2 Eylül 1934 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 5

2 Eylül 1934 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Glh ii? Zafer ve Tayyare bayramından intibalar: Yukarda solda İn Sıtkı Şükrü B., Müstahkem mevki Kumandanı Mumtaz Paşa, #nÂrdemsiz zabit netuklarını söy! , aşağıda il resminden iki eee paniyını 7 Yakarıda selda” inhilninler Davyona, İa havuz ve umumi bir görünüş, altta atlı karınca,sağda methal mir postası Ankarada kaza geçirdi , (Milliyet) — e İzmir yenmesi yapmakta olar islasyonuna girerken mü ir geçirmiştir. | İiemecln ön kısmı makastan geçmiş kömürlüğü geçerken mar ire kapanarak kömürlük ve müteakip beş vagon müvazi gi- hatta geçerek yoldan çıkmıştır. 2 in mahareti sayesinde tren derhal © durdurulmuş ve bu koza ziyansızca atlatılmıştır. “abulsporun Ankarada yaptığı maç a e YU İstanbulspor ve Altınordu bir arada (Milliyet) — Is- takımı iki İN ka ti a Mama Almera muhte- pek nezih olarak devam Y NE gelinini. Istanbulpor cak maçın oldukça mühim ve heye. canlı olacağı tahmin edilmekte- dir. Gedizde itfaiye teşkilâtı i GEDİZ, (Milliyet) — Gediz be- lediyssince mübayaa olunan bir a- gücü ile yapıla. | de © ngın motopompu bugün kasa MILLIYET PAZAR 2 EYLÜL 1934 Çorum Tren bekliyor Bu şehirde içte, dışta ve gördüğünüz hepsi yenidir ÇORUM, (Milliyet) — Çorum, köşe, bucağını çevreliyen vilâyet sınırları içinde Gazi ülkü ve sevgi- sinin en canlı ve verimli örnekleri“ ni vakit vakit göstermiş ve yaymış bahtiyarların bahtiyarı bir riyet beldesidir. Şimali Anadolunun bu, varlığı çok ülkesinde, yer yer peydahla- Çorum, gençlerinin gönüllerini tatlı tatlı helecanlandr racak, gururlandıracak kadar kıy- metlerle dopdoludur. Saltanat idaresinin (o bakımsız, eşkiya uğrağı (o Çorumu ile, Gazi Türkiyesinin ülkü, sevgi dolu Çoru- mu arasında fersah fersah, ulaşıl- maz ayrılıklar vardır. Din, mezhep mücadelelerile w- zun uzun boğuşan, tagallüp ve ta- assupla boğaz boğaza gelen Çorum bugünkü şen neşesini o kayıtsız, garazsız Gazi yoluna katılmakla bulabilmiştir, Mazi olmuş bir devrin çeşit çe- şit facialarını birer birer deşmek bu, mahdut sayfaların yeri değildir. Ve ben, bu, kırık, fersiz satırlarda yanık, yıkık Çorumu değil, baş- tan başa ülkü sevgi kaynağı bir bel denin şen şen türkülerini söylemek istiyorum... Insanlar görüyorum yeni... yapı lar görüyorum yeni... Et. ğ lıklı yollar görüyorum yeni... Kafa- lar yeni, gönüller | yeni, enerjiler yeni, hep hep, yeni, Memleket Analarmın tatlı ve &- cak bir çatısı olan Doğuv evi ker yerda eşi bulunmıyan bir cumhu- riyet eseridir. 4 Hasta vatandaşlara kucak ku- cak bir çatısı olan Doğum evi her banesi cumhuriyetin feragat dolu bir varlığıdır. Renk renk, pırıl pırıl yanan e- Çorumda doğum evi lektrikler cumhuriyet Türkiyesin- de nurli . ş Bu, gürül gürül akan sular Kema list devrinde gelebilmiştir. Gazi göcuklarının cıvıl crvrl kaynaştığı Mektepleri cumhuriyet yükseltmiş. ir. Milli kültürümüzü inan ve iman- ln yanan halkevi memleketin en degerli bir eseri Önünden her geç: ayran hay- ran saygıyla duraklatan £ Şehitlik âbidesidir. Vatan için kanlarını se ve seve akıtanlara ne büyük bir sevgi nümunesidir. Ve bütün bunların başda, Çorum çocuklarmı engin bir deniz gibi dalga dalga coşturan Gazi heykeli ne büyük kudret kaynağıdır. Bu, memlekette her şey yenidir. Düne kadar Elkâsibü habibullah ile mütevekkil mütevekkil pinekli- yen esnaf, bugün cumhuriyet ikti. sadıyatına aksamadan ayak uydu. ran bir varlık gösterebilmiştir. Ve bu, memleket evlâtları, yerli malı, i yi, i imanlarını sevgilisidir. Çorumda en zengininden en fakirine kadar herkes yerli yer, yerli giyer, yerli içer. Ttatlı, ılık bakışlı, gözleri kud- retten sürmeli Çorum kızları yeni hayata ayak uydurmaya çalışıyor. Onun tek ve yegâne kusuru henüz çarşafı atmayışıdır. Ve gün gele. cek hakikatleşecek ki, bu, “da bir hikâye olacaktır. Ve bütün bu başarılmış kıymet. ler, değerli varlıklar arasında tek bir istek, tek bir dilek var: Tren! Ey Türk vatanın en 1ssız kucak- larıma kadar uzanıp yapılan demir ağlar, bu, verimi çok diyarda sarıl- dığı, kucakladığı gün, trenin düdük leri uzun uzun Çorum ufuklarında a gün, Çorumlula- rin bahtiyarlıkları kat kat yuceleşmiş olacaktır, tk —— bamıza gelmiş, tecrübeler yapıla. rak belediyece teslim alınmıştır. Edirnede Avcılar bayramı nasıl geçti? Edirnede avcılar kuruluşlarının ikinci yılına verimli bir vazi vette girdiler - Sarayiçinde kır eğlencesi- atış talimleri RE vE ef a Avcılar bir arada, madalyonlarda birinciliği ve ikinciliği alan marangaz Nuri ve polis Nazmi efendiler Edirne Halkevinin spor klübüne bağlı avcılar derneğinin ikinci av mevsimine giriş münasebetile, yap tığı kır eğlencesinin ana hatlarını telefonla bildirmiş ve çok değerli bir surette geçen bu avcılar bayra- mına ait tafsilâtı mektupla yaza- cağımı haber vermiştim . Emniyet müdürü Kerim beyin re isliği altında bulunan dernek, bay- rama ait hazırlıklarını bir bafta evvelden hazırlamış ve eglecek davetlileri karşılamak için, surti mahsusada, tertibat almıştı. Bütün bir memleket avcıların bir sene evvel Varnada temsil etmiş olan atılgan muharririmizin ayni za- manda atıcı bir avcı olup olmadı- ğmı görmk istiyenler avcılar bay- Taiamı dört gözle bekliyorlardı. 23 ağustos perşembe günü ak- şamı gelen posta treni Tekirdağ- dan, Üzünköprüden ve bir çok ka» za ve yollardan gelen avcılarımız- la birlikte halkçı fırkanın halkçı mel da getirdi. Tekirdağ belediye reisi Ekrem, şarap fabri- kası müdürü Hadi, Dramalı Raşit Beylerle diş doktoru Nadir bey gelen kafile arasmda | bulunuyor- lardı. Cuma sabahı saat tam altıda, yeknasak kıyafetlerile, avcılar klü- bünde toplanan avcılar, muntazam bir yürüyüş halinde, Gazi, heykeli önüne giderek ihtiram vaziyeti al- mışlar ve hilâl şeklinde yapılmış dilber çelenklerini her sahada in- kişafımızm âmil ve müessiri olan en büyüğümüzün ayakları önüne okyarak ve müzikaya cumhuriyet marşı çaldırarak Saray içinin Ta. vuk ormanına yürümüşlerdir. Yeşil gölgeli ağaçlar altında ve çuk muntazam servisli bir büfe ö- nünde şenliklerine başlıyan avcılar bir taraftan misafirlerini karşılar- larken diğer taraftan da mümarese lerine girişmişlerdir. Artık davetliler sökün etmiştir: Fırka reisi, fırka âzaları, kuman- dan, jandarma zabitanı, mektep müdürleri, muallimler, muallime- İer, gazeteciler, gazete muhabirleri derken vali Salim Özdmir bey ve Trakya umumi müfettişliği erkânı ve çiftesile birlikte gelen Alpullu şeker ve ispirto fabrikaları mü - dürü Ali Şefik Bey... Bayraklarla süslenen ağaçlar arasından geçerken bir dönüm nok- tasında tarihi bir kahraman gibi atımı mal layarak önünüze çı- kan ve sizi saygile karşılayan bir süvari #ize bayram yerine kadar | refakat ediyor ve tekrar atını mah muzleyarak geriye dönüyor. Reis Kerim Bey, hakiki birer vatan kızı olan iki yavrusile bir - likte servislere bizzat nezaret edi- yorlar, genç ve istidatlı oğlu da engin bir misafirperverlik hissi - le konukları karşılıyor... Dakikalardanberi atılan tabak- ları vurmağa cahdeden ve bir tür- lü vuramayan tanımadığım bir av- cıyı müteakip Ankara mebusu A- ka Gündüz Bey çifteyi eline alı - yor ve ilk atışında, havada uçan tabağı, ikiye bölüyor... Şimdi iki parça halinde yere doğru süzülen tabaklara bakan Halk, gayri ihtiyari: — Atışı da yamanmış ... Diyorlar, Saat bir, Karavana borusunu müteakip takım halinde dizilen avcılar işaret düdüğünü bekler. ken bir ağızdan başlayan cumhu- riyet marşını müteakip üç yaylım ateş... Artık yemek başlıyor: Orman kebabı, Bekir Beyin pi- yasaya hâkim pirincinden yapıl - mış nefis bir pilâv, karpuz, ayran ve buzlü sü... Müsabaka başladı: Ankara mebusu Aka Gündüz, kaymakam Adil, C, H. Fırkası re- isi Akıncı oğlu Ibrahim, belediye reisi Ekrem, A. M. yazı işleri mü- dürü İzzettin, Müftü oğlu Şerif ve yüzbaşı Bahaettin Beylerin hakem- likleri önünde başlayan müsaba - kaya avcılardan Kavalalı Ahmet, bahçıvan Akif, Ismail efendilerle Feyzi ve Ramazan ağalar ve Şa- bap, Raşit, Nuri, Nazmi, Mahmut, Şemsettin, Paşalı Etem, Cemal, Niyazi, Ahmet, Fettah, Recep ve Alpulludan Ibrahim Beyefendi - lerden mürekkep müsabakacılar arasında açılan müsabaka, teker teker olmak üzere , iki cansız ve üç sum'i güvercine atış suretile yapıldı. On sekiz müsabakacı arasında marangoz Nuri, polis Nazmi ve Şark Demiryolları kumpanyasına mensup 70 yaşında bulunan Niya- zi efendiler üçer puvan aldılar. Bu zevat arasında tekrar, suni güvercin üzerine, müsabaka yapıl- dı. Niyazi efendi çıktıktan sonra Nazmi ve Nuri efendiler müsavi kaldılar. Bu zevata tekrar canlı çift güvercinle atış yaptırıldı ve bu suretle Nuri efendi birinciliği, polis Nazmi efendi ikinciliği, Ni- yazi efendi de üçüncülüğü almış bulundular. Birinciye yerli mamulâtımız - dan güzel bir av çantası, ikinciye en iyi cinsten bir fişeklik, üçün- cüye de bir av bıçağı hediye edil. di. Netice itibarile marangoz Nu - ri efendi 934 senesi şampiyonlu- ğunu ihraz etmiş oldu. Bu müsabakadan sonra , ha- zırlanmış olan mavzerle âtış ye- rine geçilirken umumi müfettiş İbrahim Tali Beyefendile başmü » şavirleri Şükrü Beyin geldikleri duyuldu. Bilhassa gençlerimizi atışa teş vik etmek maksadile yapılan bu atışlara hemen bütün davetliler iştirak etti, Büyük bir sevinçle ya- pılan bu atışlara genç mektepli - İerimizin ve bilhassa, başta kız muallim mektebinin bu seneki is- tidatlı ve güzide mezunlarından Rana Süleyman hanım bulundu- ğu halde, genç kızlarımızın işti - rak etmesi bütün bir halkı engin sevinçlerle öğündürdü. Tunca nehrini büsbütün güzel leştiren ormanın sararmağa baş - layan yaprakları arasından güneş son manzaralarını gösteri; e dilber bir grup levhasına bürünür- ken cumhuriyet devrinin yetiştir. diği genç, ülkücü ve (heyecanlı Türk kızı son mermisini, tam bir maşa edenlerin başında Gazi, bay rağını omuzlarında taşıyan özlü bir halk kalabalığı bulunuyor - du. Mehmet BEHÇET Kastamonuda her cihetçe mükemmel Gazi stadının açılış resmi yapıldı Kastamonu stadyomunda KASTAMONU, (Milliyet) — 17.8.934 cuma günü çok zengin bir programla Gazi stadının — açılma resmi yapıldı. Daha öğleden evvel bütün Kastamonu halkı stadyomun iç ve dışını doldurmuş, herkes sa- bırsızlıkla açılışı bekliyordu. Havanın birdenbire bozularak şiddetli yağmur yağmasına rağmen merasime devam edilmiştir. Stad- yomun yapılmasında, tazim ve ter tibinde yorulmadan, usanmadan başlıc: esasları temin etmiş olan Valimiz Fuat Beyefendinin bir hi- tabesile merasim başlamıştır. Kor- delâ kesildikten sonra binlerce halk içeri hücum ederek çocuk bahçesi, futbol sahası, yüzme havuzunun et- rafını doldurmuştu. Halkevi Reisi- nin bir hitabesini müteakip yüzücü- yüzme havuzu len alkışlar arasında havuza atla mıya başlamışlardı. Kırk metre u zunluk rmi metre eninde olan n mevkiin çok lâtif o- nı bir derece daha artırmış ve süslemişti. Çocuk bak» çesinde bulunan tel kayak, tahta kayak, tahtaravalli, dönme salın - cak, sabit salıncak ,atlı karmca gibi oyuncaklar çocuklar: tarafından çok rağbet görüyordu. Beynelmilel kabul edilen şekil- de futbol sahası, tenis ve voleybol sahası, cimnasitik mahalleri, yüz - me havuzu ve çocuk bahçesi gibi asrın icaplarmı bir arada toplıyan ve tabii manazırı ile eşi olmıyan bu stadyomum ileride çok rağbet gö- receği ve şehrin hakiki bir mesire mahalli olacağı şimdiden tebarüz etmektedir

Bu sayıdan diğer sayfalar: