1 Aralık 1930 Tarihli Serbes Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

1 Aralık 1930 tarihli Serbes Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Madiyatperest olan zamanımızın derin surette yegâne adamları samimi fen arayıcılarıdır Feleki din Kâinat hakkındaki nazariye- ler ile insanların asırlardanberi birike gelmiş olan bilgilerini alt üst eden meşhur alim Albert Finstein in bir Amerikan mec- muasına “din vefenn ,, serlavhası altında yazmış olduğu makaleyi naklediyoruz: nların yaptıkları veya dü- şündükleri her şey, duydukları ih- tiyaçların tatminine veya ıstırap- tan tevakkiye taallük eder. Ruhi ve fikri hareketleri ve bunların takip ettikleri inkişaf yolunun an- laşıla bilmesi için bu noktanın hatırda tutulması lâzımdır. Çün- ki, insanın sarfettiği bütün gay- retler de yaptığı bütün istihsal işlerinde» bunlar bize ne kadar) ti: asil şeyler olarak görünürse gö- rünsün- amil olan kuvvetler his ve arzudan başka bir şey değildir. O halde en gehiş manasile, insanları din düşüncesine ve ima- na sevketmiş olan hisler ve ihti- yaçlar nelerdir? Bir an düşünmek din düşüncesinin ve bilgisinin be- şiğinde en muhtelif tehassüslerin bulunduğunu gösterir. İptidai kavimlerde din fikirle- rini uyandıran her şeyden evvel korkudur. Açlık korkusu, vahşi hayvan korkusu, hastalık ve ölüm korkusu, Hayatın bu seviyesinde sebeplerin tahlili anlaşılması ma- hdut olduğu cihetle insanın ruhu korktuğu vakaların hudusu onün arzu ve hareketine bağlı olan aşa» ğı yukarı kendine benzer bir vu- cut yaratır. İnsanlar, kabilenin ananelerine göre bu vücudu teskin veya memnun edeceği farzolunan bir takım hareketlerle ve kurba- nlarla, onun inayetini kazanmıya galşır.Ben buna korku dini derim. Dia 'nkişalını ibir mem- bal içtimai hislerde bulunmakta» dır. Anneler ve babalar da, bü- yük insan camialarının başbuğla- n gibi: yuhti-ve fanidirler. İ sın rehberliğe, sevmeye ve sevil meğe olan şiddetli arzusu içtimai ve ahlâki bir allah konsepsioni için küvvetli bir saik teşkil eder, Bu koruyan, takdir eden, mükâ- fatlandıran ve cezalandıran âlla- htır. Bü ihsanlârı seven” ve nesli beşerin idamesini temin eden, hayatı seven alla htır.Betbahtları tatmin edilmemiş arzu çekenleri teselli eder,ölülerin ruhlarını ko- rur, Bu içtimai ve ahlâki allah fikirdir, Yahudi kavminin mukaddes kitaplarında korku dininin ahlâk dinine inkilabını takip etmek ko- laydır, incilde bu inkişaf daha ileri gitmişir, Bütün medeni ka- lerin, bilhassa şarkın dinleri hep allah dinleridir. Bir kavmin hayatında mühim bir terakki adi- mı korku dininin ahlâk dinine in- kılabıdır. Fakat bütün iptidai din- lerinin tamamile korku dini ve| medeni kavimlerin dinlerinin hep-| sini ahlâk dini addetmek doğru olamaz. İçtimai hayatını yüksek tabakalarında ahlak esasi hakim bulunursada umumiyetle ikisi ka- "ışıktır. Bütün din şekillerinde allah fikrinin insana benzerliği müşterektir. Ancak fevkalâde şahıslar veya) pek asil camialar bu seviyenin *sasından yükseğe çıkabilirler;bu, saf şekilde pek nadir bulunursa | a, üçüncü bir din seviyesi teşkil Şer. Ben buna Feleki din derim ilfiil inanmıyanlara bunu anla" Einstein'in yeni dini | dindar olan insana benzemez; fert, insan ar- zularının ve emellerinin boşluğu- nun, tabiatta ve fikir âleminde ayan olan asalet ve hayret veri- rici nizamı duyar. Ferdin haya- tanın bir esaret olduğunu hisseder Ve kâinatın mecmuunu tam bir manayı baiz bir vahdet olarak anlamağa çalışır. Bu feleki din telakkisinin emarelerine eski za- manlarda “da tesadüf olunur. Me- selâ peygamber Davudun meza- mirinde; Feleki esas Budhism de çok daha kuvvetlidir. Bilhas- sa Schapenhaver'nin © nefis eserlerinin bize gösterdiği veç- yanın şimdiye kadar ye- i bütün din dâhileri “bu ile diğerle- len ayrılır, bu telakki allaha kati bir şekil vermez. Onu in- san biçiminde çizmez. Binaen- aleyh hiç bir kilise (mezhep) din bilgisi üzerine iptina etsin. Dolayı le bu en yüksek din te- ile mülhem kimseleri he- retik ler arasında buluruz; bun- lar zamanlarının adamları tara- fından bazan dinziz, bazan da evliya olarak tanınmıştırlar. Bu zaviyeden bakılacak olursa De- mocrite, François” d'Assise ve Spinoza birbirlerine çok yakın- dırlar, Muayyen “bir Allah konsep sion anane'veya “bir din“ilmine yol açmadıkça bu feleki din bil- insandan İnsana nasil naklo- lunabilir? Bana kalırsa san'atın ve fennin en mühim vazifesi o istidadı gösterenlerde bu duy- guyu uyandırmak ve yaşatmak- tir, Bu suretle fennin dinle olan alâkasının mütat tefsirlerden çok| farklı bir tefsirine varmış oluyo- ruz. Tarihin tetkiki insana dinle fennin uzaklaştırılamaz “iki düş- man'olduğu zannıni verir. Bunun sebebini: anlamak ko- laydır. Vaki olan her şeyde se- bep ve netice kanununun hâkim olduğuna bütün kalbile inanan bir insan için: dünyadaki hâdi- selerin teselsülü arasına giren bir vücut fikrine yer imkânı yoktur. Ne korku dini, ne; ahlâk Cemiyet dini bu adam üzerinde hâkim olamaz. Mükâfatlandıran ve cezalandıran bir Allahı Oo aklına getiremez, çünkü insan her şeyi içinden ve ya dışarıdan gelen bir ihtiyaç altında yapar, ve hareketlerinden dolayı Alla- ha karşı ancak cansız bir cis- min gayri iradi hareketleri olabileceği kadar mes'uldür. Bundan dolayı Fen, Ahlâkı tedenni ettirmekle itham edil- miştir. Fakat haksız yere insa- nın ahlâki hareketi mütekabil sevgi, tahsil ve terbiye, ve içti- mai rabıtalar üzerine daha iyi iptina eder; ve dinin desteğine ihtiyaç hissetmez. Eğer ancak öldüğü zaman göreceği ceza korkusile veya mükâfat ümidile vermenin doğru harekette bulundurula- bilse, insanın hali pek elim olurdu... Binaenaleyh kiliselerin daima fen aleyhinde bulunmuş ve fen taraftarlarına tılsım yapmış ol- maları tabii görülmek icap eder Diğer taraftan, feleki din fen taharriyatını ileri iten en kuv- vetli en asil saiktir. Teklif varakala- rı tevzi edildi İzmir meb'usu Vasıf beyin imzasını taşıyan birer mektupla bütün muallimlere C. H. Firka- sina girmek için birer teklif va rokası tevzi edilmiştir. Bu vara- kalar imza mukabilinde muallim lere tevdi olunmakta ve bir iki gün zarfında yine imza edilerek iadesi istenilmektedir. Bazı muallimler memur bu- Tunmaları dolayısile bu varaka- lara imza koymak istememekte ve fakat bilâhara bu vaziyetten dolayı memuriyetlerinikaybetmek korkusil de mütereddit davran- maktadırlar. Mamafih bazı muallimler de açıktan açığa bu talebi redet- mekte ve bazıları da imza eyle- mektedirler. Muallimlere Hazırlık Devam ediyor On beş güne kadar Gazi hazretleri şehrimizde bulunacaklardır. Reisicumhur © hazretlerinin Karadeniz sevahilindeki tetkik seyahatleri hitam “bulmuştur. Ya rından'sonra İstanbulda buluna- caklardır.Bir kaç gün istirahattan sonra Trakya ( seyahatına çıka- caklar ve © avdetlerinde İzmiri teşrif buyuracaklardır. Yapılan tahminlere göre engeç on beş güne kadar şehrimizde buluna- caklardır. Gazi Hazretleri icin sabık Naim Palas hazırlanmak- tadır. Telvinat hitama © ermiş olup tefrişine başlanmıştır. Belediye tarefından müba- yaa olunan mobilyelerin Naim palasa nakli ile bir hafta fında tefrişatın da ikmali için icap eden tertibat alınmıştır. Mıntaka liman- Birhırsız tutuldu Ki larını teftiş Babri ticaret müdürü İhsan bey mıntaka limanlarını devir ve teftiş etmek üzere Antalyaya gitmiştir. — | Me teplerde tedrisat ntinada Aziziye sokağın- da Giritli Hüseyin Hüsnü efen- dinin hanesine giren ve cürmü meşhut halinde yakalanmak üzre iken firar eden Aydınlı Ali oğlu Ahmet derdest edilmi; — DD — Hakikat neymiş Ankara — Şimdi şayanı dik ir. Bazı mekteplerde tâli dere- kat malümat elde ettim. Haber cede ehemmiyeti haiz derslerle burada itimat ettiğin zevattan- talebelerin çok meşgul edildiği ve hatta bu hususta fazla mas- raflar ihtiyar cihetle bu halin hem derece heyetlerinin dır. Halk fırkasının memleketin her tarafına gönderdiği ıslah istihdaf © ettikleri ehemmiyeti olan derslere mani! olacağını ve hem de fakir tale-| belerin . tahammülünü © kırdığı) alâkadaranca nazarı dikkati celp leyhtar bir muhit içinde nevmi olmadan (Obundan (hayatlarını bir gayeye vakfetmiş olan fen adamlarına bu kuvveti veren ha- leti ruhiyeyi anlamağa muvaffak olamaz. O adamlara birbirini ta-| kip eden muvaffakıyetsizliklere rağmen yollarda yılmadan yürü- mek kuvvetini veren feleki dini dir. Birisi haklı olarak demiştir. ki: Materyalist olan zamanımızın derin surette dindar olan yegâne adamları samimi fen arayıcıdır- lar, Profesör Einstein'nin maka- lesinde bahsettiği üç din dâhi- sinden birisini ( Demoksit ) De- mocrite bundan 24 asır kadar evvel Trakyada yaşamış olduğu zannedilen bir feylesoftur. Bütün servetini uzun tetkik seyahatle- rinde sarfetmiş ve sonra yazdığı, 72 cilt kitabın geliri ile | geçin- miş bir adamdır. İlk atom naza- riyesini ortaya atmış, ve yoktan hiç bir şeyin var edilemiyeceğini varın yok olmıyacağını söylemiş olmakla maruftur, O zamanın cehaleti içinde nizamı âlemi ve kâinatı geniş bir bakışla görmeğe çalışmıştır. François d'Assise ( Fransua Dasiz ) ise Democrite'den 16 asır kadar sonra | yaşamıştır. -1226 ile 1152- bu feylesofun kanaatları Demoerite, Spinoza ile taban tabana zıttır. Onun feleki dine nisbet ettiren, ferdin. arzu ve emellerinin boşluğunu görmüş ve kâinata ait canlı ve cansız her şeyi derin bir sevgi ile sevmiş olmasıdır. Spinoza 1632 de doğmuştur. Zamanında Avrupada en şiddetli din muharebeleri oluyordu. As- lan Yahudi olan Spinoza büyük bir ruh ve fikir istiklâline ma- likti. Onun inandığı Allah insan şeklinde olmaktan çok uzaktı. Spinoza “Allah, isimli kitabında Allahı çok geniş bir. surette tmak güçtür; çünkü Bunda allah Fennin yalnız ameli tatbik! tarif etmiştir. maksat, hakikette, önümüzdeki meb'us intihabatıdır. Heyetlerin | şimdiden kat'i tedbirler alınacağı bana söylen- miştir. (İstanbul gazeteleri) 931 modası Kısa etek kısa saç 931 senesi için Paris terzile- Fi yeni moda olarak kısa etek- leri tekrar kabul © etmişlerdir. unu en ziyade sesli sinema yıl- dızları tercih etmişler ve bu hu- sustaki itirazlara karşı şiddetli ısrarda bulunmuşlar” ve en niha- yet kabnl ettirmişlerdir. Bundan başka saçları da 'Şu halde bir aysonra moda âle- minde yine kısa etek ve | kısa saç göreceğiz demektir. Bundan kumaş tüccarı memnun olmıya- cak ise deberberlere gün doğmuş! olacaktır. « Serbes Cumhuri- yetvin, muhterem oku- yucularına, onlardan gördüğü emsalsiz rağ- betin şükran mukabe- esi olarak hazırladığı altın piyangosu sonuna yaklaşıyor. Bir çok ka- rilerimiz bizden keşide tarihini soruyorlar.İşte izahat veriyoruz: Dağıtılacak hediyeler şunlardır İlikler üzerine ateş etmişlerdir. Bütün fiatler Romadan bildiriliyor : Devlet memurlarının maaşla- rında yapılan tenzilât, sadece bütçe muvazenesini temine ma- tuf değildir. Bu suretle hayat pahalılığının azaltılması da ta- kip edilen gayelerden biridir. Asıl maksat, milletin iktisadi hayatını İtalyan parasının şim- diki sabit kıymeti ile telif et- mektir. Hükümetin neşrettiği teblig de deniliyor ki: “Faşizmin 9 uncu sene proğ- ramı, milletin iktsadi hayatının üç senedenberi istikrar kespe- den liretin şimdiki kıymeti ile hem ahenk kılınmasıdır. Harpten evelki bir lira, şimdiki para ile 3,66 lira ediyor. Altının müba- yaa kudretinin azalmasını naza- rı dibkate alarak bunu 4 ade- dine iblâğ edelim. o Hükümet bundan böyle hususi iktısadiya- tın bütün müşküllerinde bu düs- turu tatbik etmek emelindedir.,, Halbuki İtalyada hayat, harp- tan evvelki fiatlere nazaren, beş misil pahalılaşmıştır. Şimdi hü- kümetin iradesile fiatler tenzil edilerek pahalılık yalnız dört misle irca edilecektir. Gazeteler, fiatlerin de maaşlardaki tenzilât isbetinde indirilmesi lâzım oldu- ğunu yazıyorlar.Müstehlikin sarfe dilecek parası daha az olunca,tüc- carda daha ucuz satmalı ve muka- bilinde kirasını, ziyasını vesaireyi daha ucuz ödemelidir.Hulâsa, bire dört formülünü süratle bütün iktısadiyata tatbik etmek mev- zubahistir. Bu sayede liranın Paris-Şikagodan © alınan ha- berlere göre genç sekiz haydut şehrin en kibar lokantalarından birine girerek müşterilerden si lâhlarının tehdidi altında üzerle- rindeki bütün paralarile mücev- herlerini almışlardır. U Şakiler firar o edecekleri sırada elek- irik © lambaları ansızın düğü cihetle polisler ta dan ihata edilmekten korkarak lokantanın bir köğesinde toplan: mağa mecbur ettikleri müsteh- Üç kadını öldürmüşler on il kişiyi yaralamışlardır. Bir dani- marka köpeği bu hercümerç içinde bir çok kimseleri ısirarak etrafa panik saçmıştır. Haydutlar kurbanlarının fer- yadı arasında firar. etmişlerdir. - Altın piyangomuz ' akında keşide edilecektir. Ku- onlarınızı ehemmiyetle saklazınız Piyangoya iştirak için, nu- maraları teselsül eden 25 kupon gönderilmesi lâzimge- leceğini yazmıştık. Bazı kari- lerimiz kuponları 7,8 veya 9 numaralarından itibaren toplamağa başladıklarını bil- dirdiklerinden numaralarda teselsül kaydını kaldırıyoruz. Kuponlar 40 numaraya kadar neşredilecektir. & Bunlardan 25 tanesini gönderenler mü- sabakaya gireceklerdir. 40 pnmaralı kupon çık- 1 Beşi bir yerde 10 Altın lira 15 Altın yarım lira 30 Altınçeyreklira Faşist idaresi nasıl çalışıyor - rak indirilmektedir mecburi ola- beynelmilel kıymeti ile maaş ve ücretler ve hayat pahalılığı aras sında devamlı bir müvazene te” sis edilebileceği ümit ediliyor. Bütün İtalyada fiatlerin azal masını temin için çok faal bir propaganda başlamıştır. Roma valisi, ekmeği otuz santim daha ucuza satan bir fırın açmıştır. İtalyanın bir çok şehirlerinde ekmek fiati 10-20 santim düş” müştür. çok malın sahipleri ken: di rizalarile kira bedellerini yüzde 10 indirmişlerdir. Milli kooperatifler cemiyeti, . bir çok zaruri ihtiyaçlar fiatlerini yüzde 10-20 nisbetinde tenzile karar vermiştir. Romada iki sinema fi- atlerini yüzde 10 indirmişlerdir. Bir haftadanberi Lovorofasista ve Tevere gazeteleri beş metelik yerine dört meteliğe satılıyor. Bütün fiyatlerde tenzilât! Ga zetelerin kalın harflerle neşret- tikleri parola budur. Bazıları bu parolaya riayet etmiyenlerin re- jim ve millet düşmânı gibi mua- mele “görmeleri icapettiğini ya- zıyorlar. Yalnız, bakalım bu fi- atleri indirmek mücadelesi tısadi kanunların sertliğine çarp- mıyacak mı? Şunu da kâydede- lim ki maaş ve ücretlerin ten- zili yalnız memurlar hakkında: dır. Amelelerin ücreti ayni hak de kalıyor. Kabine tebliğinde amelelerin ücretlerini “zaten e- velden paranın şimdiki. kıyme- tine uydurdukları kaydedilmek- tedir. Haydutlar şehrinde Şikago şehri yeniden şakilerin tethişi altında bulunuyor Bu hafta - sönunda | haydutların arruzları çoğalmıştır. Polisler ir petrol deposunu soymakta olan haydutlar cürmü © meşhut halinde yakalamışlar, içlerinden birini gebertmişlerdir. Şehrin muhtelif nokatında tecavüzler vuku bulmuştur. Amerika hükümeti askeriyesi elli polis amirinin nezareti al- tında şehri haydutlardan tathir ameliyesine tekrar başlamıştır. Haydutlar akıllara hayret veren müthiş o şebekelerile muazzam havfü dehşet içinde bulundüru- yorlar. Geçen pazar günü hay: dutlar bir kumarhanede oyuncu- lardan 5000. dolar aldılar. Har- lem cevahirci mağazasındah * 30 bin dolar kıymetinde mücevhe- rat gasbettiler. tıktan sonra, mülhakat ka rilerimizin kuponlarımı gön derehilmeleri içinon gün beklenecek ve onuncu gün noter huzurunda keşide ya pılacaktır . Her 25 kupon bir zarf içinde: < Serbes Cumhü- riyet >» piyango memurlu- ğu kaydile idarehanemize gönderilmelidir. Karilerimi- zin isim ve adreslerini zarfın arkasına yazmaları rica olunur Hepsi birden 30 Altın lira İ

Bu sayıdan diğer sayfalar: