2 Şubat 1935 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 10

2 Şubat 1935 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ÇTT Ş TTTT NÇL Muharcirit 4.R. Teftika No 17 Osmanın Hünerleri.. — Hak Nazardan Saklasın.. Senin Gibi Yiğit, Birlere Herdaim Lâzım Olur, Seni Silâhdar Yaptım Başını uzattı. Yüzünü yere * dayadı. Güya, (padişahı zaman, #çüncü Ahmed Han)ı selâmladı. Üçüncü Ahmed, büyük bir gürür hissetti. Aynı — zamanda hayret ve takdirini de esirgemedir — Peh.. Peh.. Elhak, tahsine lâyık bir hünerdir. Dedi. Osmanın — gösterdiği — hüner, yalnız bundan ibaret değildi. Gözleri sımsıkı bağlı olduğu halde © azgın atın Üzerinde daha pek- çok cesurane — marifetler göster- mişti. Hele birer adım fasıla ile yere dizilen yumurtaları ata çiğ- netmeden elindeki kılıçla birer birer kırması, padişahla beraber herkesin takdirini celbetmişti. Bunlar bittikten sonra padişah Osmanı tekrar huzuruna çağırmış: — Hak, nazardan s Na Senin gibi yiğit, bizlere herdaim lâzım olur. Seni silâhdar yaptım. Var sağlığıma dua et. Şurada ardımca dur. Diye büyük” bir Iltifat göster- mişti... Osman, hemen padişahın önünde diz çöküb üç defa yer öptükten sonra, padişahın yan gelib oturduğu sedirin arkasına dolaşmış.. Padişahın arkasında elpençe divan durmaya başlamıştı. Sıra, (çengi kolu) na gelmişti. Fakat.. Raksa girişilmeden evvel, bazı taklidli oyunlar göste- rilecekti. Ortaya, etrafı hamam peşte- mallarile örtülmüş olan dört köşe bir kafes getirildi. Bu kafesin, cebheye tesadüf eden ciheti, bir hamam kapısına benzemekte idi. Kafesin içindeki iki kadın, güya hem hamamda yıkanıyorlar, hem de aşk ve muhabete dair açtık- ları bahse devam ediyorlardı. Yavaş yavaş bir ses işitildi. Bir kilci ÇA, arkasındaki merke- bin yularını çekerek yavaş yavaş geliyor; hazin sesi İle bir aşk şarkısı söylüyordu. Merkeb, ha- kiki bir merkeb değildi. Kolun yardakçılarından biri, üstüne mer- keb renginde bir örtü örtmüş, başına da — bezlerden — yapılmış merkeb kafası şeklinde uzun ku- laklı bir maske geçirmişti. çengi- lerden ( Saçlı Zünbül ) de kilci kıyafetine girmişti. Saçlı Zünbül, merkebi yavaş yavaş çekerek hamama doğru ilerliyor, şarkısına devam ediyor.. arasıra da durarak: — Anah.. Bize, ne ettise, gö- nül etti... Hele şimdi, işimize ba- kalım. Diye söyleniyor.. sonra elini ağzına siper ederek: — Kilçi geldi.. Kil alın, kil, Diye bağırıyordu. Hamamda yıkanan kadınlar kilcinin sesinl işitmişlerdi. Hem kil almak, hem de kilci ile eğlen- mek İstemişlardi... Hamamdan bir ses işitildi: — Hilci.. huuuu, kilcil., Kilci, yanık —yanık verdi: — Buyur. — Sen buraya buyur. cevab (1) O devirlerde hamamlarda sabun- dan sonra ( kil ) kullanmak — âdetti. Oaua için kicler, hamam kapıları önünde şarkı söyliyerek gezerlerdi. — Vardım. — Kilin İyi mi?.. — Oo0 kadınım, hiç sorma İnsanın yalnız kirini değil.. günah- larını da eritib götürüyor. Bu muhavere, gülüne ve biraz da açık saçık bir” halde uzuyor. Kadınlar, bu saf kilci ile biraz daha fazla eğlenmek İstiyorlar. Içeri alıyorlar. Onu soyub yıka- mak istiyorlar. Fakat kilçi, çıplak kadınları görür görmez birdenbire #zıyor.. kuduruyor.. zaptedilemez bir hâle geliyor. Nihayet güzelce bir dayak yiyor.. Yarı çıplak bir halde kendisini hamam kapısın- dan dışarı atıyor. Orada duran merkebine atlıyor. Canını dar kurtariyor. Küçük bir komediye benziyen bu ( hamam oyunu )ndan sonra stra (kalyoncu oyunu )na gelmişdi. Kolun çengi takımını teşkil eden kızlar, iki tekerlekli güçük bir. kalyonu omuzlarından aşır- dıkları iplerle yavaş yavaş çekl- yorlar.. Akıntılarda yedek çeken yedekciler gibi, iki büklüm bir halde, ağır ağır meydana ilerli- yorlardı. ( Urkam var) . . . yu Bir Günlük . . Hava Vaziyeti Ankara, 1 ( ALA. ) — Ziraat Vekâleti Mmeteoroloji enstitlsün- den aldığımız malümata göre son 24 saatte yurdun Karadeniz Ak- deniz kıyılarile ege mıntakasında Manisa, İzmir ve çevreleri yağ- murlu, diğer yerler kar ve karla karışık yağmurlu geçmiştir. Karadeniz - kıyılarında yağış, bazı yerlerde fırtına ile karışık olmuştur. Ölçülen en çok yagış miktarı Rize, Giresun ve Orduda 46, Dörtyolda 21, Edremid ve Sürtte 23 milimetredir. Toprak sathında karın en far la kalınlığı Karsda 59, Sarıka- mışta 53, Bayburtta 35, Sivasta 30 gantimetredir. Dün Edirnede tekrar - taşan Tunca nehri bugün yatağına çe- kilmeye başlamıştır. Düne naza- ran gsuhuünet dereceleri 4 ilâ 6 derece etrafında büyük bir farkla düşmüştür. En düşük suhumet dereceleri sıfırın altında olmak üzere Karsta 11, Erzurumda 8, Afyon, Sivas ve Ankarada 4 tür. En yüksek suhunet dereceleri Adanada 18, Antalya ve Döryol- da 16 derecededir. Bugün Ankarada öğleden son- ra saat 14 de suhunet sıfıirin Üs- tünde bir dereceye yükselmiştir. Rüzgâr garp ve şimali garbiden devamlı olarak saniyede bir metre sür'atle esmiştir. Hava sabahleyin temamen kapalı idi. Hava derece derece açılmaya başlamış ve 14 den sonra açıklık ziyade'eşmişlir. Paris Borsasında Paris, 1 (A.A.) — Esham Borsası dün başlangıçta daha ziyede kararsız bir vaziyetten sonra iyi temayülât göstermiş ve Fransız rantlarının — yükselmesi sayesinde mahalli rantlar pek az mahsus olmakla beraber müte- addit kazanç kaydetmişlerdir. KŞ a DAG re Te a ) Deniz Deniz kızı — Bir kadınla ko- nuşurken, şapka çıkarmanın bir nezaket — mecburiyeti — olduğunu bi ei Bi örüke ddi Dünya İktisad Haberleri Lehistanın Kömür 1İhracatı Gittikçe ÂArtıyor Lehistan İArtış nisbeti yüzde yedi- len fazladır istatistik — dairesi tarafından verl'en muvakkat rakam- lara göre 1934 yılı içinde dışarı- ya satılan maden kömürü mikdarı 10,410,000 — tondur. — 1933 yılı içinde bu memleketin dışarıya yaptığı maden kömürü satışı 9,703,000 tondu. Şu hesabca ih- racatta bu yıl 707 bin ton bir çoğalma vardır. Bu artış nisbeti yüzde hesabile 7,3 tür. Danimarka'da Yumurta Ihra- Tn âıt şirketi İtalya- a çalışan İngilz talyayakomli ,Ş belçikalı firma- larla hususi suret« te hazırlanmış yu- murta ihraç etmek Üzere bir an- laşma yapmıştır. Bu yumurtalar üzerine parafin sürülmüş mukav- va kutulara konulacak ve bu ku- tular da havası dıklara — yerleştii hava yerine içerisine hamızı kar- bon verilecektir. * Tokyodan bildirildiğine göre gelecek Mart ayın- da dokuma sana- J n!pı.ınrlu yicilerile — ihracat peşinde tacirlerinden mü- . wekkeb bir beyet Brezilya ile Japonya arasındaki ticari müna- sebetlerin genişletilmesi yollarını araştırmak üzere Brezilyaya gide- cektir. serve Gön- deriyor Japonler * Birleşik Amerikada 1934 y- lında 155 milyon dolar (aşağı yu- karı 200 — milyon lira ) değerinde 564,5 milyon libre ( yuvarlak hesabla 320 bin ton ) tütün yetiştirilmiş- tir. Bir yıl önceki rekolte 738,6 milyon libre olduğu halde değerl 122 milyon dolar tutmuştur. Fia- tın — yükselmesi tütün ekiminin daraltılmış olmasından — ileri ge- mektedir. -— TAKVİM :— Gün CUMARTESİ — Kasım 935 87 Rumt — I? 2i Künun 1350 aa 28 2 ŞUBAT — Arabt 28 Şevval 1358 Waklt | Ezant/Vasati| Vakit |Ezant | Vasa 146(7 110 Akşamlıt — (17 92 103 | 1227| Vet Vi Si | is s4 V0 43 | 15 00| İmsak | 12 045 30 Günün Maeseleleri Istanbul KasaplarıBeledi- yeyeBirTeklif Yapıyorlar | ( Baştarafı 1 inol yüzde ) kesilir. Müstahsil, semiz hayvan getirmekle bugün bile zarar gör- mektedir. Kilo başina alınacak dokuz kuruşluk resim bu zararı çoğaltmaktan başka bir şeye ya- ramaz. Bütün mesele İstihlâkin azlığındadır. Mühim bir kısım halk, et yiyemiyor. Sartiyat eski senelere nazaran yüzde 50 nisbe- tinde azalmıştır. Ve böyle müte- madi şekilde rüsum ilâve edile- cek olursa, müstahsil tarar gö- receği gibi Istihlâkin çoğalması na da imkân kalmaz. Et satışını çoğaltmak, müs- tahsi 1 memnun etmek ve günlük şikâyetlerin ardını almak Için be- lediye şimdiki resmi yarı yarıya indirmeli, bilbassa şark - vilüâyet- lerinden yapılan hayvan sevkiya- tını kolaylaştırmak için de navlun ücretlerinin ucuzlamasını temin etmelidir.,, Belediyaye bir Teklit! Diğer taraftan bu işle uğra- şanlardan Bay Hâmid de şunları söylemektedir: * — Kilo üÜzerinden resim alın- ması esas itibarile müstahsilin zararınadır. Çünkü hergün mez- bıhada binlerce hayvan kesilir. Bunların kesilir. kesilmez soğu- madan tartılması gerektir. Mev- cud kantar binlerce hayvanın ard arda tartılmasına yetişmiyeceği için hayvan ağırlığından kaybeder ve müstahsil zarar görür. Kaldı ki, buügünkü resimler ağır geliyor. Bir koyuna Trab- zondan İstanbula kadar 80 kuruş novlun veriyoruz. Diğer resimlerle beraber hayvan başına edilen masraf 6 lirayı aşıyor. Tasavvur ediniz. ki, Erzurumda bir çift koyun sekiz liradır. Burada Be- #Yunan_istanda Ihtilâl Korkusu Var! Baştarafı 1 inci yüzde ) nin kabineden çıkarılmasını iste- mişlerdir. Başbakan, bu zabitleri teskine çalışmış, ayni zamanda muhtemel bir isyanın önüne geç- mek Üzere şiddetil tedbirler ahn- masını emretmiştir. Bu —arada donanmanın cebhanesi de alına- rak depolarda muhafaza altına konulmuştur. Fakat hükümet, efkârıumumi- yeyi teszkin için bu şaylaların uydurma olduğunu ve bunları yazan gazeteler hakkında kanun! takibat — yapılacağını — bildirmiş, bu —hususda — müddeiumumiliğe müracaat olunmuştur. Dün gece yarısı İse Atinada bir ihtilâl çıkacağı hakkında çok heyecanlı şayıalar çıkmış, hükü- met polise, jandarmaya ve askeri kuvvetlere, her ihtimale karşı silâh başında hazır — durmaları emrini tir. 31: I;ı.tîl':gı General Plastiras taraftarı olan kadro harici zabit- ler tarafından ve bazı haberlere göre de General Metaksas taraf- tarı zabitler tarafından çıkarıla- cağı — söylenmektedir. — General Metaksas taraftarı zabitler ara- sında bir ihtilâl çıkarmak için bir. beyanname imzalandığı, bu beyannamenin — kükümetin eline geçtiği ve derhal çok şiddetli lediye 465 kuruş resim alıyor. Aradaki nisbet yüzde 50 yi de geçiyor. Bizim Belediyeye bir teklifimiz yar, Buişte çok büyük fedakârlık yapmak kendi menfaatl bakımın" dan çok kârlıdır. Bugünkü mez- baha resminin yarı yarıya indi- rilmesi lâzımdır.. Bu takdirde satışlar yüzde elli artacaktır. ve Belediye üç aylık varidatını bir ayda çıkaracaktır. Biz bunu teahhüd edebiliriz. Yeter ki resim indirilsin. Bu takdirde koyun satışlarının bu- günkünün iki misline çıkacağını da kat'iyetle söyliyebilirim. Bu işle kaçak hayvan kesilmesi de çok yakından alâkadardır.,, Hayvan tacirlerinden Bay Mah- mud da mexbaha meml ve et fiatleri etirafında çok dikkate değer mütalâalar yürütüyor. Bu zat diyor kbı “ — İstanbula semiz hayvan ekseriyetle memleketin uzak köşe lerinden gelmektedir. Yeni resmin agır çeken hayvan sevkiyatını durduracağına kanlim. Bir kere bugün tatbik edilmekte olan nis- betin xararlı vaziyetleri vardir. Karsdan gelen 200 - 250 kiloluk öküzler için 10 Hralık mexbaha resmi ödenirken, 100 - 130 - kilo gelen hayvanlar için de ayni para verilmektedir. Sonra, Ögoç tabir edilen ve fazla semizletilerek 35 kiloyu bulan koyunlarla cılız hay- vanlar için alınan resim de aynı- dır. Bir defa bu, haksız ve nis- betsir bir vaziyettir. Bir, resmin kilo başına alınmasına itiraz etmi- yoruz. Fakat, 9 kuruşun fazlalığına kanliz. Belediye, bugünkü ücreti yarı yarıya İndirsin, eğer mexzbaha' varidatı artmazsa ben kendimi mezbaha kapısına asarım, ,, tedbirler alındığı da İleri sürülü- yor. Diğer taraftan tayyare ka- rargâhında da muhtemel — bir ihtilâle karşı tedbirler alınmıştır. Bundan başka devlet memur- — ları Damaskopulosun komünistlik su- çundan — menfaya — gönderilmesi üzerina devlet memurları arasında — başgösteren galeyan devam edi- yor. Cemiyetin idare heyeti dün çok şiddetli bir beyanname neş- retmek suretile Atina memurlarını hükümet aleyhinde ayaklanmıya çağırmıştır. Bunun üÜzerine bütün — memurlar sonra dahiliye bakanlığı — önünde bir protesto nümayişi yampışlardır. — A, V. Arnavutluk'ta Neler Oluyor? » ( Baştarafı 4 inci yüzde ) lerine — dönmesi — ihtimalini göl ödünde tutarak bir şey yapama'” dan geri dönmüştür. * Bu vak'alar ordudaki zabitat — arasındaki koşnudsuzluğu arttır” — mıştır. Habers verildiğine görü — şimale bağlı, Prenk Previzi adlı bir şef de tekaüde — sevki miş ve bu hâdise, ba; müslümanlar arasında d ..=.un aynini Katolikler arâ” sında da meydana koymuştur. —— cemiyetinin relsi olan bay — v | j $ 4

Bu sayıdan diğer sayfalar: