19 Mart 1934 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 5

19 Mart 1934 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Fınd ık, Giresonun her şeyidir! Yağmurdan bozulm şılaşan mahsul nasıl kurtarıldı.. Gireson kadınları fındık ayıklıyorlar.. #erveti tabiiyesini teşkil eden ve nin verdiği müstesna rüchaniyetile Yanm en nefis fındığını istihsal eden yeşil yordama ASS. BA maheulünün bol yola eşik istisna her mf Giresonda fındık bol olup da: Müstah- sil köylünün eline çok para girer, borç. larını ödeyen köylü kimseye pare Maksızın bütün ihtiyacatını kendi paracı- ne tomün eder, ve senesini de rahatça GIRESON, (Milliyet) — Vilâyetin İ içirir, Şehir halkı, tüccarlar, fandık kırıcıları Ye particileri de rahat nefes alarak huzur uyarlar, mağaza sahiplerinin hoşuna git- niye, iye alış veriş te olmaz, halk her türlü ihtiyacatını peşin para ile temin *der, Bilhassa tüccarlarımızla fındık karı Sılarımızı hiç memnun etmiyen banka teb. liğ memurlarının sik, sık durur, Giresonda fındık bol olunca; yetim ve ziyaretleri de Mücadele müfettişi Nadir Bey kimsesiz çocuklara genç kızların ve ihti. | Yar dul kadınların sevinçlerine payan ol- maz, fındık fabrikalarında kurulmuş tez- gâhların elrafma sıralanan ve hep birden Milli ve mahalli halk türküleri ve maniler yerek tezgâhın üstüne yığılmış fın- 1k içini ayıklayan © ve elleri de elektrik dn ma reptedilmiş bir kuvvet gibi iç kşrmadan işleyen himayeye muhtaç feda- çocukların çalışmalarını seyretmenin kine doyum olmaz, Gündüz gece me- Silerinden aldıkları yevmiyelerile; ihti- Yarlamış dul kadınlar küçük yetimlerine n gehe kızlar da cihaz- be ihtiyaçlarını temin €- ler, Fabrikalarda bunlara karışan bile MZ, ol öyle meleke peyda Şimişlerdir ki, bütün vazifelerini bir inli- re tsm ile mükemelenm görürler. Sa- ve akşamları fabrikalarından evlerine Veya evlerinden fabrikalara giden bu a- Mele grupları memleketimizin görülecek teresan manzralarımdandır. 1, Siresonda fındık bol olunca; vilâyetin “r tarafında iş kaynağı hasıl olur. İşsiz. rüçsüz kimseye tesadüf edilmez, en Fa. nden en zenginine kadar çoluk çocuk, her sınıf halk refah ve neşe gi fakir kısmı zaruri ihtiyacını ta Min ettikten sonra kılık kıyafetlerine de ki düzen verirler. Denebilir ki fındık, sonun herşeyidir. Fındık ve yağmur tn, ne havaların çok yağışlı gidişi; böy tüccarlarını, kırıcıların müstahsil lüyü müşkülât işinde bıraktı. Harici aşılarını demin mecburiyetinde bulunan rar ihtiyaçları nispetinde piyasadan tap fındık bulamayınca, fındıkları kur- için hatır ve hayale gelmez Sok, tedbirlere teşebbüs etiler, bum va tuhafı, Girerondan 126 kilemet Mesafede bulunan Ş.Karahisara kam- Şonlarlar findik nakline tesebbüz edilişi, n üstüne fradık serilişidir. lerin ikisi de fayda vermedi. Karahisara nakil keyfiyeti fmdığın ma- fiatini fevkalâde çoğaltıyor. Farınla- Üstüne serilen fındıklar ise kavrulu- , Durmadan © dinlenmeden devam Yağmarlar ise bol ve bereketli istih- dilen kıymetli mahsulümüzün istikba ilkeye maruz bırakıyor, fındıkların mahvolması ve binmetice tek bakan mem'eketin telâfisi mür- lamıyacak kadar büyük bir zararla 1 mukadder v8 muhtemel gö- ET Zf. ii 7 İ mek tehlikeli olduğu kadar günün piyasa ak tehlikesile kar-! rülüyordu, Tüccarlar bu müşkülât içinde kıvranmakta iken fındık mücadele mü- fettişi Nadir Bey imdada yetişti, bu za- &n ameli usullerle yaptırdığı kurutma cihazı bu büyük O müşkülü halletti, Ve | fındıkların da kurutulmasına muvaffak olundu. Piyasa vaziyeti Ağustos nihayetinde 75 kuruştan açı Jan ilk fındık içi fiati şubat ayına kadar 70,65,62,61,59,58 kuruşlar arasmda ufak tefek temevvüçler göstermekle beraber normal vaziyetini muhafaza etmiştir, ve fintta nispeteüa istikrar — vardır. Fındık tüccarlarile meşgul olanlar şubat ayına kadar ziyan etmemişler, bazan başa olmakla beraber bazan da büyük küçük kârlar temin edebilmişlerdi. fakat şubat aynın yarısından sonra fındık piyasası- da patlıyan bir bomba © herkesi şaşırttı. Ellerinde mühim miktarda stok mal mev- cudü bulunan fandak kırıcı liye ticilerimiz fena bir O vaziyötte kaldılar; Bunlar için fialin © yülcselmesini belle fiatile mallarını elden çıkarmakta epeyce zarar teşkil ediyordu. Binaenaleyh 62 ku- | ruştan derhal G0,58,56,52 ve 50 kuruşa kadar düşen fındık fiatleri maatteessüf bazı tüccarlarımızın evvelki aylarda bin bir müşkülâta temin edebildikleri kazanç arı gittikten başka , şermayelerinden de mühim gördüler. Fındık fiatlerinin ehemmiyetli surette düşmesinde ki sebep ye saiki tetkik ve tamik © eden şehrimiz, Ticaret ve Sanayi Odası İspanya fındık tüccarlarının fiat kırarak Avrupa piyasa” Vurmda bol fındık satmalarından ileri gel- diği neticesine varmıştır. Ne kadar fındık ihraç ettik? Fındık mevsiminin başlangıcı olan a- ğustosun yirmisinden bu tarihlere kadar yabancı memleketlere (82,817) çuval içinde (6,635.579) kilo fındık içi ve (28,865) çuval içinde (1,914,960) ki- lo kabuklu fındık i ili ihracatımıza o mukabil (3,340,842) lira gibi mühim bir para gir miştir, a ai ON gele ei | 20 Yugoslavya meb'usu | geliyor | ANKARA, 18 (Telefonla) — 1 nisan- da şehrimize Yugoslavya parlâmentosu- na mensup 20 meb'usun geleceği haber verilmektedir. Bir kaçakçı ile müsademe ADAPAZARI, 18 (A. A.) — Meşhur kaçakçılardan Hendekli Haydarın Ada- pazarına kaçak tütün getirmekte olduğu- nu haber alan inhişarlar takip amiri mai- yetine aldığı memur ve jandarma ile Do- Zancılar köyü civarında kaçakçıya rast- lam, dur emrine silâhla mukabele eden kaçakçı ile aralarında müsademe yapıla. rak kaçakçı yakalanmış ve arabasinda bulunan 35 kilo kıyılmış tütün müsade- re edilerek kaçakçı adliyeye teslim edil- miştir, Doktorlar ve kazanç vergisi IZMIR, 18 (Milliyet) — Şehrimiz doktorları bugün memleket hastahane- sinde toplanmış ve kazanç vergisi hak- kında teşebbüsatta bulunmağa karar ver- Bişlerdir. Hava yolları için ANKARA, 18 (Telefonla) — Ha- va yolları devlet işletme idaresi 333 m gi muavenet olarak 15 binli - ra ilâvesi hakkında hükümet mecli- se bir lâyiha vermiştir. 9 eylül panayırı İZMİR, 18 (Milliyet) — 9 eylül bey- nelmilel panayırı faal komitesi teşkil edil miştir. Komite riyasetine Belediye Rej- si Behçet Bey ittifakla seçilmiştir. Pana, yıra iştirak için şimdiden dahil ve hariç- ten müracaatlar vuku bulmaktadır. Karısını öldürdü > IZMIR, (Milliyet) — Ramiz Efendi isminde bir işçi refikası Sandet Hanımı pıçakla dört yerinden vurarak öldürdü. iii mn e kaç. att açmasıdır. San- dek Hanımı mahikama gü aliye des sine gelirken ihtiyar fakat tutlun kocası tarafından yolda karşılanmış, tekrar bir- İeşme teklifini kabul etmemiş ve bunun üzerine hadise olmt tur. Elâ ÇANKIRI, (Milliyet) gin güzel yerlerinden biri de bahçeler Bilhassa “Karaköprü,, baçheleri denince en güzel meyva sebze yetiştiren bir saat- lik zümrüt gibi bir vadi gözönüne gelir. Baharı rauhtelif © ağaçların açtığ kokulu çiçeklerile, menekşelerile emyeşil, gölgeler, cana ferah- in havasile bu yer bir “sana- toryom,,u andırır. “Tatlı çay,, üç saatleik bir mesafeden birkaç kol ak gelir. İşte bu su bu bah- çelerin (o bayatıdır. Bir saat baştan başa uzanan bu güzel bahçeler suyunu bu de- reden “arklar,, vasttasile almaktadır. Fakat seneler geçtikçe bu arklar harap olmakta ve bakımstz bulunmaktadır. Bu hususu tetkik ederek binlerce bahçecinin çok haklı olan endişeleri etrafında aldı ğem malümatı sıralıyorum. Bu vadi boyunca © uzanan bahçelerin ortasından tatlı çay (o geçerek burayı iki parçaya ayırır. Her parçanın bir arkı var- dar, Bu arklara su en uzaktaki bahçelerin üzerinden çayın önü gerilerek “bent,, ya- pılmak suretile tutulur, Bu arklardan — Şehrimiz- MİLLİYET PAZARTESİ 19 MART 1934'” 7 e ET ny a > EMLEKETTE, Çankırı bahçeleri Belediye bahçe sahiplerinden su için resim alıyor, fakat bahçeler susuzluktan kuruyor | | | | ELAZIZ, (Milliyet) — Vilâyeti- mizde, içinde belediyenin de hisse- si bulunan © bir un fabrikası açıl- mıştır, En son sistem dinamo ve â- letlerle techiz edilen bu un fabri- kasmın açılma (merasimi İ mart perşenbe günü yapılmıştır. Mera- simde başta Vali Tevfik Sırrı Bey olmak üzere Belediye Reisi Hür- rem, Mektupçu Hüseyin Hilmi Bey ler, memurin, esnaf ve bir çok halk Elaziz un fabrikasının açılış mer asiminde Vali Bey dinamo Çankırı bah çelerinin görünüşü zizde yeni bir un fabrikası açıldı İ Hürrem Bey tarafından bir hitabe — en yukarıdaki bahçeden itibaren hepsi si- ra İle suyumu içmesi — lâzimgelir. Fakat bu suyun muntazam suretle gelmesi her arlsın temizlenmesi bahçelerin bulanması iş bir vazifedir. Belediye binler rusumu alır. Buna mukabil senelerdenbe | ri bahçeciler arasında su derdi vardır. Su muntazam olarak akrraz ve ekilen sebzo- ler kurur, emekler berhava olur. On seneden öte, bugünkü Çankırının karşısında kurulan istasyon mahalli fev- | kalâde meyvalık ve sebzelik güzel bah ler çslü iken bu susuzluk yüzünden orta- lik kuruyor. Çankırı bahçelerinin “sağ ve sol taraf- larındaki bahçelerin larını belediye 15- lah etmiyecek olursa, bu güzel bahçeler harap olup gidecektir. Bu bahçelerin yetiştirdiği mahsul yal- nız Çankırıda sarfedilmiyor, ayni zam. da Arkaraya ve civar vilâyetlere gönderi: liyor, Her sene bahçecilerden su resmini alıp ta su işini halletmiyen / belediyeni nasıl bir zihniyet takip ettiğine akıl ermi- yor, | hazır bulunmüştur. Vali Tevfik Sırrı Bey dinamoya cereyan bağlıyan şarterin kordelâ- sm kesmek suretile fabrikayı aç- mıştır. Merasimde Belediye Reisi lenmiştir. Bundan sonra çay zi- yafeti verilmiş ve fabrika çalıştırıl- mıştır. Gönderdiğim resimde Vali Bey fabrikayı * açtıktan sonra di namonun çalıştığı gösterilmektedir. başında (Foto H. Wehbi) Yüksek Ziraat Enstitüsünde “alebe adedi artırılıyor ——— ANKARA, 18 (Telefonla) — Yük| tiharla söyenebileceğini, enstitünün ge sek ziraat enatitüsünün 934 bütçe lâ yihası meclise verilmiştir. Enstitü - nün masrafları (936) bin 100 lira - dır. Lâyihaya enstitünün rektörünün esbabı mucibe lâyihası yuttur. Rektör bu lâyihasında hükümetin tah sis ettiği milyonları sarfetmek sureti. le vücuda | getirilen muazzam enstitü binalarında umumi tedrisata ve teaddit e rakkiyatı dairesinde çalışılmağa baş- landığımı bu suretle hükümetin him- il iyü im ve irfan yurdunun lunan enetitüler meyanıa girecek ve Türk milletinin bu işte dahi pek kında © âlemi hayrette bırakacağma katiyen ve kaviyyen emin bulundu. #u, bu meyanda enstitü kütüphane- sindeki kitaplarm Türkiyenin hiç yerinde bulunmadığını, şimdide, erde fennin en son te" çen seneye yedi aylık bütçesi- nin 585 bin lira ve talebe mevcudu. nun (275) olduğunu 934 senesi için- de (459) ye iblâğ edildiği kararlaş - tığımı, ve 934 bütçesinin senelik ola- rak buna göre hazırlandığını kay- detmektedir. sil Madalya ve diplomâ tevzii ANKARA, 18 (Telefonla) — Ta- sarruf ve yerli mallar haftasında rin müsabakalarına iştirak ederek kazanan ticarethanelerin madalya ve diplomaları bugün ticaret odasında merasimle tevzi edilmiştir Merasimde iktisat ve tasarruf ce- miyeti reisi Kâzım Paşa hazretleri bulunmısteıç. isteyen halkın ve gençlerin gösterdikleri arzu üzerine ertesi günü alesanbah kayak- çılar vilâyet civardaki Sidre tepelerine çıkarak orada hela kayak sporlarını gös- a iii Eğirdirkayakçılarıİsparta dağlarına gezinti yaptılar 2400 metre yüksekliğindeki tepeler- de bu seyahat 42 kilometre sürdü EĞRİDİR, (Milliyet) — Coşkuns; kulübünün dağ kolundan bir grap E; dirden hareket © ederek Kaptan Yusuf Beyin idaresinde Camili yaylâ, Kulova ve 2400 metre . irtifamda davraz dağın dan bir yürüyüş yaparak birinci geceyi İspartanın Sav köyünde geçirdikten son- ci günü saat İ4 te İspartaya gir. Üç metre karlar üzerinde yürü; Yüş yapan kayakçıları İsparta Belediyesi ve Spor mıntakası © karşılamış bir gece misafir etmiştir. Kayak sporlarını © yakından görmek kilo metre mesafedeki değirmenlerde kar- sılanan sporcular Eğridir giderken ka- saba haricinde muazzam bir halk kütlesi Tuna anlaşması Sx 1 inci sahifede) 1 — Milli iktısatlarının mütemmim karakterlerini inkişaf ettirerek karşı- #kle ihracatalrını kolaylatşırmak üze- re Italya ile Avusturya, İtalya ile Ma- iy nin inkişafını, 2 — Avusturya sanayi mamulâtma hakkı rüçhan meselesi ve i Avusturya ve İtalya sanayii arasında bir anlaşmayı, 3 — Buğday fiyatının düşmesi üze- rine Macaristanın uğradığı müşkilleri hal için lâzım tedbirlerin alınmasını, temin etmektedir. Bundan başka üç hükümetin reis- leri, İtalya, Avusturya ve Macaristan- daki idare mümessiİlerine bu protokol larla tesis edilen anlaşmaları tarif ve ?esbit edebilmelerini temin için, alâka dar idarelerin mesaiye faaliyetel vam etmelerine karar vermişlerdir. Bu münasebetle mezkür mümessiller 5 nisanda Romada toplanacaklardır. ye ni anlaşmalar 5 mayıstan evvel bitiril miş olacaktır. Bu tebliği, prpotokolların metin - leri takip etmektedir. M. Dollfuss ile M. Göemboes dün akşam hareket etmişlerdir. ROMA, 18 (A.A.) — dün sabah Ceneral Liyotta idare edilen üç motörlü bi le Napeliye gitmiş ve a nında veliahdin yaveri ile şehrin yük- sek memurları tarafından karşılanmış tr. Avusturya Başvekili refakatinde » ki Avusturya sefiri ile birlikte oradan Pompeyi'ye giderek harabeleri gez - miş ve saat 3,30 da tekrar tayyare ile Romaya dönmüştür. M. Mussolini'nin nutku ROMA, 18 (A.A.) — M. Massolini- Bin ikinci beş senenin umumi meclisine Kayakçı gençler kar içinde, sağda umumi kaptan Yusuf hitaben söylemiş olduğu nutku dinlemek için opera” tiyatrosunda beş binden faz- la insan tonlanmış âdi. M, Mussolini, İtalyanın kom lerini tetkike talya - İsviçre muahedenamesinin tecdi- dine mütemayil olduğunu göstermiştir. ukrile olan münasebet - girişerek 1924 tarihli | - Doça Avusturyanın istiklâlini garan ti etmek ve iktısadiyatını islah için ça- lışmak hususunda İtalyaya güvenebile- ceğini sö e Yayesisey e, mevcut olan normal ve di alımından dürüst müna- sebetler, ketin yekdiğerini it - mam eden iktisadi menfaatleri delayısile daha ziyade salâh bulabilir. Fakat İ- talya - Yugoslavya meselesine ancak olan bir takım şartlar tahakkuk lerde salih hasıl olmuştur. Fakat Fran sa ile İtalya arasında mevcut meje ielerden hiç biri halledilmiş değildir. Manevi havada hasıl olan salih, B. tarafından karşılanmış ve Belediye tara- fından çay ve yemek ziyafeti verilmiştir. Bu ornada seyahatleri hakkında izahat veren Yusuf Bey bu yürüyüşte gençlerde gördüğü yılmaz azim © üzerinde onlara karşı kuvvetli bir itimat his: iği ni ve badema bu'sporcularla en çetin lere girişmekten kat'iyen çekinmeyece: ve istikbalde bu kulübün çok ümitvar ol. duğunu söylemiştir. Talimgâh kumandanı Demir Taş Beye fendi de gördüğü bu halin kalpten doğan bir istek yüksek bir mefküre olduğunu ve bu yolda devam edildikçe azami yar. dımdan geri | kalmıyacağını söyliyerek gençlerin muvaffakıyetlerini tebril miş ve kulüp Reisi de büyük yardımlar. la yüksek rehberliklerile kulübe bu şerefi kazandıran Demir Taş Beyo ve Yusuf Beye dir etmiştir. O gece samimi bir sofrada yemelderini yiyen yağız çeh- veli gürbüz gençler neşe ile evlerine da- Zılmışlardır. Madeni yağlar inhisarı ANKARA, 18 (Telefonla) — Hü: kümet millet meclisine verdiği mayi; madeni-mabrukat ve madeni yağlar inhisarı kanun lâyihası üzerinde ba- 2! tadiller yapmağa karar vermiştir. Yapılacak bu. tadili lâyihamın mü zakere edilmekte olduğu mecli rük ve inhisarlar encümenine bil lecektir. Yeni adliye tayinleri ANKARA, 18 (Telefonla) — Ye - ni adliye tayinleri hakkında hazırla- nan kararname âli tasdike arzedil - , Şevki Bey geliyor ANKARA, 18 (Telefonla) — Sof ya elçi ne naklen tayin edilen Mad. rit elçimiz Şevki Bey bu akşam İs - tanbula hareket etmiştir. Peşte seyahatine 8 mebus iştiaak edecek ANKARA, 18 (Telefonla) — Ba- yısta Peşteye tertip olunan seyahat te Büyük Millet Meclisi namına me - kkep 8 kişilik bir he- buslardan mürel yet iştirak edecektir. Bu heyetin gitmesi Ankaraya gel- miş bulunan Macar ayân ve mebus- larihm ziyaretini iade maksadiledir. rili messi yapılmasına mani değildir. Milletler Cemiyeti M. Mussolini, Milletler Cemiyetinin 15- lahmı ve fakat bu rslahalın silâbları bı rakma konferansından sonra yapılmasını iltizam etmiştir. Zira büyük hedeflerini elde etmek hususunda muvaffaleryetsizli- ğe uğramış olan konferans tamamen aka mete uğradığı takdirde Milletler Cemi- yetinin ölümünü terçil etmek faydasız 0- Tacaktır. Silâhsızlanma Müsellâh devletler, silâblarını bırak- mamak suretile Versailles muahedena- mesini ihlâl etmekteler ise de Almanya- nın hukuk muadeletinin tatbikine muha- lefet edemezler. Almanyanın tekrar silâhlanmasma ce- bir ve kuvvetle mani olmak fikri nazarı itibara alınmıyacağından Almanyaya kati surette yeniden sil ve ii te olduğu ordu mevcudunu bulundurmak hakleımı icap eder. İtalyan muhtırası, yegâne bal sureti- dir. M. Brogeville'in nutku manidardır. İtalyaya gelince silâhları bırakma konfe- ransının şimdiki mağlübiyeti dolayısile silâhları bırakma hususunda daha ziyade ileri gitmiyecektir. Dahili vaziyetini müdafaa etmek zaru- retinde olan İtalyanın kat'i kararı şudur. “Tecavüz etmek için değil, her hangi bir vaziyete karşı koymak için askerlik nok- tasından kuvvetli olmak lâzımdır., M. Mussolini netice olarak, — sulhun İtalyanm diğer milletlerle teşriki mesai- 'de bulunmak hususundaki samimi arzusu söylemiştir. ga değil, ancak fikri vessü maksadile. Akdenize, & Afrika ve

Bu sayıdan diğer sayfalar: