4 Mayıs 1940 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7

4 Mayıs 1940 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SON POSTA Lorelle Hardi. Bir gece geç vakit so kakta duruyorlardı. Lorel durdu. Hardi sordu: — Neye durdun Larel? — Durdum Hardi. — İnsan neye durur Lerel, sen oto- mobil değilsin ki benzinin bitmiş clsun, |; tramvay değilsin ki cereyanın kesilmiş olsun Lorel cevab verdi: — Benzinim bitmedi Hardi, cereyanım kesilmedi amma, dizlerimin bağı kesildi. — Dizlerinin bağı m kesildi Lorel, kim kesti, nasıl kesti, Makasla mi kesti, bıçakla mu, — Ayol Harâi. Dizin bağı mâl gakla kesilir mi? — Ya ne ile kesilir, beltayla mı? — Şaşırtma beni canım, bir takı sesler duydum. — Musikidir belki, ben de bayılırım, o tarafa gidelim de dinliyelim, — Öyle sesler değil, acayib sesler zan- nettim ki, bizi yakalıyacaklar, bizi öldü- recekler. İ Uzaktan bir ses duyarlar; — Durun kim var orada. Hardi cevab verir: — Biz varız, iki akıllı dost. Ben Hari, Arkadaşım Lorel | Gene ayni ses: — Kıpırdanmayın, orada durun, yok- sa yakarım, Bu sefer de Torel cevab verir: Teşekkür ederiz amma sigara içmi- yoruz ki yakacaksınız. Susun şimdi oradayız. Karşılarına eli tabancalı bir adam çı. kar: a. bi, Kaldırını ellerinizi. Lore! Hardiye bakar: — Eilerinizi kaldırın diyor bu adam. Acaba ne yapacak. Ne yapacağımızı şimdi arlarsınız. Ben haydudum Hardi gülümser: — Müşerref olduk bay havdud. Torel el sıkmak İçin elini uzatır: Müşerref olduk bay haynud, Haydud bağırır: — Çek elin, — Çektim bay haydud. Bizden ne is- tiyorsunuz. — Hem paranızı, hem canımızi. İ olmadıkları anlaşılir Siz bir kurşun atarsınız, o bir kurşun |Hardinin kafâsını deler geçer, sonra da benim kafama girer. k, ben işimi Bilirim, ıydud siz işinizi bilir- seniz. biz işimizi bilmiyoruz, “lffediniz, izi bilseydik buraya gelir miydik hep kabahat arkadaşım Lörelde Hardi Loreli yakasından yakalar. hay- dudun üzerine atar, haydudun elinden banca yere düşer, Lorel alır, Hayduda oğru uza runuz tebancanızı, haydud Lorelin kendini tabancasile teh. ğini zanneder ve kaçar, tabanca ye döner: ne yapalım — Ben de bilmem, sahibi de kaçtı, 0-| Da veremeyiz. - Bana kalırsa karukola teslim ede- Tini, — Karakola neye teslim ed — Bize aid bir mal değil ki saklama- — Affedersiniz, yere düşürdük, buyu- Tabancayı hayduda o tarzda uzatir ki, | | C Okuyucularımızın şirleri |) 23 Nisan Türklüğün göz bebeği Egemenliktir inan Atatürkün emeği Bize yirmi üç * bir yurd ki Yurdların saheseri İcimizde yoktur ki Tapmayan bir tek eri. * Karanlıklar içinden Kurtaran sensin bizi Zulmetlerin içinden Haykırtan sesimizi. i Bu yurd öy, Sağ yanında İnönün Solunda Maresalin |, Türklüğe mes'ud günün İşte yirmi üç Nisan. Mehmed Kürümoğlu Köyde akşam Güneş, ufukta kayboluyor, Gözel günün rengi soluyor, Yılan gibi kıvrılan yola Köyün sürüleri doluyor. Cıngırak sesi yükseliyor, Birçok nağmeler heceliyor Gurbetin bütün acısını, Bu güzel sesler gideriyor. Dündar Târan Deniz Kayık aldı volsnu Gecivoruz burunu, Ali kaptan dümende ya hakkımız olsun. Onları böyle kanuşurlerken, -pelis dev» | riyesi görür. Yanlarına sokulurlar: — İşte bu taraflardan eksik olmıyan tabancalı haydudlar. Yakalayın şunları, Lorelle Hardiyi inden tabanci arkadaşım Lorel juğunuz karrkolda anl karakola götürürler. İstic- Lorelle Hardinin, heydud| Serbest bırakacak-| — Ne ol ikisi vab ederler, lardır Lorel güler: — Bizim paramız yok ki. Canımızı İsterseniz onu verelim canımızı nasıl çıkartıp size vereceğimizi bitmiyoruz. Hardi Afa karışır: — Hakkın var Lorel, canımı; mayı bize öğretmediler ki.. ka de değil Haydud: Fazla lâfa lüzum yok. N n çıkartacağımı ben bilirim. Siz ş paraları çıkarın, yoksa İki kurşunda iki. nizin de kafalarımızı delerim — İki kurşun fazla israf olur, bay hay- arkası: dururum. | bay hayduğ.| ma, "“İğız bay polisi Biga ilk mektebine giden yavrulardan bir grup Lorelle Hardi birbirlerinin bakarlar: Lorel biz buradan çıkarsak ne ya-| parız? — Ben de onu dü Karnımızı doyururuz. yüzlerine ünüyerum Mardi, budalasın Lorel, hep işin kar- mek. Ya o tabancalı haydud arşımıza çıkar, canımızı İsterse ca. pımızı nasıl verelim. Ya onun daha bi ka tabancak, bıçaklı arkadaşları varsa. — Benim aklıma bir şey geldi Hardi. Biz burada kalalım. — Kalalım Polislere dönerler: izin misafiriniz olaca- yere gitmiyeceği s1 otel değil, ka- Olmaz « rakoi — Ne fena insan meyiz. — Olmaz olmaz — Çok rica ederiz. Polisler onları güzellikle çıkaramıya. caklarını anlarlar. İkisini birden yaka- ından tutup karakoldan dışarı atarlar, seler de otel olsun, biz değiliz. gürültü patırtı et- Varda geliyor (önde) Aşarak dalgaları.. Pupa yelken şisirdi Araya yıldız g'rdi, Ali kaptan bağırdı, Hepimizi çağırdı, Varda geliyor yıldız. Dikkat et gidiyoruz Ambarlar doldu suyla: Filikalar indirin Serdümeni bindirin Battık geliyor deniz.. Giresun: Ali Mola Yeni Bilmecemiz Ben küçücük çalışkan bir hağvanım İsmim: Yedi harflidir. Birinel, ikinci, üçüncü harflerim kışın yağar. Birinci, ikinci, üçüncü, dördüncü, beşinci harflerim vücuüde barsakların bulunduğu yerdir. Altaner $e yedinci bârflerim küçültme edatı. dir. Ben -kimim biliniz... Doğru bilem erden bir kişiye maro - ken kaplı fevkalâde kâğıdlı büyük bir hatıra defteri, bir kişiye gene mara , ken kaplı ve fevkalâde kâğıdlı bir muhtıra defteri, bir kişiye bir Şirley albümü, diğer elli kişiye de ayrı aynı güzel ve kıymetli hediyeler vereceğiz. Bilmeceye cevab verme müddeti on beş gündür. Bilmece cevabını bize gönderdiğiniz zarfın üzerine «Bilmece» kelimesini ve bilmecenin oyazetede çıktığı tarihi yazımız, Bursada ilk mekteb yavruları milli kıyafetlerle Terzi bayan gürlerde fena gidiyordu. Saadetin işleri son Karşı a - palrtımanı tutmuş olam terzi bayan Neclâ, ondan çok yi elbise diktiği için bayan Saadetin bütün müşleri - leri, artik ona elbise dilktirmiyorlar. Bayan Sâadete uğranuyorlard. Ba. yan Saadet bu halden çok mütees - siedi. Sadik uşağı Aliyi çağırdı. katen bu çek iyi bir fikir. da kep çalınmıştı. bir müşteridir. açtz Gelen bir er- — Terzi bayan Saadetin apartı « manu burası mi? Ali cevab d — Evet burası bay. Bayan Saadet et evet. âlâ ola - cak. Telefon istediğinizden tekrar çalındı; bayem- Sa> adetin sesi tekrar duyuldu — Bir kostüm bir rob ve bir man- aptarmak istiyorsunuz öyle mi? im de hiç yok. O kadar fazla di- la iktifat... Gerçi diğerleri benim kadar iyi dikemezlerse de. rühayet onların diktikleri de giyilebilir. Bayan Sazder telefonda konuş malta devam odu. Alinin yer — Ak dedi. hiç olmazsa görünüşü kurtarmanız lâzımdır. — Ben de sizinle ayni fikirdeyim bayan. Hatâ bunun için hazırlan - dım bile. Telefonun zilini düzelttim. Bir müşteri gelince dışarıda oturtü « rum. Telefon çalınınca siz açar bir çok müşterilerle konuşur gibi ya. Parsınız. ve içeride biraz meşgul, de kendisine haber vereyim. Ali bayan Saadetin yanıma gift Bu gelen herhalde karısı için bir el- bise xwmarlyacaktı Al telefonu çaldırdı. Bayan Saadet telefona koş- tu: kişim var ki. fakat sizin hatırınız i - çin kabul ederim. Telefon tekrar çalındı: — Kimle konuşuyarum, . Prenses siz misiniz? Hay hay Prenses Tobu » hazırdır. Bstağfürullah fe - i yok mu? Faz- nuz mın sabr tükenmeşti. İçeri girdi: — Affedersiniz bayan Saadet, de- di. bir saattir telefonda konuşuyor - sunuz. Halbuki sizin telefonumuz bo. zuktur. Ben telefon idaresinden te - Çankırıda 23 Nisan Çocuk bayramı gününü katlıdayan ilk mekteb yavrularından bir grup m. only ül ee al lee yani imi idi ağir

Bu sayıdan diğer sayfalar: