1 Kasım 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4

1 Kasım 1932 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

öi paçi —| l."ı/'em/ekct Manzaraları Üludağ ÖOteli Ve Ecnebiler Barsa ( Hususi ) — İstanbul- dan Bursaya zengin ve mühim bir müessesenin sahipleri bulunan üç ecnebi geldi ve Uludağ ote- line çıktılar. Bu Üç ecnebi mem- leketimiz bakkındaki hissiyatlarını şu suretle ifade ettiler: — İsviçre dağlarının güzelliği dillerde destandır. Fakat bütün © güzellikl ve mütemadi bir gayretle mey- dava getirilmiştir. Hakiki haz ve huzuru İsviçre dağlarında bula- mazsınız. Uludağ ise dünyanın en zi- ade gönül okşıyan, her an bir ğaşkz güzellikle karşılıyan bir yeridir. İnsan tabiatin eömert- liğile yetişen ve muhtelif renkler arzeden, biribirine sarılan or- manlar içinden, güzel bir şose ortasından ve çağlıyan dereler arasından geçerken, yazın bu sıcak zamanlarında karlı dağları seyrederken kendinden — geçer. Uludağın en güzel yerinde kuru- lan şu temiz otel bize Türkiyede asayiş hakkında bir fikir verdi. Şuna itiraf etmeliyiz ki: Biz | bu seyahati ikmal edinciye ka- dar her dakika bir eşkiya çete- sinin taarruzuna hedef olacağı- mız endişesile üzülüyorduk. Ha- riçte memleketiniz. hakkında ya- | pilan propaganda budur. Bizi teselli eden bir nokta yanımızda bu seyahat esnasında — birkaç Türk dostumuzun bulunması idi. Fakat şimdi anlıyoruz ki: Her ecnebi endişesiz ve tereddütsüz bu güzel memleketin, bu daima yeşil ve emniyetli dağların içinde | bir başına, kendi memleketinden daha emin ve müsterih bir hâlde | gezebilir, yalnız siz Türkler bu güzel eserlerinizi reklâm elmesini bilmelisiniz. Kayseride Mükemmel Bir Cocuk Bahçesi Var Kayseri (Hususi) — Üç sene evvel Himayei Etfal tarafından açılan çocuk bahçesi bu sene bazı tesisat ilâvesile Halk Evine devredilmiştir. Bahçede iki mü- rebbi vardır. Bahçeye mukayyet (150) çocuk bu iki mürebbinin idaresi altında hergün sıhhi ve terbiyevi — oyunlar beden hareketleri yapmakta, açık havada ders almaktadırlar. Adana_da Pamuk lhr;c;ıt;_ Neden Azaldı? Adana, — (Hususi) — Ofisin yaptığı istatistiklere nazaren, 1932 seneinin dokuz ayında 2 milyon 197 bin liralık pamuk ihracatı olmuştur. Halbuki bu miktar iki sene evvel, 9 milyon küsur lira kadardı. Yunanistanda pamuk zeriya- tına çalışılması ve şehrimizin en kuvvetli müşterisi olan Frat- samın pamuk ihtiyacın müstem- lekelerinden temin etmesi bu sı- kuta sebep olmuştur. Cebeliberekette Bir Göl Ve Bataklık Kurutuldu Cebelibereket, (Hususi) — I-- lahiye civarındaki Eymen gölü ve bataklıkları kurtulmuştur. Halk, bu müthiş hastalık — membaının kuratulmasından ziyadesile mem- Bundür. sun'idir. İnsan elile | oynamakta, | T 'e SON POSTA "MLEKET HABERLERİ ! Aksaraydaki İğı—'iu Minare Altıyüz Senedenberi lğrı Duran Fakat Yıkılmıyan Bir Türk Şaheseridir Aksaray (Hususi) — Şehrimiz çok kıymetli Türk şaheserlerini sinesinde saklıyan bir hazinedir. Selçukilerden Fahraverin yaptır- dığı cami bu eserlerin en kıy- metlilerinden — biridir. — Kırmızı tuğladan inşa edilmiş olduğu için Kızılminare, fevkalâde eğriliğin- den dolayı da Eğriminare namı verilen bu camiin minaresi çok şayanı tetkiktir.Altı yüz seneden- beri eğri durur, fakat yıkılmaz. | Bu cami 742 gsenesinde inşa edilmiştir. Zümrei — sofiyandan | Hacı Raşit Efendinin elyazması bir kitabında (bu kitap Konya şehir kütüphanesinde mevcüttur) minarenin eğriliği hakkında Yıl- | dırım Beyazıt ağzından şu cümle yazılıdır: — Ben buradan — geçerken minare benim geldiğimi gördü | Elâzizde Yolİnşaatı Faaliyeti | Hararetle Devam Ediyor Elâziz ( Hususi ) — Elâzizde adeta yol seferberliği | Elâziz - Diyarbekir yolunun kışın şimale nazır olmasından dolayı | pek çabuk kapanıveren ( Deve- boynu ) geçiti değiştirilmiş ve daha ziyade cenuba açık olan ve Gölcük gölünün şimal sahiline giden yeni bir güzergâh açılmış ve otomabiller işlemiye başlamış- tır. Bu yol, ayni zamanda Elâzizi göl sahiline ulaştırmakta oldu- gundan bundan sonra yazın Elâ- zizliler de plâjlarda banyo yap- mak imkânını bulabileceklerdir. Bir taraftan da Elâziz - Malatya | yolunda bini mütecaviz amele çalışmakta ve Yedi köprü ile birkaç menfez yaptırılmaktadır. Elâziz - Nazimiye - Erzincan | yolu da seyrisefere açılacaktır. Merkezi vilâyete tâbi Aşvan köyünde iskânları - tekarrur eden | Bulgaristandan gelecek muhacir- ler için altmış ev yaptırılmaktadır. Vilâyet merkezinde Belediye- nin yaptırmakta olduğu sinema ve klüp, bankalar binası inşaatı da hayli ilerlemiştir. Torbalıda Sporcular Kendi Kendi- lerine Çalışıyorlar İzmir, ( Hasusi ) — Torbalı Yıldırımspor futbol takımı kendi muhitinde son zamanlarda büyük bir alâka uyandırmıya muvaffak olmuştur. — Yıldırımspor — takımı Tire ve İzmirin Karantina takım- | barile yaptığı temaslarda muval- fak almuş; bunlardan Karantina takımını - ikiye karşı Üüç golle | mağlüp etmiştir. Torbalı Yıldırımspor — takımı yakında İzmirde Alsancak saha- sında İzmir Karantina takımile bir revanş maçı yapacaktır. Adnan | vardır, | Aksarayda iğri minare İzmir İzmir, (Husu- si) — San'atler Mektebi Müdü- rü Fethi Bey istifa etmiş, isti- fası Maarif Ve- kâleti tarafından kabul olunmuş- tur. Fethi Bey kıymetli bir ma- rifçimizdi, islifa- sı İzmir için bir ziyadır. Gönder- diğim — resimde ve hürmeten eğildi! Bittabi bu efsanedir. Minare- nin neden oğrildiği belli değildir, fakat altı yüz senedir böyle dur- ması şayanı dikkattir. Gerek cami, gerek minare çok musanna ve müzeyyendir. İnşa edildiği tarihtenberi tamire ihtiyaç göstermiyen, renkleri sol- mıyan Türk şaheserlerinin bir Hümunesidir. Vaktile burada valilik yapan Şamlı bir zat bu camiin bulun- duğu mahallenin taşıdığı Türkçe ( Gündoğdu mahallesi ) ismini değiştirmiş ve mahalleye kendi yvatanı olan Şamin ismini izafe " ederek (Şamlı mahallesi) dedirt- miştir. 30 senedenberi mahalle bu ismi taşımaktadır. Bütün Türkler mahalleye eski İsminin verilmesini rica etmektedirler. San'atler Mektebinde... ç mektebin talim hıyeti ve talebelerinden mürekkep bir gurup görün mektedir. Bozdoğanda Muhtar Vrerl_nîamlar İçin Açılan Kurs Bozdoğan, (Hususi) — Kayma- kamımız Nami Bey memleket için çok hayırlı ve faydalı bir iş yapmıştır. Nami Bey Köy kanununun mü- kemmel bir surette tatbikini te- min için köy teşekküllerinin ba- şında bulunan imam, muhtar ve hatipler için bir kurs açmış, kursun muallimliğini de bizzat kendisi deruhde etmiştir. Bu kursta muhtar, İmam ve hatiplere yeni harflerle okuyup yazmak, bütçe usulleri, Köy Ka: nunu tatbikatı, ihtiyar heyetleri- nin köylüye ve hükümete karşı vazife — vaziyetleri öğretilmiştir. Kurs nihayetinde bir imtihan yapılmış — ve muvaffak — oldu- ga anlaşılmıştır. Kazatmızın elli köyü vardır. Bunlardan kırkında Köy Kanunu tatbik edilmektedir. Kaymakamımız Karaburun yolu ismile yeni bir yol yaptırmış ve on beş köyün istasiyonlarla ilti- sakını temin etmiştir. Pek mühim olan bu yolun küşat resmi bu hafta yapılmiştır. Adanada Ham Portakal Satılıyor Adana, (Hususi) — Portakal mahsüllerimizi harap eden yeşil ve ham portakal satışı birkaç gündenberi devam etmektedir. Alâkadar makamlar bu hususta tedbir almıya başlamışlardır. Mardinde Çok Kıymetli Bir Fanus Var Viranşehir (Hususi) — Mardin şebri, Dârânın yeğeni Merdinos tarafından inşa edilmiş, Romalı- lardan sonra da Arapların istilâ- sına uğramıştır. İşte o vakit Araplar Mardinde tarihi bir fanus bırakmışlardır. Bu fanus halen Mardinin Ulu- camünin büyük kubbesine asılı- dır. Bu fanus bu kubbede asılı bulunduğu müddetçe yılan ve akrebi çok olan bu mubitte bu haşeratın muhit halkına bir zara- rı dokunmiyacağı kanaali vardır. Tarihi kıymeti haiz olan bu fanus bir defa çalınmış ve bulunarak tekrar yerine asılmıştır. Geçen sene sırf bu fanusu çalmak için birkaç kişinin Mardine geldiği istihbar edilmişti. Zayi birçok asarı atikamız me- yanında bunun da günün birinde kaybolması muhtemel bulundu- ğundan mezgür fanusun müze- mize nakli, çok İsabetli bir hare- ket olacaktır. M. Kemalpaşada Tavuk Hırsızı M. Kemalpaşa ( Hususi ) — Kazamır Kıvıîdı köyünde tavuk hastalığı zuhur ettiğinde muvak- katen tavuk ihracı menedilmiştir. Soma Hükümet Tabipliği Soma (Hususi) — Münhal bu- lunan bükümet tabipliğine Dok- tor Sadık Bey tayin edilmiş ve vazifesine başlamıştır. &i < 5 j'eaıınınnl ı ğ Tenkit Arapçaya Benzemiyen Bir Eser “Zeylün alâ faslıl (Ehiy- yetilfeteyani )t Tükiyyeti fi ki- tabirrahleti libni Batuta,, Şu satırlar, İstanbulda yeni | çıkan 450 sayfalık bir kitabım ismidir. Bu uzun ve çetrefil isim- den kitabın türkçe olmadığı ds anlaşılır. Kitap, birçok Arapça kelime-« ler bir araya Sıralanarak — türk-« çeden başka bir dille neşredilmek istenmiştir, Bu eseri okurken bir edibin ( Arapça değil mi uydur uydur söyle ) piyesi hatırımıza geldi. | şebbüsleri iyi bir intiba | mıştır, ikinci kurs bir ay sonra Namık Kemalin (Kiryako ) isimli hikâyesini de hatırlamamak mümküb değil. Eser mevzu itibarile çok mühim. Tavarık Türklerinden (Tans ca)lı meşhur seyyah (İbni Batuta) nn tam altı asır evvel yaptığı bir seyahat parçasından alınmış- tır. Selçuk Devletinin inkırazın- dan sonra ve Osmanlıların leşek- külü sırasında Anadolunun ar- zettiği anarşi manzarası içinde bile fevizli bir teşekkül olan Ahilik ve fütüvvetten bahsediyor. Eser mevzuüu itibarile Ana- doluyu ve yalnız Türklüğü alâla- dar ettiği için Türklere hitap et- mesi lâzımdı. Seyahatname — mütcaddit | falar arapça olarak basılmış zul bir eser olduğu için Araplar- ca pek maruftur. Esasen türkçe- ye de tercüme edilmiştir. Bu se- beple arapça olarak tekrar neş- redilmesine hiç lüzum yoktu. Muallim Cevdet Bey Evkaf mahzeninde (10) sene içinde bulduğu Ahiliğe ait bazı vak- fiyelerle Anadoluda mevcut eski Ahi —müesseselerine —ait bazı kitabeleri de — kitabma — türk- çe olarak — geçirmiştir. Gönül, uzün senelerin mahsülü — oldu- ğu söylenen ve sırf Türklüğü alâkadar eden bu kitabın yine türkçe olarak — yalmız Türklere hitap etmesini isterdi. Esasen Arapların arapçasile yazılmıyan bu kitabın bir Lımnıı da türkçe sahifeler teşkil ediyor. Arapların Türkçeyi anlamalarına imkân bu- lanmadığı için eserin basılması için çekilen zahmete insan acı- yor. Memlekete muallim ordusu yetiştiren bir irfan — yurdunda hocalık yapan Cevdet Bey bu kitabı türkçe olarak bastırsaydı Türk tarihine bir hizmet etmiş sayılırdı. Kitabın yarısı arapça yarısı türkçe olduğu için ne ya- lan söyliyelim bundan ne Arap, ne de Türk tam manasile bir şey öğrenemiyecektir. Kitapta, manasını okuyucu- 'a vermek istemiyen inatçı bir ıııkançlık vardır. — AÂtis Beypazarında Sıhhat Memuru Kursunun Mevzunları Beypazarı, (Hususi) — Köv- lerde açılacak sıhhat - odalarısa sıhhat memuru yetiştirmek üzere bir kurs açıldığı evvelce yazık mıştı. Birinci kurs bitmiş ve muhtelif köylerden on yedi kişi imtihanda — muvaffak — olmuştur. Bunlara maaş — tahsis edilerek köy sıhhat odalarına tayin olun- muşlardır. Kaymakam Erip Beyle hükü- met doktorunun bu hayırlı te- bırak- , açılacak ve iki ay devam ede“ cektir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: