| Hergün Saglam kalblilik | îk Yazan: Muhlttin Birgen ki gün evvel, bu sütunlarda Türkiyenin bu harb içindeki den dolayı husust bir en- mahal olmadığını Emiş ve son günlerde Balkanlara d bir takım dedikodulardan do- telâıe düşenleri müahaze et- -0 yızı'yı yazdıktan sonra elime çen bir İsviçre gazetesinde oku - Olğum bir yazı dikkatimi celbetti. ü yazıdan anlıdıfıma göre, Lon- Ulikanın ve bütün İngilterenin bil - son günlerde şiddet ve kesa- tini arttıran bir hava bombardı - darı altında ağır günler geçirdiği sırada İngiliz bankalarında bu- x halk mevduatı yüz küsur mil- n iliz Hrası kadar mühim bir Ükün ile artmış bulunuyor. WBu rakam haddi zatında büyük şey olmakla beraber, onu mad- ifadesi itibarile, —belki lüzu - dan fazla büyütmek doğru o - h ll. Yani, İngiliz lirasının bugün- ç tinin bir sene evvelkine ede çok düşkün oluşu ve İn - İğlterenin harb iktısadiyatı - içinde D Şlunuşu, para hacminin iltere - çok artmış olmasını intaç edece- için tevdiattaki fazlalık bir dere- e kadar koley izah edilebilir. Fa- hâdise, delület ettiği derin ma- itibarile, bilhassa dikkate değer şeydir. * Londranın ağır bir bombardı - Lılt:ı&ıj bulunduğu malümdur. lııı' gidiş almşıtır ki, her iki ta- Bt dı birbirlerine karşı taartuz için un, kaide, nizam veya âdet ta - gya İüzum görmüyor. Bir istih- ile bir bankanın, bombardı - hedefi olmak bakımından hiç farkı yoktur. Bunun gibi, Lon- d tıhnlııhn ne zaman Met l ve bu esnada nenin tah- edxleceğmı de kimse kestiremez. DURtÜ bu şartlara rağmen, eğıı- tondra halkı bankalardaki tevdiat- çekmeği —düşünmüyorlar ve  yeni yeni tevdiatla, banka $ salarındaki para mikdarını artt- Hi borlarsa, sağlam kalblilik için bun- dahba kuvvetli bir misal bulu - az. Avrupada harb patlar pat- ve bu harbin bizden ne ka - | ör uzak bulunduğu şüphesiz ol - DĞ yan bir zamanda, bankalarımızın & ııt sahibleri tarafından nasıl hü- uğramış oldukları malüm - » Bizde görülen bu hâdise, daha ok mem e de görülebi- Hattâ, bir bakımdan bunu ma- ve tabit görmek de mümkü Resimli Makale: z Bir Fransız mütefekkirinin sözleri — «Mümkün olan bir şeyi yapabilece . ğinize kendinizi inandırırsanız, ne ka- dar güç olursa olsun onu başarırsı - nız.» Fakât bu kaidenin bir de aksi yardır, kânkalmazveküçükwnpekım— şınıza aşıkması imkânsız bir dağ şek. linde çıkar. » Sehir Hlaberleri Sözün. kısası Sayıma aid... Gecikmiş intıbalar amımmı E. Ekrem Talu İki ğışı arasında: — Sayım günü bir ı;ocuğu yaya gelmiş.. öyle mi? | — Evet: Bir oğlum oldu. n — Adını ne koydun? — Hem Ramazana, hem de »if Sram a * hı S *â" * Pazar günü, öğleden sonra, *” kakta, iki ahbab raslaştılar. — Nereye böyle? " izimkilere artık sayım yum kalmadı, bu evde oturund' dedim, sokağa fxrladım, geziyorume — Sefil, bıçşrcnhı biri, iki elini a9” mış dua — Yırııbbı şuknrl Beni de sayâfi Kadıköyünde kömür buhranının önüne geçilecek İktısad Vekilinin emri üzerine tedbirler alındı, karayon azlığı ciheti asheriyeden temin ıııntılcgıdcrıl Bon zamanlarda Kadıköy ve hava- Hsinde kok kömürü buhranı yeniden başlamış ve İktisad Vekâletine mü - “İteaddid şikâyetler yapılmıştır. İktisad Vekili Hüsnü Çakır dün bu hususta şehrimizdeki alâkadarlara bir telgraf göndererek, Vekâletin almış olduğu tedbirlere nazaran İstanbul da bir kömür sıkıntısına mahal olma- dıtmııebııhntmmdnthnlgıderı. lerek ticeni Buyün şehrimize bir Fin ticaret heyeti geliyor Türkiye - Finlândiya arasında ti- cari temaslarda bulunmak — üzere bugün Pireden şehrimize bir Fin ti- caret heyeti gelecektir. Finlândiya hariciya nezıreh d— caret şubesi şefi Tannoj Ankara ve İstanbulda temaslar yapacak olan heyet azası arasında bir de büyük kâğıd firmasının mümessili var caktır. -Bu temaslar esnasında, Finlân - diya ile aramızda mevcud — ticaret anlaşmasının tediye şekillerine aid l:ııızıı tadilât yapılmsat: üzerinde gö- ktir. riyasetinde konsolos Erino Enegren ve bıvük kiğıd firması mü il ıHeyetin termaslarını müteakib leketimizle Finlândiya arasın - <T T Hall: Finlândiya ile iş MPEST tir, Belediye reisliği de Bubanktan Ka- dıköydeki kömür sıkıntısının sebebini sormuş, Etibank İstanbul şubesi kam- yıpmık istiyen tacirlerle görüşecek, müteakiben Ankaraya — gidecektir. Fin heyeti Ankarada, l'mlaudıyı - hük nın ÂAnkı elçisi daki ticari münasebetin artacağı ü- mid olunmaktadır. Fin heyeti memleketimize gelir - ken muhtelif Avrupa merkezlerini ve bu arada İtalya ve Yunanistanı Ö- | ziyaret etmiş ve ticari müzakereler- dığı için te lnmadığmıbım!;mBunth zerine Aaskeri makamlardan vesait teminine teşebbüs olunmuş ve dün bu maksadla Belediye İktisad Müdürü mandanlıkta bir toplantı y ve Etbank mümessilinin iştirakile ku-| * Bügün mt 14,380 da Parti vilâyet Şehrin muhtelif semtlerine kömür nakliyatını yapmak Üzere askerl ma- kamlardan 10 kamyon almacaktır. Diğer taraftan İktısad Vekâleti Zonguldaktan kömür nakliyat saltı - şında rol oynıiyan — mutavassıtların fimt yükselmesine ve vaziyeti müşkül. leştirmeğe sebeb olduklarını bildire - -|Yek, mutavassıtların faaliyetine mey- » Ancak, Londrada cereyan &— hâdise ile anlıyoruz ki, harb, ? milletin - ve dünyanın - en bü- şehrinin başında dolaşan en iribkâr bir afet olduğu — zaman Vİlbhi, bizde görülmüş olan hâdise - .’î famamen aksinin vukuu da n klhımilq. Yıııî dünyanın bir- baş n - DRT) g Çü ki dran sini intaç | n bir sebeb, Londrada, bunun ta- en maküsu olan bir hür ya- * | Bu müşahedenin ehemmiyeti üs - : de daha fazla tsrara lüzum yok- ğ Yalnız, şunu söyliyelim: Lon- hüküm süren sağlam kalbli - bugünklü müşkül şartlar içinde lterenin gösterdiği —mukavemet müdafaa azminin çok dikkate r bir izahı demek olur. Bu sağ- duygu bizim için de örnek ©- k duygudur. Aramızda, bu gibi İ elere karşı biz Türklerin taşı- eceğim'n duyguüları — duymak tinden mahrum olanları — bir birakarak ve onlınn yarat - böyle sağl dan Dahiliye Vekili dün akşam Ankaraya döndü Birkaç gündenberi şehrimizde bu - hanmakta olan Dahiliye Vekili F'aik Öztrak, dün öğleden evvel vilâyette ve öğleden sonra da belediyede meş- gul olmuş ve muhtelif işler hakkında alâkadarlardan izahat almıştır. Faik Öztrak akşam saat 19 da re- fakatinde Dahiliye Vekületi müste - şarı Etem Aykut bulunduğu halde, Ankara ekspresine bağlanan hususi vagonla Ankaraya hareket etmiştir. Vekil Haydarpaşa garında Vali ve Be- lediye Reisi Lütfi Kırdar, Emniyet Müdürü Muzaffer Akalın, vilâyet, be- lediye ve parti erkânı tarafından u- Burlanmiştır. Denizyolları Umum Müdürü - nün tetkik seyahati Dentzyolları Umum Müdürü İbra - ıyıkzndımızebirıııredm-o- i_ Bilenler, bilmiyenlere — öğretsin: yenilmez Türklüğün hem şanı, (i n de vazifesidir. (/(ulıttuı ıBı.-gcıı ına-'ıda 12 odalı bır köşk yandı n akşam saat sekize doğru dıdı Nerçiçek sokağında a- ünden ateş çıkmıştır. R ada mevcud eski sistem bir lle tulumbası ateşi söndüreme- * ve Büyükadadan gönderilen M apoınplıır sayesinde ateş önlen- Ateşin bacanın tutuşmasın- him xemıl Bı)lmrı dün Güneysu mer meb'uslarının iştirakile bir toplantı yapılacaktır. Bu toplantıda Vali ve Belediye Re- isi Dr. Lütfi Kırdar meb'usların İs - tanbul merkez ve mülhakatımdaki tetkiklerinde tesbit ettikleri dilekler hakkında kendilerine izahat verecek- tir. Vai ve Belediye Reisi bu dilekler arasında yerine getirilmesi mümkün olanlarla, yapılmakta olanları meb'- uslara bildirecektir. yüpi- isle Hceki © Hend Si de buül ur. Partide bugün — | Dün Romanyadan 185 yapılacak toplantı İİngiliz, Leh ve Musevi geldi Dün Besarabya vapurile, Roman- yayı terkeden İngiliz, Polonyalı ve "musevi yolculardan mürekkeb 185 kişilik bir kafile şehrimize gelmiş »- tir. İngiliz yolcularm ekserisi sana - yi adamları olup son vaziyet dola - yısile Romanyayı terkedenlerden mürekkebdir. Romnayayı terkeden Âsker ai!elerinf; yardım projesi müzakere edildi Kaymakamlar projeye bazı müaddeler ilâvesini istediler, yardım meselesi birkaç güne kadar halledilecek Dün öğleden sonra belediyede, Vali muavini Hüdal Karatabanın relsliğin. de, kaymakamlarla daimi encümen azalarının iştirakile mühim bir top - lantı yapılmıştır. Bu toplantıda as- ker ailelerine yapılacak yardım şekll. ve mükelleflerden alınacak vergi nis- beti hakkında belediye muhasebe mü- dürlüğünün hazırladığı proje tetkik olunmuş, bu projenin tatbikatı hak. kında kaymakamhum mütaleaları temel olan müşkülleri izah etmişler ve bu müşkülleri önlemek üzere pro- jJeye yeni kayıdlar ilâyesini istemişler. dir. Toplantıda, projenin yardım şek- li ve alınacak vergi nisbeti hakkında.. ki bazı maddelerinin değiştirilmesine lözum görülmüş ve icab eden tadilât yapılmıştır. Proje üzerindeki tetkikler dün tamamlanamamıştır. Daitmi en - cümen bugün de bu işle meşgul o - lacak ve asker ailelerine yardım pro. Jesi birkaç güne kadar kat'i şeklini almış bulunacaktır. Cümhuriyet Bayramı hazırlıkları diğer kafilelerin önümüzdeki günl zarfında şehrimize muvasalatı “bek-- lenmketedir. Bir arkadaş anlattı: İki yıl evvel evimiz bir yangın tehlikesi geçirmişti. Mangalı duva- ra yakın koymuşlar. Tahta kapla - ma ısınmış, sonra ateş almış. Ev - dekilerde telâş. Bir taraftan itfal. yeye telefon etmişler, bir taraftan da sokağa fırlamışlar, . Evimizin karşısında bir umumi çeşme vardır, saka hergün teneke- lerini buradan doldurur, hüdise es- nasında tesadüfen orada imiş, işi- tince tenekelerini alıp eve koşmuş, ateşin üzerine suyu boşaltlmaya baş- lamış.. Derken itfaiye de gelmiş, ve birkaç dakika sonra yangın sön - müÜş. Usul belli, her hâdisede olduğu gibi bu defa da yangının nasıl çık- tığı sorulmuş. İlk olarak koşan sa- kanın adı yazılmış, adam mem .- DS f İSTER İNAN İSTER İNANMA | İSTER İNAN iİSTER İNANMA ! nun, sanıyor ki, kendisine ev sahi- binden başka, itfaiyeden de bir il- tifat gelecektir. Tabil beyhude Ü- Aradan iki yıl geçti ve ben bu hâ- diseyi tamamen unuttum, gene de hatırlamıyacaktım, eğer dün Af - yonkarahisarın bilmem hangi ka- zasından bir mektub almasaydım.. «Ben şu yangın hâdisesinden do- layı, bir tebrik veya teşekkür bek. lerken bir tebliğ aldım. Meğer, yan- gına müdahale ettiğim için beni 280 kuruş para cezasına Mmahküm etmişler..> Arkadaşımız bu hikâyeyi ciddi « yetle anlatıyordu. Hâdise de ger - çekten Gjmuştu. Fakat biz bu hi . kâyenin son kısmında dostumuzun bir lâtifeye kurban olmuş olması - na inandık. Ey okuyucu sen; 4 OCümhuriyet bayramı hazırlıklarına dün de devam olunmuştur. Şehircilik —mütehassısı M. Prost, dün Taksim meydanında bayram için yapılmakta olan hazırlıkları gözden geçirmiştir. Taksim meydanında yapılmakta 0- lan daimi tribün inşaatı bir kaç gü- ne kadar ikmal olunacaktır. Bura - daki inşaat işlerile Nafıa Vekâleti mü tehassıslarından M. Leve meşgul ol- maktadır. Taksimde mermer merdi - venler üzerinde üç seyyar tribün ya. pılacaktır. Bu tribünlerden ortadaki vak ve kumandanla askeri, mülki er. kâna, birisi ecnebi konsoloslara ald olacak, bir tanesi de İstiklâl Müca - delesine iştirak etmiş kahramanlara tahsis olunacaktır. Belediye imar mü- dürlüğü Taksim meydanının Cümhu- riyet bayramı günü ve gecesi alaca- ğı şekli tesbit eden bir proje hazırla. mıştır. Bu projeye göre Taksim mey- danında 20 tenvirat direğine Üüçer bayrak çekilecek, tribünlerin iki niha- yetine tenvirat direği konulacaktır. Bu Cümhuriyet bayramında geçid manlns iştirak edecek kıtaat bölük çecektir. Geçid ine İs- tiklâl ve Cümhunyet uğrunda uzuv- larmı kaybetmiş kahramanlar da iş- tirak edi lerdir. yvapurile &i «Son Postan nın edebi tefrikası: 86 Kısmet ne ise o olur, ayak — Bakalım. anne. Hele bir kere İstanbula basayım. u V b sib bir koca k Ge.nç k.ıdım böyle bir şeyin ihti- i, tasavvuru bile sinirlendirme- A kal m nrmıyııul Bu yınle kıbıl değil o- ! Zaten çılmıı tahkikat neti an- Hava tehlikesini lıl—ılıçiı kuvvetli olmak lâzımdır. ve Zekâtınızı Hava Kuru - ha vermekle bu tehlikeye katr. de fenalık var, > üıbidhı deliririm. — Sen bilirsin, Müjgâncığım. Sa- na ayrıca tenbih etmeme hacet yok: İrzını, namusunu iyi koru. .Kendme Yaznn Ercnmend Ekrem Tlu Müjgân, güzel sözünü rteddeder gıibi bir harekette bulununca, analı- : — Yok! dedi; güzelliğine güzel- sin al. Son zamanlarda bir parçacık süzüldün, işte o kadar. Onu da, biraz :çlnt geçsin, yeniden toplar- sın. Ne diyordum? Ha, evet. Za- mane âcayib oldu. Ortalıkta ırz düş- manları çoğaldıkça çoğalıyor. Onun için gayet dikkatli ol. Hiç merak etmeyin, annel — Merak ettiğimden değil. Se- ni, korkmadan, bir tabur askerin içine sahveririm. Sana yerden göke lik işte.. söyletiyor. Sana biraz da ki. İbrahim efendiye karşı ne diye minnet altında kalayım? Ben sana kendi veriyı orum, — Peki. Teşekkür ederim. Sizi sıkmamak şartile.. Şehime hanım odadan çıktı. Ken- di odasına gidip ufak bir çıkın ha- zırladı, İçinde on lira, bir kat biçil- memiş esvablık, bir de, kendi ana- sından kalma gümüş kemer vardı. Bunları, neler olduğunu söyliyerek evlâdına verdi. Müjgânın gıtıne kırınnı İbrılum efendi dı. Ne memnuniyet ızlınr. ne de te- essür beyan etti. Yalnız, genç kadı- na, bir iki gün ııbrelmleılm ve şı- paramdan Zaten yol arkadaşları da o güzel şehirde kalmadan Mudanyaya in- mek ve hareket gününü tahkik ey- il;o:illı'kleı'i vapura yetişmek kararınıda er. Deniz biraz kabarık, fırtınalı idi. Müjgân, elindeki güverte bileti ile hayli rahatsız oldu; üşüdü. Maama- fih şikâyet etmedi. Hem kime şikâ- yet edecekti? Kaymakamın çirkin, biçimsiz haremi, bu knkmık. yos- ma kadını, Mudanyaya iner inmez kocasının muhitinden uzaklaştırmış, kendi haline bırakrvermişti. Müjgân bundan memnundu. Ha- yalâtile başbaşa kalmaktan, daha çok mahzuz oluyordu. Karşısında köpüren coşkun denize bakarak ru- honun dinlendiğini hissediyordu. yanı emniyet yoldaşl yola çıkmamasını tavsiye eyledi. Öyle yaptılar, Ve Müjgân çok beklemedi. Civar kaza kaymakam- larından biri Rumeliye tahvili me- muriyet etmiş, ailesile birlikte Mi- haliçten geçerek İstanbula gidiyor- du. Müjgânı da onların yanma kat- tılar, uğurladılar. Bu defa, arzusuna ve vâdine t İçinde büyük bır ııbım;hk vardı. İstanbula bir an eml onun teneffüs ettiği havayı rTine doldurup ta, kaç İ tirdiği zehirin tesirinden kurtul- mak.. ahl Bundan başka emeli, ga- yoktu. a bul v * — O, sayılı sabıkalılardandır. | — Buügüne bugün sabık ! :hıkumn sayılı olmıyanı kaldı i?! * Baba, bir gün evvelden, oıw i nasihat veriyor.. — Evlâdım! Bak, sâna agaad # budur: Hocalarını say! — Bizim mektebe bııkuı.nı müur ettiler, babal Yoksa ermrinll başım üzerine idi, * — Ben o adamın sicillini, oeı' " ziyelevvelini biliyorum. ) — Allah Allah! Ne münasebet ff — Sayım günü onların mahı sine memurdum | * — Bizim yeni doğan çao(ıulu N yüzünden çekmediğimiz kalmadı. ı — 'Neden? Güç mü doğdu? Sban — Hayır, amma, sayım çe ru evden ayrıldıktan on dıkıkı sofr ra dünyaya geldi.. memuru y yıp ta geriye çevirinciye kadar lk" f karayı kir . * | Ertesi gün.. — Sayım devam ettiği kadar Üit de kapah, ne ile vakit geçııdınk’ $i — Hiç! Posteki saydık! * Bi İki yaşlı ahbab konuşuyorlar. l tanesi azıcık bönce,, — Ne düşünüyorsun mînm — İçinden çıkamadığım b sele var. Boyuna zihnimi kn yor.. a : — Hayrola? — Sayım günü, bizimkileri kay” dettiriyorduk.. kayınvalide, Te oP dan beş yaş küçük çıktı! Nasıl 0? duğuna bir türlü akıl erdi 2 * '/1 Bakkal Bodos, akşam üstü, kom” lu, şu dükkâncılarla yârenlik edl'Y"" çi - — Mâmur, elinöde tefter b.' Bt h biyol geldi. «Yini hurufatlar ? J L& ohuman, yazman, neyin var m. i ı. deyi sival ettiğinder «Yoğ em y) ı Gayserliyim» didim; barnağını y rarahtan sıfatıma heyran h u ' e bahıp: «Aferin sağa, usta Bados 'li dedi, gitti.. :h & * Balat çarşısında: l= — Mişon! Memur, haçan “3: y _ ana diRnden başka dil bilirmisin ö diysan, ne cevap verdin? e Bt — Ne cevap mi verdim? Eh, h rada sirada Turkçe konuşuruz. de 'I Nq dim. Yalan saylemedim a?! F âlec»ı /Cdu ." Emperyal oteli kapatıllh* İ' Ahlâk zabıtası memurları bır dettenberi tarastıdd altında durdukları Beyoğlundaki M! NN otelinde evvelki gece ani bir l-' Zabıtanın yaptığı bü I-I-bf;:gf. ğ neticesinde otelde gizli fuhuş gö dığı tesbit edilerek vilâyetten ht istenmiştir. oON Dün bu taleb makamca tasvil 9 ı“ Ni l | İ dilmiş ve otel zabıtaca hpıü"“ p TAKVİM AŞ Birinciteşrin Resmi sene 1340 ; | ÇARŞAMBA Ğ Ruami sene 1856 — Birineiteşrin )0 (2)