21 Nisan 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 10

21 Nisan 1936 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

| Öl MMANGASI yanlar Dessie - Adisababa yolunun “ Son Posta ,, nın tefrikası: 60 Yazan A.R. yarısına kadar ilerlediler Cemil, Emine Kadına Meliha İle Konuşmak İstediğini Söyledi — Peki amma.. Kendisine ne ik - ram edeceğiz?. — Siz, onu bana bırakın. Onu mem- nun edecek şeyleri ben bilirim. — Âlâ.. Öyle ise, bana güzel - bir kahve pişir; Emine kadın. — Kahve mi.. Kışır mı?.. — Kahve.. Kahve... Ben, öteki şey- lere bir türlü alışamıyorum; Emine kadın.., Emine kadın, Cemilin yüzünü ku - ruladığı havlüyu elinden aldı. Duvar- daki çiviye asarken, mirıldandı. — Alışsanız, çok iyi olur. İnsan, her şeye alışmalı. Hayat... Bilinmez ki... Diye mirıldandı. Ve sonra, Cemilin yatak odasının kapısını arkasına ka - dar açtı. Duvara dayadı. Cemil, bir Mısır sigarası yaktı. Se- dirin köşesine geçerek kolunu yanın- daki pencerenin kenarına dayadı, Dal- gin ve düşünceli gözleri, pencereden görünen geniş ve berrak manzara ü - zerinde dolaştı. Dündenberi onun kafasında bir a -« ğarlık ve yorgunluk vardı. Gece, uzun ve sürekli bir uyku bile uyuyamamıştı. Hemen her saat başında uyanmış, zih- ni bir takım isimler üzerine saplan - mıştı. Düşüncelerini bir türlü tesbit ede - miyordu. Ve, bu şekil verilemiyen dü- şünceleri kafasından çıkarıp atmak is- tiyerek: — Niçin üzerime vazife olmıyan şeylerle meşgul oluyorum?.. — Yoksa, bir sinir buhranı mi geçiriyorum?.. — * Diye söyleniyordu. F Biraz sonra, bu suale gene kendisi cevap veriyordu: — Hayır, canım ...Buhran, muh - ran değil... Şu herif, açıkça benim si- nirlerime dokunuyor, veaselâm... Bu- rası, ne garip memleket, yahuu!.. De- mek ki; kim ötmiye başlarsa, o ho - roz oluyor.. Adi bir eşkiya bozuntusu, başına beş on baldırı çıplak topluyor. Asker üzerine saldırıyor. Bunları pa - ram parça ediyor. Koskoca bir vilâyet merkezini muhasaraya kalkışıyor. Son- ra dâ; sanki topu, tüleği, ordusu olan muzaffer bir kumandan gibi kaleye girerek hükümetin topları, tüfeklerini, cephânelerini teslim alıyor... Olur şey değil... Haydi, farzedelim ki; hükü - metin idare kabiliyeti, asker kuvveti bu herifi mağlüp etmiye kâfi gelmiyor. E pekâlâ.. Bu herifin alnına bir kurşun sıkacak ; hükümeti de bu gaileden kur- taracak bir fedai bulunamıyor mu?... Bu herifin idare ettiği muntazam bir ordu “değil ki... Bir alay baldırı çıplak sürüsü, Bu herif sırtüstü yere düştüğü gdakikadan itibaren, başındakiler de bir karga sürüsü gibi dağılıverirler. De - mek ki; bu bile düşünülemiyor. Cemilin dalgın gözleri, pencereden görünen geniş saha üzerinde dolaşı - yordu... Berrak sabah güneşinin al - tında, dağların koyu kırmızı, zeytuni, — yenlileri, daha kuvvetle parlıyordu. — Tatlı meyillerle kayan dağlardan son- — ra, (San'a) nın umumi manzarası baş- hyordu. Çepeçevre kale içinde bulu - nan şehir; tıpkı yanyana gelmiş olan uzunca iki yuvarlağa benziyordu. Bu iki yuvarlağın bitiştiği yerde (Müte - vekkil) camisinin narin minaresi yük- seliyordu. Caminin yanından geçen ır- mağın suyu, bir gümüş şeridi andırı - yordu. Orada ;geniş ve yemyesil bir bahçenin ortasında, ordu hastanesinin bembeyaz duvarları yükseliyordu. — Yâ, seydi!.. Bizim Yemen kah - vesine şeker konursa, lezzeti anlaşıl - Maz. — İyi amma, Emine kadın.. Sabah- leyin de sulfata gibi acı kahve içilmez ya?,. — Alışmıyanlar için, öyledir... Fad- dal, yâ seydi. tepsi içindeki kahveyi, Cemilin önü- ne bırakmıştı. Cemil, bir sigara daha “yakmıştı. ğ — E; söyle bakalım, Emine kadın.. Melihadan ne haber?.. — Ne haber olsun?.. Evde oturup duruyor. Kitap okuyor.. Çalgı çalıyor.. Şarkı söylüyor. Ne yapsın, zavallı?... — Türkçe kitap mı okuyor?.. ( Arkası var İtalyada“kahrolsu İngiltere!,, diye bağırılıyor Daily Herald ise, Milletler Ce- miyeti tedbirlerinin akim kal- masına imkân olmadığını çünkü esasın doğru olduğu ve nizam- namenin de : şimdiye kadar h: kikt olarak tatbik edilmediği mütaleasındadır. Daily Mail, İtalyan - Habeş harbi- nin bu kadar çabak biteceğine İngiliz hükümetinin vaktiyle inanmamış ol- masına tcessüf etmekte ve İngiliz mil- letinin diplomatlarından dış — siyaseti değiştirmelerini istemek zamanının ar- tık gelmiş olduğunu yazmaktadır. Morning Post gazetesi de, Bald. vin'in beyanatını Milletler Cemiyeli- Feniksin paraları sağa sola dağıtılmış Baştarafı 1 inci sayfada) Alman Gazeteleri Neler Yazıyorlar Son posta ile gelen Alman gazeteleri, Feniks'in — iflâsını — Avusturyadaki ya. hudi — ve Sosyal Demokratlara — yük- letmektedirler. — Völkischer — Beobahter bu münasebetle diyor ki: «Tevkif edilen direktörlerden doktor Prager ve S'ifir'den istenecek — hesaplar meyanında, sabık sosyal — Demokratların nÂfiz şahısları ve Viyananın ileri belediye reisi doktor Seitz vastasiyle Amele ban- kasına 1934 senesinde beş milyon şilingi niçin verdikleri sorulacaktır. Amele bankasından maada, — Sosyal Demokrat fırkasına mensup olan iki mü- essese de Feniks'ten para almışlardır. Bu da yetişmemiş gibi Çek Sosyal Demokrat fırkası 1934 senesi bidayetinde silâh mü- bayaatına sarfedilmek üzere bir kaç mil- yon almıştır. Ve paralar Prag ve Brünn'ne çıkarılmıştır. Tevkif edildikleri resmen — bildirilen müdürlerden başka, ikinci ve Üçüncü de- recedeki bir çok memurların da tevkif e- dildiği söylenmektedir. Bunlar meyanında, tanınmış şahsiyetlerden Blum Levi ve Stimmer de vardır. Polis Feniks'ten para koparan yahudi müesteselerine de vaz'ıyed etmiştir. Bun- ların içinde bir tanesi aldığı bir milyon glingin hesabını verememişlir. Bir takım yahudi ajanlarının yapılan araşlırmalar neticesinde — siyonist davasına yardım etmek üzere yahudilerin 1924 den 1925 senesine kadar — Feniks sigorta şirketinden 14 milyon şiling al- dıkları anlaşılmıştır. Pragdaki yahudi larının — da 100 bin şiling tesellüm ettiği öğrenilmiştir. Diğer taraftan Feniks şigorta — şirketi, paraların ödenip ödenmiyeceğini — nazarı dikkate almadan hatır ve gönül uğruna tak- riben yirmi milyonluk kredi açmıştır. Feniks'in memleket haricinde bulunan bütün şubeleri muhtelif siyasi hizmetlerde kullanılmıştır. Merkezi Avrupada — teşkil edilen bu mali girkete yahudi mütavaasıt- lar vasıtasiyle dünyalar kadar para veril- miştir. Avusturya hükümeti, iş işten — geçtik- ten sonra, rezaletin önünü almak için bü- yök mesdi sarfetmektedir. Halbuki elâlemin parası siyonist evinde te. (Baş tarafı 1 inci sayfamızda) ordusunun sağ cenahına karşı kazan- dığı muvaffakıyetten sonra Graziyani Harrara yaklaşmaktadır. - Sanıldığına göre, Nasibu ordusunun geri kalan kısmı, çekilmek mecburiyetinde bulu - nacaktır, Adisababaya doğru Eritre membalarından verilen bazı haberlere göre, imparator yolunu ta - kip etmekte olan İtalyan ileri kolları Adisababanın 150 kilometre şimalin - de, Makfud ve Abavsa mevkileri hiza- sında bulunmaktadır. Abovsa, Havaş nehrine dökülen Robi ırmağı üzerinde |kâindir. Diğeribazı haberlere göre de; 40 ki- lometre kâadar cenupta kâin Ankobar- da İtalyan ileri karakolları eline düş - müştür. İtalyanlar gimalde hiç bir tarafta her Whıınzi bir Habeş mukavemeti ile karşı- |laşmamışlardır. Bir kaç bin muharip |ile son dakikada silâh altına alınan ef- rat ellerinde demode tüfeklerle, Adi - sababadan bareket etmişlerdir. İmparator yolu tarikiyle ilerlemek - te olan bu kıt'alar, hükümet merkezi- ni müdafaaya çalışacaktır. Sanıldı - ğına göre bu son çare, Adisababanın ele geçmesini bir kaç gün tehirden başka bir netice vermiyecektir, Ha - 'beş imparatorunun, ordusundan ka - lan kısmı ile birlikte Amhara dağlık a- razisinde bulunduğu sanılmaktadır. Royterin Adisababadaki muhabiri- nin bildirdiğine göre, Adem ve Anko- bar ile bugün öğleden sonra tesis edi- len telefon muhaberesi , bu yerlerin |ltalyanlar elinde bulunduğu haberini kat'i surette tekzip etmiştir. Cibuti - den gelen ve bu sabah Havaşi terket- miş olan tren yolcuları normal suret- te Adisababaya varmışlardır. Bu hal demiryolunun kesilmemiş — olduğunu göstermektedir. Bazı müşavirlerin tavsiyelerine rağ- men imparatoriçe Manon Adisababa- yı terkederek yabancı memleketlere sığınmak teklifini redeylemiştir. İmpa- ratoriçe, her zamanki gibi mutat işle- riyle meşgul olmaktadır. Geceleyin Royterin Adisababa mu- habirinden gelen bir telgarfta denili - yor ki: Halk paytahttan kaçıyor Ciciga ile radyo muhaberatının nor- mal surctte devam etmekte olduğun- dan resmen haberdar edildim. Bu hal Ciciganın hâlâ Habeşler elinde bulun- duğunu göstermektedir. İtalyanlar ta- rafından Adisababanın yarın ele geçe- ceğine dair verilen radyo haberlerin - den korkan zengin Habeşler ile zen - gin Avrupalılar Adisababadan — kaç - mışlardır. Adisababada şimdiye kadar yaki olmıyan bir sükün ve aecasizlik hüküm sürmektedir. Bir çok mağaza- İlar kapanmış ve bir çok evler boşaltıl- mıştır. Habeş kabinesi bugünkü içtimamn - da Adisababanın yalnız — uzaklarını müdafaa etmeğe karar vermiştir. İtalyanlar eğer bu mukavemeti kir- mağa muvaffak olurlarsa bizzat Adi- sababada hiç bir muharebe verilmiye- Boğazlar hakkın- daki asılsız şayialar (Baş tarafı 1 inci sayfamızda) Atina, 20 (ALA.) — Arina ajansı bil- diriyor: 'Türkiyenin — Atina elçiliği, Türk elçi- sinin Yunan hükümetini gayri askeri bo- gazlar mıntakasının Türkiye — tarafından işgalini rtesmen tebliğ ettiği hakkındaki haberleri kat'i olarak tekzip etmektedir. Bu haber, hakikate hiç bir veçhile uy- gun değildir. Türk elçisi, Yunan hüküme., tine böyle hiç bir tebliğde bulunmamiş- tir. Atina, 20 (AA.) — Başbakan Gene- ral Metaksas Balkan Konseyi içtimamdan Emine kadın; üstüne oymalı na -İşekküllere kaptırıldığı zaman dikkat edil. | *onra Boğazlar meselesinin müzakeresin- kışlar yapılmış olan küçük bir bakır|seydi buna meydan kalmıyacaktı.» k v de bulunmak üzere Belgraddan Cenevre gidecektir. cektir. Şimdilik hükümet, likler, akşama doğru, himaye ettikleri eşhasın akınına maruz - kalmışlardır. Bunlar, bu elçiliklere iltica etmekte - dirler. Bu mülteciler için büyük kamp- lar kurulmuş ve bunları - doyurmak için mutfaklar vücude - getirilmiştir. Binlerce Hintli, Arap ve diğer İngiliz mahmileri, geceyi İngiliz elçiliğinin bahçesinde açıkta geçirmektedirler. Hover £ gördü. İngiliz Elçiliği Tel Örgülerle Muhafaza Altında Londra, 20 (A.A.) — Resmen bildi- riliyor: İtalyanların Adisababa'ya doğru iler- lemeleri nazarı dikkate alımarak, Adisaba- badaki Avrupalı koloninin başka bir yere nakli ve muhafazası için lüzumlu bütün tedbirler almmıştır. Şehirden 5 kilomet: te dışarıda bulunan Büyük Britanya elçi- Tiği, tel örgülerle çevrilmiştir. Etrafta otu- ran Avrupalılar bu mıntakaya iltica ede- bilirler. Elçiliğin müdafaası için, — İngili makamlarının emri altında bir Hintli yade taburu mevcuttur. Elçiler — hey'et bir konferans esnasında üzumu takdirin- de almacak bütün tedbirleri — kararlaştır. mış bulunmaktadır. Habeşler «Adisababa Düşse de Harp Bitmeyocak» Diyorlar Adisababa, 20 (A.A.) — Habeş or- idumn&.ı çalışan Kübalı bir yüzbaşı, üstü başı parça parça ve çamur içinde cephe- den buraya gelerek demiştir ki: «İtalyanlar Adisababayı alacak — olur- larsa şehrin cenubundaki — tepelerde ta- haşşüt edeceğiz, Adisababanın sukutu har- bin sona erdiğine delâlet etmez, bilâkis Badoglio için yeni güçlükler başlayacak- tır. İmparator harp meydanında — kaldığı müddetçe vuruşacağız. Hükümet payitah. ti terkettiği takdirde, hilâfına emir olma- dıkça onun peşinden gideceğiz.» Bütün gece, kamyonlar, şehir halkını taşımıştır. Adisababa şu dakikada âdeta bomboştur. Mütcaddit gönüllüler, İtalyan- ların Adisababaya doğru — ilerlemelerine mahi olmağa çalışmışlardır. Sevkiyat Hâlâ Devam Ediyor Napoli, 20 (A.A.) — Dün Napoliden Doğu Afrikaya müteaddit vapurlar hare- ket etmiştir. Sicilin vapuru iki tabur Siyah gömlekli Plemonte vapuru 3000 — piyade efradı. ve motörlü müfrezeler, — Toscana vapuru iki tabur Siyah gömlekli ile hare- ket etmişlerdir. Antonicetta ve San Luigi — vapurları külliyetli miktarda malzeme ve mühim- mat yüklü olarak Musavva'ya bareket et- miştir. Son Vaziyet Adisababa, 20 (AA.) — Habeş hü- kümeti henüz Adisababadadır. Bununla beraber ahalinin büyük bir kısmı şehri ter- ketmiştir. Şimal cephesinden gelen haber. lere göre, İtalyanlar henüz Ankobere var- mamışlardır. Orada şiddetli bir mukave- mete imaruz kalacakları — anlaşılmaktadır. İmparator Ras Kassa, Ras Seyyum ve Ras İmru kıtaatı ve ihtiyat kıtaatla batı Habe. şistanına çekilmektedir. Bir Habeş kayna- Bı, bu kıt'alar mevcudunun 150 - 200 bin olduğunu bildirmektedir. Cenup cephesinde de ayni kaynağa göre 150 bin kişilik bir ordu vardır. Habeşlerin şimdiye kadar zayiatı ye- künu burada verilen malümata göre 50 bin kişiye yükselmektedir. Bunun 15 bini zehirli gazden ve bu rakamın da üçte biri sivil ahali arasındadır. Askeri muharririmizin mütaleaları Son kırk sekiz saat zarfında gclen ba-| söylediğimiz veçbile— bu sür'adli halyali Adisababada i| ileri hareketi yollara münhasırdır. Yollar kalmağa karar vermiştir. Bütün elçi-|"a uzağındaki dağlar ise Habeş kat nın barınmalarına ve İtalyanlara b yapmalarına müsaittir. Şimal cephesinde” ki İtalyan ordusunun gerek sol (Şark) cet nahındaki kuvvetler, gerekse Tenna mıntakasında harekât yapan kolları | çok şimalde bulundukları ve hattâ bir ktt sım kuvvetler daha bu gölün şimal ki larında harekât yapmakta oldukları bal Dessie'yi işgal eden Eritre o — bir insan bağrına saplanmış bıçak ha gibi— Habeş payitahtına doğru, boyunca, ilerlemiş bulunuyor. Eğer Habeşler sistem dahilinde bir ç te harbi idamesine muvaffak olurlar muhtelif yerlerde dağlara çekilmiş kuvvetlerini bu şekil mücadelede iyi sevik ve idare edebilirlerse bu bıçak n kıtıp parçalamak kendileri için (: bir şey değildir. Esasen Habeşlerin bunl gayret edecekleri anlaşılıyor. İtalyanların yalnız yollardan ilerleri alduklarına ve diğer aksamda henüz Ç şimalde bulunduklarına diğer bir delil Mag: nn İtalyan — kuvvetleri çi dan henüz muhasara edilmiş olduğu kındaki haberlerdir. (Bu mevki Dessie" 60 km. şimali garbisindedir. İtalyanlarığ Angober mevküne vardıkları h haberleri mevsimsiz va teyide muhtaç dediyoruz. *) Habeşlerin henüz mukavemetden geçmemiş olduklarına delâlet eden bir nokta da Adisababa şimal ve gi bulunan kuvvetlerin Dessie ( sevkedilmiş oldukları hakkındaki dir, Bu meyanda bizim 16 ve 17/ da ileri sürmüş olduğumuz mütaleaları t& yiden yolların ve köprülerin tahribi — içif Adisababadan şimale büyük miktarda İf? filâk maddeleri gönderilmiş olduğu da len haberler arasında nazarı dikkati bediyor. Cenup cephesindeki yeni İtalyan © arruzuna gelince: Mareşal — Badoglio'nü her İtalyan hamlesinin karşısındaki N vemeti kolayca kınp geçtiğini — anlatn isteyen hareket tarzına rağmen bu © deki taarruzun muvaffakiyeti şüpheli şümulü de müphemdir; Üç gün süren detli muharebeler İtalyanlara mühim muvaffakiyet kazandırmamış; bilâkis çok zayiata mal olmuştur. Hele Harrar V? Ciciganın işgali haberleri ise — dün #söf lediğimiz veçhile— mevsimsizdir. Niteki dün gece (Roma) dan Havas b nin çektiği telgraf dahi bunu göste y tedir. Bugün nisanın (21) idir. Fakat İt yanlar —motörlü akıncılarıyla dahi (Adisababa) ya girememişlerdir. Dessie'I giren yerli Eritre kolordusunun âkibeti i#f (yukarıdaki mütalealarımız yerine K lebilirse) çok tehlikelidir C. D. Not: (*) Adisababa'da — manevi bf panik başlamış gibi görünüyor. Ba, ilk # — berlerin aksülâmeli olacaktır. Emlâk kıymetleri (Baş tarafı 1 inci sayfamızda) Finans Bakanı bundan sonra senelerdeki emlâk satışları hakkında kamlara istinat eden malümat vermiş lâk bankası için de bir mütehasas diğini söylemiştir. Bakön, getirilen mütehasmsın, Fi da da emlâk kıymetlerinin yüzde 50 - (” kadar düşük olduğunu söylediğini miş, Emlâk bankasının faizleri daha de indirmesine imkân olmadığını miştir, Bu izahattan sonra söz alan takrif hibi mevduati koruma kanunu — gibi V de emvali gayri menkule koruma ket? nunun Kamutaya verilmesini istemiştir Tekrar söz alan Finans Bakanı a 5 berler İtalyanların cenup cephesinde bir | Bankası için getirilen mütehasmın haftadanberi başlamış olan bildirmektedirler. Mareşal nun bu malümatı beş - altı gün sakladık- tan sonra tebliğe kaydetmesi iki sebepten ileri gelse gerektir: sa İtalyan — ve dünya elkârı umumiyesi- ne karşı bu muvaffakiyetsizliği gizlemek. İkincisi — «Her İtalyan hamlesi her cephede Habeşleri târümar ediyor ve on- hiç nefes aldırmadan önünden sürüp götürüyor» kanaatini zihinlerde iyice yer: leştirmek, Her ne kadar şimal cephesinde haftaların hâdiseleri herkeste böyle bir ka.| — Kamutay çarşamba günü ç defalar | tr. ü da —bir çok naat uyandırmışaa taarruzlarını | Tundan sonra icap eden tedbirlerin (Badoglio) - | sağını söylemiştir. "BI Bakan izahatına şu sözlerle nihayet miştir: #Hükümet cephesinden akascok VEE | Birincisi — Taarruz muvaffak olmaz- | birler neyse bepsi alınmıştır. Ve ahamtk üzeredir.» Evkaf Bütçesi G Bundan sonra 1936 yılı Evkaf müzakere ve kabul edilmiştir. iyet Zabitleri

Bu sayıdan diğer sayfalar: