20 Temmuz 1933 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 7

20 Temmuz 1933 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

b val ne, İstifa edince Faraday, Ro- FARADAY m, sday 22 eylül 1791 de Lond- döğm, ia Nevington Butte da idi, pstu. Babası âdi bir demirci Sİ yap Pe9 Yaşında iyi bir ilk tah- Müzi klan sonra Londrada bir İşiçilidin yanma verildi. Orada tav, * kadar kaldı. Mütaleaya pek Tülin pr olduğundan Madam dadı, çük bir kimşa kitabı iza * uyahdırdı. Royal İnstitution in gan birinin tavsiyesile Davy Fa, çeslerini takibe kabul edilen |, R motları o kâdar sıhhatle Sini (, büyük hikmetşinas kendi- eye, € pipara - toirr) tayin et iy ii ayetine aldı. o Faraday İS Parisi, Montpellieryi, Ce- Yi, İtalyayı ve bütün Avru- #ezmiştir. zaman tecrübelerinin Dı, ou, Hitutionda muallim olarak old, Yerine geçti ve sonra direktor bon, 1873 te bugün gene Faraday tesmiye olunan boru va$ı- wrasile x #ulphydrigue) i (acide chlo| ve, We) e (acide sulfureux) Şe İ ilgg Onyağı mayi haline getirdi. taşlar» Bu devirde malüm olan Üreşeğ» ekserisini mayi haline ge-| çi, “soğuk havalı sanayın. yol | 1 | kaş g0 de Danimarkalı hikmetşi- | İş, psted bir cereyan ile kat'edi- İ Si,” telin civarındaki bir mik- Tenin mezkür tel istikame- su nut bir istikamete teveccüh Yan ; keşfetmişti. Arago, bir ce- Sing, i€ kat'edilen telin demir ğin; sini bir miknatıs gibi cezbet- bir “pat etti. Ampöre, küçük İk, Mm çubuğun etrafma helezon- wilgi mayı düşündü. Cereyan ke- | Iy, — * Zâman miknatısiyet kaybo- he çi. Halbuki ham demir yeri- eğğgik ikame olunur ise cereyan tai ikten sonra da miknatısiye- Day ehafaza ediyordu. İşte mik- Mirai elektriki tölectro aimant) bu © keşfolundu. ı Ma de Faraday, elektrik cere- ile miknatısi saha © (champ | kak tinwe) arasında bir müte- | Aç bulunduğunu düşündü. lk çaba bir mıknatıs cerryan tev- Vie, mez mi? Ancak yedi sene spir çalışma neticesinde biz- bary ii değil mıknatısi saha ta- bili, glâtının kapalı bir devre da- bil, 8 bittesir cereyan terlit ede- Mp fini keşfetti. 29 Ağustos Mihyg* tecrit edilmiş ve bir demir ti gel etrafma sarılmış iki dev- Beri irinin yanıma koymuştu. talç, “rden biri pile diğeri (bir Si dp lömetreye merbut idi, Birin- Kemale cereyanı verip (o veya Körü “le ibrenin inhiraf ettiğini ği tep alvanometrenin gösterdi- İsi fan (mütessir), cereyarm Molar tevakkufu (müessir) za da şğinda ve yalnız bu iki zaman Yülüyordu. Miş kazanan Faradaya ilim Mp yama binaen 1836 da senevi lâğy “Siliz lirası maaş verildi ve UN Co Kraliçe kendisine Hamp- iyet çe da bir ikametgâh verdi. “kayi, Mütevazı olduğundan mem- "edi in bütün şerefi derini eti serefli payelerini FP, ilm iY 25 Ağustos 1867 de İh (> Courda öldü. Mumai- z gnâtisme), (o (polari- ik ire)ı keşfetti. Bir e- ça tm i kıyasisine kendi na- (vet etle Faraday ismi verildi. Kedeyiatt, sahal » makmatisiye, İhyy;' Ves. isimlerini (kendisi M Yttar, tnayeisinin neticeleri pek büyük Pike” Bunlar sayesinde elek- Ölü are elektrik motorlarını Sang a li bir sahaya girmiştir. iki © sayesinde kimyayi " dehilectre - ehimie) inki- tir, ya Müşabehet < Nejaş haç liç NS yapıyorsun... eki,» Sine. Gülteni | dayımı Güzel Sanatlar akademisi isti Sa alıstırıyorunu Yazın açık hava ve bol güneş çocukları böyle gürbüz Sariieeseeeeaeesksemeareyekeeeaaeaseeseaaseeasemeaesemeaeeiranemeseskekeaeayasaea Güzel sanatlar akademisi sergisi açılıyor 3: in TİME ES öğ ag .. tt aş Müni ana ii İN GE e ZN Ey Sergide bilhas ve sıhhatli yapar. iren eserlezden mürekkep kıymetli bir sergi vücude | yapılmıştı. Balon 27 ağustos 1783 n muallim Mitat Beyin afiş atelyesi çok orjinaldir. Bundan maada tezyin imariye, mobilyeye müteallik eserler ve yüksek sanat kiymetini haiz tablolar mühim bir mevki tutmaktadır. Sergi bugünden itibaren açılâcaktır. jim. Derler ki Joseph - Michil Mon- | golfier bundan yüz elli sene evvel İ ateş üzerine kurutulmak için ast- lan bir gömleğin şişip kabardığını görerek, ilk balonu yapmak fikri- | me düşmüştür. Zaten beşeriyetin *taliini değiştiren bir çok ihtiralar- da hep böyle basit tesadüflerden doğmuştur. Bir elmanın ağaçtan düştüğünü gören Nevton cazibei arziye kanununu buldu. Denis Pa- pin kaynayan tencereye bakarak ilk lokomotifi yaptı. Bugün sema- lara hâkim olan insanlar da bu za- ferlerini Mogolfier kardeşlere med yundurlar. ş Joseph ve Etienne Mongolfier çok eski bir ailenin çocuğudurlar, Birisi 1740 öteki 1745 te doğdular, Yedi kardeş ve kız kardeş idiler. Joseph sakin tabiatlı idi, fakat istiklâli severdi. Onun için tahsili de azdır. On üç yaşında iken Ak- deniz kenarında bir kulübede yâ- şamağa karar vermiş, ailesinden ve mektepten kaçmıştır. Fakat'âç kalınca bir çiftliğe yamak girmiş, İ orada da yapamayınca boynunu bükerek tekrar ailesine dönmüş” tür. Az sonra tekrar kaçmış, başka bir kasabada seyyar satıcılığa baş- lamıştır. Bu suretle topladığı para ile Parise gitmiş ve orada zamanım âlimlerile temasa geçmiştir. Bu te- İ maslarından çok şeyler öğrenmiş- tir. Babası kendisine o kadar endi- şe ve utırap veren oğlunu tekrar yanına getirmeğe muvaffak olmuş ve onu manifatura işlerinde şerik yapmıştır. Fakat Joseph gene dur. | mamış, bu sefer bir yerde kardeş- | lerinden birisi ile bir kâğıt fabrıka- sı tesis etmiştir, Joseph Mongoefi- er 1770 te amcasının kızı Tberise Tilhol ile evlenmiştir. Bu suretle eve ve Joseph'in hayatına intizam | girmiştir. Bundan sonradır ki kardeşi Eti- enne ile birlikte havalarda uçmak fikrine" saplarımıştır. Avignon da ilk yaptıkları tecrü- belerle iki defa sıcak hava hasıl et- mek için saman yakarak iki balon uçurdular. Üçüncü tecrübeleri daha parlak oldu. Bu defa kâğıt ve bezden bü- yük bir balon yaptılar. Bu balonun muhiti yüz on kadem tutuyordu. Bu balonu sekiz adam tutuyordu. Verilen işaret üzerine adamlar ba- lonu bıraktılar ve oda yavaş ya: > vaş yükselmeğe başladı ve on da- | kika havada kaldı. Artık herkes bu ihtiradan bah- sediyorlardı. Mongolfier kardeşleri Parise çağırdılar. Etienne Parise gitti ve fen akademisinde kardeşi ile buldukları usül hakkında iza- hat verdi. Pariste o kadar bekle- İ nen uçuş tecrübesi 1783 ağustosu- nun nihayetlerine doğruChamp de Mars ta yapıldı. Âlimler ve büyük bir kalabalık balonun uçuşunü ale kışladılar, Akademi ihtiram tam olduğuna karar verdi ve iki karde- şi âlimler İistesine geçirdi. Fenni tesvik için konulan altı yüz lira mükâfatı da verdi. Eski bir kayıtta şöyle yazılır: “38 kadem muhitinde bu balon dışı zamkla kapatılmış tahtadan | te Champ'de Mars da saat beşte 300.000 kişinin huzurunda yüksel. meğe başladı. O sırada başlıyan fatihleri Mongolfier kardeşler “uçan makina,, larını nasıl yaptılar? | Mongolfier balonu uçurmağa hazırlanırken (1783 te yapılan bu resim- | de halkın nasıl heycan ve alâka gösterdiği görülüyor) yağmura rağmen balon yükseldi, yükseldi ve bulutların © arasında kayboldu. Tahmin edildiğine göre balon 20.000 kadem kadar yüksel. di ve orada balon içindeki gazm tazyiki ile parçalandı. Champ de Mars dan on mil uzakta Gonnesse” e düştü. Halk koşuştular. Rahip ö şen şeyin müthiş bir hay- van derisi olduğunu ( söyleyince halk zaten parçalanan balonu taş- la odunla param parça ettile, Etienne © bunun üzerine saraya çağrıldı. 1783 eylülünde Kral on Joseph ve Etienne Mongolfier altıncı Lui'nin huzurunda bir tec- rübe daha yaptı. Bu defaki balon daha büyüktü ve hasır bir sepet te | ilâve edilmişti. Bu sepette yolcu olarak bir horoz, bir koyun, bir ör- dek vardı. Balon yükseldi ve ni- hayet heyet Vauresson ormanına düştü, Kral Etrienne'e nişan ve ba- basına asalet tevcih etti, kardeşine de yeni taharriyatta bulunması i- çin 40.000 lira verildi. Ayni senenin © teşrinsanisinde Etienne tarafından imal edilen bir balon iki ki Seine nehrini geçerek sekiz kilometre mesafeye götürdü. Heyecen umumi bir hal | almıştı, Iki kardeş çalışıyorlardı, Fakat ihtilâl işlerini bozdu Etienne ile babasından sonra da Joseph Mon- golfier 1809 da felce uğradı. Bir kaplıcaya gitti ve orada son nefesini verdi. Mizah köşesi: İki arkadaş arasında — Birader, bu olur şey değil, bizim karıyla hiç münakaşa etme- ğe gelmiyor. Son sözü daima ken- disi söylemek istiyor! — Gene taliin varmış yahu!. Bizimki bir kere söylemeğe başla- dımı sözün sonunu bir türlü geti- remiyor! Annenin hiddeti Anne hiddetle çocuğuna: — Sana da hiç bir şey dayan- dıramıyorum!.. Baban şu arkan- daki pantalonu tam beş sene giy- mişti. Sana göre küçülttüm, bir se nede paraladın! Filesof gemici Uzun br deniz yolculuğuna çık- mak üzere bulunan genç bir ge- miciye komşusu demiş ki: — Siz ne cesaretle deniz yolcu- luğuna çıkıyorsunuz? Babanızın büyük babanızın hep denizde öl düklerini unuttunuz mu? Gemici cevap vermiş: — Sizin babanız, büyük baba- nız nerede öldüler? — Evde, yataklarında. — O halde siz ne cesaretle her akşam evinizde yatağınızın içine girip yatıyorsunuz?

Bu sayıdan diğer sayfalar: