16 Haziran 1941 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2

16 Haziran 1941 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

i Sayfa İçki aleyhtarları (Baştarafı 1 inci sayfada) dadan kaldırmalıyız. Bu tedbir çok recek, alkole karşı duyulan sem- sw İşkinin menedilmesi taraf- tarıyım, İçki bir memleketin ba. gına âfettir, Türk kadını ve Türk €&eği; asil kanımza bir damla da olsa alkol karıştırmayın!... O, her şeyden tehlikelidir, Ne. sillefi kurutan, yuvaları çöker“ ten, kurbanlarını mezara veya zin- dana sürükliyen hep içkidir» © Beyoğlu Anadolu han 8 numarada Emine Saffet Talı: «— İçkinin zararların tahriba- © dımı tarif ve izahâ ne hacet?... Ha- 'pishaneleri, timarhaneleri doldu... ran kurfbânlara bir göz atmak kâ. fidir, Sarhoş çocuğu bence şurlur: Temeklen çürük daha , henüz doğmadan dalâletip her türlüsüne varis ve mahküm .bir bedbaht... «— İşkiden hoşlanmaz, mütaas- sib ruhlu bir adam değilim. Fa - kat alkolün bir hayli zararlarına yakinen vâkıf olduğum için kal - dırılmasına taraftarım. Az işki içenlerin miktarı yüzde beşi geçmez; diğer küfelik oluncıya kadar kafayı du- Ben öyle insanlar tanırım ki; günde 100 kuruş yevmiye aldık. Yarı, çoluk çocuk sahibi bulun - dukları halde bü paranın seksen kuruşunu iekvie vermekte bir da- kika tereddüd etmezler: Bu iş kütleye taallâk ettiğin - den, falanca adıb ve erkânile içi- yormuş, gibi istimal o misa'lerle mücadeleyi geciktirmemeliyiz.» © Erzurum okayucularımız dan Salâhattin Safkan: 4— İçki cemiyet bünyesini ted. scen zâfa düşüren yakicı bir âmil ir. Müskiratin meni, içtimai bir - selâmeti bak'mından İüzüynlu bir tedbir olacaktır. Yasak çıkın - cia kadar. içkinin müthis tahriba - #n vatandaşlara muhtelif o vasıta- “larla anlatmamız lâzimdir.» © Tarsus Küçükminare ced desinde tuhafiyeci Zamir İl. han: > «— Ren içki “kullanmadığım halde, alkokin ne müthis bir zebir olduğunu birçok yakın müşahede - İerime istinaden o kabul ediyorum. Genç nesli bu âfetin istilâsından © korumamız icab etmekte: ler. halde men'i müskirat kanununa lü. zum vardir.» © Mardin okuyucularımız- > dan Nusrat Güven: «— İnsanlari gayritabüliğe sü - #Xliyen alkollü içkilerin süratle or- tadan kaldınlmalarına taraftarın.» içki taraftarları © /Bastarah 1 inci sayfada) Şiir ve san'ata bağlı olanların © dimâğı işretle cevvaliyet kazanır. © Hem asker hem gair olan Sul - Karşısındaki nediminin . kadehini elile doldururken Karihasından şü rapsraı söylemiş: Bintülinebin fierini cem etmi izale. « medimi kadehi dikap . boşallarak derhal şa mısraı yumurtlamış: İskatı cenin oldu, tehi de inkâr ei.» Atakan: başka tedbirlere tevessü! etmeli -. » yarsız bir şekle © Bu gihi tedbirler dururken, bir “sakla içkiyi ortadan kaldırmak Sai olur doğrusu...» İn . kısa bir zamanda kendini göste -|' tan Selim işret âleminde coşup! Ayni dertcele nüktedan olan pa a e çe çekerler, SY İk yetim tahisilarına verdiği sükündan ge (İktisadi tetkikler | Harb ve petrol “Petroldan mahrum olan ordu, cephanesiz kalmış ordu gibi mağlübiyete mahkümdur,, Yazan: Hasan Âli Ediz Bugünkü dünya harbi başlama-|de 200 bin itomobil vard. Bunun! kodu ve dan az önce, 1979 yılında, Lon - drada «Almanyanın galibiyet şans- Tari> adi: neşrettiği bir kitabında Lajos âynen şunları yazmıştı: “ harbde petrolun fevkalâde bir rol oynıyâcağı şüp- hesizdir. İstikbalin harbi, motör harbidir. Motörlerin hayat usares! ise, petroldür.» Ferdinand Fridensburg adlı di- Ber bir asksri muharrir ise, doha 1937 yılında: «Petroklanı mahrum: olan ordu. ortiular gibi mağlübiyete mah - kümdurlar» demişti, Bu *mütalealarin © her isi de çok doğrudur. Çünkü. takriben iki Jdanberi devam eden ikinci dün- ya harbi, bu harbin her şeyden örice bir motör ve tayyare harbi olduğunu hepimize öğretmiş bu - lunuyor. Motör ve tayyare üstünlüğü hangi tarafta Ise, harbi kazanmak şansı da muhakkak ki o tarafta - dır. Bu harbdş insan sayısının ro Hi İkinci derecededir. Bingazide küçücük bir Wavel ordusu, kerd!- sine kat kat faik Graziyani ordu- sunu, münhesiran, moför ve yare üstünlüğü sayesinde kısa £ zamanda mağiüp etıriştir. Ayni misali, Girid harbinde de görebi - Miriz. Motörlerin «hayat usaresi; pet. rol olduğuma göre, bugünkü har - bin seyri ve muhtemel Heficeleri hakkında bazı hükümler vetebil - mek için, her şerden önce iki mu- harib larafın petrol vaziyetini iyi- ce bilmemiz lâzımdır, . * * Geçen dünya harbinde de pet - rol, - orduların bugünkü Küâdar motörleşmemiş olmamalatına Tağ. men » bilhassa harbin sonlarına doğru, fevkalâde mühim bir Tol oynamıştı. Bunu, harbi dekib eden yıllarda neşredilen birçok vesika- lardan istidlâl etmekteyiz!,.. Muharib orduların, geçen Dür- 'a Harbine nazaran, ne derece mo- | törleştiklerini anlıyabilmemiz: için, geçen Dünya Harbi ile bu defaki hârbde sâfedilen petrol miktarını zen kısaca mukayese edelim. Fakat 0'€- bi mukayeseyi yapmadan Önce,| işleten, dehalara inki- N i ğ v i geçen Dünya Harbinde otomobil - veren içkinin şu kudretini Gel) lerin, tankların, tayyarelerin bu - harbe nazaran devede ku- Eskişehir, Sivrihisar cad-|lak olduklarını söz arasında söy- Tahsin) leyiverelim. Dünya Harbinin san yıl «— İçkiyi menetmek doğru bir)olan 1918 yılında İtilâ! devletleri- bareket değildir. Eğer vatandaş .İnin yıllık larin fazla içki yüzünden muta -İton; İttifak devletlerinin pe:o' zarır olmamalarını (istiyorsak|iktiyacı ise 23 milyon tondu. petrol ihtiyacı 9 milyon İtilâf devletlerinin fazla petrol istihlâki, sadece bu devletlerin. İnhisarlar idaresi, Sıhhat Ve -İdaha fazla petrol kaynaklarına wa Okâletile sıkı bir iş birliği yaparak) lik oluşlarından değil, fakat ayn âlelâmum içkilerin derecelerin za-) zamanda, bu devınde İtilâf ordu. indirilmelidirler.|larının daha fazla motörleşm malarından ileri gelmekteydi. Geçen arbin sonlarına doğru İtilâf devletleriyin garb cephesin- lar, silâhsu ve cephanesiz kalmış! otomabi! bulunmaktaydı. Bu mik- #arın ancak yarısı garb çephesine 2 İtilâf devletlerinin 3500, Almanya» nın ise ancak 45 tankı bulunmak- taydı, Harb başladığı zaman Fransa - nun İ32 tayyacesi yardı. Mütareke imzalandığı (ozaman Fransa - nm elinde 12 bin tayyare bulu - nuyordu, Harb devamınca tarafın hava kuvvetler: arasmdnki/ nibect 1/3; petrol kullanan harb filoları arası” nisbet ise 1/İ0 du. Geçen Dünya Harbinia sonla- rına doğru, İtilâf orduları motör- leştikleri nisbette, bunların petrol ihtiyacı da sürütle artmaktaydı. Halbuki Avrupa kıt'asında petrol bulunmadığına nazaran, İtİlâf or- dularına lâzım olan petrol, kâmi - len deniz aşırı memleketlerden ge. tirilmekteydi. İşte, bilhassa 1917 yılından iti, baren Almanların büyük bir ener. Ji ile denizaltı harbine başlama - Jarı, ber şeyden ziyade İtilâf or - dularını petrölsuz bakmak ga - yesini gütmekteydi. Bunun neticesi olarak 1917 yılı. nın başlangıçlarında Alman de nizaltı gemileri, vasati olarak gün. de bir petri gemisi batırmakiay- âılar, Bu keyfiyet bir taraftan mu- azzam miktarda petrolun denize dökülmesini, diğer taraftan da sü. ratle petrol 'gerâilerinin szalışmı intaç ediyordu. Halbuki o devirde İngiliz deniz filosunun kömürden mazola Yİ seyri de süratle art. tığı için, İngilizierin petrol fk » tiyacı da, bununla bağlı olarak ç0- alıyordu. OO zamanlar bahriye lordu bulunmakta olan Mister Çörçilin itiraf ettiği üzere 1917 yi lında İngiliz deniz filosunun ma set ihtiyacı 130 bin tondan 330 bin tona yükselmişti. Hariçlen petrol gelişi azaldığı için, gemilerin » petrol ihti ancak — mevcud stokların sarfile telâfi edilebii - mekteydi. (Devamı 4 üncü sayfada) İSTER iNAN, Belediye reis müsvini Lütfi Aksoya, fakir bir adam müracaat etmiş, i olan Sürmene- ye gideceğini, fakat yol parasi bulamadığını, kendisine yardım edilmesini söylemiş, Adamin ha. linden şüphelenen reis muavini, ! ynlmıştı. Mütareke aktedildiği esnada ise| .İmuahednein yapılmasındanberi iki İSTER INANMA! İSTER INAN, ISTER INANMA * & Mes'ud adamda gö: İyi hasletlerin ölçüsünü bayatin emamenerssssasenamanmsasasar sanan 194000 vevammnap sane vam her nimetine mazhar olmuş olan. eeketlerinğe bilabilirsini Tarihten sayfalar: İstanbulda haçlı gm LZ “Son Posta, nm Avüstürya imparatoruna Türk. lerle harbe sürüklemek istiyorlar. dı; 'Türk elçisi Ali Bey Viyanay: gelip imparatorluğun o mukad - derâtını elimde tutan kardinal Klezelle müzakereye baçladı, A - vustüryallâğin "elletine" geçitle 0. lan kölelere bağ "Bazı" “köVlerin vergilerin!” tivâtdaki “Dirk #elele- iki muharib izine vermeleri meselesi üzerinde farla duruluyotdu. Klezekn mua. rızları bunu kabul etmiyörlürdi. Kardinal #ökyaç elite BÜYÜK vE mühirm bir koz geçirmiş gibi dedi ki: — Bu köylerin ahalisi hıristi - vergi vermeleri caiz değildir. Bu suretle gerek imparatorun ve gerek müzakerelerle alâkalı deviet adamlarının #uristiyanlık damarlarına dokunmuş, tahrik et- miş oluyordu. Lâkin kardinal Kle- zel bu itiraza gayet kestirme bir cevab verdi? — İmparator bile uzun. müddet Türklere vergi vermiştir köylüle - rin vermeleri niçin caiz olmasın!. Neticede Zidvatoruk muâhedesi yirmi sene müddetle yenilendi. O hükümet tarafından yapılan &ele. ler yıkılacak, uman esirler geri verilecek, Türklerin (o kendilerine vergi vermelerini istedikleri yüz elli sekiz . köyden altmışı Osman- ı devletine tâbi olacak iki tarafın murakhıaslarından mürekkeb bir komisyon diğer köylerin vergi me selesini karara bağlıyacak, iki mil letin tiçaret emniyetini korumak için kopsoloslar tayin olunacaklı. Faket padişahım tasdiknamesi #le imparatorun tasdiknamesi arasın. da epyece fark çıktı, ericsi sene, yani 1616 senesi Mayışının birinci günü yeniden iki taraf murahhas- ları buluştular; tâdilât üzerine Xo- nuştular; Türkler daha daha bazı şeyler kabul ettirdiler. En #önra İstanbula elçi gönderilmesi karar. laştı. Avustufya ımparatoru bu mü. A kaç defa tekerrür ettiğini halir. Tiyonuz. ne: a,heyeti yüz elli kişi yandır. Hıristiyan. düşmanlarını dü bayrağın verdiği telâş z EA İİ Avusturya elçisinin maiyeti erkânı ile beraber ve haçlı : İ bir Bayrak açarak İstanbula girmesi halk arasında dedi z endişe uyandırdı. Bunu 22 bini kamyondu. İttifak devlet.İ$ ğ anin YOR çe ai al ivolmak tehlikesine düştüğü şekli Osmanlı devletinin mah- tarihcisi yazıyor ” | nasebetle İstanbulda ihtişam gös- termek hevesine kapıldı sefaret tutuyordu. Bunların masrafları da üç yüz bin florin olarak hesab edildi, Heyetin başlıca iki şahsiyed Herman Çer- nin. ve Sezar Gallo idiler. Aslı Ma- car olan Budin, valisi , Ali Paşa len itidal — | Haziran 16' “Mall de olsak vatan için ölmek kudretimiz vardır., (Baştarafı 1 inci sayfada) Bu toplantıda yeni idare heyeti ile umumi e Te haysiyet divan ve müzakabe heyeti intihabiğiti ya- pilarak merkez ye ei reisli.. ğine Malatya gaeb'usu Mahmud Ne. dim Zâptgi, reis iliğine , Gazi- anteb meb'usu Bekir Kuleli, umu - mi kâtibliğe Devlet Demiryollarin- da Nafiz Sataçoğlu, ım: aza” Jığa “İzmir bürosunda Lârf Güven, azalıklara da E-rurum şneb'usu Ge- neral Zeki Soydemir, Giresun meb. usu Fikret Atk, İş Bankası meclisi idare azası; Avnj Aktolça,Temyiz mahkemesinde rapörtör Osman Er. tuğrul Eruliç ve o Maliye Vekâleti Seferberlik. Müdürü İsmail Hakkı seçilmişlerdir. Umumi merkez haysiyet divani ve mürakebe heyeti reisliğine Kars meb'unu 'Şerefettin Karacan, reis vekilliğine Belediyeler Bankası hu- kuk işleri müdürü Asım Erkan, kâ- tibliğe Cümhüriyet Halk Partisi Genel Sekreteri muhasebesinde Sa- dettin Evvel, azalıklarn Manisa' meb'usu Refik İnce, Milli Müdafaa Vekâleti kalemi (mahsus Müdürü Selâmi Tolun. Bu intihsblerin yapilmasini inö- teakib ordu malâlleri birliği kongre si üç gündenberi devam etmekte olan mesaisine Dr. Osman Şevki Uludağın bir nutkile nihayet vers miştir. Kongre reisi nutkunda ; olan miüzekereler somtedl inde tefsir edenler de vardıi|greye hâkim olan samimi hayaya' mere işaret ederer böyle bir toplantıya riyaset etmiş olmaktan duydı gerefi ifade etmiş ve em «— Kimimiz Atatürkün emrin. de Çanakkalede, kimimiz bugün Reisicümhurumuz olan İnönümün emrinde İstiklâl Harbinde ve di. ğerlerimiz de aynı suretle memle- ket uğrunda ordu malüllüğü gibi, şerefli bir sakatlık kazandık. Bu- gün devletimizin başında Reisi. bunları gayet iyi karşıladı. Çer -İ|cümhuremuz olan İnönü'yü baş- nine yüx yirmi beş florin gündelik | buğumüuz olerak biliyoruz. Onun, bağladı, ayrica sor zamanlarda €- sir gdilmiş olan iç zeühim şehsi - veli onun şerefine ârağ etti, Çer - nin Belgrada geldi ve oranın Kkadı- 8 göksenlik Habil Efendi tarafın dan da ayni dostluk hürmeti gör- Avusturya sefaret heyetinin İs. tanbula girişi v zamana kadar gö- rülmemiş bir şekilde oldu. Gerek Osmanlı hükümeti, gerek o devrin en mühim ve büyük ecnebi devlet elçileri buna ehemmiyet verdiler. Çavuşbaşının idarsinde sadaret ve saray çavuşları; Fransa, İngütere, Felemenk; Venedik sefaretler: kâ. tib ve mirahurları İstanbuldan bir kilometre Weye kadar gittiler; hir aydan fazla zaman evvel Belgrad- dan çıkmış olan sefare: heyetini o- radan karşıladılar. Halk alayın şehre girişini sey - retmek için yollara dökülmüştü; pencere ve cumbalarda beyaz ör - tülü yaşmaklı kadınlar, beyaz sö- kalı, takke ve külâhlı ihtiyarlar; renk zenk elbiseli çocuklar görü- Tüyordu. Gelip geçenler bunlara merakla soruyorlardı: — Ne varmış, oğul? — Nemse elçisi alayla geçecek- işi Bu cevab üzerine çoğu bu ke- labalığa katılıyordu. Önde, atlarında gümüşlü ve al tih yaldızlı takımları Opırl pırıl parlıyan, başlarında tüylü şapka. Tarı olduğu haide dentel yakalı kı- sa ve sırmalı ceketler, dilem dilim ve öşlemeli kısa pantalon, tokalı iskarpin giyen sarı saçları omuzla. rnâ dökülen altı genç asılzade gö- Tiyordu. Onların arkasında sefa - rethanenin ayi parlak 'dibiseli | süvarileri bulunuyordu. Beşi davul ve beşi boru çalan on kişiyi büyük bir beyzak takib edi- yordu. Evvelkilerin hiç biri halkın gözüne bu bayrak kadar çarama. mıştı çünkü onun (bir tarafında Avusturya kartalı öteki tarafında ise baç üstünde Hazreti İsanın ge- Himiş halini gösteren resim vardı; her fki resmi de tebii renklere ya- kın şekilde gayet ustaca işlenmiş- ti. Bu kâfir alâmetlerinin halifeler şehrinin kalabalık sokaklarında, muzaffer bir ordunun önünde dal- galanır gibi geçişi derhal dediko- dular yapmağı başladı, İstanbula şarktan ve garbden birçok sefirle, rin geldikleri görülmüştü; dâkin böyle büyrakla girildğit olmamıştı. (Arkası sayfa 7 slitum 5: te) bir tek işareti bizi yaşatmakta bu lunan hakiki kuvvetlerimiz! uyan.) drmağa ve kahraman Türk ordu- sudun mensüblarile birlikte ve yan yana yürümemize kâfidir. j Asker bir milletin malül asker., Jeri biz malül de olsak askeriz. Bu genç milletin genç, dinç ve imanlı, bir ordusu var. Bu ordunun yarın. da çoluğu ile çocuğu ile, genci ile; kocasile aynı hissi taşıyan büyük Türk milleti vardar, i Türk ordusunun omalülleri de orların yamada ve Başbuğlarının emrinde her vakit hazırdır. Malül de olsak vatan uğrunda ölmek kudretimiz vardır.» İspanyol ordusunun manevraları Madrid, 15 (A.A) — San Picdro talimgâbındı General Frankonur huzurunda yapılmakta olân Pna- dar tümenirin ilkbahar manevra. ları nihayet bulmuştur. Yedi hafta süren wanevzalara. General Rada kumanda “etmiştir; 18 İspanyol Generali, Alman askeri ataşesi ve Arjantin, Bolivya, Küba, Uruğu. ay mümessilleri manevralandı ha. lardır. daha denize indirildi Boston, 15 (A.A.) — Forrest ve Pitch ismindeki yeni torpido muh ribleri bugün denize indirilmiştir. Bu mubhribler bir seneden dâlra âz bir müddet içinde inşa edilmiştir. ramazana anan sas unun sana nn se0apasunanenassmanua) | TAKVİM |

Bu sayıdan diğer sayfalar: