26 Nisan 1940 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

Kalan görüntüleme: 0

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. Daha yüksek sayfa görüntüleme limiti ve diğer özellikler için abone olun!

Aboneler yüksek görüntüleme limiti, sayfa indirme ve diğer özel özelliklerden yararlanır.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SON POSTa bayrimemnun İlalya İtalganın müttefikler aleyhine harbe girmesi mümkün müdür, girerse netice ne olur ? YAZAN Emekli general H. Emir Erkilet ** Son Posta ,, nın askeri muharriri 8 yu Tnanlı Bazi, den eylemişti. Büyük Harbden sonra Avusturyadan, Etennere kadar cenubi Tirol ile Triyes - '!yi, Yugoslavyadan Fiyomeyi ve Dal - ve Arnavudluk sahillerinde bazı :“ejik nokta ve adaları almış, fakat Türkiyenin misakı milli türlü memnun olamamıştı; çünkü Dal | Maçya ve Arnavudluk - ona verilmemiş, hududları lü cari olsun. Halbuki Akdenizin iki ka- pek mahdud imdad ve takviye alabilecek Italyan dağ topçusu son manevralarda fi cevablar almış olmak dolayısile memnun ve öfkelidir. İtalyan basınının Almanya lehinde ve müttefikler aleyhinde tezahürlerde bu - lunmasının sebebleri de işte bunlardır. Elhasıl İtalya istiyor ki Akdenizde İn - gilterenin değil, kendi hüküm ve kontro- gayri evvel İtalya, deniz aşırı blr Os- kısmen de İtalyada bulunan yabancı ga-| nizlerle, Habeşistanla ve hattâ Libya ile eyaleti olan «Trablusgarb» ve «Bin-| zete muhabirlerinin yazılarından takibe muvasalası kesilecek ve bu müstemleke - Ye tasallut etmiş ve Balkan Harbin- meoburuz. Bunlara göre de İtalya, Kor -'lerini kayıp dahi edebilecektir. Çünkü de istifade ederek On iki adalarımızı sika, Sawa, Tunus, Süveyş ve Cibuti ta- müttefikler ilk evvel deniz ve hava filo- |leblerine karşı müttefiklerden ancak men larile Akdenizde hakimiyet tesis edecek- ler ve bu hususta ağlebi ihtimal muvaf - fak olacaklardır. Bundan başka, Libya Mısır ile Tunus arasındadır. Bizzat Lib- ya ilebunun gerisindeki çöller İtalya düş manı yerlilerle ve Sünusi taraftarlarile doludur. Bu suretle üç taraftan taarruza maruz kalacak ve ana vatandan ancak hı âricinde bıraktığı gayri Türk illerden | pısı ile merkezindeki Malta adası ve do- olan Libya İtalyan kuvvetlerinin uzun tere Filistin ve Irakı, Fransa da Su- Tiyeyi aldıkları ve İngiltere zaten Mısıra sahilleri İngilterenin elindedir. Fransada, ğildir. a%b bulunduğu halde İtalyaya buralar- bizzat cenubi Fransa sahillerinden ve İtalyan işgal kuvvetleri için, biraz daha . t€ ğu Akdenizde Kıbrıs, Filistin ve Mısır | müddet mukavemet etmeleri memul de- Ayni mülâhaza Haboeşistandaki Hâdiseler Karşısında «Belediyenin şehir yollarını sulama- ya tahsis ettiği arazözler kâfi gelmedi- ğinden bir kısım cadde ve sokakların sulanması mümkün olamamaktadır.» «Havaların çok sıcak gittiği bugün- lerde şehirde buz ihtiyacı gene başgös- termiştir. Şehrin bir çok yerlerinde buz bayileri bulunmaması yüzünden halk sıkıntıya düçar olmaktadır. Ya - kında bir tedbir alınacağı ümid edil - mektedir.» «Yaz mevsimi dolayısile bir çok ai- leler sayfiyelere taşınmış olduklarından vapür ve trenlerde izdiham göze çarp- maktadır. Bilhassa vapurlar ©o kadar dolmaktadır ki, her zaman için tehlike melhuzdur. Alâkadarların bu hususla- rı tetkik etmeleri ve seferleri çoğalt - ması icab etmektedir.» «Samatyada açıkta denize giren Ah- med oğlu Ergün boğulmuştır. Bir daha böyle hâdiselerin vukuuna mahal bı - rakmamak üzere belediye açıkta deni- ze girilmesini menetmiştir.» «Plâj tarifelerinin pek yüksek olma- sı halkın plâjlardan istifatle etmeleri- ne imkân bırakmamaktadır. Bu ciheti nazarı dikkate alan belediye, plâj sa - hiblerini çağırarak fiat meselesi üze - rinde kendilerile müzakereye başla - «Bazı gençlerin, bilhassa Pazar gibi Yaza girerken plâjların kalabalık olduğu günlerde, plâjlard futbol topu getirip oynadıkla- rı şikâyeti mucib olmakla, badema plâjlarda futbol oynanmasına müsaa - de edilmemesi için plâj sahiblerine tenbihatta bulunulmuştur.» «Mekteblerin tatil olduğu yakz ayla- rında çocuklar için mahalle aralarında ki arsalardan ve tozlu sokaklardan balşm ka oynıyacak hava ve güneşten istifa- de edecek yer bulunmadığı nazarı dik«e kate alınarak her semtte ayrı ayrı ço- cuk bahçeleri napılmasına karar veril- «İçkili ve çalgılı bahçelerin fiat ta- rifelerinin pek fahiş olduğu görülmüş- tür. Belediye, çalgılı bahçe tarifelerin- de esaslı bir tenzilât yapmalk üzere bahçe sahiblerini belediyeye çağırta - rak müzakere yapmışsa da bunlar da- ha az fiata idare — ettiremiyeceklerini; bahçeleri kapamak mecburiyetinde ka- lacaklarını iddia etmişlerdir. Bunun ü- zerine belediye müfettişleri tarafından, vaziyetin betkikine kafrar vermiştir.» * Geçen yaz, evvelki yaz, daha evvel- ki yaz, ondan daha evvelki yaz gaze - telerde çıkan bu havadisleri bu yaz ol- sun okumamayı gönül istedi amma, gönlün hangi istediği olur ki, bu ol « sun. T Te aualâdl | | Bunları biliyo Sam Mat. Flo - rida'da Keyvest - ikatnet eder. bir hisse ayrılmamıştı. Halbuki, onmn Korsika adasından başka Cezayir ve Tu- fazla bir ihtimal ile, variddir. Onun için Bu adam bundan ve metalib hırsı tâ Hind ve Pasifik nus gibi şimali Afrika kıyılarını ve Su - İtalya denizlere hâkim olan müttefiklere kırk — sene-evvel anuslarına kadar uzanıyor ve Alman riye yalılarını hükmünde tutmaktadır. lekelerinden de bir pay iıstiyordı.ı.i İşte böyle bir Akdeniz bir İtalyan denizi lkarşı uzun bir harbi göze alamaz. Çünkü böyle bir harbe dayanamaz. Bu sebeble, muz yemek rekorunu kırmışıtır. O za« 'mandanberi rekor kendisindedir. Bir lini beş sene evvel Habeşistana sağfılır mı?. Bu vaziyette İtalya i'e onun İtalyada deniz nakliyatını germi ver - saat içinde tam 168 tane muz yemiş - mustemlel_(elerl olan Libya ve Habeşistan mek, sanayi ihracatını arttırmak, sergi tir. Bu rekoru nasıl kaybetmediğini arasındaki muvasala ve irtibat emin ad- ve panayırlar kurmak gibı barış zamanı- soranlara: h"b açarak burasını zapt ve ilhaktan son- Ş imparatoru ünvanını Necaşiden .hmş ve majeste kral IlI. Viktor Ema - ROele hediye etmişti. Netice itibarile bu | İtalyanın İngiltere ve Fransa ile a- Tasını daha çok bozmuştu. Bunun da se-| thi (.) nların İtalya hakkında, Milletler iyetince tertib olunan, umumi sank- Sİyon hareketinde baş saik olmaları idi. Fakat İtalyanın fütuhat hırsı Habeşis- dolunabilir mi?. İtalyanın İngiltere ve Fransaya aleyhtar görünüp davranması- nın zahiri sebebleri bunlardır. Fakat görüyoruz ki İngiltede veyahud Fransa, İtalyanın ne Akdeniz ve ne de denizaşırı ticari ve iktısadi faaliyetlerine hiç bir süretle engel olmamaktadırlar. Onlar için Akdenizde tek hedef statoko- na mahsus mesai ve teşkilâta büyük e - hemmiyetler ve mevkiler tahsiz edildiği görülmektedir. Ancak İtalyanın barış zamanına mah - sus mesaisine aldanmak da doğru değil- |dir. Çünkü onun bu barış mesaisi kadar |harb hazırlıklarına da ehemmiyet ver - Wdiği ve bugün silâh altında bir —milyon bitip teskin olunmamıştı; o, geçen nun muhafazasıdır. İtalya ise bu statoko- aşker beslediği görülmektedir. Yil bu ayda (8 Nisan 1939 da) Almanya- dan memnun değildir. İşte ihtilâfın esası| — İtalya diğer yandan sahillerini bir ih- Tn Çeko-Slovakya ve mahalli hareket C: le Avrupanın çalkandığı ve Balkan - buradadır. Bu ihtilâftan harb çıkacak mıdır? Biz! raç hareketine, kara hududlarını bir ta- Darruza ve sanayiile şehirlerini hava bas- allak bullak olmak istidadını gös -' böyle bir ihtimali hiç __OImaZSa şimdilik kın ve bombardımanlarına karşı korumak İerdiği pek karışık bir sırada Arnavudlu- varid addetmiyoruz. (Çünkü İtalya mütte- çullanmış ve bu küçücük memleketi İ$gal etmişti. Arnavudlar nüfusça bir milyon kadar İdiler ve her halde 3-4 fırka seferber ede- lerdi. Fakat buna lâzım olan silâh, Malzeme ve vasıtalardan mahrum bulü - huyorlardı. Çünkü evvelâ fakir olup İtal- Yadan temin olunan borçla geçiniyorlar- &. Ancak mahalli inzıbat işlerine yarıyan cük Arnavud ordusu da İtalyan za - tleri nezaretinde idi. Bu vaziyette Ar - havudluk, milli müdafaaya elverişli mü- himce bir ordu teşkil ve techiz edemezdi. için, Arnavud kralı ile bir kısım vud vatanperveri, İtalyanların Dra- Şa çıkmalarile beraber kaçtılar ve bu su- Tetle İtalya Arnavudluğu pek kolay işgal #&tti. Çünkü iki tarafın askeri kuvvetleri Rrasında müthiş bir fark vardı. Bu suretle Mussolini İtalya kralı ma üçüncü Viktor Emanoele üçüncü bir hükümdarlık ünvanile beraber Ar - havudluk krallığı tacını da temin etmiş- ti. Fakat Mussolini ve resmi İtalya gene TMemnun değildir. ; Resmi diyorum, çünkü İtalyan ekseri - Yetinin Bay Mussolini gibi düşünüp dü - Şünmediklerini bilemiyorum. Bununla be Taber totaliter rejimle idare olunan mem- İeketlerde halk kütlelerinin ne düşündük- erini bilmenin büyük bir ameli kıymeti Yoktur. Onun için biz İtalyayı ancak res- Mt İtalyan tezahürlerile, hükümetin kon- ttolunda bulunan İtalyan basınından ve fiklere karşı uzun bir harbe dayanamaz. Böyle bir harb için sanayiinin muhtaç olduğu ne demir, ne kömür ve ne de petrole İtalya kâfi derecelerde malik de- ğildir. O, sanayiinin muhtaç olduğu he- men bütün ham maddeleri denizaşırı yer- lerden getirmektedir. Bu hususlarda Al- manyaya da dayanamaz. Çünkü Alman- yada yalnız kömür mevcud olup İtalya- nın muhtaç olduğu azim miktarlarda kö- mür ise demiryollarile buradan naklolu- namaz. Demir sıkıntısı İtalyada şimdiden bile duyulmaktadır. Bunun bir delili bu mem- lekette bütün demir parmaklıkların ve sokak lâmba sütunlarile, tramvay. elek- trik direklerinin sökülerek yerlerine a - ğaçtan yapılmışlarının ikame edilmesi « nin emrolunmasıdır. Benzin, barış zamanı bile, su gibi sarfo- lunan bir meddedir. Bütün bir harb za - manına kâfi gelecek benzinin evvelden idharı ise birçok pratik sebeblerle müm- kün değildir. Bunlardan başka İtalya dar bir yarım- ada olduğu için denizden ve havadan ko- lay yaralanabilir. Onun için İtalya ge - çen Büyük Harbde bir azası bulunduğu ittifakı müselles ile değil, bu ittifakın hasmi olan İtilâfi müsenna, yani İngil - tere ve Fransa ile birlikte harbe girmişti. Şmdi de müttefiki Almanya tarafında yani müttefikler aleyhinde harbe girdiği takdirde, İtalyanın evvelâ bütün dış de - ! için 13 yaşını ikmal etmiş çocuklarla, bü- 'Wti'm kadınlara ve askeri hizmete kabili- yetli olmadıklarından istisna edilmiş o - flan bütün erkeklere şamil umumi bir si- “wil seferberlik tertibatı almaktadır. E'hasıl harb ile sulh arasında müte - rakkib elinde silâh hazır bekliyen İtalya- nın hakikt maksadlarını ve yakın bir za « mana mahsus hareket tarzını tamamile keşfetmek güçtür. Fakat bu meçhulât için de malüm şeyler yok değildir. Bunlardan bir tanesi de İtalyanın her halde mütte- fikler aleyhinde uzun sürecek bir harb - den mümkün mertebe içtinab edeceğidir. Bunaâa itimad edebiliriz. H. E. Erkilet Yugoslavyadan 70 kişilik amatör bir koro heyeti geliyor Yugoslav devleti Münakalât Vekâleti- nin 70,000 kişiden ibaret memurları ara- sından seçilip yetiştirilmiş kadın ve er- kekten ibaret 70 kişilik bir amatör koro heyeti Belgrad konservatuarı profesörle- rinden Mösyö Bayşansky idaresinde Bal- kan turnesine çıkmıştır. Bu koro heyeti 1 Mayıs 940 Çarşamba günü İstanbula gelecek ve 2 Mayıs 940 Perşembe akşamı Beyoğlu Halkevi sosyal yardım — şubesi menfaatine şehrimizde bir konser vere- rek avdet edecektir. Bu hususta Yugos- lav başkonsolosluğu ile Beyoğlu Halkevi arasında temas başlamıştır. Tafsilât ve program ayrıca neşredilecektir, — Benim gibi yiyemiyorlar da' on- |dan! cevabinı vermiştir. -Ben lezzetini almadan yutarım. Böyle olunca çok fazla muz yemek imkânı hasıl olür. rmu İdiniz? — Paristeki yiyecek istihlâki Harbden evvel Pariste bir senede 400 milyon litne süt. 44 milyon kilo tereyağ, 51 milyon ikilo peynir, 170 bin ton et, 26 milyon kilo yumurta, ve | milyon 350.000 kilo un istihlâk edi- * Saat ibre'erinin boyu Londrada yapılan bir binanın üzeri ne konulan saatteki ibrelerden küçü ğünün — uzunluğu 2 metre 60 sanlim büyüğünün uzunluğu — da 3 metre 4| bi Ftrafında Düşünceler «N» un yazısın:, makine ile yazılmış olmasında da büyük bir kolaylık bula- rak, uzun olmasına rağmen dikkatle okudum, hatırımda bilhassa üç nokta kaldı. ç Birinci nokta: Bir «fazlalıkstır. Bay «N> : — €.., Adımin gazetede ve bu yüz- den çıkmaşından ürküyorum, Bunda da size güveniyorum, adımı, sanımı belli etmiyeceğinizi Ümid ediyorum.> demiş. Şu kadar senelerdenberi bin - lerce mektub aldım, yüzlerce aile sır- rının içine girdim, aldığım mektublar okunur okunmaz yırtıldı. Öğrendiğim sırlar, tevabları kafamdan silindi. şimdi hiç biri hatı - rımda değildir, bu, bay «N» un mek- tubu için de böyle olacaktır. Arzusun'ı kaydetmeseydi de olabilirdi, mektu- bunun «fazlav noktası buradadır. Fa- kat fazla alıngan olmiyayım.. İkinci nokta: Bay «N>» un karakte - rini gösteriyor: — Ben çocukken babam ölmüş, tah- silimi annemin nezareti altında yap - tım, muhtelif zorluklar içinde 1lerlet- tim, bitirdim. Hayatta kendi kendi yol açtım. demiş. Ben sinirlerinde çelik sağlaşo/ bü- Bir gencin mektubu «Afyonsdan mektub gönderen bay lunan kaç kişiyi tanıdıysam, kaç bü- yük dünya adamının hayatını öğren « diysem, hemen hepsinde de müşkülâ- tı yenmiye çocukluktan alışmış olma: nın muvaffakiyetlerinde büyük bit âmil olduğunu gördüm. Bay «N>» belki bu dakikaya kadar zahmet çekti. Fa- kat şimdi iyi bir yolun üzerindedir;. Üçüncü noktaya gelince, bu nokta mektubun esasını teşkil ediyor. Bay «N>» evl ar dadır. yaşı, 10- timaf vaziyeti. kazancı da müsaiddir. Evlenebilir. Esasen kendisi: — «Evlenmenin bir terakki amili olacağı da fikrindedir. Düşünceye ş- tirak ederim. Yalnız bunun böyle ol- ması eş olarak seçilecek kadının fik:$, ictimaf, ailevi vaziyetire bakar. Sonra muhitinin genişliği ile de alâkadardır. Aksi halde beklediğinizin tamam zıddı ile karşılaşırsınız. Bu — düşltnce iledir ki bay «Nx un benden aektu - bunda istediği şeyi yapmıyatağım. z * Ankarada bay K. Ankarada bay A6 T İzmitte bayıf. K. T., mektublarını- zı fırsatı bplürsam yerlerine isal ede- ceğim, Çefabı belk: doğrudan doğru- ya abıeSınız, Belki bu sütunda bulur- Te Reni, 4 Bayan «C. C.» ye: Mektubunuzu alâkadarına , verdim, okudu, fazla saffetin sizde olduğunu söyledi. TEYZE

Bu sayıdan diğer sayfalar: