15 Ocak 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9

SON POSTA Sayfa 5 Doktorlarımızla bir mülâkat Darvenin iddialarını ispat eden keşif Mazhar Osman inanmıyor, Fahreddin Kerim aslımızın Maymun olduğunu ispattan ne kazanacağımızı soruyor, Tevfik Sağlam bu işte ibtisası bulunmadığını söylüyor İkincikâme, 1 SN / F.R. ma ları dolayısile çıkan münakaşa iHayali geniş bir spor uharririne hakikat ders pa ap | İsviçrede bir <a, | Matbuat Rezaleti Journal des Nation gazete sinin hariçten para alması 5 matbuat mahafilinde 1 kıyametler kopardı Cenevrede Jurnal des Nations ismin- atlıd. —x 4 * de bir gazete çıkar. Son gür 2 a oturup seyretmediği maçları yazan spor maharriri Sadi İlerde « bu gazete etralnda bü Yazan: Naci Sadullah meşhur tahminler ni çok iyi hatırlarız. Olimpiyada git! k .bir dedikodu (ove batiâ 1. Mesele şudur: Gerek £ ile kendi- n fikirlerini v eçlileri 3 - 1 mağlüp edebileceğimizi söylemişti. Hal orveçten dört tane yiyerek işin içinden ucuz kurtalmuş- Si Onun spor hakkındaki bilgisi işte bu kadardır. Yaza A Sadun biz a; Eşılaşmalar hirpalayı Şekil bile'z. Banyanın C AKIMI maç. mit yazdı bir tek maka dolayı ge - "şt karşıya ©. Sadun Galip bulunuyo li İkna Pilâvdan dönenin ka olmadığım ve halen de oha rünmediğime göre ba- se Di OÖvens ismini taşıma İasinda E akat büyük kabiliyet <A Deni görmüş olmasına da ; meka Şöhreti bir atletin is- lardan pi kendi mesafem a, birini bulmalı idi, diy ç dilay bu sahada bilgisi pe bor ya » Sadun Galip, şöyle böyle Kar, teka dığına göre (alay için | end maçı hariç) sporu an- esi de yeni ve bu yüzden ha! asaray i bayli genişlemiştir. i e iken kareye da tp. aplar yapardı, Hele ice alara «gol» verdim der dı “ Şok bol sehaveti de boşa oli Gi mark I münasebetile Ber -| dan Kar bir sırada Norve ç Berke göL yazısını okudum. | ticede iminler, hesaplar yap dirm Norveç maçını 3.1 üye Sadunun hayali ta ç ÜEN dör Meşgul ederken biz Nor te, işin içinden N bor e ber zaman haddimi bi dı “$ hayalinin hâlâ ölçüs takımların şeklini kimse be »! Bibi be, Balibiyek ten m de beğenmiyorum. kimin yaptığını bilmiyo te Galatasaray . Güneş elif takım li İM - Güneş taam ip ortada mevcut © şekilde Yuncularından hiç değil 7 takım va İstemiştiy. yapabileceğini an te Hitin $u veya bu kulübü tat - i İaainye 2da hâlâ ısrar ederim. takımia,, <p ertahçe, Beşi atında bu oyunları keni İNİN ediy, 71 ayrı yapmalıydı” d Va ve iyenşu veya"bu-muh e ve neti“ işi üyesidir. Sadun LR, çamamazlığa geliyor iy Vm İÇin vâsat bir taklın- hin bong, eğilim. Maamafih Son Mm hezaretim altında in- Ukunlarında böyle “bir İde inkâr etmiyo - YDİ za : mg ? Sikim deh * değilim ai ği Te elbette vasat bi tak ener mu r takımdır. diye un Gar ek değiliz ya.7. nd El ilke, m kiç : Ömer Besim “Up arka lı İdedir: Maçtan sonra hakem Hüsnü) -Jazabi Mmağı beraberliğe düşen, | hlk kişileri geçiren bil nda CP, R. için va- menin yanlış olduğuna | ile Ber CF takımı bir Parla; bir Arsenal olma“ , ahteliti ile berabere ima ille Avrupanın en » hikâye ettiği gibi sta - > maç seyreder, halk amdan çıkar, klübün- Ömer Besim Ankarada spor hareketleri ihtilafı Hakemin saatinin durması| yüzünden neticesi belli ol- mıyan maç hakkında hakem komitesi karar vercek Ankara 13 (Hususi muhabirimiz- den) — Çankaya ve Gençlerbirliği ma- 9) Gençlerbirliği lehine bit- durmayı çının (4 tiğini ve fakat hakemin saati üzerine ilk devrenin (4,5) dakika faz- la oynandığını, bu dört buçuk dakika zarfında gençlerin bir gol atarak ilk dev! reyi (2 - 1) mağlüp bitirdiklerini bil-| dirmiştim. Şimdiki durum şu merkez- Futbol ajanlığına £ verdiği raporunda bu meseleye. temas etmiş ve: ulik devrenin (45) dakikasında yani tam devrede (2 - 0) galip vaziyet- te olan Çankaya benim hatam yüzün- den 4,5 dakikada bir gol yiyerek (2-1) | ilk devreyi galip bitirmiştir. Tabii i-| kinci devreye bilhassa böyle şampiyon- luk maçında (2 - 0) çıkmak başka, (2 - 1) çıkmak daha başkadır. Onun in bu hatayi üezrime alıyor, vicdan ni rica ederim» Ajanlık bu raporu mıntakaya hava- le etmiş, mıntaka bunun üzerinde dü- İşünmüş salâhiyeti harici görmüş, Merkezi umumiye havale etmiştir. Ra- por hâlen merkezi umumidedir. Mer- kezi umumi bu işi Futbol federasyonu kanalı ile Türkiye bakem komitesine hüvale edecek ve meselenin halli ha- kem komitesi tarafından yapılacaktır. Selim Tezcan Bu hafta lik maçlar: tehir edilecek Fikstür mucibince pazar günü ya- pılmasi icap eden Galatasaray - Fener- bahçe - Beşiktaş - Güneş takımları a- rasındaki maçların havanın bozukluğu dır İstanbul Futbol Ajanı bu. iş hak- Çankaya - G. Birliği ? duyuyorum. Vaziyetin tahkiki- # ie | yüzünden geri bırakılması ihtimali var- süsünü veren bu da bakılınca o - te o kadar bey- et etmeyip Rusyanın Milletler den ve bilhassa Bundan bir hafta evvel, Cenevrenin sağ cenah fırkalarına mensup bir ga - zete, on bin İsviçre franklık bir mak- buzun fotoğrafla alınmış bir klişesini neşretti. Makbuz, bu gazetenin başmu- harriri olan bir İtalyan mültecisi Kar- la-A Prato tarafından imza edilmişti. Parayı verenin de hükümetinin Ce - nevredeki konsolosu olduğu bu mak- buzdan anlaşılıyor ve ayni zamanda bu esnada sabit oluyor ki hem gazete iki yüzlü bir gazete imiş, hem de bu para İspanyaya gönüllü tedariki İçin gönderil tbuatın para bakımın * ne fevkalâde itina edilir. e İsviçre matbuat ma- adı gul bep olmuş, İsviçre gazeteleri ii ve hattâ hükümet mesele ile mx olm Bu gazelenin neş menedilmesi ve Karla A Pratonun dut ha hu ie çıkârılması etrafında gü - rültü hâlâ devam edip duruyor. Ediplerimiz Ne diyorlar? ( Baştarafı 8 inci sayfada ) rdir. Piyer Loti bizim inkilâpşı bakımımızdan bize düşmanlık bile ct” miştir. İstersen artık susalım, Bir ölü için bu kadarı yeter. — Ya sokak meselesi, levhalar oldu ğu gibi duracak mı? — Sen gazetelerin palavrasına bak- ma, onlar her zamanki gibi bu işi de kavrayamayarak ver yansın okuyorlar. Hiç Klod Farer sokağı levhası kaldı Jır mı? Muhittin Üstündağa ilk şümde rica edeceğim, bu levhayı bü - yültsün, üstüne yaldızlı harflerle şun ları yazdırsın: Bu sokağa gelecek Türk İ nesillerine bir ibret olsun diye arsıulu sal bir ahmak olan Klod Farerin udi . | Mayır Bugi. İnsan «Darven» adındaki meşhur allâme- nin, insanların tekâmül etmiş birer maymun olduklarını iddi, eylediği ma lümdur. i Ona bakarsanız, büyük dedelerimi. zin, büyük dedelerinin, büyük dedele- büyük dede- maymunmuş. rinin büyük dedelerinin lerinin büyük dedeleri Evvelâ tüyleri döki , sonra bur nu büyümüş, aklı tül türlü fesatlık lara ermeye başlamış. Ve en nihayet biçare hayvancağız insan olmuş. Bu iddiaya inananlar da var ler de... Fakat kim ne derse desin, may munlarla uzaktan, yakından bir kar3-| beti İ je m suratlılar var. Maymun İşt n tabiatliler var. B kadar kıllı olanlar var. Hind munları gibi ha bre ceviz kıran! var. Şebek gibi cambazlı! u va var. Hülâsa, var o; Bunca delâil y di de, Rokfeller enstitüsünde çalışan bir doktor, bizim maymundan azma ol- duğumuzu isbat edecek bir kuru kafa bulmuş. Bu kuru kafayla beraber tezi - zip ortaya atınca, akan sular düracak- mış, ondan sonra, meclislerimize . sö- züm meclisten dışarı - bir ihtiyar may- (mun girmeye görsün. Hemen biribiri- İ izi dürtükleyip: — Öp büyük babanın etini! diyece - giz! Kimbilir, ihtimal: — Öp babanın elini! Tabiri de, bu sahneyi tahayyü| etmiş bir faninin ese. ridir! Maamafi eseflenmiyorum. Sanki öptüğümüz bütün eller, bir may mun elinden daha mı şirin? * Tevfik Sağlam, bu işte ihtisası ol- madığını söylüyor. Mazhar Osman ise mi verilmiştir. Ey bizden sonra gelecek nesiller, bugünkü Klod Farerden $on- ra gelecek Klod Farerlere sakın inan- i mayın! Hattâ ben sade Klod Farerin değil, Fransanın büyük düşmanı olan Kle- manso adına bile bir cadde açılmasını gelecek “nestilerin menfaati namma is- “kindaki kararını bügün klüplere -bildi- nee iken Milyoner Olan Adam (Baştarafı 7 inci sayfada) ettim. Şimdi 74 yaş değilim, manav Çıraklı; işe bu sefer bir mânev kısa zamanda kaybsttiğ minimi h akkında fikirler te da Pariş ki Pastahan, Belgrat maçını ede sütlü kahve ati eder, son yg tüm, vaziyetimi bügüne kadar sürük- ledim, ve nihayet dört ay evvel iflâs »dayım, biç nevmit ie başladığım k döndüm, * milyonu son meteliğine kadar ödiyeceğime e - Dirad ile konuşan Amerikan gaze “İve m tecileri 74 yaşındaki bu adamın azmi” ne hayran olmuslar, ve bu ihtiyar ha - yeti birkaç-mevdan harbini kaybede - nde zerre kadar müteessir ve meyus| rek elde edeme" j *diği maçlar hakkında | olmadığına şaşmışlardır. tiyorum. Diplomatları Israr ederlerse.. (Baştarafı 7 inci sayfada) 3 — Bütün ekonomik ve mali mü sebetleri kesmek ve yeni pâzarlar, ni mali şartlar içinde çalışmak im vardır. Vâkıa Türkiyenin Fransa büyük mali ve ekonomik münasebeti İ yoktur. Fakat bunu bir ev kiras zünden koca Midilli adasını top: mak cesar sında düşünmeli ve neticeli hesap etmelidir; Hülâse k ve ekonomik müna Türkiyeden kesen bir Fransa bu vazi *!İ hâs bir idda say «“) Onun muayene cd bu husustaki sorgumun cevabını söy- ece veriyor: -- Dünyanın en küçük beyinli mah- Yüku balıktır. Hayvanlar içinde, dima- ğı insin dimağına en İszla benzeyen de mayınundur. Fakat aralarında ilk bakişla göze çarpacak kadar geniş farklar mevcuttur. Bir maymun bey şeklini almış olabilir. Fakat yüz binlerce asır süren tekem- wiillerden sonra.. Tence, böyle bir iddiayı isbat ede- bilmek te mümkün değildir. Çünkü e limize geçebilen kemik müstehaseler- de, höcrel dimağiye! en ince biyolo jik tekâmülünü doğru ölmâz. Hele eski bir kafi ninin maymun bâtş kalkışmak, asiyle, insan bey * M. Kemalle de görüşmek ii sinirleri, his çildikça vüc amyorlar. -İ ken, onları nümune diye. gi istildiâğle kalkışmak 'yninden geldiğini is- uş beyinli kimselere ına ilisip delileri sey) sty bir kadın, ikide| . ve Maymun birde ahlaya oflaha yanındakine dert yanıyor: — Bıktım bu şişmanlıktan!, İki üç kilo atabilsem, doktorlara verdiklerim den fazlasını fıkaralara dağıtaca a Bir diğer akıllı da, herşeyi öpmek merakı var, Halıyı, duvarı, tabia'a hülâsa eline, önüne her geçen ş gili kucaklayan bir âşık gibi koklaya öpüyor. O sırada, M. Kemalin yanındaki yorlar. Önl r. Biçare bi inirli: m alınacakmış! diyor ncusu muyum ben? Ne fil akmışım ? Alimallah bu de ten öleceğimi bilsem, girmem bu Ben acı acı gülerek düşü; İnsan ererek, soyumuzda maymun değil, eşek bulu duğunu bile isbat edebiliriz! M, Kemal, beyanat vermekten mene li söyliyerek lâfa girişmiyor. Fa ıt Fahrettin Kerim bu sorgumu da cevapsız bırakmıyor, ve: Bugün, diyor, ıstıfa tekâmül nazariyesi mev Vâkış maymunlarla insanlar arasın da morfolojik karabetler olabilir. Ve bu noktaya kadar, Darvenin nazariye sini kabuj edebiliriz. Fakat dah varmanın mânasını anlayam Hem günün birinde, maymun me olduğumuzu isbat etsek ne çıka * cak? . Bence bügün insanlar içinde, munlardan daha budala olanlar da, maymunlar arasında insanlardan daha zeki olanlar da vardır. Bu vaziyet karşısında, Darvenin id- diasını nası; haklı çıkarabiliriz. Maamafih ben, bütün bunlara rağ men, beşeriyetin, bugünkü mevkiin - den çok daha ileriye varacağına kani- im. Bugünkü insanın verim kabiliyeti- le, eski insanın verim kabiliyetin kayese ederseniz, alacağınız netic şaşar kalırsınız. Eski ve yeni insa nazaryiesi, arasındaki fark kadar geniş! ğimiz takdirde ne kazanacağız? Or meçhul ederse neler yaratacak dersiniz? niş de, insan ruhundaki iptidai nüveler hayli incelecek! Yani? Fahrettin Kerim gülüyor: “ İlâhi üstadım! Bir geniş değills dersin! de: «FP Naci Sadullah sındaki fark, bir maymunla, bir insan Bu bakımdan, maymundan gelme ol duğumuzu kabul etmemiz mümkün dür. Ancak, bunu böylece kabuj etti- İnsan dimağı biraz daha tekâmül — Bilir miyim ben? Onu da Jü! Ver eğil, Fakat muhakkak ki, o takdir — Yani dünyadan akşamcılık itiya-