10 Şubat 1935 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6

10 Şubat 1935 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

MILLIYET'in Tefrikası: 18 Nakleden: M.F. Koverlih Fransızca bilmeyordu Jakat nasıl Fransızca mektup yazıyordu? Hülâsa Hırsız namile maruf 0- lan Mârten Dal hususi bir baloda ga- yet garip bir hırsızlık vakasının içine karışmıştır. Çalman şey ev sahibi Ma- dam Koyerlihin yeşil elmasıdır. Bunu Brina isminde bir genç kız aşırmıştır. Maksadı şudur: Çünkü bu yeşil el #naş Cimi Barinjer isminde bir adamın katledildiği gece bunun (üstünde idi. Ve elmasın bir parçası da cinayetin ol- nuştu. Brina bu mü- tevheri tekrar elde ederek o kendisini kurtarmak istiyordu. Halbuki mücev- her tekrar tan esrarengiz bir şe- kilde kaybolmuştur. Bunu acaba ev 5- Fakat neden bu adam böyle bir hırsızlığı yapacak. tır? İşte Dal, şimdi ç dım olmak üzere Koverlihin arkı takip etmiş ve onun da bir gece Barinjer'in katledildiği daire de ayı kilde vurulduğunu görmüştür.) (Fantoma - Gitmek üzere iken gözleri yazı- haneye ilişti. Tuhaf şey! Başını iki yana salladı. Gözlerini kırptı. Bay- gm adamın önünde bir kâğıt, bir de yazı kalemi vardı. Bu köğidin üzerine Koverlih kendi ince ve bi- çimsiz el yazısile bir şeyler karala- mıştı. Mektubun altındaki bir mü- rekkep damlası, Koverlih'in yazı yazarken birdenbire yuvarlandığı- nı gösteriyordu. Fantoma - Hırsız derin derin içini çekti. Elini kafası- | na götürdü. Acaba beyni yerinde mi idi? Acaba yeşil elmas onu çı'- dırtmış mi idi? Hayır. Muhakeme- si işliyordu. Yazı kalemi gözünün önünde idi. Siyah, ince uzun bir kalem.. Kâğtt, elini uzattığı zar& ortadan kaybolmadı. Bu hakiki bir kâğtttı. Cimi'nin katli ile bu cinayet a- rasında tam bir müşabehet vardı. Yazıhaneye doğru iğildi ve mektu- ba baktı, Fakat bakar bakmaz göz- leri faltaşı gibi açıldı. Her iki ci nayetin bütün teferrüatı da biribi- rinin aynı â “Benim sevgili Mimi'ciğim!,, Koyerlih'in mektubu ia böyle başlıyor ve böyle devam ediyor - az “Mektubunun yazılış tarzı beni son derece müteessir etti. w zun bir cevap yazmak isterdim. Fa Harfler Fantomo - Hırsızın eörü önünde biribirine girmişti. Koltuk. ta oturan adama bir baktı. Sonra omuzlarını silkerek tekrar, fransız» | ca yazılmış mektuba döndü. Kendi kendisine mümkün olduğu kadar tercüme ederek okudu: “Benim sevgili Mimi'ciğim, “Mektubunun yazılış tarzı beni son derece müteessir etti. Sana u- zun bir cevap yazmak isterdim. Fakat dimağın semalardaki bir ev ve yeşil kapıdan dolayı son dere- ce karışık... Eğer hiç olmazsa sa- na söyliyebilseydim ki. . . Mektup burada bir mürekkep damlasile bitiyordu. Mutaarrızın kurşunu bu garip mektuba nihayet vermişti. —— Fantöma - Hırsız kâğıdı bıraktı. | Bu acayip sahne & başına dönme vermişti. Hele Barenjer'in öldü - rüldüğü zamanki bütün hadiseler aynen tekerrür etmişti. Hele mek- tubun da ayni olması o hakikaten dehşeti, Barenjer de “Benim sev- gili Mimi'ciğim,, diye mektup yaz- dığı zaman bir kurşun elini durdur- muştu. O da tamamile ayni keli - meleri kullanmıştı. Fantoma - Hır siz büme gezetelerde okuduğumu hatırlıyordu. Yalnız bu mektupta bir kaç kelime fazla vardı. Yalnız arada bir fark göze çarpıyordu: Barenjer derhal © öldürülmüştü. Halbuki Koverlih hafif bir yara ile işin içinden sıyrılacağa benziyor - du. Dal kendi kendine söylendi: Mimi? semalarda bir ev? yeşil bir kapı? Bu ne demekti? ne başı ne kuyruğu vardı! Mimi kimdi? Polis böyle bir ka- dınm mevcut olmadığını söylüyor- du. Gerek Barenjer'in gerek Ko - verlih'in muhayyel © bir kimseye mektup yazarken vurulmuş olma - ları hakikaten çok gari ari gin daha garibi mektupları da tamamen biribirisine benziyordu. Fakat en harikulâde olan şey şu i- di; her ikisi de hiç bilmedikleri - bir dille mektup yazmışlardı... | odanın her bir tarafını ayrı ayrı a- İ radı. Hayır, odanın içinde Kover- lih'in bunu bakıp ta kopye edebi- leceği hiç bir kitap, hiç bir kâğıt parçası yoktu. Uzaklaşırken: — Zahir dedi, periler, hakika böyle şey olmazdı. vaziyet te içinden çıkılır gibi de - gildi. Şaşkın bir vaziyette kapıya doğ ru ilerledi, Merdivenleri indi. Aşa- gıda düştüğü yerde gözlüğünü sa- pa sağlam bir şekilde buldu. Aldı, taktı ve bir doktor aramağa gitti, Onuncu kısım Yeşil kapı Ertesi sabah saat ondu. Fanto- ma - Hırsız az fakat derin bir uy- ku uyumuştu. Karnını du. Tuvaletini ikmal etti, Ve Vest- End civarındaki yeni yapılan evle- ve doğru ilerlemeğe başladı. Bu ev ler yayet muhteşem, yüksek evler- di. Buralarda yalnız kibar ve zen gin kimseler oturuyordu. Bu evle- rin birinde en yüksek katta Ralf Kondon mükellef bir apartman iş- gal ediyordu. — Bitmedi — Hava andlaşması (Başı 1 inci sahifede) , re, Almanyanın sabık müttefiklerini de sskeri ahkâmın tadilini istiyecekleri an-, maktadır. İngiliz mahafili, böyle mevsimsiz bir | meseleyi düşünmek bile istememekte ve herşeyden önce, Fransız-Ingiilz beyanna. mesinin çerçivesi dahilinde, Almanyanm silâhlanması meselesinin halli geyTktiğini söylemektedirler, İtalyanın teklifi ile Ingiltere için, çoğrafya vaziyetinden dolayı, bir- birinin topraklarını korumak mecburiye- ti olmaması için bir protokol koydurmak tor. Bu teklifin Londra'da eyi karşılana- cağı zannediliyor., Bu hususta İtalya Ve İngiltere arasın > yeniden müzakereler olması muhte- PARIS, S.A.A. — Romadan Havas a- jJansına bildi italya hükümeti, Fransız-İngiliz anlaş- malarına açıli surette taraftardır. Ancak hava andlaşmasına dair Italya hüküme- tine henüz hiç bir muahede taslağı tev- di olunmamışlır. Fransa-Almanya - İn- giltere - Belçika ve Fransa - Almanya - Ma.ya aralarında iki türlü euahede akdi fikrinin, İngilterenin Italyaya askeri bir müzaharet vadedecek kadar geniş ya! girişmesirii görmek i ileri sekli Italya, beş devlet rasında müşterek bi riek andlaşmayı tercih ediyor ise, bu andalşmayı İngiliz efkârı umumiyesine kabul ettirebilmek için, Ingiliz-ltalyan yardım şartlarını tesbit edecek munzam | bir protokolun tanzimi imkânmı da der- piş eylemektedir. Italyanın Londra sefareti bu şerait da- hilinde dostanı mükâlemelerine devam ct. mektedir. Alman gazeteleri ne diyor? BERLİN, AA Alman vie 2 anlaşmasında | ana telerinin göstermeğe başla mış olduğu sabırsızlığı heyetle kaydet- mektedir. ei Korrespond. ns Politik gazetesi bu sa-. suz bir acelecilikten geldiği ümidini iz. har etmektedir. Fransanın Berlin sefiri BERLİN, 8. A.A. ri Fransanm Berlin sefirinin hafta s0- nunda Paris'e giderek siyasi vaziyet hak kında izahat vereceğine dair | bir Paris ea ai olmadığı till Berlinin bombardımanı ROMA, S.A.A. — Havas muhabirin- den : Essen'de çıkan ve mazi fırkasmın resmi gazetesi olüp hava nezareti ile ya- kandan alikası m “Nasyonal Çar. ng, “Gazeta lo, mı dağ larını aşarak Berlin'i damn ede cek kudrete olan İtalyan hava kuvvetle inin tecavüzi kıymeti hakındaki makale. — Mülyan gazetelerinin e Büğin neş. riyatı, sarahaten Alman aleyhte; bir Teti ruhiyeye tercüman olmakta ır. Av- rupayı teskine matuf büyük bir anlaş maya hazırlanıldığı bir sırada böyle söz- ler çok ağır mahiyettedir. Almanya, Fransız ve Ingiliz. elçilerinin tevdi et tikleri tebliğe henüz cevab vermenfiş- Ür ve a'ökadar devletlerin. | tehlikenin münhasıran Alman “a tarafından, geldiği. ek söylemek istiyen İtaiyan | iddiaları | sinden bahisle, diyor ki £ ye ri temenni; . PARİS, 4 . — Havar ajansından: ice doyur- | İ kadar uzak olursa olsun İ Osmanlı padişahı halifedir, bir gün kav. i bektai nazarlarını bildirmele- şayandır. İ MILLİYET PAZAR |) ŞUBAT 1935 Impara'orluk son çürık yılarını nesli geçirdi (Böş: Vanci de) manlı imparatorluğu Arabisian sahille- ri dahul olduğu hade büyüktür ve zen- vardır. m wünakale yollarından bir kaç tanesine fiten ve hukukan hâlen di, Istanbul boğazları gibi. Ona filen Kâkimdi. Cenubi Kusyanm , Kafkasya. nın ve Orta Asyanın yoları buradan geçer. Hukukan hâkim olduğu Süveyş ha nalıydı. Bura nüfusunun takriben yarısı Türktü, Tarihi ile dünyanm &n kabi - liyetli milleti olan Türklerdi. Padişah ta Müslümanların başıydı. Yalnız ismen başıydı. Bu luk kuvvetlidir, zengindir, bakı yardır. iş tamamen baş idi. birlenbire batıvermesidir. Esasen zanflarından biri şeriate bağ- hı kalmasıdır. Buna bağlı kalmak de mex bütün nizamlarını ve saveyi bü kadar sene evveline b: Şeriatt Bunları v buriyeti, Kapitülâsyonları da atanı kü kuvvetsizdi. Bu kuvvecsizliğn ve bebi de şeriate bağhlık idi. Kapıtülüsyonlar ikiye ayrılır 1 — Adli kapitülâsyonlar. 2 — iktisadi kapitülâsyonlar, Adli kapitülâsyonların tesari Avabis- tanda, Arnavutlukta ve dığst ketlerde ihtilâl çıkarmak bi memurlara bir şey y Bundan başka ecnebikerden Vergi Bır çok vergileri Türkler alınmazdı. verirdi. Gümrüklere hakim değildi. Bu yüz- den sanayini deği, ziraaunı; de ördür- müştü. istembuldaki elemek bile iKomau: ya, kusya unu ile yapılırdı. ir de Osmani padişehinm Müs- lü: halifesi olması meselesi vardır. Zannedilirdi ki bu bir kuvvettir. rla- lifenin 25 milyon tebası varsa 300 m. yon kadar da kendisini dinliyen Ulas - ta adamları vardı. Hakıhat © böyle imparatorluğu haricindeki esirdiler. Onlarda kıymet, kendilerini esaretten kurtarırlardı. lardan medet ummak daydasızdı. kim umumi harpte bize karşı harbeden Müslümanlar vardı, Bu Müslüman te- ban Osmanlı imparatorluğuna “yardım edecek halde değildi. Müstemleke sahibi devletler de ne madem ki vetlenir3e, bizi de müşkül vaziyette bı- rükir diye haysiyetini, şerefini kırma » ğa çalışırlar ve daima küçültmeğe uğ - raşırlardı. Halifelikten kâr değil, zarar görülü- yordu. Fena bir tesadüf bütün Avru - i kalçuş memleketlerin ça - ——— —— Tiz tekliflerine cevabını vermeden binbir münakaşa çıkarmağa uğrıj ıciğlm, Ber. lin'in noktayı nazarını öğrenmek; için on- beş gün kadar beklemek lizem geleceği: ni yazmalıta devam ediyorlar. Gazeteler, Sir Con Simeşi ile B. Flan- din'in ticaret odası tarafından verilen ziyaletten sonra bir görüşme yaptıkları» nı zannetmektedirlör. Bu münasebetle “Ovr,, gazetesi diyor ki * — Haber aldığımıza göre, Sir Con Si- mon, B. Flandin'e hakikette, (İngiltere dış işleri en kabu- lünü beklemediğini söylemiş ve âksi olur. sa bakanlığın hayret edeceğini ilâve et- miştir. İngiltere dış işleri bakanlığına göre Almanya, Fransızlarla İngilizler arasında bir nifak sokmak ümüdi ile bu çühlet is- temiştir. İki nazırın usul üzerinde de konuş- taklarını zannediyoruz. B. B. Flandin'in Sir söyleniyor, Fransa, hariciye nezarctleri arasında noktayı nazar - teatisini ve Ce- mevrede silâhları bırakma konferansının toplanmasını istemiyor. Almanyaya veri- lecek mühlet münaeebetile Ingiitere dış işleri bakanlığı şark andlaşmasını hemen imzalamak niyetinde değildir. Sir Con Simon, B. Flandin şark andlaşmasının tahaldeukuna her zamandan pr bağlı bulmuştur. Sir Simonun Londra beyana- ından beri İngilterenin andlaşma hak- Kindaki bilalerinin smesad bir şekilde de- Hişmiş olduğunu söylemiş olması mub- temeldir. Almanyanm red cevabı verme m e m , katişsurette görüşmek is- tememekle De hareket e- deceklerini Simon © zaman Fransa ile İngilterenin bir hava andlaşması yapmaları lâzım olacağı ka mersi Sir Con Saymen döndü LONDRA SAA ey açiliş yaşı fee göre, bugün öğleden sonra tayyare ile Paristen dönen Sir Con Simon, orada biç bir siyasi gö- rüşmede Sir Simon, B. Flandin ile görüşmedi- ği gibi, enflüenzadan hasta yatan B. La- val le de bittahi görüşememiştir. ,. Sovyetler ne diyor? MOSKOVA, 9 (A. A.) — Havas a- jana: bildiriyor: ova gazetesi, Londra arlaş- maları hakkında yazdığı makalede 86- lâhiyettar mahafilin mütalealarnı hu- lâsa etmektedir. Bu yazete, Simon - Laval anlaşma- #rorn Almanyanm düşüncelerini daha açık görmek imkânmı vereceğini yaz- paktadır. Makalenin hasıl ettiği inti- ki Avrupaya çevirmek arzusu kr sından karanlık görmekte ise de Sov- yet syasası Londrada vazedilen esas- lardan istifade etmek e Fransızlar mem, PARIS, 9. A.A, — İulyanni hava mü kabul etmiş du. Çün | Bu çok müvesvis bir adamdı. Bir Moni. wmyıye talebesi Tan gazetesi okusa suwurdü. Hanınmış — ailelerin ticarete girmelerine kızardı. Bu Os. manlı imparatorluğunun geriye kalma- sina sesesiyet verdi. Abdülhamidin ilk zamanlarında bir sene kadar harp oldu. o Önden sonra büy osmadı. Zira Ruslar 30 sene ka- dâr bir zaman içinde çok (ilerlediler. Buna da sebep padişahın fena olması i- di. Dana fena adam kilise idi, fenalık daha az olurdu. Şark meselesi Bir mesele daha vardı, Avrupalılar şarka ne gözle bokar- lardı? Bunlar şark diyince © Asya ve Afrika wnilletleçini kastederler. O vakit hadise şudur: Her sene bir şark milleti esir olur. Adedi çoğalır. İstekiâlini kaybetmiye ler de her yıl esaret yolunda bir kaç a- dım atarlardı. Büyük harbin arifesinde bir tek Os- yanlı imparatorluğu O kalmıştı. Yani toprağinda filen ecnebi sskeri yoktu, Mısır silvaki Osmanlı imparatorluğuna bağlı idi, Amma hakıkatte öyle değil- di. Bir de Habeşistan vardı, Burası bi- ristiyan, şu, bu ıtalyanları mağlöp et- miş... Buranm kendi üskesi haricinde eşi dostu yoktu. Yani Habeşistandan kor- kulmazdı. Hasowki Osmanlı imparatorları Müs lüman oduğu işin diğer memleketlere fena örnek oldular. Bu istisnanm kalkması lâzemdı. Av- rupa memleketleri şark memleketlerini paylaştıkları vakit bir şeye diet eder- erdi. Paylaşmanın âdilâne olması.. Yanı pu payların herkesin gücü ile mülenasip olması, o İngilizler Misir birdenbire alırlarsa diğeri hemen yay- ya başlardı: — Aman efendim, ne haksızlık. A- ingilizseran Misırı, İtalyanın Trab- lusgarbi, Fransanın Fas , almaları bir sürü anlaşma neticesidir. Bu canada da Ruslara boğazların açılması vadedil - müşti, Almanya da iktisadi ve siyasi saha- dn Oömanlı imparatorluğunu İstismar ederdi. Devletlerin siyasaları Büyük devletlerin umumi düşünce lerinden sonra hususi düşünceleri tet- kik edelim. Osman. fenalık Rusya: Son bir buçuk asır içinde lı imparatorluğuna en ziyade eden Rusyadır. Bu malümdu. Büyük Petronuri va- siyeti ile Ruslar açık denize çıkmak is- tiyorlardı. Bu ya Karadenizden veya Ballık de- Dizinden olacaktı. Ancak © Rusyanın cenubu şimalinden daha zengindir. İk » tisaden cenup tarafından çikması daha Bundan başka Baltık sahil - onar. Karadenizde bu yoktur. Boğazlar yolunu kapayan © ölmeğe maliküm olan bir imparatorkultu. Baltır ğı kaplayan İsveç, Norveç, Danimarka, Almanya, İngiltere karışabilirdi. Rusyanın cenup tarafından çalışma- s1 tibü idi, Çarlar ba sıyasayı gütmüş- Aşağıya çıkmak için boğazları gül- mek ia.yadır. Çarlar Osmanlı impara- torluğunun kuvva,enmesini isterl Böyle bir vesile onu sindirmek heşmur ermeni © patırtılarında da şark vilâyetlerine şimenditer yaptırmak için bir çok kayıtlar koymuşlardı. Eğer buraya şimendifer yapılırsa bunu Rus- ya yapması lâzimde Bunu ecnebiler yaptığı için Osman- klâr. Rusyaya vermezler, kendileri de yapamazlar, şimendifer de yapılmazdı. N ingilteremin korktuğu iki şey var- hz 1 — Rusyanın boğazlara gelmesi. 2 — Daha cenupların Rus tehdidi altında kalması. Bu vaziyette Otrnanlı İmparatoru - ğunu Ruslara karşı tutmağa mecbur - dular, Osmanlı padişahlarının — halife olmaları Osmanlı imparatorların: zayıf düşürüyordu. Fransa: Rusyanın Akdenize çılımasından ker. İmyaratorluğuna da elden kaçırmıyalım diye Rusların iste- diklerine razı oluyorlardı. Ruslardaki sıyasal adamlar Alman- ya ile anlaşmaya, yani garbi Almanya- ya bırakıp şarkı kendileri almak ister- Bunu bilen Fransızlar Ruslara dai- ma peki derlerdi. Rusların boğazları almasına da göz yummağa başlamışlar» dı. Bundan Almanya da çok istifade et- Avusturya: Bir amacı Selâniğe inmekti, Ve E- ge denizinde bir limana sahip (olmak gayesi vardı. o Bu imparatorlukta iki ras millet vardı: Almanlar, Macar- Bunlar imparatorluk içinde mi yette idiler. Yani umum nüfusun üçte ei ile yarısı idi. Mütebaki halk Sl rı, Slâvlar ulusal duygularla duygulan- mışlardı. Onlarda istiklâl dileği vardı. yare millet ve memleket te Sırp- Avusturya Osmanlı imparatorl ğunün zaafından Sırbistan fozla ist 'de edecek diye korkarlardı. Bu beş devletten sonra Italya geli- yor, Daha zayıftı. Onun sözü e kadar talya mintakaas bususü' dilekleri idi. Bundan başka büyük devletler bir gök imtiyaz peşinde koşarlar, hususi mener takıp ederler ve kendilerine mın- takalar ayırırlardı. Suriyede Fransızlardan başkasına, Irakta İngilizlerden başkasına bir im- tiyaz verilirse bu memleketler bunları siyasal bir içinde T harbi oldu. Bu harpteki yenilme bir yenilme de- ğildir. Bu utanacak bir haldir. Bir ulus çarpışır, mağlüp olur. Fa- kat Balkan © harbinde biç mukavemet siz Karklareli kalesi düşmüş, panik ha- linde ordu © © kaçmışlı. Komanovadan sonra Usküp | birakip kaçılmıştı. Bundan sonra herkeste bir şey ha oldu. Osmanlı imparatorluğu çü- göz dikerdi. Bunlar sl kün eski cesareti, eski . Hiç kimse uluşu, ulusu anlamıyorlardı. Yani devlet çürümüştür, fakat mil. let sağlam duruyor diye kimse düşün memiş Ba kan harbinde yenilmemizin sebe- bi Abdülhamidin her şeyi o kurutucu devridir. 30 seneden Fazla bu memlekette Ab- dülhamit her şeyi kurutmuştur. İktidar mevkiine geçenlerin hepsi de bilgisiz - lık, acerilik göstermişti Meşrutiyetten sonra orduda bir vü- cut bir kütle olarak memleketin müda- faası ile meşgul olacağına birbirlerile uğraşmışlar, ittihatçı, itilâfçı diye bir- birleri ile çarpışmışlardır. Baikandan sonra Osmanlı siyasası Balkandan sonra Osmanlı De sığasa tutuyordu: 1 — Bütün ecnebi devletlerle bil- hassa 6 büyük devletle pürüzlü mesele- leri halletmek, 2 — Münferit kalmizmak, müttefik aramak, 3 — Kapitülâsyon belâsından kur- tulmak, 4 — Kuvw Bu maksatla Osmanlı imparatorlu ğu her devletle müzakereye girişmiş! Evvelâ Almanyayı alal Almanya ile Osmanlı imparator - luğunun aradığı şey | tifaktı, Alman itüfakının tercihinde © bir çok sebepler vardı. Almanyanın Osmanlı imparator. luğunda bazı yerlerde gözü olmadığı anlaşılmasıdır. Yani Rusyanın şarkı, Fransanm Su- riyeyi, İngilterenin . Irak: istediği gibi Almanya müstemleke istemiyordu. Mareşal Fon Biriştayn ismindeki Alman elçisi de çok idareli idi. Ordu- da bir çok Alman zabitler vardı. Enver paşı da Almanları seviyor- du. Balkan harbinden sonra Istanbula kuvvetli bir Alman askeri heyeti gel- di. Bu fikir ilk Mahmut Şevket paşa zaman'nda kararlaştırılmış, nihayet Enver paşa zamanında işe başlanmış- tr. Bu Almanlar farkı faal kumanda veriyorlardı. Yuni bir Alman cenerali Osmanlı ordusuna kumanda © edecek mune kolordosu, nümüne al ne inburu olacaktı. Yani kumanda verilmişti. faydası olmuştur. Balkan harbini utanılacak surette kaybeden ordu büyük harpte yenildi, yenildi ama şerefi ile yenildi. Ancak büyük harbe de bu yüzden miştik. Osmanlı imparatorluj girmeli mi idi, girmemeli mi devleti leşmek. Bunun çok kat imparatorluk harbe girmiş değildir. Hükümet adamları birbirlerinden gizli oyun oynayarak, onu harbe sev- kederek harbe girişilmiştir. Bu tabii bir hükümet için kabahattir. Milleti tarafmdan mesuliyeti mucip bir ha - reketi Liman Konsenders paşanın gelip te Istanbulda kolordu kumandanı olma- sı Rusya, İngiltere, Fransayı kuşku - landırdı. Bunda âmil Rusya oldu. Diğer devletler Rusyanm peşinden Ruslar Osmanlıların bü- yümesini istemediğinden derhal kıya- met kopardılar ve: 1 — Idarei örfiye ilân edilse kim bakacaktır? 2 — Istanbulda başında Alman o- slan kolordu. 3 — Bu takdirde bizim sefirleri - mz böyle yerde kalamaz. Burdan sonra Osmanlı imparator- luğu her sene âdi hesaplarını borç ile .kapatırdı, Devlet borçları için istikraz yapar. dı. Daha zengin, üyüktü ama, Maaşların bir kısmını e o sayede ö- Nafıa işi de yapmazdı. Balkan har» bi cınasından sonra yeniden borç et- mek lâzemdi. Losan muahedesi yaprlsken dü - yunu umumiye cetvelleri gi Abdülhamit, dine Ab Abdülâ- siz devirlerinde yapılan istikrazların ye stik â mii 1 inci sayfada) ğı hatırlatılmaktadır. Avusturya hiçbir vakit, W gi bir yabancı devletin reyiâm teklif ve hatta ta mesini kabul etmiyecektir Başvekil Şuşnig esasen © tirki: — Avusturya, ne zama, isterse, ve ne zaman hü ti geldiğine kani olursa 9 rTeyiâma müracaat edecekti. sa, yabancı bir devletin b taki arzusuna tabi gi Diğer taraftan, Alman fından verilecek bu Yoldaki vabın Londra, . Paris ve çok fena tesirler hasıl ed hakkaktır. >” TEPEBAŞI Kendal Bettdiyeri gi ŞE Timi afrosu riya | L A NAZIM İ ayyen şerait dabilinde dı İ Hükümet o havalide bir 1 mak istiyorsa, yapıyorsa di saya verecekti. nız Hicaz şimendiferi na idi. Çünkü İslâm tai man olmıyanların Mekkeye neye girmesine müsaade Bu şimendifer hükümette fakat tarifesi Fransızlar W yapılacaktı. Bu havalinin iktisadi h saya verilmiş oluyordu. Bundiğ ka Samsun - Sıvas gimendifer “5 21 Fransızlara veriliyordu. Fi rın Osmanlı imparatorluğund de: mektep, manastır, varsa binaları, bunlara ait giden muf, Buna > Fransızlar ediyorlardı. Bu esi le keri malzeme Fransadan alınsfi Fransızlar kapitülüsyonlar” a ması istemiyorlar, gümrükle” 10 dan 14 e çikarıyorlnrdr. İngilizlere verilen hal Ingiltere ile Hakkı paşa k98Ü ta. j Basra körfezindeki arap S4 İngiltere himayesinde idi, bi bul edecekti. e! Adende İngilizler kimi yi yerlarsa, biz de tanıyacaktık. “4 Bağdat şimendiferin; Ingilizlef$i cektik, Dicle - Fıratta seyrü suldaki petroller İngilizlere" Aydın şimendiferleri Ingil Buna istedikleri gibi tek şekilde verdi yet Osmanlı imparatorluğu temini düzeltirse biz adliyi haklardan vazgeçeriz). ların elinde olduğu için, do ler ve jandarma Fran linde idi. Oman: knparatd raya mukabil Arap memlekefii bini Fransızlara, şarkımı ç vermişti. çi Anadoluya da parmak atli başlanmıştır. 4 Aydın İngilizlere, Samsun” Osmanlı küme orada VE met göstermişti. İtalyanlar garp harbinden sonra ile evvelce aldıkları 12 ad 'akat şimdi ahten, rı icap ettiği halde bir imti dolayı iz elimle Fi nistan dedikleri şark © vilâ3 muvaffakıyetler kazandı. O vakil Rüslarm istedi wilâyetler'ni bir kül olarak Osmanlı imparatorluğunda Avrupalı umumi müfettiş bir adamı serbest bırakma azil ve nasbi. Askerlerden mek, jandarmadan ( istifad€ çek hakları istihsal etmeğe, ve kısmen de muvaffak Bu meselede Alman ii Osmanli imparatorluğuna mater. Fakat esas olduğu içi Iucağına yüzde 85 i Bu parçalanmalar ni man meselesine kalmıştır. faiz ve itfa akçeleri bir tarafa topla- nırsa, Meşrutiyet | 1908 den büyük harp başlangıcı 1914 e kadar - larm faiz ve itfa akçeleri birinciden fazladır. Bu, hayret edilecek bir şeydir. Bunlar ordu için alınan levazım - dan ve diğer şeylerden ileri geliyordu. Bu da işin sakatlığını — gösteriyordu. Balkan harbinden sonra k tabii bir şey addediliyordu. Almanlar borç vermiyorlardı. "Fransaya müra- eaat edin,, diyorlardı. Fransaya verilen haklar Fransaya gelelim: Fransa ile müzakerata o vakit Ca- vit bey memur edilmişti. Uzun uzadı- ya müzakerelerden sonra şuna vasıl ol- UR yede, Fitimtinde, gerbi Arahiz. tanda ne kadar gimendiler, yel, liman Togilizlere verilen bilinde Osmanlı imp verilecek müfettiş bir tu, Buraya Ingiliz tayin larla İngilizleri çarpıştı lardı. ii Fakat e oraya

Bu sayıdan diğer sayfalar: