4 Temmuz 1932 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 5

4 Temmuz 1932 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Bin Kongresi (Başı | inci sahifede) “Tarih bütün beşeriyetin o mali- » Ve beşeriyetin en geniş ailele i irklardır. Bir milli tarihin tet- kine milletin mensup olduğu ir lin mütalcasiyle başlamak lâzım “” Konferansçı buna ırkların #nifine ait bir tarihçe ile girmiş her tasnif, teklif veya mazari- Türk rkma verilmiş olan kii göstermeğe çalışmıştır. Reşit Galip ere kelimesi- bütün ilim ıstılahları içinde diye kadar en fena muamele üş ve en yanlış manalara ve | Hsirlere çarpılmış bir turami ta- | ir olduğunu söyledikten ve için başma bulunduğumuz astın ” adar muhtelif ırk tasnifi tecrü- ini bir hulâsa halinde göz | in geçirerek Türk ırkını Moğol miasına ve sarı derililer arası” isinin en yakın ve en safhalarına geçmiş ve buna te bir hulüsa yapmıştır. Müte- #plere geçmiş ve anlaşıl- amış formülleri mütemadiyen tullanmaktan kurtulmak için se s4as tipe verilen isimleri zik- sinifi mesai tt ve bu tiplerin çok muay manaları ihtiva ettiğini hatır İn tutmak lâzım geldiğini söyle” ikten sonra her biri hakkında i-. t vermiş ve sözünü nihayet İpen naki ile Türk ırkı & vasıflarını temsil eden bu tip kknda tahminlerinin © ve hü- in bir çoğ k et profesör Roland B. Dixon'- bu husustaki mütalealarını an tmuştar, Reşit Galip Bey, elde mevcut | Ötün vasıtanm bu noktai nazar hinde olduğunu ve asır antropo İojistlerden hepsinin denecek ka- | t büyülk bir ekseriyetinin Türk rin Brakisefal camiasmın Alpen di verilen zümresine mensup bu- duğunu kabul ettiklerini söyle bis ve sözünü şu suretle bitirmiş ve İ “Hareket ve yaşayışlarını tayip | “liğimiz bu tiplerin yayıldıkları | ahalardaki hayat ve faaliyetleri" baktıkları eserleri ve cihanın mi tarihi ile medeniyet taribi #tindeki tesirlerini mütalen gelmiştir. Söz başı olarak su “ tesbit edelim ki, bütün bu tip- | İçinde ve bütün tarih iratida- ca her gittiği yerde ergeç ha- Miyetini kurarak münevver ve Nütefekkir beşeriyetin bugün da- hayranlığı gittikçe artan bir ile gittikçe derinleşen bir hür 'İ ve tazim tetkik ve temaşa ct etleri yarat » olanlar muna âlimlerin, Al- inler ve bizim daha doğru ola Ana Türkler diye andığımız sanlardır. Yani kudret ve kabi- “Yet kaynağı, harikalı soyun ev- taradı, Di tiplerin o kendi endilerine yanın herhangi inde müstakil, asri medeniyet kurabilmiş olduklarına dair ii rkeoloji ve antropoloji, pek müt âtla vesika verebilir. İkinet ce'se | (İS dakika istirahatten sonra MİMİ celse açılmış ve tekrar — Bit Galip Bey söz alarak konfe- yaş ikinci kısmına başlamış- Reşit Galip Bey, bu kısımda Al Piar delikleri atalarımızın su Şf kadim medeniyet sahalarım- İlaki görünüşlerini ve yaratıcı fa- Niyetlerile bu sahalara attıkları “limez imzaları gözden geçiri- İn. Reşit Galip Bey, Çinden layarak sırasile ( Hint, aşağı İukarı Mezopotamya, Mısır, E&€, uv medeniyetleri hakkında uzun >adıya ve en son vesaike müste- : ki Anado : olarak şimdiye kaz > bulunabilen kafa tasları, ve İaPılabilinen arkeoli tetkkik- hüklında malümet vermiştir. Reşit Gali in medeni: eşit Galip Bey, Çin me yetinen bahsederken 1919 da karı Sarı İrmak, vadisinde baf- bini ve 1920 de Kansu ve Honan hafriyat ile ehemmiyeti AT 0) bu taharriler neticesinde bili Çin medeniyetinden çok ev kadim devirlere ait medeni” Me isbat edilmiş mü ii Hindistans kelam ile, son aylarda çıkan ve vel gelen imali. inize ancak iki gün ev #*erde Hindistanm Yap, neticelerinde ! içinde Brakisefa| > “olar içinde Alplıları bütün di tipler arasında o mütefevvik iyet gösterdiğinin yazıl” Olduğunu söylemiştir. ar Galip Bey, Mezopotamya dah Tatından bahis de sike. #ümullu surotte devam Mavrilerin ortaya koyduğu esas rikatleri şu suretle hulâsa et ; i i olduğu zan- ) medeni- e yeme . . Çiftçiler : Lehinde iz Lâyiha (Başı 1 inci sahifede) cak ehlivukuf marifetile tes. bit edilen kıymetin yüzde yetmiş beşine baliğ olmadığı takdirde geri bırakılacaktır. 2 — Birinci maddede ya- İzılı şartlar dairesinde satışı geri bırakılan gayri menkul lerin sahibi olan borçlu bor- İcunu, her taksiti borcun yüz- de yirmi beşine tekabül et- mek üzere, 4 müsavi taksit- te ve dört senede ödeyecek- tir. Bu suretle tesbit edilmiş! olan taksitleri vadesinde tedi ye etmemiş olan borçluya ait olup satışı bu kanun hüküm: leri dairesinde geri bırakıl. İğlmış olan gayrimenkullerin sa, tışına icra ve iflâs kanunu İleri birinci maddede yazılı ve iğibirinci arttırmaları yapılmak ia beraber bu kanunun meri- İyete girdiği tarihe kadar iha İlesi icra edilmmeiş olan gay zi menkullere de şâmil ola- caktır. — Bu kanunun büküm- .eri neşri tarihinden evvel doğ gan borçlara münhasır ola- caktır. $ — Bu kanunun hüküm- leri bankaların alacakları hak kında tatbik olunmayacaktır. 6 — Devletin vergi ve tü- susi hükümlerine tâbi ola 7 — Bu kanun reşri tari- inden itibaren dört sene müddetle muteber olacaktır. Lâyiha iktisat, adliye ve bütçe encümerlerinde tetkik olunarak heyeti umumiyeye sevkoluracaktır. Hastalık Bahsi (Bişi i sahifede) incirdir, demedim. Bu kadar yanlış anlayış, yalnız esasa isti nadı fikir ederek mütaleaya kal ildir. Dysid- tır, Vakıa ekserisinin âmili man tarlardır. Ham incirle uğraşan- larda da husule gelen tezahürat Dysidrose hastalığını taklit e- den bir mahiyelte olması dolayı sile söyledim. Bunun haricinde biri ham incir ve hara incir usa resi ile temas edenlerde hâsrl olan hastalıkla kuru incirleri iş leyen amelelerde gör üz profesyonel Egzamalar büsbü- tün başka bir mahiyettedir. Bu hususat sırf ilmi bir meseledir. Bunlar ilmi cemiyetlerde mev. zuu bahsolur, tıbbi mecmualar- da münakaşa edilir. Meselenin ticaretle kat'iyyen bir alâkası yoktur.” orta Asyadan gelmiştir... 7 — Bu medeniyetin mümtaz mümeesillerinin Türk ırkından ©- lan Somerler olduğu meydana çık muşter. it Galip Bey, Mezopotamya ya kalkaran daha evvel başlamın olan Mısır medeniyetinden bahse- derken yakın şark medeniyetleri tarihinin bugünkü en büyük üstat larından Profesör Sayce'm 32 yıl evvel yeni keşifleri tahlil — eden “mperatorlukların ufulü) eseri” nin mukaddemesinden bazi satır rı okumuştur. i 18 mukaddemede Asyalı fatih in kısmen yerlilerle karış Marin tekini ve medeniyetini mey- dana getirmiş oldukları yazılıyor du. - it Galip Bey, diğer medeni Za lalıkında da en son vesa- devam etme! miştir. ı i mevcut Vi eğik kararkterleri ara- sında hiçbir fark yoktur. : 2 — Turfanda bulunan Türk kafaları haliş Brakisefal bir şekil arzetmektedi. undan maads Ne hüyüğünde muş olduğu il ik kafa tekke | LE LA 1 inci sahilede) gunu söylemiş ve buğday ziraat ve istihsalâtımız hakkında iza- İ nt vererek demiştir ki: “Muntazam ve tam istatistik teşkilâtımız olmadığı için biraz | tahmini olmakla beraber 1926- 1931 senelerinde buğday ekim ve biçim mikdarları şu suretle senesinde 35.417.719 dönümde 24.692.263 kental ve 926 - 927 i de 16.110.758 kental, 928 . 929 da 28.178.719 dönümde 27 mil Ziraat Vekili Muhlis B. yon 188 bin 72 kental, 929.930 da 27.052.270 dönümde 24 mil yon 853 bin 988 kental ve 930 - 831 de 34.169.394 dönümde 30 milyon kental buğday istih- | sal edilmiştir. Bu rakamlar karşılaştırıldık. ta açıkça görülür ki ekilen dö- Düm ve bilhassa alınan mahsul noksanından bir seneden diğer seneye mühim farklar vardır. İ Bu farklar iklim şartlarının se- | neden seneye çok değişiklikler ! göstermesinden ve ziraat usul. “lerimizin bu değişikliklerden i müteessir olmayacak tarzda 18 lah ve tekemmül ettirilmiş ol- " mamesındandır. Senelik buğ- | day mahsulleri arasındaki bu İ sisbetsilzik neticesinde memle- ketimiz altı senelik kısa bir za- man zarfında hariçten mühim İ mikdarda buğday getirtecek de İ vecede darlığın sıkıntısını ge- İ girmiş, biraz iyi mahsül yapan son senelerde ise fiyat düşüklü ğünün zararlarile uğraşmıştır.” Vekil Bey beyanatlarına de- "vam ederek vilâyetlerden alı- nan ımata ve vilâyet müfet İ tişlerinin mühim istihsal munta kularında muhtelif zamanlarda yaptıkları sondajlara göre bu se İne buğday ekilen sahanın takri ben yüzde 10 - 15 noksan oldu ğunu kaydetmiş memleketimiz de normal buğday istihseli mik darının 25 milyon kertal ola- rak kabul edilmesi lâzım geldi ğini ve vasati ekilişin bu nor- İ mal mahsulün memleketin buğ İ day istihlâki ve tohum ihtiyacı pır karşılığı olduğunu sövlemiş İ tir. Fiatlar Vekil Bey, buğday fiyatların İ daki düşüklüğün sebeplerini i- İ zah ederken demiştir kiz | “Buğday grafik ve cetvelle İ rinin tetkikinden de anlaşılaca ğı gibi yeni mahsulün piyasaya dökülmeden itibaren 3. 4 ay içinde — fiyat © büyük bir sür'sile © “düşmüştür. o Bu- İman sebebi açıktır. “Köylü devlete, bankalara, şahıslara karşı borçlarını ödemek ve ihti yaçlarını kapatmak için aldığı mahsulü bir an evvel paraya çe virmek mecburiyetindedir Borç vadelerinin harman sonuna ge- tirilmiş olması neticesinde -bu nun başka türlü olması düşünü lemez- borsa istatistiklerine gö re köylünün bu dört ay içinde satılığa arzettiği mikdar o ay- ların istihlâk ihtiyacının çok fevkindedir. Bunun içindir ki, köylünün piyasaya malını dök. tüğü harman sonunda fiyatları tanzim edecek bir tedbir alınma sında zaruret görülmektedir. Pi yasanın istihlâk ihtiyacından fazla mal arzı karşısında kuv- i | vetli bir alıcı vücude getirmek lâzımdır. Vekil Bey, sorulan bir suale cevaben, buğday mahsulümüzü daha esaslı bir surette koruya- cak ve kıymetlendirecek tedbir leri istihdaf eden silolar kanu. nunün heyeti Vekilece tetkik e- dilmekte olduğunu arpalarımı. zın daha kolaylıkla ve fazla fi- yatla satılmalarını temin için ARR KY tesbit edilmiştir: 925.926 zirai | Mecliste buğday kanunu ile diğer muh. telif lâyihalar kabul edildi | takalara gönderildiğini söyle- İ miş ve demiştir ki: “Bankaca yapılacak buğday alım ve sa- İ bm fiyatları hükümetçe tesbit edilecektir. Mevzuu müzakere olan kanun istikrar kanunu olup bir vssilei istismar kanunu | değildir.” İ Bu beyanatı müteakip kanu- nun heyeti uumumiyesi üz de kâfi görülmüş ve maddelere geçilerek kanun kabul edilmi: tir. Buna nazaran buğday fiyatı nı korumak ve tanizm etmek maksadile hükümet lüzum gör düğü takdirde müstahsilin satı lığa arzedeceği buğdayı tesbit edeceği fiyatla Ziraat Bankası vasıtasile alıp satmağa mezun. dur. Buğday alım ve satım mu hafaza tarz ve şartlarile alım ve satım mahalleri ve buna müte- ferri diğer bazı hususta icra ve killeri heyeti kararile tanzim ve tayin olunacaktır, Mübayaa «- dilecek buğdayların elden çıka rılarak tasfiyesi neticesinde ta- hassül edecek olan kar silo, ve depo inşasına tahsis olunacak olursa bu zarar hükümetçe tesviye olu- nur. Buğday mübayaası için Ziraat Bankasınca açılacak kre inin mikdarı ve buna hesap e- dilecek in nisbeti icra vekil leri heyetile banka arasında ka rarlaştırılacaktır. Ziraat Banka 81 pazar yerlerinde alacağı buğ- hiplerine tesviye edecektir. nun müzakeresi esnasında $0- rulan bazı suallere cevap veren Rahmi Bey * “İzmir, Iktısat vekili Şeref Bey demiş- tir ki : ği “Hükümete bu şekilde bir ka nun İâyihasını tasdikinıza arza sak olan sebepleri muhtelif fır satlarla bu kürsüden izah eyle- imiştim. Afyon satışı artık ser- best bir vaziyette bulunan bir mahsul değildir. Afyon beynel milel senetlerle üzerinde tasar- ruf olunan ve ayni suretle bey. nelmilel mukavelelerle satılan Sir madde haline gelmiştir. Bi- zim de iltihak ettiğimiz bu mu ahede ve mukaveleler dolayısi. le memleketimizde afyon tica. retinin ve icabında | Ziraatının mazbut kaideler altma alınma. sı lüzumu hâsıl olmuştur. Vekil Bey, izahatlarına de- vamla beynelmilel ticaret âle. minde bugün görülen teşkilât. lanma ve bu suretle harici te. şekküllere karşı . çiltçilerimizin menafiini koruyacak bir teşek. küle raptedilmelerinde menfa- at görülmüş olduğunu söyle. miştir, Vekil Beyin izahatını müteakıp maddelerin müzake- cesine göçilmiş “ve kabul olun. muştur, Kanuna gör: afyon sa tılması münhasıran o Türkiye afyon yetiştiriciler satış birliği tarafından yapılır. Bu teşekkü. lün serrcayesi mütehevvil olup teheri yarım liralık gayri mah. dut hisselere ayrılır. Türkiyede sahip veya kiracı olduğu arazi- ye afyon eken her çiftçi afyo. nun memleket dahilinde veya haricinde satış itibarile Türki. i ye afyon yetiştiriciler satış bir- Tiğinin azasındandırlar. Arazi. ye sahip olmadan o: ik sure tile afyon yetiştirenler dahi bir liğin azasındandır. Birlik azası nin her biri bir reyi haiz olup teşkil edilecek heyetlere aza seç mek ve seçilmek hakkını hai; dirler. Afyon ekmeği | üstüne dört sene terkedenler zalıktan düşerler, Afyon birli mıntakalara ve tâli mıntakalara ayrılırlar. Mıntaka ve tâli mın- takalar adedi ve hudutları ni- zamname ile tayin olunur. Her tâli mıntaka üç kişilik bir idare ; heyeti ve mıntaka da tâli mın- , takalar tarafından seçilmiş beş day bedellerini peşin olarak sa | Türkiyede'afyon yetiştirici- | ler satış birliği hakkındaki ka- | i bulunur. Birliğin mali işleri ınca temin edildi- müddetçe idare heyetinin bir azası bankaca tayin olunur. Birlik idare meclisi mıntaka i- dare heyetleri tarafından seçile cek altı, iktisat vekâletince ta- yin edilecek iki ve zitaat vekâ- İetince tayin olunacak bir zat. tan teşekkül eder. Iktısat vekâletinin inhas © ve icra vekilleri heyeti kararı, riya- seti cümhur tasdiki ile nacak bir kâtibi umumi, idare edilen muamelâtını, faydalı göreceği her türlü taahhütlere © girmeğe salâhiyettar bulunmaktadır. Mec idare ayni zamanda teslim e- ecek afyon mukabilinde avans vermek, ikrazatta bulunmak, ken disine verilen afyonları işleyerek yeniden tasnife tabi tutmak ve- di tleri de haiz bulun ederler. Birlik maktadır. Ziraat Bankası tarafından bir- Tik emrine kâfi miktarda kredi açılacaktır. Bu kredi miktarı Zi- raat Bankası mümessilinin iştira- kiyle her sene mahsulün idrakin- den evvel idare meclisi tarafından | tayin olunacaktır. .Yetiştirdikleri afyonları birliğ. etmiyen- ler bir aya ka: veya 20 liraya kadar hafif para cesasiyle cezalandırılacaklardır. Bu ( kanı- nun hükümlerine muhalif olarak lan ve satanlar sulh mah- ince bir haftadan altı aya ve 100 liradan aşağı para cezasi- ler. Kanunun amname — İktısat ince tanzim ve icra vekil. leri heyetince tasdik olunacaktır. Bu kanunun tesis ettiği (o inhisar 1933 senesi mahsulüne şamil o)- mak üzere İ mayıs 933 tarihin. 'den itibaren meriyete girecektir. Sanayi müesseseleri Kabul edilen diğer bir kanunla devlet teşebbüsü şeklinde kurula» cak sanayi müesseselerinin doğ- rudan doğruya veya bilvasıta te- #isine hizmet ve kanunu mahsusla kurulanlardan maada (Türkiye Sanayi ve Mahdin Bankası tara- fından idare edilmekte olanlarla devlet sermayesiyle tesis edilmiş ve edilecek her türlü fabrikaları ve devlet iştiraklerini | idare ile mükellef olmak üzere İktisat ve- kâletinin mürakabesi altında hük mi i haiz ve üçü larla olan tekmil ahkâmına tabi bir de a. kemeli vlet sanayi ofisi teşkil edil Kanun ofi- se devredilecek il kül ve gayri menküllerin tarzı i- re: lerini fabrikalar hasılâtının ve kâ rının ne suretle istimal edileceğini teşviki sanayi muafiyetleri dere- cesini, ofisin mürakabe | tarzını tesbit eden maddeleri ihtiva et mektedir. Sanayi ve Maadin Bankasının kredi bankasına kalbi neticesinde mezkür bankadan irtibatı çekile- cek olan fabrikalarla © bilcümle devlet iştirakleri ofisin teşekkü- lünden itibaren üç ay © zarfında devlet sanayi ofisine devredilecek tir. Cümhuriyet Merkez Bankası kanununun bazı maddeleri; dili hakkındaki kanun © lâyi gösterilen lüzum üzerine geçenler de aktolunan heyeti umumiyece verilmiş olan kararların kanuna ihtiyaç gösteren kısımlardır. Müteakıben menkul kıymetler ve borsalar hakkındaki kanunun 30 uncu maddesine (ancak Mer- kez Bankası bu hükümden müstes nadır) fıkrasının ilâvesi ve nümu neleri Maarif vekâletince tayin olunacak mektepli kasketlerinin talebe olmayanlar tarafından gi- yilmesini men'eden ve (bana sit hapis ve para cezalarını tayin ©- den kanun lâyihaları müzakere ve kabul olunmuştur. Meclis yarın tekrar toplanacak» tar. Teklifler Mektep kasketleri 3 Talebe olmayanların talebe kaske ! telâfi ai hakkındaki giyememeleri kanun lâyihası da müzakere ve kabul edil- kanuna geen ar Mecliste münaka şalar Recep Beyin, İzmir meb'usu Halil Beye cevabı ANKARA, 3(AA) —BM Meclisinin dünkü içtimaında kah- ve, şeker ve çay ithalâtının — bir el. den idaresi hakkımdaki kanunun mü zakeresinde — İzmir meb'usu Halil Bey tarafından — serdedilen | bazı hemmesi ce — C.H. fırkası itibi umumisi Recep © (Kütahya) > atideki beyanatta bulunmuş. tur: Arkadaşlar, memnuniyetle söyle. meğje değer ki, son bir kaç haftanın meclis müzakereleri devletin vmu- mi gidişi yolunda müsbet veya men fi düşünen zevatın fikirlerini karşı- kl; söylemelerine fırsat verdi. Hayırlı düşünen, işlerin iyi ola sm isteyen bir çok vatandaşlarımız. da da şimdi Halil Beyefendinin bu yurdukları tarza benzer, bir takım fikirler mevcuttur. Buna zaman z8- man muhtelif vesilelerle temas edi- yoruz. Bu smıftan hüsnüniyet sahi- bi vatandaşlar devlet & işlerinin iyi gidişini istemekte bizimle bir düşün mekle beraber bizim takip ettiğimiz yolu anlayamıyorlar. o Bu sebeple yanlış mütalenlarda bulunuyorlar. Hayatım karşılıklı münakaşalar neti cesinde devletin umumü gidişinin isa.| beti hakkında fikirleri tenvir etmeğe İsrsat bası! oluyor. Bendeniz de bu vesileden istifade edeceğim. Kontenjan usulü Muhterem arkadaşımın eskiden beri tecrübeli ve toprak, memleket işlerinde iyi lerle çalışmış olmak la mümtaz bir arkadaşımız bulunan Halil Beyefendinin bu zeminde isa- betli bulmadığım — fikirlerini tashih etmek için söz aldim. Evvelâ, muhterem arkadaşım mev zww bahsolan kanun O münasebetile yâpılan kontenjan usulünün memle- ketin ticari müvazenesinin ve mem- müvazenesinin icap cenin üstüne çıktığını söyleyerek bunun tatbikinden şikâ- yet etmiş oldular. Halil Bey (İzmir) — Şikâyet de gildir. Recep Bey (Kütahya) devamla, böyle tarif buyurdunuz. Ru fikirle. rin isabelini ifade etmek (içinde memleketten çıkarılan mallar karşı- İrği harici pazarlârda elde edilen d3 vizir, malın tam fiatından fazla ol- duğunu yani raniplâsyon tahmil tah Tiye, rıhtım ücreti ve saire gibi alın dığı halbuki gümrük istatistikle. rinde yalnız mal fiatmen kaydolun- duğunu söylediler. Bu surele ihra- i cat mukabili memlekete giren ecne- bi dövizinin hakiki (o mikdarının bi- yim çıkardığımız hesaplardan yüz- de on kadar farla olduğumu ilâve 6- derek bu Fazlalığın harici ticaret mü | yazcnesinde görülen açığı kapatabi- leceği neticesine vardılar ve bu he- saptan yürüyerek borçların harici ti caret müvazenesinin yerinde olduğu mu söylediler. Böyle olunca tediye müvarenesinde de i bir mokta görmediler ve tabiidir ki fikirleri ve hesapları böyle olunca tediye müva kontenjantman usulünün tatbikini bir tazyik © gibi lüzumsuz bir şey gibi mütalen ettiler. Bu hu- susta mesleki malümatları daha faz la olan ve bu işte daha çok saçını a #artmış bulunan zevat bu mali mev zuda benden daha çok © ikna edici seyler de söyleyebilriler. Fakat ben © kadar derin ihtisas işlerine temas etmeden söyleyeyim ki ,hakiki vazi- yet bu değildir. Bir kere memleketi mizin her sene harice tediye ettiği ecnebi parası Halil Beyin ölçülerin de tasavvur olunduğu gibi kalnız it halât maddeleri mukabilinde tediye ettiklerimizden ibaret değildir. Biz bundan başka geçmiş sene- ler zarfında memleketin imarı, yeni inşaat milli müdafan işleri ve saire gibi maksatları temin için ksa vade Hi alış verişler yapmışızdır ki bun- ların her sene tedi; lunan i daşımızın buyurduğu veçhile tediye müvazenesi daha müsait © olmamak lâzım gelir Beyanatın metni vazenesinin kat'i surette / iştikrar, nı temin etmek elzem olduğuna ve dünya maliye âlimlerinin bu hud susta kontenjan tatbilkinden O başka | bir usul bulmaları mümkün olma: ığıma göre bu vaziyette ne yapıla- İlle Geriye doğrir'sekik, ses aba bakarsak bizim ticari müvazenemiz herren her ene pasiftir. Aleyhimiz ki , Bu vaziyet 930 senesinde düzelir gibi oldu. Fakat sonra yine bozul du. Eğer son seneler tedbirler alim masaydı paramız tehlikeye düşecele- ti. Bunun büyük zararları önümde Halil Beyefendi ile müşterek oldü- ğumuza süphe etmiyorum. Çünkü | kendilerinin bu baptaki maküs fikir İ lerinin ikaten a <ni müvazönemi; mahiyetle değildir. Kontenji lerini tanzim eder. Memleketin iktisadi ihtiyacı ,, Arkadaşlar, memleketin üctisadi ibtiyacma yakından vâkıf meslek «2 hibi memurlardan teşeldei| etmiş bis heyettir. Bunların başında şüphe siz vekil bulunduğu için siyasi vazi yette olarak Şeref Beyefendi bulu nurlar, Vazife sahibi olan yaptığı elbette iktısadi ve fenni icap lara göre yapıınış olduğunu tasav. vur etmek doğru olamaz. Şimdi Halil Beyefendinin beyanatlarında | Erka proğramma temas eden mesele İ lere geçiyorum . Bu maruzafıın ruznamedeki mü- zakere mevzuu olan kanuna doğru. dan doğruya temas etmez, Fakal | Halil Beyefendiye sadet harici mü: | saade vermiş olan reis beyefendinin İ bana da müsamaha buyuracaklarını İ tahin ederek Bu izahat, vereceğim. ! Bir defa top yekün devletin iktisat işlerine müdahalesi bu kelime türk. çede söylendiği vakit işleri alt öğ | etmek gibi kaba bir manada çıkıyor Bu sebeple Halil Beyefendinin de dikleri entervansiyon kelimerini ağa rm. Sonra gümrük himayesi usulün den babsettiler, bir taraftan bu fi. © diğer taraftan bizim sistemimizin ça m unsurların işlerini tazyik hai | | cap eden bir mevzudur. Entervam © siyon ve hudutlar üzerinde himaye" bügün ber devlet için lâzım olan va > hemen her devletin tatbik ettiği bir sistemdir. Şüphesiz ki bize de lâzem idi, Görülüyor ki bunda mutabıkız. Yalnız memleketin bir © çok ii tarzı meselesinde vatandaşların ya pazağı işlerden bazılarına da e ediyorsunuz. Bu sizin ekseriyel fırkasında koyduğunuz — esas rama da uygun değidir. İ ler. Bu çok takdiri bir meseledir. Bir defa fırka © programımızda metni okunmak lüzumu olmamak la beraber arzedeyim ki memleke tin yükselmesine hizmet edecek işlerde bilhasın iktisadi — işlerde devletin alâkadar olması umumi bir ifade ile yazılmıştır. Bu alâka- dahilinde yapı» lacağına dair ne fırka programın. da bir şey vardır ne de fırkanın salâhiyettar zevatı lisanından bu. bir şey söylenmiştir. Da- göstereceği bir takdire imkân verecek umumi bir formül konmuştur. Şimdi su halde fırka hayatımızda bizimle © beraber bulunmiyan Halil Beye. fendi yapılmış ol erd. yen olan bir formülün fevkine kıldığı nasıl iddia ederler. Halil Beyefendi bu takdirde bulundu ler. Bendeniz o kanaatteyim ki muhterem mecliste büyük ekseri. yeti temsil eden fırkamızın teva. fuk şimdiye kadar takip ettiği noktai nazar memleketin ihtiyacı- na tevafuk edecek bir şekil ve ma hiyettedir. Bunu arzederken yal. nız muhterem arkadaşın simd ye kadar takip ettiği noktai nazar memleketin ihtiyacatma tevafuk edecek bir şekil ve mahiyettedir. Bumu en yalnız muhte rem arkadaşımın şimdiye kadar İ sözlerine mukabele etmiş olmiye. rum ve yalnız bu maksadı takip #tmiyorum. Ayni zamanda aksini zanneden yanlış düşünen vatan daşları da tenvir etmek isteye. rum. Hakikaten yanlış telkin me. tcesinde fırkamızın bir çok sıkın tıları izale için takip ettiği noktaj mazarlar memleket hizmetlerini ünün ihtiyacına uygun bir su- vette tanzim ve ifa etmek için ta kip ettiğimiz gayeler tam aksine piya bizzat bu sıkıntıların sabe i i

Bu sayıdan diğer sayfalar: