8 Kasım 1935 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 10

8 Kasım 1935 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ME li Ölüm Yolcusu i Muharriri : Freeman Willis Crofta —20 — 8/11/935 Polisler; Sir Conun Kasasını Açmı Meşhur Vasiyetnameyi Bulmuşlardı Bütün bunler tasfiye edildikten sonra ka- İncak olan (124000) liralık bir meblâğ da binbaşıya kalacaktı, Frenç akşama kadar uğraştıktan sonra, nihayet her ne de olsa, babasının ölümü ile (binbaşının eline (174000) lira kadar bir para geçeceğini hesap etti, Sir Conu öldürmek için bundan daha iyi bir sebep olabilir mi idi? Cesedi Katli MI Gömdü? Belfasta geldiği vakit doğru Reyninin da- İresine gitti ve vasiyetnamenin çıkardığı bir suretini kendisine verdi. Reyni bunu oku- duktan sonra: — İki gün evvel bu vasiyetnameyi ele geçirmek için her şeyi göze almışlık. Fakat sen gittikten sonra ben bazı cihetleri dü- şündüm, ufak tefek tahkikatta bulundum. Binbaşının bu işte alâkadar olabileceğine bir türlü kani olamıyorum. dedi. — * — Ne gibi? — Evvelâ, şurasını tesbit edelim. Cesedi gömenin katil olduğuna kani misin? — Evet. — Şimdi diğer cihete geçelim. Vak'adan bir gün sonra, yani cuma günü binbaşı Mal. kolum her zaman olduğu gibi Belfasta inip fabrikalara girmiş, akşam üzeri Derry'ye gi. derek o akşamı, cumartesi gününü, gecesini bazı arkadaşlarının evinde geçirmiştir. Şu halde binbaşı cesedi perşembe günü gece ve yahut ta cuma günü sabahı görmmemlişse, hiç gömmemiş demektir, değil mi? —öphesiz. .. — Binbaşının perşembe günü akşam - ki harekâtını, 11,25 de evine dönünciye ka. dar tesbit etmiştik. Katli İngilterededir Hattâ o santten sonra ev halkı uykuya daldığı bir sırada dışarı çikip cesedi göm- müş olması ihtimalini de düşünmüştüm. Ben bu ciheti de merak ettim ve binbaşı- nın evinde bazı tahkikat yaptım. Karısının ifadesine bakılırsa, zaten bir kaç günden- beri rahatsız olan binbaşı, o akşam yattık- lan sonra birdenbire sancılanmış. Ağrılar 5 kadar şiddetlenmiş ki hizmetçileri uyan- dirip su isitmak, sicak o pansuman yap - mak mecburiyeti hasıl olmuş. Binbaşı sa- © bahın saat beşine kadar kıvranmış, nihayet sancılar bir aralık durmuş ve binbaşı da uy- kuya dalmış. Buna bütün hizmetçiler şaha- det ettiği için, binbaşınm karısının bu ifa- desini de hakikat olarak kabul edebiliriz, değil mi? — Evet, onu da kabul edebiliriz. Fakat bütün kurduğumuz bina tamamile yıkılıyor demek. Ortada şüphe edebileceğimiz baş- ka kimse olmadığı için, işe yeni baştan baş- lamak icap edecek. — Ona şüphe yok. Fakat ben katilin bir İngiliz olduğuna ve bütün bu muammanın ipucunun İngilterede bulunduğuna kaniim, Mesele bizim ilk zannettiğimizden çok daha karışık. Her ne ise elimizden geleni yapaca giz, Ben şimdi binbaşının evinde toplana- cak olan İstintak heyetine gidiyorum. Sen bir parça yemek ye, öğleden sonra orada birleşiriz. * Kum Torbası Darbesi İstintak bâkiminin tahkikatı gece geç vakte kadar sürdü, Binbaşı, Reyni, Frenç, Maklang, binbaşının hizmetçileri, polisler pahitler sıra ile ifadelerini verdiler, Fakat yeni bir şey öğrenmek kabil olmadı. Yalnız tabibi adli doktor Finley'in ifadesi ortaya Adli Tıp. İsleri Genel © İyepyeni bir muamma çıkardı. İstintak hâkimi doktora evvelâ: — Yaptığınız muayene neticesinde ölü. mün sebebini tesbit edebildiniz mi? diye sordu. Doktor: — Evet efendim. Sir Con, sağ şakağına indirilen bir darbe neticesinde ölmüştür. Kafa kemiğinin çatlamış, fakat derinin hiç çizilmemiş olduğuna bakılırsa, kullanılan silâh kum torbası nevinden yumuşak, fa- |kat ağır bir cisim olduğunu zannediyorum. — Sir Conun kendi kendine böyle bir darbe indirmiş olması kabil mi? —Kat'iyyen efendim. — Darbenin indirildiği yere nazaran ka- Wil ile maktulün o zamanki vaziyetlerini tes- | bit edebilir misiniz? vap verdi: — Katil eğer sağ elini kullanan bir adam- sa, maktulün arkasında ve biraz sağında durmuş olması lâzımdır. Yok, solak bir a- damsa, katil ile maktulün karşı karşıya bu- lunmuş olacaklarını tahmin ediyorum. Uyku İlâcı — Bundan başka bir şey tesbit edemedi- niz mi? — Etlik efendim. Her ihtimale karşı, maktulün dabili azalarından bazılarını, tah- bl edilmek üzere kimyahaneye gönderdik. — Bir cevap alabildiniz mi? o * — Aldık efendim. — Bir şey bulabilmişler mi? — Evet bir miktar Trional bulunmuş. — Trional mi? Müsekkin bir şey olacak galiba. — Evet, uyku ilâcı olarak kullanılır. — Çok fazla muktarda ma alınmış? — Hayır, ölümü intaç edecek miktarda değil, Olsa olsa sekiz on saatlik bir uyku verecek derecede... — Demek ki maktulün ölmezden bir müddet evvel Trional aldığını iddia edi- yorsunuz. Bu ilâç ne kadar müddet zarfm- da tesirini yapar? — Orasını kat'iyetle söylemek kabil de- ğil efendim. Herkeste yaptığı tesir ayrı ay- rıdır. Bazılarında çabuk tesir yapar, bazı- larında ise bu tesir gayet yavaş olur. Bun. dan maada ilâcı alan adamın vaziyeti sih- hiyesini de nazarı dikkate almak lâzımdır. (Arka var) BÜTÜN ÜLKEYİ: DOLAŞAMAZSINI 2 FAKAT “ANZ8on Posta £ BUTUN ULkeyi HER GUN DoLasınl Direktörlüğünden : EN ton Gazhane kok kömürü iki buçuk lira bedel ile açık eksiltmeye konmuştur. beher tonu tahmin edilen yirmi İsteklilerin eksiltmenin yapılacağı 25 İkinciteşrin 935 Pazartesi günü saat on beşe kadar hergün saat on iki ile on dört arasında Soğukçeşmede Adli olunur, Tp İşleri (Genel Direktörlüğüne ilân (0014) müracaatları © Devlet Demiryollarından : 12/11/935 tarihinden itiba: tarifesi, Çankırı - Filyos kısmında ler umumi tarife üzerinden “6 50 Ankara - Filyos kısmındaki bütün mesafelere teşmil Ankara - Çankırı tenzili yolcu kat cek mesafelere alt ücret- tonzilâtla hesap edilmek surâtile, edilmiştir. Farla tafsilât için İstasiyonlara müracaat edilebilir, “3267,, “6984,, sai... Doktor Finley biç tereddüt etmeden ce- i "SON POSTA- Mısırda Kapitülasyonlar Zecri Tedbirlere Mani Mi? Kahire 7 (A.A.) — Tecim çevenleri, kapitülâsyonların İtalyaya karşı yapılacak zecri tedbirlerin tatbikinde ciddi bir mani teşkil ettiğini ileri sürmektedirler, Kapitü- lâsyonlar tarafından himaye gören yabancı tecimler, satışlarına serbestçe devam ede- bilmektedirler. Ancak örfi idare tecim ser- bestliklerinin önüne geçebilecektir. raşmaktadır. Amerikada Rozvelt Seçimler- den Memnun Demokratların Kayıbları Zahiri İmiş AVRUPANIN DURUMU Hyde-Park (Amerika) 7 (A.A) — Roosevelt, Avrupa durumunun şimdi Ame- iş durumundan ziyade hendisini meş- Amerika hükümetinin arsıulusal durum hakkında hiç bir yeni hareket tasarlamadı- ğini söyleyen cumur başkanı seçimlerin bil- İbassa Nev-York hükümetindeki sonuçla - rından memnun olduğunu ilâve etmiştir. Roosevelt, ülkeyi ilgilendiren meseleler- den ziyade mahalli meselelerin seçmenleri müteessir ettiğini kaydetmiştir. | Tahminler İ eNw-York 7 (A.A.) — Müşahitlerin söylendiğine göre, demokratların hakiki olmaktan ziyade zahiri olan kıyabları, bü. İyük bir piskolojik tesir yapacak ve başkan- hk için yapılacak (seçimlerde muvaffaki- yet imkânını ileri sürmek istemeyen cumu- riyetçilere yardım etmiş olacaktır. Japonların Çindeki Faaliyetleri Londra 7 (A.A.) — Times gazetesinin Pekinden haber aldığına göre, Japon ordu- İ su, Pekinin cenubundaki demiryolu boyun- ca çok büyük milyasta manevralar yap- maktadır. Bu gibi tedbirlerin büyük ve va- him hâdiselerin başlangıcı olup olmadığı İ Pekinde soruşturulmaktadır. Graf Zepilnin Uçuşu Friedrichshafen 7 (A.A.) — Graf Zep. pelin balonu bu sabah buradan cenubi A- merikaya ellinci seferini yapmak üzere ha- seferidir. Lehliler İtalyanlara Kredi Açmıyorlar Varşova 7 (A.A.) — Ticaret bakanlığı, İtsivsva her türlü kredi açmaktan kaçın- mak lâzım geldiğini ticaret odalarına hatır» latımıştır.. Litvanyada Ayrışıklar Kaunas 7 (A.A.) — Hükümet, örfi ida-| re devam ettiği müddetçe, bugünden itiba- ren, ayrış partilerinin her türlü faaliyetleri- ni yasak etmiştir. Yeni Alman Bayrağı Çeklidi Berlin 7 (A.A.) — Renk we ebadı Füh- rer tarafndan tespit edilen yeni Alman bayrağı bu sabah ilk defa olarak kara ve denizde merasimle çekilmiştir. Bir Hava Faciası Monpelye 7 (A.A.) — Tuluzdan hareket etmiş olan süel bir uçak bir köy civarında yere inerken parçalanmış ve beş râkibi ölmüştür. Darphanede Tabidot Darphane ve Damga matbaası bir- leşik bir mutfak kurmuştur. Burada mersurlara ve işçilere her gün öğle ye- meği verilmiye başlamıştır. Müessese- de Avrupai bir de yemek salonu hazır- lanmıştır. İlki idarede (360) kadar me-| mur ve işçi vardır. Bir et, bir sebze, bir pilâv ve bir tatlı (25) kuruşa verilmek- tedir. Yemeklere kap hesabile de fiat konriuştur. İstiyenler daha az yemek. lede karınlarını doyurabiliyorlar, Bir bakanlar komitesi, bu mesele ile uğ) İreket etmiştir. Bu uçuş, bu yılın sonuncu | İ HİKÂYE e ————<—<— İngilirerder KEÇİ KILI TÜCCARI dumları ticarethanesinin 1 danım. Beni şahsan herhalde ticarethaneyi hatı ze son defa satmış olduğunuZ bizi dolandırdınız... Yüzlerce li ettik. Bu yetmiyormuş gibi. Hurtsey gayri ihtiyari ağzın! Dünkü kısmın bulâsası: Hursey yaman bir elmas kaçakçısıdır. Bütün işlerini kendisine verdiği «Ke- çi kılı tüccarı» nami alında yapar. Bir gün gene 40 bin lira kıymetinde elmasları kaçırıken peşine bir sivil| polisin düştüğünü farkeder. Üzerinde- ki 40 bin liralık elmasları yok etmeğe karar verir. aptal aptal bakıyordu. Güverteye çıktı ve en rüzgârlı bir) — Kıl mı? dedi? yeri seçerek parmaklığa dayandı ve va:| — Kıl ya! Başka nee olacakti” ç. purun hasıl ettiği köpüklü dalgaları| bile bizi dolandırdınız, aldattımıZ” seyretmeğe başladı. İri yarı, kırmızı|na hırsızlık değil de... yüzlü adam da onun peşinden gelmiş! O Hurtsey artık kendinden güvertede bir aşağı bir yukarı dolaşı -| Herifi yakasından yakaladı ve İ yordu. — Siz beni kıldan bahsetmek” Hurtsey'in son şüpheleri de zail ol-! mi salona getirdiniz? diye da. du. Bü polis memuru yalnız takip et? |. Tabii... Neden mekle kalmıyor, hattâ şu dakika bile kı Keş kilis onu vapurda mı, yoksa karada mı tev-| ( Hiurtseyin gözünün önüne ( kif etmenin muvafık olacağını düşünü- irelık elmaslar gekii bunları bir ö yordu. Herhalde İngiliz polisi, onu Ea kalamak muvaffakiyetini başkalarile| Kın ce'a ne diyecekti? Bü paylaşmak istemezdi. Bundan maada! ini İcaybatel ve yüne onu vapurda tevkif etmenin polis nok- herifi üzerine aöl si tai nazarından bir faydası daha vardı. | £ yala onu dövneğe başladi. ENİ Vapur bir İngiliz vapuru idi ve İngilte- geleni “savalliyr yürek ili re toprağı sayılırdı. Halbuki karada|, starabildiler. M. ve tevkif ettikleri takdirde indei mücrimin! şerti. Fakat Hart al e mukavelenamesi mucibince bir sürü U-| zasile kurtuldu. Fi imdi sul ve kaidelere tâbi olmak mecburiye- ği z iie ge Jenen ## İti vardı. Hiç şüphe yok ki onu Alman pyesız yatağına gidip kegi İl kara sularına girmeden tevkif edip ka-| 4... ölnnileri içli dai ,» Imarasma kapatacaklardı. ei Mi Hurtseyin korktuğu başına geldi. İri , Müsabakalı yarı adam kararını vermişti. Birdenbire Hurtseye yaklaştı ve hiddetli bir sesle: HikâyelerimiZ Bitti — İsminiz Hurtsey değil mi? diye sordu. Hurtsey soğuk kanlılığını muhafaza GESMAĞO Şalşarni adm İki aya yakın bir zamandan! retmekte olduğumuz yeler serisi bitti, Oku) nmız bu hikâyelerin sonunda 9 — Evet, dedi. — Kıl tüccarı olduğunuzu iddia edi- yorsunuz, değil mi? nin neticesini tahmin edecek V* cek pazartesi akşamına kadar 3 le birliste «Son Posta — İddin etmiyorum, hakikati söyli- yeler memurluğuna» kaydile yorüm. Kıl tüccarıyım. nemize göndermiş olacaklardıf- © 4 | | | i — Yalan söyliyorsunuz (Siz na - mussuz bir hırsız, bir dolandırıcısınız! Hurtsey sesinin ttrememesine çaba-İ| © “Tahminler üzerinde en çok İlyordu. Daha sakin bir vaziyet alabil-|| fak olanlara su hediyeler verile" İmek için cebinden tabakasını çıkardı. Brinciye: Bir gümüş kel Kırmızı yüzlü adam yine hiddetle: İkinciye: Bir. gümüş cep — Siz bir hırsızsınız. Nihayet sizi e-|| ç Üsüncüe: Bir fatoğrat ıı le geçirebildim, diye bağırdı. ümmi. Dağ inniye kadar Hurtsey titreyen bir sesle; rekicepli kalem, 20 inoiden — Deli misiniz azizim? Bu kadar'| de muhtelif küçük hediyeler. insan içinde böyle söz söylenir mi? di- Hal varakalarınızı İ yebildi. | acele ediniz. 3 gününüz kaldi. Öteki Hurtseyi kolundan yakaladı L..—. ve şiddetle sarsarak: | X — Haydi aşağı inelim de konuşalım fi dedi. | i a i Son Posi? Herif Hurtseyin kolunu sarsarken y nasıl oldıysa oldu, Hurtseyin elindeki (o Yevmi, siyasi, Hovadin ve His | tabaka düştü, vapurun kenarına çarptı, .£ski Zabtiye, Çatalçeşme “) açıldı ve denize düştü. Düşmesile batıp ISTANBU& “ gözden kaybolması bir oldu. 3 Hurtsey arkasına döndü ve hiddetle: — Sersem ...Gördünüz mü yaptığı- nizi? Annemin son yadigârı olan altın tabakamı denize düşürdünüz.» diye) | bağırdı. Fakat içinden kıskıs gülüyordu Ar-! tık polis memuru kendini tevkif edebi- lirdi. Fakat hırsızlık elmaslari onun ü-' zerinde bulmasına ve ona bir suç yük- İletmesine imkân yoktu. Çünkü İnve- İrod elmasları tabakadaki yaprak siga- İralarının arasına gayet mâhirane bir surette yerleştirmşiti. e Halbuki onlar şimdi denizin dibini bile bulmuş.cür- İmün en büyük delli yok edilmişti. eli ve resim) N mahfuz ve gazeti” 23 a J ABONE FIATLİZ DEE yen. Abone bedeli peşimdin A, <8) değiştirmek 28 bur” “| — J Gelen evrak geri verilme. | ilânlardan mes'uliyet vi Cevap için mektuplars w P Yüsıcadır. pul ilâvesi ü Hurtsey küfür ederek kırmiizı yüzlü adamla beraber aşağı salona indi. Kim- İsenin bulunmadığı bir köşeye çekildi. ler. Yabancı tekrar Hurtseye döndü ve: — Şimdi rahatça kozumuzu paylâ- şalım. Ben Branton, Branton ve mah. Posta kutusu 74 Toigrat 1Sovposta Telefon 120203

Bu sayıdan diğer sayfalar: