25 Eylül 1933 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9

25 Eylül 1933 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Ziya Sakir san nay“ Üçüncü Kısım No. 30 İTTİHAT TERAKKİ — Her hakkı mahfuzdur. — Nasıl doğda?.. SON“POSTA Nasıl Yaşadı ?.. Nasil Ölam?.. Cemiyet: “Kâmil Paşa, Muhaliflerle Gizlice İttifak Etti!, Diyordu Selâmlık Ooo resminde (O bü- tün taburların yerleri muayyen olduğu için avculara yer buluna- mamış, nihayet, Arnavut taburu- nun altında mevki almaları karar laştırılımıştı. Üçüncü avcu taburu yıldıza gelmiş, kendilerine göste- rilen yere yerleştirilmişti. Fakat biraz sonra, Arnavut taburu da selamlık mahalline gelmiş, muay- yen olan yerlerinin kısmen avcı- lar tarafından işgal edildiğini görünce hiddetlenmişlerdi. Fesli Zuhaf (yani armavut ) alayı ku mandanı miralay Müslim Bey, avcı zabitlerini çağırtmış, bir hay- h müakaşadan sonra, her iki ta- burun da teksif ettirilmesi şek- linde uzlaşılmıştı. Fakat Arnavut efradı buna rağmen avları taz- yika başlamışlar; dar bir yere sıkıştırmışlardı. Vaziyet, üçüncü avcı taburu zabitanının gururuna dokunmuş. Derhal tabure: — Silâh doldur!.. süngü tak.. Emri verilmekle beraber, mi- ralay Müslim Beye de: — Eğer taburunuzun efradı bir karış daha avcıları tazyik ederlerse, derhal ateş açacağız ve süngü davranacağız. - Denilmişti... Tam bu esnada da Abdülhamit saray kapısından — Selâm dur!... Borusu çalmış.. avcılar, sün- gülü tüfeklerle selim durmıya mecbur olmuşlardı. Abdülhamit, bilhassa görmek için celp ettiği avcuları, selâmlık resminde görülmesi mutat olmı- bın sor dikten sonra selâmlık V aabalnde vuruşmaya kadar kalkışan bu taburun gös- terdiği bu cür'etkârliktan büyük bir endişe duymuştu. Şimdi, bu taburlara mensup bir tek bölüğün, kendi en güzide İki alayının silâhların toplamıya müvaffak olduğunu görünce Ab- dülhamidin telâşı artmış; hele bu mesele etrafında çıkan dedikodu- SON POSTA Yevmi, Siyasi, Havadis ve Halk gazetesi İstanbul “Haki” Zapiiye İdare: Çatalçeşme sokağı No.25-1 Telefon - 20203 Posta kutusu: İstanbul — 741 “Telrtat : İstanbul SONPOSTA ABONE FİATI TÜR KIY E 1400 Kr. 70 . 00, 150 1 Sene 6 Ay 3, ı Gelen evrak geri verilimer. İlânlardan mes'uliyet alınmaz. Cevap için mektuplara (6) kuruşluk pul ilâvesi Bizimdir. Adres değiştirilmesi (20) kuruştur. Güuzetemizde çıkan resim ve yâzılarm bütün hekları mahfuz ve gazetemize silür. lardan büsbütün © evhamlanmış.. sadrazam Kâmil Paşayı saraya getirtmiş.. sarayının duvarları di- binde cereyan eden hâdiseden şikâyet etmişti. O esnada, avcı taburlarından şikâyet eden, yalnız Abdülhamit değildi. bütün ümera ve zabitan ile, şehir halkından birçok kim- seler ve bilhassa meyhanecilerle umumbhaâneciler de şikâyetçi idi. Üçüncü ordunun bu güzide as- kerleri, İstanbula geldikten sonra yavaş yavaş şımarmışlari, taham- mülfersa bir hal almışlardı. Bil- hassa dördüncü avcı taburunun efradı, kendi zabitlerinden maada, hiçbir zabit ve âmire selâm ver- miye lüzum görmüyor ; izinli gün- lerinde devam ettikleri meyhane ve umumhanelerde birçok hâdise ve arbedelere sebebiyet veriyor- lardı. Askeri inzibat memurlarının kanun namına verdikleri emirlere itaat şöyle dursun; ( zabitlerin bile müdahale ve nasihatlerini dinlemiyorlar; kendi zabitlerin- den başka hiçbir kuvvete itaat etmiyorlardı. Kâmil Paşa, ertesi günü Harbiye Nazırı Ali Rıza Paşayı Babıliye davet etti, Bu .mesele (hakkında (müzakereye irişti, Nihayet avcı taburlarının buldan çıkarılmasına ve yine üçüncü ordu mıntakasına avdet- leriwe karar verildi. Cemiyet, bu karara muttali olur olmaz, derhal Kâmil Paşaya baber gönderildi. Bu mesele ile meşgul olmaması tavsiye edildi. Fakat bu karar, avcı zabitleri tarafından haber alınmış ve Kâmil Paşaya karşı bu zabitanda bir nefret uyanmıştı. Bu defa telâş nöbeti, (o cemiyetçilere — gelmişti. Şimdi de bütün cemiyet maha- filinde: — Kâmil Paşa, Abdülhamit ve muhaliflerle gizlice ittifak etti. Avcı taburlarını İstanbuldan çıkaracak; Cemiyet azalarını bir anda bas- tıracak; meşrutiyeti ortadan kal- dıracak. Şeklinde propagandar işliyor.. i Kâmil Paşa ile cemiyet arasın- daki münasebet, gerildikçe geri- liyordu... Yine bu esnada, cemiyetin pek çok ehemmiyet verdiği bir mesele daha zuhur etmiş; cemi- yetin nazarından, Kâmil Paşanın büsbütün sukutuna sebebiyet ver- mişti. Mesele şundan ibaretti: Ahrar fırkası, (İstiklâli Os- mani) senei devriyesi münasebe- tle bir ziyafet vermiş, ricali hü- kümeti de davet eylemişti. Kâmil Pş. bu ziyafete iştirakte bir beis görmemişli. Fakat bunu haber alan cemiyet erkânı, muhalif bir fırkanın ziyafetine iştirak ettiğin- den dolayı Kâmil Paşayı bir türlü mazur görememişler; paşayı artık sadaret o mevkiinden ( devirmiye kat'iyen karar vermişlerdi. Garibi şurasıdır ki, hâdise hâ- diseyi takip (ediyor; ve bütün bunlar, Kâmil Paşayı korkunç bir uçuruma (o doğru sürükliyordu.. Osmanlı hükümetinin geçirdiği şu buhran ve anarşi devrinden istifade etmek istiyen (o Bulgarlar geniş dn ki il mikyasta tedarikâtı harbiyed* bulunuyorlar; açıktan açığa harbe hazırlanıyorlardı. e Kâmil Paşa, Harbiye Nazırı Ali Rıza Pş. ile sık sık temas ediyor; bu zatı bir an evvel ordunun mevakısını ikmale teşvik eyliyordu, Fakat bu neva- kısı ikmal etmek için ber şeyden evvel para lazımdı. Halbuki ha- zinede para bulmak şöyle dursun daha devletin bütçesi bile yapıl mamıştı.. Maliye Nazırı Ziya Pa- şa, bütün maliye erkân ve kâtip- lerini gece gündüz çalıştırdığı hal- de, senelerdenberi nezaretlerin biriken hesaplarını tasfiye etmek ve bunların muvazenelerini temin eylemek mümkün olmiyor.. Meş- rutiyetin ilâm özerine baş göste- ren ibtiyaçlar, bütçenin açığın bir kat daha genişletiyordu. ( Arkası var) —EZ Spor Hareketleri S— Şeref Su Topu İstanbul, 26 ÇA. A.) — Demirellik Foderasyonunülan ! Şeref Su Topu turnuvasına 29 - 9 - 03 cuma günü saat İlde Büyükdere yüzme havuzunda başlanarak öğeden sonra Ikta- line çalışılacaktır. Sala gününden sonra iştirak için mik racsat kabul edilmiyeceği tebliğ olunur. Trabzonda Lik Maçları Trabton, iç (A. A.) — Necmiati ile Birlikspor takımları arasındaki maçta çıkan bir ihtilâflan Mk maçı şampiyonluğunun tayini çeçikmişii. Be ihtilafı nokta fede- rosyondam Jatizan edimiş, gelen davaba göre yeçen çarşamba yünü Necmisti #e Birlikspor ve Necımlati ikiye karşı baş golle finale kaldı. * Bu cuma günü havanın güzelliği stad yonda kesif bir seyirci kütlesi toplanmışlı, Hakem Salhıttin Beyin idaresinde .- ocağı iü. Birlikspor takımları şampiyonluk maçına baş'andı. Ocağin hâkimiyeti altında geçen İki haflayımda ocak sıfıra karşı 6 golle şampiyon oldu. kadar şampiyonluğu elinden bırakmıyan Trsbzosün be kiymetii takımile bu sy sonunda iki maç yapmak için İstan- bulepor takısı butaya gelecektir. Türkiya - Romanya Müsabakası Bükreş, 2) (A. A.) — Romanya - Tür- kiye çifhi erkekler maçında Povllefi Schaid gifti Şirin » Sust çilek 6-g,6-4,2-6, 8 - 6 yenmiştir. Kibrit Sanayii Bizim Kibritlerin Ağacı Me- VAŞA ÇA selesi Nasıl Halledilmelidir! Bern, (Hususi) — Bizde kib- rit fabrikası kurmak mevzubahs olduğu zaman bu kibritlere mah- sus ağaçların tâ İsveçten getiri- leceği bildirilmiş, bu zaruret © vakit haklı birtakım itirazlarla karşılanmıştı. Bir madde ki bu- nun esâsı başka yerden getirile- cektir; onu yapmak istemekte ne manâ vardır? Denildi. Ben-size İsviçrede yapılan bir kutu kibrit gönderiyorum. Pyres isimlidir. Bunlar yassıdır ve kib- ritler mukavva üzerine yapılmış- tır. Tahta kibritlerin lâakal on misli fazla zaman dayanır. Yuka- rıya kaydettiğim haleti ruhiyeye bir mukabele olmak üzere bunu kaydediyorum. — Ali 1 Son Posta; Bu kutu nezdi- mizde mahfuzdur: | sp l SON “Pileli 18 Keyif Veren Zehirler. Esrarkeşler Zehirleri j Nerelere Saklarlar ? ( Baştarafı 1 inci sayfada ) O zaman akla gelmedik yerlerden çıkanlan çubuklardan tüttürülen du- manlar, kandillerin zayıf titrek ışık- larım yeniden sarar. Kanun; esrarkeşleri ya cürmümeş- but halinde yakalamayı, yahut ta hiç değilse aleticürümlerile birlikte ele geçirmeyi mecburi kalmıştır. Ve bu madde, adalet üzerinde sallanan elek- te çok mücrimlerin barnabilmelerini gri, erimi! Hatta yine bu mad- de, cihetten de bazı haksızlıkların analığını etmektedir. Meselâ, çok defa zabıta tarafın- dan takip edilen bir müptelâ veya bir kaçakçı, sıkıştığı zaman; yakasın adaletin pençesine düşürecek olanı aleticürmü önünden geçtiği herhangi bir evin bahçesine fırlatıveriyor. Bir müddet sonra hiçbir şeyden yemi me bir biçare mi nur. Çünkü bahçesinde esrar, &i gubukları bulunmuştur. Tahmin edersinizki o zavallı için masumiyetini isbat edebilmek hiç te a keyif zehirler verön pa sarı ırk mensu, İsi ri ge: hakkında bir fikir için bir vak'a anlatacağım. East-Side de, muntüzaman polisin baskınına uğrıyan bir ev vardı. Araş- tırmalar araştırmaları takip ediyor, fakat bir türlü istenilen netice alına- mıyordu. Taharri memurları emindi. lerki eve muhtelif zehir- lere müptelâ olan çok kimseler de- vam etmektedir. Fakat içtima eden- leri tevkif etmek imkânı olmuyordu. Zabıta memurları kurdukları bütün pusulardan elleri boş dönmüşlerdi. Her ihbar vaki oldukça: — Eh, artık bu Mv en seleyeceğiz) Demişler, fakat gram afyon, bit gram esrar, bir tek çubuk bile bulamamışlardı. ine olalim enine uş müptu ın yerlerinden halle zel sabit bakışlarla ken- dilerini süzmelerile karşılaşıyorlardı. nereye gi uu. Muhak- ki Oo pencerelerden (| firlatmıyorlardı. Çünkü o takdirde, sokakta pencere» leri tarassuda memur edilmiş olan nöbetçilerin görmeleri, bulmaları icap ederdi. Saatlerce süren rmalar- da el sörmedik köşe bırakmıyorlar, pencereleri rezelerinden çıkarıkorlar, döşeme tahtaların kapıları söküyor- lar, duvarlarda gizli kapılar arıyor. Tar, ortalığı didik didik ediyorlardı. ai Dec ar ali - eve saat on il Ve araştırma saat beşe kadar sür“ - komiser yorgun başını ümit- sizlikle salladı: — Nafile, dedi, bu sefer de atlatıl- dık., Gidelim! Hepsi bitkindiler. İçlerinden birisi, bir işi muvaffakiyetle | bitirememiş insanların asabiyetile çektiği bir sür- meye üstünkörü bir göz ati sonra hızla itti, al doğru yürüyecekti fakat duraladı: Boş gördüğü sürmenin ıçinden bir takırdı duymuştu. Tecrübeli memur, mesleğinin vör- — ——— —e- mir Istanbul Evkaf Müdüriyeti ilânları | diği derin tecessüsle sürmeyi açti el ta diplerini araştırdı. Bu boşuna gitmedi. Avucuna ufa: cik bir mıknatıs ve ineecik bir tel yurlağı geçmişti. : İlk nazarda bunun hiç ehemmiyğti yoktu, dikkatle muayene ettiği bi nesneleri hiddetle aldığı yere fırlattı; Yeniden kapıya doğru yürüyecekti özü tesadüfen duvarın tavana di ir noktasına ilişti. ği Bu bir soba borusu deliği id. Bu görüş, zihnindeki dü, den birini çözdü: — Tuhaf şey, dedi, buraya kaç defa geldim. Burada ateş aldığın görmedim. Hatta kışın soğuk lerinde ortada sobaya dahi ötmemiştim. Derhal bir sandal İnce telin ucuna bağla: i a . içeri attı ve teli koyuv AĞI, Mıknatıs mütemadiyen İni; Nihayet yere değdi, memur, tısın o dokunduğu noktanın, od > sile bir hizada olduğunu Bu hakikaten gile Bir borusu diğe kadar deri; Mmmesinin bi ne idi? : Taharri, ölindeki teli oyn. ” miknatısı sola hareket etti laik Di nikldeye ii nabıs Çekti, bu bir balkacıktı. " ci lı olan bir kerdelânn ucunda ya bir sümme Bütün n r- ın ağızları yretten açık ki Çünkü çantanın işi hayli esrarla, yonla, eroinle, kol dolu idi! Mesele Baha ları tahakkuk etti ki bu usul, lerin en fazla kullandıkları bir leydi. ile Ki ainle ve çubuklarla . * Bugün kaçakçıların; bu anlattığım hileleri basit bırakacak kadar kur nazca tertip edilmiş (dalaverala vardır. Yine Amerikada, senelerce aâfye çektiği bilinmiş fakat bütün tahar- rilere rağmen evlade bir damla zehi bulunamamış bir adam vardı. Yükünü tutan bu kurnaz ka son zamanlarda bem sehir ticareti bırakmış he rurtulmıya aht ve tövbe etmişti. Bu adam bir gön, kendisini lerce kovalıyan fakat bir törlü na kıstıramıyan memui evine davet etmiş ve ona yaptığı hi- leleri anlatmıştı. - Meğer tövbekâr zehir tüccarı ve müptelâsı, evinde çubuğunu ve esra rım İçine koyduğu camles to alıştırdığı bir dağ t kokaini, eroini da alenen taşıyor ler yeri # İnsanlarda iptilâ, müptelâ ol ları zehirleri saklamak için bu kada akıllar durdurucu vasıtalar, şeki buldurabilecek kadar kuvvetli oldu beşeriyet bu afetten kendisini çok 24 kurtaracaktır. Nakleden : Maci Sadullah | 1 — Hasekide Bayram Paşa namı diğer basmak şerif tekke sinin 1 No. harem dairesi. 2 — Galata şahkulu Yüksek kaldırımda 458 No. dükkân. 3 — Beyoğlu Hüseyin ağa bülbül Sokağında 30 No, arsa. Balâda muharrer emlâk 934 senesi Mayıs pazarlıkla kiraya verileceğinden taliplerin 21/10/9833 cumartesi g saat on beşe kadar Evkaf Müdüriyelinde vakıf akarlar kalemin müracaatları. “5141, —— Hendek Kocaeli Orman Müdürlüğünden: kazasının o Tuzlaburnu nihayetine kad ir devlet oormanından (gayri mamul metre mik'ap besabile sekiz ayda 62İ, 656 D 3 kayın ve 494 D3 meşe eşcarı beher gayri mamul metre mik'abı kayı 121 kuruş ve meşenin 397 kuruş muhammen bedeli üzerinden talibine ihale edilmek üzere müzayedeye konulmuştur. Müzayede w ihale açık attırma usulile 661 ve 799 numaralı kanunların abkâmi' umumiyesi veçhile 8/10/933 tarihine müsadif pazar günü saat 15 te Satış o Komusyonü Kocaeli (o Vilâyetinde müteşekkil (o Ormaan huzurunda (icra edileceğinden £ taliplerin o 3000 lira seri vaz'ına — mali © iktidarlarını o gösterir (o Ticaret | Odası kasım © ve muhammen bedelden aşağı olmamak şarlile vere eği bedelin yüzde 7,5 nisbetindeki ve mukavelename teminatı muvakkatasını mubt teklfnamelerini ihale kanununun onuncu maddesi sarahati dairesinde mezkör saate kadar komisyona tevdi sureti musaddakalarının eylemeleri (oOve şarin; Ankarada Örn İşleri Umum Müdürlüğü ile Kocaeli ve İstanbul Orman Mudüri-. yetinden. alınabileceği ilân” olunur. “5059. yi <0

Bu sayıdan diğer sayfalar: