29 Ocak 1940 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6

29 Ocak 1940 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

on Pasta S Lig maçlarına bütün sahalarda başlandı Galatasaray Topkap'yı, Fenerbahçe Vefayı, Beşiktaş Süleymaniyeyi, Beykoz İstanbulsporu yendi Hungarya Şişliyi 8-7 mağlüb etti Beşiktaş - Süleymaniye maçından evvel evvelki gün vefat eden İzzet Muhittin Apak için yapılan süküt ânı, İstanbul lig maçlarının ikinci devresi oyunları dün üç stadda birden yapılmış. tır. Ve teessürle haber verdiğimiz gazeteci ve hakem İzzet Muhittin Apak için bi sahalarda maçlardan evvel hürmet sükütu yapılmıştır. Tavsim stadı maçları: Galatasaray 6 - Topkapı0 Kuvvetleri birbirine müsavi olmıyan bu iki takım arasındaki oyun, lüzumsuz yere seri bir şekilde cereyan etmiştir. Oyun başlar başlamaz hâkimiyeti te - min eden Galatasaray, derhal o Topkapı kâlesine yerleşmiş ve kırk beş dakikalık devre içinde ikisi Salâhettin vasıtasile ol- mak üzere Cemil ve Salim aptığı sa - yılarla dört gol atmış ve devreyi 4-0 ga- Mib bitirmiştir. İkinci devrede gol adedinin çoğalma - ması için sertliğe başvuran Topkapı Ga- Jalasaray hücumlarının mühim bir kıs - mını bu şekilde kesmiştir. Haklı olsrak bozuk oynamağa başl yan Galatasaray bu arada biri Salim, bi- ri de Eşfak vasıtasile iki gol yaparak mçı 6-0 galib olarak bitirmiştir. Beşiktaş 4 - Sileymaniye 1 Lig lideri Beşiktaş dünkü maça Hüs - mü, Şeref ve Sabrinin yerine ihtiyat o - yuncular koyarak çıktı, pek kısa süren müsavi bir oyundan sonra Beşiktaş der- Kadınm"ahenktar bir sesi vardı: — Senin için diyordu. neler feda et- medim.. yuvamı yıktım. çocuğumu gü- züm görmedi. Kocamı aldattım, hâlâ da aldatıyorum. Senin için en süfli mülevves yerlere gittim. Her sana verdim. Fakat bunların kıymetini bilmedin.. Daha dün başka bir kadının yanında idin,.. Erkek tok bir sesle cevab veriyordu — Canın isterse, ben böyleyim işte.. — Amma beni kandırmıya çalışırkeh böyle söylemiyordun.. Bana malik ol madığın takdirde intihar edeceğinden bahsediyordun.. Hevesimi aldın değil mi?. Beni eskimis. bir çorap gibi atı yorsun.. Yazık © 4 ! mi'bana?. Erkekte en küçük bir merhamet eseri yoktu: — Çok söyledin artık.. Bütün ömrü- e günümü seninle geçirecek değitim yal;.. — Bunları sen mi söylüyorsun? Diz- lerime kapsmıp “hıçkırarak. ölmekten bahseden. sen. sen mi ülyorsun? Yarabbi, kulaklarıma inanamıyorum. Erkek emrediyordu: 7 — Haydi, traşı birak artık “canim! Fazla vaktimiz yok*. Kadın isyan etmişti: — Hayır, hayır. vermiyeceğim artık vücudümü sana... Hayır. Bundan sonra elin elime değmiyecek,,, hal hâkim bir hale geldi. Beşiktaşın her taraftan ları, tığı hücum- | oyunla mütemadiyen önledi durdu. Gittikçe büyüy y artık karşı tarafa nefes al şiktaş İbrahimin şütile 25 in birinci gölü yaptı. Sağdan gelen bir pasa kala v kı 27 inci dakikada ikinci gol yük bir tezyike rağmen devre 2-0 bitti, İkinci devre hayret edilecek bir şekil- de Süleymaniyenin ağır basan bir oyu -| nile başladı. Beşiktaşı müdafaaya mecbur eden bu vaziyet neticesinde Beşiktaş yedinci da -| kikada bir gol yedi ise de, bir dakika son ra gene İbrahim Beşiktaşın ü ü sını yaptı. Bu sayıdan sonra Süleymar ye parlak oyununa rağmen pek talihsiz oynadı. Münferid götleri Mehmed Ali tut| itu. Beşiktaş ciddi tehlikeler içinde iken 32 inci dakikada dördüncü golü de yap zl tı. Bu müddetten sonra Beşiktaş müda - İnada, Süleymaniye hücumda İdi. Oyun hep beklenen fakat bir türlü netice ver- İmiyen bir şekilde 4-1 Beşi galibi -| yetile bitti, Ömer Besim Fener stadında Fenerbahçe 4 - Vefa 0 dakikada Fenerbahçe, Vefa arasındaki maç, bek «Son Posta» nın tefrikası: 15 — Sana soyun diyorum. — Hayır. Artık senin olmıyacağım diyorum anlamıyor musun? — Haydi budala.. Bu senin elinde mi?. Kaldırma beni şimdi ayağa. Üstü- nü. başını parça parça etmiyeyim. Ça-lğ /buk ol. gel diyorum sana Meliha. — Bir şey yapamazsın. İğreniyorum senden... Üzerinden ağırlık kalkan bir som- venin esneyişi., Bir cismin yere yüvar- lanmasından hasıl olan gürültü. kısık bir feryad. Kesik kesik soluyuşlar,. Niyazi bey ürpermiş. yi ü ellerile örtmüştü. Yanındaki odada bir facianın son sahneleri devam ediyordu. Dişleri kilidlenmiş. yumrukları sıkılmış, oda. nın ortasında kala kalmıştı. İnsanlıktan yirmi sene evvel iğren- mişti. Fakat şimdiki dünyaya nisbetle yirmi sene evvelki zaman takdise de- gerdi. İçeriki odada namuslu “#an'lan lenen zevk içinde oynanmamıştır. Fe - nerliler kuvvetli bir hücumla beşinci da- | yaptılar. Oyun yavaş oynanırken Rebii - neticesinde den gelen pasa kafa vuran Melih 17 inci! derseniz birkaç sualle bunları ımnıyan Be - dakikada ikinci golü Fenere kazandırdı. | çalışalım. Fenerbahçe hökim oyun!le Vefa ka «| lesinden uzaklaşmıyordu. Rebiinin hafif bir şütü 37 inci dakikada üçüncü defa Ve ü fa kalesine girdi. Devre 3-0 Fenerin le - İhinde bitti. İkinci devre iki taraf için de zevkli ol- mıyacak kadar bozuk oynandığından gol vaziyetine girmek mümkün olamadı. Fener hücüm hattının birdenbire dur- gunlaşması karşısında Vefanın açılacağı beklenirken, onlarda da bir hareketsiz - lik başlamış ve devrenin sonuna kadar bu vaziyet böylece devam etmiştir. 44 üncü dakikada Rebiiden bir pas a- lan Melih Fenerbahçenin dördüncü go - lünü de yapmağa muvaffak olmuş, maç da 4-0 Fenerin galibiyetile bitmiştir. Karagümrük 2 - Anadoluhiser | Kadıköy Fenerbahçe sahasında ilk çı Karagümrükle, Anadoluhisar yaptılı Karagümrük kuvvetli rakibini 2-1 mağ lüb etmeğe muvaffak oldu. (Devamı 11 inci sayfada) ma EE — CENNETLİK bir aile kadını, şehvet uğrunda hakaret görüyor. küfür t ak yiyo bir zamparanın elinde oyuncak oluvor- du. Sonra buna tahammül de ediyordu. Niyazi bey anla ki, kadınla erke- ilk kavgaları değildi. Konuşma- aralarındaki daimi (açıklığı gösteriyordu. Acı acı gülümsedi. Bütün bunlara katlanan kadınlar. sonra kocalarının küçük bir azarma, sert bir sözüne ta - hammül edemezler.. Halbuki... Kapı açılmıştı. Düşüncesi stop etmiş, arkasını dönmüştü. Fakat odönmesile beraber de bir çığlık kopararak iki a- dım geri çekilmişti. Gözleri oyukların- dan korkunç bir şekilde dışarı uğramış. saçları dimdik havaya kalkmıştı. — Sen. seh.. Sen hat. Diye kekeliyerek geri çekiliyordu. Çünkü kapının eşiğinde (gördüğü kadın. randevu evinin sahibesi. oğlu. ar, | ik bir adam, Adeta iş yi yonculuk yapıyor. Dostu yok, ahbabı ve | Delikanlı sus Necdetin bu ifşaatı ile faci; y »ir kahraman mi disten sonra caba hakiki m larımı bilmiyoru İvuku bana derhal kararımı verdirm bi idi Delikanlı sustmüştu. Merak ve heyecar İiçimizi kemiriyordu. N. Rıdvan Sad İbizden fazla alâka ile karşılamıştı. Hikâ- yenin bittiğini görünce suallerine başla- makta acele etti — Fikrinizi pek iyi ka itiraf ederim, Necdet bey. ğımi miyeti nisbetinde müphem. X e e — Buyu Bebekteki komüsyoncu Sü reyya beyden başlıyalım, Bu adamın sar: İ saçlı olmasını, Neclâ hanımla vaktile kısa, neticesiz bir aşk mac İ geçmiş bulunmasını ve nihayet Sürey: ismini taşımasını kend katil diye ham için kâfi buluyor musunuz? Yalnız eti ve bu aşk macerasi onun hem Giresundaki râkib a- dö| Goma ismi altında bizim şahidi olduğu. isim, saç renginin raüşal ileye mensubiyetini, hem de Vasko muz faciaları işlediğini isbata yeter Bu zat hakkında tahkikat yaptınız m3? — Yaptım. Hem de uzun boylu. — Ne netice elde ettiniz? — Bebekte oturuyor. Mükemmel in- gilizce biliyor. Bekâr ve esrarengiz bir adam. Ne kimse İle konuşuyor, ne de e- vinde kimseyi kabul ediyor. Piyasada sis olsun diye komüs- arkadaşı yok. Kimin nesi olduğu külliyen meçhul, Doğduğu memleket bilinmiyor. nun sevgilisi, kendi karısı. yirmi sene evvel başkasile yakalayıp kovduğu ka- rısı idi. Onu ilk bakışta tanımıştı. Biraz ihtiyarlamasından başka değişmiş hiç bir tarafı yoktu. Bıraktığı gibi duru- yordu. Kadın. ilk defa kocasını tanımamış-| tı. Onun kendisile karşılaşır karşılaş-| maz içine düştüğü dehşetin korkunç tezahürleri arasında görünce, şaşırmış, dikkatli bakınca hatırlamıştı. Zira, ko- cası o kadar değişmiş. o kadar çökm tü kki.. Kadın bu kötü sürpriz karşısı daha soğukkanlı çıkmıştı. — Niyazi, sen hal, zl bey düvara dayanmış, taş ke- silmişti. Ağın açık, gözleri dönmüş. heyecandan tıkanacak bir hale gölmiy- ti. Hiz hızlı nefes alıyordu. — Niyazi, sen hal. Gırtlağı kurumuştu. Ağzinin' içinde rizede n ” A Çok mrtihim | ymaniye kalecisi pek güzel bir|kikada Melihin şütile birinci sayılarını geyler söylediniz, fakat bu sözler ehem-| açmaya arasında | , makine gi İ iser ssatlerdenberi ilk defa belâsını versin, bun bizim gördüğümüz ve Leylâ hanımin | nuştuğu Portekizli mühendisin eşkâli İpek or, E, devam et delikanlı? Sadullah yeni bir sual sord — Bebekteki evinde yaptığınız tab) “ |kat heticesi başka bir şey öğrenmedir mi? — Ne gibi bir şey? — Hakikaten evine hiç kimse çıkmıyor mu imiş? — Evet, ben de şimdi o noktaya gel Son zamanlarda bir kadın, dal i kis girip çikiyor ı gir > n Serkomiserin alâkası gittikçe artıyo: — Bir genç kız, ha! diye bağırdı. — Evet siyahlar gi iş ve yüzü ı örtmüş bir gen Rıdvan Sadullah sordu: — Bu genç kız ne zamanları geliy muş? — Ekseriya ortalık kararmağa başlı ğı sıralarda. Bazan da geceleri, — Eskidenberi mi? — Hayır, son birkaç aydanberi. Rıdvan Sadullah: | — Komüsyoncu Süreyya bey hakkızl ie kâfi derecede malümat sahibi oldu dedi, Şimdi bu adamla Neclâ hanım ar: sındaki münasebeti bize anlatın bakalı pap” Dikkat! Roman buradı bitmedi. Arkası 11 inci sayfadadır. Jdu ! sam rüzgârı rdu sanki. dili ağzi nın içinde müşkülâtla döndü! — Bunu hangimiz hangimize sorac. z?. Kadın müstehzi bir tavırla bu so yu karşılamıştı.: — Herhalde sen değ rospu oldum. Randevu evi işletiyoru, Yanında cansız iki-cisim gibi nan kollarını doğrultmağa çalı: — Sen değilsin değil mi? — Ne demek ben değilim.. beni !şte. evin sahibi benim... ben işli rum burasını,.. Baş ateşler içinde yanıyordu. B elini alnma koydu. Bu darbe Onl İbir daha kendine gelemiyecek derec İde ezmişti. Artık düşünmüyor. hisse . Sayende iğ şünceye aid nesi Vvars hepsini ezip geçiyordu. Koltuğa yık dı: | Cavidin sevdiği kadın sen misli n değil mi? Yalvarırım sö le. Beni temin et, sen, sen hal. Deği sin.. Sen olamazsın.. Değil mi?. Salvaları akıyor. bir deliye benz yordu. Kadın da şaşkındı. Fakat mü tehzi tavırlarile onu süzüyordu. Ka; şısındaki adamın ıztırabinı seyretmek zevk duyduğu — belli idi Bu tesadü elbette onu da: hirpalamıştı. (Arkasi var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: