1 Mart 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 10

1 Mart 1936 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

A P VN 10 Sayfa “Son Posta,,nın Tefrikası : 15 SON POSTA OLUM MANGASI « &. Yazan: A.R. Cemilin köşkü bitişigine yeni gelen saraylılar da onu gör- mek için can atıyorlar, biribirlerile yarışa girişiyorlardı Mubaleşeli “terridarle ” Ballimdir |(köşkln ' Klmlaran çevapler (1) Hamelai” İnadle. gelirmemıiyük Hattt Cemll ballandıra anlatılan bu hikâyeler, artık günlerce devam eden bir mevzu şekli-| he girerdi. Dinleyen saraylılar, bütün bu işittikleri şeylere derin derin hasret çekerler; ve onlar da bu saadete nail olabilmek için türlü türlü behaneler icat ederlerdi. Safo ile Çeşmi Dilberin anlattıkları | şeyler, bütün arkadaşları tarafından ediliyordu. Safo ile Çeşmi Dilber, Müjgânı bir köşeye çekmişler; uzun uzun bir şey- ler söylüyorlar; Cemile türlü türlü ha- berler gönderiyorlardı. Halide Sultan da Cenanı odasına ça- ğırtmış, onunla bir müddet — başbaşa kalmıştı. Ertesi gün, öğle yemeğinden son- büyük bir alâka ile dinlenmişti. Gülüş-|"a bu üç saraylı baş ağa vekili Tevfik meler, kahkahalar, en ehemmiyetsiz | ağanın nezareti altında yola çıkarılmış- şeylere karşı gösterilen heyecanlar, bi-| ©- Y'"l“""'ş' bulunan saray — balta- ribirini takip etmişti. Fakat en büyük | “ları da elbise bohçalarını ve cevap beyecan faslı, ancak kulaklara fısılda-| *“Petlerini taşıyorlardı. —— nan gizli bahislerde gösterilmişti. Bu küçük kafile, ikindiye — doğru Bı&gıd caddesindeki köşke gelmişler- izli di. Üç dört günden beri sükünet için- w—llH :îü:î.:â:kî de bulunan köşk yine birdenbire dü- bunların güzel mi, yahut çirkin mi ol- duklarına, dikkat bile etmemişti. Böy- le olmakla beraber, geceyi iple çekti. Çünkü; Safo ile Çeşmi Dilberin bırak- tıkları elmas yüzük ile küpe tekini on- lara teslim ile gönderecek; üç günden beri canını sıkan bu münasebetsizliğe | nihayet verecekti, Kızlar, Cemilden aldıkları talimata riayet etmişler; gündüz bahçede kat- iyyen görünmemekle beraber, — fazla gürültü ederek Cemilin annesinin na- zarı dikkatini de celbeylememişlerdi. Böyle olmakla beraber, kadıncağı- zın kulağı kirişteydi. Evlâdının baştan |çıkarılmasından ve yahut, başına bir | Sükeylâ. felâket açılmasından korkan zavallı ka- dın vakit vakit tulumbanın yanına ka- Şehir halkını Tramvay kazası Korkusundan Kurtarmalıyız! Geçenki Bilmecemizde Kazananlar (Dünkü nüshadan kalan kısım) DOLMA KURŞUN KALEM Pangaltı Plâtin apar. Fezal Faik, Ye - nikapı Yalıboyu 141 Mehmet Arif A * kın, Feyziye mektebi talebesinden Gü - ner Mılhı!' Eyüp 37 inci mektep 1/| den 224 Erdoğan Ramazan, MÜREKKEPLİ KALEM İstanbul Fatih VI inci mektep 5/A dan 386 Hikmi Noyan, İstanbul ileesi 4/A'dan PS v aT r. Halbu 385 Ekrem Olgun, İstanbul 49 uncu mek- |Ki nakil vasitaları günden güne çoğ” tep 52 Şerafeddin, İstanbul erkek lisesi İacak ve bu cadde istifade edilmiye” | VA dün '0 Gekip kpük cek bir hale gelecektir. Caddenin ikİ BOYA tarafı büyük binalarla dolu olduğu " Şehremini Zağarcı sokak No. 2/1 de|çin belediyenin burada istimlâk — tari* İV. Şen, Samsun orta mektep 1/B den| kiyle yolu genişletmesine imkân yok* 1123 Münir Altnlı, İstanbul 2 inci mek - |tur. O halde ergeç tramvayları bu Yof tep 741 Cemal Özdemir, Sulzym.-miy_e No.|'dan kaldırmak lâzım gelecektir. 4 6 da Gülgeç, Zile İstiklâl okulu 20 Turgut| 9 — . Karaköyden Taksime Öztürk. bir tünel için üç milyon liraya (Baş tarafı I inci yüzde) g İlk bakışta garip görünecek bu fikif etrafında tahkikat yapfık ve fikrimiği teyit ve takviye eden şu malümati topladık: 1 — Beyoğlu caddesi bugün nakil vasıtalarına dar geliyor. Halbu * LOSYON İstanbul erkek İisesi 1/E den 569 İb - rahim, Aksaray Çakırağa sokağı No. | de Sait, İstanbul 49 uncu mektep 32 Yaşar MUHTIRA DEFTERİ Afyon nafia müdürü Fehmi Tokay kızı İyon liradır. Karaköyle Taksim ara * sındaki mesafe 3 kilometreyi geçmiye” ceğine göre,. bu tünel için ğ masraf üç milyon lirayı geçmez. 3 — Selâhiyet sahibi kimselerin i € lağa dolaşırken yavaş yavaş hudutları-| "7 n evine dönüvermişti. Gülter, koşa koşa gitmiş; Cemilin dar giderek bitişik bahçeyi gözden ge-|Esin, İstanbul erkek lisesi 828 Yusuf, çirmekte, ve kulağını köşke doğru uza-|Uşak tütün inhisarlar muhasebecisi Tev - desine göre tünelin geçeceği hat üZE” ni aşırmış; büyük halfalar arasında bile şu fısıltılar başlamıştı: — Hay kâfir kızlar. Durdular dur- dülar amma, turnayı da gözlerinden vurdular. z — Ne olmuş, kaeşim?.. — Ne olacak?, Safo ile, Çeşmi Dil- ber; piliç gibi bir delikanlı yakala- mışlar. — Kuzum anlat, kaeşim. —— — Anlatmakla bitip tükenmez ki... Aman efem.. O, lâal gibi minimini du- daklar.. Ebrâ ebrü yanaklar.. O, koyu yeşil mi desem, lâcivert mi desem şâ- Kâne gözler.. Keman gibi kaşlar.. Koyu kestane rengi kıvırcık kıvırcık saçlar.. Mini minicik bıyıklar.. Boy.. Bos.. Hu- lâsa, dünya gözüyle görülmemiş, bir dilbermiş... Ya, sesi.. Şöylece elini şa- kağına koyup ta.. Bir, meded hey hey; 'diye gazel söylemeğe başladığı zaman, yerler gökler inim inim inlermiş... Ya, o dilleri.. Bir kere ağzını açıpta söz söylemeğe başladığı zaman, dudakla- rindan bal akıyormuş. — Aman kaeşim. Adı neymiş, bu dünya güzelinin?.. — Cemil Bey. — Neciymiş?.. — Hünkâr yaveri... Şık mi, şık.. Te- miz mi, temiz.. Tirendaz mı, tirendaz.. Anlatılamazmış ki, efem... Bütün bu mübalegalı tasvirler bir çığ gibi büyüyor.. Hafif meşrep saray- hlar şu tarafa dursun, ağır başlı halfa- ların dimağında bile Cemilin (hüsnü cemal) i, efsanevi bir mahiyet kesbe- diyordu. Üçüncü hazinedar (Dilfirip usta), Safoyu çekmiş; aralarında şöyle bir muhavere geçmişti: — Kuzum, bu Cemil Bey hakika- ten bu kadar güzel mi?.. — Bilmem ki, efem. Çeşmi Dilbere sorun. — Canım söyle. — Utanırım efem, — Hele, hele... — Bilmem ki nasıl anlatayım, e- fem?.. Hani, mundar bardaklara koy da iç; demezler mi?., — Allah, allah... Bu kadar hana... Mesele derhal hazinedarlar arasın- da da tatlı bir mevzu şeklini almış, ve nihayet Cemilin ismi, o geceden itiba- ren Halide sultanın odasında da konu- şulmağa başlamıştı. x Sarayda, kalfaların odalarında bir telâş vardı. Ertesi gün timara çıkacak olan (Müjgân, Dilberiyâr, Cenan) isminde ki üç genç saraylıyı hazırlıyorlardı. Makineler mütemadiyen işliyor, dikiş- ler dikiliyor; bu üç saraylıya şehirde giyilecek kısa etekli elbiseler — yapılı- güzel, annesine: ı: Ah, hanımcığıml.. Yine gel- r. Demişti. Bir iki gündür sakin ve müsterih yaşayan kadıncağız, bu söz- lcı"i fluyu duymaz, yine küplere bin- mişti. Cemile gelince.. O, içinden büyük bir memnuniyet hissetmiş: — Şunların geldiği isabet oldu. Her- halde birisiyle konuşmalı; şu küpeyle yüzüğü sahiplerine yollamalı, Demişti. di x tıp dinlemekteydi. Akşam yemeğinde, dayanamamış: — Yeni gelen karılar, galiba biraz aklı başında şeyler. Demişti. Cemil, büyük bir lâkay- dilikle cevap vermiş: — Annel.. Galiba bu saraylılar, se- ni fena halde yıldırmışlar. Artık bun- ların hepsi de deli değil ya, canım. El- bet içlerinde, aklı başında olanı da var- dır... Hoş; deli olmuş, akıllı olmuş; bize ne?... Demişti. (Arkası var) İ O gün, sükünetle geçmişti. Fakat ertesi gün, sabahleyin erkenden kahka- halar ve yüksek sesle konuşmalar baş göstermişti: — Hani, ayol.. O, yaver güzeli?.. — Ervahilere karışmış galiba kae- şim. — Bizim talümizden mi, nedir? Da- yüzünü bile görmedik. — Nerdesin, a mübarek... Çık.. diye bağırayım mı, kaeşim?. — Aman sakın.. Annesi, pek titiz- miş. Çeşmi Dilber tenbih etti; unuttun mu?.. — Amma merakımdan çatlıyaca- ğim, vallahi... — Ya... Ben?... Cemil, kendini tutamadı, gülmeğe ha Bu Akşamki Program İSTANBUL 12.30: Muhtelif plâk neşriyatı. 18: Ha- fif musiki (plâk). 18.30: Güneş klübün - den nakil; konferans: Dr. Hüseyin Kenan Tunakan tarafından (Harp sonu aile ru - hiyatı) ve Sait Edip cazı. 19.45: Oda mu- sikisi (plâk). 20.30: Stüdyo orkestraları. 21: Eminönü Halkevi gösteri kolu. 21.45: Son haberler. Saat 22 den sonra Anadolü ajansının gazetelere mahsus havadis servisi verile - BÜ 12.10: Kilise korosu. 12.45: Diniku or« kestrası, 14.30: Skeç. 17.15: Flüt konseri. 18: Moldovenu orkestrası. 19,15: Rüdyo cektir. başladı. Elindeki kitabı kapayarak kö- şe minderinin üstüne fırlattı. Serpinti halinde gelen bu konuşmalara bir müd- det kulak kabarttıktan sonra: — Demek ki bugün, görücüye çı- kacağız?.. Diye mırıldandı. Bir saatten beri tenbel tenbel uzandığı karyolasının üs- tünden kalktı. Pencereye — ilerliyerek bahçeye baktı. Bitişik bahçede, büyücek badem a- ğacının altında iki kız vardı. Bunlar, hem konuşuyorlar, hem de gözleriyle Cemili araştırıyorlardı. Bamnlardan biri: — İ"e“ İııe... Diye fısıldadı. Cemilin gözleri, bu iki genç kızın gözleriyle karşılaştı. Bu bir anlık ba- kış, üç çehrede birden ayni şekilde bi- rer tebessüm yarattı. Cemil, sağ elinin şahadet parmağını; süküt tavsiye eden bir manâ ile dudaklarına dayadı. Son- ra içeri çekilerek bir kâğıdın üzerine şu kelimeleri yazdı: (Bizim köşkün tarafında mümkün olduğu kadar az görünün. Gece tam saat üçte, bahçenin nihayetindeki gül ağacının dibine teşrif edin.) Bu kâğıdı, sımsıkı — büküp onlara gösterdikten sonra, bahçeye fırlattı. * Kızlar, Cemilin üzerinde hiç bir te- (1) Saraylardan, hariçte bulunanlara gönderilen hediyelere (cevap) derler. Bu cevapların mühim kısmını, saray kadınla- Tının pişirdikleri hususi yemekler cazı: 21: Tiyatro. — 21.50: Düet. 22.30: Haberler. 22.45: Şarkılı örkestea konseri, BUDAPEŞTE 18: Bertha salon oörkestrası, 19.20: Çin- gene müziği. 20.30; Sözler. 21.05: Viya- nadan nakil. 22: Sözler. 23: Sözler. 23.30: Caz. 24.15: Çingene müziği. VARŞOVA 17.30: Mandolin orkestrası. T8: Salon orkestrası, 18.45: Çocuk programı, 19: Pi yano (Mozart, Bethoven, Şubert). 19.30: Tiyatro, 20: Muhtelif. 20.30: Klâsik eser- lerden şarkılar. 22.05: Strauss'un eserle » Tinden aperetler. 23.30: Hafif müzik. MOSKOVA 19.45: Müzikli suvare ve edebiyat, 21: rindeki toprak bir tünel açmağa # müsaittir. Bu sahada yapılan — jeolo' jik tetkikat, oradaki toprağın ne serii ne de yumuşak olduğunu, yani İÜJ,. açmağa fevkalâde müsait bulundu ğunu göstermiştir. Binaenaleyh tünd || açmak için yapılacak masraf da o nis” bette az olacaktır. 4 — Ergeç Gazi köprüsü yapılacak ve oradan geçecek tramvay hatları da Beyoğlundaki tramvay ü güçleştirecektir.. Halbuki Azapkapt “| dan açılacak kısa bir kolla bu hattı * yer altından Karaköy - Taksim tün * line bağlamak mümkündür. hi 5 — Böyle bir tünel açılırsa, şimdi İN ki Şişli hattını da kaldırarak bu hat Ü” ı zerinde otobüs servisleri tesis ctmtk mümkün olacaktır. 6 — Tünelin meyli pek az oln”ı' için tramvaylar - tehlikesizce tünelif | içinde işliyebilir. Tünel içinde, messll dört yerde yapılacak istasyonlardan * İi sansörlerle de Beyoğluna mümkün olacaktır. 7 — Bütün bunlardan daha mü ” himmi ve daha iyisi, artık Şişhane YÜ kuşunda tramvay kazası ihtimali P" miyacaktır. a ! 8 — Belediye bu tünelin . nı, Gazi köprüsü misalinde olduğu # bi, biletlere yapılacak ufak bir zam' || temin edebilir. h Biz pek pratik ve pok - zaruri $ || rünen bu tünel fikrinin belediyect Bayındırlık Vekâletince tetkike dt ” | ğer bir mevzu teşkil ettiğini uıııJ ü yoruz. ' Vatandaşin hayatını har şeyden ÜN tün tutmak gerektir. Bütün bir F" halkını korku ve endişeden mak hem belediyenin, hem de metin en büyük vazifelerinden dir. ü fik oğlu Hayri, Büyükada Türk ilk mekte- bi sınıf 5 ten G. Ceyhan, Antalya ceza evi kâtibi Kemal kırı Nedret, İstanbul 7 inci mektep 301 Muzaffer, Ankara Ulus mek- tebi sınıf 3/B den 494 Şükrü, İstanbul er- kek lisesi 1/F den 237 Müfit Üzer. LÂSTİK TOP Zeyrek 39 No. li haneden Sadi, Vefa erkek lisesi 4/B den Fethi, Erenköy Al - tın tarla Müberra. BÜYÜK SULU BOYA Uzunköprü kunduracı 'Sadık usta oğlu Talât, Divanyolu Cümhuriyet pansiyo « nunda Hüsamettin Kocasoy, Salihli Al - tınordu ilk mektep 5 inci sınıf 407 Gök han, 64 cü ilk mektep - sınıf 4 ten Bür - hanettin Işım, Çanakkala — İstiklâl — okulu 1/5 ten 40 Sabiha. KÜÇÜK SULU BOYA Ankara Ulus mektebi 3/B den 519 Mehmet, İstanBul 49 cu mektep 4 cü sınıf Mediha, Çanakkale asliye mahkemesi a - zası Bay Ali Hâki kızı Cahide, Kumkapı orta mektep sınıf 4 ten Turgut Peçel, Ay - valık orta mektep 1/2 den Recai. KART Kurtuluş ilk kız mektebi No. 12 E. T, İzmir Alsancak ilk mektebi 4 cü sınıf 45 Sabahat, İzmir Alsancak okulu Nabahat Kanuray, Havran 2 ci mektep 5 ten 145 Hüsnü, İzmir Akhisar Hükümet caddesi 48 No. da berber Mustafa yanında Nuri, Tokat orta mektp 1/C den 191 Şevki Keskin, Çankırı orta mektep 1/C den 273 Mustafa, Adana Gazi mektebi 5/C den 426 Necdet Sayar, Samsun İnönü mektebi 5 ten 396 Cahit Anil, Adana 29 Teşrini - evvel mektebi 5 ten 182 Hasan, İstanbul 2 ci mektap 5/B den 741 Cemal Özdemir, İstanbul 44 cü mektep 367 Nermin, Kadı- köy gümrük M. memurunun — oğlu Nihat, Haliç feneri 25/27 No. da Muzaffer, İs » tanbul 41 ci mektep İrfan Daniş Derlen, İstanbul 44 cü mektep 3/A dan 30 Nu - rünnisa, Ankara Bankalar caddesi No. 31 de terzi Memduh kızı Yüksel, Ankara Yer- limallar pazarı veznedarı oğlu Kayhan Yu- mak, Ankara Poyracı mahallesi Hacı ll - yas sokak 8 de Abdullah Gürsel, Ankara Atatürk mektebi 2 ci sınıf 50 Özdemir Ulaş, Ankara Ulucanlar caddesi No. 125 — 0 e CA T L biri * | A, Kile, Ankara Ön Cebeci No. 26 da Nevzat Salih, Zafranbolu —yukarı 19 Şarkılar,'yürleri 19ASE Şön müzlk eai Msele O0 KLLE Öraelei Yarm (Yaylı trio). 20.40: Spor. 21: Operadan ,, / Kicük Subay okulunda 5/1 de 15 nakil, Rossininin «Şevilla berberis operör |ç AAA Balıkesir Namık Kemal mektebi &. '2545 : Danı mitslik, 4 cü sınif 175 Cahit Ünal, Edremit orta VİYANA mektep 5/A dan 100 Sabahattin Özük, 18,30: Çocuklara. 19: Plâk. 20: Ha -İBahkesir — Yeniköy — ilk- — mektep vmtlar.20,10: Nürkü plheno, Zineler-#e | vest v>4, vk d <37 Si Cai Ünü kı. 20.50: Spor. 213 Şiir. 21.05: Straussum (köprü Mimar Hayrettin mektebi - bir - ezerlerinden konser (Erkek korusile). 22.| 3 11 Leman, Adapazan Kara Osman Konser. 22: Muhtelif dillerle konferanalar. BERLİN PRAG İngiltereye ısmarlana! | tayyarelerden biri geldi | Ankara, 29 (Özel) — Devlet | hava yolları idaresinin sipariş ettiği büyük yolcu tayyi” relerinden biri gelmiştir. Teçrübt uçuşlarına başlanmıştır. P kak 6 de Turel Yel, Bursa Dörtyol : Yenidünya 364 perükâr salonu 17: Şen müzik. 18.50: Müzikli Almanca | neştiyat, 19,55: Müuhtelif. 20.20: Müzikli piyes. 23.30: Şarkılı salon mü: 2 Mart Pazartesi İstanbul 17: Üniversiteden nakil, İnkılâp dersi. Recep Peker tarafından. — 18: — Muhtelif plâklar, 19: Haberler. 19.15: Vokal mu- siki (plâk). 20: Muhtelif sololar (plâk). 20.30: Stüdyo orkestraları. 21.30: Son haberler , Saat 22 den sonra Anadolü — ajansının ya 19 mayis mektebi | de 280 H Adapazarı Kuyu dibi cad. zahireci Ğ Yaman oğlu Mehmet, Konya Kıı!f'::: İ içinde Kerim Fettah vasıtasile Şahit, MA radeniz Ereğlisi avukat Tevfik kızı GÜL ser, Konya Alünçeşme — okulü den 435 Hikmet, — Kuruçeşme cad. 64 te Halide, İzmir Misakı 5 ten 127 Seniye, Ankara Hact Sofu çıkmazı No, 24 te Cezmi 15 inci mektep 219 İhsane, Ankaft ” gj ;xs.ııırııiıiç.ohxzsa-ıu"y mektebi 5 ten 344 Ayten, İstanbul kız muallim mektebi 2/B den 319 — Sabiha, Ankara D. D. yollan eczacı Halil Tanır oğlu Fikret, Konya gedikli zabit mektebi hesap memuru Şevki oğlu Safa, Eskişehir Gazi mektebi 3 ten 119 İlhan, Ankara Hacı Bayram camü arka sokak 3 te Av - Bilmece n niye, Ankara ordu müfettişliği karargâ - hında Bursalı Arif oğlu Fazıl, Ankara Ulus mektebi 4//C dean 440 Sukı, Ankara Er- zurum mahallesinde Pusat sokak 32 de teşkil | gazetelere mahsus havadis servisi verile -|Hacı Ali, Ankara beşinci icrada Lütfi re-|zım, İnegöl Süleymaniye ime HarizaaBane Muradiye Fırın e0 -| sokak 17 de Hasan Coşkun.

Bu sayıdan diğer sayfalar: