13 Mayıs 1934 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6

13 Mayıs 1934 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

MAHKEMELERDE Köprü cinayeti Ali Fedai Beyin tekrar muayenesi istendi Köprü üzerinde Süzan hanı - mı öldürmekten suçlu Ali Fedai efendinin muhakemesine de dün ağır ceza mahkemesinde devam e- dilmiş, ve bazı şahitler dinlen.- miştir. Ali Fedai Beyin vekili Etem Ruhi Bey müvekkilinin hastalı - ğının ilerlediğini söyliyerek tek - rar tıbbı adlide muayene ve te - davisini istemiş, davacı vekili da- vayı me bu taleplere itiraz et- miş, muhakeme gene başka güne bırakılmıştır. P Bir katilin. dosyası Mustafa isminde birisini öldür- suçlu Arap em ev- velce 15 sene hapse mahküm edil. mişti ve mahkümiyet kararı tem- yiz edildiği için evrak Eskişehire gönderilmişti. Bu evrakın adliye yangınında yandığı sanılmış, dosya yenilen - miş ve yeniden ağır ceza mah - kemesine sevkedilmiştir. Fakat o mahkemede evrakın temyizde olduğu — anlaşıldığın - dan yenilenen dosyanın eskisile birleştirilmesi için Eskişehire gön derilmesine karar veri Tramvaya bırakılan bombalar Artin Tülekyan efendiyi şüp - heli maksatlar peşinde dolaşan bir adam vaziyetinde göstermek için namına yazılmış bir mektupla tram vay arabası içinde bomba bırak- maktan suçlu Bafralı İbrahim e - fendi ile arkadaşların muhake - mesine dün üçüncü ceza mahke - mesinde devam edilmiş , bazı şa- hitler dinlenmiş, muhakeme baska güne kalmıştır. N Yanan maaş davası Asliye mahkemeleri aza nam - zedi Muazzez hanımın maaş mu - temedi Mehmet Ali Bey aleyhi - De ikame ettiği yanmış maaş da - vası neticelenmiştir. Mahkeme Mehmet Ali beyi ad- liye yangınmda yanan maaşı ö - demeğe mahküm etmiştir. Meh - | met Ali Bey davayi tir. Mahkemelerin mobilyeleri Yeni postahane binasına nak - ledilen mahkemelerin mobilyala - ri ikmal edilmek üzeredir. Ceza mahkemeleri için üzerleri kırmı - 25, hukuk mahkemeleri için de ye- şil çuhalar örtülü kürsüler' yapıl. mıştır, Müteferrik mahallerde çalışan diğer mahkemeler de peyderpey yeni postahane binasma nakledi - İeceklerdir. temyiz etmiş- Terkos borularının tamiri | Dün terkosun ana boruları t, mir edildiği için, şehirde sular silmiştir. Belediye halka yaptığı ilâ suların sabah saat 88 ta kenieee. © tamiratın 6 saat sürece - i bildirmişti, Fakat gece geç vakite kadar sular gelmemiştir. * Verem mücadele cemiyeti ta- rafından Eyüp dispanserinin in - şaatına karşılık olmak ve 26 5 temmuzda bir deniz gezintisi ter- tip edilmiştir. * Veremle mücadele cemiyeti ne mühendis Halil Bey tarafından 50 lira teberrü ed | — Milliyet'in tefrikası: 7 Hikmet B. musul meselesinin geçirdiği safhaları anlattı (Başı 1 inci sahifede) tarekenin 7 inci maddesine daya - narak Musulu işgal etmeğe teşeb- büs ettiler. Birçok münakaşalar oldu. Fakat vaziyetimiz zayıflamıştı. Münaka- şalar nazari kaldı ve Musul işgal edildi. Musula karşı biz nasıl ha - reket edebilirdik. Yayan, bir iki ay yürüyüşle asker | sevkedecektik. Çünkü şimendifer Fransızların e - linde idi. Hareketi milliye esnasında İngi izler, bizi orada fazla iz'aç etme- diler. Diyarıbekir, Harput üzerle - rine yürümek gibi hareketlerde bu lunsaydılar, belki harbederdik. İz- mirde, İstanbulda, Adanada hü - cumlara maruz kalı Harekâtı milliye esnasında, Musu- la asker sevki için mücbir bir seb: mızın mevkii, simdiki hududun mev - ki idi.Adananın,İzmirin ve sairenin düş- mandan kurtulmasma mukabil, Musulda geki vaziyetin idamesinde en mühim se- bep budur. fikleri karşımızda lizler, şark meselesini mühim sdde diyorlarmış. Fransızlar da şark işlerin | de onunla beraberdiler. İtalya da İn - gilterenin peşinden gidiyordu. Faşist rejimi henüz yeni idi. Ağır basacak va şiyeti yoktu. Lantanne konferansında ml meselesini balletmekte arar et ia bulbeaktık Tebl etmeğe mdlur olduk. Yeniden harbe başlanmamak esas olduktan sonra bunu sonraya bi- ben tercih ettik. İki mesele var ız 1 — Musul meselesi, 2 — İmpera- torluk borçları meselesi. Musul mese- lesi, İngiltereyi, borçlar meselesi Fran sayı alâkadar ediyordu, Musul İngi izlerin arzusuna göre halledildi. Borçlar, Fransızların istediği f sekizde birini vermek suretile hall Musul filen İngilizlerin elinde Başka suretle halletmek için İngi Tizleri oradan atmak Jâzımdı. Borçlar meselesinde ise para bizde idi. Kuvvet elimizde demekii, Fransızlar. bu pa - rayı kurtarmak için, bize karşı harbet mek mevkiinde idiler. Cihan efkârı ise yeniden tecavüzi harp yapmağa mü - sait değildi. Müzakerat müddetince hep bu esasa riayet edildi. Hiç kimse, başka türlü halledemezdi, Tabii olanı bu idi. Musul meselesi, bize bir ibret dersi olmuştur. Musul meselesini İngil terenin istediği gibi hal için Cemiyeti Akvam, kendi misakımı değiştirmiştir. İraktaki, İngiliz mandasını 25 seneye okarmıştır. Bu da gösterir ki beynel- inilel teşekküllere ru güvenmek değildir. Kimin siyasi nüfuzu fazla ise © kazanır. İngiltere diğer devletlere bu meselede menfaatler göstermiş, mu kabilin: i almıtşır. İrakta çıkmış, büyük kuvetler- itilâfı mmişti. Vi ve hallini icap ettiren fıkra şu- ei “Türkiye ile İrak arasında hudut da Türkiye ile İngiltere ara- edilecektir. An - £ Cemiyeti Akva- süt ederler.,. metin budur. 9 ay ye alışacağız. Musul - taraf ta değiştir biraz sonra niyenin baz i Bu havalide Şeyh Mahmut hâkimdi. İngiliz tayyareleri Süleymaniyeyi bom bardıman ettikleri zaman, biz protes to ettik. Fakat mâni olamazdık. Harp etmemiz lâzımdı. Doğru değildi. Lau- sanne'dan bir sene sonra gene böy Je karadan ve havadin hücumla Sü- laşmaniyeyi almışlardı. Ahitşikenlile üşikâ İstanbulda müzakereler uulda Musul konferansı, 10 Ma Tanıdığım Casuslar (Meli. Knokaert'in hatıraları ) Tercüme eden: AHMET CEMALEDDİN (Tefrikamızın evvelki nüshastn. da müsveddelerden birkaç köğü zuhulen unutulmuştur. Tefrikanın siyak ve sebakına halel gelmemesi için eksik kalan kısımla beraber,bu gün tefrikamızı tamamlıyoruz) Artık o günden itibaren bizim muhafız çavuş efendi boş vakitle- rinin en çoğunu dostu zabit vekili ile geçiriyor, kafa kafaya yaşıyor- lardı. Yılbaşı yortularından bir kaç gün evvel (Marita) yanıma soku- larak hiddetli hiddetli: İki herif, dedi, (Veronika)yı takip ediyorlar, Fikirleri fena olsa gerek. Bu (Smitten) çok sinirime dokunmaya başladı. Bir gün süpür- ge sopası kapacağım galiba Dev cüsseli ( (Marita) süpürge kapacak olursa çavuş efen latacağı muhak- ve hiddetle bir işe teşebbüs etme- mesini zira o heriflerin meyüsane bir harekete © cesaret edebilecek ie kimseler © olduğunu söyle- Bu müddet zarfında köye gelmiş olan askerler barıl harıl yılbaşı yafetine hazırlanıyorlardı. Kö; etrafı çam ormanlarile örtülü idi. Düşman askerleri bu ormanlara da- İsyorlar ve çocuklar gibi sevinerek iri çam ağaçları kesiyorlar ve bun- ları köye taşıyorlardı. Bu suretle her bölük, her manga (oturduğu binada kendisine mahsus bir nöel ağacı hazırlamakla mesgul oluyor. du. İşo kadar (ilerledi ki nihayet © ormanlarda mevzi almış olan top suların kumandanı merkez kuman- danına şikâyet ederek piyadelerin leyen ağaçları söktük- ryaların meydanda kaldıklarını söylemiş ondan sonra da ağaç kesilmek mene: MİELİYET PAZAR 13 MAYİS 1934 yıstan 5 haziran 1924 c kadar top İanmıştı. Baş murahasımız Fethi Bey- di. İngiliz başmurahası da Sir Pres Koktu. Bu zat, İrak fevkalâde komi- seri idi, Lausanncda karşımızda Lord Gürzon vardı. Hariciye nazırı idi. Muhafazakâr fırkasıma mensuptu. Bu zat yalnız Musul vilâyetini istemişti. 1924 İstanbul konferansı toplandığı sırada İngiltere de sosyalist partisi hâ kimdi. Sosyalist fırkaları, sulhperver - li müstemleke aleyhinde bulunuyorlar. Halbuki, Sir Pres Koks, Hakkâri vilâyetinin de yarısını biz - den istemitşir. Irah hadodu i ile bazı mükayeseler yap Harpten evvel İrak de - e Bağdadın 50 - 60 kilometre şi- kadar giden mintaka anlaşılır. tereke olduktan biraz oadira İngi lizler İrak diye Musulun az şimali i . O vakitli zaafımızdan bilis le, şimdiki husludu “Irak hududu olarak gösterdiler, İstanbul konferan smda Hakkâriyi ileri sürdüler, Kuv - yetlendikçe, taleplerinde ileri gidiyor lardı.. İngilizler Hakkâriyi ilmek için tecavüzi harbi yapmağa mecbur- Bu vesile eki nı istediler. bardrmana başladılar. Bize 11 Teşrinievvel 934 te bir ül tayyare ile bom - timatom verdiler. Eğer 11 Teşriniev- vel öğleye kadar Hakkâri vilâyetinin yer tahliye eleeşineniz İraktaki ingiliz ordu kumandanına vaziyeti düzeltmesi için emir verilmiştir. diyor lardı. Bu Musul meselesinin en hâd devresidir. Bu blöfe aldırmadık. Sa - yet taarruz yapılırsa Cümhurivet hü - a mukabelede bulunacaktır, de Bir komisyon Bundan sonra ihtilâf Cemiyeti Âk- vama havale edilmiştir. Cemiyeti Ak- vam işe başlamadan evvel 3 kişilik bir komisyon ayırmıtşır. Komisyon, seya- hatler yapmış, malümat toplamıştır. Bu azadan biri İsveçli, diğer üçüncüsü Belçikalı idi. Fakat komi yon, döndü dolaştı ve dedi ki, Musul- da plebisit yapmak imkânsızdır. Çün kü ahali bunu yapacak halde değil dir. 1200 sahifelik bir rapor vardır. Musul Vilâye bağlanmalı, ve İrak 25 sene mandası altında kalmalıdır. Anlaşıldı ki, İngiltere mandasını 25 seneye çı - karmağa komisyonu âlet etmişti, Sira- di Cemiyeti Akvama şen vazife, Musul vilâyetini İngiltereye raptet - mekti. Fakat hukukan güçtü. Zira, buna mâni olan birçok seyler vardı. cekti diye bir ibare koydurmak islemiş lerdi. Biz bu metni kabul etmedik. Mua- hededeki metin kondu. doğrudan doğruyu: anlaşaca - anlaşamazsak mesele, Cemiyeti Akvama gidecekti. Misakta madde Vaziyet bu idi, Cemiyeti Akvam mi biri de 15 inci mad - Beşinci madde, kı a aitti. Bu yun da bütün azanın ittifakile alın - ması lâzımdır. Cemiyeti Akvam da işi olan devletin meclisteki murahhas ti Akvama bu maddeler mu itmiş; Bunlara göre, biz Tazı olmadıkça hiç bir hüküm karar il mahiyetini alamazdı. Veril hü - küm tavsiye mahiyetinde idi, Bunu te yit eden Gürzonun beyanatı idi. Gür - zon demisti ki: — Çekinmeyiniz. Bir karar veril - mek için si-» de reyiniz lâzımdır. Ce miyeti Akve.za gitmekten cekinmeyiz niz İli taraf ta cemiyeti akvamda iddi aları serdetti, Kârar vermek imkân; hile düşünüldü, Lahay di - inden bir sual sorulacaktı. Cemi hakem ,Misakın iki maddesi var | midir, yoksa tavsiyeci mahiyetinde mi dir? Hiakbeli vaziyetinde ise vereceği ha- rar, ittifakla mı, ekseriyetle mi verile cektir? Tabii bu celseyi terkettik. On- lar, Lahey divanından sordular, İste- dikleri şekilde cevap aldılar, Cemiye- ti Akvam, hakem vaziyetind. Ka- itöfakla almacak fakat alâku - rma liva - gelen cevap, istişari rey mahi- yetinde idi, Cemiyeti am bunu ken dine maletmek için, bizim reyimiz lâ- zımdı. nam nazırı mazbata kendimize maledeceğiz, i Akvam misakını de - Bunu yapınca, biz dedik ki temsil sa lâhiyetimiz bitmiştir. Misakın bu ve bu maddeleri vardı. Geldik. Halbuki bunlar reyimize alınmadan değiştiril- miştir. Biz çıkmca onlar, karakollar arasmdaki vaziyeti, hudut yaptılar ve mandayı 25 seneye iblağ ettiler. İngilizler, Hakkâriyi de ii dı, Fakat olmadı. Çünkü bu takdirde harp çıkacaktı. Kimsede tecavüzi har be cesâret yoktu. Neticede, ne bi sula gittik, ne İngilizler Hakkâriye geldiler. Meselenin beynelmilel safhası Musul meselesinin beynelmilel saf hasma gelelim: İlk Cemiyeti Akvam içtimamda, Eylül 925. Avrupanın va- ziyeti şu İsgilteredeki amele hü- ümeti düşmüş, Muhafazakârlar mev kie gelmişti. Sosyalist hükümeti, düş meden evvel, Cemiyeti Akvama dahil hükümetlerle bir protokol imzalamış» tı: Ceneve protokolü. Cemiyeti Akva- ma dahil memleketler, biribirlerine kuvvetle yardımı taahhüt ediyorlar - dı. Cemiyeti Akvam isterse, kendine mensup devletlerin müsellah kuvvetle rini de kullanabilecekti. Bu protokol kârlar, buna mua! liz donanması, başk. rine verilemezdi. Bu prpotokol, bil - hassa Fransaca matlüptu. Çünkü Al manyadan çekiniyordu. Romanya, Bulgaristan, Rusyadan çekinirdi. Cemiyeti Akvamın dağınık olan hi- mayesinin sağlamlaşmasını istemele - ri bundandı. Eylül amda ihtilâf vardı. 'dımını temin etmeği iş- e hee e İngiltere ile kendi arala - a halledilmedi. Mi selesinde bizim ricat etmemizi istemi yer, bizi teşvik ediyordu. Laheyden ce vap alan Cemyeti Akvama gidildiği zaman 25 Kânunuevvel 925 . Lokamo muahedesi imza edilmişti. Bu muahe de, Fransanm Şark hudutlarını az çok tarsin ediyordu. Binaenaleyh, İngiliz- lerin Musulu al Fransızlar i- çin mahzur kalmamıştı. Musul isini hülâsa edersek: İşgal, mütareke mu - kavelesisni çiğnemek suretile olmuş - tur. Şehirden maada vilâyetin bir kıs - minin işgali de Lausanne muahedesin mugayirdi. Vilâyetin ahden İngilizle- re verilmesi de Cemiyeti Akvam misa kına aykırıdır. Fakat imkânsızlık, em ivâkileri kabule bizi mecbur etmiş - ince: İn ilizler harp edecek halde değillerdi. Biz de Hakkâriyi vermeğe ahden mec bur değildik. ai iki vaziyet var İzmi İs vaziyeti. Avrupa va Beni kabul etmezsek | her iki ia da hayli pahalıya mal olacaktı. Hududun iki tarafa tam rahatlık ol mıycaktı. Bizden çeteler girecek, ora- dan bize çeteler gelecekti. Demiryol- larına sarfettiğimiz paray! bu çelilere sarfedecektik. a Sonra da İngiltere sibi büyük bir devletle aramızda her an harp vaziye ti oldukça bize dest olmak İsteyen devletler tereddüde düşüyordu. Bu ha Wi idame ettirmekte faide yoktu. aenaleyh anlaşmak, en muvafı- Bu suretle anlaşma husule gel- pi z "Anlaşmanın hususiyetleri te geçmesine mâni olacaklardı. Böy İç vak'aları, yekdiğerine haber ceklerdi. Petrollerden İrak hüküme - tinin alacağı hissenin yüzde onu bi - zim olacaktı. Bu mesele, Lausanne mu ahedenamesinin inkıtaa uğramasını in taç etmişti. Tehlikeli mesele idi. İn - giltere, çok ehemmiyet veriyordu. Fa kat bu devlet İraktan büyük istifade - ler temin edememiştir. İngiltere yalnız tayysre kuvveti bırakarak İraktan çıkmağa mecbur olmuştur. Sebepler: Avrupada meş - gul olması, Hindistan vazi ki galeyan ve saire.. İraktaki galeya- pı, en mühim âmildi. Yalnız tayyare kuvveti bırakmağa mecbur oldu. İn - — kuvvetli cereyanlar vardı. çil uzak kıl'alarda kuvvetli bir devletle hemhudut dej . Meselâ Kanadayı ele slırsanız bir müstemle- ke değildir. Kralı İngiltere kralı olan bir müstakil devlettir. İngiltere, yal - nız İrakta askeri bir devletle hemi dut idi. Bunu birçok askeri münekkit Ter bu âmil - tenkit etmişlerdi. Bütün Terin tesirile, İngiltere İraktan sıyrıl uriyetinde kalmıştır. Yeni devir Biraz da yeni son devirden bahse - deceğim: Lausannemuadesi de onu takip eden seneler, kapanmış bir de- ir. Fi mak mecbı Bütün devletler, Türkiyenin impera - torluğun devamından ibaret olmadı - ğini anladıktan başka , yepyeni bir devlet olduğunu kabul ettikleri de - virdir.. Türk devleti, lâalettayin bir devlet gibidir. İstiklâli vardır. Taksi- mi için görüşmeler yoktur. Müstakil milletler ailesine dahildir. Bunun tes- recesine göre muhtelif iğ . Devletleri, dört büyük züm- reye ayırabiliriz: — Sovyetler itti hadı. Başlıbaşına #lemdir. 2 Galipler zümresi, İngiltere, Fransa ve mütte - fikleri, yani galipler zümersi. Sonra gayrimemnun mağlüplar zümresi var dır: Almanya, Avusturya, Macaristan Bulgaristan. Buna İtalyi ol. cü zümre de bitaraflar ve payından memnun olanlar vardır. Türkiye ise, bir defa mağlüp, fakat sonra ge gelmiştir. Yunanistan vâkıa mağlâp N tur amma, makul olarak her şeyi al - mıştır. Gayrimemnun olmak için se - bep pyoktur. Sovyetler ittihadının hu susiyetleri vardır. Diğer zümrelerin hiç birisile emniyet içinde bulunma - mıştır. Bazı defa sarih düşmanlık ol- muştur. Türkiyenin en büyük mari- feti her iki zümre ile iyi geçinmesi ol rauştur. Sovyet Rusya ile ve diğer züm re ile. Hepsi de bize itimat etmişler. dir. Diğer devleti giphe vardır. i i il eden bir vaziyeti de budur. Bi « zim de birAvrupa oluşumuzun kabulü muhtelif tarihlerdedir. Bize Lausanne'dan sonra kat'i İti- mat yoktu, Acaba ne yapacaklar de- iyordu. Bizim inkişafımız görüldük- — iş değişti. Üasanne bize, şimdi veriyoruz, sonra sizden alacağız diye açıkça söyleniyordu. Ihtilâller çıkacak deniyordu. Bir Şeyh Sait çıktı, tepelendi.. İktsaden ezileceksiniz deniyordu. Halbuki her tarafta fabrikalar kaparmken bizde #gtlıyor. Biz ilerileyen bir milleğiz. Yanayabilecek bir milletiz. Bunu her devlet ne vakit anlamışlarıa, bizimle muahede imzalamışlardır. Evvelâ İn- giltere ile $ H. n 1926 da müahe- de imzaladık. nsaya 3 Şubat 1930 muahedesi ile bağalndık. İtalya ile 30 Mayıs 1928 de muahedemiz imza landı. Cemiyeti Akvama girmemi de 18 Temmuz 1933 te olmuştur. S3nra, bizimle anlaşmalar, yaklaşma sr, ittifaklar ba: Hikmet Bey, dünkü dersinin son dersi olduğunu söyliyerek kürsüyü ter ketti ve şiddetle alkışlandı. çavuşun ahbabının (4) numaralı mangası da noel ağacını ele geçir- miş ve bilmem nereden bir çok renkli mumlar da tedarik eylemiş- ti. Binanın cesim © penceresinden noel ağacı rengarnek mumları ve- süsleri ile göze çarpıyor, diğer cü- zütamların haset ve gıptasını cel- bediyordu. Tabii (Smitten) çavu- $un azamet ve gururuna payan yok tu, Bu yortu arifesinde bir kadınlar ise bizimkilerin bir hücum yaparak bizi kurtaracaklarını ümit edip du- ruyorduk. Alman askerlerine mem leketlerinden iri posta (o paketleri dahilinde hediyeler geliyor, onla: da harbin nihayet üç dört ayd. teceğini düşünerek yortuyu mes'ut bir surette geçirmek istiyorlardı. Halbuki garp tarafında, pek yakı- nımızda arasıra boğuk, boğuk gür- liyen toplar harbin saldırmaya mü- heyya bir arslan (o halinde henüz mevcut olduğunu ve hiddetli hid- detli kükrediğini ihtar ediyordu. Bizler kurtulmak ümidinin verdiği cesaret ile, düşmanlar da harbi bir an parlak bir zaferle bitirimek hül- yasile yortuyu teside hazırlanıyor du. Çalıştığım hastahanenin dekto- Belçikanın Almanlar tarafından üşgali sırasında casus olarak bir çok hizmetler ifa etmiş olan hasta ba- kıcı, malmazel (Kuokaert)e Bel- çika Kralının iradesi mucibince ve- rilmiş olan (Viktorya) rişanının beratı suretidir. hı kadının arasında almancayı lâyı- kile vakıf bir ben bulunduğumdan annemden ve hemşerilerimden ay- rılmak istememiştim. Yortu yaklaş. tıkça muharebe cephesinde ateş te hemen hemen kesilmişti. Hastaha- ne hemen hemen boşalmış olduğun dan doktorla merkez kumandanı | bu fırsattan istifade ederek yortu münasebetile bir iki gün izin ko- ru bana hastahanede bir oda tahsis | pardılar ve bu yüzden etmek istemişti. Lâkin annem yal. de müslacel ii olmıyan mütead- tuyu diledikleri geçirecekler- di. Yortunun arifesi bizim muha- fız (Smitten) çavuş © bizleri yani on dört kadını bir | grup halinde mahzende topladı ve şu emri ver- “Merkez kumandanından emir ıracağım. Çünkü on işi bu ağir gibi dar bir delikte bir a- rada yaşamayacak olursanız mu- hakkak hastalık çıkacak; tifoya ya kalanacaksınız. Doktor efendilerin şimdi bir de kıtaat arasına tifo si- rayel ettireceğini ile uğraşma- ya ne vakitleri ne de niyetleri var... Bir müddet durdu sonra sesini yükselterek ilâve etti: — Sekiz kişi burada kalacak. Siz ve siz — orta yaşlı dört kadını göstererk — (Murrer)larin mahze- nine gideceksiniz o mahzen de bu mahzenden farksız bir yerdir. Sonra siz ve siz — Bu sefer be- Bi ve (Veronika)yı gösteriyordu — (Vrie)lerin köşkünde oturacaksı niz, Bu akşamdan itibaren herkes kendi meleeine çekilsin... (Veronika)nin endişeli gözleri lu. Oo Annemde cudiyetile bu emre isyan ettiği: hissediyordum ve çavuşa bir şey- |: Vapurculuk şirketinin (1128) yeni vapuru Vapurculuk şirketinin yeni al - | diğe Tadla vapıanı “Bbagiin Hasar: mıza gelecektir. Vapurculuk şir - keti yeni vapuruna emniyet ma - nasına gelen (Tarı) ismini ver - miştir. VAPURCULUK TURK ANONİM ŞİRKETİ İSTANBUL ACENTALIĞI Liman Han, Telefon: 22925. Trabzon yolu SADIKZADE ,5”;>.. PAZAR günü saat 20 de Galata rhıtımından kalkacak. Gidişte Zon- guldak, İnebolu, Ayacık, Samsun, Ünye, Ordu, Giresun, Tirebolu, Gö- rele, Trabzon ve Rizeye. Dönüşte bunlara ilâveten Of ve Sürmene uğ- Devredilecek ihtira ilânı thsal edilmiş olan 8 Nisan 1930 tarih ve İlİi nusmralı ihtira beratının ihti- va ettiği hukuk bu kere başkasına devir veyahut icara verileceği teklif edilmek- ie olmakla bu bapta fazla malümat © dinmek isteyen zevatın İstanbul'da, Bahcekapu'da Taş Hanında 43-48 mu- maralı idarehaneye müracaat eylemele- ri ilân olunur, (16571) 2711 Maltepe Piyade Atış Mek- tebi ihtiyacı için 30.000 kilo Koyun, 35,000 kilo Sığır et- lerinin 2-6-934 cumartesi gü- nü saat 14 de kapalı zarfla mü- nakasası yapılacaktır. Talip lerin belli saatten evvel teklif mektuplarını Merkez K. Satın alma Komisyonuna vermeleri. (1105) (2149) ... o İstanbul Merkez Kuman- lığma bağlı kıt'a ve müesse- seler ihtiyacı için - 5.250,000 | kilo Odun 9-6-934 cumartesi günü saat 14 de kapalı zarfla satın almacaktır. Şartnamesi her gün Komisyonda görüle- bilir. Taliplerin | belli saatten evvel teklif mektuplarını Mer- kez Kumandanlığı Satınalma Komisyonuna vermeleri. (2348) İLAN ğ Konkordato aktetmek için İstanbul i€“ ra hakimliğinden 8-3-034 tarihinde ak | dığı iki ay mühlet bu kerre 30 gün v- zatılmış olan İstanbulda Bağçekepıda, | Yeni Volto hanında 5 No. da dişçilik ** diş alat ve cdevati' ticeretile müşkil Rafael Farafi efendinin 264-934 tarihin” de vaki olacak iken bir başka gür“ tehir edilmiş olan alacaklılar toplanma" 41 26.5.9834 tarihine müsadif cumartesi günü saat 15 de İstanbulda Basiret ha- Bunda 24 numaralı yazıhanede vuku bu lacağından alacaklarını kaytettirmiş ola” alacaklıların bu itçimaa gelmeleri ilin olunur. Konkordato Komiseri Kemal rekette bulundu. Ben kolunu dürte“ rek bir şey söylememesini ihsas et” tim. Zavallı kadın sesi 0, ni kesti. © miş çavuşa yapılacak mul tasarlı Aceleye lüzum yok” tu çavuş efendinin başvurduğu bi” leyi hemen — anlamıştım: Kendi merkez kumandanı ile baş dokt0" Tun mezuniyetlerinden ve ki bulunmamalarından istifade ed” rek bizim biribirimizden ayrılm*" mız hakkındaki kararnameyi me” şısma mübürletmişti.. Şayet bu ©” re itiraz edip te diğer zabitlere Mi racaat etmiş olsaydık (Smitten) © vuş bir heyulâ gibi onlara tifo he, talığından bahsedecek onlar d# hastalık intişarı korkusu altımda lerini çıkaramıyacaklardı. Çav. göz koymuş olduğu (Veronika beni göndereceği (Vriet)lerin küne gelince bu, köyden bir b3' uzak, ormanlar dahilinde bir bi”* idi. Muhasematm daha başlan$” İ cinda sahipleri tarafından Lr dilmiş ve uzaklığına binaen İŞİ”. | asker bile yerleştirilememişti. BO merkez: kuman danlığınza: mührü taşıdığı halde (kendisi! imza

Bu sayıdan diğer sayfalar: