6 Şubat 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4

6 Şubat 1936 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

n » *_k“mqın üstünde şu damga: Ma- 'H:;&W' Bu kumaş hakikaten _"dl mı yapılmıştır? Kimseye duyurmaksızın kulağın _:fylemk isterim: Haliçte dokun- |t ur, Fakat toptancılar, eğer böyle Marka olmazsa, mal ısmarlamakta N t. davranacaklarını fabrikaya - bil- $ işler. Çünkü müşterilerine İngiliz 1 daha kolay sattıkları iddia- “Sikdırlar, gel Ka Haliç kumaşını İngiliz ku- g—dlrık taşıyan vatandaşlarımdan tastgelmeği ne kadar isterdim: %:lhf dokumasının yerli işe üstün- İA / h-ıhdilede dikkat edilecek iki nok - —;ıam. tâ eskiden, Beyoğlu, baş- ) bir kapitülâsyonlar bonmar - | ;::uiıı zamandan kalma alışkan- gözü ile görmek illeti henüz lmamıştır. Buna ne kadar esef azdır. Ancak ikinci nokta, Türk ş nın, kendi kalitesi ile, ken - B sevinsek çok değildir. | khde'mliıyonlu zamanında, Tür - & *& kanun - dışı bir yabancılar sını- B di Şimdi bu sınıf kalmamıştır. / ):b&" hedense, mes'uliyet - dışı — bir £ şlar zümresi ile onun Ş ağa ihtiyaç — görenler kü vatandaşlık da, bütün meslek- hizmetler gibi, vazifelerle mes- erden yuğurulma bir haldir. O- Sade, Türkleri de en büyük, mil- Oİ KŞ gerefi ile, efendi ve gururlu kı- Enti: sömürüp, vazife ve k'.:liyzücrini kendinden başkala - ı*_ bırakmak oldukça garip bir ha- i —li, olur. Yerli malın ekonomik na - % 'tlerini, vazife ve mes'uliyet ah - doktrinleri tamamlasak gerektir. ULUS - tan Dahiliye Bakanlığında.. ' eni Mühim Tayinler h , ara, 5 (Telefonla) — Tunçe- | ,”h:h ve kumandanlığına tayin e - k Ve ayni zamanda 4 üncü u - Müfettişlik vazifesini bera - Yapacak olan kor general Hü- ğ Abdullah vazifesi başına git- e A B ü I F7 K $ H ğzuı Valiliğine tayin edilen N,_ işleri umum müdür mua - & *Yyaz da vazifesi başına hare- —s;:üh'r. Dördüncü umumi mü- xı baş müşavirliğine - birinci — müfettişi baş müşaviri Fua- Yügiini SIT tasdika iktiran et - N h;î"'q ümumi müfettiş. Kâzım RN Mezunen bugünlerde An - — A gelecektir. H * i vali muavinliğine tayin er Cevat yeni vazifesine Uştır. NU * M'ı Ya iskân müşaviri Oszman Ş;i e Vekâleti hukuk müşavir - vinliğine layin edilmi; 6, ğine lay iş ve h:::ı. başlamıştır. Ü, dt müşavirliği kalemi şefli - N * vilâyet maiyet memurların- Bilge tayin edilmiştir. ©0| ; rah Amerita Cumur Re İ—V.,. isliğine Namzet ba ğını bildirmiştir. at ü anlatmak için ne kadar dil dö-| ı | | E XKemik Ve Köpek W SON POSTA mamuslarını, hattâ ailelerini bile feda et İ*_M. Para için, mevki için, bir iltifat için şeref ve namuslarını satan insanlara hiç kurtulurdunuz; sakalınızdan aslâ! Ka- bir köpeği sustur- | şinde koşarlar. Onları bu kemiktea mah - | rastgeldiniz. mi? Bunların kemik arka - v1ı boşamak caiz, sakalını tıraş etmek bir çok in - |ram ederseniz hırılanır, buysuzlanır, zarar- |sında koşan bir köpekten ne farkları var- yasaktı. Mwhlübiimkp—lıiıkıonhnm-hmw,dıq n Sözün Kısası Vaktile Sakal Denilen Bir Şey Vardı! E. Ekrem-Tal Gerçek! Vaktiyle, sakal denilen bir şey vardı. Bunu, dün sabah, eski bir mecmua kolleksiyonunu karıştırırken hatırladım. Hem de o sakal ne kadar ehemmi- iyetli bir söydil. Bir kere, uzatılması bir mesele o- lurdu. Uzun uzun camie gidilir, dua- lar edilir, tarihler söylenir, tebrikler, tehniyeler yapılır. Uzatıldıktan sonra da artık ona el sürülemezdi. Kırk yıl- mak için önlerine bir kemik atmak yeter.|Jik bir ev barkın, tek bir kelime ile Onlar bu kemik uğruna izzeti nefislerini, Yıkılmasına civaz veren eski an'aneler, surattaki bu iğrenç kıl kümesinin tek kılına tecavüz etmeyi merdut, mez- mum — sayardı. Karınızdan lâhzade Sakalın envar vardı: Tahta, torba, MUHTE LİF HABERLER Suriyenin Yeni Idaresi... Ademi Merkeziyet Usulü Beğenilmiyor Halep, 4 (Özel) — Geçen hafta ilân yerini edilen fakat henüz tatbik sahasına var. | konulmadığı anlaşılan ademi mer- keziyet kararnamesi aleyhinde bu- ra gazetelerinin ekserisi uzun mü- talealar dercetmektedirler. Bu ara- da (Eltekaddüm), diyor ki: «— Türk rejimi zamanında, vali ve mutasarrıflar bu kararnamede - kinden fazla salâhiyeti haizdiler. Acaba Halep ne zaman Şamın zul- münden kurtulacak ?» Diğer taraftan Kuriye dö Siri ga- zetesi de şunları yazmaktadır: Halepliler — metaliplerinde devam edeceklerdir. Bu kararname istediklerimizden Aancak pek cüz'i bir kısmını bize veriyor.» Lekler dü Nor ise: «Bize bir ademi merke- — ziyetten bahsedilmişti. Vergiyi ve-| İren halkın vergilerini alıp başka ln-l jrafa aşıran ve mühimce vazifelere memur tayini için merkezin emrini mecburi koyan bir ademi merkezi- yet ne demektir?» Adapazarda Bir Cinayet 'hülfüm"'ii zümrelerin de memnuni- çinde oturan Sabancalı ve «üç kâğıt (eti Goi edememiş olduğunu bu ' açarı denmekle maruf Ali, sabah- ve bunun gibi yazılardan ıınhılleqeyin sokakta işine başlamış. Bir anlaşılmaktadır. Şamda çıkan ga - ara yoldan Beytullah isminde - biri| z_eteler ı?e bu memnuniyetsizliğe ı;ı geçiyormuş, Ali bu adamı ıııylııııııW tırılîedıyarlır. ve kumarda bir lirasını almış. Bey-W Dıze_ı taraftan bir habere göre tullah buna fena halde içerlemiş. fcvkıl_u!e komiser kont Dö Martel! Parasını geri istemiş. Alamayınca son hâdiseler hakkında malâmat saldırmasını çekmiş, Aliyi arkasın- vermek ve Suriye için yeni bir usul dan ağır surette yaralamıştır. Ali! hakkında görüşmek üzere mırnılhnnanede ölmüştür. Katil tutul -| Parise gidecektir. muştur. Amerika Donanması Takviye Ediliyor Vaşington, 5 (A. A.) — Senato- nun bahriye encümeni başkanı Trammel, — senatoya — donanmayı takviyeye matuf dört kanun proje- si tevdi etmiştir. Bu projelerin hepsinde, Ameri - kanın imzalamış olduğu tahdidi teslihat muahedeleri ahkâmına ria- yet edileceği tasrih edilmiştir. italyada Yeni Ma- denler Bulunmuş Mesina, 5 (A. A.) — İstefani a - jansından: Doğu Sicilyada yer al - tında yapılan araştırmalar netice « für, Pirit, Kalkoprit, Antimuan, Gü- müşlü Galen cevherleri bulunmuş - tur, Bu cevherler bilhassa Peloriten dağlarında vardır. Bazı yerler - de bakır izlerine de tesadüf - edil - miştir. İSTER İstanbulun ber tarafını eski mezarlıklar hakikaten korkunç ahreti hatırlatır. Mağton, 5 (A. A.) — Cumur - kah(m Senato üyesi Borah, cu-! wl'kllılvıiı seçiminde namzet - | sinde önemli miktarda madeni sül-| kEğ ee İNAN Bir gazeteci arkadaş geçende Edirnekapı ve Silivrikapı me- zarlıklarını gezmiş: Gördükletini şu iki cümle ile anlatıyor: İSTER Beledğtjerip_;çeliilee_rir... Bütün Memlekette, Belediyeterimizin Varidatı 19,000,000 Lirayı Bulmuyor Ankara, 5 (Telefonla) — Elimi-| sıhhat işlerine (1.220.103) lira ze geçen bir istatistiğe göre, Türki-|nafia işlerine (3.799.645) lira tan - yede mevcut (519) belediyenin zifat ve tenvirat işlerine 3.439.573 |(1934) yılında bütçelerine koyduk- lira mütenevvi — masraflara — ve ları mühammen - varidat — tutarı, (3.114.255) lirası da inşaat ve te . (18.711,176) 1lira olup bundan, sisata harcedilmiştir. (17.176.641) lirası tahsil edilmiş ve buna karşı da (18.366.632) IirıW masraf tahakkuk ettirilerek (17. -| 4 ğ (113.439) lirası tediye edilmiş ve | Ric'at Edıyor 1.243.193 lira borç kalmıştır. | Kanton, 5 (A, A.) — Holung'un (17.146.641) lira — tahsilâttan İdaresi altındaki 30 bin kişilik ko - |(2.588.073) lirası devlet vasıtasile münist ordusunun ileri hareketi /8.776.145 lirası belediye vasıtasile merkezi hükümetten gelen takviye 4.719.394 lirası mütenevvi y.,ıdımkuvvetlerinin müuvasalatı ile ber - 365.245 lirası istikrazlar ve 697.784 taraf edilmiştir. Komünistler alelâ- Tirası da teberrü ve yardımlardan cele ric'at etmişlerdir. Örfi idare vuku bulmuştur. ikıldırıh'm;hr. Sükün avdet etmiş - Ayni yıl içinde (1.936.717) lira| tir. İNANMA! «Edirnekapısında, Silivrikapıda ne kadar mezarlık varsa, o kadar da mesire var. R Her kırık taşın dibinde bir içki sofrası; ortalık karardıktan sonra her mezar çukurunun içi bir zifaf höcresi » İSTER İNANMA! Çin de Komünistler İSTER kaplar. Bu mezarlık- İNAN Adapazar, 4 (Özel) — Burada N t kumar yüzünden bir cinayet olmuş- Yeni kararnamenin memle&ettew“n._ Vak'a şudur: Başlar mahalle - |meydana çıkarmak itibariyle — İçenber, menekşe, çatal, süpürge, di- don, keçi, top... Bu müstekre kıl yığını vakar alâmeti idi. Sakalınız yoksa, kimseden saygı beklemeğe de hakkınız olmazdı. Me- muriyette terfi ve tefeyyüz sakal ko- yuvermeğe bağlı idi. Devlet memuri- yetleri silsilesinde, sakal bırakmayan- lar mümeyizlikten öteye geçemezler- di. Sakal edebiyata, ata sözlerine bile girmiştir. «Yukarıya tükürsem bıyığım.. A- şağıya tükürsem sakalım!.» — «Saka- lım yok ki sözüm dinlensin!.» — « Sa- kalını ele verdi!.» — «Vay benim kö- se sakalım!.» — «Sakalını değirmen- de mi ağarttın?.»—«Yok sakaldan, ak sakala geldim!»'— «Dünyada her şey olur, yalnız kösenin sakalı bitmez!...» Sözleri bir çoklarımızın - hatırlarımız- dan çıkmamıştır. Devir, çok şükür, saakalı da bir çok köhne, lüzumsuz ve çirkin şeylerle be- raber tarihin gayya kadar derin kuyu- suna attı. Şimdi erkek denilen fitra- ten güzel mahlük âleme karşı terte- miz bir sima ile çıkıyor Tıniıı :.hnhu; ir yüz, hiç şüphesiz ki, asil t bir yüz, hiç şüp! Teit duygulara, estetik mefhumuna çok daha yakındır! Çerez kabilinden : Tefecinin Cömertliği Abdülhamit devrinde, kibar takımının (Haronaçi) adında meşhur bir sarafları vardı. Balâ rütbesine kadar yükselen bu a dam tefecilikle çok mühim bir servet edin- mişti. Kapalıçarşıdaki yazıhanesinde oturur, öğleyin peynir ekmekle kifaflanır, müra- cnat edenlere yüksek faizle ödünç para verirdi. Haronaçi hilkaten çok hasis bir adamdı. Fakat bazı defalar öyle cömertliği, kibar « hip tutardı ki kendisini yakından tanıyan- lar şaşa kalırlardı. Bir gün, sefaheti ve batakçılığı ile şöhe ret bulmuş olan Babiâğli ricalinden biri, Haronaçinin dükkânına gelip, selâm ver - dikten sonra: — Haronaçi efendi! dedi. Bu müra - caatıma hayret edeceksiniz. Ben, filâncas yam.. Sizi kat'iyyen tanımıyorum.. Fakat buna rağmen sizden yüz İira istikraz et « meğe geldim. Haronaçi şu cevabı verdi: — Siz şimdi bana daha çok hayret a - - — deceksiniz, beyefendi hazretleri! Ben sizi çok iyi tanırım, Ve buna rağmen, istedi - diniz parayı size vereceğiml. TIFLI İsviçre Alman Konsolos- haneleri Bayraklarını Yarıya Çektiler Cenevre, 5 (A. A.) — Nasyonal sosyalist reislerden Güstlof'un katli dolayısiyle İsviçredeki bütün Al « man konsoloshaneleri bayraklarını yarıya çekmişlerdir. Bu tedbir muhtelif surette tefsir olunmaktadır. Çünkü Güstolf'un İsviçrede hiç bir resmi sıfatı yoktu. | 4

Bu sayıdan diğer sayfalar: