15 Mayıs 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7

15 Mayıs 1934 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ç Ş Rocaniz artık sizi koltu- | ğgunda gezdiremez. - gucden Hasan Bey? - — Bir koltuğa iki karpuzu birden — nasıl sığdırsın; bir. tane sağ omuzunuzda, bir tane de sol EviN.OImıyan İnsanlar z Mes'ut insahlarmı iyi bir Yaşayış tarzları vum:'. BSGI:—I eni — kavminden ka 1 haya gözümün — önüne Son Postada okuduğ bana bu fikri vırdg'xıü BAA kıskandım. aa Bu vahşi kabile halkının evleri Ğo_kmuı. ve hiçbir zaman ev hyııeını hissclmemişler; ne mes'ut insanlar değil mi? * , Evin küçüğüne sahi isa: bir dert, büyüğüne ıı:îpo oI:: nız daha Bnylıl,k bir derttir. 5 başınızı sokacak odalh bir eviniz varsa, bir:ıc;ledı _bı_ır::ıeı dağları ben yarattığım ı'ı’ııı ı. ıı'uvulırı koskoca bir apar- 3a Sanki seninde oturulur mu? Gibilerden evinizle alay eder, Kü Küçücük eviniz gözünüzde bir t daha küçülür, kıymetini kay- beder, Inlııııeııiniı,. bu yıhd:n dertsiz başımza bir dert açılır., »4 E Diyelimki komşu çatlatan tin. sinden bir apartımanın sahibisi. niz, âlâ, değil mi? Kapınızın önünden her geçen bir kere başını kaldırıyor; —bakı- m Fakat hiç - düşündünüz mü? tığı zaman içinden: —- - bi Allah yan; indan, afetten di,l'.'.m" mı diyor? Zan- netmem; dilinin ucunda gevelediği eümleyi aynen ıöyleyeyân: ü - Apır.lının yapmış hal Biz ©onun cemaziyülevvelini biliriz. iyeceksiniz ki : - #imsiyah bir bezle örtmüş! T Hastalık onun yüzünde bir hastalık değildir. Ka İrsi a Zei ne sabamım, ne de || — Hasan Bey bu kadının yüzünde Çoluk çocuğuna “tirayet etmez. , — — "PAZAR ÖLAE HASAN BEY Hasan Bey — Tutup ke'sin kenârından zarafet birle hörpürdet; Desinler gayfe içmekte bu ammi Olmazmıydı Hasan Beyin yüzü gözü sarılı idi: — Geçmiş olusun, ne oldun? — Birisile yolda münakaşa ettim de.. bu hale geldim! — Camm bir polis çağırsay- din olmaz miydi? K Münakaşa ettiğim adam polisti.. dediler, cemaziyülevvelim vari, Olabilir. haklısınızdır amma eloğlu apart- Manınıza nazar boncuğu takacak değil; muhakkak - bir kulp taka- Caktır. Bir de benim gibi ne eviniz, #partmanmız vardır. K l;_-pı dilenci gibi dolaşır, ev sa- | iplerinin önünde boyun büker. | yle nohut oda bakla #sofa bir Yer arar, arar, arar, arar nihayet ııi:e.,i;::iiğiuh gibisini aylığına ıılıınıııın..ı_u"cmm da - verseniz | hastalık mı var da böyle doştum, - kafasının içinde; amma | Hasan Bey — Burada oturup sinek avlamakla vakit geçirece- ğine Kilis'e git! Orada Belediye sineklerin kilosunu - 50 kuruştan satın alıyormuş; bir milyon sene ömrün varsa milyoner olur dö- Yaya Yürüyenler Hasan Bey bir şoföre sordu: — Yaya yürüyen insanlar için ne düşünüyorsun? — Ne düşüneceğim Hasan Bey, Küzumsuz yere yolları kapar, oto- Eu_)_billeriıı geçmesin! ni olurlar. « $ ,, Harfi Duramaz beudeîî_"l. HİNII mi haşarı; Kavırcık saçı Barı Samurun “S,; si gibi. Kim buf Komşumun kızı, Gençlikten almiş hida, Her yürekte bir tızı Sevginin “S,, #i gibi. Karşısında apışsam, Mal bulmuşum kapışsam; Birdenbire yapışsam Sakızın “S,, si gibi.. Bendeki yaş tam elli, Bu işe ne demeli? —— Halim tükenmiş belli Sıfırnn “E çai gibi! RO HB amma mahir hâ! Mükâfat Hasan Bey barbar bağrıyordu: — Mükâfat mükâfat! Kapısını çalıp, evine girdim: — Ne o Hasan Bey tayyare piyangosunun birinci mükâfatını kazandın da sevinccindenmi bağı- rıyorsun? — Yok canım yeni gelen hiz- metçinin adı Mükâfat, onu çağı- rıyorum: Mum Hasan Bey boğazda elektrik- siz bir eve taşınmıştı. İlk gittik- leri akşam hizmetçisini iki mum birden yakmış. gazete okurken gördü; darıldı: — Bu yaptığın israf değil mi, iki mum birden yakıyorsun? — İki mum yakmıyorum Ha- san Bey! — İşte gözümle iki mum! — Hayır bir mumu ikiye böl- düm iki parçayı ayrı ayrı yakı- yorum! görüyorum, ağzının içinde —e MNM a — d — Dikkat ettim Hasan Bey, benimle alâkadar olan erkeklerin yüzde doksanı ressamdır. — Tabil hanım kızım, boöyalı tabloları seyretmekten en çok c yeremerenc ea Başbaşa Hasan Bey cambaza gitmişti, bir erkek ayakta duruyor - bir kadın —omuzuna hclh!" Başını keğin başma koyup ayaklarını ::",. kaldırıyordu; Hasan Bey — Bu erkekle bu kadın karı koca mudırlar? — Evet Hasan Bey! — Ne iyi, başbaşa yaşıyorlar! Tok Gözlü Dilenci dileniyordu: — Allah rızası için bana bir- kaç para verin! Hasan Bey dilenciye baktı: — Verecektim amma ne ’dı- talihin yokmuş, yanımda bir bütün on liralıktan başka bes vermiş Dilenci güldü: — Zarar yok Hasan Bey, «© kadarı da bana kâfidir. Tanısın Hasan Bey bir dostunun evin: gitmişti; dostu: — Aman Hasan Bey dikkat et, dedi, bahçede köpek var seni asırır. — Neden beni ısırır da seni ısırmaz | — Beni tanır, seni tanımaz ki.. — Adımın Hasan Bey- oldu- ğumu söyleyiver, beni de tanısın! Hasis Hasan Bey bir altın dişliden bahsediyordu: z — Okadar hasis ki, dedi, altınlarını bile kapacaklarmış gi - azamaaa - sönmiye mahküm bir istidat daha. —h':üywızı: Hasan Bey, yüıği:ı ağzıma geldi; - istidat bunun neresinde? — Ben de kabak baksana ne gör sesi vari iya istidatl demedim ya, opera - san'at- aüi

Bu sayıdan diğer sayfalar: