Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
aa ta e a | ÇAS B aH NC Lf t 8 Sayfa Kişilet, ee SOR POSTA n Büyük " Yazan:! OrSanın A a Romanı | Kaflı Don Anrikez Kemal Reisin Mutlak Yakalanması İçin Emir Vermişti — 4B — İspanyol gemilerinin kürekçileri de yel- kencileri de kırbaç altında canlarını dişle- rine takarak çalışıyorlardı. Fakat, en uygun havada bile 6 -7 milden fazla gidemeyen bu tekneler, böy- le zamanlarda on üç, on dört mil yapan ince yapılı, kaygın ve çevik Türk gemileri- ne yetişmeleri nasıl kabil olurdu. Don Anrikez, köpürüyor; Kemal Reisi savaşa mecbur etmek için neler yapacağı- nı düşünüp duruyordu.. Sonra: — Eğer, dediği gibi Valansiya önünde benimle çarpışırsa ne mutlu! Dilerim ki kabil olduğu kadar kıyıya yakın olsun da bu korsan filosunu nasıl yok ettiğimi bütün | #f şehir görsün!.. Diyordu. Halbuki Kemal Reis de bu şehir önünde dövüşmeğe karar verdiği için şöyle düşün- müştü : — Türk dayağının ne olduğunu yalnız amiral ile askerleri değil, Valensiyalıların gözleriyle bütün İspanya görsün!... Kortagene'nin Bambardımanı Amiral — Anrikez bütün gece yo- luna devam etti ertesi gün öğleye doğ - ru Kartageneye vardığı zaman orayı da karma karışık buldu.. Kalenin mazgalları yıkılmış ve şehrin evlerinden bir kaçının çatıları uçmuştu.. Halk, yakın tepelerden şehre dönüyordu.. Bir kaç saat önce şehir- den oraya kaçtıkları anlaşılıyordu. Kumandan Don Kortez de yaralı idi. Amirala şu haber verildi: — Kemal Reis şafakla berabreer ansı- zın şehrin karşısında göründü.. Bombardı- man etti ve iki saat önce Alikanta tarafı- na gitti. Anrikez hemen ve son hızla yola devam emrini verdi.. Kemal Reisi Alikantada ya- kalamayı umuyordu.. O kadar kızmıştı ki Valensiyaya kadar sabredemiyecekti.. Za- ten hemen hemen kendi gözünün önünde bir sıra şehirlerin topa tutulmasının önüne geçemediği için Kral Hazretleri onu sor- guya çekmiyecek miydi? Hele Kemal Re- isin bunları yaptıktan sanra İspanya kıyı - larından uzaklaşıp gitmek ihtimalini düşün- dükçe çileden çıkıyordu. İspanya donanmasının en önünde giden gemi ufukta Alikantayı gördüğü zaman Türk filosu Albaresa burnuna dönüyor - du... Alikanta duman ve alev ıçınde yanıyor- yordu.. Kemal Reisin kıyı şehirlerini birer birer topa tutması ve yakması bütün civara bir yıldırım hıziyle yayılmıştı. Şimdi en küçü köylere varıncıya kadar halk içeri kaçı - yor, kıyılar boşalıyordu.. Türk filosu geçtiği yerlerda bir tek in- sana rastlamıyordu. Nao burnunu döndükleri sırada güneş yeşil dağların ardında batmak üzereydi. Küçük Bir Koy Bu burundan sekiz, dokuz mil kadar da- ğuda Vido adında oldukça büyük bir kör- fez vardır. Uzunca bir dil bu körfezin ağ- zını daraltır. Fakat içerisi geniştir. Civar tepeler kayalık ve çıplak olduğu için oralarda hiç bir köy yoktur. Yalnız sonbaharda Denya, Altea yahut Gandia: * dan gelen bazı balıkçılar burada avlanırlar,. Kemal Reis yanındaki Endülüslü kıla - vuza: — Bu gece bir yerde gizlenmeli, dinlen- meliyiz.. Amiral Anrikez dosdoğru Valan- siyaya gide dursun!... Gerek leventler, gerek kürekçiler çok yorulmuşlardı.. Dinlenmek çok lâzımdı. Bunun üzerine kılavuz Vido körfezinden bahsetmişti. Bir saat sonra güneş büsbütün karanlık basmağa başlamıştı. Türk filosu boğazdan geçti. «.Yelkenler istinga edildi. Direkler indi - rildi. Böylelikle Türk gemileri Mf] l alçacık — bir İspanyol filosu knmandanı Don Anrikez toprak yığınının ardından bile görünmiye - cek bir hale gelmişti. Karaya çıkarılan gözcüler iki üç — saat sonra kıç kasaraları üzerinde üçer fener yanan İspanyol gemilerinin Valansiyaya doğru uzaklaşıp gittiklerini haber verdi. Gemilerde en küçük bir gürültü bile ol- mıyordu... Yakın tepelere çıkmış olan gözcüler en- ginlere bakıyorlardı. Leventler de, kürekçiler de üç günlük yorgunluğu çıkarmak için derin ve tatlı bir uykuya dalmışlardı.. Güzel | Valansiya Bu sırada amiral Anriker gemilere şu emri vermişti: — Gün doğmadan önce Valansiyaya varmak gerek.. Elden geldiği kadar az a- ralıkla gidilecek!.. İleri!... Kürekçiler kan ter içinde idiler.. Gar - diyanlar bu yarı çıplak ve zavallı insanlar kırbaçlamaktan bile yorulmuşlardı.. Hele rüzgârın hafiflemiş olması büsbütün işi fe- nalaştırıyordu.. Bu eksiği de kürekçilerin filosundaki kollarındaki kuvvetle tamamlamak isti - yorlardı... Gemiler sahiden hemen hemen biribiri- nin yedeğine bağlanmış kadar yakın gi- diyorlardı.. Kaptanlar çarpışmamak — için çok uyanık duruyorlardı. Gece yarısından sonra ay doğduğu za- man İspanyol amiralı merakla filosuna bak- tı. Hepsi de çok düzgün ve dilediği biçim- de gidiyorlardı.. Sevindi. .. Böylece güneş doğmadan Valansiyaya varacak, Kemal Reis orayı topa tutmadan Öönce ensesine yapışacaktı. Zaten o bu denizlerde on altı tune ko« caman gemi ile dolaşırken Kemal Reisin hemen hemen gözü önünde Valansiyayı topa tutması pek fena oluyordu. Kı - yıda olan diğer İspanyol şehirlerinin to- pa tutulmasına meydan verdiği için kral tarafından sorguya çekilmesi de besbelli idi. Fakat şimdi Kemal Reisi Valansiya ö- nünde yakalayarak ona güzel bir sopa çe- ker, bütün gemilerini ya denizin dibine gönderir, yahut ele geçirirse sorguya çek- (Arkası var) Tepebaşı Şehir Tiyatrosunda 28/11/935 Perşembe günü saat 20 de TOHUM Yazanı Necip Fazıl Kısakürek İlk Kânün İçinde ı Pazartesi akşamları operet oynanacaktır. —roî* Fransız Tiyatrosunda Hatk Opereti bu akşam 20,30 da SEVDA OTELİ Büyük operet yakında Telli İtanbut Belediyeal ŞehirTiyafroso L Naşit- Ertuğrul Sadi Halide Şehzadebaşı TURAN tiyatrosunda akşam 8.80 da ÖPÜCÜK vodvil 8 perde Pek Turna Bu akşam SARAY SİNEMASINDA Venedikte Beynelmilel sinema müsabakasında birinci mükâfatı kazanmiış olan ve Edgır Wallace'ın meşhur romanından iktibaş edilan BOZAMBO emsalsiz filminin ilk iraesi münasebetile BÜYÜK GALA İşbu Fransızca sözlü filmde: Merkezi Afrikanın siyah İhtiras ve esrarı gözleriniz önünde canlanacaktır. Meşhur renkli muganni ve NINA MAE MAC KİNNEY. Rojisörüsz ALEXANDRE KORDA İlâveten: WALT DİSNEY'in hakiki bir MİKE MAVS filmi. MİKEY KING - KONGA KARŞI Paramount Jurnalda Yunanistan kralı Georges'ın Londradan hareket!i - Kahirede nümayişler - Habeşiatan muharebesi vesaire.., Üymyanlar: saat 21 de PAUL ROBESON Bu ıkşam ) Ü ME R sinemasında Viyana haftasının llk irae gecesl Baş döndürücü ve melolik valölerile #seyircileri gaşyedecek ViYANA GECELERİi Büyük müzikal fi'mi başlıyor. Baş rollerde : PAUL HORBiİGER - LEO SLEZAK - HILDE VON STOLZ - HERMANN THIiMIG Musiki Üstadı: ROBERT STOLZ sayesinde hakiki bir muzsiki giyafeti gzz ameen> Büyük Fransız filmi SAADET CHARLES BOYER TÜRK sinemasında yalnız BEN BiR PRANGA KAÇAĞIYIM filminin unutulmaz yıldızı KARA YILGI Fransızca sözlü PBAUL MÜUHiİi Bu kadar müthiş bir lim gorulmemıştır. GABY MORLAY bugün ve yarın oynıyacaktır. ve Heyecan filimlerinin en heyecanlısı CALA akşam | U R K Sinemasında L milalmi "e İngilterede Lik Maçları haftası da mühim maçlarla geçmiştir. selmiştir. İki hafta evvel üç yeni oyuncu ıçın 19,000 İngiliz lirası veren Aston Villa- nın Börmingam ile yaptığı maçta, 60,000 seyirci bulunmuştur. İlk devre. de ikişer gol yapan bu iki takım, ikinci devrede fazla bir muvaffakiyet göste - rememiş ve 2.2 berabere kalmıştır. İngiltere likinin en meşhur takımı Arsenalaıın Volvs Hamptan takımile yaptığı maçta (43,000) seyirci bulun - muştur. Arsenal bu maçı (4.0) kızanmıgtır. İngiltere likinde 24 puvanla başta giden Sanderland takımından beş sayı geride olan Arsenal hâlâ dördüncü va- ziyettedir. ş Çukurova (Özel) — Son günlerde İstanbul matbuatındaki atletizm müna- kaşaları burada dikkatle takib edil - mektedir. Çukurovada beliren atletizm faaliye-. ti hergün bir parça daha büyümekte - dir. Bu münasebetle yapılan büyük atle. tizm müsabakalarında yedi Çukurova rökoru kırılmıştır. Bu münasebetle atletizm heyeti Ata- türkün bir büstünü koyarak büyük bir müsabaka tertib etmişti. Büyük bir kalabalık önünde yapılan müsabakalar dikkatle takib edilmiştir. Teknik neticeler şunlardır: 100 metro: Yusuf 11.8 Seyhan kulü. bünden. 200 metrot Yusuf 25 Seyhan kulü « bünden. 400 metro: Cahid 56 Seyhan kulü . bünden. 800 metro: Bürhan 2.d0 Seyhan ku- lübünden. 1500 metro: Öfkaş 4.37 Adana İd - man Yurdu. 3000 metrot Öfkaş 9.50 Adana İd - man Yurdu. Yüksek atlama: İdman Yurdu. 3 adım atlama: Hasan 12.70 Adana İdman Yurdu. Uzun atlama;: Hasan 5.95 Adana İd. man Yurdu. Balkan bayrak koşusu tekrar edile - cektir. Atletizm Faaliyeti İstanbul Su sporları kulübü Atletizm iyetinin 29/11/935 gününden itibaren faaliyette bulunduğumuz Şişli sahasın- da antrenörler nezareti altında koşular tertibine başlamasile esasen heyetin vazifesini kolaylaştırmak amacile ter - tib etmekte olduğumuz koşular bu sa - 'hada tatile, Anadolu yakasındaki genc- leri harekete getirebilmek için koşula - rımızı gelecek haftadan itibaren Göz - tepede Hilâl, Beykozda Beykoz, Moda. şekilde tertibe karar verdik. Yürüyüş faaliyetlerimize eskisi gibi , Şişlide devam edilecektir. Hörkeltaki tezlüretı ON 1 — Halkevi yürüyüşüne hazırlık ol- bqlınrık Mecidiyeköyü - Zincirliku - yu - Suterazesi - Ayazmakasrı - Maslak istikametinde takriben 12,000 metro - luk bir mesafe dahilinde yapılacaktır. 2 — Yürüyüşe kulüblere bağlı ve - ya bağlı olmıyan harkes iştirakte ser - best olup iştirak edeceklerin saat 10 da soyunmuş olarak bulunmak üzere Şişli tramvay deposunda hzırlanan salonda | toplanmaları rica olunur. 3 — Yürüyüşe Balkan oyunları ha - kemlerinden ve beden terbiyesi öğret - Bay Naci Erkonya önderlik edecektir. İngiltere lik maçlarının on altıncı cumhuriyeti, bızı l-ıala im Birinci likte oynıyan 22 kulübün yap-. de düşman bir memlckct tığı muhtelif maçlarda seyirci adedi fatile Sen Marino hudud birçok sahalarda rökor derecesine yük- sokulmamıştır. Fakat l;e r ı Hasan 1.65 Adana kaptanlığından: İstanbul atletizm he- ! y < İnanılmıyact A İ VA Birşey ! A | (Baş tarafi | ll'lf-" | Bu sebebledir. ki M:ı harbde_ addetmektedir. Mw lunan İtalyan dostları, M rak onu muvakkat blî İ ;wj“: 'gibi göstermiş ve böylece W | ıve umumi halile orta çağw _ d şar gibi bir durumda bu k rinoya ayak basmıya mu*” tur. Bir Define Hik (Baş tarafı 1 inci Mihal bir sarrafa güü“mğ | MA buna muvafakat etmiş VE " bir sarrafa göstermiştir. Sarraf bunların herbl"”n;w[ Ü onar lira kıymet biçmiştir w 4 sevincli haberi duyunca’ : H müş ve hemen satıcılar j tuşmuş ve (500) altını ( almıştır. Yanında (815) varmış. Onu vermiş. vereceğini söylemiştir. Mihal altinları alınca gitmiş, sarraf bunların nu söyleyince de iş pob" Laz Ali kaçmış, Kıryako vLÜ" kalanmıştır. Bunların üzerint lira para çıkmıştır. Anlaşılanı H bu üç arkadaş antika ]f’ eski altın satın almışlar, V, la göstermişler. Sonra da rı sürmüşler. Me.sele bundi T Boşb ogazlığmı 1 C Çeken Bir M ,ı_; (Baş tarafı 1 inci : bin lirası bulunduğunu söyt '_ ç kat bu boşboğazlık Osmaf * halıya mal olmuş. Çü söğ liğini öğrenen bırakılan birkaçı, apar Yusufla Hüseyin adlı birisi gi | mişler ve (1200) lırll""“' | #'.. ” H Maamafih mevkuf Osman ları yakalatmıştır. Suçlular edilmişlerdir. Yunanistanda P. Kalmış '“dıar Alacaklaf İktısad Vekâletinden' ı,t 935 tarihinde Yı.maı'llstnn gl kalmış bulunan ticari * hak sahiblerinin ısımle"' alacak miktarile hangi F bloke kaldığı ve buna lümat Türkofis tarafın dilmekte olduğundan " derhal dairemize mürat” zumunun kendilerine 166 eder. ö ç Türkiye Genel Ki Kurumu ; da kulübümüz lokalinden hıglıyıcıkL dumuzda elbirliği ile yîilnel | topladığı yıllık kurultayında * mak üzere Şişli tramvay deposundan | den yetişmiş bulunan 'Türk | bir araya toplayarak, kimya * ığ 'iki yıl evvel «Türkiye Umum | Cemiyeti» adıyla bir m muştu. Bu kurum Eeçe"'"* çeleştirmiş, ve iki yılda kazt” lerle esas nizamnamesini ge yıl için Haysiyet Divamına / 'lav Ahmet Vefik Uluçay ile * /Fettin, İstanbuldan Prof. Nuf? Muhlis, Ekonomi Bakanlığı ** met Halit, Merkez idare Esat, Dr. Bedii Toktay, K-"" lar, levazımdan Yarbay Tevfik, Fen ve sanattan h“""' murakipliğe Y.Z.E.nden ? seçilmişlerdir. Genel Başkan sekreter İsfendiyar Esat, Tevfik almuşlardır. x