu hususta ken- dilerine iyi bir fikir © vermektir. Zannederim bunda epeycede mu. vaffak oldum. Türkler hakkında bize çok fe- na bir filcir telkin etmişlerdi. Hal- buki huduttan içeriye girdiğimiz zaman Türklerin çok asil ve alice map bir millet oldukların — bize gösterdikleri hüsnü kabul ve yar- dımdan anladık. Bundan dolayı gek © memnun ve mütebassisi Memleketime döndüğümde bu ha kikatı herkese söyliyeceğim, ve fena düşünceleri kafalardan sil meğe gayret edeceğim. Bir tarafında Türk ve diğer tarafında İngiliz bayrağı bulunan kamyona icabeden benzin ve yağ konduktan sonra seyyahlar, Bo- zantıya hareket etmişlerdir. İzmirde sıcaklar İZMİR, 6 — Sıcaklar şiddetli bir haldedir. Şehirde bayılanlar vardır. Mezruatın yağmura ihtiya € çoktur. Topraklar kurudu mahsulât, bilhassa tütünler yetişmeden sara riyor. Çiftçiler telâştadır. “Şayet bir haftaya kadar o yağmur düş- mezse mntakamızda kuraklık başlayacaktır. Eli baltalı bir kaçakçı Geyhanm Hamit Bey bacağı kö- yünde bir kaçakçınım evinde külli- yetli mikdarda kaçak tütün inhisar muakkiblerinden Mehmet ve Bay- ram efendiler relakatlerinde Jandar- ma olduğu halde kağakçının evine giderek içeriye girmek istiyorlar. Bu sırada başta köyün muhtarı da da” hil olduğu halde bütün köy memur- larm başına toplanıyorlar. Bu sıre- da bu toplantıdan cesaret alan ka- çakçı eline geçirdiği balta ile zavallı Mehmet efendinin üzerine hücum ederek başının arka, cihetinden ağır #urette yaralıyor. Canavar adam bundan sonra Jandarmaya da bü- cum ederek © zavallıyı da yarak- yor. Mehmet efendinin yarası ağır- der Alâiyede ucuzluk Alâiyeden bildiriyor: — Bu s€- ne burada herşey ucuz ve mebzul dür. Köylülerin yaylaya göçmek zamanı olduğundan en, nefis te- reyağı altınış, peynir yirmi ve yo- gurt üç kuruşa kadar satılmakta- İd. Yazlık sebzeler ve meyvalar piyasada bollaştı. Belediye narhi- İe ekmek #ekiz, sığır eti on beş, keçi yirmi beş, koyun etleri otuz iki kuruştur. Fakat bu ucuzluğa rağmen mesken kiraları çok pa- halıdır. Bu sene, diğer senelere nisbetle kiralara yüzde on beş ka dar bir zam vardır. On liradan a- | Sof sağı üç oodalıev bulamazsınız. Memleketin ucuzluğuna göre bu nisbet fazladır. Kayın babasını öl- düren damat Havzadan bilğiriliyor: — Lâ- dik kazasının Cüce köyünden Kız isminde (ihtiyar bir kaybolmuştur. Tahkikat neticesin do hâdisenin bir cinayet eseri ol- duğu anlaşılmış ve İbrahim ağa- nın damadı Kâzımla Kül Ahmet isminde iki kişi mazmun olarak terkif edilmiştir. , İbrahim ağa damadı o Kâzmmla birlikte koyun almak üzere Erba: aya gidiyormuş. Yanında doksan varmış. Yarı yolda Kâ- Ahmet ismindeki arka» zum, daşile birleşerek İbrahim oAğayı feci şekilde öldürüp cesedini or- mana atmışlardır. Maznunlar Ad. liyeye verilmislerdir . Adanada bamya ve domates çıktı Adanadan bildiriliyor: — Yaz sebzelerinden bamya ve domates çıktı. Şimdilik bamyenin e okkamı 120 domates lar kurak zeler bosta: markalı ve 5740 numaralı kamyonla seyahat eden bu İngiliz seyyahı kendisini gören bir — Anal İngilizim. Ben, zev- cem ve çocuklarım hep Afrikanın cenubunda Captavn'da doğmuşuz dur. Harbi Umumide İngiliz do- >MAJİK İsmet Paşa Harik Hayat odasında sıcak ve soğuk Su, telefon Bugünkü program ISTANBUL (1200 m.) — 18 gra mofon, 19,5 Vedia Rıza Hanım, A- jans haberleri, sant ayarı, 208 gre mofon ile opera parçaları, 21 Münir Nurettin Bey tarafından konser, 22 BELGRAT (429,8 m.) — 20 halk şarkıları, 20,30 konferanı, 21,30 Zag, repten nakil, BÜKREŞ (394,2 m.) — 20,30 konferans, 20,45 şarkı, 21,10 radyo orkestrası, 23,10 orkestra, BUDAPEŞTE (550,5 m.) 20,15 İtalyanca ders, 20,45 musa- habe, 22.30 saray orkestrasının kom- seri, 21 konser, 2145 Cologne'den maki, 23,28 vadiyo. furpal, dana mar iki PARİS (1725 m). 20 Alman edebiyatı hakkında konferans, 20,30 tabbi musahabe, ZI edebi parçalar, 21,40 moda haberleri, 21,45 konser. PRAG (488,6 m.) — 21 Bratsila- vadan nakil, 22 orkestra konseri, 23 son haberler. ROMA (4412 m.) — 21,45 ope- radan nakil: Barbier de Seville. VARŞOVA (1411 m.): — 20,30 radyo jurnal, 21 Leh şarkıları, 21,50 konser, 22,50 radyo jurual, 23 dans unusilcisi, 23,25 Lembergden nakil, 23,50 dans musikisi VİYANA (517.2 m.) — 21 sen fonik konser, 22,30 radyo jurnal, 22,38 akşam konseri. AY YILDIZ Bakkaliye Mağazası Ahmet ve Sezai Istanbul, Ketenciler 46,» Tek 23359 Tenzilâtlı fiatlarımız: Kesme şeker — 53 Kaşer Trakya 90 Toz 4 « Apsdolu &0 Makarna » Biyaz mir S0 Pirinç Tasya 30 Bombay 40 Hindiye 85 . Rizon 38 e çeirbal 25 ZXağı Ayvalık 65 Z.Yağı Edremit 60 rab. yağ H Urfa 100 (40 10 H tozn, Türk Stüdyosunda . çalışarak artist olmak ister- seniz HOLİVUT'un 10 ha- ziran nüshasını alarak he- men müracaat ediniz. KONYA Milli Sanayi Sergisine İştirak ediniz. 1-15 Temmuz 932 Müracaat mahalli; Konya Milli iktisat ve tasarruf cemiyeti. Beşiktaş 2 inci Hukuktan: Müte- velfa Abdülhamit Karısı Fatma Hn nirnm terekesine ait saray eşyası kuru çeşmede Ortaköy O enddesinde 119, 132 No, lu köşkte o bilmüzaye- de13 Haziran 1932 pazartesi günü Bugün. matinelerden itibaren MOSKOVA seyahatleri, nutukları ve şerel yapılan muazzam resmi geçidi görünüz Sesli, Kaza ve Sirgortalarmızı “Galatada Ünyon hanında kâin“ ÜNYON SİGORTASINA yaptırınız. Türkiyede bilâfasıla icrayi muamele etmekte olan ÜNYON kumpanyasma bir kere uğramadan sigorta yaptır. mayınız. Telefon: Beyoğlu 4886. Ankara'da İSTANBUL PALAS Otel ve Lokantası açıldı Lozan Palas otelinin sabık binası İstanbul Palas oteli namile s»lonları, fevkalâde yeni mefruşat, nezareti kâmileyi haiz taraça, ve vesmi ziyafetler kabul edilir. “RADYO | BERLİN, (419 m.) — 20,10 mu- | zil LONDRA (355,8 m.) — 21 or-| kestm konseri, 23,35 dans musikisi. | Sinemasında Hazretlerinin sözlü Otomobil tesisatı, banyolu odaları, is ! karşısında Site Fransez Haf 12 yazıhanesine mmüra: Tel. B. O. 1041. Merkez acenta: Galata başı B. 2362. Şube A S$ Müktürdarzade han 2. 3740: TRABZON POSTA: (KARADENİZ) 8 h ran çarşamba i8de Gi rıhtımından, MERSİN POSTAS (ANAFARTA) 8 hi çarşamba 10'da İdare tımındaı kalkarlar. bBINA ARANIYO İstanbul Belediyesi B servatuarı Müdürlüği Fatih'ten Sultanahmed Karaköy'den Ortakö Taksime kadar olan lerde cephesi; geniş, $ dede ve yahut caddey3 yakın mesafede iki # ve yirmi odali bir bi ihtiyaç vardır. “Telefon: 21482. taşta yıldız mahallesinde Dö kağında 8 No; hu banede ken 214.932 tarihinde Saffet lazı Fatma Nimet Terekesine ş edilmiştir tarihi ilândan itib habı matlup ve alikadarının / İ ve mirascılaran üç ay zarfını İ taş sulh ikinci hukuk mab müracaatları ve işbu müd ten sonra terekeden bir hi” edilemeyeceği ilân olunur. mahkemesinden: “Tereke: kemece vaz'iyet olunan Abi liğinden: Fatihte lesinde cami sokağında hanede mükim Ali efe:

Bu sayıdan diğer sayfalar: