25 Mart 1934 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6

“Bu derdin çaresi allimlerden, Çocuk babalarından, mu- nedir? mütefekkir- lerden soruyoruz.. Çocuklarımızı nasıl okutabiliriz? K i İ pi H H | i l H i P i çalıştım ve çok askeri kitap oku- Kitaplarıma yazdığım mukadde- zabitl başları askeri kitapçılığı bugün, bütün kitap: m , 328 ” Anadoluda bir seya hive ve köylerde okutulmak üzere bir ilk mektep külliyatı vücuda getirmek İK Samsunda deposu tesis et - miştim. Takalarla, gemilerle, sandık lar dolusu önderdim. * Adeta ka- pışıldı. Hiç biri geri gelmedi. Diyoce- ün ya ki halka, ve aradığın mw iz. ve mes'uliyetleri vardır. İlk tahsil mecburiyeti, her mem » Hilmi Beyin fikirleri İekette tatbik ediliyor. yada, i | i i Eğ ği yer i Hİ ; hitapçıyı den hiç kimse emniyetle kitap . Mektep kitapları da bir tür- Jü İlyık olduğu tekemmüle varamı -. yor. Halim okumasına gelince! bir dereceye kadar millet meklepleri te- min etmişti. Fakat halkta o eski he ves kalmadı. sen tek kitap usulüne taraftar deği - Tm. Tek kitap, çocuğun düşüncesini da- raltır. Kitap, serbest olmalıdır. Mükü- fatlar yazılı basılan kitaplar tetkik e iü taboli e dana yeli bi: Gn ami e Hem bu suretle kitaplar, muhite ve mahalli ihtiyaca göre muhtelif suretle de yapılmış olur. Şimal, şark, garp, lerine, coğrafi vaziyetlerine göre şehir veya köy için ayrı ayrı kitaplar vü - cuda gelir. Şimdilei bütün gayretimiz ev- velâ ilk, sonra da yüksek tahsili kuv - vetlendirmeğe matuf olmalıdır. mizin içtimai ve medeni ültürdür. İstanbul Mıntaka Varidat Tahakkuk Müdürl sus üğünden: .,, Çatalca Kazası dahilinde bulunan binaların umumi Tah rininin icrasma Maliye Vekâletince karar verilmiş olduğun- dan keyfiyet 1837 numaralı bina vergisi kanununun 4l inci maddesi mucibince ilân olunur. (1362) © Barut İnhisarı Umum Müdürlüğünden: İdaremizin Silahdarağa fişek fabrikasmda teraküm e- ktar den takriben 3000 kile r wirincten cıkma arayiş ve talaş pazarlıkla satılacaktır. İsteyenler nümüneyi gerek Fab rikada ve gerekse İdaremizin w.w.2'da Bahtiyar Hanmdaki Tarihi roma! 5 Merkezinde görebilirler, Talip olanların 2 Nisan 1934 Pazar tesi günü saat 16 da İdareye müracaatları. (1338) — Güneşin Oğlu — Göze görünmiyen kuvvetleri: me hücum emri vermemekliğim i- çin, beni öldürmek istemişler. Za. vallı budalalar.. Benim cinlerime siz e inandınız, değil a i ıykut dişlerini gıcırdattı. Kral, pim duran imuhafızla- rından birine yavaşça şu emri ver- di: —Tam vaktidir. Gece yarısı. Arslanları salıveriniz! Mahzenlerin bütün iskaraları açılam.. Kral bir başka muhafızının da kulağıma eğildi: — Leşlerin © sayısı çok olacak. Güneş vurunca kokudan rahatsız o- lacağız. Kuyularm ağızını kireçli topraklarla iyice kapatsınlar.. Ve yüksek sesle şu sözleri de ilâ- ve etti: — Sertelli'den buraya kadar öl meden selen (Ciünes'in oğlu)nü yYa- Yazan:'İskender FAHREDDIN nıma diri olarak getirsinler. Ona soracağım üç sual var. (İstediğim cevapları verirse, başını gençliğine bağışlayarak, kendisini | kölelikle yanıma Cevap vermezse, Pen teslim edip başını vur- Bu sırada büyük salonun içinde gök gürültüsüne benzer bir gürültü koptu. Herkes başını bü müthiş se- İrez geldiği tarafa çevirmişti. Kol- bağlı ve ayakları prangalı Türk akıncıları arasından bir ses: — Türk kimseye | köle olamaz. Diye bağırıyordu. Kral fena halde | hiddetlenmiş. | t. Elile işaret ederek: — Yanıma getirin şu başı yukarı da duran adamı. Diye seslendi. Baykut'u sürükliyerek kralm ö- nüne getirdiler. Kral hiddetle sordu: — Türklerin reisi de senin gibi e e ll BELEDİYEDE Kadıköye Tramvay Hattın uzatılmasına mayıs içinde başlanıyor Usküdar tramvaylarınımn Kadıköyü- ne kadar temdidi için hazırlıklar miş gibidir. Mayısta hattm temdidi ameliyesine başlanacaktır. Verilen ma Tümata yeni şebekenin küşat re, resmi 29 Teşrinievvel Cümhuriyet bayramında yapılacaktır. Plân tetkikalı İstanbulun müstakbel plânını ya- pacak olan mütehassıs verdikleri mimarların Bayramda rozetler Kurban bayrammın birinci günü Darüşşefaka ve ikinci günü Türk Ka- dmler birliği rozet dağıtacaktır. betile perşembe günü 200 fakir ço- cuğu elbise dağıtmıştır. Bugün saat 14 te 50 çocuğa elbise tevzi edecek - tir. Toroslulara , Toros gençler birliği bayramın ikin ci salı günü sant 16 da İstanbul Hal - kem Bayramlaşma merasimi yapa ramın birinci ve ikinci dahi Cağaloğlundaki Istanbul Tayyare şu- besinde memur bulundurulacaktır. Talebe Birliğinin Zonguldak ve İzmir | seyahati Milli Türk Talebe Birliğinden: 1 — Zonguldağa gidecek arkadaş- lar bugün saat 18 de Galata rıhtımın da Millet vapurunda eşyalariyle bu - ne talik edilmiştir. Pazartesi günü Gülnihal vaparile Sirkeci rıhtımından hareket edilecektir. imdi İhtifalci Ziya'B. için ihtifal Uzun zamanlar birçok tarihi şa - hıslar namına ihtifaller tertip eden ve ihtifalci adını alan Ziya bey mer - e ne için de bir ihtifal tertibi takar - etmiştir. Ihtifal Galatasaray lisesi mezun- 'mdan tertip olunmaktadır. 27 Mart salı günü yapılacak olan bu ihtifale Milli Türk Talebe Birliği ile mwiyeti de âtideki tebliği vermektedir: Galata Seraylılar Cemiyetinden : Türklerin kadim medeniyetleri hak- kında yazdığı eserlerile Türk tarihi bü- yük hidmetler ifa eden, büyük Türkler reca ederiz. : Mezkür gün saat 14 de Eminönü tram- Yay istasyonundan otobüsler hareket e “dır? Baykut: — Evet, dedi, Türkler reisinden çobanma kadar * böyledir. Biz bo- yun eğmesini bilmeyiz. Oşaser gözlerini açtı: 5 — Biz eğdirmesini biliriz... pe cevap vermekte gecikme- — Boyun eğdiğimiz gün köleli; lâyık insanlarız demektir. O vaki istediğinizi yapar ve yaptırırsmız | ın hepinizi köle gibi kullan- mak istiyorum..! — Türk köle kullanmağa alışmış ter ama, köleliğe tahammülü yok- tur. İsterseniz bir defa Bu sırada kral cellâllarından rine gözünün ucile bir işaret ver: .Cellât omuzundaki palasmı şid- detle savurdu. Ve Türk akıncılarından birinin başı yere düştü. Baykut birdenbire şapırmmıştı.. — Kahpe hükümdar... Diye mırıldandı. Oşaser karisile beraber tahtına oturmuştu. Kralım muhafızları o ayakta duru- yordu. Kral bir işaret daha verdi. Bir Türk başı daha kesildi.. Baykut bu gidişle kendi başmn e Sami id İN enler * | zerine o tarafta da tertibat alınmılşır. | İki hayvan hertarafı | - karmakarışık etti! Voyvoda caddesinde parçalanan vitrin ve üç yaralının kısa bir hikâyesi Dün Karaköy, Şişhane karakolu caddesinde üç kişinin yaralanmasile mü - him bir vak'a olmuştur. Hâdise şudur: Hasan ve Mecit ismindeki şahislar atlara binmiş oldukları halde öğleden sonra Voyvada caddesinden geçerlerken hayvanlar otomobil ve diğer nakjl vasıtalarından ürkmüştür. Hasan ve Mecit atları zaptedememişlerdir. Essen bu şahıslar bu cad - denin de yabâncısıdır. Atlar alabildiğine koşmağa başlamışlardır. Caddede bü- yük bir telâş baş göstermiş ve kaçışma yüz göstermiştir. Hayvanlar büyük bir hızla Burla biraderlerin elektrik mağazasının camları- nr parçalamışlar ve her tarafı alt üst etmişlerdir. Hayvanlar bundan sonra: zorla zaptedilel tir. Ancâk bu cünada ve kı- nlan camların, elektrik malzemesinin etrafa fırlamasile üç kişi başından, yü - zünden ve diğer yerlerinden yaralanmış tır. Bunlar oradan geçmel kte olan Amerika sefarethanesinde müstahdem Alek- sandır, Jorj Viktor ile aktör Masan efendilerdir. Jeksandrın başındaki lerek hepsi hastahaneve kaldırılmıştır. POLİSTE yara ağırdır. Vak'a yerine imdadı sıhhi ötomebili ge- Kasa hırsızlarının eski marifetleri de var Üçü de bugün Adliyeye veriliyorlar Jorj isminde bir Macarla Sefer | de filvaki başka hırsızlıkları olduğu da- ve Şevket isminde iki serse bir. leşerek Beşiktaş icra dairesini soy - mak isterken, cürmü meşhut halinde yakalandıklarını yazmıştık. Dün bu çetenin faaliyeti hakkmda tahkikat yaptık. Bu Macar bundan bir müd - det evvel gene bir kasa kırmak me - selesinden (oyakalanıp hudut haricine çıkarılan bir kasa hırsızı ile evvelce sıkı temaslarda bulunurdu. O vakit - ta memurları Jorju göz hapsine al - muşlardı, daima o harekâtmı tarassut ederlerdi. Son günlerde bu Macarın birçok sabıkalılarm bulunduğu kah - velere sik sık girip çıktığı nazarı dik kati celbedilmiş ve bir şeyler hazırla- dığı anlaşılinıtşır. Jorj bu kahveler * den birinde bilhassa Şevket ve Sefer isminde iki kişi ile sık sık buluşmakta .idi. Nihayet bunların Mahmutpaşada ki Yıldız hanmda yağ tüccarı Hacı Emin Efendinin kasasmı soymağa ka- rar verdikleri anlaşılmıştır. Bunun ü- zerine zabıta E t müdiriyeti ikin i müdürü Demir Beyin hazırla- plân dairesinde hahın etrafı- na sivil memurlar ikame ederek Uerti- bat almış ve geceli gündüzlü tarassu- da başlamıştır. Zabıta memurlarının oralarda pek fazla dolaştığını sezen cete, yakayı ele vermemek için Hacı Emin Efendinin kasasmı soymaktan vazgeçmiştir. Bu defa o civardan u - Tak'bir yerde bir faaliyet sahast ara 'koyulmuşlar, bu defa Beşiktaş yazl ek eş ine göz koymuşlardır. An- cak dairenin soymak istedikleri ka - sasınm dolgun olmasına da dikkat ct tikleri için, bir müddet tarassutta bu- lunmuşlardır. Fakat çetenin bu defa Beşiktaş taraflarında sık sık görüldü- dü anlaşılınca, o taraflarda bir iş ha zrladıklarına hükmedilmiş ve bun - - İ larm Beşiktaşta neresini soyabilecek- leri düşünülmüştür. İlk evvel de akla gelen icra dairesi . Bunun ür Nihayet dün yazdığımız şekilde, tem kasayı kıracaklar murada üçü de cür- mü meşhut halinde yakalanmıştır. Bunların daha bazı sirkatlerle alâ kası olması ihtimal dahilinde olan, po tesbit edilmiştir. Tahkikat bugün ne ticelenirse suçlular Adliyeye verile - cektir. Dün bir muharririmiz Yıldız Han- sarı Mehmet Emin Efendi ür. Mehmet Emin Efen- iyer Hanım kapıcısı Hasan Ağa ak - şamları ailesini bırakarak başka bir yerde bekçilik Ooyapmaktadır. Bunun üzerine kapıcıya : “Burasını hırsızlar tarassut ediyorlarmış, dai son ra ne yaparız? Ailen burasını koru - yaman, dedim. Vevbekçiyi ikaz et. m. Yaksa benim öyle söylenildiği gi bi çok bir param yoktur, Hırsızların da hakikaten gözlerine beni kestirdik lerini bilmiyordum. Hanm kapıcısı ise diyor ki: — Ben geceleri saat 24 e kadar handa kalıyorum. Ondan sonra da ye rime benim adamlarımdan iki kişiyi bırakarak gidiyorum Handan aldı - öm para ayda üç yüz kuruştan iba- rettir. Başka yerde çalışmak mecbu- riyetindeyim. Hırsızların burasını ta- rassut ettiklerini Hacı Babadan duy - dum. Ve polisi habordar ettim. Diğer taraftan yakalanan Seferin birçok defa hana girip çıktığını gö - renler de vardır. Kamyon altında Darülâceze ile Bulgar hastahanesi arasmda feci bir kamyan kazası ol - muştur, Hasköylü İshak oğlu Nesim © civardan geçerken kendisine bir kam- yon çarparak başından ağır sürette yaralamıştır. Şoför kamyonla derhal, kaçmıştır. Maamafih jandarma vazi - yeti tesbit etmiştir. Şoför yakalan - mak üzeredir. Nesimin yarası ağırcadır. Hastaha neye kaldırılmıştır. Türk Cümhariyetinin kudret- li feyzi seni başından ayağına | kadar yerli malı ile giyindiriyor | ve süsliyor. İİ Artık yerli malı kullanmak İ| ve giymek senin en yüksek vazi- | fendir. © Deliknnlmın gözleri dışarıya uğ- ramış gibi etrafı gittikçe duman- a görüyor, im üzerine atılıp bir hamlede parçalamak istiyordu. Baykut'un kolları ve ayakları bağlı olmasaydı, arkadaşlarının kafaları doğranırken, birkaç kişiyi yere devirmeden durabilir miydi? Delikanlı a: — Bu kahpeliktir.. Kollarımızı, ayaklarımızı bağladmız. Dev cüsse- Hi cellâtlarınıza bizi kestiriyorsu- nuz! Adamlarmıza güveniyorsanız, bizi serbest bırakmız.. o Palalarını omuzlarından atsınlar.. Meydana çıksınlar.. Mert insanlar gibi döğü şelim. Sırtımız yere gelirse, bizi o vakit alayınız.. Öldürünüz! Baykuban ii müthiş bir nara- nın akisleri arasında kayboldu. Kral bir işaret daha vermişti.- Cellâdın palası üçüncü Türkün boynunda parladı. Bir baş daha yere düşmüştü. Başlar birer birer doğranarak, sıra Baykut'un başma geliyordu. Oşaser, Türk yeğitlerinin kafala- rı yere düştükçe gözlerini süzerek gülüyordu. E Arslanların hücumu karşısında içinde, cinler ne taraftan ve nasıl hücum edecek diye bekliyorlardı. Güneş'in oğlu O Baykut'u şehre gönderdiğine pişman olmuştu. Hem ona, hem de diğer yeğitlere acıyor ve saatler geçtikçe zavallıların bir tuzağa düştüklerine inanıyordu. Biraz sonra akımcıların feryadı. nı duydular: — Şebrin arkasından bırakılan arslanlar üzerimize doğru geliyor... Ne yapalım? Reis kargaşalığa meydan ver- meden tedbir almaya başladı.. Yol- larda arslan hücumuna maruz kal- mak ihtimalini © düşünerek akına tedbirli çıkmışlardı. Bora derhal yüklerin arasından bir tulum çıkardı ve gözcülere ve- rerek: Çabuk, dedi, sekiz on deve- nin üzerine bu tulumdaki yağdan sürüp arslanların geldiği tarafa sa- İveriniz! Reisin dediğini çarçabuk yaptı- Balya - Karaydın Madenl Türk Anonim Şirketi Hissedarana ilân 21 Mart 1934 tarihinde isileadi uk” ver olan Heyeti umumiyei adiye İçİn di edilen hisse senadatı mıkdarı e i i n ticaretin 366 ncı ve şirket ni: nin 27 nci maddelerinin tayin eyledi mıkdarı asgarile vasıl olmadığı Mecli; idare hissedaran heyeti umu” Şenini Nisan 18 ei günü sait W Üz da Şirketin Galata'da, Merkez Rıhtım sanda kâin merleezi idaresinde SER” yazli ilk içtima ruzmamci müzak” tmda mevcut mesail hakkımda müzak” re etmek üzre ikinci defa olarak â di kı huzur mıkdarlarının tayini, A 5 — 1934 senesi için murakıp tayini ita olunacak ücretin tespiti. | 6 — Şirketin idarei umumiyesinin İ viri ile mükellef Meclisi Idare müdire verilevek ücretin tesbiti içim M i isi Idareye selâhiyet itası, 1! 7 — Gerek şahsen (kendi namlerif | ve gerek sair şirketlerin Meclisi 149” azası yahut müdürü safatile şirketle ak di muamele hususunda Meclisi Idare ” zalarına müsaade itası, Ticaret kanunu ve mizammmamei dahi ahkâmınca işbu ikinci içtimada temsil dilen hisse mıkdarı ne olursa olsun, - ra edilecek müzakerat müteber ol: içtimadan lâ sarya bir hafta evel tevdi | . mukavelesi aktedilmiş Ni leketlerden celbedilmek üzer€ i 120 : 200 adet hamut kaps zarfla münakasaya ko k tur, İhalesi 9 Nisan 934 paz” tesi günü saat"11 dedir. Talif” lerin nümune ve şartnameğ' görmek üzere her gün ve mü” nakasaya iştirak için de o ğ ve vaktinde teklif ve temini mektuplarile Ankarada M. Vekâleti Satmalma Komisye; muna müracaatları. o (1 5, wi “xx © : M.M.Ve.SA. AL. Konr * dan : İ Müteahhit nam ve hesabıf* pazarlıkla yerli imali 1400 # det velense satın o 7 Pazarlığı 3-4-934 salı gün 11 de yapılacaktır. Talipleri i pazarlığa iştirak için o gün VW vaktinda Ankara'da M. M. V* Satmalma Komisyonunda b Tunmaları. (3495) o (1 Umumi Nötiğğal ve Veli İşleri Müdürü ETEM İZZET Gazetecilik ve Matbaacılık T. A İ d v lar. i Develeri yağladılar-ve arslan” j rın geldiği tarafa sürdüler. i Karanlıkta sayısı belli olmsfiğ. aralanlar Türk almcılartnm WEE ladıkları meydana kadar i mıyorlardı. v 4 Kralın (cin orduları)nın iç © zü anlaşılmıştı. j Bora: gör — Fakat, bu © canavarla” gole görünüyorlar... Halbuki, bize 0” g- rın göze görünmeyen mahlğkls duğunu söylemişlerdi. isi Diyerek, akıncıların cesarfi arttırmak için, sağa sola k: du. Me Hitay da bir kum tepesini” pe tüne çıkmış, gittikçe yaklaşan” lanlara ok yağdırıyordu. gi Arslanlar bir aralık © kadar ik Zalmış, akıncılarm içine öyle hiş hamlelerle yayılmıştı ki- çular hangisine ok at der şırmışlardı. Okçuları teselli bir nokta vardı: Yaralanan arsle” lar birer birer yerlere yuvar lardır | bici -Bülmedi “