22 Kasım 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8
aa aman ha İ Bdi | ai ei ÇAS ae e — ” BON POSTA ndıııc;_,dın Yağlı ve yağsız acı badem, yağsız kar ve yarım yağlı gece ve gündüi HASAN KREMLERİ Çilleri ve sivilceleri ve lekeleri kat'iyyen iZzale eder. ihtiyarları gençleştirir gençleri güzelleştirir. Hasan ısmıne ve markasına dıkkat Gecen bilmecem in auhl bıIrrcnede ka - anların — pazartı perşembe günleri öğleden sonra hedi yelerini bizzat idarehanemi jcn alr: a okuyuc n ile adreslerine gnnuı.- kol — saati lsesi 3/C den 1163 Muzaf- Bir İstanbul erki fer Acunsal. k ALBÜM (Son Po hatırası) örtd mekteb sınıf $ den 376 Düzce ra oElu OBlU | Nu MÜREKKEBLİ KALEM (Son Posta markalı) ckek lisexi 2/B den 1467 Hakkı Al- bul 19 cu mekteb suuf 1 den E- K okulu 688 Hatice, İstan. 4 Nejad Özdağ, MİNYOM BARDAK , | Subaşı sokak * de erkek - İlsesi 300 kek llgesi 97 Hleri. YUVARLAK DÜNYA KAL! F.M'I'R—'NW Son Posta hatırası) Gelenbevi orta mekteb 352 Kadri Turna öy orta mekteb 1/C den 345 İb- » İstanbul tücaret lisesi 1148 nbul erkek lisesi 3/D den DİŞ MACUNU onya Gd. orta mekteb T/1 D. de 6 Şevket| Ateşen, Konya Babasultan mahailesi 55 de Osman oğlu Ahmed Baysal, Beyoğlu 11 inci mekteb 5/B Mehmed, Beyoğlu 11 in- &b 5/B den 236 Hüseyin. DİŞ FIRÇASI (Son Pe Cağaloğlu Moll: İstanbdu! & meki ta markı nürl caddesi 56 da A 2 Şüküfe, Konya Gd. or- ? Şerafeddin Dönmez, L kırtasiyeci Hüseyin kız İlses CEB AYNASI Bul- tanahmed Ü sokak 7 de H gdıb * » 5 nni radeniz Ereğlisi Alaplı nahiyesi | izde kazananlar yokuşu & de Sevim Akdemir, İstanbul kız Haesi 850 Zafer Tarhan. KOKULU SABUN (San Posta markalı) Arnavudköy birinci cadde No. 90 da Şake, Hetanbul 43 üncü mekteb 52 de Ömer Faruk, Ankara Bozkurd mahallesi orta sokak 12 de İDündar, Kırklareli Koca Hızır okulu $ den 63 Türkân, Ankara Yoşilağa Oktay sokak 19 da Kenan İzgi HUHTIRA DEFT | — Gümülcüne Türk konsolosl N. Korkut, Edirne 22 de Mediha Birşen, Sa: ğ Katakol sokak $ de Sev'an, Ankara Balıkpa- t caddesi 4 de marangoz Salih ya- Müdürlüğü besab işlerinde Sabri 1â, Ankara inşaat okulu 3 den 192 İstanbul kız orta mekteb 2 den Makbu beker, anahmed Nakilbend uzmıJ iya Kisasi 4/A di KİTAR Nevşehir avukat İbrahim Tüz Tüzün, Diyarbakır Fatihpaşa M. Bıyıklı Meh- sokak 44 de Mevlüd, Adapazı ta mekteb 3/0 den 216 Fi |zadastro beyeti posta memuru Nafiz erl oğlu Necat, Karabük 8. B. demir, fabrikası haddeahbane kısmı kü Özdemir, Zile İstikiâi mektebi Saşdan, Ankara Cumhüriyet ilk mektebi 4/B den Türkân, Koska Cumhuriyet caddesi Adnan Turgud, Mencinen | hükümet k da muakıb İsmall Hakkı kız Muammer, Balıkesir Muradlı. mahallesi Medine sokak 9 da Ertuğrul. KART Yozgad p şeri Fahri oğlu Kemal, Tarsus sebzecili arasında 101/70 kahveci Ahmed oğlu Abdüsselâm, Sam Garxl cad- desi 19 mayıs mahallesi 39 da Nevzad, Yoz- gad Cumhuriyet müddelumumis! oğlu BSel- çuk, Ankara Doğanbey mahallesi Taşdöşeme İsokak 7 Şükran, Cide sorgu hâkimi ımyııımı kım Türküân, Ankara — Baydı mahallesi Andaç sokak 19 de P, Kortel, Kay- seri tapu kâtibi Hamza oğlu Cabir Güner, Kayseri Şuamenli caddesi Asmalı sokak 8 de Müzeyyon, Kütahya lisesi 3/A dan 319 Fet- hiye Yürür, Tarşus dava vekili Baflet ilay- kır oğlu Muzaffer, İzmit orta mekteb 296 Şüktan, Kırklareli Vakıflar direktörü P. Gü. neri oğlu Muz lesi Maksud, Ankara Cebeci 'T de Cemil oğlu Adnan, Uşak tüc nib Erkara oğlu Kemal Erkara, Turgudlu | Top. A. G, erbaş Ramazan vasıtasile A,r* Demir, Edirne Jandarma bölük — kon yüzbaşı Sabri kım Umran Sayınalp, Ki nişehir Cebeci Eriç sokak 28 da Rıdvan, Edremld orta mekteb Ali Dura, Biga orta mekteb sön sinif M. Ali Aydöz, İstanbul er [:ek lisesi 4/L den 726 Ali Türkay, İstanbul nekteb 5/A dan 70 Basri, Borçka bi Arif Mete oğlu İsmet Mete, iz Türk- çelik olis he Konuşkan hır genç Okuyucuları » | vazdan Güngör de karakterinin tah- lilini istiyor: ni meydana çabuk ağa — çalışır. Konuşkandır. Ne- şesini çabuk - kay- bettiği kadar da iade €debilir. Şahsi ce- saretlere bağlı işlerden uzak kalmak ister, aA Muvaffakiyet için daima uysallık lâzımdır , İmzasız ve ad- ressiz bir okuyu- cumuz soruyor: — Muvajfak ola- cak mıyım? Muvaffakiyet (- çin f uysallık ne kadar faydasız ise dikbaşlılık, i-| nadcılık ta bir o kadar zararlıdır. Son Posta Fotoğraf tahlili kuponu Adree . . . . DİKKAT Fotograf tahlili için bu kuponlardan $ adedinin gönderilmesi şarttır. samaimtaanzi Bayramiş Milli Zafer mektebi 5 den Ayçin, Adapazarı orla mekteb 2 den 381 Emine Gü- Bugünkü program 2? Teşrinisani 937 Pazartesi İSTANBUL Öğle neşriyatı: 12.30: Plâkla 'Türk musikisi. 12.50: Havadis. | 05: Plâkla Türk musikisi. 15.80: Muhtelif | plâk neşriyatı. Akşam neşriyatı: 17: İnkılâp tarihi dersi: Mahmud Esad Bozkurt tarafından. 18.30: Tanburi! — Cemil: Plâkla. 19: Çocuk tiyatrosu: Aslan y 10,30: Haya raporu. 1938: Konlerans: — All İKâmi Akyüz (Çocuk terbiyesi). 10,55: Borsa haberleri. 20: Rıfat ve arkadaşları tarafın- an Türk musikisi ve halk şarkıları. 20,30: mer Riza tarafırıdan arabca söylev. 20,45: Belma ve arkadaşları tarafından Türk mu- sikisi ve halk garkıları (8. A.). 21,15: Radyo nik opera: Stüdyo orkestrası Tefakatlle . 2215: Ajans haberleri. 2230: Plâkla lar, opeta ve operet parçal 2.50: Son haherler ve ertesi günün programı. 22 İkinciteşrin Pazartesi ANKARA Öğle neşriyatı: 12,30: Muhtelif plâk noşriyatı. 12.50: 3 'Türk musikisi ve halk şarkıları. 13,1$ Dahili ve harlef haberler. Akşam neşriyalı: 18,30:Muhtelif plik İüzce ders: İzime İpek. 19: 'Türk musikisi ve| İbalk şarkıları (Makbule Çakar ve arkadaş- ları). 19.30: Saat âyarı ve arapça neşriyat. 19,45: Türk musikisi ve halk şarkıları (Hik- met Rıza Sesgör ve arkadaşları). 20,10: Kon- ferans: Şakir Hazım Ergökmen. 20,30: Plâkla dans müsikisi. 21: Ajana haberleri, 21,15: Btüdyo Salon orkestrası, 1 — Rossini: Stabat. 2 — Tur Orgia, 3 — Planguette: Les Choches de vorue - ville, 4 — Ozibulka: Songe d'amcur apres le bul 5 — Adam: La Giralda. 21,5$: Yarınki program ve İstiklâl mar: l Yeni neşriyat l Diş Tabibleri Mecmuası — Bu aylık mes- neşriyatı, 1845: İngi- Çektiği ıstırabla- rın mes'ulü kendisidir NEVROZİiN kaşelerini tecrübe etmiş - olsaydı ona cehennem hayatı. yaşatan bu muannid baş ağrısından eser kalmıyacaktı. NEVROZiN Bütün ıstırabları dindirir, baş ve diş ağrılarile Üüşütmekten müte- vellid ağrı, sızı ve sancılara karşı bilhassa mülessirdir. NEVROZİiN Mideyi bozmaz, kalbi ve böbrekleri yormaz İcabında günde3 haşe alınabilir. İsim ve Markaya Dikkat Taklitlerinden sakınınız. Jek mecmuasının birinciteşrin sayısı çıkmış- nay, Foça nüfus memuru Gülib kizi Jale, İz. | , mit orta mektcb 3/B den 288 Turat Pek, Fevzipaşa $. Si şefi AdIl kızi Şükran, İsta, bul 1 inci mekteb 1/A dan Azmi, Ankara zi orman çiftliği 28 de A. Belge, Adapazarı orta mekteb 3/C den 262 Pahri, İstanhul| Haseki hastanesi gczacı Hayri ı Münev- ver, Dtyarbakır asliye cera & lu Reşad, Diyarbakır kuyu kuyumcu İlyas, Tavşa bakkal İsmall, gümrük tabaru _ıun ma komlsyonu reksi Halil k işehir Gazi mektebi 4/B den 126 Mura iye Güçel, Üsküdar orta mekteb 5T Feyzi Y dan Enginakın, Elâziz Taşmağaza sokak de Fehim Şen; K A Mahmurenin söylediği sözlere bile |mne hacet vardı? Yalnız bu jest ve bu tı- kırtı, Adnana, bin sözden daha açık ve daha acı bir ifade ile zavallısığını hay- karan bir lisan değil mi idi? Hele kı: Manalı bir dudak büküşile «Sizi almağa gelen kibar hanım» deyişindeki ince is- tihzalı ton.. ne red.. ne istiskaldi! Adnan yutkundu, elini gayriiradi bir hareketle saçlarına götürdü, sonra ce- ketımn yakasını tuttu ve bütün bu ha. aındı. faxzat ecek hiçbir kc_ıme, tek bir kel Koca Adnan, daha dün ni bile karşısında ürper- kan, deviren Adnan, kızın bir yastık püs- yan parmakları altında n telleri kopuyor- Lullcu e oyn sanki kendi kal muş gibi kıvı dırlarla şu altında büt! itinin göçtüğünü, yıkıldığını hissediyor- du. Yıllarcâ aşk yolunda pehlivatılık onu nihayet bu hale mi koyacak, daha düne kadar bir pars, bir kaplanken böyle gülünç bir mağlübiyetle bir vey- lânın dizleri dibinde mi yerlere tere- cekti? Mahmure şimdi sessizce — kalkmış, kapıya doğru gidiyordu. Odada sanki dört ölünün ruhu, Adnanın babasile a- nasının, sonra dadısının ve kızın kendi babasının ruhları bu saf varlığa siper olmuşlar, onu adım adım tehlikeden u- zağa sürüklüyorlardı. Adnan, boğazın- dan sıkılan bir adam gibi bir şey liyemiyor, yalnız ıztırab dolu gö: onun yanından sıyrılıp - gidişi yordu. Nihayet son bir gayretle silkin- di ve genç kız aralık duran kapıyı aça- rak dışarıya çıkarken, arkasından. inil- deyen bir sesle yalnız: — Mahmure! öy- , | bemen o «|numaz Diyebildi. Mahmure hiç cevab vermedi ve dün |bu odaya yabancı bir kadın geldiği za- odasına süzülü Adnânın göz-1d lerinden gene lindi gitti Odada söz bitmiş, yalnız bahçede hiç susmuyan kuşlar ötüşüyor Ve uzaktan, iskele camisinden hazin bir sesle öğle ezanı okunuyordu. Adnan, neden sonra başını, sedirde Mahmurenin oturduğu yerden kaldır- dı. O yerin sıcaklığına kendi sıcak göz yaşlarını da akıtmıştı. İçinde, son da- kikada kulağına çarpan €zan sesinin bıraktığı bir uhrevilik havası dalgala- nıyor ve cinsi bir ihtilâlle sarsılan bün- yesinde bu Tanrı ahengi, yavaş yavaş, maddenin sefaletini bir derece yumu- şatan bir sükün hissi yaratıyordu. Za- ten bu sabah 'çocukluğunun o güzel mabedine sokulmak, onu kandillerile, mumlarile, levhaları ve nakışlarile tek- rar görmek istememiş miydi? O halde camiye — gidecekti ve kılmasa, — kılmasını — ü - nulmuş — olsa — bile — namaz — kı«s| lan ihtiyarların arasına karışacak, on- ları seyredecekti. Belki bu ziyaret onu çoktan kaybet dini vecdine ür- mese de hiç şüphesiz çocukluğunun (saf bir hatırasına, bir anına, bir sani- yesine olsun götürürdü: hayatının bu tereddi ve sukutu içinde bu kadarcık bir ışık ta Adnanın bu vicdan karanlı-, ? En derin, en zifiri karanhk ;_ecıl& rin bile sabahı oluyordu da en iğrenç, en kara ruhların neden bir doğusu ol- masındı? O güneş bu ruhlardan ebedi bir gurupla mı göçmüş, uçurumlara mı gömülmüştü? Hayır, hayır, Adnan bu- na imkân veremiyordu. Bir zamanlar mutekit babasının önünde diz çöktüğü ve başını secdeye dayadığı mihrapta muhakkak ki ruha şifa verici büyük bir sır vardı. Şimdi Adnan o sırrı bul- mağa, o şifaya kavuşmağa gidiyordu. Acaba umduğunu bulabilecek miydi? Namaz başlamış, belki de bitmek ü zere... Adnan, iç kapının duvara yaslı bir kanadı altında, camiye girmeden mihraba kadar bütün mabedi, imamı ve imamın arkasında iki saf namaz kı- lanları seyrediyar. Bunların ekserisi yaşlı ihtiyarlar ve bazıları da iskele ci- varındaki esnaf... Adnan, bu müminler içinde kendine benzer birini arıyor.. arıyor ve bulamıyor! Bu derin bir huşula secdeye insanlar ne ruh rahatında! diye nüyor ve birden yıllarca geriye gi rek bunların arasında sanki kendi ba- bâsı da sağmış tâ nâmaz kılıyormuş gi- bi bir vehme kapılıyor. Çocukluğunda babasının cemaatle namaz kılışını, ilk varan defa, dahâa Filibede iken Cumaönü ca- misinde görmüştü. Babası o gün Adna- man sofadan nasıl bir gölge gibi kendi|ğını parlatacak bir şafak sayılmaz mıy-Jnı da beraber ıülümnıtü. Oradaki ce- $ E ILMINA Grip, Baş ve Diş Ağrıları, Nevralji, Artritizm, Romatizma ——— —.. z eat maat dahâ kalabalıktı ve şüphesiz eke serisi yakındaki Hacıhasan mahalle- sinden gelen kimselerdi. Adnan, © güte babasının yanında, henüz pek iyi bile- l i masşum dü- arım da olsa, eksik ve yafr liş ta olsa okumağa çalışıyor, her Alla- hüekberde babasını taklid ediyor, o e ğilirse eğiliyor, kalkarsa kalkıyor ve onunla beraber alnını secdeye koyu- yordu, Halbuki şimdi bu yaşlanmış, bü ruhu kirlenmiş çocuk babasını nere- den bulsun, o surelerin hangi birini hatırlıyabilsin ve hangi imamın arkâ- sında Tanrının gufran yolunu araştır- sında! Son secde, son dua ve selâm... İkİ dalga çözülür gibi cemaat yavaş yavaf kalkıp dağılıyor. Ellerinde potinlerile geliyorlar ve hâlâ kapının eşiğinde dür ran Ağnana acaib bir mahlük görmüş” ler gibi hayretle bakıyorlar. İçlerindefi biri başını sallıyor ve Adnanın sabah* leyin kahvede gördüğü — ihtiyarlardağt birine benzettiği bir başkası kolunâ rtünerek geçerken «Yol verin, yahu? diye söyleniyor. En arkadan imam €& fendi de tesl ğ rak kapıy$ yaklaşıyor ve hiçbir şey demeden, yal* nız yanındaki müezzine «Bu da kim?* manasına göz ucile Adnanı işaret ede* rek çıkıp gidiyor. (Arkası var)
